Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2016/492 Esas 2019/594 Karar
Karar Dilini Çevir:
Ceza Genel Kurulu         2016/492 E.  ,  2019/594 K.
"İçtihat Metni"


Kararı Veren
Yargıtay Dairesi : 11. Ceza Dairesi
Mahkemesi :Ağır Ceza
Sayısı : 48-183

Sanık ... hakkında başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte kredi kartı üretme ve sahte oluşturulan kredi kartını kullanmak suretiyle yarar sağlama suçlarından açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucunda, eylemin bir bütün hâlinde nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu kabul edilerek sanığın TCK'nın 158/1-j, 43, 52, 168/2, 62, 53 ve 63. maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay 22 gün hapis ve 3.583 TL adli para cezası cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna ve mahsuba ilişkin Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 11.07.2008 tarihli ve 263-195 sayılı hükmün, Cumhuriyet savcısı ve sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 18.12.2012 tarih ve 11698-21921 sayı ile;
"5271 sayılı CMK’nın 216. maddesinin 1. fıkrasındaki düzenleme uyarınca kovuşturmanın sona erdirilmesi ve hükmün tesis ve tefhimine geçilmesi öncesinde son konuşan tarafın hazır bulunan sanık ve müdafisi olması gerektiği cihetle; hükmün verildiği 11.07.2008 günlü oturumda hazır bulunan sanığa son söz hakkı tanınmayarak duruşmanın bittiği belirtilip hüküm kurularak savunma hakkının kısıtlanması," isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesince 06.06.2013 tarih ve 48-183 sayı ile; sanığın başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte kredi kartı üretme suçundan TCK'nın 245/2, 62, 52/2. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis ve 80 TL adli para cezası; sahte oluşturulan kredi kartını kullanmak suretiyle yarar sağlama suçundan TCK'nın 245/3, 43, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis ve 100 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, her iki suç yönünden TCK'nın 53/1 ve 63. maddeleri uyarınca hak yoksunluğuna ve mahsuba karar verilmiş, bu hükümlerin de sanık müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 13.01.2016 tarih ve 16377-134 sayı ile;
"1- Sanığın, ...'ın kimlik bilgilerini kullanarak HSBC Bankasına başvurarak kredi kartı sözleşmesi yapmak suretiyle aldığı sahte kredi kartını birden fazla yerde kullanmak suretiyle haksız yarar sağlamasından ibaret eylemlerinin kül halinde 5237 sayılı TCK'nın 245. maddesinin 3. fıkrasında düzenlenen zincirleme şekilde 'banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması suretiyle haksız yarar sağlamak' suçunu oluşturacağı gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması," gerekçeleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 12.02.2016 tarih ve 279888 sayı ile;
"Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması başlığı altında düzenlenen TCK'nın 245/2 ve 3. maddeleri;
'Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üreten, satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.' hükümlerini içermektedir.
Maddenin ikinci fıkrası, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılma şekillerinden biri olan başkasının hesabı ile ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üretilmesi suçunu düzenlenmesi suçunu düzenlemiştir. Bir banka veya kredi kartının fiziki varlığının sıfırdan meydana getirilmesi, ya da var olan bir kartın kopyalanarak aynısının oluşturulması, kartın çoğaltılması üretme kapsamında değerlendirilmektedir (11. CD'nin 21.02.2007 tarihli ve 7420-1026 sayılı kararı). Kartın suçun faili tarafından, örneğin var olan bir kartın manyetik bilgilerinin bir başka karta aktarılması suretiyle bizzat üretilmesinin yanında örneğin sahte belgelerle başvuruda bulunarak başkası veya gerçekte var olmayan herhangi biri adına bankaya kart düzenlettirmesi hâlinin de 'üretme' kavramı kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Çeşitli şekillerde başkasına ait hesapla ilişiklendirerek sahte olarak oluşturulan kartı, üreten, satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi atılı suçu işlemiş olacaktır. Bu suçun oluşması için kartın kullanılmasına gerek yoktur. Madde yazılı hareketlerin gerçekleştirilmesi suçun oluşumu için yeterlidir. Bu fıkrada düzenlenen suç tehlike suçu olup sahte kartı üretme, satma, devretme, satın alma veya kabul etme ile suç oluşmaktadır.
TCK'nın 245/3. maddesindeki suçun hareket unsuru sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlamaktır. Burada kullanılan kart başkasına ait bir hesapla ilişkilendirilmiş olabileceği gibi, herhangi bir hesapla ilişkilendirilmemiş de olabilir. Kişinin sahte kart kullanarak kendisine veya başkasına yarar sağlamış olması ile suç tamamlanır.
Aynı kişi, sahte banka veya kredi kartını, bu niteliğini bilerek hem üretmiş veya kabul etmiş hem de kullanmış ise artık üretme veya kabul etme ile 2. fıkradaki, kullanma ve yarar sağlama ile de 3. fıkradaki eylemi gerçekleştirmiş kabul edilmeli ve her iki fıkra uyarınca ayrı ayrı cezalandırılmalıdır. Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 16.09.2015 tarihli ve 11977-28672 sayılı kararı gibi Yargıtay uygulamaları da bu yöndedir.
Sanığın, ... adına tamamen sahte olarak düzenlenmiş sürücü belgesi ile ...'ın kimlik bilgilerini kullanarak HSBC Bankasına başvurarak kredi kartı sözleşmesi yapmak suretiyle aldığı sahte kredi kartını birden fazla yerde kullanmak suretiyle haksız yarar sağlaması şeklinde gerçekleşen olayda, kredi kartının ... adına basılıp sanığa teslim edilmesi ile banka veya kredi kartının sahte üretilmesi suçunun tamamlandığı, bu kartın zincirleme olarak kullanılmak suretiyle sanığın kendisine yarar sağlaması ile de sahte üretilmiş banka veya kredi kartının kullanılması suretiyle haksız yarar sağlama suçunun oluştuğu, bu nedenle sanığın her iki suçtan ayrı ayrı cezalandırılmasına dair Yerel Mahkeme kararında yasaya aykırılık bulunmadığı," düşüncesiyle itiraz kanun yoluna başvurmuştur.
CMK'nın 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Özel Dairece 02.03.2016 tarih ve 1145-1790 sayı ile itiraz nedenlerinin yerinde görülmediğinden bahisle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanığın sahte ikametgâh belgesi düzenleme eylemine yönelik resmî belgede sahtecilik suçundan verilen beraat kararı temyiz edilmeksizin; nitelikli dolandırıcılık suçuna teşebbüs ile sahte sürücü belgesi kullanma eylemine ilişkin olarak resmî belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlar ise mercisince itirazın reddine karar verilmek suretiyle kesinleşmiş olup itirazın kapsamına göre inceleme sanık hakkında TCK’nın 245/2 ve 245/3. maddelerinde düzenlenen banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarından verilen mahkûmiyet hükümleri ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığın başkasına ait banka hesabıyla ilişkilendirilerek oluşturulmasını sağladığı sahte kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine çıkar sağlamasının ayrı ayrı TCK’nın 245. maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarında düzenlenen suçları mı, yoksa bir bütün hâlinde aynı maddenin üçüncü fıkrasında düzenlenen suçu mu oluşturacağının belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
Olay tutanağına göre; 10.10.2007 tarihinde OSTİM HSBC Bank görevlisi olduğunu belirten şahıs tarafından yapılan ihbarda, ... adına düzenlenmiş kimlik bilgileri ile bankalarından kredi kartı alan ve bu kredi kartını kullanarak borcunu ödemeyen şahsın yine aynı kimlik bilgileri ile tüketici kredisi almak amacıyla başvurduğunun, ... adına düzenlenmiş olan kimliğin sahte olduğunun, gerçek ... isimli şahsa ulaşarak Cumhuriyet savcılığına başvurmasını istediklerinin, ayrıca ... sahte kimliğini kullanan şahsın kredi çekmek için bankalarına geleceğinin belirtilmesi üzerine, aynı gün saat 17.00 sıralarında HSBC Bank OSTİM Şubesine gidilerek ... adına düzenlenmiş sahte kimliği kullandığı tespit edilen sanık ...’ın yakalandığı, üzerinden ... adına düzenlenmiş ancak kendi fotoğrafı yapıştırılmış sürücü belgesi, ... adına düzenlenmiş 5504 73.. .... 9347 numaralı HSBC Bank kredi kartı, aynı kredi kartına 29.08.2007 tarihinde 500, 02.09.2007 tarihinde 400, 05.09.2007 tarihinde 500, 05.10.2007 tarihinde 1.500 ve 09.10.2007 tarihinde 500 TL ödeme yapıldığına ilişkin toplam beş adet banka dekontu ile bir adet üzerinde ...’ın T.C. kimlik numarası, doğum tarihi, cep telefonu numarası ve adresi yazılı kağıt parçasının ele geçirildiği, sanık ... ile yapılan görüşmede; olay tarihinden 2-3 ay kadar önce ... adına düzenlenmiş sürücü belgesini bulduğunu, bu esnada çalıştığı iş yerine gelen şu an ismini, adresini ve telefonunu hatırlamadığı bir müşterisinin elinde bu sürücü belgesini görünce üzerine kendi fotoğrafını yapıştırarak sürücü belgesi düzenleyebileceğini söylediğini, bu şahsın teklifini kabul ettiğini, aradan 2-3 gün geçtikten sonra üzerinde kendi fotoğrafı bulunan ... adına düzenlenmiş sürücü belgesini aynı şahsın getirip verdiğini, bu sahte kimlik ile HSBC Bank'a kredi kartı başvurusunda bulunduğunu, düzenlenen kredi kartını teslim alıp kullandığını, olay tarihinden yaklaşık bir hafta önce de HSBC Bank görevlileri tarafından aranması üzerine kredi kartı olan müşterilere 10.000 TL ihtiyaç kredisi verildiğini öğrendiğini, paraya ihtiyacı olduğundan HSBC Bank OSTİM Şubesine giderek ... sahte kimliği ile ayrıca kredi başvurusunda bulunduğunu, 10.10.2007 tarihinde de kredi işlemlerini tamamlamak için bankaya geldiğinde yakalandığını beyan ettiği,
05.11.2007 tarihli bilirkişi raporuna göre; inceleme konusu ... adına düzenlenmiş P 897008 seri numaralı sürücü belgesinin orijinal olmadığı ve tamamen sahte olarak düzenlendiği,
Katılan ...’nin 09.01.2008 tarihli ve 3258 sayılı yazısında; sanık ...’ın suça konu kredi kartından dolayı 3.782,36 TL borcu bulunduğunun, bu borca ilişkin 10.10.2007 tarihine kadar 250 TL bankaya ödeme yapıldığının belirtildiği,
Katılan ... vekili tarafından dosyaya sunulan 26.06.2008 tarihli dilekçede; sanık ... tarafından 15.12.2005, 02.04.2007 ve 29.06.2007 tarihlerinde kredi kartı, 04.10.2007 tarihinde ise kredi başvurusunda bulunulduğu, sanık tarafından 24.06.2008 tarihinde kredi kartı hesabına 4.885, kredili mevduat hesabına 580 TL ödeme yapıldığı, söz konusu ödemeler neticesinde banka zararının tamamen kapatıldığı bilgilerine yer verildiği,
Anlaşılmaktadır.
İnceleme dışı resmî belgede sahtecilik suçunun mağduru ... aşamalarda; ... tarafından aranması üzerine adına kredi kartı ve ihtiyaç kredisi müracaatında bulunulduğunu öğrendiğini, söz konusu başvuruların kendisi tarafından yapılmadığını ve sanık ...’ı kesinlikle tanımadığını,
Tanık ... aşamalarda; HSBC Bank OSTİM Şubesinde müdür yardımcısı olarak görev yaptığını, sanık ...’ın ... sahte kimlik bilgileri ile bankalarından kredi kartı aldığını, bu kredi kartı ve destek hesabının kullanımı neticesinde de bankalarını 2.793 TL zarara uğrattığını, aynı şahsın 04.10.2007 tarihinde yine banka şubesine gelerek 10.000 TL ihtiyaç kredisi talebinde bulunduğunu, banka görevlileri tarafından gerçek ...’a ulaşılması sonucunda sanık ...’ın sahte kimlik bilgileri ile kredi kartı aldığı ve kullandığının tespit edildiğini,
Beyan etmişlerdir.
Sanık aşamalarda; ... adına düzenlenmiş sürücü belgesini olay tarihinden yaklaşık bir yıl kadar önce parkta bulduğunu, çalıştığı gece kulübüne gelen bir müşteri tarafından söz konusu sürücü belgesinin üzerine kendi fotoğrafının yapıştırıldığını, bu şekilde oluşturulan sahte sürücü belgesini ibraz ederek ...'den kredi kartı talebinde bulunduğunu, düzenlenen kredi kartını teslim aldıktan sonra da bir buçuk iki ay süre ile kullandığını savunmuştur.
Uyuşmazlığın isabetli bir şekilde hukuki çözüme kavuşturulabilmesi için öncelikle banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçu hakkında açıklamalarda bulunulmalıdır.
01.03.2006 tarihli ve 26095 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 3. maddesinde, banka kartının; "mevduat hesabı veya özel cari hesapların kullanımı dahil bankacılık hizmetlerinden yararlanmayı sağlayan kartı", kredi kartının; "nakit kullanımı gerekmeksizin mal ve hizmet alımı veya nakit çekme olanağı sağlayan basılı kartı veya fizikî varlığı bulunmayan kart numarasını", kart hamilinin; "banka kartı veya kredi kartı hizmetlerinden yararlanan gerçek veya tüzel kişiyi" ifade ettiği belirtilmiştir. Banka kartının mülkiyet hakkı bankaya, kullanım hakkı ise kart hamiline aittir. Banka kartına sahip olabilmek için, kart hamilinin öncelikle bankada bir mevduat hesabının veya özel cari hesabının bulunması gerekli olup bu kart, hamilinin ATM cihazları üzerinden kendi hesabına ulaşmasını, hesabından para çekmesini, havale ve diğer bankacılık işlemlerini yapmasını sağlamaktadır. Kredi kartı ise, bankalar ve kart çıkarmaya yetkili diğer kuruluşların müşterilerine belirli limitler dâhilinde açtıkları krediler ile nakit kullanmaksızın mal veya hizmet alımı veya nakit kredi çekme olanağı sağlamak için verdikleri ödeme aracıdır.
765 sayılı TCK’da karşılığı bulunmayan “Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması” suçunu düzenleyen 5237 sayılı TCK’nın 245. maddesi;
"1- Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne surette olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve adli para cezası ile cezalandırılır.
2- Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır." şeklinde iken,
08.07.2005 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5377 sayılı Kanun'un 27. maddesiyle;
"(1) Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(2) Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üreten, satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi üç yıldan yedi yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(3) Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan sekiz yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.
(4) Birinci fıkrada yer alan suçun;
a) Haklar

Üyelik Paketleri

Dünyanın en kapsamlı hukuk programları için hazır mısınız? Tüm dünyanın hukuk verilerine 9 adet programla tek bir yerden sınırsız ulaş!

Paket Özellikleri

Programların tamamı sınırsız olarak açılır. Toplam 9 program ve Fullegal AI Yapay Zekalı Hukukçu dahildir. Herhangi bir ek ücret gerektirmez.
7 gün boyunca herhangi bir ücret alınmaz ve sınırsız olarak kullanılabilir.
Veri tabanı yeni özellik güncellemeleri otomatik olarak yüklenir ve işlem gerektirmez. Tüm güncellemeler pakete dahildir.
Ek kullanıcılarda paket fiyatı üzerinden % 30 indirim sağlanır. Çalışanların hesaplarına tanımlanabilir ve kullanıcısı değiştirilebilir.
Sınırsız Destek Talebine anlık olarak dönüş sağlanır.
Paket otomatik olarak aylık yenilenir. Otomatik yenilenme özelliğinin iptal işlemi tek butonla istenilen zamanda yapılabilir. İptalden sonra kalan zaman kullanılabilir.
Sadece kredi kartları ile işlem yapılabilir. Banka kartı (debit kart) kullanılamaz.

Tüm Programlar Aylık Paket

9 Program + Full&Egal AI
Ek Kullanıcılarda %30 İndirim
Sınırsız Destek
350 TL
199 TL/AY
Kazancınız ₺151
Ücretsiz Aboneliği Başlat