Ceza Genel Kurulu 2006/2-198 E., 2006/199 K. EŞYA MÜSADERESİ MÜLKİYETİN KAMUYA GEÇİRİLMESİ SİLAH TAŞIMA YİVSİZ TÜFEK RUHSATNAMESİ VE DİĞER BELGELERE İLİŞKİN CEZALAR
5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 54 ] 5326 S. KABAHATLER KANUNU [ Madde 43/A ] 5326 S. KABAHATLER KANUNU [ Madde 18 ] 2521 S. AVDA VE SPORDA KULLANILAN TÜFEKLER, NİŞAN TABAN... [ Madde 13 ]
"İçtihat Metni"
Müsadere isteminin reddine, belgesiz bulundurulan av tüfeğinin sahibi D…
….. D…
….'e iadesine ilişkin olarak Mihalgazi Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 26.10.2005 gün ve 52-71 sayılı kararın yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesinden sonra Adalet Bakanı tarafından yasa yararına bozma isteminde bulunulması üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 2. Ceza Dairesi 13.06.2006 gün ve 4906-11934 sayı ile;
"Mezkûr ihbarnamede;
01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5326 sayılı Kabahatler kanununda yetkili makamlardan ruhsat alınmaksızın kanuna göre yasak olmayan silahları park, meydan, cadde veya sokaklarda görünür bir şekilde taşımak suçunun tanımlandığı, aynı Kanunun 18. maddesinde mülkiyetin kamuya geçirilmesinin düzenlendiği, aynı maddenin 1. fıkrasında kabahatin konusunu oluşturan veya işlenmesi suretiyle elde edilen eşyanın mülkiyetinin kamuya geçireceğinin belirlendiği, 2521 sayılı Kanunun 13. maddesinde "Av tezkeresi veya yivsiz tüfek sahipliği belgesi olmadan yivsiz av tüfeği bulunduran veya taşıyanlar hakkında 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 549. maddesindeki ceza hükümleri uygulanır ve ayrıca tüfeğin müsaderesine hükmedilir" şeklindeki düzenlemeye göre, (av tüfeğinin Kabahatler Kanunun 43. maddesinde sayılan park, meydan, cadde ve sokaklar dışında taşınması hali hariç) bulundurulması veya taşınmasının müeyyide altına alınmadığı, ancak 2521 sayılı Kanunun 13. maddesinin halen yürürlükte bulunduğu ve ayrıca tüfeğin müsaderesine hükmedilebileceğinin düzenlenmiş olduğu gözetilmeden ruhsatsız av tüfeğinin müsaderesi yerine, sahibine iadesine şeklinde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu yazılı emre atfen ihbar olunmuştur.
Ruhsatsız av tüfeği taşımak suçundan dolayı S…
…. T…
…. hakkında 5326 sayılı Kabahatler Kanunun 43. maddesi uyarınca idari yaptırım kararı uygulanmış ve ruhsatsız av tüfeğinin 2521 sayılı Kanunun 13. maddesi gereğince müsaderesi için açılan dava sonucunda da Kabahatler Kanununda açıkça bu eylemden dolayı mülkiyetin kamuya geçirilmesi düzenlenmediğinden ruhsatsız olan av tüfeğinin sahibi olan D…
….. D…
….'e iadesine karar verilmiştir.
2521 sayılı Kanunun 13. maddesinde ruhsatsız olarak av tüfeği bulundurma ve taşıma yasaklandığı, aykırı davranışlar için ceza öngörüldüğü halde, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 43. maddesinde sadece kanuna göre yasak olmayan silahların izinsiz olarak park, meydan, cadde veya sokaklarda görünür bir şekilde taşınması idari para cezasını gerektiren bir kabahat olarak düzenlenmiştir.
Ruhsatsız olarak av tüfeği bulunduran D…
….. D…
….'in eyleminin 2521 sayılı Kanunun 13. maddesi kapsamında değerlendirilmesi ve bu maddede de müsadere öngörüldüğü nazara alınarak, ruhsatsız olan av tüfeğinin müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, bu itibarla kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Mihalgazi Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 26.10.2005 gün ve 52-71 sayılı kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi uyarınca aleyhe sonuç doğurmamak ve yeniden yargılama yapılmamak üzere bozulmasına" karar vermiştir.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise 19.07.2006 gün ve 49500 sayı ile;
"5326 sayılı Kanunun 43. maddesinde yaptırıma bağlanan fiil ile 2521 sayılı Kanunun 13. maddesinde müeyyide altına alınan eylemler farklıdır. 2521 sayılı Kanununun 13. maddesinin cezai yaptırım olarak atıfta bulunduğu 765 sayılı TCK ve dolayısıyla 549. madde yürürlükten kalkmış olsa da, 2521 sayılı Kanunun 13. maddesinde, bu madde hükmüne aykırı davranma halinde ruhsatsız silahın müsadere edileceği açıkça ve ayrıca düzenlenmiş bulunmaktadır. Somut olayda, müsaderesi talep edilen ve D…
….. D…
….'e ait bulunan av tüfeği ruhsatsızdır. Ruhsatsız av tüfeğinin halen yürürlükte bulunan 2521 sayılı Kanunun 13. maddesi uyarınca zoralımına karar verilmesi gerekmektedir. Yerel Mahkemenin ruhsatsız silahın zoralımına karar vermesi yerine, yazılı şekilde sahibine iadesine karar vermesi yasaya aykırıdır. Bu anlamda, Özel Dairenin bozma kararının bu yöndeki gerekçesine bir itirazımız bulunmamaktadır.
Ancak, Özel Dairece, bu hukuka aykırılık saptanıp Yerel Mahkeme kararı bozulmakla birlikte, kanun yararına bozma istemi münhasıran zoralım konusuna ilişkin olduğundan dolayı ruhsatsız silahın zoralımına da karar verilmesi gerekmektedir. Nitekim, YCGK'nun 23.12.2003 gün ve 2003/8-284-298, Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 13.06.2006 gün ve 2006/5231-5234 sayılı kararları da bu doğrultudadır. Buradaki zoralım; kanundan doğan bir tedbir, güvenlik tedbiridir. (2521 m. 13, 5237 m. 54) Tedbirlerde kazanılmış haktan bahsedilemez. Bu nedenle, silahın sahibine teslimine karar verilmesi, onun açısından kazanılmış hak doğurmaz. Ruhsatsız olarak bulundurulan veya taşınan av tüfeğinin zoralımına karar verilmesi zorunludur ve aleyhe bozma yasağı bu tür durumlarda söz konusu olamaz. Kanun yararına bozma nedeni, yeniden yargılama yapmayı gerektiren nedenler arasında yer almamakta, mahkemece yeniden inceleme, araştırma yapılmasına ve yeni bir hüküm kurulmasına olanak bulunmamaktadır. Bozulan karar türü ve bozma nedeni, Özel Dairenin bozma kararı ile birlikte ruhsatsız silahın zoralımına karar vermesini gerektirmektedir.
Bu açıklamalar ışığında; Yüksek Dairece, Yerel Mahkemenin kararının, bozulmasına ve ruhsatsız silahın zoralımına karar verilmesi gerekirken, "aleyhe sonuç doğurmamak ve yeniden yargılama yapılmamak üzere bozulmasına" karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu kanaatine varılmıştır." görüşüyle itiraz ederek,
Özel Daire kararının kaldırılmasına, yasa yararına bozma isteminin kabulüyle Yerel Mahkeme kararının yasa yararına bozulmasına, av tüfeğinin müsaderesine karar verilmesini istemiştir.
Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle, Yargıtay Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği görüşülüp düşünüldü.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
İncelenen olayda;
D…
….. D…
….'in ruhsatsız olarak uzun yıllar evinde bulundurduğu av tüfeği, 22.06.2005 tarihinde piknik alanında S…
…. T…
…. isimli kişi tarafından elde taşınırken kolluk görevlilerince görülmüş, av tüfeğine el konulduğu gibi, S…
…. T…
….. isimli kişiye de ruhsatsız av tüfeğini meydanda taşıması eylemi nedeniyle Kabahatler Yasasının 43. maddesi uyarınca 50 YTL idari para cezası verilmiştir.
Sözü edilen av tüfeğinin müsaderesi istemi ile açılan dava sonunda Yerel Mahkeme, ruhsatsız av tüfeklerinin müsaderesine olanak sağlayan 2521 sayılı Yasanın 13. maddesinin, sonradan yürürlüğe giren 5326 sayılı Kabahatler Yasasının 18 ve 43. maddelerindeki düzenlemeler karşısında örtülü biçimde yürürlükten kalktığını belirterek, müsadere istemini reddetmiş, av tüfeğinin sahibi olan D…
….. D…
….'e iadesine karar vermiştir.
Adalet Bakanının bu kararın yasa yararına bozulması istemiyle yaptığı başvuru üzerine Yargıtay Özel Dairesi, 2521 sayılı Yasanın 13. maddesinin halen yürürlükte bulunması nedeniyle ruhsatsız av tüfeğinin sözü edilen madde uyarınca müsaderesi gerektiğini belirterek istemi yerinde bulmuş ve hükmü aleyhe sonuç doğurmamak üzere yasa yararına bozmuştur.
Yargıtay C.Başsavcılığı ise, 2521 sayılı Yasanın 13. maddesinin, ruhsatsız taşınan veya bulundurulan av tüfeklerinin müsaderesini zorunlu kıldığını, müsaderenin zorunlu olduğu hallerde kazanılmış haktan söz edilemeyeceğini, müsadere davasının reddine ilişkin yerel mahkeme hükmünü yasa yararına bozan Özel Dairenin aynı zamanda müsadereye de hükmetmesi gerektiğini belirterek itiraz etmiştir.
Görüleceği üzere çözümü gereken hukuki uyuşmazlık, ruhsatsız bulundurulan av tüfeğinin 2521 sayılı Yasanın 13. maddesine göre müsaderesinin mümkün olup olmadığı ve ruhsatsız tüfeğin sahibine iadesine ilişkin kararın yasa yararına bozulması halinde Yargıtay'ın aynı zamanda av tüfeğinin müsaderesine de karar vermesinin gerekip gerekmediği hususlarında toplanmaktadır.
Belgesiz av tüfeği bulundurma veya taşıma eylemi, 2521 sayılı Avda ve Sporda Kullanılan Tüfekler, Nişan Tabancaları ve Av Bıçaklarının Yapımı, Alımı, Satımı ve Bulundurulmasına Dair Yasanın 13. maddesinde, önceki ceza sistemimizde suçlar bakımından cürüm ve kabahat olarak öngörülen ikili ayrıma uygun biçimde ve kabahat olarak düzenlenmiştir. Anılan maddede, av tezkeresi veya yivsiz tüfek sahipliği belgesi olmadan yivsiz av tüfeği bulunduran veya taşıyanlar hakkında Türk Ceza Yasasının 549. maddesindeki ceza hükümlerinin uygulanacağı, ayrıca tüfeğin müsaderesine hükmedileceği belirtilmektedir. Böylelikle, ceza yaptırımı bakımından paralellik sağlanması için Türk Ceza Yasasına gönderme yapıldığı halde, müsadere yönünden, Türk Ceza Yasasının genel hüküm niteliğindeki 36. maddesinin uygulanması tercih edilmemiş, bu hususta ayrı ve özel bir hüküm getirilmiştir.. Şu anda yürürlükten kalkmış bulunan 765 sayılı Türk Ceza Yasasının 549. maddesinde öngörülen ceza yaptırımı ise, üç aya kadar hafif hapis veya otuz liradan beşyüz liraya kadar hafif para cezasıdır. Önceki bu yasal düzenleme ve yerleşik uygulamaya göre, belgesiz av tüfeği bulunduran veya taşıyan kişi 2521 sayılı Yasanın 13. maddesindeki yollama nedeniyle 765 sayılı Türk Ceza Yasasının 549. maddesindeki ceza yaptırımına tabi tutulmakta, ayrıca av tüfeği de 2521 sayılı Yasanın 13. maddesi hükmü uyarınca müsadere edilmekteydi.
Ancak 1 Haziran 2005 tarihinde 765 sayılı Türk Ceza Yasası yürürlükten kalkmış, 5237 sayılı Türk Ceza Ya