"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.04.2017 tarih ve 2016/162- 2017/79 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmak
Hüküm : 1-Sanıklar ..., ......., ...., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...,...., ..., ..., ..., ..., ... hakkında; TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyet hükümlerine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
2-Sanık ...; TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyet hükmüne yönelik istinaf başvurusu yerinde görüldüğünden CMK’nın 280/1-b, 289/1-g maddeleri gereğince hükmün bozulması
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
A-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan İlk Derece Mahkemesince verilen mahkumiyet hükmüne karşı yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından CMK'nın 280/1-b ve 289/1-g maddeleri uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile mahkumiyet hükmünün bozulmasına karar verildiği, bu haliyle kararın CMK’nın 286/1. maddesi gereğince temyiz kanun yoluna tabi olmadığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz taleplerinin CMK'nın 298. maddesi gereğince REDDİNE,
B-Diğer sanıklar hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme taleplerinin yasal şartları oluşmadığından CMK'nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre sanık ...’ın temyiz talebinin süresinden sonra olduğu saptanarak, sanıklar müdafileri ile sanık ...’ın temyizlerine göre ve Dairemizin 2019/2470 Esas sayılı dosyası ile aynı gün yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesinin 16.06.2016 tarihli 1. celse, 22.09.2016 tarihli 2. celse duruşma tutanakları ile sanıklardan ...’un 22.09.2016 tarihli duruşmada yaptığı savunmasına ilişkin olarak düzenlenen SEGBİS çözüm tutanağında “170492” sicil numaralı zabıt katibinin fiziki ve elektronik imzasının bulunmadığı anlaşılmış ise de; bu husus mahallinde giderilebilir eksiklik olarak kabul edilmiştir.
I-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanık ...’ın “....” kod adını kullandığına dair dosya kapsamında teyitli ve yeterli kanıt yer almamasına rağmen mahkemece kod adı kullandığının kabul edilmesinde isaber görüşmemiş ise de; dosyada mevcut diğer delillerin atılı suçun sübutu için yeterli olduğu görülmekle, bu husus sonuca etkili görülmemiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK'nın 302/1 maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
II- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK'nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine ancak;
Dairemizin 14.11.2017 tarih 2017/1824 Esas, 2017/5384 sayılı kararında da açıklandığı üzere sanığa zorunlu müdafiinin tayininin gerekmesi karşısında tayin edilen zorunlu müdafi ücretinin sanıktan tahsiline karar verilemeyeceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan bu sebepten dolayı hükmün CMK'nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK'nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan ilk derece mahkemesi gerekçeli kararında yargılama giderlerinin belirtildiği kısımdan “Müdafii ücreti 800,00 TL TOPLAM 1103,58 TL” ibarelerinin çıkartılarak yerine “TOPLAM 303,58 TL” ibaresinin eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümler