- Otobüs Kazası Sonucu Ölüm Sebebiyle Tazminat Talebi Dava Dilekçesi
- Tazminat Açıklamaları
- İhtiyati Tedbir Talebi
- Adli Yardım Talebi
- Talep Sonucu
- Delil Listesi
OTOBÜS KAZASI SONUCU ÖLÜM NEDENİYLE TAZMİNAT TALEPLERİNE İLİŞKİN HUKUKİ DEĞERLENDİRME
İşbu makalede, Türk Hukuk Sistemi çerçevesinde, yolcu taşıyan bir otobüsün karıştığı trafik kazası sonucu meydana gelen ölüm vakalarında, ölenin yakınlarının talep edebileceği tazminat türleri, bu taleplerin hukuki dayanakları, dava şartları, usuli süreçler ve ispat yükümlülükleri, özellikle destekten yoksun kalma, manevi tazminat ve cenaze giderleri bağlamında, doktrin ve Yargıtay içtihatları ışığında incelenecektir. Analiz, sunulan dava dilekçesi taslağındaki iddia ve talepler ekseninde şekillendirilecektir.
HUKUKİ SORUMLULUĞUN DAYANAKLARI
Trafik kazalarından kaynaklanan ölüm nedeniyle tazminat sorumluluğu, birden fazla hukuki sebebe ve sorumluya dayanabilir. İşbu Dilekçe’de davalı olarak gösterilen sürücü, taşıma şirketi (işleten) ve sigorta şirketi açısından sorumluluk rejimleri farklılık arz etmektedir.
a. Sürücünün Sorumluluğu:
Otobüs sürücüsünün sorumluluğu, öncelikle 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) haksız fiil hükümlerine dayanır. TBK Madde 49 uyarınca, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Kazanın meydana gelmesinde sürücünün kusurlu olduğunun tespiti (Madde 5), sürücünün şahsi tazminat sorumluluğunu doğurur. Kusurun derecesi, tazminat miktarının belirlenmesinde etkili olacaktır (TBK Madde 51).
b. Taşıma Şirketinin (İşleten) Sorumluluğu:
Otobüsün maliki veya işleteni konumundaki taşıma şirketinin sorumluluğu daha geniştir.
i. İşletenin Sorumluluğu: 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu (KTK) Madde 85/1 uyarınca, motorlu bir aracın işletilmesinin bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması halinde, motorlu aracın işleteni, doğan zarardan kusursuz olarak sorumludur. Bu, tehlike sorumluluğu ilkesine dayanan bir kusursuz sorumluluk halidir. İşleten, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın veya araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilir (KTK Madde 86). Yolcu taşımacılığı söz konusu olduğunda, işletenin sorumluluğu KTK Madde 85/1 kapsamında değerlendirilir.
ii. Adam Çalıştıranın Sorumluluğu: TBK Madde 66 uyarınca, adam çalıştıran, çalışanın kendisine verilen işin yapılması sırasında başkalarına verdiği zararı gidermekle yükümlüdür. İşleten (taşıma şirketi), sürücünün (çalışan) kusurlu fiiliyle yolcunun ölümüne neden olması durumunda, bu hüküm gereğince de sorumlu tutulabilir. İşleten, çalışanı seçerken, işiyle ilgili talimat verirken, gözetim ve denetimde bulunurken zararın doğmasını engellemek için gerekli özeni gösterdiğini ispat etmedikçe sorumluluktan kurtulamaz.
iii. Taşıma Sözleşmesinden Doğan Sorumluluk: 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK) hükümleri uyarınca, yolcu taşıma sözleşmesi akdedilmiş olduğundan (Madde 11), taşıyıcı (işleten), yolcuyu varma yerine sağ ve salim ulaştırmakla yükümlüdür. Bu yükümlülüğün ihlali, yani yolcunun kaza sonucu ölümü, taşıyıcının sözleşmesel sorumluluğunu da gündeme getirir.
c. Sigorta Şirketinin Sorumluluğu:
KTK Madde 91 uyarınca, işletenlerin, KTK Madde 85/1'deki sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Trafik Sigortası) yaptırmaları zorunludur. Bu sigorta, sigorta ettirenin (işleten) hukuki sorumluluğunu, poliçede belirtilen limitler dahilinde karşılar. Zarar görenler, yani ölenin desteğinden yoksun kalanlar ve diğer hak sahipleri, KTK Madde 97 uyarınca, doğrudan sigorta şirketine başvurarak veya dava açarak tazminat talep edebilirler. Sigorta şirketinin sorumluluğu, poliçe limiti ve rizikonun teminat kapsamında olması şartıyla sınırlıdır.
d. Müteselsil Sorumluluk:
TBK Madde 61 uyarınca, birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır. Bu bağlamda, kusurlu sürücü, işleten (KTK ve TBK hükümleri gereği) ve sigorta şirketi (KTK ve sigorta sözleşmesi gereği, kendi limiti dahilinde), zarar görenlere karşı müteselsilen sorumlu olurlar. Davacılar, zararın tamamını bu sorumlulardan herhangi birinden veya tamamından talep edebilirler (Madde 26, 27).
TALEP EDİLEN TAZMİNAT TÜRLERİ
İşbu Dilekçe’de üç temel tazminat türü talep edilmektedir: Destekten Yoksun Kalma Tazminatı, Manevi Tazminat ve Cenaze Giderleri.
a. Destekten Yoksun Kalma Tazminatı:
TBK Madde 53/3 uyarınca, ölüm hâlinde ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar tazminat olarak istenebilir. Bu tazminatın koşulları şunlardır:
i. Ölüm: Haksız fiil veya sorumluluğu gerektiren başka bir sebeple bir kişinin ölmesi.
ii. Hukuka Aykırı Fiil/Sorumluluk: Ölümün, sorumlu tutulacak kişinin (sürücü, işleten) hukuka aykırı ve kusurlu bir fiilinden veya kusursuz sorumluluğunu gerektiren bir durumdan kaynaklanması.
iii. Nedensellik Bağı: Hukuka aykırı fiil/sorumluluk hali ile ölüm arasında uygun illiyet bağının bulunması.
iv. Destek İlişkisi: Ölen kişi ile tazminat talep eden arasında fiili veya varsayımsal bir destek ilişkisinin varlığı. Destek, düzenli ve sürekli olarak yapılan veya ileride yapılması kuvvetle muhtemel olan maddi yardımı ifade eder. Eşler, çocuklar ve anne-baba için desteklik genellikle karine olarak kabul edilirken, diğer kişiler (kardeş, nişanlı vb.) fiili destek olgusunu ispatlamalıdır. İşbu Dilekçe'de müvekkillerin müteveffanın yakını olduğu belirtilmiş (Madde ...) ve destek ilişkisinin varlığı iddia edilmiştir (Madde 7, 15).
v. Zarar: Destekten yoksun kalma nedeniyle bir zararın doğmuş olması. Zararın hesaplanmasında; ölenin yaşı, mesleği, gelir durumu (Madde 14), destek görenlerin yaşı, ölenle yakınlık derecesi, destek payları, bilinen yaşam süreleri gibi faktörler dikkate alınır ve genellikle aktüerya hesaplaması yapan bilirkişilerden rapor alınır. Bu nedenle talebin belirsiz alacak davası şeklinde açılması mümkündür (Madde 2, 5).
b. Manevi Tazminat:
TBK Madde 56 uyarınca, hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi veya ölüm hâlinde, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene veya ölenin yakınlarına uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar para ödenmesine hükmedilebilir.
i. Ölüm ve Yakınlık: Manevi tazminat talep edebilmek için, ölüm olayının gerçekleşmiş olması ve talepte bulunanın ölenin "yakını" olması gerekir. Yakın kavramı, genellikle eş, çocuklar, anne-baba gibi birinci derece akrabaları kapsar; ancak olayın özelliğine ve kişiler arasındaki manevi bağın derinliğine göre kardeşler, nişanlı veya birlikte yaşayan partnerler de bu kapsama girebilir.
ii. Elem ve Istırap: Ölüm olayının, yakınlar nezdinde objektif olarak acı, elem, keder ve ruhsal sarsıntıya (Madde 6, 18) neden olması gerekir.
iii. Uygun Miktar: Tazminat miktarı belirlenirken, olayın meydana geliş şekli, tarafların kusur durumu (Madde 5, 19), ölenle olan yakınlık derecesi, duyulan acının yoğunluğu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları (Madde 19) gibi faktörler hâkim tarafından göz önünde bulundurulur. Amaç, zenginleşme değil, duyulan manevi acıyı bir nebze olsun hafifletmektir. İşbu Dilekçe’de manevi tazminat talep edilmiştir (Madde 6, 16-20, 27).
c. Cenaze Giderleri:
TBK Madde 53/2 uyarınca, ölüm hâlinde zarar görenler, özellikle cenaze giderlerini isteyebilirler. Bu giderler, ölümle doğrudan ilgili olan ve defin işlemi için yapılması zorunlu veya örf ve adete uygun olan harcamaları kapsar. Hastane masrafları, cenazenin nakli, yıkama, kefenleme, mezar yeri, defin işlemi, taziye için yapılan makul harcamalar bu kapsamdadır (Madde 21). Bu masrafların talep edilebilmesi için, yapıldıklarının fatura, makbuz gibi belgelerle (Madde 12) veya diğer delillerle ispatlanması gerekir. İşbu Dilekçe'de cenaze giderlerinin tazmini talep edilmiştir (Madde 21, 7).
USULİ KONULAR
a. Görevli ve Yetkili Mahkeme:
i. Görevli Mahkeme: Dava konusu olay bir trafik kazası olup, yolcu taşıma faaliyeti ticari bir iştir (TTK Madde 3, 11). Davalılardan birinin sigorta şirketi olması ve taşıma işinin ticari niteliği göz önüne alındığında, TTK Madde 4 ve 5 uyarınca davaya bakmakla görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi'dir. İşbu Dilekçe de Asliye Ticaret Mahkemesi'ne hitaben yazılmıştır.
ii. Yetkili Mahkeme: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) Madde 16 uyarınca haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir. Ayrıca, davalının yerleşim yeri mahkemesi genel yetkili mahkemedir (HMK Madde 6). Sigorta sözleşmelerinden doğan davalarda ise, KTK Madde 110 uyarınca, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde de açılabilir. Davacılar, bu yetkili mahkemelerden birini seçme hakkına sahiptir.
b. Zamanaşımı:
KTK Madde 109/1 uyarınca, motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Ancak, KTK Madde 109/2 gereğince, dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir. Ölümlü trafik kazaları genellikle taksirle ölüme neden olma (TCK Madde 85) suçunu oluşturur ve bu suçun zamanaşımı süresi daha uzun olduğundan (genellikle 15 yıl), tazminat davasında da bu uzun ceza zamanaşımı süresi uygulanır. İşbu Dilekçe'de davanın süresinde açıldığı belirtilmiştir (Madde 10-12).
c. Belirsiz Alacak Davası:
HMK Madde 107, alacağın miktarının veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenemediği durumlarda belirsiz alacak davası açılmasına imkan tanır. Özellikle destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması, aktüerya uzmanlığı gerektiren karmaşık bir süreç olduğundan, dava açılırken net miktarın bilinmemesi doğaldır. Bu nedenle, destekten yoksun kalma tazminatı için "şimdilik" belirli bir değer gösterilerek belirsiz alacak davası açılması (Madde 2, 5) usule uygundur. Yargılama sırasında bilirkişi raporuyla miktar kesinleştiğinde talep artırılabilir. Cenaze giderleri ve manevi tazminat talepleri ise genellikle belirli alacak olarak talep edilir (Madde 2).
d. İhtiyati Tedbir:
HMK Madde 389 vd. uyarınca, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakınca yahut ciddi bir zarar doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Davacıların, dava sonunda hükmedilecek tazminatı tahsil edebilmelerini güvence altına almak amacıyla, davalıların malvarlığı üzerine (banka hesapları, taşınmazlar, araçlar) ihtiyati tedbir konulmasını talep etmeleri (Madde 22, Talep 2) mümkündür. Mahkeme, bu talebi değerlendirirken tedbir sebeplerinin varlığını ve genellikle bir teminat yatırılmasını takdir edecektir.
e. Adli Yardım:
HMK Madde 334 vd. hükümleri uyarınca, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimseler, iddia ve savunmalarında haklı göründükleri takdirde adli yardımdan yararlanabilirler. Davacıların, yargılama harç ve giderlerini karşılayacak mali güçlerinin bulunmadığını belirtmeleri ve gerekli belgeleri sunmaları halinde (Madde 23-25), mahkeme adli yardım talebini kabul ederek harç ve masraflardan geçici muafiyet sağlayabilir (Talep 3).
DELİLLER VE İSPAT
Tazminat davalarında iddiaların ispatı büyük önem taşır. İşbu Dilekçe'de sunulan delil listesi (Madde 28, 30), bu tür davalarda başvurulan temel ispat vasıtalarını içermektedir:
a. Kaza Tespit Tutanağı: Kazanın oluş şekli, kusur durumu hakkında ilk tespiti içerir ancak mahkemeyi bağlamaz (Madde 10).
b. Ceza Soruşturması/Davası Dosyası: Kazayla ilgili yürütülen ceza yargılaması (varsa) dosyası, özellikle kusur tespiti, bilirkişi raporları ve tanık beyanları açısından önemli deliller içerir (Madde 9).
c. Tanık Beyanları: Kazayı gören veya olayla ilgili bilgisi olan kişilerin beyanları (Madde 28).
d. Bilirkişi Raporları: Kusur oranının belirlenmesi, destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması gibi teknik konularda mahkeme bilirkişi incelemesine başvurur (Madde 28).
e. Yolcu Bileti: Müteveffanın otobüste yolcu olarak bulunduğunu ispatlar (Madde 11).
f. Nüfus Kayıtları: Ölenle davacılar arasındaki akrabalık ilişkisini ve yaşlarını gösterir.
g. Gelir Durumu Belgeleri: Ölenin gelirini (maaş bordrosu, vergi levhası, SGK kayıtları vb.) ve dolayısıyla destek gücünü belirlemek için gereklidir (Madde 13).
h. Cenaze Gideri Belgeleri: Yapılan masrafları kanıtlayan fatura ve makbuzlar (Madde 12).
i. Keşif, İsticvap, Yemin: Gerekli görüldüğünde başvurulabilecek diğer delillerdir (Madde 28).
DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR
a. Destek İlişkisinin İspatı: Destekten yoksun kalma tazminatında kritik unsur, ölen ile davacı arasında fiili veya farazi destek ilişkisinin varlığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya konulmasıdır. Özellikle eş ve reşit olmayan çocuklar dışındaki davacılar (örneğin anne-baba, kardeşler, reşit çocuklar) için, ölenin sağlığında düzenli ve sürekli maddi yardım yaptığı veya yapma potansiyelinin yüksek olduğu somut delillerle (tanık beyanları, banka kayıtları vb.) ispatlanmalıdır. Dilekçenin ilgili bölümünde (Madde 13-15) bu hususun detaylandırılması ve delillendirilmesi yargılamanın seyri açısından önemlidir.
b. Manevi Tazminatın Takdiri: Manevi tazminat miktarı, kanunda belirli bir ölçüye bağlanmamıştır. Talep edilen miktar (Madde 27) hâkim için bağlayıcı değildir. Hâkim, TBK Madde 56 çerçevesinde, olayın özelliklerini, tarafların durumunu ve hakkaniyeti gözeterek uygun bir miktar takdir edecektir. Bu nedenle, manevi tazminat talebinin gerekçelerinin (Madde 16-20) mahkemece kabul görmesi için, yaşanan acı ve elemin somut etkilerinin (psikolojik tedavi görme, yaşam düzeninin bozulması vb.) delillerle desteklenmesi faydalı olabilir.
c. Müşterek Kusur: Kaza Tespit Tutanağı'nda (Madde 5) yolcunun kusursuz olduğu belirtilmiş olsa da, yargılama sırasında (özellikle ceza dosyası ve bilirkişi raporları ışığında) müteveffanın da kazanın meydana gelmesinde veya zararın artmasında bir kusurunun (örneğin emniyet kemeri takmama gibi) olduğu tespit edilirse, TBK Madde 52 uyarınca tazminattan indirim yapılması gündeme gelebilir. Bu ihtimal göz önünde bulundurulmalıdır.
SONUÇ
Otobüs kazası sonucu ölüm nedeniyle açılacak tazminat davaları, haksız fiil, kusursuz sorumluluk, sigorta hukuku ve usul hukuku prensiplerinin bir arada uygulandığı karmaşık hukuki süreçlerdir. İşbu Dilekçe’de özetlenen vakıa temelinde, ölenin yakınlarının destekten yoksun kalma tazminatı, manevi tazminat ve cenaze giderlerini talep etme hakları bulunmaktadır. Bu taleplerin başarıya ulaşması; sorumluluğun hukuki dayanaklarının doğru tespit edilmesine, dava şartlarının (görev, yetki, zamanaşımı) yerine getirilmesine, talep edilen tazminat türlerinin unsurlarının somut olayda gerçekleştiğinin ispatlanmasına ve usuli süreçlerin (belirsiz alacak, ihtiyati tedbir, adli yardım talepleri gibi) doğru yönetilmesine bağlıdır. Özellikle destek ilişkisinin ve manevi zararın boyutunun somut delillerle ortaya konulması, davanın esası açısından kritik öneme sahiptir.
T.C.
...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE
DAVACI : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
DAVALI : 1. (Sigorta şirketi) Mersis No:
Adresi:
2. (Turizm Şirketi/ Şahıs Şirketi) Mersis No:
Adresi:
3. (Sürücü) TC:
Adresi:
KONU : Otobüs kazasında yolcunun ölümü nedeniyle manevi tazminat, cenaze giderleri ve destekten yoksun kalma tazminatı talebidir.
DAVA DEĞERİ : Belirsiz olarak şimdilik; ... TL tutarında destekten yoksun kalma tazminatı, belirli olarak ... TL cenaze masrafları ile belirli olarak ... TL toplam manevi tazminattır. Toplam ... TL'dir.
AÇIKLAMALAR :
I. MÜVEKKİL HAKKINDA BİLGİ:
Müvekkillerim trafik kazasında vefat edenin ...'sıdır.
II. DİLEKÇE ÖZETİ:
Aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan dava konusu olayların maddeler halindeki kısa özetidir:
1. _._.20_ tarihinde, sürücü ... yönetimindeki ... Turizm İşletmesine ait olan ... plakalı yolcu otobüsü ... Yolu ... Mevkinde trafik kazası yapmış olup, ... yolcunun ölümüne ve ... yolcunun yaralanmasına neden olmuştur.
2. Kaza Tespit Tutanağında belirtildiği üzere, otobüs sürücüsü meydana gelen olayda kusurlu olup, ölen veya yaralanan yolcuların söz konusu kazada herhangi bir kusurları bulunmamaktadır.
3. Meydana gelen kazada ... hayatını kaybetmiştir. Müvekkiller nezdinde meydana gelen üzüntü ve elemin karşılığı olarak manevi tazminata hükmedilmesi gerekmektedir.
4. Müteveffa ile Müvekkillerim arasında destek ilişkisi bulunmakta olması nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatına da ayrıca hükmedilmesi gerekmektedir.
5. Müvekkiller, Müteveffanın cenaze işlemleri için aşağıda belirtilmiş olan masrafları yapmış olup, işbu giderlerinde karşılanmasına hükmedilmesi gerekmektedir.