- Mirasçılık Belgesinin Veraset İlamının İptali ve Yeni Mirasçılık Belgesi Talebi
- İhtiyati Tedbir
- Adli Yardım
- Talep Sonucu
- Delil Listesi
MİRASÇILIK BELGESİNİN İPTALİ VE YENİ MİRASÇILIK BELGESİ VERİLMESİ DAVASI HAKKINDA HUKUKİ DEĞERLENDİRME
Mirasçılık belgesi (veraset ilamı), bir kişinin vefatı üzerine yasal mirasçılarının kimler olduğunu ve miras paylarını gösteren, aksi ispat edilene kadar geçerli sayılan hukuki bir belgedir. Ancak çeşitli nedenlerle bu belgenin gerçeği yansıtmaması, yani hukuken hatalı veya eksik olması mümkündür. Bu gibi durumlarda, mirasçılık belgesinin gerçeğe aykırı olduğunu iddia eden ve bu durumdan hukuki menfaati etkilenen kişiler, belgenin iptalini ve gerçeğe uygun yeni bir mirasçılık belgesi düzenlenmesini talep etme hakkına sahiptir. İşbu makalede, Türk Hukuk Sistemi çerçevesinde mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi talepli davaların hukuki dayanakları, koşulları, usulü ve ilgili mevzuat hükümleri doktrin ve yargısal içtihatlar ışığında incelenecektir.
1. DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ VE DAYANAKLARI
Mirasçılık belgesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 598. maddesi uyarınca, başvuran mirasçının talebi üzerine sulh hukuk mahkemesi veya 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nda yapılan değişiklikler sonrası noterler tarafından verilen ve yasal mirasçıları ile miras paylarını belirleyen bir belgedir. TMK m. 598/1, "Başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir." hükmünü amirdir.
Bu belgenin temel hukuki niteliği, "aksi ispat edilene kadar geçerli" olmasıdır. TMK m. 598/3'te "Mirasçılık belgesinin geçersizliği her zaman ileri sürülebilir." denilmek suretiyle, bu belgenin maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediği, bir adi karine niteliğinde olduğu vurgulanmıştır. Yani, mirasçılık belgesinde yer alan bilgilerin (mirasçılar, miras payları vb.) gerçeğe aykırı olduğu her zaman iddia ve ispat edilebilir.
Mirasçılık belgesinin iptali davası, bu belgenin içerdiği bilgilerin maddi hukuk açısından gerçeği yansıtmadığı iddiasına dayanan bir tespit ve aynı zamanda inşai (yenilik doğurucu) nitelikte bir davadır. Dava sonucunda mahkeme, mevcut belgenin hukuka aykırılığını tespit ederek onu iptal eder ve mirasçıları ile paylarını doğru şekilde gösteren yeni bir belge düzenlenmesine karar verir. Bu dava, miras hukukunun temel prensiplerinden olan mirasçıların ve miras paylarının doğru bir şekilde belirlenmesi amacına hizmet eder. İşbu Dilekçe'de de bu amaçla hareket edildiği anlaşılmaktadır (Madde Konu, Madde 6).
2. DAVANIN KOŞULLARI VE UNSURLARI
Mirasçılık belgesinin iptali ve yeni belge verilmesi davasının açılabilmesi ve kabul edilebilmesi için belirli koşulların ve unsurların mevcut olması gerekmektedir:
a. Hukuki Yarar: Davacının, mevcut mirasçılık belgesinin iptal edilmesinde ve yeni bir belge verilmesinde güncel, şahsi ve meşru bir hukuki yararının bulunması gerekir. Bu yarar, genellikle davacının miras hakkının belgede hiç gösterilmemesi, eksik gösterilmesi veya belgeye mirasçı olmayan bir kişinin dahil edilmesi gibi durumlarda ortaya çıkar. İşbu Dilekçe'de davacının, murisin mirasçısı olduğu ancak davalının mirasçı olmamasına rağmen belgede yer aldığı iddiası, hukuki yararın varlığını göstermektedir (Madde 1, Madde 5).
b. Taraf Sıfatı (Husumet):
* Davacı Sıfatı: Davayı, mevcut mirasçılık belgesindeki yanlışlık nedeniyle mirasçılık sıfatı veya payı etkilenen herhangi bir yasal veya atanmış mirasçı açabilir. Ayrıca, tereke alacaklıları gibi mirasçılık sıfatının doğru belirlenmesinde hukuki menfaati bulunan diğer ilgililer de bu davayı açabilirler. İşbu Dilekçe'de davacı, murisin mirasçısı olduğunu iddia etmektedir (Madde 1).
* Davalı Sıfatı: Dava, iptali istenen mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilen tüm kişilere karşı birlikte açılmalıdır. Zira davanın sonucu, belgede adı geçen tüm mirasçıların hukuki durumunu etkileyecektir. İşbu Dilekçe'de, belgede hatalı olarak yer aldığı iddia edilen kişi davalı olarak gösterilmiştir (Madde Davalı). Ancak Yargıtay uygulaması, davanın belgede adı geçen tüm mirasçılara yöneltilmesi gerektiği yönündedir. Bu hususa dikkat edilmelidir.
c. Mevcut ve Hatalı Bir Mirasçılık Belgesinin Varlığı: Davanın konusunu, sulh hukuk mahkemesi veya noter tarafından usulüne uygun olarak düzenlenmiş ancak maddi hukuk açısından gerçeği yansıtmayan bir mirasçılık belgesi oluşturur. İşbu Dilekçe'de, belirli bir mahkeme kararına atıf yapılarak mevcut bir belgenin varlığı belirtilmiştir (Madde 4).
d. Belgenin Maddi Hukuka Aykırılığı: Davanın temelini oluşturan unsur, belgenin yasal mirasçıları veya miras paylarını yanlış göstermesidir. Bu yanlışlık;
* Mirasçı olmayan bir kişinin mirasçı olarak gösterilmesi (İşbu Dilekçe'deki iddia - Madde 5),
* Yasal mirasçı olan bir kişinin belgede hiç gösterilmemesi,
* Mirasçıların miras paylarının hatalı hesaplanması,
* Miras bırakan ile mirasçı arasındaki soybağının yanlış kurulması gibi çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir.
3. İLGİLİ MEVZUAT HÜKÜMLERİ
Mirasçılık belgesinin iptali davalarında temel olarak aşağıdaki mevzuat hükümleri uygulama alanı bulur:
a. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK):
* Madde 598: Mirasçılık belgesinin verilmesi, niteliği ve geçersizliğinin ileri sürülmesi. Bu madde, davanın temel dayanağını oluşturur.
* Madde 495-501: Yasal mirasçılık (zümre sistemi), sağ kalan eşin mirasçılığı gibi mirasçıları ve miras paylarını belirleyen temel hükümler. Belgenin doğruluğu bu maddelere göre değerlendirilir.
* Madde 7: Resmi sicil ve senetlerin (nüfus kayıtları gibi) doğru olmadığının ispatı.
* Madde 282 vd.: Soybağı hükümleri (tanıma, babalık davası vb.), mirasçılığın temelini oluşturan soybağı ilişkisinin tespitinde önemlidir.
b. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK):
* Madde 2: Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesi olduğunu düzenler. Mirasçılık belgesinin iptali davaları da bu kapsama girdiğinden görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. İşbu Dilekçe'de dava doğru mahkemede açılmıştır (Mahkeme Adı).
* Madde 5-18: Yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin genel ve özel yetki kuralları. Mirasçılık belgesinin iptali davalarında genel yetki kuralı (davalının yerleşim yeri mahkemesi - HMK m. 6) veya mirasın açıldığı yer (murisin son yerleşim yeri) mahkemesinin yetkisine ilişkin özel yetki kuralı (HMK m. 11/1-a) uygulanabilir.
* Madde 119: Dava dilekçesinin içeriği. İşbu Dilekçe genel olarak bu maddeye uygun unsurları taşımaktadır.
* Madde 187-293: İspat ve delillere ilişkin hükümler (tanık, belge, bilirkişi, yemin, nüfus kayıtları vb.). Özellikle nüfus kayıtları, bu davalarda temel delil niteliğindedir (Madde 16 - Delil Listesi).
* Madde 190: İspat yükü kuralı. Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, iddiasını dayandırdığı vakıaları ispat yükü davacıya aittir.
* Madde 334-340: Adli yardım hükümleri. İşbu Dilekçe'de adli yardım talebinde bulunulmuştur (Madde VI, Madde 13/3).
* Madde 389-399: İhtiyati tedbir hükümleri. Miras mallarının korunması amacıyla ihtiyati tedbir talep edilebilir. İşbu Dilekçe'de bu yönde bir talep mevcuttur (Madde V, Madde 13/2).
c. 1512 sayılı Noterlik Kanunu: Noterlerin mirasçılık belgesi verme yetkisi ve bu belgelerin hukuki niteliği açısından relevantır.
4. USULİ HUSUSLAR
a. Görevli Mahkeme: Mirasçılık belgesinin iptali ve yeni belge verilmesi davalarında görevli mahkeme, HMK m. 2 uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. İşbu Dilekçe'de davanın Asliye Hukuk Mahkemesi'ne hitaben yazıldığı görülmektedir (Mahkeme Adı).
b. Yetkili Mahkeme: Yetkili mahkeme, HMK'daki genel (m. 6) veya miras davalarına ilişkin özel yetki kuralına (m. 11) göre belirlenir. Genellikle murisin son yerleşim yeri mahkemesi veya davalılardan herhangi birinin yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir.
c. Zamanaşımı ve Hak Düşürücü Süre: Mirasçılık belgesinin maddi gerçeğe aykırılığı, TMK m. 598/3 uyarınca "her zaman" ileri sürülebilir. Bu nedenle, mirasçılık belgesinin iptali davası herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye tabi değildir. İşbu Dilekçe'de bu husus doğru bir şekilde belirtilmiştir (Madde 7).
d. İspat Yükü ve Deliller: Davacı, mevcut mirasçılık belgesinin hatalı olduğunu ve kendi iddiasının (doğru mirasçılık durumunun) doğruluğunu ispatla yükümlüdür (HMK m. 190). Temel delil genellikle nüfus aile kayıt tablolarıdır (Madde 16/5). Bunun yanı sıra, tanık beyanları (Madde 16/1), DNA testi sonuçları (soybağı itirazlarında), vasiyetname, evlilik veya boşanma kayıtları, gaiplik kararları, evlat edinme belgeleri, tanıma veya babalık hükmü gibi her türlü hukuka uygun delil kullanılabilir. Mahkeme, nüfus kayıtlarını re'sen (kendiliğinden) getirtir ve inceler.
e. İhtiyati Tedbir: Davacı, dava süresince tereke mallarının elden çıkarılmasını veya hak kaybını önlemek amacıyla, HMK m. 389 vd. koşulları mevcutsa, tereke malları üzerine (örneğin tapu kayıtlarına şerh konulması, banka hesaplarına bloke konulması gibi) ihtiyati tedbir konulmasını talep edebilir. İşbu Dilekçe'de bu yönde bir talep bulunmaktadır (Madde V, Madde 13/2). Mahkeme, talebin haklılığına kanaat getirirse, genellikle teminat karşılığında veya duruma göre teminatsız olarak tedbir kararı verebilir.
f. Adli Yardım: Dava harç ve masraflarını karşılayamayacak durumda olan taraf, HMK m. 334 vd. uyarınca adli yardım talebinde bulunabilir. Talebin kabulü için kişinin mali durumunun yetersizliği ve talebinde açıkça haksız olmaması gerekir. İşbu Dilekçe'de adli yardım talebi ve gerekçeleri sunulmuştur (Madde VI, Madde 10-12, Madde 13/3).
5. DİLEKÇE İÇERİĞİ VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR
HMK m. 119'a uygun olarak hazırlanan bir dava dilekçesi, davanın sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için elzemdir. İşbu Dilekçe incelendiğinde, genel olarak gerekli unsurları içerdiği görülmektedir: Taraflar, konu, açıklamalar (vakıalar ve hukuki sebepler), deliller ve talep sonucu.
Ancak, davanın esası açısından özellikle "Esasa İlişkin Vakıalar ve Hukuki Açıklamalar" (Madde IV, Source 9) bölümünde, davalının neden mirasçı olmadığının Türk Medeni Kanunu'ndaki mirasçılık hükümleri (özellikle TMK m. 495 vd. zümre sistemi) çerçevesinde, somut ve ayrıntılı olarak açıklanması büyük önem taşır. Örneğin, murisin hangi zümreden mirasçılarının hayatta olduğu, davalının bu zümrelerden herhangi birine dahil olup olmadığı, soybağı ilişkisinin bulunup bulunmadığı gibi hususların nüfus kayıtları ve diğer delillerle desteklenerek net bir şekilde ortaya konulması, davanın kabulü için kritik rol oynayacaktır. Davalının muris ile hiçbir ilişkisi bulunmadığı iddiası (Madde 5), bu bölümde somut gerekçelerle detaylandırılmalıdır.
Yine, deliller listesinde (Madde 15, 16) sunulan veya celbi istenen delillerin, hangi vakıanın ispatına yarayacağının açıklanması önemlidir. Nüfus kayıt örneğinin (Madde 16/5) celbi talebi veya sunulması, bu davaların olmazsa olmazıdır.
6. SONUÇ
Mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi davası, miras hukukunda maddi gerçeğin ortaya çıkarılması ve mirasçıların haklarının korunması açısından önemli bir hukuki yoldur. TMK m. 598'e dayanan bu dava, belgenin adi karine niteliği nedeniyle herhangi bir süreye tabi olmaksızın açılabilir. Davanın başarısı, öncelikle mevcut belgenin hatalı olduğunun ve iddia edilen doğru mirasçılık durumunun başta nüfus kayıtları olmak üzere hukuka uygun delillerle şüpheye yer bırakmayacak şekilde ispatlanmasına bağlıdır. Usulüne uygun hazırlanmış bir dava dilekçesi (İşbu Dilekçe gibi), davanın görevli ve yetkili mahkemede açılması, taraf teşkilinin doğru sağlanması ve HMK'daki usul hükümlerine riayet edilmesi, yargılamanın etkinliği ve hakka ulaşılması bakımından zorunludur.
T.C.
...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE
DAVACI : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
DAVALI : TC:
Adresi:
KONU : Mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi talebidir.
AÇIKLAMALAR :
I. MÜVEKKİL HAKKINDA ESASA İLİŞKİN BİLGİ:
Müvekkilim Murisin ...'dur.
II. DİLEKÇE ÖZETİ:
Aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan dava konusu olayların maddeler halindeki kısa özetidir:
1. Müvekkilin Murisi olan ... (TC: ) _._.20_ tarihinde vefat etmiştir.
2. Murisin vefatının ardından ... Sulh Hukuk Mahkemesinin / Esas ve / Karar sayılı dosyasında verilen veraset ilamında Murisin Mirasçıları arasında Davalı ...’da gösterilmiştir. Mirasçı olarak adı geçen ...’in Muris ile hiçbir ilişkisi bulunmamaktadır.
3. Dava konusu işbu Mirasçılık Belgesinin iptal edilerek yeni Mirasçılık Belgesi verilmesi talebi ile işbu davayı açmak zorunluluğumuz doğmuştur.
4. ...
III. USULE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR:
1. Bu dava için herhangi bir zamanaşımı süreyi bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanunu'na göre mirasçılık belgesinin geçersiz olduğu her zaman ileri sürülebilir.
2. ...
IV. ESASA İLİŞKİN VAKIALAR