- Kıymet Takdirine İtiraz ve Şikayet Talebi
- Talep Sonucu
- Delil Listesi
KIYMET TAKDİRİNE İTİRAZ VE ŞİKAYETİN HUKUKİ ANALİZİ
1. GİRİŞ
Cebri icra hukukunun temel amaçlarından biri, alacaklının alacağına kavuşmasını sağlarken borçlunun ve diğer ilgililerin haklarını da korumaktır. Bu dengeyi sağlamanın önemli bir aracı, haczedilen malın adil bir değer üzerinden satılmasıdır. İşte bu noktada "kıymet takdiri" müessesesi devreye girer. İcra ve İflas Kanunu (İİK) çerçevesinde yapılan kıymet takdiri, haczedilen malın muhammen bedelinin belirlenmesi işlemidir. Ancak, yapılan bu değerlemenin gerçeği yansıtmaması veya süreçte usulsüzlükler yaşanması halinde, ilgililere tanınan hukuki yollar "kıymet takdirine itiraz" ve "şikayet"tir. İşbu makalede, kıymet takdiri süreci, bu sürece karşı başvurulabilecek hukuki yollar olan itiraz ve şikayet kurumları, ilgili mevzuat hükümleri, doktrindeki görüşler ve yargısal uygulamalar ekseninde detaylı olarak incelenecektir. İşbu Dilekçe'de de temel alınan bu hukuki yolların koşulları, sonuçları ve dilekçe unsurları ayrıntılı olarak ele alınacaktır.
2. KIYMET TAKDİRİ KAVRAMI, AMACI VE HUKUKİ NİTELİĞİ
Kıymet takdiri, İİK m. 87 ve devamı maddelerinde düzenlenen, icra müdürlüğünce haczedilen taşınır veya taşınmaz malların (veya hakların) muhammen (tahmini) satışa esas değerinin belirlenmesi işlemidir. Bu işlemin temel amacı, hacizli malın satışa çıkarılacağı en düşük bedeli (muhammen bedelin belirli bir yüzdesi) tespit etmek ve böylece malın değerinin altında satılmasını önleyerek hem alacaklının alacağına tam olarak kavuşmasını hem de borçlunun malvarlığının gereksiz yere eksilmesini engellemektir.
Kıymet takdiri, kural olarak icra müdürünün görevlendireceği bilirkişiler aracılığıyla yapılır (İİK m. 87/2). Özellikle taşınmazlarda, İİK m. 128 uyarınca, bilirkişi marifetiyle değer tespiti zorunludur. Bilirkişi raporu, taşınmazın cinsi, niteliği, yüzölçümü, imar durumu, emsalleri, vergi beyanları gibi tüm etkenleri göz önünde bulundurarak bir değer ortaya koyar (İİK m. 128/2).
Hukuki niteliği itibarıyla kıymet takdiri işlemi, icra dairesinin bir takip işlemi olup, esasen bir idari işlem niteliği taşımaz. Ancak, bu işleme karşı başvurulacak yol, icra mahkemesinde görülen ve yargısal bir denetim sağlayan itiraz veya şikayettir.
3. KIYMET TAKDİRİNE İTİRAZ (İİK m. 128/a)
Kıymet takdirine itiraz, belirlenen muhammen bedelin düşük veya fahiş olduğu, yani malın gerçek değerini yansıtmadığı iddiasıyla yapılan bir hukuki başvurudur. İşbu Dilekçe'nin esas konusunu da bu itiraz oluşturmaktadır (Madde 1, 2, 3, 5, 6, 7, 8, 9).
a. Hukuki Dayanak: Kıymet takdirine itirazın temel yasal dayanağı İİK'nın "Kıymet takdirine itiraz" başlıklı 128/a maddesidir.
b. Taraflar: İİK m. 128/a uyarınca kıymet takdirine itiraz etme hakkı "ilgililere" aittir. İlgililer kavramı, kıymet takdirinden hukuki durumu etkilenen herkesi kapsar. Bunlar başta borçlu ve alacaklı olmak üzere, tapu sicilindeki diğer hak sahipleri (örneğin ipotek alacaklıları, intifa hakkı sahipleri) ve hacze iştirak eden diğer alacaklılardır. İtiraz, icra mahkemesine yöneltilir. Davalı olarak genellikle karşı taraf (itiraz edenin sıfatına göre alacaklı veya borçlu) gösterilse de, esasen uyuşmazlık raporun doğruluğu üzerinedir.
c. Görevli ve Yetkili Mahkeme: Kıymet takdirine itirazda görevli ve yetkili mahkeme, kıymet takdirini yapan icra dairesinin bağlı bulunduğu yerdeki İcra Hukuk Mahkemesidir (İİK m. 128/a). İşbu Dilekçe'de de davanın İcra Hukuk Mahkemesi'ne hitaben yazıldığı görülmektedir.
d. Süre: Kıymet takdiri raporunun ilgililere tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesine başvurulmalıdır (İİK m. 128/a/2). Bu süre hak düşürücü niteliktedir. Sürenin kaçırılması halinde kıymet takdiri kesinleşir ve artık rapora itiraz edilemez. İşbu Dilekçe'de raporun tebliğ tarihinin belirtilmesi (Madde 4) sürenin tespiti açısından önemlidir.
e. İtiraz Sebepleri: İtirazın temel sebebi, bilirkişi tarafından belirlenen değerin (Madde 5), taşınmazın gerçek piyasa değerini yansıtmamasıdır. Bu genel sebep altında şu hususlar ileri sürülebilir:
i. Taşınmazın konumu, imar durumu, büyüklüğü, üzerindeki yapıların niteliği gibi özelliklerinin raporda eksik veya yanlış değerlendirilmesi (Madde 7, 8).
ii. Emsal araştırmasının yetersiz, hatalı veya güncel olmaması; benzer nitelikteki taşınmazların değerlerinin dikkate alınmaması (Madde 3, 6, 9).
iii. Bilirkişinin kullandığı değerleme yönteminin (örneğin gelir kapitalizasyonu, maliyet, emsal karşılaştırma) taşınmazın niteliğine uygun olmaması.
iv. Raporda dayanak alınan verilerin (örneğin belediye rayiç bedeli, vergi değeri) güncel veya doğru olmaması.
v. Bilirkişinin uzmanlık alanının değerlendirilen malın niteliğine uygun olmaması.
f. Yargılama Usulü: Kıymet takdirine itiraz davaları, İcra Hukuk Mahkemelerinde basit yargılama usulüne (HMK m. 316 vd.) göre görülür. Mahkeme, öncelikle dosya üzerinden inceleme yapar. Gerekli görürse tarafları ve bilirkişiyi dinleyebilir, yeniden bilirkişi incelemesi yapılmasına veya ek rapor alınmasına karar verebilir (İşbu Dilekçe'deki Talep Sonucu Madde 4 ve Delil Listesi Madde 1). Özellikle taşınmazlarda mahkemece mahallinde keşif yapılması (Delil Listesi Madde 2) ve yeni bir bilirkişi heyetiyle değer tespiti yaygın bir uygulamadır. İtiraz eden taraf, iddialarını ispatla yükümlüdür ve bu kapsamda emsal değerleri gösteren belgeler, uzman görüşleri (Delil Listesi Madde 4) gibi deliller sunabilir.
g. Karar ve Etkileri: Mahkeme, itirazı yerinde görürse kıymet takdiri raporunu iptal eder ve yeni bir kıymet takdiri yapılmasına karar verir. Bu yeni takdir edilen değer üzerinden satış işlemlerine devam edilir. İtiraz reddedilirse, mevcut kıymet takdiri kesinleşir ve bu değer üzerinden satış süreci ilerler. Kıymet takdirine itiraz davası devam ederken satış işlemleri kural olarak durmaz, ancak mahkeme gerekli görürse teminat karşılığında veya duruma göre teminatsız olarak satışın durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı verebilir. Mahkemenin verdiği kararlara karşı, parasal sınırlara ve kararın niteliğine göre istinaf ve temyiz yolları açıktır (İİK m. 363 vd.).
4. KIYMET TAKDİRİNE İLİŞKİN ŞİKAYET (İİK m. 16, 17, 22)
Kıymet takdiri sürecinde, değerin kendisine değil de, bu değerin belirlenmesi sırasında icra müdürlüğü veya bilirkişi tarafından yapılan usule aykırı işlemlere karşı başvurulan yol şikayettir. İşbu Dilekçe'nin başlığında "Şikayet" ifadesi de yer almakla birlikte, dilekçe içeriği daha çok değere yönelik itirazları kapsamaktadır. Ancak her iki yolun birlikte ileri sürülmesi de mümkündür.
a. Hukuki Dayanak: Genel şikayet hükmü İİK m. 16'dır. Ayrıca, memurun işleminin kanuna aykırı olması veya hadiseye uygun bulunmaması (İİK m. 16), süresiz şikayet halleri (İİK m. 16/2), işlemin iptali veya düzeltilmesi (İİK m. 17), bilirkişinin seçimi veya reddi (İİK m. 87/2, HMK m. 272 vd. kıyasen) gibi hükümler uygulama alanı bulabilir.
b. Taraflar: Şikayet hakkı da hukuki yararı bulunan "ilgililere" aittir. Şikayet mercii İcra Hukuk Mahkemesidir.
c. Görevli ve Yetkili Mahkeme: Şikayeti incelemeye görevli ve yetkili mahkeme, işlemi yapan icra dairesinin bağlı olduğu İcra Hukuk Mahkemesidir.
d. Süre: Kural olarak şikayet süresi, şikayet sebebinin öğrenildiği veya tebliğ edildiği tarihten itibaren yedi gündür (İİK m. 16/1). Ancak kamu düzenine aykırılık hallerinde veya bir hakkın yerine getirilmemesi/sebepsiz sürüncemede bırakılması durumlarında şikayet süresizdir (İİK m. 16/2). Örneğin, kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğ edilmesi halinde, öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük süre işler.
e. Şikayet Sebepleri: Şikayet, işlemin usulüne ilişkin olduğundan, şu gibi sebeplerle yapılabilir:
i. Kıymet takdiri raporunun ilgililere hiç tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi.
ii. Bilirkişinin kanunda aranan niteliklere sahip olmaması, tarafsız olmaması veya reddi gereken bir durumun bulunması.
iii. İcra müdürlüğünün kıymet takdiri için gerekli işlemleri (örneğin bilirkişi seçimi, görevlendirme) usulüne uygun yapmaması.
iv. Kıymet takdiri raporunun İİK m. 128/2'de belirtilen asgari unsurları (gerekçe, dayanaklar vs.) taşımaması.
v. İİK m. 87'de belirtilen sürelere (örneğin raporun verilme süresi) uyulmaması (bu durum genellikle tek başına iptal sebebi sayılmaz ancak diğer usulsüzlüklerle birleşebilir).
f. Yargılama Usulü ve Sonuçları: Şikayet başvuruları da İcra Hukuk Mahkemesinde basit yargılama usulüne göre incelenir. Mahkeme şikayeti haklı bulursa, usule aykırı işlemi (örneğin kıymet takdiri raporunu veya tebligatı) iptal edebilir, düzeltebilir veya icra müdürlüğüne yeniden usulüne uygun işlem yapması için talimat verebilir (İİK m. 17). Örneğin, usulsüz tebligat şikayeti kabul edilirse, raporun yeniden usulüne uygun tebliği gerekir ve itiraz süresi bu yeni tebliğden itibaren başlar. Şikayetin reddi halinde ise işlem geçerliliğini korur. Şikayet sonucu verilen kararlara karşı da kanun yolu (istinaf/temyiz) açıktır.
5. İTİRAZ VE ŞİKAYETİN BİRLİKTE İLERİ SÜRÜLMESİ
Uygulamada, kıymet takdiri ile ilgili olarak hem belirlenen değere (itiraz) hem de takip edilen usule (şikayet) ilişkin aykırılıklar bulunabilir. Bu durumda ilgililer, aynı dilekçe ile hem kıymet takdirine itiraz edip değerin düzeltilmesini hem de usule aykırı işlemler nedeniyle şikayette bulunabilirler. İşbu Dilekçe'nin başlığı ("Kıymet Takdirine İlişkin İtirazlar ve Şikayet Talepleridir" - Madde 1) da bu ihtimali işaret etmektedir. Mahkeme, her iki talebi birlikte değerlendirir ve ayrı ayrı veya birlikte karara bağlar.
6. DAVA UNSURLARI VE DİLEKÇEDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR
Kıymet takdirine itiraz ve/veya şikayet dilekçesinin HMK'daki genel dava dilekçesi unsurlarını taşıması gerekir:
a. Mahkemenin Adı: Yetkili ve görevli İcra Hukuk Mahkemesi belirtilmelidir.
b. Tarafların Kimlik Bilgileri: Davacı (itiraz/şikayet eden) ve varsa vekilinin, davalı (karşı taraf) olarak gösterilen kişinin kimlik ve adres bilgileri yer almalıdır (Madde 1).
c. Takip Dosyası Bilgileri: İlgili icra dairesi ve esas numarası mutlaka belirtilmelidir (Madde 2).
d. Konu: Talebin ne olduğu (kıymet takdirine itiraz, şikayet veya her ikisi) açıkça yazılmalıdır (Madde 1).
e. Vakıalar: İtiraz veya şikayete dayanak oluşturan olaylar (raporun tebliğ tarihi, rapordaki değer, itiraz/şikayet sebepleri) somut ve açık bir şekilde anlatılmalıdır (Açıklamalar III - Madde 4, 5, 6, 7, 8, 9).
f. Hukuki Sebepler: İlgili mevzuat maddeleri (başta İİK m. 128/a, m. 16 olmak üzere) belirtilmelidir.
g. Deliller: İddiaları ispatlamaya yarayacak deliller (itiraza konu rapor, emsal değerler, fotoğraflar, tapu kaydı, keşif, bilirkişi incelemesi, tanık, yemin, uzman görüşü vb.) sıralanmalı ve hangilerinin mahkemece celbedileceği belirtilmelidir (Delil Listesi - Madde 17, 18). Özellikle icra dosyasının celbi esastır (Delil Listesi Madde 7).
h. Talep Sonucu: Mahkemeden ne istendiği (kıymet takdirinin iptali, yeni rapor aldırılması, usulsüz işlemin iptali, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi vb.) net bir şekilde maddeler halinde yazılmalıdır (Talep Sonucu - Madde 14, 15).
i. İmza: Dilekçe, davacı veya vekili tarafından imzalanmalıdır (Madde 16, 19).
7. ADLİ YARDIM TALEBİ
Yargılama harç ve giderlerini karşılayacak maddi gücü bulunmayan kişiler, HMK m. 334 vd. hükümleri uyarınca adli yardım talebinde bulunabilirler. İşbu Dilekçe'de de bu yönde bir talep yer almaktadır (Açıklamalar IV - Madde 10, 11, 12, 13 ve Talep Sonucu Madde 2). Adli yardım talebinde bulunan kişinin, yoksulluğunu gösterir belgeleri (fakirlik belgesi, SGK kayıtları, gelir durumunu gösterir belgeler vb.) mahkemeye sunması veya mahkemenin bu yönde araştırma yapmasını talep etmesi gerekir. Mahkeme, talebi haklı görürse, kişiyi yargılama harç ve giderlerinden geçici olarak muaf tutabilir.
8. DEĞİNİLMESİNDE FAYDA GÖRÜLEN EK HUSUSLAR
Kıymet takdirine itiraz ve şikayet süreçlerinde başarıya ulaşmak için bazı noktalara özellikle dikkat edilmesi faydalı olacaktır:
a. Emsal Araştırmasının Detaylandırılması: Kıymet takdirine itirazın en önemli dayanağı genellikle emsal karşılaştırmasıdır. Dilekçede, taşınmazın değerinin düşük (veya yüksek) olduğu iddiasını desteklemek için, itiraza konu taşınmazla benzer nitelikteki (konum, büyüklük, imar durumu, yapı özellikleri vb.) taşınmazların güncel satış fiyatlarını veya kira bedellerini gösteren somut verilerin (satış ilanı, tapu kayıtları, emlakçı bilgileri vb.) sunulması, iddiaların ispat gücünü artıracaktır. Sadece "değer düşüktür" demek yerine (Madde 3, 6), "benzer nitelikteki X parsel Y TL'ye satılmıştır, Z parsel için K TL istenmektedir" gibi somut örnekler verilmesi, mahkemenin ve atanacak yeni bilirkişinin değerlendirmesinde etkili olacaktır. Bu detaylandırma, dilekçenin "Açıklamalar III: Esasa İlişkin Vakıalar ve Hukuki Açıklamalar" bölümünde yapılabilir veya ayrı bir ek olarak sunulabilir.
b. Tedbir Talebi: Kıymet takdirine itiraz veya şikayet davası devam ederken, icra müdürlüğü satış işlemlerine devam edebilir. Bu durum, davanın sonunda haklı çıksa bile ilgilinin mağduriyetine yol açabilir. Bu nedenle, özellikle değerin çok düşük belirlendiği veya ciddi usulsüzlüklerin olduğu durumlarda, dava dilekçesinde veya ayrı bir dilekçe ile İİK m. 16 ve HMK'daki ihtiyati tedbir hükümleri çerçevesinde, dava sonuçlanıncaya kadar satış işlemlerinin durdurulması yönünde "ihtiyati tedbir" kararı verilmesi talep edilebilir. Bu talep, dilekçenin "Talep Sonucu" kısmına eklenebilir.
c. Şikayet Sebeplerinin Açıkça Belirtilmesi: Eğer kıymet takdiri işlemindeki usulsüzlüklere dayanılacaksa (şikayet), bu usulsüzlüklerin neler olduğu (örneğin, tebligatın usulsüzlüğü, bilirkişinin taraflılığına dair somut olgular, rapordaki şekli eksiklikler) ve hangi yasa maddelerine aykırı olduğu açıkça belirtilmelidir. İşbu Dilekçe başlığında şikayetten bahsedilse de, içeriğin ağırlıklı olarak itiraz sebeplerine odaklandığı görülmektedir. Eğer şikayet sebepleri de varsa, bunların "Açıklamalar" kısmında ayrı bir başlık altında veya mevcut bölümde detaylıca izah edilmesi ve İİK m. 16 gibi ilgili maddelere atıf yapılması uygun olacaktır.
9. SONUÇ
Kıymet takdiri, cebri icra sürecinin adil ve etkin bir şekilde işlemesi için kritik bir aşamadır. Bu aşamada yapılan hataların veya usulsüzlüklerin giderilmesi amacıyla ilgililere tanınan kıymet takdirine itiraz ve şikayet yolları, hak arama özgürlüğünün ve mülkiyet hakkının korunmasının önemli birer güvencesidir. İİK m. 128/a kapsamında yapılan itirazla malın gerçek değerinin tespiti amaçlanırken, İİK m. 16 ve ilgili diğer hükümler çerçevesindeki şikayet yoluyla sürecin usulüne uygun yürütülmesi hedeflenir. Bu hukuki yollara başvurulurken, başta 7 günlük hak düşürücü süre olmak üzere usul kurallarına riayet edilmesi, iddiaların somut delillerle desteklenmesi ve taleplerin açıkça ortaya konulması, davanın başarıya ulaşması açısından hayati öneme sahiptir.
T.C.
...
İCRA HUKUK MAHKEMESİNE
DAVACI : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
DAVALI : TC:
Adresi:
KONU : Kıymet takdirine ilişkin itirazlar ve şikayet talepleridir.
AÇIKLAMALAR :
I. DİLEKÇE ÖZETİ:
Aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan dava konusu olayların maddeler halindeki kısa özetidir:
1. ...İcra Müdürlüğünün / Esas sayılı takip dosyası kapsamında ...İli, ...İlçesi ...Mahallesi ...ada ...parsel de bulunan taşınmaza ilişkin kıymet takdiri bilirkişi tarafından yanlış hesaplanmış olup, yeniden rapor aldırılması gerekmektedir.
2. Bilirkişinin belirlemiş olduğu bedel taşınmazın emsallerine göre oldukça düşük kalmıştır.
3. ...
II. USULE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR:
1. ...
2. ...
III. ESASA İLİŞKİN VAKIALAR VE HUKUKİ AÇIKLAMALAR:
Esasa ilişkin vakıaların ve hukuki iddialarımızın ayrıntılı açıklamalarıdır:
1. Davalının alacaklı olduğu takip dosyası kapsamında taşınmaza il