- Suçun Unsurlarının İncelenmesi
- Hukuki Savunmalar
- Tevsii Tahkikat Talebi
- Maddi Zararlar
- Koruma Tedbirlerinin Kaldırılması
- Talep Sonucu
- Delil Listesi
GENEL GÜVENLİĞİN KASTEN TEHLİKEYE SOKULMASI SUÇU (TCK MD. 170) KAPSAMINDA HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE SAVUNMA ESASLARI
Bu makalede, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 170. maddesinde düzenlenen "Genel Güvenliğin Kasten Tehlikeye Sokulması" suçu, unsurları, hukuki niteliği, doktrindeki yeri, yargısal uygulamaları ve bu suç isnadına karşı ileri sürülebilecek savunma argümanları, ceza muhakemesi hukuku prensipleri çerçevesinde detaylı bir şekilde incelenecektir. Analizler, işbu Dilekçe'de yer alan savunma stratejileri ve talepler ekseninde derinleştirilecektir.
1. SUÇUN TANIMI VE KORUNAN HUKUKİ DEĞER
TCK'nın "Topluma Karşı Suçlar" kısmının "Genel Tehlike Yaratan Suçlar" bölümünde yer alan TCK Md. 170, şu şekilde düzenlenmiştir:
"(1) Kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda;
a) Yangın çıkaran,
b) Bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olan,
c) Silahla ateş eden veya patlayıcı madde kullanan,
kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Yangın, bina çökmesi, toprak kayması, çığ düşmesi, sel veya taşkın tehlikesine neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır."
Bu madde ile korunan hukuki değer, toplumun genel güvenliğidir. Suçun faili herkes olabilir. Mağduru ise belirli bir kişi olmayıp, tehlikeye maruz kalan veya kalma olasılığı bulunan gayrimuadil (belirsiz) sayıda kişilerden oluşan toplumdur. Suçun niteliği itibarıyla bir somut tehlike suçu olduğu kabul edilmektedir. Yani, fiilin işlenmesiyle korunan hukuki değere yönelik bir zararın meydana gelmesi aranmaz; ancak fiilin, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı açısından gerçek ve yakın bir tehlike oluşturması ya da toplumda korku, kaygı veya panik yaratmaya objektif olarak elverişli olması gerekmektedir. Soyut bir tehlikenin varlığı, bu suçun oluşumu için yeterli değildir.
2. SUÇUN UNSURLARI
Her suç tipinde olduğu gibi, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun oluşabilmesi için de maddi ve manevi unsurların bir arada bulunması gerekmektedir.
A. Maddi Unsurlar
Suçun maddi unsuru, TCK Md. 170/1'de sayılan seçimlik hareketlerden birinin gerçekleştirilmesidir. Bu hareketlerin ortak özelliği, genel güvenlik açısından tehlike arz etmeleri veya toplumda korku, kaygı, panik yaratmaya elverişli olmalarıdır.
a. Fiil: Kanun maddesinde sayılan fiiller şunlardır:
* Yangın Çıkarma: Bir nesnenin, kontrol dışına çıkarak ve etrafına yayılma eğilimi göstererek yanmasına sebep olmaktır. Yangının küçüklüğü veya büyüklüğü değil, ortaya çıkardığı tehlike önemlidir.
* Bina Çökmesine Neden Olma: Bir yapının taşıyıcı sistemlerinin zarar görmesi sonucu yıkılmasına veya yıkılma tehlikesi geçirmesine yol açmaktır.
* Toprak Kaymasına Neden Olma: Yer kabuğunun bir bölümünün yer çekimi, su veya başka etkenlerle yerinden oynamasına sebep olmaktır.
* Çığ Düşmesine Neden Olma: Kar kütlelerinin dağdan aşağı doğru kayarak hareket etmesine yol açmaktır.
* Sel veya Taşkına Neden Olma: Su baskınına, suların yatağından çıkarak çevreye yayılmasına sebebiyet vermektir.
* Silahla Ateş Etme: TCK Md. 6/1-f'de tanımlanan silah vasfındaki bir aletle mermi veya benzeri projectiles atılmasıdır. Ateş etme fiilinin kişilerin bulunduğu veya bulunabileceği yerlere yönelik olması, tehlike unsurunun gerçekleşmesi bakımından önemlidir. Meskun mahalde havaya ateş etme eylemleri de Yargıtay kararlarında sıklıkla bu suç kapsamında değerlendirilmektedir.
* Patlayıcı Madde Kullanma: Bir patlamaya neden olabilecek kimyasal veya mekanik maddeleri infilak ettirmektir.
İşbu Dilekçe'de isnat edilen suç veya suçlara ilişkin vakıaların anlatıldığı bölümde (Madde 4, 5), müvekkilin eylemlerinin TCK Md. 170/1 kapsamında sayılan bu fiillerden hangisine tekabül ettiği veya etmediği detaylıca ortaya konulmalıdır. Savunmanın temelini, müvekkilin eyleminin kanunda tanımlanan tipik hareketlerden birini oluşturmadığı veya bu hareketin genel güvenlik açısından somut bir tehlike yaratmadığı iddiası oluşturabilir (Madde 9).
b. Netice: Bu suç, bir tehlike suçu olduğundan, zararlı bir neticenin (ölüm, yaralanma, malvarlığı zararı) meydana gelmesi şart değildir. Ancak, fiilin tehlike yaratmaya elverişli olması veya korku, kaygı, panik yaratabilecek tarzda işlenmesi gereklidir. Tehlikenin somut olması aranır. Yani, fiilin işlendiği yer, zaman, koşullar ve diğer unsurlar göz önüne alındığında, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından gerçek bir tehlikenin ortaya çıkmış olması gerekir. Tehlikenin muhtemel olması yeterli değildir; makul, öngörülebilir ve ciddi bir tehlike söz konusu olmalıdır. Yargıtay, özellikle silahla ateş etme eylemlerinde, ateş edilen yerin özellikleri (meskun mahal olup olmadığı, insanların bulunma ihtimali, ateş edilen yön vb.) ve zamanı gibi kriterlere göre somut tehlikenin varlığını değerlendirmektedir.
c. Nedensellik Bağı: Failin gerçekleştirdiği hareket ile ortaya çıkan somut tehlike arasında bir nedensellik bağı bulunmalıdır.
B. Manevi Unsur
TCK Md. 170'deki suç, kasten işlenebilen bir suçtur. Failin, yukarıda sayılan fiillerden birini bilerek ve isteyerek gerçekleştirmesi ve bu fiilin genel güvenlik açısından tehlike oluşturacağını veya korku, kaygı, panik yaratabileceğini bilmesi ve istemesi (doğrudan kast) veya en azından bu sonucu öngörerek kabullenmesi (olası kast) gereklidir (Madde 8). Failin özel bir saikle hareket etmesi aranmaz. Eğer failin eylemi taksirli (dikkatsizlik, özensizlik) ise, TCK Md. 171'deki "Genel Güvenliğin Taksirle Tehlikeye Sokulması" suçu gündeme gelebilir. İşbu Dilekçe'de manevi unsurun gerçekleşmediğine dair savunmalar (Madde 10) yapılırken, failin kastının bulunmadığı, eyleminin taksir düzeyinde kaldığı veya tehlikenin öngörülemediği gibi argümanlar kullanılabilir.
C. Hukuka Aykırılık Unsuru
Fiilin suç teşkil edebilmesi için hukuka aykırı olması, yani bir hukuka uygunluk nedeninin bulunmaması gerekir (Madde 8c, 18c). TCK'da düzenlenen hukuka uygunluk nedenleri (örneğin, meşru savunma - TCK Md. 25/1, zorunluluk hali - TCK Md. 25/2, kanun hükmünü icra - TCK Md. 24/1, hakkın kullanılması - TCK Md. 26) somut olayda mevcutsa, fiil suç teşkil etmez. İşbu Dilekçe'de, somut olayda bir hukuka uygunluk nedeninin varlığı iddia edilmekte ve TCK'daki ilgili maddeye atıf yapılmaktadır (Madde 11, 21). Bu iddianın, olayın özelliklerine göre hangi hukuka uygunluk nedenine dayandığı ve şartlarının nasıl oluştuğu detaylıca açıklanmalıdır.
3. SUÇUN ÖZEL GÖRÜNÜŞ ŞEKİLLERİ
a. Teşebbüs: Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçu, bir tehlike suçu olduğundan, kural olarak teşebbüse elverişlidir. Failin, TCK Md. 170/1'deki fiilleri gerçekleştirmeye başlayıp elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaması halinde teşebbüs hükümleri (TCK Md. 35) uygulanabilir. Örneğin, yangın çıkarmak için hazırlık yapıp ateşleme aşamasında engellenen fail teşebbüsten sorumlu tutulabilir.
b. İştirak: Suça iştirakin her şekli (faillik, azmettirme, yardım etme) mümkündür.
c. İçtima: Failin aynı fiille hem TCK Md. 170'i hem de başka bir suçu (örneğin, kasten yaralama, mala zarar verme) işlemesi durumunda, fikri içtima (TCK Md. 44) veya zincirleme suç (TCK Md. 43) hükümleri somut olayın özelliklerine göre değerlendirilir. Özellikle TCK Md. 170/1'deki fiiller sonucunda bir zarar (ölüm, yaralanma) meydana gelmişse, failin kastına göre, hem TCK Md. 170'den hem de ilgili zarar suçundan (en ağır cezayı gerektiren suçtan) sorumluluğu gündeme gelebilir.
4. CEZA SORUMLULUĞUNU KALDIRAN VEYA AZALTAN NEDENLER
Savunma stratejisi belirlenirken, TCK'da düzenlenen ve ceza sorumluluğunu tamamen kaldırabilen (hukuka uygunluk nedenleri, kusurluluğu etkileyen haller) veya azaltabilen nedenlerin somut olayda bulunup bulunmadığı titizlikle değerlendirilmelidir.
a. Hukuka Uygunluk Nedenleri: Yukarıda (Bölüm 2.C) değinildiği gibi, meşru savunma, zorunluluk hali gibi nedenler fiilin hukuka aykırılığını ortadan kaldırır ve beraat kararı verilmesini gerektirir. İşbu Dilekçe'de bu yönde bir savunma bulunmaktadır (Madde 11, 21).
b. Kusurluluğu Etkileyen Haller: Yaş küçüklüğü (TCK Md. 31), akıl hastalığı (TCK Md. 32), sağır ve dilsizlik (TCK Md. 33), geçici nedenler (TCK Md. 34), haksız tahrik (TCK Md. 29) gibi durumlar failin kusur yeteneğini etkileyebilir ve ceza verilmemesini veya cezada indirim yapılmasını gerektirebilir. İşbu Dilekçe'de TCK Md. ...'da düzenlenen bir indirim nedeninin varlığı iddia edilmektedir (Madde 14, 25). Bu iddianın hangi nedene dayandığı (örneğin haksız tahrik) ve koşullarının nasıl oluştuğu açıklanmalıdır.
c. Etkin Pişmanlık: TCK Md. 170 açısından özel bir etkin pişmanlık hükmü düzenlenmemiştir. Ancak, suçun işlenmesiyle bir zarar meydana gelmişse (örneğin mala zarar verme), bu zararın giderilmesi, TCK Md. 168 kapsamında (ilgili suç açısından etkin pişmanlık öngörülmüşse) veya genel hükümler çerçevesinde TCK Md. 62 (takdiri indirim nedeni) kapsamında lehe değerlendirilebilir. İşbu Dilekçe'de, katılanın/müştekinin zararının giderildiğine dair bir beyan ve talep bulunmaktadır (Madde 33, 84/2).
5. MUHAKEME USULÜ VE SAVUNMA HAKKI
Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun yargılaması, suçun işlendiği yerdeki Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılır. Ceza muhakemesi sürecinde sanığın savunma hakkı kutsaldır ve etkin bir şekilde kullanılması gerekir.
a. Delillerin Toplanması ve Değerlendirilmesi: Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) uyarınca, Cumhuriyet Savcısı soruşturma aşamasında şüphelinin sadece aleyhine değil, lehine olan delilleri de toplamakla yükümlüdür (CMK Md. 160/2) (Madde 30). Mahkeme de kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir (CMK Md. 217/1) (Madde 29). İşbu Dilekçe'de, soruşturma aşamasında eksik inceleme yapıldığı ve lehe delillerin toplanmadığı iddia edilerek, kovuşturmanın genişletilmesi (tevsii tahkikat) talep edilmektedir (Madde 26, 31, 84/6). Bu talep kapsamında, hangi delillerin (tanık beyanları, keşif, bilirkişi incelemesi, kamera kayıtları vb.) toplanması gerektiği somut olarak belirtilmelidir (Madde 31a, 31b, 31c, Delil Listesi - 87).
b. Koruma Tedbirleri: Ceza muhakemesinde başvurulabilen tutuklama, adli kontrol, elkoyma gibi koruma tedbirleri, geçici nitelikte olup, amaçları muhakemenin sağlıklı yürütülmesini sağlamaktır. Bu tedbirlerin uygulanması sıkı koşullara bağlanmıştır ve ölçülülük ilkesine uygun olmalıdır.
* Tutuklama: En ağır koruma tedbiridir ve ancak CMK Md. 100'deki şartların (kuvvetli suç şüphesi, tutuklama nedenlerinden birinin varlığı - kaçma şüphesi, delilleri karartma şüphesi vb.) bulunması ve adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağının anlaşılması halinde başvurulabilir (ultima ratio ilkesi) (Madde 36, 37, 56). Tutukluluk halinin devamı kararlarına karşı itiraz edilebilir ve tutukluluğun devamını gerektiren koşulların ortadan kalktığı savunularak tahliye talep edilebilir (Madde 35-61, 84/8). İşbu Dilekçe'de, tutuklama nedenlerinin bulunmadığı (Madde 38, 39, 40, 42, 43), suçun katalog suçlardan olmadığı (Madde 44, 45), tutukluluk süresinin aşıldığı/ölçüsüz olduğu (Madde 51, 58) ve Anayasa ile AİHS'e aykırılık (Madde 54, 59) gibi argümanlarla tahliye veya adli kontrol talep edilmektedir (Madde 84/9).
* Adli Kontrol: Tutuklamaya alternatif bir tedbirdir (CMK Md. 109). Uygulanabilmesi için kural olarak tutuklama şartlarının bulunması gerekir (Madde 63, 64). Adli kontrol kararlarının da ölçülü olması ve gerekliliğin ortadan kalkması halinde kaldırılması veya daha hafif bir tedbire çevrilmesi talep edilebilir (Madde 62-78, 84/10, 84/11). İşbu Dilekçe'de adli kontrol şartlarının oluşmadığı veya ortadan kalktığı (Madde 65-69), sürenin dolduğu (Madde 75) ve tedbirin mağduriyet yarattığı (Madde 76, 77) ileri sürülerek kaldırılması istenmektedir.
* Elkoyma: Suçla ilgili veya delil niteliğindeki eşyaya elkonulabilir (CMK Md. 123 vd.). Soruşturma ve kovuşturma için gerekli olmayan veya müsaderesi gerekmeyen eşyanın iadesi talep edilmelidir (Madde 79-81, 84/12).
* Uzaklaştırma Kararı: Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair 6284 Sayılı Kanun veya CMK Md. 109/3-j, k, l kapsamında verilen uzaklaştırma gibi tedbirlerin de kaldırılması, şartları ortadan kalktığında talep edilebilir (Madde 82, 86).
* Mal Varlığına Tedbir: Şartları varsa sanığın mal varlığına da tedbir konulabilir. Bu tedbirin de kaldırılması talep edilebilir (Madde 34, 84/7).
6. DİKKATE ALINMASI GEREKEN EK HUSUSLAR
İşbu Dilekçe'nin yapısı genel savunma argümanlarını içermekle birlikte, TCK Md. 170 gibi somut tehlike suçlarında, tehlikenin varlığı ve boyutunun ispatı kritik öneme sahiptir. Bu nedenle, savunma stratejisi geliştirilirken aşağıdaki hususlara özellikle dikkat edilmesi faydalı olabilir:
a. Somut Tehlikenin Yokluğu veya Derecesi: Savunmanın en önemli ayaklarından biri, iddia edilen fiilin TCK Md. 170 anlamında kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı açısından somut bir tehlike oluşturmadığı veya toplumda korku, kaygı, panik yaratmaya objektif olarak elverişli olmadığı yönündeki argümanlardır. Bu husus, olayın meydana geldiği yerin özellikleri, zamanı, çevrede insan veya eşya bulunup bulunmadığı, kullanılan aracın (silah, patlayıcı vb.) niteliği gibi detaylar ve gerekirse bilirkişi incelemesi (Madde 87 - Bilirkişi) ile desteklenmelidir. Bu konuya, "Hukuki Savunmalarımız" başlığı altında, suçun maddi unsurlarının gerçekleşmediği bölümünde (Madde 9) veya ayrı bir başlık altında ("Somut Tehlike Unsurunun Gerçekleşmemesi") daha detaylı yer verilebilir.
b. Alternatif Hukuki Nitelendirme: Eğer fiilin TCK Md. 170 kapsamına girmediği düşünülüyorsa, eylemin daha hafif cezayı gerektiren başka bir suçu (örneğin, TCK Md. 171 - Taksirle Tehlike Yaratma, Kabahatler Kanunu'ndaki ilgili fiiller) oluşturup oluşturmadığı değerlendirilerek, mahkemeden hukuki nitelendirmenin bu yönde yapılması talep edilebilir.
SONUÇ
Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçu, toplumun huzur ve güvenliğini hedef alan, ciddi nitelikte bir suç tipidir. Ancak, her tehlikeli eylem bu suçun oluşumu için yeterli değildir. Suçun maddi ve manevi unsurlarının, özellikle de somut tehlike unsurunun gerçekleşip gerçekleşmediğinin titizlikle değerlendirilmesi gerekmektedir. Etkin bir savunma için, suçun unsurlarının oluşmadığı, hukuka uygunluk veya kusurluluğu etkileyen nedenlerin bulunduğu, lehe delillerin toplanmadığı ve uygulanan koruma tedbirlerinin hukuka aykırı veya ölçüsüz olduğu gibi hususlar, CMK ve TCK hükümleri ile Yargıtay içtihatları ışığında, somut delillerle desteklenerek mahkemeye sunulmalıdır. İşbu Dilekçe'de belirtilen savunma başlıkları (Madde 4-86) ve talepler (Madde 83-86), bu çerçevede detaylandırılarak ve somut olaya özgülenerek kullanılmalıdır.
T.C.
...
... CEZA MAHKEMESİNE
ESAS NO :
SANIK : TC:
Adresi:
MÜDAFİ : Av.
KATILAN / MÜŞTEKİ : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
SUÇ : 1. ... (TCK Md. ... )
2. ... (TCK Md. ... )
3. ... (TCK Md. ... )
SUÇ TARİHİ :
KONU : Savunma dilekçesidir.
AÇIKLAMALAR :
I. MÜVEKKİL HAKKINDA BİLGİ:
Müvekkilim _._.20_ tarihinde ...'da doğmuştur. ... mezunu olup, ... olarak çalışmaktadır. Aylık geliri ... TL'dir.
II. SAVUNMA ÖZETİ:
Aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan savunmamızın maddeler halindeki kısa özetidir:
1. ...
2. ...
III. SUÇA İLİŞKİN VAKIALAR:
Suça ilişkin fiillerin ayrıntılı açıklamalarıdır:
1. ...
2. ...
IV. HUKUKİ SAVUNMALARIMIZ:
I. TCK MD. ... "..." SUÇUNA İLİŞKİN SAVUNMAMIZ:
A. Suçun Kanun ve Doktrindeki Unsurlarına İlişkin Açıklamalar:
1. TCK Md. 170 'de tanımlanan suçun tüm unsurları gerçekleşmemiştir. Suçun unsurları kanunda ve doktrinde şu şekilde sıralanmıştır:
a) Kişilerin hayatı, sağlığı veya mal varlığı bakımından tehlikeli olacak şekilde ya da korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda; yangın çıkarma, bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel, taşkına sebep olma, silahla ateş etme veya patlayıcı madde kullanma
b) Suç işleme kastı
c) Olayda hukuka uygunluk nedeninin bulunmaması
B. Suçun Maddi Unsurları Gerçekleşmemiştir:
1. Müvekkilin eylemleri sonucunda; suça özgü maddi unsurlar gerçekleşmemiş olup, unsurların tamamlanmaması sebebiyle bu suçtan ceza verilemez.
2. ...
C. Suçun Manevi Unsurları Gerçekleşmemiştir:
1. Müvekkilin eylemleri sonucunda; suçun kanunda tanımlanan manevi unsurları gerçekleşmemiştir.
2. ...
D. Somut Olayda Cezai Sorumluluğu Kaldıran Hukuka Uygunluk Nedeni Bulunmaktadır:
1. Müvekkilimin işlediği iddia edilen suça ilişkin fiillerde; TCK'da "Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler" başlığı altında düzenlenen ve suç fiilini hukuka uygun hale getiren nedenler arasındaki TCK Md. ...'da düzenlenen "..." bulunmaktadır.
2. ...
E. Somut Olayda Ceza Sorumluluğunu Azaltan İndirim Nedenleri Bulunmaktadır:
1. Yukarıda açıklandığı üzere Müvekkilimin hakkında beraat kararı verilmesi gerekmektedir. Sayın Mahkemeniz aksi kanaatte olacak ise Müvekkilim hakkında uygulanacak olan cezanın tayininde indirim uygulanması gerekmektedir.
2. Müvekkilimin işlediği iddia edilen suça ilişkin fiillerde; TCK'da "Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler" başlığı altında düzenlenen ve cezai sorumluluğu azaltan nedenler arasındaki TCK Md. ...'da düzenlenen "..." bulunmaktadır.
3. ...
II.TCK MD. ... "..." SUÇUNA İLİŞKİN SAVUNMAMIZ:
A. Suçun Kanun ve Doktrindeki Unsurlarına İlişkin Açıklamalar:
1. TCK Md ... 'de tanımlanan suçun tüm unsurları gerçekleşmemiştir. Suçun unsurları kanunda ve doktrinde şu şekilde sıralanmıştır:
a) ...
b) Suç işleme kastı
c) Olayda hukuka uygunluk nedeninin bulunmaması
B. Suçun Maddi Unsurları Gerçekleşmemiştir:
1. Müvekkilin eylemleri sonucunda; suça özgü maddi unsurlar gerçekleşmemiş olup, unsurların tamamlanmaması sebebiyle bu suçtan ceza verilemez.
2. ...
C. Suçun Manevi Unsurları Gerçekleşmemiştir:
1. Müvekkilin eylemleri sonucunda; suçun kanunda tanımlanan manevi unsurları gerçekleşmemiştir.
2. ...
D. Somut Olayda Cezai Sorumluluğu Kaldıran Hukuka Uygunluk Nedeni Bulunmaktadır:
1. Müvekkilimin işlediği iddia edilen suça ilişkin fiillerde; TCK'da "Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler" başlığı altında düzenlenen ve suç fiilini hukuka uygun hale getiren nedenler arasındaki TCK Md. ...'da düzenlenen "..." bulunmaktadır.
2. ...
E. Somut Olayda Ceza Sorumluluğunu Azaltan İndirim Nedenleri Bulunmaktadır:
1. Yukarıda açıklandığı üzere Müvekkilimin hakkında beraat kararı verilmesi gerekmektedir. Sayın Mahkemeniz aksi kanaatte olacak ise Müvekkilim hakkında uygulanacak olan cezanın tayininde indirim uygulanması gerekmektedir.
2. Müvekkilimin işlediği iddia edilen suça ilişkin fiillerde; TCK'da "Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler" başlığı altında düzenlenen ve cezai sorumluluğu azaltan nedenler arasındaki TCK Md. ...'da düzenlenen "..." bulunmaktadır.
3. ...
V. TEVSİİ TAHKİKAT TALEBİMİZE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR:
1. Müvekkil aleyhine yürütülen soruşturmada iddia makamı tarafından eksik inceleme ve araştırma yapılmıştır.
2. Ayrıca iddia makamının mütalaasında dayanmış olduğu ... hususlarına ilişkin deliller ... Cumhuriyet Başsavcılığının / soruşturma numaralı dosyasının içerisinde yer almamaktadır.
3. CMK Md. 217/1 hükmü uyarınca, hakim kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir.
4. CMK Md. 160/2 'ye göre Cumhuriyet Savc