- Ergin Kılınma Talebi
- Talep Sonucu
- Delil Listesi
TÜRK HUKUKUNDA KÜÇÜĞÜN ERGİN KILINMASI (KAZA-İ RÜŞT): HUKUKİ ÇERÇEVE, KOŞULLAR VE UYGULAMA
1. GİRİŞ
Türk Medeni Hukuku sisteminde kişilerin haklara sahip olma ehliyeti (hak ehliyeti) doğumla başlarken, bu hakları bizzat kullanma ve hukuki işlemlerle borç altına girebilme yetkisi (fiil ehliyeti), kural olarak erginlik (rüşt) ile kazanılır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK), erginliğe ulaşmanın temel yollarını belirlemiştir. Bunlar; onsekiz yaşın doldurulması (TMK m. 11) ve evlenmedir (TMK m. 11/2). Ancak kanun koyucu, belirli koşulların varlığı halinde, onsekiz yaşını doldurmamış veya evlenmemiş küçüklerin de mahkeme kararıyla ergin kılınabilmesine olanak tanıyan istisnai bir yol öngörmüştür. "Kaza-i rüşt" olarak da bilinen bu kurum, TMK m. 12'de "Ergin Kılınma" başlığı altında düzenlenmiştir. Bu hukuki müessese, onbeş yaşını doldurmuş küçüğün, kendi istemi, velisinin rızası ve özellikle menfaatinin gerektirmesi halinde, mahkeme kararıyla ergin sayılarak tam fiil ehliyetine sahip olmasını sağlar. İşbu makalede, Türk hukukunda küçüğün mahkeme kararıyla ergin kılınması (kaza-i rüşt) kurumu, ilgili yasal düzenlemeler, doktrindeki görüşler ve yargısal uygulamalar ışığında ayrıntılı olarak incelenecek; dava koşulları, usulü ve sonuçları ele alınacaktır.
2. YASAL ÇERÇEVE
Küçüğün mahkeme kararıyla ergin kılınmasının temel yasal dayanağı 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 12. maddesidir. Anılan madde şu şekildedir:
"Madde 12- Onbeş yaşını dolduran küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla mahkemece ergin kılınabilir.*
Onbeş yaşını dolduran küçük, kendi isteği ve velisinin rızasıyla mahkemece ergin kılınabilir.
Olanak bulunduğu takdirde vesayet makamı olan sulh hukuk mahkemesi veya asliye hukuk mahkemesi küçüğü dinler.
Ergin kılınma kararı, mahkeme tarafından re’sen nüfus müdürlüğüne bildirilir."
Bu madde, kaza-i rüşt talebinin esas ve usulüne ilişkin temel çerçeveyi çizmektedir. Bununla birlikte, davanın usulü bakımından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) çekişmesiz yargı işlerine ilişkin hükümleri (HMK m. 382 vd.) ve delillere ilişkin genel hükümleri (HMK m. 187 vd.) de uygulama alanı bulur. Ayrıca, adli yardım talebi söz konusu ise HMK'nın ilgili maddeleri (HMK m. 334 vd.) dikkate alınır (Madde 7, 8, 9, 10, 12).
3. ERGİN KILINMA (KAZA-İ RÜŞT) TALEBİNİN KOŞULLARI
TMK m. 12'de düzenlenen ergin kılınma kararının verilebilmesi için kanunda belirtilen koşulların bir arada bulunması zorunludur. Bu koşullar şunlardır:
a. Yaş Koşulu: Ergin kılınması talep edilen küçüğün onbeş yaşını doldurmuş olması gerekir (Madde 2). Kanun koyucu, bu yaş sınırını belirlerken, küçüğün belirli bir fiziksel ve zihinsel olgunluğa erişmiş olmasını aramıştır. Onbeş yaşını henüz tamamlamamış bir küçük için ergin kılınma kararı verilemez. Bu koşul, dava tarihi itibarıyla mevcut olmalıdır ve mahkemece re'sen (kendiliğinden) gözetilir.
b. Küçüğün Talebi: Ergin kılınma, ancak küçüğün bizzat kendi isteği üzerine talep edilebilir (Madde 4). Bu hak, küçüğe sıkı sıkıya bağlı, kişisel bir haktır. Dolayısıyla, ne veli ne de vasi, küçük adına bu talepte bulunamaz. Küçük, talebini mahkemeye sunacağı bir dilekçe ile veya duruşma sırasında sözlü olarak beyan edebilir. İşbu Dilekçe'de görüldüğü üzere, talep küçük adına vekili tarafından ileri sürülmüş olsa da, bu talebin küçüğün kendi iradesine dayandığı ve bu iradenin mahkemece teyit edilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Mahkeme, küçüğü bizzat dinleyerek talebin gerçekten kendisine ait olup olmadığını ve bu talebindeki ciddiyetini değerlendirir.
c. Velinin Rızası: Küçüğün ergin kılınabilmesi için velisinin (anne ve/veya babanın) rızasının bulunması şarttır (Madde 4). Eğer velayet anne ve baba tarafından birlikte kullanılıyorsa, her ikisinin de rızası aranır. Velilerden birinin rızasının olmaması halinde, kural olarak ergin kılınma kararı verilemez. Ancak, haklı bir neden olmaksızın rıza vermeyen velinin rızasının aranmayacağına veya bu rızanın mahkemece yerine geçecek bir karar verilebileceğine dair doktrinde tartışmalar bulunmakla birlikte, TMK m. 12 metni açıkça velinin rızasını aramaktadır. Velinin rızası, yazılı bir belge ile (Madde 9) veya duruşmada sözlü olarak beyan edilebilir. Küçük vesayet altında ise, TMK m. 12 açıkça velinin rızasından bahsettiği için, vasinin rızasının yeterli olup olmayacağı doktrinde tartışmalıdır; ancak genel kabul, vesayet altındaki küçükler için bu yola başvurulamayacağı veya en azından vesayet makamının (Sulh Hukuk Mahkemesi) ve denetim makamının (Asliye Hukuk Mahkemesi) izninin gerekeceği yönündedir.
d. Küçüğün Menfaati: Ergin kılınma kararının verilebilmesi için en önemli ve mahkemenin takdir yetkisini en geniş kullandığı koşul, bu kararın küçüğün menfaatine olmasıdır (Madde 3, Madde 5). Kanun, hangi durumların küçüğün menfaatine sayılacağını tek tek belirtmemiştir. Bu, her somut olayın özelliklerine göre mahkeme tarafından değerlendirilecektir. Küçüğün ergin kılınmayı istemesine neden olan durumlar, örneğin; bir iş kurma veya devralma, bir meslek veya sanat icra etme, miras yoluyla kalan bir malvarlığını yönetme ihtiyacı, burs veya eğitim olanaklarından yararlanma gibi ekonomik, sosyal veya eğitimsel gerekçeler olabilir. Mahkeme, küçüğün talebinin ciddiyetini, ergin kılındığında üstleneceği sorumlulukları taşıyabilecek olgunluğa ve ayırt etme gücüne sahip olup olmadığını, ergin kılınmanın onun kişisel ve ekonomik geleceği üzerindeki olası olumlu etkilerini göz önünde bulundurarak menfaat koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediğine karar verir. Sadece yaş ve istek koşullarının varlığı, menfaat koşulu ispatlanmadıkça ergin kılınma için yeterli değildir.
e. Mahkeme Kararı: Yukarıdaki koşulların tamamının gerçekleşmesi halinde dahi küçüğün erginliği kendiliğinden kazanılmaz. Erginliğin kazanılabilmesi için mutlaka bir mahkeme kararına ihtiyaç vardır. Görevli ve yetkili mahkeme tarafından verilen kararla küçük, ergin kılınmış olur.
4. YARGILAMA USULÜ VE DELİLLER
Ergin kılınma talepleri, Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca çekişmesiz yargı işlerindendir (HMK m. 382/2-a-2). Bu nedenle, yargılama süreci genel dava usulünden bazı farklılıklar gösterir.
a. Görevli ve Yetkili Mahkeme: Ergin kılınma taleplerinde görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi'dir (TMK m. 12). Yetkili mahkeme ise, küçüğün yerleşim yeri mahkemesidir. İşbu Dilekçe'nin başlığında da doğru mahkeme olan Sulh Hukuk Mahkemesi'ne hitap edilmiştir (Madde 1).
b. Taraflar: Ergin kılınma talebi, yukarıda belirtildiği gibi küçük tarafından ileri sürülür. Küçük, bu talebi bizzat veya yasal temsilcisi aracılığıyla (ancak talep küçüğe ait olmalı) ya da atadığı bir vekil aracılığıyla (Madde 13) mahkemeye iletebilir. Bu tür davalar hasımsız olarak açılır (Madde 1), yani davalı taraf bulunmaz. İlgili nüfus müdürlüğü, davanın tarafı olmamakla birlikte, kararın bildirilmesi gereken kurumdur.
c. Yargılama Yöntemi: Çekişmesiz yargı işlerinde kural olarak basit yargılama usulü uygulanır (HMK m. 316 vd.). Mahkeme, re'sen araştırma ilkesi gereği, talebin kabulü için gerekli olan tüm delilleri kendiliğinden toplayabilir. Mahkeme, özellikle küçüğün menfaati ve olgunluğu konusunda kanaat getirmek için gerekli gördüğü her türlü araştırmayı yapabilir.
d. Küçüğün Dinlenilmesi: TMK m. 12/3, "Olanak bulunduğu takdirde... küçüğü dinler." hükmünü amirdir. Yargıtay uygulaması ve doktrindeki hakim görüş, küçüğün bizzat mahkeme tarafından dinlenilmesinin, onun talebinin ciddiyetini, isteğini, sebeplerini ve ayırt etme gücünü anlamak açısından zorunlu olduğu yönündedir. Hakim, küçükle doğrudan görüşerek onun erginliğin sonuçlarını kavrayıp kavramadığı, bu kararın menfaatine olup olmadığı konusunda bir kanaate ulaşır.
e. Deliller: Ergin kılınma talebinde mahkemeye sunulabilecek ve mahkemece toplanabilecek deliller şunlardır:
i. Küçüğün nüfus kayıt örneği (yaş koşulunun ispatı).
ii. Velinin rızasını gösteren noter onaylı belge veya duruşmadaki beyanı (Madde 9).
iii. Tanık beyanları (Madde 14): Küçüğün olgunluğunu, sorumluluk bilincini, ergin kılınmayı gerektiren nedenleri ve menfaatini bilen kişiler tanık olarak dinlenebilir.
iv. Bilirkişi incelemesi (Madde 16): Gerekli görülmesi halinde, küçüğün psikolojik durumu, olgunluk seviyesi ve ayırt etme gücünün tespiti için uzman (pedagog, psikolog vb.) bilirkişi raporu alınabilir. Ancak bu, her dosyada başvurulan standart bir yöntem değildir.
v. Küçüğün ergin kılınmasındaki menfaatini gösteren belgeler: İş teklifi, ticari sicil kaydı, okul kayıt belgeleri, mirasçılık belgesi, yönetilmesi gereken malvarlığına ilişkin tapu veya belgeler vb.
vi. Mahkemece uygun görülecek diğer her türlü delil (keşif (Madde 16), yemin (Madde 16), uzman görüşü (Madde 16) vb. deliller işbu Dilekçe'de de sayılmıştır).
5. KAZA-İ RÜŞT KARARININ HUKUKİ SONUÇLARI
Mahkeme tarafından verilen ergin kılınma kararı, kesinleştiği andan itibaren hüküm ifade eder ve küçük, bu tarih itibarıyla ergin bir kişi gibi tam fiil ehliyetine sahip olur. Bunun başlıca sonuçları şunlardır:
a. Tam Fiil Ehliyeti: Ergin kılınan küçük, kural olarak ergin bir bireyin sahip olduğu tüm hakları kullanabilir ve borç altına girebilir. Tek başına hukuki işlemler (sözleşme yapma, dava açma, borçlanma vb.) yapabilir. Yasal temsilcisinin (veli veya vasi) iznine veya onayına ihtiyaç duymaz.
b. İstisnalar: Kaza-i rüşt, kişiye genel fiil ehliyetini kazandırmakla birlikte, bazı özel kanunlarda aranan yaş sınırlarını değiştirmez. Örneğin, seçme ve seçilme yaşı, evlenme yaşı (TMK m. 124 vd. ayrıca düzenlenmiştir), belirli kamu görevlerine atanma yaşı gibi özel yaş koşulları, kaza-i rüşt kararıyla etkilenmez.
c. Velayetin Durumu: Ergin kılınma kararı ile birlikte, velayet ilişkisi fiil ehliyetiyle ilgili konularda sona erer. Velinin, küçüğün mallarını yönetme veya hukuki işlemlerde onu temsil etme yetkisi kalmaz. Ancak velinin, ergin kılınan çocuğuna karşı bakım, gözetim ve destek yükümlülükleri ahlaki ve sosyal olarak devam edebilir, nafaka yükümlülüğü gibi yasal yükümlülükler ise koşulları varsa sürebilir.
d. Kararın Tescili: Mahkeme, verdiği ergin kılınma kararını re'sen ilgili nüfus müdürlüğüne bildirir ve karar nüfus kütüğüne tescil edilir (TMK m. 12/4).
6. DOKTRİNEL TARTIŞMALAR VE YARGISAL YAKLAŞIM
Doktrinde, özellikle "küçüğün menfaati" koşulunun içeriği ve sınırları tartışılmaktadır. Menfaatin sadece ekonomik olması gerekip gerekmediği, sosyal veya kişisel gelişimle ilgili menfaatlerin yeterli olup olmayacağı gibi konular ele alınır. Genel eğilim, menfaatin geniş yorumlanması, ancak somut ve ciddi gerekçelere dayanması gerektiği yönündedir.
Yargıtay kararlarında, ergin kılınma taleplerinde mahkemelerin oldukça titiz davrandığı görülmektedir. Özellikle küçüğün dinlenilmesi, velinin rızasının açıkça alınması ve en önemlisi ergin kılınmanın küçüğün yararına olduğuna dair somut delillerin varlığı üzerinde durulmaktadır. Mahkemeler, küçüğün anlık heveslerinden ziyade, onun uzun vadeli çıkarlarını gözeterek karar vermektedirler. Talebin gerekçesinin inandırıcı ve makul olması, küçüğün yaşının yanı sıra fiili olgunluğunun da yeterli düzeyde olduğunun tespiti, kararın verilmesinde etkili olmaktadır. Soyut ve genel beyanlar yeterli görülmemekte, menfaatin somut olaylarla desteklenmesi beklenmektedir.
7. DİLEKÇEDE VURGULANMASI GEREKEN HUSUSLAR (GENEL DEĞERLENDİRME)
Ergin kılınma talepli bir dava dilekçesinde, talebin başarıya ulaşması açısından bazı hususların özellikle vurgulanması önem arz eder. İşbu Dilekçe'nin ilgili bölümlerinde bu hususlara değinilebilir:
a. Menfaatin Somutlaştırılması: Dilekçenin "ESASA İLİŞKİN VAKIALAR VE HUKUKİ AÇIKLAMALAR" (Madde 6) bölümünde, küçüğün ergin kılınmasındaki menfaatinin ne olduğu somut olaylar ve delillerle detaylı bir şekilde açıklanmalıdır. Neden erginliğe ihtiyaç duyulduğu, ergin kılınma halinde küçüğün elde edeceği yararların neler olduğu (örneğin, hangi işi yapacağı, hangi malvarlığını nasıl yöneteceği, hangi eğitim veya iş fırsatını değerlendireceği vb.) açık ve ikna edici bir dille ortaya konulmalıdır. Sadece "menfaati vardır" (Madde 3) gibi genel ifadeler yerine, bu menfaatin altı doldurulmalıdır.
b. Küçüğün Olgunluğunun Anlatılması: Dilekçede, küçüğün sadece onbeş yaşını doldurduğu değil, aynı zamanda yaşına göre gösterdiği olgunluk, sorumluluk bilinci, hayatı idrak seviyesi gibi özelliklere de değinilmesi faydalı olabilir. Bu durum, tanık beyanları (Madde 14) veya sunulacak diğer delillerle de desteklenmelidir. Mahkemenin, küçüğün erginliğin getireceği hak ve sorumlulukları taşıyabilecek düzeyde olduğuna kanaat getirmesi hedeflenmelidir.
c. Velinin Rızasının Netliği: Velinin rızasının açık ve koşulsuz olduğu belirtilmeli ve buna ilişkin belge (Madde 9) eklenmeli veya duruşmada beyan edileceği ifade edilmelidir.
8. SONUÇ
Türk Medeni Kanunu'nda düzenlenen ergin kılınma (kaza-i rüşt), onsekiz yaşından küçük bireylerin belirli koşullar altında tam fiil ehliyeti kazanmalarına olanak tanıyan istisnai bir yoldur. Onbeş yaşın doldurulması, küçüğün kendi isteği, velisinin rızası ve özellikle küçüğün menfaatinin bulunması gibi sıkı şekil ve esas koşullarına bağlanmıştır. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından, çekişmesiz yargı usulüne göre yürütülen bir inceleme sonucunda verilen ergin kılınma kararı, küçük için önemli hukuki sonuçlar doğurur ve ona ergin bir birey gibi hukuki işlem yapma yetkisi kazandırır. Ancak bu kurumun temel amacı, küçüğü korumak ve onun üstün yararını gözetmektir. Bu nedenle, mahkemeler bu tür talepleri değerlendirirken büyük bir titizlik göstermekte, kanundaki koşulların varlığını ve özellikle küçüğün menfaati ile olgunluğunu dikkatle araştırmaktadırlar.
T.C.
...
SULH HUKUK MAHKEMESİNE
DAVACI : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
DAVALI : Hasımsızdır.
KONU : Ergin kılınılması (kaza-i rüşt) talebidir.
AÇIKLAMALAR :
I. MÜVEKKİL HAKKINDA ESASA İLİŞKİN BİLGİ:
Müvekkilim _._.20_ doğum tarihli olup, 15 yaşını doldurmuştur.
II. DİLEKÇE ÖZETİ:
Aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan dava konusu olayların maddeler halindeki kısa özetidir:
1. Müvekkilin menfaati sebebiyle kazai rüşt kararı verilmesi gerekmektedir.
2. Müvekkilim 15 yaşını doldurmuş olup, kendi isteği ve velisinin rızasıyla ergin kılınmak istemektedir.
3. Müvekkilin ..., nedenlerinden dolayı ergin kılınmasında üstün menfaati bulunmaktadır.
4. ...
III. USULE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR:
1. ...
2. ...
IV. ESASA İLİŞKİN VAKIALAR VE HUKUKİ AÇIKLAMALAR:
Esasa ilişkin vakıaların ve hukuki iddialarımızın ayrıntılı açıklamalarıdır:
1. ...
2. ...
V. ADLİ