- Bekletici Sorun Yapılması Talebi
- Talep Sonucu
- Ekler
CEZA YARGILAMASINDA BEKLETİCİ SORUN MÜESSESESİ VE UYGULAMASI
GİRİŞ
Ceza muhakemesi hukuku, maddi gerçeğe ulaşma ve adil bir yargılanma hakkını temin etme amacıyla yapılandırılmış usul kurallarını içerir. Bu süreçte, ceza mahkemesinin önündeki uyuşmazlığın çözümü, bazen başka bir yargı kolunun veya aynı yargı kolundaki başka bir mahkemenin görev alanına giren bir meselenin öncelikle çözümlenmesine bağlı olabilir. İşte bu gibi durumlarda "bekletici sorun" (ön sorun) müessesesi devreye girmektedir. Bekletici sorun, bir davada hüküm verilebilmesi için çözümlenmesi gereken, ancak o davaya bakan mahkemenin görev veya uzmanlık alanı dışında kalan ve başka bir mahkemede veya idari makamda karara bağlanması gereken sorunları ifade eder. Ceza yargılamasında bekletici sorun kararı verilmesi, yargılamanın sağlıklı bir şekilde yürütülmesi, verilecek hükmün doğruluğunun sağlanması ve çelişkili kararların önlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır. İşbu makalede, Türk ceza muhakemesi hukuku çerçevesinde bekletici sorun kavramı, yasal dayanakları, uygulanma koşulları, usulü ve sonuçları ayrıntılı olarak incelenecektir.
1. YASAL DAYANAK
Ceza yargılamasında bekletici sorun müessesesinin temel yasal dayanağı, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) "Yargılamanın Durması veya Ertelenmesi" başlığı altında yer alan 218. maddesidir.
CMK Madde 218/1 şu şekildedir:
"Yüklenen suçun ispatı, başka bir mahkemenin görev alanına giren bir sorunun çözümüne bağlı ise; ceza mahkemesi bu sorunla ilgili olarak bu Kanun hükümlerine göre karar verebilir. Ancak, bu sorunla ilgili olarak görevli mahkemede dava açılması veya açılmış davanın sonuçlanması ile ilgili olarak bekletici sorun kararı verebilir." (Madde 1, Madde 2)
Bu maddeye göre ceza mahkemesi iki temel seçenekle karşı karşıyadır:
a. Yüklenen suçun ispatı için çözülmesi gereken ve başka bir mahkemenin görev alanına giren sorunu, CMK hükümlerine göre kendisi karara bağlayabilir. Bu seçenek, ceza mahkemesinin, özellikle temel hak ve özgürlüklerle ilgili veya ceza hukukuyla sıkı bağlantısı olan konularda, hızlılık ve etkinliği sağlamak amacıyla sorunu bizzat çözmesine olanak tanır.
b. Söz konusu sorunun çözümü için görevli mahkemede dava açılmasını veya zaten açılmış olan davanın sonuçlanmasını beklemek üzere "bekletici sorun kararı" verebilir. Bu seçenek, özellikle uzmanlık gerektiren veya başka bir yargı kolunun kesin yetkisinde bulunan (örneğin, bir belgenin sahteliği iddiası üzerine hukuk mahkemesinde açılan menfi tespit davası, idari bir işlemin hukuka uygunluğu gibi) konularda tercih edilir. Mahkeme, bu kararıyla kendi yargılamasını durdurarak, diğer mahkemenin vereceği kararı bekler. (Madde 2, Madde 4)
Ayrıca, bekletici sorun kavramı, medeni usul hukuku açısından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 165. maddesinde de düzenlenmiştir. HMK Madde 165/1'e göre: "Bir davada hüküm verilebilmesi, başka bir davaya, idari makamın tespitine yahut dava konusuyla ilgili bir hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığına kısmen veya tamamen bağlı ise mahkemece o davanın sonuçlanmasına veya idari makamın kararına kadar yargılama bekletilebilir." Ceza mahkemesinin bekletici sorun yaptığı dava genellikle bir hukuk davası veya idari dava olabileceğinden, HMK'daki bu düzenleme de dolaylı olarak ceza yargılamasındaki bekletici sorun uygulamasıyla ilişkilidir.
2. BEKLETİCİ SORUN KARARI VERİLEBİLMESİNİN ŞARTLARI
CMK Madde 218 ve ilgili hukuki prensipler çerçevesinde, bir ceza mahkemesinin bekletici sorun kararı verebilmesi için şu koşulların birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir:
a. Görülmekte Olan Bir Ceza Davasının Varlığı: Bekletici sorun kararı, ancak usulüne uygun olarak açılmış ve görülmekte olan bir ceza davasında verilebilir.
b. Suçun İspatının Başka Bir Sorunun Çözümüne Bağlı Olması: Yargılaması yapılan ve sanığa yüklenen suçun sübuta erip ermediği, yani ispatlanıp ispatlanamayacağı, çözülmesi gereken başka bir hukuki soruna bağlı olmalıdır. Bu bağlılık, soyut veya dolaylı bir ilişki değil, suçun maddi veya manevi unsurlarının varlığı ya da yokluğu açısından doğrudan ve belirleyici nitelikte olmalıdır. Örneğin, zimmet suçunda zimmete konu malın devlete ait olup olmadığının tespiti veya resmi belgede sahtecilik suçunda belgenin aldatıcılık vasfının hukuk mahkemesince yapılacak bir tespitle belirlenmesi gibi durumlar söz konusu olabilir. (Madde 2)
c. Sorunun Başka Bir Mahkemenin Görev Alanına Girmesi: Çözülmesi gereken sorun, ceza mahkemesinin kendi görev alanı dışında, başka bir yargı koluna (hukuk, idare) veya aynı yargı kolundaki başka bir mahkemeye (örneğin, asliye hukuk mahkemesi, idare mahkemesi) ait olmalıdır.
d. Bekletici Sorun Yapılacak Davanın Açılmış Olması veya Açılabilme İmkânı: Bekletici sorun olarak kabul edilecek meselenin çözümü için görevli mahkemede ya bir dava açılmış ve derdest olmalı ya da dava açılması mümkün olmalıdır. Mahkeme, dava açılmamışsa, ilgili taraflara dava açmaları için uygun bir süre verebilir.
e. Bekletici Sorun Kararının Gerekli Görülmesi: CMK Madde 218/1, mahkemeye takdir yetkisi tanımaktadır ("...bekletici sorun kararı verebilir"). Mahkeme, tüm şartlar oluşsa bile, yargılamanın geldiği aşama, delillerin durumu, bekletilecek davanın süresi ve ceza davasına etkisini değerlendirerek bekletici sorun kararı vermeyip sorunu kendisi çözmeyi de tercih edebilir. Ancak, diğer mahkemenin kararının ceza davası için vazgeçilmez ve kesin belirleyici olduğu durumlarda, bekletici sorun kararı verilmesi adil yargılanma ve hukuki güvenlik ilkeleri açısından zorunlu hale gelebilir. (Madde 3)
3. USULİ SÜREÇ VE SONUÇLARI
Bekletici sorun kararı verilmesi talebi ve bu kararın sonuçları aşağıdaki usuli çerçevede işler:
a. Talep: Bekletici sorun kararı verilmesi, cumhuriyet savcısı, katılan, sanık veya müdafii tarafından talep edilebilir. (Madde Konu, Madde Talep Sonucu) İşbu Dilekçe gibi bir talep dilekçesiyle mahkemeye başvurulur. Mahkeme, tarafların talebi olmasa bile, CMK Madde 218/1'deki şartların oluştuğunu tespit ederse re'sen (kendiliğinden) de bekletici sorun kararı verebilir.
b. Mahkemenin Değerlendirmesi ve Kararı: Mahkeme, talebi veya re'sen durumu değerlendirirken, bekletici sorun yapılmak istenen davanın veya çözülecek meselenin, görülmekte olan ceza davasının sonucuna etkisini, özellikle suçun ispatı açısından zorunluluğunu titizlikle inceler. (Madde 2) Talebi veya re'sen durumu yerinde görürse, hangi mahkemede görülen hangi davanın (veya açılacak davanın) bekleneceğini belirterek "bekletici sorun kararı" verir. Bu karar bir ara karardır.
c. Yargılamanın Durması: Bekletici sorun kararı verilmesiyle birlikte, ceza mahkemesindeki yargılama, beklenen davanın sonuçlanmasına veya beklenen kararın verilmesine kadar durur. Ancak bu durma, genellikle davanın esasına ilişkin işlemler yönündendir. Koruma tedbirleri (örneğin tutukluluk) veya delil tespiti gibi acil ve zorunlu işlemlerin yapılmasına engel teşkil etmez. Tutukluluk gibi koruma tedbirlerinin devam edip etmeyeceği, mahkeme tarafından ayrıca değerlendirilir ve belirli aralıklarla gözden geçirilmesi yasal bir zorunluluktur.
d. Beklenen Kararın Etkisi: Görevli mahkeme tarafından bekletici sorun yapılan konuda verilen karar kesinleştiğinde, bu karar ceza mahkemesi için kural olarak bağlayıcıdır. Yani, ceza mahkemesi, diğer mahkemenin çözdüğü hukuki soruna (örneğin, bir senedin sahte olup olmadığına) ilişkin tespiti esas almak zorundadır. Ancak, bu tespitin ceza davasındaki suça etkisini, yani sanığın suçlu olup olmadığını takdir etmek yine ceza mahkemesine aittir. Ceza mahkemesi, diğer mahkemenin kararı geldikten sonra yargılamaya kaldığı yerden devam eder ve bu kararı da dikkate alarak nihai hükmünü kurar.
e. Karara İtiraz: Bekletici sorun kararı bir ara karar olduğundan, kural olarak tek başına kanun yoluna (itiraz, istinaf, temyiz) tabi değildir. Ancak, bu kararın hukuka aykırı olduğu düşünülüyorsa, esas hükümle birlikte kanun yolu incelemesinde ileri sürülebilir.
f. Süreç Yönetimi: Bekletici sorun kararı veren mahkeme, beklenen davanın seyrini takip etmekle yükümlüdür. Gerekirse ilgili mahkemeden dosyanın aşaması hakkında bilgi isteyebilir. Beklenen davanın makul sürede sonuçlanmaması, ceza davasının sürüncemede kalmasına neden olabilir. Bu durum, Anayasa'nın 36. maddesindeki adil yargılanma hakkı ve 141. maddesindeki davaların makul sürede sonuçlandırılması ilkesiyle çelişki yaratabileceğinden, mahkemenin süreci dikkatle yönetmesi gerekir.
4. DEĞERLENDİRME VE POTANSİYEL SORUNLAR
Bekletici sorun müessesesi, adli kararlar arasında tutarlılığı sağlamak ve maddi gerçeğe daha sağlıklı ulaşmak bakımından önemli bir araçtır. Ancak uygulamasında bazı hususlara dikkat edilmesi gerekmektedir:
a. Adil Yargılanma ve Makul Sürede Yargılanma Hakkı Dengesi: En önemli husus, bekletici sorun kararının yargılamayı gereksiz yere uzatmamasıdır. Mahkeme, CMK 218/1'in verdiği yetkiyle sorunu kendisi çözme imkanını da değerlendirmeli, bekletme kararının zorunlu olduğu hallerde ise beklenen davanın makul sürede sonuçlanması için gerekli takibi yapmalıdır. Aksi takdirde, sanığın veya mağdurun makul sürede yargılanma hakkı ihlal edilebilir.
b. Bağlılığın Derecesi: Herhangi bir hukuki veya idari bağlantı, bekletici sorun kararı için yeterli değildir. Yüklenen suçun ispatı ile çözülmesi gereken sorun arasında doğrudan, zorunlu ve belirleyici bir illiyet bağı bulunmalıdır. Mahkeme bu bağın varlığını dikkatle değerlendirmelidir. İşbu Dilekçe gibi taleplerde, bu bağlılığın somut gerekçelerle ortaya konulması önemlidir. Örneğin, dilekçenin açıklamalar bölümünde (Madde 2, Madde 3), diğer mahkemede görülen davanın sonucunun, mevcut ceza davasındaki hangi unsuru (örneğin, suçun maddi konusu, manevi unsur, hukuka uygunluk nedeni vb.) nasıl etkileyeceğinin açıkça izah edilmesi, mahkemenin takdiri açısından önem taşır.
c. Kötüye Kullanım Riski: Bekletici sorun talebi, bazen yargılamayı uzatma veya süreci tıkama amacıyla kötüye kullanılabilir. Mahkemenin, talebin ciddiyetini ve gerekliliğini dikkatle tartması, bu tür girişimlere karşı özenli olması beklenir.
d. Beklenen Kararın Kapsamı ve Niteliği: Ceza mahkemesini bağlayacak olan karar, diğer mahkemenin kesinleşmiş kararıdır. Ayrıca, bağlayıcılık sadece bekletici sorun yapılan konuyla sınırlıdır. Diğer mahkemenin dava dosyasındaki tüm tespitleri değil, sadece ceza davasının ispatı için zorunlu olan hukuki soruna ilişkin çözümü bağlayıcı olacaktır.
SONUÇ
Bekletici sorun, Türk ceza muhakemesi hukukunda, farklı yargı kollarının görev alanına giren ancak birbiriyle bağlantılı hukuki sorunların çözümünde koordinasyonu sağlayan, kararlar arası çelişkiyi önleyen ve maddi gerçeğe ulaşmaya hizmet eden önemli bir usul müessesesidir. CMK Madde 218'de düzenlenen bu mekanizma, mahkemeye takdir yetkisi tanımakla birlikte, bu yetkinin adil yargılanma, makul sürede yargılanma ve hukuki belirlilik ilkeleri çerçevesinde dikkatli bir şekilde kullanılması gerekmektedir. Bekletici sorun kararı talep edilirken (örneğin işbu Dilekçe ile), talebin gerekçelerinin, özellikle beklenen kararın ceza davasının ispatına olan doğrudan etkisinin somut ve ikna edici bir şekilde ortaya konulması, mahkemenin sağlıklı bir değerlendirme yapabilmesi açısından kritik öneme sahiptir.
T.C.
...
... CEZA MAHKEMESİNE
ESAS NO : /
SANIK :
MÜDAFİ : Av.
KONU : Bekletici sorun yapılması talebidir.
AÇIKLAMALAR :
1. Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 218/1. maddesinde;
- Yükl