Yüksek Seçim Kurulu - 06.06.2022
Karar Dilini Çevir:


(2709 S. K. m. 79, Geç. m. 19) (2802 S. K. m. 41) 
Karar No: 870
Karar Tarihi: 27/09/2010
Kurulumuz Başkanlığına Hakim Emine Ülker TARHAN tarafından gönderilen 27/09/2010 tarihli dilekçede; Kurulumuzun 23/09/2010 tarihli, 851 sayılı kararı Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Üyeliği seçimlerinde uygulanacak hususlara ilişkin Genelgenin 3. maddesinde adli ve idari yargı yargıç ve savcılarının nerede oy kullanacakları hususu düzenlenirken görev yaptıkları yer ölçütüne dayandırıldığını, Vatan hizmetini yerine getirmekte olan adli ve idari yargıç ve savcıları yönünden, bu bağlamda Vatan hizmetini yaptıkları yerde mi yoksa mesleki görevlerini yerine getirmekte oldukları yerde mi oy kullanacakları hususunun açıklığa kavuşturulmadığını, ayrıca askeri yargıç ve askeri savcı sıfatını kullanan bu hakim ve savcıların oy kullanıp kullanmayacaklarının belirsiz bırakıldığını, Genelgenin 4. maddesinde adaylık başvurusu sırasında nüfus kayıt örneği, adli sicil ve arşiv kaydı ile görev belgesinin eklenmesi zorunluluğunun birinci sınıf yargıç ve savcılar yönünden bu bilgi ve belgelerin aranmasının, birinci sınıf yargıç ve savcıları rencide eden ayrımcı bir uygulama olduğunu, Genelgenin 5. maddesinde propaganda yasakları konusu düzenlenirken Anayasanın Geçici 19. maddesinde adaylar propaganda yapamaz denilirken genelgede her türlü propaganda yasağının getirildiğini, aday adaylarının bile yasak kapsamına girdiğini, tüm yargıç ve savcıların oy kullanacağı ve birbirini tanımama oranının çok yüksek olduğu bir seçimde adayların kendilerini tanıtmalarının sadece mesleki özgeçmişe hapsedilmesi demokratik toplum gerekleri ile hiçbir biçimde bağdaşmadığını belirterek itirazlarının gözetilerek Genelgenin yeniden düzenlenmesi istenilmiş olmakla, konu incelenerek;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 79. maddesinde; “Seçimler, yargı organlarının genel yönetim ve denetimi altında yapılır.
Seçimlerin başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğü ile ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra seçim konularıyla ilgili bütün yolsuzlukları, şikayet ve itirazları inceleme ve kesin karara bağlama ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin seçim tutanaklarını ve Cumhurbaşkanlığı seçim tutanaklarını kabul etme görevi Yüksek Seçim Kurulunundur. Yüksek Seçim Kurulunun kararları aleyhine başka bir mercie başvurulamaz.”
5982 sayılı Kanunla Anayasaya eklenen Geçici 19. maddesinde; “…Adaylar propaganda yapamazlar; sadece, Yüksek Seçim Kurulu tarafından belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde özgeçmişlerini bu iş için tahsis edilmiş bir internet sitesinde yayımlayabilirler.”
“… Yapılacak seçimlerde, 26/04/1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun bu bende aykırı olmayan hükümleri uygulanır.”
hükümleri yer almaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkındaki 07/05/2010 tarih ve 5982 Sayılı Kanun, Anayasa Mahkemesi’nin 07.07.2010 gün ve 49-87 sayılı kısmi iptal kararı sonrasındaki haliyle 12/09/2010 Pazar günü yapılan halkoylaması sonucu kabul edilerek yürürlüğe girmiştir.
Yüksek Seçim Kurulunun 23/09/2010 tarihli, 2010/851 sayılı kararı ile; Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkındaki 07.05.2010 tarih ve 5982 Sayılı Kanunla Anayasaya eklenen Geçici 19. Maddesinin (d) ve (e) bentleri hükümleri gereği 17 Ekim 2010 tarihinde Adli ve İdari Yargı Hakim ve Savcıları Arasından Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Üyeliği için Yapılacak Seçimlerde Uygulanacak Takvim ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkındaki 07.05.2010 tarih ve 5982 Sayılı Kanunla Anayasaya eklenen Geçici 19. Maddesinin (d) ve (e) bentleri hükümleri gereği 17 Ekim 2010 tarihinde Adli ve İdari Yargı Hakim ve Savcıları Arasından Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Üyeliği için Yapılacak Seçimlerde Uygulanacak Genelge İle Adli ve İdari Yargı Hakim ve Savcıları Arasından Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Üyeliği için Yapılacak Seçimlerde İl Seçim ve Sandık Kurullarının Görev ve Yetkilerini gösterir Genelgeler 5982 ve 298 sayılı Kanunlar dayanak alınarak hazırlanmıştır.
2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununun 41. maddesinde, hakim ve savcı iken muvazzaf askerlik hizmetini yapmak üzere silah altına alınanların, bu süre zarfında görev yerleri saklı kalmak suretiyle aylıksız izinli sayılacakları, askerlik hizmetini tamamlayıp göreve dönmek isteyenlerin, terhislerinden itibaren otuz gün içinde Adalet Bakanlığına başvurmak, Adalet Bakanlığının da bu başvurma tarihinden itibaren otuz gün içinde ilgilileri görevi başlatma zorunda olduğuna, ikinci fıkrasındaki “yukarıdaki fıkrada gösterilen süre geçtikten sonra …” başvuranların görevden çekilmiş sayılacağına ve üçüncü fıkrasındaki, askerlik hizmetinde geçirilen sürenin kademe ilerlemesi ve derece yükselmesinde değerlendirileceğine yönelik düzenleme ile birlikte Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünden alınan hakim - savcı listelerinde, halen askerlik hizmetini yapanların da bildirildiği dikkate alındığında, muvazzaf askerlik hizmeti nedeniyle silah altına alınan hakim ve savcıların bu görevlerinin devam ettiğini ve Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu üyeliği seçiminde oy kullanabileceklerinin kabulü zorunludur. Ancak, bu durumda olan hakim ve savcıların, askerlik hizmetini yaptıkları yerde il seçim kurulu başkanlıklarına askı süresi içerisinde görev belgeleri (askerlik hizmetini yaptıklarına dair) ile birlikte başvurarak, seçim listelerine isimlerini yazdırmak suretiyle ve eski görev yaptığı yer il seçim kurulu başkanlığındaki seçmen listesinden kaydının silinmesinden sonra oylarını bu yerde kullanabileceklerine,
5982 sayılı Kanunla Anayasaya eklenen geçici 19. maddesi ile getirilen propaganda yasağı ile, çok elit bir görev olan hakimlik ve savcılık mesleğinin yüceliğinin korunması ve bu görevi yapan hakim ve savcıların yıpratılmamasının amaçlandığı anlaşılmakta olup, Genelgede bu hususa yer verilmesinin yasaya aykırılık oluşturmamaktadır. Diğer taraftan seçimin en önemli unsuru olan “aday”lara tanınmayan bir hakkın aday yakınları veya seçmenler tarafından da kullanılamayacağında şüphe bulunmamaktadır.
Adaylardan bir kısım belgelerin istenmesinin, Anayasanın 79. maddesi ile Yüksek Seçim Kuruluna verilen seçimin düzen ve güven içerisinde yönetimi ve dürüstlüğü ile ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma kapsamı içerisinde bulunduğundan bu hususlardaki itirazlarının reddine,
karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle;
1- Askerlik hizmetini yapan hakim ve savcılar, askerlik hizmetini yaptıkları yerde İl Seçim Kurulu Başkanlıklarına görev belgeleri ile askı süresi içinde başvurarak, seçim listelerine isimlerini yazdırmak suretiyle oylarını kullanabileceklerine,
2- Propaganda yasağı 5982 sayılı Kanunla Anayasaya eklenen Geçici 19. maddesinde düzenlenmiş olup, Genelgede bu hususa yer verilmesinin yasaya aykırılık oluşturmadığı ve adaylardan bir kısım belgelerin istenmesinin ise, Anayasanın 79. maddesi çerçevesinde seçimlerin düzen ve güven içinde yürütülmesini sağlama amacına yönelik olduğundan bu hususlardaki itirazların reddine,
3- Karar örneğinin Hakim Emine Ülker TARHAN’a gönderilmesine,
4- Karar örneğinin Seçmen Kütüğü Genel Müdürlüğünce İl Seçim Kurulu Başkanlıklarına iç mail yoluyla gönderilmesine,
27/09/2010 tarihinde 1. madde yönünden oy çokluğuyla, 2. madde yönünden ise oy birliğiyle karar verildi.
KARŞI OY
12/09/2010 tarihinde yapılan referandum ile kabul edilerek yürürlüğe giren 5982 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Hakkında Kanun’un 25. maddesi Geçici 19. maddesini düzenlemiştir.
Geçici 19. maddesi de “… il seçim kurulunun yönetim denetimi altında yapılacak seçimlerde, o ilde ve ilçelerinde görev yapan hakim ve savcılar oy kullanır. … Yapılacak seçimlerde, 26/04/1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun bu bende aykırı olmayan hükümleri uygulanır. …” hükmünü amirdir.
2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunun 41. maddesinde;
“Hakim ve savcı iken muvazzaf askerlik hizmetlerini yapmak üzere silah altına alınanlar, bu süre zarfında görev yerleri saklı kalmak suretiyle aylıksız izinli sayılırlar. …” hükmü bulunmaktadır.
298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun oy kullanamayacak olanları düzenleyen 7. maddesinde de “Aşağıda yazılı olanlar oy kullanamazlar.
1) Silah altında bulunan erler, onbaşılar ve kıta çavuşları (Her ne sebeple olursa olsun, izinli bulunanlarda bu hükme tabidir.) …” hükmü bulunmaktadır.
Gerek Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına eklenen Geçici 19. maddesi ve gerekse 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunun 41. maddesi ile 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun 7. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, vatan hizmetini yerine getirmekte olan adli ve idari yargıç ve savcılarından, kararname ile atanarak askeri yargıç ve askeri savcı olarak vatan hizmetini ifa edenler ile uzun dönem diğer muvazzaf askeri personel olarak görevini ifa eden adli ve idari yargı hakim ve savcılarının vatan görevini süresince sadece görev yerleri saklı kaldığından Anayasanın Geçici 19. maddesinde gösterilen o il ve ilçelerinde görev yapmadıklarından, kısa dönem er, erbaş ve kıta çavuşu olarak vatan görevini ifa eden adli ve idari yargı hakim ve savcılarının ise 298 sayılı Yasanın 7/1. maddesi uyarınca seçimlerde oy kullanamayacakları görüşü ile Kurulumuzca verilen kararın 1. bendine katılmamaktayım.  (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy