Yüksek İdare Mahkemesi Numara 92/2009 Dava No 4/2011 Karar Tarihi 25.03.2011
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 92/2009 Dava No 4/2011 Karar Tarihi 25.03.2011
Numara: 92/2009
Dava No: 4/2011
Taraflar: Dr. Özcan Hüdaverdi ile Kamu Hizmeti Komisyonu arasına
Konu: Münhal mevkii - III. Derece İlk Yardım Nöbetçi Doktoru mevkiine Davacının değil de ilgili şahısların atanması - Atama kararının iptali için dava açılması - Davanın oyçokluğuyla ret ve iptal edilmesi.
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 25.03.2011

-D.4/11 YİM:92/2009

Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında.
Mahkeme Heyeti:Necmettin Bostancı,Talât D.Refiker,Narin F.Şefik.


Davacı: Dr.Özcan Hüdaverdi,Akçiçek Devlet Hastahanesi,Girne

- ile- -

Davalı:Kamu Hizmeti Komisyonu vasıtası ile KKTC-Lefkoşa


A r a s ı n d a.

Davacı namına: Avukat Ergin Ulunay
Davalı namına: Başsavcı Yr.Mv.Behiç Öztürk
İlgili Şahıslar 1,2,3 hazır
İlgili Şahıslar 4,5,6,7,8 -hazır değil
İlgili Şahıs 9 tarafından Avukat Ünver Bedevi adına Avukat Mihrican Yıldırım.

-----------------
H Ü K Ü M

Necmettin Bostancı: Davacı, Davalı aleyhine ikâme ettiği işbu davada aşağıdaki şekilde talepte bulunmuştur:
"1- Kamu Hizmeti Komisyonu -tarafından dava konusu zamanlarda münhal ilan edilen III.Derece İlk Yardım Nöbetçi Doktoru mevkiine ve kadrosuna dava konusu zamanlarda ve/veya takriben 16/3/2009 tarihinde ve/veya Mart 2009 ayı içerisinde Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından Davacıya tercihe-n atanan ve/veya terfi ettirilen Pembe Gülkan, Latif Abbasoğlu, Sibel Velisoy Çelebi, Eyüp Göksu, Anıl Özgüç Yorgancıoğlu, Sibel Tozakı, Çağla Kılıç, Hüseyin Enginsoy, Şilem Özdenkçi atandıktan sonra ve Davacı sözkonusu atamanın iptali için YİM 61/2009 say-ılı davayı dosyaladıktan sonra takriben 30/8/2009 tarihinde Davalı sözkonusu atama kararlarını durdurarak ve/veya geri alarak ve/veya iptal ederek, tekrar münhal ilan etmeden, takriben 1/9/2009 tarihinde Davacıyı tezekkür etmeden ve/veya Davacıya tercihen -yukarıda belirtilen kişileri tekrar ayni mevkiye atayan kararların tamamen hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına dair muhterem Mahkemenin karar vermesi.
2- Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından dava konusu zamanlarda münhal ilan e-dilen III.Derece İlk Yardım Nöbetçi Doktoru mevkiine ve kadrosuna dava konusu zamanlarda yapılan sınavları başarı ile geçen ve III.Derece İlk Yardım Nöbetçi Doktoru mevkiine atanan ve/veya geçici olarak atanan Davacıyı 16/3/2009 tarihinde Kamu Hizmeti Komi-syonunun Internet Web sayfasında yayımlanan sınav sonuçları başarı listesindeki 9.sıradan çıkartan ve sınav başarı listesine sınavları geçmeyen Çağla Kılıç, Sibel Tozakı ve Hüseyin Enginsoy'u dahil ederek, dolayısıyle Davacıyı sözkonusu mevkiiye atamayarak- ve sınavları geçmeyen Çağla Kılıç ve Hüseyin Enginsoy'u sınav başarı listesine dahil ederek atadıktan sonra ve Davacı sözkonusu atamanın iptali için YİM 61/2009 sayılı davayı dosyaladıktan sonra takriben 30/8/2009 tarihinde Davalı sözkonusu atama kararlar-ını durdurarak ve/veya geri alarak ve/veya iptal ederek, tekrar
münhal ilan etmeden, takriben 1/9/2009 tarihinde Davacıyı tezekkür etmeden ve/veya Davacıya tercihen sınavları geçmeyen Çağla Kılıç, Sibel Tozakı ve Hüseyin Enginsoy'u tekrar ayni mevkiye -atayan kararların tamamen hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına dair muhterem Mahkemenin karar vermesi.

3- Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından dava konusu zamanlarda
münhal ilan edilen III.Derece İlk Yardım Nöbetçi Doktoru
- mevkiine ve kadrosuna dava konusu zamanlarda yapılan
sınavlarda, Davacı başarılı olmasına rağmen ve/veya ilgili
kişiler Pembe Gülkan, Latif Abbasoğlu, Sibel Velisoy
Çelebi, Eyüp Göksu, Anıl Özgüç Yorgancıoğlu, Sibel Tozakı,
Çağla Kılıç, H-üseyin Enginsoy, Şilem Özdenkçi'ye kıyasla
daha başarılı olmasına rağmen ve/veya dava konusu sınavları
geçmiş olmasına rağmen ve/veya sözkonusu ilgili kişiler
ve/veya bazıları dava konusu sınavları geçmemesine rağmen,
Kamu Hizmeti Komisyonu- tarafından dava konusu sınavlarda
Davacıyı başarısız kabul ederek sınav başarı listesinden
çıkartarak, sözkonusu ilgili kişileri atadıktan sonra ve
Davacı sözkonusu atamanın iptali için YİM 61/2009 sayılı
davayı dosyaladıktan sonra takribe-n 30/8/2009 tarihinde
Davalı sözkonusu atama kararlarını durdurarak ve/veya geri
alarak ve/veya iptal ederek, tekrar münhal ilan etmeden
takriben 1/9/2009 tarihinde Davacıyı tezekkür etmeden
ve/veya Davacıya tercihen sözkonusu ilgili kişile-ri tekrar
ayni mevkiye atayan kararların tamamen hükümsüz ve etkisiz
olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına dair
muhterem Mahkemenin karar vermesi.

4- Dava konusu zamanlarda Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı'nın
Davacının Türkiye Cu-mhuriyeti Tıpda Uzmanlık Sınavında
almış olduğu yabancı dil belgesini yeterli bulmayan
görüşüne istinaden Kamu Hizmeti Komisyonunun, önceden

kabul ederek 10 puan verdiği sözkonusu yabancı dil
belgesini reddeden ve verilen 10 puanı iptal ed-en
kararlarının ve/veya işlemlerinin ve dolayısıyle Davacıyı
ve aynı gerekçelerle Dr. Hüseyin Tekerek'i sınav başarı
listesinden çıkartarak, sınavları geçmemiş olan Çağla
Kılıç, Sibel Tozakı ve Hüseyin Enginsoy'un ilk defa sınav
başarı- listesine dahil edilmesi kararlarının ve/veya
işlemlerinin ve Çağla Kılıç, Sibel Tozakı ve Hüseyin
Enginsoy'un Davacıya tercihen III.Derece İlk Yardım Nöbetçi
Doktoru mevkiine ve kadrosuna atadıktan sonra ve Davacı
sözkonusu atamanın iptal-i için YİM 61/2009 sayılı davayı
dosyaladıktan sonra takriben 30/8/2009 tarihinde Davalı
sözkonusu atama kararlarını durdurarak ve/veya geri alarak
ve/veya iptal ederek, tekrar münhal ilan etmeden, takriben
1/9/2009 tarihinde Davacıyı tezek-kür etmeden ve/veya
Davacıya tercihen Çağla Kılıç, Sibel Tozakı ve Hüseyin
Enginsoy'u tekrar ayni mevkiye atayan kararların tamamen
hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç
doğurmayacağına dair muhterem Mahkemenin karar vermesi.

-5- Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından dava konusu zamanlarda
münhal ilan edilen III.Derece İlk Yardım Nöbetçi Doktoru
mevkiine ve kadrosuna dava konusu zamanlarda yapılan
sınavlarda başarılı olan Davacının dava konusu sınav başarı
listesinde-n çıkarıldığını Davacıya bildiren Kamu Hizmeti
Komisyonunun ve/veya Başkanının 13/3/2009 tarihli kararına
karşı Davacının Avukatı vasıtasıyle Kamu Hizmeti
Komisyonuna yaptığı ve çift taahhütlü postayla gönderdiği ve Kamu Hizmeti Komisyonu taraf-ından 24/3/2009 tarihinde alınan 20/3/2009 tarihli yazılı itirazına aradan 30 günden fazla bir zaman geçmiş olmasına rağmen ve/veya sözkonusu yazılı itirazda ileri sürülen talep ve/veya taleplerin yasal ve her bakımdan kabule şayan olmasına rağmen, herhang-i bir cevap vermemekle ve/veya olumlu bir cevap vermemekle ve/veya sözkonusu yazıda talep edilen kararları almamakla ve/veya talep edilen işlemleri yapmamakla, yani Davacının kesin listede 9. sıraya yerleştirilmemesinin ve III.Derece İlk Yardım Nöbetçi Dok-toru mevkiine atanmamasının yapılmaması gereken birer ihmal olduğuna ve ihmal edilen Davacının kesin listede 9. sıraya yerleştirilmesi ve III.Derece İlk Yardım Nöbetçi Doktoru mevkiine atanması gerektiğine dair ilgili kararların alınması ve/veya işlemlerin- yapılması gerektiğine dair muhterem Mahkemenin karar vermesi."


Davalı, Davacının dosyaladığı talep takririne karşılık müdafaa takriri dosyalayarak, Davacının iddialarını reddetmiştir.

Sibel Tozakı, Sibel Velisoy Çelebi, Eyüp Göksu, Şilem Özde-nkçi, Hüseyin Enginsoy, Lâtif Abbasoğlu, Çağla Kılıç,
Anıl Özgüç ve Pembe Gülkan isimli Doktorlar, davaya sırasıyla ilgili şahıs 1,2,3,4,5,6,7,8 ve 9 olarak dahil edilmişlerdir.

İlgili Şahıslar, davaya ayrı müdafaa takriri dosyalamamışlar, Savcılığın mü-dafaasına katılmışlardır.

Taraflar mutabakatla, evraklardan oluşan toplam 43 adet emare sunmuşlardır.

Davanın duruşması amacıyla, taraflar tanık dinletmemişler, Davacı Avukatı ile Savcı ve İlgili Şahıs 9 Avukatı Mahkemeye hitapla yetinmişlerdir.

Huzu-rumuzdaki beyanlar, emareler ve layihalar ışığında, dava ile ilgili ihtilâfsız olgular aşağıdaki şekilde özetlenebilir:

Davacı ve İlgili Şahısların tümü de, Doktordurlar. Davalı, III. Derece İlk Yardım Nöbetçi Doktorluk mevkileri için 9 kadroyu 29/12/200-8 tarih ve 110/08 sayılı genelge ile münhal ilân etti. Bahse konu münhale Davacı dahil, 27 kişi müracaat etti. Davalı münhal şartları uyarınca, yazılı sınav ve sözlü yarışma sınavı yapmıştır.

Emare 21'de sınav sonuçları listesi ve emare 20'de de sınav so-nuçlarına dayanılarak hazırlanan geçici liste yayınlandı. Davalı bu sonuca varırken adayların yazılı yarışma sınavında aldıkları puanları 0.1'le, sözlü yarışma sınavında aldıkları puanları da 0.9 ile çarpmış ve çıkan neticelerin toplamı sonucunda alınan ra-kamları büyükten küçüğe doğru sıralamak suretiyle listeyi oluşturmuştur. Geçici liste aynen şöyledir:
Sıra No Adı-Soyadı

Pembe Gülkan
Latif Abbasoğlu
Sibel Velisoy Çelebi
Eyüp Göksu
Şilem Özdenkçi
Anıl Özgüç Yorgancıoğlu
Sibel Tozakı
Hüseyin Teker-ek
Özcan Hüdaverdi


Emare 28'de, adayların "2005 Kamu Görevlileri Sınav Tüzüğünün", Tabiplik Hizmetleri için öngördüğü yazılı ve sözlü yarışma sınavına katılan ve yazılı yarışma sınavında aldığı puanın 0,1, sözlü yarışma sınavında aldığı puanın ise 0,9 i-le çarpılmasıyla çıkan neticelerin toplamı sonucunda oluşan başarı listesi dikkate alınarak hazırlanan geçici listede, Pembe Gülkan toplam 89.60, Latif Abbasoğlu toplam 85.70, Sibel Velisoy Çelebi toplam 84.20, Eyüp Göksu toplam 82.20, Şilem Özdenkçi topla-m 77.70, Anıl Özgüç Yorgancıoğlu toplam 76.60, Sibel Tozakı toplam 75.50, Hüseyin Tekerek toplam 73.50 ve Davacı, Özcan Hüdaverdi'nin toplam 72.60 puan aldıkları belirtilmiş, keza Emare 28'de geçici listenin ve bu listede yer alan adayların puanlarının, ad-ayların bilgisine getirilmesi yanında, herhangi bir itiraz olmaması veya yapılan itirazların yerinde bulunmaması durumunda, yayınlanan geçici listenin, itiraz süresi sonunda kesinleşeceği ve itirazın haklı bulunması halinde ve değişiklik olması halinde, it-irazların sonuçlarını da içererek kesinleşecek listenin tekrar yayınlanmayacağı ve bu hususun itiraz edenler ile, durumunda değişiklik olan adayların bilgisine getirileceği de duyurulmuştur.

Bilâhare ilgili şahıs Dr.Hüseyin Enginsoy'un, Davacının Türkiye-'de aldığı Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı(TUS) belgesinin İngilizce Yabancı Dil sertifikası olarak kabul
edilemeyeceğine ilişkin itirazı üzerine, Davalı bu hususu Eğitim Bakanlığı'na sormuştur. Eğitim Bakanlığı Emare 31'de görülen cevabı vererek, Dava-cının sunduğu TUS belgesinin İngilizce Yabancı Dil belgesi olarak kabul edilemeyeceğini, Davalıya bildirmiştir. Bunun üzerine Davalı, TUS belgesi nedeniyle Davacıya vermiş olduğu 10 puanı Emare 32'de görülen kararı ile geri almış ve geçici listede yer alan- Hüseyin Tekerek ile Özcan Hüdaverdi'nin listeden çıkarılmalarına ve yerlerine Çağla Kılıç ile Hüseyin Enginsoy'un listeye dahil edilmelerine ve bu şekli ile listede yer alan adayların, deneme suretiyle münhal mevkilere atanmalarına karar vermiştir. Kararı- müteakip, atananların kesin listesi Emare 22'de yayınlanmıştır. Buna göre yeni sıralama ve adayların aldıkları puan durumu şöyle şekillenmiştir. Pembe Gülkan 89.60 puan, Lâtif Abbasoğlu 85.70 puan, Sibel Velisoy Çelebi 84.20 puan, Eyüp Göksu 82.20 puan, A-nıl Özgüç Yorgancıoğlu 76.90 puan, Sibel Tozakı 75.50 puan, Çağla Kılıç 72.20 puan, Hüseyin Enginsoy 70.70 puan, Şilem Özdenkçi 69.60 puan. Davacı bu sıralamada 63.60 puanla 15'nci sırada yer almıştır.

Bahse konu atama kararı, seçim yasakları içerisinde -alındığı nedeniyle Davacı Emare 25'te görülen YİM 61/09 sayılı davayı ikâme etti. Dava ikâmesinden sonra Davalı, 31.8.2009 tarihli kararla, atamaların seçim yasakları içerisinde yapıldığı iddiaları üzerine, Savcılıktan aldıkları şifahi görüşü gerekçe göste-rerek 16.3.2009 tarihli ve 28/09 sayılı karar ile açıklanan kesin listedeki adayların atanmalarıyla ilgili kararı ve işlemleri, şaibe altında kalınmaması için, yeniden atama işlem ve karar yetkisini saklı tutarak iptal etmiştir.

Davalı, 1.9.2009'da, daha- önce Emare 22 ile kesinleşen listede belirtilen adayların atanmalarını gerçekleştirmiştir.

Davacı, davasının hukuki esaslar bölümünde, Kamu Görevlileri Yasası ve Değiştirilmiş şekliyle 2005 Kamu Görevlileri Sınav Tüzüğü'nün, Davalı tarafından yanlış yor-umlanıp uygulandığını, keza tüzüğün ultra vires olan hükümlerinin de uygulandığını, Davalının Davacıya ait Türkiye Cumhuriyetinde tanınan yabancı dil belgesine yapılan itirazı nazara almaması veya en azından Davacıya savunma hakkı vermesi gerektiğini, sına-v sonuçlarına, sınav olmayan bir çok kriterin dahil edildiğini, yapılan sözlü sınavları geçmeyenlerin geçti addedildiğini, gerçek anlamda yazılı ve sözlü sınavları geçenlere diğer kriterlerin uygulanabileceğini, yazılı ve sözlü sınavları geçemeyenlerin hiç-bir surette atanamayacaklarını, Hüseyin Enginsoy ile Çağla Kılıç ve
Sibel Tozakı'nın yazılı sınavları geçmediklerini, işlemler ve sınavların mevzuata aykırı olduğunu, seçim yasakları içinde alınmış olan atama kararları geri alındıktan sonra, tüm işlemleri-n geriye dönük olarak ortadan kalktığını, sözkonusu mevkiler için yeniden münhal ilân edilmesi gerektiğini iddia etmiştir.

İdare Hukuku kurallarına göre idare, önceki bir işlemini veya kararını geri alabilir. Ancak geri alma kararını, geri alınan kararı -almış olan makam alabilir. Geri alma kararı, geriye dönük olarak etki meydana getirir. Bu konuda gör: Prof.Dr.A.Şeref Gözübüyük ve Prof.Dr. Turgut Tan İdare Hukuku Cilt I 5.basının 516,517,518,519 ve 520. sayfaları.

Konunun esasını incelemeden önce, Dava-cı Avukatının, "atama kararları geri alındıktan sonra tüm işlemlerin geriye dönük olarak ortadan kalktığı" iddiasını incelemek gerekir. Birden fazla, işlemden oluşan, işlem veya kararlarda nihai işlem veya karar veyahut bunlardan önceki herhangi bir karar -veya işlemdeki sakatlık bütün olarak işlem veya kararı etkiler. Ancak bu etkileşimin olabilmesi için, bahsedilen sakatlığın İdare Hukuku anlamında olması gerekir. Değişik şekilde ifade etmek gerekirse, sakatlık, yetki, şekil ve usul (biçim), konu, neden, a-maç gibi unsurlarda olmalıdır. Huzurumuzdaki meselede atama kararlarının geri alınması nihai karar veya ondan önceki karar veya işlemlerin tümünün veya herhangi birisinin herhangi bir unsur veya unsurlarındaki bir sakatlıktan değil, doğru ve yasal olduğu i-ddia edilen karar veya işlemin seçim yasakları içerisinde gerçekleştirilemeyece-ğinden dolayıdır. Buradaki geri alma işleminin sebebi yani sebep unsuru, idarenin önceden yapmış olduğu hukuka aykırı, unsurlardaki sakatlıktan etkilenmiş sakat bir işlemi veya- işlemleri değildir. Burdaki aksaklık, usulune uygun şekilde alındığı iddia edilen kararın icrasının, yani atama kararlarının, Seçim ve Halkoylaması Yasası uyarınca seçim yasakları süresinde gerçekleştirilemeyecek olmasıdır.

Huzurumuzdaki meselede hazırl-ık işlemleri sonunda nihai karar alınmış, zincir işlem tamamlanmıştır.

Hazırlık işlemleri ile ilgili Prof.Dr.Şeref A.Gözübüyük
ve Prof.Dr.Turgut Tan'ın İdare Hukuku isimli eserinin 5. basısında, paragraf 528'de şöyle denmektedir:

"Bu tür hazırlık işle-mleri "zincir işlem" denilen
işlemlerde ortaya çıkmaktadır. ............... Zira
Danıştay'ın ifadesiyle "ayni ya da değişik merci ve
organların irade açıklamalarını gerektiren işlemlerdir."


Genel Kural, hazırlık işlem veya işlemleri-ndeki sakatlığın ayrı dava konusu yapılamayacağı, nihai kararla birlikte dava konusu yapılacağıdır. Aynı eserde paragraf 527'de şöyle denmektedir:
"527- Hazırlık İşlemleri: İdari kararın hazırlık aşamasında yapılan işlemler de idari karar niteliğinde görül-memekte ve dolayısıyle iptal davası konusu olamayacakları sonucuna varılmaktadır."...........

denmektedir. Ancak ayrılabilir işlem kuramı gereği bazı zincir işlemlerdeki hazırlık işlemleri dava konusu yapılabilmektedir. Ayni eserde paragraf 528'de "anca-k zincir işlemlerde de "ayrılabilir işlem" kuramı gereği zincirin halkasını oluşturan bazı işlemlerin dava konusu yapılabileceği kabul edilmektedir." ................ Bunun gerekçesi de hazırlık işlemi olarak adlandırılan karar veya kararların veyahut işle-m veya işlemlerin tek başına hukuki durum ve hukuki sonuç yaratması, bir sonraki işlemi etkilemesidir. Bu tür işlemler tavsiye, öneri, mütalâa ve rapor olarak adlandırılan işlemlerden farklıdırlar.

Zincir işlem veya halka işlem olarak tabir edilen bazı i-şlemler tek başlarına iptal davasına konu olabilmektedir.

Yukarıdaki ön açıklamadan sonra İdare Hukukunda geri alma müessesesine temas etmek gerekir.

Geri alma, idari kararı alan makam tarafından idari karar veya işlemin bütün sonuçları ile ortadan kal-dırılmasıdır.

Zincir işlemlerde genel kural, nihai kararın geri alınması halinde ondan önceki kararların da ortadan kalkmasıdır. Huzurumuzdaki meselede de Davacı Avukatının iddiası bu yöndedir. Gerek nihai kararda, gerek ondan önceki kararlarda İdare H-ukuku açısından bir sakatlığın sözkonusu olmadığına yukarıda temas etmiştik. Burdaki kanuna aykırılık, listenin kesinleşmesi işlemi ile, geçici atama yapılması işlemlerinin, seçim yasakları içerisinde alınmış veya açıklanmış olmasıdır. İdarenin geri alma k-ararının altında yatan, İdare Hukuku anlamında bir sakatlığı ortadan kaldırmak değildir. Usulüne uygun olarak alınmış olan yukarıda zikredilen iki işlemi ortadan kaldırmaktır. İdare bunu yaparken, bu işlem ve kararlarını daha sonra yeniden alacağını, açıkc-a ortaya koymuştur. Emare 33 ve 34'de bu irade rahatlıkla görülebilir. Bahse konu emarelerin ilgili kısımları aynen şöyledir:

Emare 33
"KAMU HİZMETİ KOMİSYONU
TOPLANTI KARARI

Hazır Bulunanlar: Toplantı Tarihi :31 Ağustos,2009
Başkan :Çetin- Uğural Toplantı Saati :16:00
Üyeler :Vesile Usar Karar Sayısı :43/2009
Taner Tuna
Zalihe Şakir
Müzeyyen Yeşilada

****
.......................................................-...................................................................................................................................

Ancak konuyla ilgili Mahkemeye dosyalanan 61/09 sayılı
YİM Davasında atamaların ve atamalarla ilgili açıklanan kesin list-enin seçim yasakları içerisinde gerçekleştirildiği iddia edildiğinden ve Savcılıktan alınan şifahi görüş ışığında 16.3.2009 tarihli ve 28/2009 sayılı karar ile açıklanan kesin listenin ve dava konusu atamaların iddia edildiği gibi şaibe altında kalmaması n-edeni ile söz konusu atamalarla ilgili alınan kararların ve/veya konu ile ilgili yapılan işlemleri iptal etmek yönünde hareket etmenin hukukun üstünlüğü ilkesine daha uygun olacağı kanaatine varıldığından, bu atamalarla ilgili işlem ve kararları, yeniden a-tama işlem ve kararları yetkimizi saklı tutarak, iptal ederiz.


Çetin Uğural
Başkan

Vesile Usar Taner Tuna
Üye Üye


Zalihe Şakir Müzeyyen Yeşilada
- Üye Üye "

Emare 34
"KAMU HİZMETİ KOMİSYONU
TOPLANTI KARARI

Hazır Bulunanlar: Toplantı Tarihi :1 Eylül,2009
Başkan :Çetin Uğural Toplantı Saati :12:00
Üyeler :Vesile Usar - Karar Sayısı :44/2009
Taner Tuna
Zalihe Şakir
Müzeyyen Yeşilada

****

.................................................................................................................-.........................................................................

Listede oluşan bu değişiklikten sonra yeni oluşan liste çerçevesinde aşağıda isimleri belirtilen ve listenin ilk 9 sırasında bulunan adayların anılan mevkie deneme suretiyle aday o-larak atanmalarına komisyonumuzca oybirliği ile karar verilmiştir.

..........................................................................................................................................................................................

-
Çetin Uğural
Başkan

Vesile Usar Taner Tuna
Üye Üye


Zalihe Şakir Müzeyyen Yeşilada
Üye Üye "
-

Bu safhada karara bağlanması gereken konu, zincir işlemlerde idarenin hazırlık veya halka işlem denilen herhangi bir işlemi tek başına geri alabilip alamayacağıdır. Alabilirse bunun sonucu ne olacaktır?

Yukarıda tek başına hukuki sonuç ve hukuki -durum yaratan nihai işlem mahiyetinde olmayan halka işlemlerin, iptal davasına konu olabileceğini belirtmiştim. Geri almanın, iptal kararı ile aynı sonucu doğurduğunu nazara alınca bunun mümkün olması gerektiği kanaatindeyiz. Böyle bir durumda-ki geri alma kararının da sadece o kararı hukuk aleminden bütün sonuçları ile ortadan kaldırdığı sonucuna varmak gerekir.

Huzurumuzdaki meselede idare, iradesini açıkca belirtmiş, kesinleşen listeyi ve geçici atama kararlarını, tekrar ayni işlemleri yapm-a veya ayni kararları alma hakkını mahfuz tutarak aldığını da belirttiğini göz önüne alarak, idarenin kesinleşmiş listeyi belirleme ve geçici atama yapma işlemlerini geri almasının, önceki işlemleri etkilemediği ve aynı kararları seçim yasakları sonrasında- almasının, İdare Hukuku açısından bir sakatlık doğurmadığı görüşündeyim.

Dolayısıyla, Davacı Avukatının "atama kararları geri alındıktan sonra, tüm işlemlerin geriye dönük olarak ortadan kalktığı" iddiasına itibar etmem.

Davacı Avukatının diğer bir i-ddiası "Kamu Görevlileri Sınav Tüzüğünün 2005'teki şeklinin 2009'daki tadilatla etkilendiği, dolayısıyla Sınav Tüzüğünün 9(b) maddesinin 2009'daki tadilatla ultra vires olduğu" şeklindedir.

Davacı Avukatı, ultra vires olgusunu izah etmek babında tüzüğe y-eni tadilatla getirilen, kıdem, öz geçmiş ve mesleki tecrübe kriterlerinin sınav olmadığını, bu nedenle, bu düzenlemeyi içeren maddenin ultra vires olduğunu, Bakanlar Kurulunun tüzüğü yaparken yetkilerini aştığını, tüzüğe konan kuralların makul olmadığını,- yazılı sınavlarla ilgili, bir geçiş puanının olmadığını, bunun olmamasının, yazılı sınavları makul yapmadığını, yetki aşımına neden olduğunu, önceleri yazılı sınavdaki not 0,6 ile sözlü sınavdaki not 0,4 ile çarpılırken, 10'ncu maddeye getirilen tadilatla- yarışma sınavı sonucunun 0,1 ile sözlü yarışma sınavının 0,9 ile çarpıldığını, yasa koyucunun amacının 0,1 ağırlıklı sınav yapmak olmadığını, yasa koyucunun amacının saptırıldığını, makul olmayan bir düzenleme yapıldığını söylemiştir.

Bir tüzüğün hangi -hallerde ultra vires olabileceği Yüksek Mahkemenin 1/72 sayılı Asli Yetki ve 96/79 sayılı YİM davalarında belirtilmektedir.

Asli Yetki 1/72 sayılı davada şöyle denmektedir:
"Hiç şüphe yoktur ki bir Kanun, herhangi bir organın, Makamın Kanunun öngördüğü ş-ekilde Nizamname yapmasına yetki verebilir. Ancak bu gibi hallerde yapılacak olan Nizamnamenin Kanuna uygun olması ve Kanunun öngördüğü bir şekilde yapılması gerekir. Herhangi bir Kanun tahtinde yapılan herhangi bir Nizamname aşağıdaki hususlara uyması ger-ekir.

1.Nizamnamenin Kanunun öngördüğü bir şekilde yapılması,
tasvip ve ilân edilmesi.

2.Nizamnamenin Memleket kanunlarına zıt(repugnant)olmaması.

3.Nizamnamenin yapıldığı Kanuna zıt olmaması ve Kanun
tahtinde verilen yetki çerçeves-ini aşmaması.

4.Nizamnamenin gayri muayyen olmaması.

5.Nizamnamenin gayri makul olmaması."


Bahse konu kararda zikredilen (5) koşul YİM 96/79 sayılı davada aynen tekrarlanmıştır.

Buna göre yapılan tüzük, kanunun öngördüğü hususlar ile ilgili o-larak, yetki çerçevesinde yapılmalı, bir kısıtlama varsa, bunun esas kanunda açıkca belirtilmesi gerekir. Yetki unsuru ile yasal dayanaktan yoksun olarak düzenlenen, belirsiz, gayrı makul, memleket kanunlarına zıt tüzükler ultra virestir.

Yasa koyucu sın-av yapılmasını öngörürken amacı, tabii ki, adayın bilgisini ölçmektir. Bu temel amaç doğrultusunda, yasa koyucunun veya tüzük yapan makamın, bilgiyi ölçmeye yönelik, yazılı ve sözlü sınav haricinde, mesleğin özelliğini gözeterek, bir takım kriterler getirm-esini makul olmayan bir düzenleme olarak addedemem.

Bu cümleden olarak tüzüğün, mesleki tecrübe ile ilgili olarak, Kıbrıs Türk Tabipler Birliğine kayıt tarihi ile son kayıt yenileme tarihini, öz geçmiş ve mesleki değerlendirmeyi, münhal kadro ile ilgili -adayın sahip olduğu yenilikleri, adayın katıldığı kongreleri, yurt dışında katıldığı kursları nazara alması, bilgiyi ölçmeye yönelik düzenlemelerdir kanaatindeyim. Öngörülenler klasik anlamda sınav olmamakla birlikte, bilgiyi ölçmeye yönelik oldukları için-, düzenlemelerde yer almalarında herhangi bir yetki aşımı söz konusu olamayacağı gibi bu düzenlemeler makul düzenlemelerdir. Bu nedenle, ultra vires iddiasına itibar etmem.

Davacı Avukatının diğer iddialarına gelince; Davacı Avukatı Emare 20'de geç-ici listenin yayınlandığını, Davacının o listede 9. sırada olduğunu, Davacının Türkiye Cumhuriyeti'nde yabancı dil sınavı sonucu aldığı Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) diye isimlendirilen yabancı dil belgesi ile ilgili itiraz üzerine, Davalının söz konusu belg-enin geçerli olup olmadığı hususunu Eğitim Bakanlığı'na sorduğunu, geçerli olmadığının bildirilmesi ile, Davacının 10 puanının silindiğini, bunun üzerine Davacının ilk 9'dan çıkarıldığını, Davalının sözü edilen TUS belgesini İngilizce yabancı dil belgesi o-larak kabul etmesi gerektiğini iddia etmiştir.

Yabancı dil konusu Tabiplik Hizmetleri ile ilgili Kamu Görevlileri Sınav Tüzüğü 9. maddesinin (B) fıkrasının (c) bendinde düzenlenmektedir ve aynen şöyledir:
"c) Yabancı Dil (10 puan)
Adayın Yabancı Dil- bildiğini, uluslararası geçerliliğe sahip bir belge ile veya eğitimden sorumlu bakanlıkca düzenlenen İngilizce Yeterlik Sınavından "A" düzeyinde alacağı bir belge ile veya bu tüzük çerçevesinde düzenlenen Yabancı Dil Sınavını geçerek alacağı bir sertifika- ile kanıtlaması. Kamu Hizmeti Komisyonu uygun görmesi halinde, uluslararası geçerliliğe sahip belgenin, en az bu tüzük çerçevesinde düzenlenen Yabancı Dil Sınavını geçerek alınan belge düzeyinde olup olmadığının tespitini eğitimden sorumlu bakanlıktan tal-ep eder."

Davalı, sözkonusu düzenlemenin kendisine verdiği takdir hakkını ve yetkiyi kullanarak Davacının ve diğer bazı adayların ibraz ettiği TUS belgesi ile ilgili, Eğitim Bakanlığı'ndan görüş talep etmiştir. Davalı bu şekilde hareket etmekle tüzüğe -uygun hareket etmiştir. Keza Davalı Eğitim Bakanlığı'nın tespiti veya görüşü ışığında, TUS belgesini, geçerli İngilizce yabancı dil belgesi olarak kabul etmemekle de, hatalı davranmış değildir. Çünkü, bu konuda yetkili makam Eğitim Bakanlığıdır, Davalı da,- yetkili makamın tespit veya görüşüne itibar etmiştir.

Davalı, TUS belgesini geçerli bir belge olarak değerlendirmeyince, TUS belgesini geçerli bir belge olarak kabul etmesi sonucu Davacıya ve diğer bazı adaylara vermiş olduğu 10 puanı silmiş veya geri -almıştır. Böyle olunca, hali ile sıralama değişmiştir. Davalının TUS belgesi nedeni ile Davacıya ve diğer bazı adaylara puan vermesi, Eğitim Bakanlığının görüşü ışığında yasal değildir. Davalı bu gayrı yasal durumu düzeltmek için verdiği puanları geri alma-kla, isabetli davranmıştır. Geçici listedeki sıralamanın değişmesi, TUS belgesinin geçerli bir belge olarak kabul edilmemesi ile Davacının ve bazı adayların, 10 puanının geri alınmasının sonucudur. Yukarıda belirttiğim gibi, Davalı bu şekilde davranmakla t-üzüğe aykırı hareket etmiş değildir.
Davalının TUS belgesine puan vererek hazırladığı geçici liste, yasal olmadığı için Davalıya düşen yükümlülük, bu listeyi geri alıp yerine yasal bir geçici liste hazırlamaktı ki, Davalı da bunu yapmıştır. İdare Hukuku- kurallarına göre davalının böyle bir yetkisi vardır.

Yukarıdakiler ışığında, Davacının, Davalının geçici listeyi değiştirip, yeni bir liste hazırlaması ve TUS belgesini nazara almayarak 10 puanını geri alması ile ilgili itirazına itibar e-tmem.

Yine yukarıdakiler ışığında, Davacının Emare 23'deki kararı, yani Davacının Eğitim Bakanlığının görüşü sonucu puanlarının indirilmesi kararına, Emare 33'de yer alan 16.3.2009 tarih ve 28/09 sayılı karar ile açıklanan kesin listenin ve davaya konu a-tamaları, seçim yasakları içerisinde gerçekleştirdikleri için şaibe altında kalınmaması amacı ile, yeniden atama işlem ve karar alabilme yetkisini saklı tutarak, iptal etmesi kararına karşı, Emare 32'de yer alan TUS belgesi nedeniyle verilen puanların geri- alınması ile yeniden sıralama yapılması sonucu, Davacının 9. sıradan çıkarılması ve yeniden oluşturulan listede 15. sırada yer alması, karar veya işlemine karşı, keza yeniden oluşturulan listede ilk (9) sırada yer alan adayların atama kararlarına karşı ol-an taleplerinin reddi gerekir.

Davalının 20.3.2009 tarihli yazıya atfen Davacıya doğrudan doğruya cevap vermediği, bu nedenle ihmalde bulunduğu iddiasına gelince, Davalının Davacının anılan yazısına bir cevap vermediği bir gerçektir. Ancak Davacı, dosyal-adığı işbu davasında, bahse konu yazıda talep ettiklerini dava konusu yapmıştır. Meselenin esası dava konusudur. Böyle bir durumda artık ihmalin var olup olmadığının tespiti gerekmez. Bu konuda Zaim Necatigil'in Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde Anayasa ve- Yönetim Hukuku isimli eserinde sayfa 96'da aynen şöyle denmektedir:

"Anayasanın 76.maddesi altında kişilerin yetkili makamlara yaptıkları dilekçelere, en geç otuz gün
içinde, yazılı olarak yanıt verilmesi gerekmektedir.
Bu süre içerisind-e yanıt almayan kişi, dilek ve şikâyeti konusunda yetkili Mahkemeye başvurabilir. Yüksek İdare Mahkemesinin içtihatlarına göre, böyle bir kişi, şikâyetinin esası hakkında Yüksek İdare Mahkemesine başvurmuş ise, Mahkeme konunun esası üzerinde karar vereceği-nden, şikâyetçinin, dilekçeye cevap verilmediğinden yakınması söz konusu olamaz; çünkü
bu bakımdan meşru menfaatı kalmamış sayılır."


Yukarıda belirtilenlerden anlaşılacağı üzere, Davacı
davasında başarılı olduğu kanaatinde değilim. Bu nedenle
da-vanın ret ve iptal edilmesi gerekir.

Narin F. Şefik: Davacı Davalı aleyhine ikame ettiği davasında Davalının 1.9.2009 tarihli kararının 4 başlık altında hükümsüz ve/veya etkisiz ve/veya herhangi bir sonuç doğuramayacağını iddia etmektedir.

Davacı, Dava-lının 1.9.2009 tarihli kararı 16.3.2009 tarihli atama kararını geri aldıktan sonra tekrar münhal ilan etmeden bir atama kararı almış olmasının hatalı olduğunu, sınav tüzüğünün ultra vires olduğunu, sınavı geçemeyenlerin de listede yer almasının hatalı oldu-ğunu, TUS belgesinin yabancı dil belgesi olarak kabul edilmemiş olmasının hatalı olduğunu, Davalının Davacının itirazına 30 günde cevap verilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürmektedir.
Sayın meslektaşımın okuduğu karar ile 2005 Kamu Görevlileri Sınav T-üzüğü haricinde söylenenler ile hemfikirim. Tüzük ile ilgili belirtilenler haricinde söylenenlere aynen katılırım.

Davacının 2005 Kamu Görevlileri Sınav Tüzüğünün
tadilat öncesi ve sonraki hali ile ultra vires olduğunu ileri sürmektedir.

2005 Kamu -Görevlileri Sınav Tüzüğü 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasası altında hazırlanmıştır. 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının 63. maddesi altında kamu görevine alınmada, yasa çerçevesinde yeterlik, yarışma ve yabancı dil sınavı olmak üzere 3 tür sınav uygula-nması öngörülmektedir.

Madde 63(2) kamu görevine ilk kez atanmada, atanacak adayların yeterliklerini saptamak açısından yapılacak sınava, yeterlik sınavı demiştir. Yine kamu görevine ilk kez atanmada, atanacak adayların, atanacakları kadro görevleri-ni etkinlik ve verimlilikle yerine getirebilecek nitelik ve koşullara sahip olup olmadıklarını saptamak için yapılacak sınava yarışma sınavı denmiştir.

Madde 63(3) yeterlik ve yarışma sınavlarının sınıf ve sınıf içindeki derece kadrolarının özelliklerin-e göre yazılı sözlü veya uygulamalı yöntemlerden biri veya birkaçı ile yapılabileceğini belirtir.

Madde 63(4) sınavların başvuran adayların girecekleri
sınıf ve kadroların gerektirdiği öğrenim düzeyinde olmak üzere, bilgi, yetenek, tecrübe ve beceril-erini ölçecek biçimde düzenleneceğini ifade eder.
Madde 63(5) ise ne tür ve hangi düzeyde bir sınav uygulanacağı ve sınavların bağlı olacağı usul ve esasların sınav tüzüğü ile saptanacağını belirtir.

2005 Kamu Görevlileri Sınav Tüzüğü 17.11.2005 tarihli -Amme Enstrümanı 687/2005'de yayınlanmıştır. 9.1.2009 tarihli Amme Enstrümanı 12/2009 ile 9 ve 10. maddelere tadilat yapılmıştır.

2005 tüzüğünde 9. ve 10. madde aynen şöyle idi:
"9. İlk kez kamu görevine atanacak adaylar yazılı ve
sözlü ya-rışma sınavına tabi tutulurlar.
(A) Yazılı Yarışma Sınavı;
Tabiplik Hizmetleri Sınıfına ilk kez atanacak
adayların münhal ilan edilen kadroda ifa
edecekleri görevleri etkinlik ve verimlilikle
yerine getirebilecek yeterli eğitim donanımı
- ile yeterli mesleki niteliklere sahip olup
olmadıklarının tespit edilebilmesi için aşağıdaki
ilkeler çerçevesinde Kamu Hizmeti Komisyonu
tarafından 100 puan üzerinden yapılan özel
ihtisas sınavıdır.
(a) .............................-........
(b) .....................................
(c) .....................................
(d) ......................................
(e) ......................................

(B) Sözlü Yarışma Sınavı;
Sözlü Yarışma sınavı aşağıdaki- ilkeler çerçeve-
sinde 100 puan üzerinden Kamu Hizmeti Komisyonu
tarafından yapılır. Kamu Hizmeti Komisyonu uygun
göreceği bir kişiyi ilgili Bakanlıktan, bir
kişiyi de ilgili meslek odasından danışman
olarak sözlü yarışma sınavına ça-ğırır.

Meslekteki Tecrübe (30 puan)
.....

Özgeçmiş ve Mesleki değerlendirme (50 puan)
......

Yabancı Dil (10 puan)

.......
Genel değerlendirme ve kendini ifade etme
(10 puan)

10. İlk Atanmada B-aşarı Listesinin oluşturulması;
Yazılı Yarışma Sınavında alınan puanın 0.6
ile, Sözlü yarışma Sınavında alınan puanın
0.9 ile çarpılmasından çıkan sonuçların
toplamı adayın başarı puanı-nı gösterir.
60'ın altında puan alanlar başarı listesine
giremez. Başarı Listesi yüksek puandan düşük
puana göre yapılır."

2009 tüzüğünde ise yapılan tadilat ile 9 ve 10. maddeler bizi ilgilendirdiğ-i oranda şöyle olmuştur:

"9(B)(a) Kıbrıs Türk Tabipleri Birliğine Kayıt Tarihi veya
Son Kayıt Yenileme tarihi: (40 puan)
Mesleki tcrübe adayın Kıbrıs Türk Tabipleri Birliğine
Kayıt Tarihi eya Son Kayıt Yenileme Tarihinin takvim
yılı esas- alınarak aşağıdaki şekilde belirlenir.

yıl arası: 20 puan
yıl arası: 25 puan
yıl arası: 30 puan
yıl arası: 35 puan
5 yıl ve üzeri: 40 puan"

(b) Özgeçmiş ve mesleki değerlendirme: (40 puan)
.............
"10. İlk Atanmada başarı Liste-sinin Oluşturulması:
Yazılı yarışma sınavında alınan puanın 0,1 ile
Sözlü Yarışma Sınavında alınan puanın 0,9 ile
çarpılmasından çıkan sonuçalrın toplamı adayın
başarı puanını gösterir. 60'ın altında puan
- alanlar başarı listesine giremez. Başarı Listesi
yüksek puandan düşük puana göre yapılır."


Tadilata en bariz fark 10. maddedeki yazılı yarışma sınavında puanın 2005'de 0.6 ile çarpılması öngörürken 2009'da bunun 0.1 yapılması, sözlü yar-ışma sınavında ise 2005'de 0.4 ile çarpılması öngörülürken, 2009'da bunun 0.9'a çıkarılmasıdır.

Davacı özgeçmişin ve mesleki değerlendirmenin sınav kapsamında ele alınabileceğini, yabancı dilin sınav olduğunu, ancak kıdemin sınav kapsamında tezekkür edil-emeyeceğini ileri sürmektedir. Burada kıdem ile meslekteki tecrübe başlığı altında adaylara verilen puan kastedilmektedir. Davacı 2009 tadilatı neticesinde yazılı sınavın 100 üzerinden 10, sözlü sınavın 90 puan ile değerlendirildiğini, bu 90 puanın %40'ı,- yani 36 puanın,meslekteki tecrübe yani kıdem, %40'ı, yani 36 puanın, özgeçmiş ve mesleki değerlendirmeler başlığı altında ülkemizde yapılamayan vakaların ülkemizde yapılmasını sağlayan ve Bilimsel Kurul tarafından oybirliği ile kabul edilen uygulamalar, g-idilen kongreler ve kursları kapsamaktadır. Geriye kalan %10 yani 9 puan ise yabancı dil, ve son %10 yani 9 puan ise genel değerlendirme ve kendisini ifade etme başlığı altında tezekkür edilmektedir. Bu durumda 90 puanın 36'sı sadece kıdeme dayanmaktadır.- 2005'de kıdem için mezuniyet tarihi esas alınırken, 2009'da kıdem Kıbrıs Türk Tabipler Birliğine kayıt tarihi olarak değişmiştir.

Sınav nedir? Türk Dil Kurumunun Türkçe Sözlük 6. baskıda "sınav", öğrencilerin ya da bir iş almak isteyenlerin bilgi derec-esini anlamak için yapılan yoklama, imtihan olarak izah edilmektedir.

Bir işlemin sınav olarak kabul edilebilmesi için işlemin bir ölçme görevi olmalı ve bu ölçme işleminin yerine getirilmesi için de bir faaliyetin olması gerekir. Mezuniyet tarihi veya -Tabipler Birliğine kayıt tarihinin bu kapsamda bir işlem olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Mezuniyet tarihi veya Tabipler Birliğine kayıt tarihi her adayın hayatının değişmez bir parçasıdır, bu tarihler başvurulan münhaldeki bir sınavdan elde edil-en bir kazanım değildirler. Bu durumda gerek mezuniyet tarihi, gerekse Tabipler Birliğine kayıt tarihi sınav kapsamında temin edilmeyen unsurlar olduklarından bunlara puan değeri verilmesini öngören tüzük maddelerinin ultra vires olduğu, yani yasada sınav-ların nasıl düzenleneceğini belirleyen madde 63(4)'de sınav haricinde puan verilmesi öngörülmediğinden, yasada yer alan yetkinin aşıldığı kabul edilmelidir. Kıdemin terfide önem arz ettiği tartışılmaz ancak madde 64 tecrübenin sınav ile tesbitine olanak -tanımaktadır. Sınav dışında puan verilmesine yasa olanak vermemektedir.

Sınav tüzüğünün bu belirtilen hükümlerine rağmen bu tüzük altında yapılan bir sınava katılmakla Davacının bu konuda artık şikayetçi olamayacağı Davalı tarafından iddia edilmiştir. K-anaatimce uygulanan tüzük ultra vires kabul edildiği takdirde , bu tüzük altında sınava katılmış olmak bu tüzüğün yasanın verdiği yetkiyi aşarak hazırlandığı ve yasanın madde 63(4)'de uygun olmadığının ileri sürülmesine engel teşkil etmemelidir. Aksi takd-irde altında işlem yapılan herhangi bir tüzük daha sonra kanuna aykırı diye itiraza konu olamayacaktır. Böyle bir iddianın kabul görmesi halinde bir çok ana kanuna uygun olmayan tüzüğün doğruluğu veya yasallığı hiç bir zaman sorgulanamayacaktır. Davacı -sınava 2009 yılında yapılan tüzük tadilatından sonra katılmıştır, dolayısı ile Davacı ile ilgili tüzük altında değerlendirmeler tadil edilmiş tüzük altında yapılmıştır. Tüzüğün ultra vires olduğunu Davacının iddia etmesine herhangi bir engel olduğunu kabu-l etmek mümkün değildir.

Davalının ilk yaptığı değerlendirmede Davacının başarılı olduğu bildirilmiş, daha sonra yabancı dil puanı başlığı altında Davacıya verilen 10 puanın geri alınması neticesinde Davacının başarısız olduğu ortaya çıkmıştır. Davacı b-aşarılı olmuşken başarısız olmasına neden olan faktör yabancı dil puanıdır. 2009'da yapılan tüzük tadilatında yabancı dil puanı ile ilgili fıkra tadilata uğramış değildir. Ancak yabancı dil puanı ile ilgili tadilat olmamasına rağmen, yabancı dil puanının -da dahil olduğu sözlü sınav neticesi alınan puanların değerlendirilmesi 10. maddeye yapılan değişiklik nedeni ile tadilattan etkilenmiştir. Tadilat öncesi sözlü sınav puanı 0.4 olarak değerlendirilirken tadilat sonrasında 0.9 olarak değerlendirmeye girmişt-ir. Yazılı sınav puanının değerlendirilmesi ise 0.6'dan 0.1'e indirilmiştir. Davacının yabancı dil puanından eksiltilen sözlü sınav puanı ile yazılı sınav puanını gerek eski 10. madde gerekse tadil edilmiş 10. madde altında değerlendirdiğimiz zaman Davacı-nın tüzük tadilatı neticesinde daha yüksek puan aldığını görürüz.

Tüzükte Davacının kıdem dediği ancak meslekteki tecrübe başlığı ile verilen başlık altında adaylara verilen Emare 38'in ekinde görülen rakamlara bakıldığı zaman, bu rakamların adaylara k-ayıt tarihlerine göre bahşedildiği anlaşılmaktadır. Emare 38'in ekindeki tabloda 6 adaya meslekteki tecrübeleri için 40 puan verildiği, 1 kişiye 35, bir kişiye 30 ve Davacı dahil 2 kişiye 30 puan verildiği görülmektedir. Bu tabloda yer alan sözlü sınav -sonuçlarından, tüzüğün ultra vires olmasına neden olduğunu kabul ettiğim meslekteki tecrübe başlığı altında verilen puanlar çıkarıldığı takdirde Davacı sözlü sınav sonuçlarında başarılı addedilen 9 kişinin 2 tanesinden daha başarılı olduğu görülmektedir. -




Sıra
No:

Adı-Soyadı
Mesleki
Tecrübe
(40 Puan)
Özgeçmiş ve Mesleki Değerlendirme
(40 puan)
Yabancı
Dil
(10Puan)
Genel Değerlendirme
(10 puan)

Toplam
PuanMesleki Tecrübe Puanı çıkarıldığı takdirde Toplam Puan 1 A- 40 35 10 9 94 54 (1) 2 B 40 30 10 9 89 49 (4) 3 C 40 30 10 8 88 48 (5) 4 D 35 40 -- 10 85 50 (2) 5 E 40 30 -- 8 78 38 6 F 40 30 -- 10 80 40 (7) -7 G 25 40 -- 10 75 50 (3) 8 H 40 30 -- 5 75 35 9 I 30 21 10 10 71 41 (6)10 DAVACI 25 30 -- 10 65 40 (7)
Bu söylenenler sadece meslekteki tecrübe için verilen puanının başarı listesin-i ne kadar etkilediğini göstermektedir. Bu koşullarda bir kişi olan Davacı için bir tek en son sırada yer alan ismin yerine geçmesi doğrultusunda karar verilemez. Tüzük ultra vires kabul edildiğine göre bu tüzüğe istinaden yapılan sınavın tümü ile hükümsü-z addedilemsi gereklidir.

Davacının ultra vires iddiasına karşı Davalı tarafından Davacının meşru menfaatı bulunmadığı, yani Davacı zaten başarılı olamayacaktı doğrultusunda bir iddiası olmamıştır. Huzurumdaki şahadetten Davacının davayı ikame etmeğe -meşru menfaatının var olduğunu kabul ederim.

Davacı ayrıca imtihanda geçer not almayanların da başarılı olduğundan ve atandığından şikayet etmiştir. Emare 34'e ekli tabloya bakıldığı zaman yazılı sınavda başarılı olan adaylardan ancak 1 tanesinin 60 üzer-inde not aldığı, 3 kişinin 50'nin altında not aldığı hatta başarılı addedilen bir adayın 100 üzerinden 32 aldığı görülmektedir. Davacının yazılı sınav notu 50'nin üzerindedir. Ancak tüzüğün 10. maddesinde yer alan ve başarılı olmak için gerekli olan 60 p-uan, toplam puan için verilmiş bir değerdir. Tüzüğün hiçbir yerinde 50 puanın altında herhangi bir sınav neticesinin başarısız olacağı yer almamaktadır. Birtek sözlü ve yazılı sınavların toplam neticesinin 60 puan altında olması halinde adayın başarısız -olacağı belirtilmiştir. 50 puan altında alanların bir sınavda başarılı olamayacağını içermeyen bir düzenlemenin Asli Yetki 1/72 'de ifade edildiği şekilde makul olduğunu söylemeye olanak yoktur. Ancak bu husus üzerinde bu yönüyle durulmadığından bu konuda -daha fazla bir şey söylemeyi uygun görmem.

Kamu görevlileri ile ilgili şikayetlerin açık bir şekilde konuşulduğu, kamuda reform gerektiği, kamuda çalışanların bilgi birikiminin tartışıldığı bir dönemde kamu hizmetine girenlerin nitelikli ve bilgili olmala-rı esas olmalıdır. Bilgi ve yeteneğe dayanmayan kıstaslara puan vererek kişilerin başarılı addedilmesi ve kamu görevine kabul edilmesi kamu görevinin düzeyini yükseltme yerine yeteneksiz ve bilgisiz kişilerin genel değerlendirme nitelikli puanlar ile kamu- görevine girmelerini sağlamaktadır. YİM 75/2008'de ifade ettiğim gibi kamu görevinde standardın yükseltilmesi ve nitelikli kişilerin kamu görevine girmesi istenirse bunu mümkün kılacak bir tüzük yapılması gerekir. Mevcut tüzüğün nitelikli eleman seçimini- öngören bir tüzük olduğu söylenemez.

Netice itibarıyla 2005 Kamu Görevlileri Sınav Tüzüğünün ultra vires olduğuna, bu tüzüğe istinaden Davalı tarafından yapılan değerlendirmeler neticesinde 1.9.2009 tarihinde III. derece İlk Yardım Nöbetçi Doktor mevki -ve kadrosuna yapılan atamalar ile ilgili Davalının kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar veririm.

Talât D.Refiker: Sayın Yargıç Necmettin Bostancı'nın ve Sayın Yargıç Narin F.Şefik'in kararlarını daha önce okum-a fırsatı buldum. Sayın Necmettin Bostancı'nın bulguları ve vardığı sonuçla hemfikirim.

Necmettin Bostancı: Netice olarak oy çokluğuyla dava ret ve iptal edilir.

Masraf emri verilmez.





Necmettin Bostancı Talât D.Refiker Narin F.Şefik-
Yargıç Yargıç Yargıç




25 Mart, 2011




25






Full & Egal Universal Law Academy