Yüksek İdare Mahkemesi Numara 87/1990 Dava No 14/1992 Karar Tarihi 20.05.1992
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 87/1990 Dava No 14/1992 Karar Tarihi 20.05.1992
Numara: 87/1990
Dava No: 14/1992
Taraflar: Burhan Kaynak ile Ek. Ve Mal. Bak. Vd
Konu: Emeklilik maaşının Müdürlük baremi üzerinden hesaplanması talebi
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 20.05.1992

-D.14/92 YİM 87/90

Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkeme Huzurunda.
Mahkeme Heyeti: Niyazi F. Korkut, Celâl Karabacak, Özkan Tunçağ.
Anayasanın 152. Maddesi -hakkında

Müstedi: Burhan Kaynak, Lefke.
ile
Müstedaaleyh: 1. Ekonomi ve Maliye Bakanlığı Müsteşarı vasıtasıyle
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Lefkoşa.
2. Ekonomi ve Maliye Bakanlığı vasıtasıyle Kuzey Kıbrıs
Türk Cumhuriyeti, Lefkoşa.
- A r a s ı n d a.

Müstedi namıma: Ergin Ulunay.
Müstedaaleyh namına: Hakkı Önen.



Yasa Maddesi: 3/86 sayılı Yasa ile değiştirilen 26/77 sayılı Emeklilik Yasasının 4(2) maddesi, 44/82 s-ayılı Yasa ile değiştirilen Kamu Görevlileri Yasasının 81. maddesi.

İstemin Özeti: Müstedinin emeklilik menfaatlerinin Sosyal Hizmetler Dairesi Müdür mevkii baremi üzerinden yapılmasını reddeden Müstedaaleyh kararının tamamen hükümsüz ve etkisiz olduğuna -ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar verilmesi istemi.

OLAY: Sosyal Hizmetler Dairesi amir mevkiinde bulunan Müstedi boş bulunan müdür muavini mevkiine vekaleten atandı. Vekalet görevi üç ay dolan Müstediye müdür muavini maaşı ödenmeye başlandı. Bo-ş bulunan müdürlük mevkiine de zaman zaman vekalet eden Müstedi Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından vekaleten görevlendirilmediği gibi, kendisi de vekalet maaşı talep etmemiştir. Bilâhare müdür muavinliğine vekalet görevine son verilen Müstedi emekliye ayrıl-mak için müracaat etti ve müdürlüğe de vekalet ettiği gerekçesi ile müdür baremi üzerinden emekliye ayrılmayı talep etti. Müstedinin bu talebi Müstedaaleyh tarafından reddedilince işbu başvuruyu dosyalyarak yukarıdaki taleplerde bulundu.

SONUÇ: Müstedinin- hizmet süresi içerisinde aldığı en yüksek maaş, müdür muavini maaşıdır. Emeklilik Yasasının emeklilik amaçları için dikkate aldığı "fiilen çekilen en yüksek yıllık ödenekler" sözcükleri basit ve sözlük anlamları ile meseleye aynen uygulandığında ortaya ba-rem 17A çıkmaktadır. Hal böyle olunca da Müstedaaleyh No.1'in bu konuda hata yaptığı söylenemez.
Başvuru reddolunur.

Atıfta Bulunulan Yargısal İçtihatlar:
YİM 99/78 sayılı Tegi Bodamyalızade ile KTFD arasındaki Yüksek İdare Mahkemesi kararı.
YİM 89/81- sayılı Ahmet Z. Bulunç ile KTFD arasındaki Yüksek İdare Mahkemesi kararı.
Warburton v. Loveland (1828) I Hudson and B. Irısh Cases 63 p.648
Becke v. Smith (1836) 2 M.& W. 191, at p.195.




H Ü K Ü M

Niyazi F. Korkut: Bu başvuruda Mahkemenin hükmünü Sa-yın Yargıç Celâl Karabacak okuyacaktır.

Celâl Karabacak: Bu başvuru ile Müstedi, emeklilik menfaatlarının Sosyal Hizmetler Dairesi Müdür mevkiinin baremi üzerinden yapılmasını reddeden Müstedaaleyh No:1'in 6.3.1990 gün ve E.M.B.128/70 sayılı kararının tam-amen hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar verilmesini Mahkemeden talep etmiştir.

Başvurunun duruşması esnasında taraflar konu ile ilgili belgeleri emare 1-4 olarak sunmuşlar, tanık çağırmayıp Mahkemeye hitap etmekle ye-tinmiş-lerdir.

Olgular hususunda taraflar arasında ihtilâf yoktur. İhtilâfsız olgular ise özetle şöyledir:

Müstedi, Sosyal Hizmetler Dairesinde barem 15-16 ile Sosyal Hizmetler Şube Amiri mevkiinde bulunduğu sırada Kamu Hizmeti Komisyonunun 2.5.1985 gü-n ve P.1966 sayılı emare I yazısı uyarınca 6.5.1985 tarihinden itibaren vekâleten Sosyal Hizmetler Dairesi Müdür Muavini görevine atanmıştır. Müstedi söz konusu vekâlet görevinde üç ayı doldurunca kendisine ilgili yasa gereğince Müdür Muavini için önerilen- barem 17A üzerinden vekâlet aylığı verilmeğe başlanmış ve bu durum vekâlet görevi süresince devam etmiştir.

Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından kendisine Müdür Muavinine vekâlet görevi verilen Müstedi bu görevi sürdürürken zaman zaman boş bulunan Sosyal H-izmetler Dairesi Müdür mevkiinin görevini de 6.5.1985 ile 1.10.1985 ve 1.10.1986 ile 12.1.1987 tarihleri arasında yürütmüştür. Bu safhada hemen belirtmeliyiz ki, Müstedinin değişik tarihlerde yürüttüğü Daire Müdürlüğü görevi için Kamu Hizmeti Komisyonunun- herhangi bir atama kararı bulunmadığı gibi, üçer aydan fazla süren bu görevlerle ilgili olarak ona Müdürlük için öngörülen barem 18 A üzerinden ödeme de yapılmamıştır. Esasen, Müstedi de muhtelif tarihlerde yapmış olduğu bu Müdürlük görevleri için kendisi-ne Müdür maaşı ödenmesini istememiştir.

Kamu Hzimeti Komisyonu, 24.8.1987 tarihinde Müstedinin yukarıda belirtilen Müdür Muavinine vekâlet görevini sona erdirmiştir. Bunun üzerine asli görevi olan Sosyal Hizmetler Dairesi Şube Amirliğine dönen Müstedi, b-ir müddet daha çalıştıktan sonra 19.2.1990 tarihinde kendi isteği ile kamu görevinden emekliye ayrılmıştır.

Emekliye ayrılan Müstedi, 20.2.1990 tarihinde ise avukatı vasıtası ile Müstedaaleyh No.2'ye emare 2 yazıyı yazmış ve yukarıda belirtilen tarihlerd-eki Daire Müdürüne vekalet görevinin de göz önünde bulundurularak emeklilik menfaatlerinin Müdür maaşı üzerinden hesaplanmasını talep etmiştir.

Müstedaaleyh No:1 yapılan bu müracaatı incelemiş ve Müstediye 6.3.1990 gün ve E.M.B.128/70 sayılı yazı ile bir- yanıt vermiştir. Mahkemeye emare 4 olarak sunulan bu yazı ise aynen şöyledir:




"KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ
EKONOMİ VE MALİYE BAKANLIĞI


Sayı: E.M.B.128/70 Lefkoşa, 6 Mart, 1990

Sn. Av. Ergin Adnan Ulunay
2A Ş-ht. Gazeteci Adem Yavuz Sok.
(Saray Otel Altı)
Lefkoşa.

İlgi: 20.2.1990 tarihli yazınız.

İlgi yazınıza atfen, müvekkiliniz Burhan Kaynak 7/1979 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının 80. Maddesi uyarınca Sosyal Hizmetler Dairesi Müdür Mevkiine Kamu Hizmeti Ko-misyonunca vekâleten atanmadığı cihetle bu mevkiinin maaşının verilmesine olanak yoktur. Bu nedenle de 26/1977 sayılı Emeklilik Yasasının 4. maddesi kapsamına girmediğinden Emeklilik menfaatlerinin sözkonusu mevki üzerinden yapılması mümkün değildir. Kamu -Hizmeti Komisyonunca Müdür Muavini mevkiine vekâleten görevlendirilmiş olması nedeniyle de yukarıda belirtilen yasa maddelerine uygun olarak emeklilik menfaatleri Müdür Muavini mevkii üzerinden gereçekleştirilmiştir.

Bilgilerini saygı ile rica ederim.

- Hasan SÜKAN
Müsteşar"

Bu olumsuz yanıt üzerine Müstedi, 3.5.1990 tarihinde işbu- başvuruyu dosyalamış olup yukarıda belirtilen talepte bulunmuştur.

Müstedi avukatı Mahkemeye yaptığı hitabesinde, diğer şeyler meyanında, Sosyal Hizmetler Dairesinde Şube Amiri mevkiinde bulunan Müstedinin Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından vekâleten Sos-yal Hizmetler Dairesi Müdür Muavini görevine atandığını, 16/1981 sayılı Genel Kadro Yasasına dayanılarak çıkarılan ve 26.6.1981 tarihinde 56 sayılı Resmi Gazetenin Ek III'ünde A.E.323 olarak yayınlanan Sosyal Hizmetler Dairesi Kadrolarının Hizmet Şemaları -Tüzüğünde sayfa 636'daki Müdür Muavini hizmet şemasında Müdür Muavininin gerekli hallerde ve daire Müdürünün gaybubetinde daire Müdürüne vekâlet etme görev ve yetkisi bulunduğunu, 44/1982 sayılı Değişiklik Yasası ile değiştirilen Kamu Görevlileri Yasasının- 81. maddesinin kendi kuruluş yasa ve tüzüklerinde bir göreve vekâlet etme yetkisini haiz kamu görevlilerinin ayrıca Kamu Hizmeti Komisyonunun atama işlemine gerek olmaksızın hizmet şemasında belirlenen mevkiye vekâlet edebileceğini ve bu görevde üç ayı do-ldurması halinde de ona bu mevki için öngörülen maaşın vekâlet maaşı olarak verilmesini hükme bağladığını, ilgili tarihlerde vekâleten Müdür Muavini görevinde bulunan Müstedinin de Müdür Muavini hizmet şemasındaki mezkûr yetkiye dayanrak boş bulunan Daire -Müdürlüğüne vekâlet ettiğini, üçer aydan fazla süren bu vekâlet görevleri için Müstediye yasal olarak Müdür mevkiinin maaşının verilmesi gerektiğini, halbuki Müstediye Müdür maaşı yerine sehven Müdür Muavini mevkiinin maaşının ödendiğini, 3/1986 sayılı Değ-işiklik Yasası ile değiştirilen 26/1977 sayılı Emeklilik Yasasının 4(2) maddesinin ise emeklilik maaş veya ikramiyesinin hesaplanmasında hak sahibinin fiilen çektiği en yüksek yıllık ödeneklerin esas alınacağını öngördüğünü, mezkûr maddede geçen "fiilen çe-kilen en yüksek yıllık ödenekler" sözcüklerini geniş yoruma tabi tutarak bunu "mevzuata göre fiilen çekilmesi gereken en yüksek yıllık ödenekler" şeklinde anlayıp Müstedinin emeklilik maaş veya ikramiyesinin Müdür mevkiinin maaş baremi olan barem 18A üzeri-nden hesaplanması gerektiğini, halbuki Müstedaaleyh No:1'in bu sözcüklere doğal ve olağan anlamlarını verip Müstedinin fiilen çektiği barem 17A'yı fiilen çekilen en yüksek yıllık ödenekler olarak esas alındığını, bunun hatalı olduğunu, Müstedaaleyh No:1'in- bu hatalı kararının ise Mahkemece iptal edilmesi gerektiğini iddia etmiştir.

Öte yandan Müstedaaleyhler namına Mahkemede bulunan Savcı hitabesinde, diğer şeyler meyanında, Müstedinin esas mevkiinin Sosyal Hizmetler Dairesi Şube Amirliği olduğunu, ilgili- zamanlarda yürürlükte bulunan Şube Amiri mevkiinin hizmet şemasında ise Şube Amirinin Müdür Muavinine ve Müdüre vekâlet edebileceği hususunda hiçbir hüküm bulunmadığını, bu nedenle Müstedinin Müdür Muavini görevine Kamu Hizmeti Komisyonunun kararı ile vek-âleten atandığını, bu görevde üç ayı doldurunca da kendisine barem 17A üzerinden Müdür Muavini vekâlet maaşı ödendiğini, Müstedinin Müdür mevkiine vekâlet etmesi için ise Kamu Hizmeti Komisyonunun herhangi bir atama kararı bulunmadığını, hal böyle olunca d-a ona Müdür mevkiinin maaş baremi olan barem 18 A üzerinden hiçbir ödeme yapılmadığını, değiştirilmiş şekli ile 26/1977 sayılı Emeklilik Yasasının 4(2) maddesinin "fiilen çekilen en yüksek yıllık ödeneklerden" bahsettiğini, Müstedinin fiilen çektiği en yük-sek yıllık ödenek Müdür Muavini maaş baremi olan barem 17A olduğuna göre Müstedaaleyh No:1'in Müstedinin emeklilik maaş veya ikramiyesini barem 17A üzerinden hesapladığını, bunun hatalı olmadığını, bu nedenle başvurunun reddedilmesi gerektiğini savunmuştur-.

3/1986 sayılı Yasa ile değiştirilen 26/1977 sayılı Emeklilik Yasasının 4(2) maddesi aynen şöyledir:

"4 (1) ....................

- (2) Bir hak sahibinin emeklilik maaşı veya ikramiyesinin hesap-lanmasında, o hak sahibinin, emeklilik hakkı kazandıran veya kazandırdığı bu Yasaca kabul edilen hizmet süresi içinde aldığı, emeklilik amaçları için kabul edilen ve fiilen çekilen en yüks-ek yıllık ödenekler esas alınır. 17. madde kuralları saklıdır.
-Ancak, hizmet süresi içinde görev yaptığı emeklilik hakkı kazandıran mevkiilerden herhangi bir hak sahibine daha yüksek emeklilik menfaati verilmesine olanak tanırsa o hak sahibi için daha yüksek emeklilik menfaati kazandıran ödenekler, emeklilik amaçla-rı için kabul edilen ödenekler olarak ele alınır ve uygulanır.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yurttaşı olup da geçici, arizi veya sözleşmeli olarak görev ifa edenlerin hizmet süreleri içinde ölmeleri halinde de, o güne kadar kamu görevinde bulundukları m-evkiler karşılığında aldıkları en yüksek ödenekler esas alınır ve uygulanır."

Yukarıda alıntısı yapılan -ilgili Yasa-nın 4(-2) maddesine göre, bir hak- -s-ahibinin emeklilik maaş ve ikramiyesinin hesaplanmasında, o hak sahibinin hizmet süresi içinde aldığı, emek-lilik amaçları için kabul e-dilen ve fiilen çekilen en yüksek yıllık ödenekler esas alınır.

Yukarıda belirtildiği gibi, taraflar mezkûr maddede geçen "fiilen çekilen en yüksek yıllık ödenekler" sözcüklerini farklı şekilde tefsir etmektedirler. O halde, ilk önce bu sözcükleri tefsir- etmemiz gerekir.

Yasaların tefsiri belli bazı kurallara göre yapılmaktadır. Bu kurallardan bir tanesi ve belki de en önemlisi yasada yer alan sözcüklere ilk önce basit ve sözlük anlamlarının verilmesi şeklindeki kuraldır. Tefsiri yapılması istenen sözc-üklere basit ve sözlük anlamı verildiğinde ortaya bir anlam çıkar ve çıkan anlam saçma ve gülünç değilse, bu anlamın makûl, adil, keyfi veya uygunsuz olup olmadığına bakılmaksızın Mahkeme ilgili yasayı olduğu gibi uygulamakla yükümlüdür. (gör, YİM 99/78, -Tegi M. Bodamyalızade ile KTFD ve YİM 89/81, Ahmet Z. Bulunç ile KTFD). Ancak yukarıdaki kuralın uygulanması ile ortaya saçma veya gülünç bir anlam çıkar ya da yasanın diğer maddeleri ile bir çelişki doğarsa, o zaman bu saçma veya gülünç anlamı veya çelişk-iyi gidermek için ilgili sözcüklere kendi basit ve sözlük anlamlarından farklı anlamlar verilebilir (gör. Warburton v. Loveland (1828), I Hudson & B. Irısh Cases, 623, at p.648; Becke v. Smith (1836), 2 M & W. 191 at p.195).

İlgili Yasanın 4(2) maddesind-e geçen "fiilen çekilen en yüksek yıllık ödenekler" sözcüklerinin basit ve sözlük anlamı, gerçekten alınan en yüksek yıllık ödeneklerdir. Mezkûr sözcüklere bu anlam verildiğine, ortaya çıkan anlamın saçma ve gülünç olduğunu söylemeğe imkân yoktur. Kaldı ki- 4(2) maddesi bir bütün olarak okunup maddede geçen "hizmet süresi içinde aldığı" sözcükleri de dikkate alındığında, Yasa koyucunun esas maksadının da bu olduğu açıklıkla ortaya çıkmaktadır. "Fiilen çekilen en yüksek yıllık ödenekler" sözcüklerine basit ve- sözlük anlamı olan, gerçekten alınan en yüksek yıllık ödenekler anlamı verildiğinde, ortaya saçma ve gülünç bir anlam çıkmadığına ve maddenin diğer kısımları ile de bir çelişki doğmadığına göre, çıkan anlamın makûl, adil, keyfi veya uygunsuz olup olmadığı-na bakılmaksızın Mahkemenin ilgili maddeyi değiştirmeden, olduğu gibi uygulaması zorunludur.

Olgulardan görülebileceği gibi, Müstedinin hizmet süresi içinde gerçekten aldığı en yüksek maaş, Sosyal Hizmetler Dairesi Müdür Muavini mevkiinin baremi olan, ba-rem 17 A üzerinden aldığı maaştır. İlgili Yasaya göre maaş ise, emeklilik amaçları için kabule dilen ödeneklerden biridir. Müstedinin barem 17 A üzerinden aldığı yukarıda belirtilen maaşın on iki katı onun gerçekten aldığı en yüksek yıllık ödeneğini oluştu-rmaktadır ki, bu da barem 17A'ya tekabül etmektedir.

Yukarıda söylenenlerden anlaşılabileceği gibi, ilgili Yasasının 4(2) maddesine geçen "fiilen çekilen en yüksek yıllık ödenekler" sözcükleri basit ve sözlük anlamları ile meseleye aynen uygulandığı zama-n, ortaya barem 17 A çıkmaktadır.

Barem 17 A Müstedinin hizmet süresi içinde aldığı emeklilik amaçları için kabul edilen ve fiilen çekilen en yüksek yıllık ödenekleri olduğuna göre, onun emeklilik maaş ve ikramiyesinin bu barem esas alınarak hesaplanması- gerekmektedir. Nitekim Müstedaaleyh No:1 de, Müstedinin emeklilik maaş ve ikramiyesini barem 17 A esası üzerinden hesaplamıştır. Hal böyle olunca da, Müstedaaleyh No:1'in bu konuda herhangi bir hata yaptığını söyleme olanağı yoktur.

Varılan bu sonuç kar-şısında, Müstedinin diğer iddialarını incelemeğe gerek kalmamıştır.

Yukarıda belirtilen tüm hususlar ışığında, Müsetdi başvurusunda başarılı olmamıştır ve başvurunun reddedilmesi gerekmektedir.

Sonuç olarak, başvuru reddolunur.

Meselenin tüm ahval ve- şeraiti nazarı itibare alınarak masraflar hususunda herhangi bir emir verilmez.


(Niyazi F. Korkut) (Celâl Karabacak) (Özkan Tunçağ)
Yargıç Yargıç - Yargıç

20 Mayıs 1992







-


-8-



-


Full & Egal Universal Law Academy