Yüksek İdare Mahkemesi Numara 87/1987 Dava No 22/1992 Karar Tarihi 29.06.1992
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 87/1987 Dava No 22/1992 Karar Tarihi 29.06.1992
Numara: 87/1987
Dava No: 22/1992
Taraflar: Ahmet Emir Hüseyin ile Bakanlar Kurulu arasında
Konu: Geçit hakkı
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 29.06.1992

-D.22/92 YİM 87/87

Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkeme Huzurunda
Mahkeme Heyeti: Niyazi F. Korkut, Celâl Karabacak, Özkan Tunçağ.
Anayasanın 152. Maddesi hakkında.-

Müstedi: Ahmet Emir Hüseyin, Karakum, Girne.
ile
Müstedaaleyh: Bakanlar Kurulu vasıtasıyle KKTC, Lefkoşa.
A r a s ı n d a.

Müstedi namına: Ahmet M. Berberoğlu.
Müstedaaleyh na-mına: Hakkı Önen.
İlgili şahıs namına: Kıvanç M. Rıza adına Mustafa Asena.



Yasa Maddesi: 7/78 sayılı Yasa ile tadil edilen Fasıl 224 Taşınmaz Mal (Tasarruf, Kayıt ve Takdiri Kıymet) Yasasının 11(A) maddesi, 41/77 sayılı İskân, Topraklandırma ve Eşdeğer -Mal Yasasının 23. maddesi.

İstemin Özeti: Müstedinin adına tahsisli mallardan ilgiliye, Bakanlar Kurulu kararı ile geçit hakkı verilmesi kararının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar verilmesi istemi.

OLAY: Limasol gö-çmeni olan Müstediye başvuru konusu parseller tahsis edilmiştir. İlgili şahıslar ise ayni pafta ve haritada bulunan bir başka parselin kayıtlı mal sahibidir. İlgili şahıs kendi parseline geçiş talep etti. İçişleri Bakanlığı hazırlanan önerge uyarınca ilgi-li şahsa Bakanlar Kurulu kararı ile geçit hakkı verdi. Başvuru bu karardan yapıldı.

SONUÇ: Müstedinin bilgisi dışında ve ona herhangi bir bildirim yapılmadan konu parsellerden Müstedaaleyhlerin ilgili şahsa geçit hakkı vermeleri olası değildir, kaldı ki k-ararın alınması için Bakanlar Kuruluna sunulacak önergede, geçit verilecek parsellerin Müstediye tahsisli oldukları hususunda Bakanlar Kuruluna da bilgi verilmemiştir. Müstedinin bilgi ve onayı dışında yapılan işlemin doğru olduğunu söylemek olası değildir-.
Başvuru konusu kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar verilir.



H Ü K Ü M

Niyazi F. Korkut: Müstedi dosyalamış olduğu bu başvuru ile 17 Nisan 1987 tarihli Resmi Gazetede Karar No: E(K-2) 329-87 olarak yayın-lanan ve Karakum köyünde bulunan Pafta/Harita XII/2.I.E.I'deki 317/2 parsel numaralı taşınmaz malın kayıtlı sahibi olan Dr. Ayşe Saydam'ın talep ettiği geçit hakkı ile ilgili olarak ona Rumlar adına kayıtlı aynı Pafta/haritadaki 314 ve 315 sayılı parseller- üzerinden parsel 314'den uzunluğu 610 ayak ile parsel 315'den 280 ayak ve genişliği 10 ayaktan oluşan geçit hakkının, Devlet Hazinesine parsel 314 için 1,159,000.-TL ve parsel 315 için de 532,000.-TL ödenmesi koşulu ile, verilmesini onaylayan Bakanlar Kur-ulu kararının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına karar verilmesine ilişkin istemde bulundu.

Başvurunun duruşmasında Müstedi adına kızı Zehra Taşer şahadet verdi. Müstedaaleyhler ile İlgili Şahıs ise herhangi bir şahadet ç-ağırmadılar.

İbraz edilen şahadet ve emareler uyarınca tartışma konusu olmayan olgulara göre Müstedi Limasol göçmeni olup başvuruda konu olan parsel 314 ve 315 1975 yılında Müstediye tahsis edilmişti. Konu parseller o tarihten itibaren Müstedinin tasarru-funda bulunmaktadır. İlgili Şahıs ise aynı Pafta/Haritada 317/2 parsel no'lu taşınmaz malın kayıtlı mal sahibidir.

İlgili Şahıs Girne İlçesi Tapu Dairesine Taşınmaz Mal (Geçit Verme) Tüzüğü uyarınca başvurarak parsel 314 ve 315 üzerinden geçit hakkı tale-p etti. İçişleri, Köyişleri ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı 18.3.1987 tarihli önerisi ile konuyu Bakanlar Kuruluna iletti. Önergede 32/75, 33/75 ve 41/77 sayılı Yasalara göre KKTC denetim ve yönetimindeki bölgeler dışında ikâmet eden yabancı kişiler ile nered-e olduğu bilinmeyen yabancılar tarafından terkedilmiş malların denetim ve tasarrufunun KKTC'ye verildiği ve konu 314 ve 315 no'lu parsellerin de Rumlar adına kayıtlı oldukları vurgulanarak istenen geçit hakkının, Tapu ve Kadastro Dairesince saptanan uzunlu-k ve genişlikte ve saptanan tazminat tutarının ödenmesi koşulu ile verilmesinin uygun olacağı belirtildi. Bakanlar Kurulu da bu önergeye dayanarak iptali istenen kararı aldı.

Müstedi adına şahadet veren kızının şahadetine ve sunulan emarelere göre Müsted-inin "T" cetveli düzenlendiğinde parsel 315'in cetvelde görülmemesi üzerine itiraz yapılıp bilâhare o parsel de ilk cetvelde görülen parsel 314'e ilâveten Müstedinin "T" cetveline işlendi. Konu geçit hakkı ile ilgili olarak Müstediye herhagi bir duyuru yap-ılmadığı gibi herhangi bir bilgi de verilmedi.

Başvuru konusu kararın Resmi Gazetede yayınlanması üzerine konu kızı tarafından Müstedinin bilgisine getirilip bu başvuru dosyalandı.

Müstediye göre yapılan geçit verme işlemi yasa dışı ve keyfi olup ayrıc-a verilmek istenen geçit bir kamu yoluna da çıkmamaktadır.

Müstedi avukatı Mahkemeye hitabında, sair şeyler yanında, Müsteda-aleyhlerin geçit hakkı ile ilgili Taşınmaz Mal (Geçit Verme) Tüzüğüne uygun olarak karar almaları gerektiğini, Tüzüğe uygun harek-et ettiklerini ispat etme yükümlülüğünün de Müstedaaleyhlerde olduğunu ve keza 7/78 sayılı Yasa ile tadil edilen Fasıl 224 Taşınmaz Mal (Tasarruf, Kayıt ve Takdiri Kıymet) Yasası'nın 11(A) maddesine göre ancak bir kamu yoluna çıkmak için geçit hakkı verile-bileceğini; halbuki ilgili şahsa verilmek istenen geçitin bir kamu yoluna çıkmadığını, konu parsellerin tasarrufu Müstedide olduğuna göre de bu işlemlerin Müstedinin bilgisine getirilmesi gerektiğini ve keza Bakanlar Kurulunun bu kararı alırken yanıltıldığ-ını; konu parselerin Müstediye tahsisli olduğundan Bakanlar Kurulunun bilgisine getirilmediğini ve bu nedenlerle konu kararın iptal edilmesi gerektiğini ileri sürdü.

Müstedaaleyhler adına bulunan Savcı ise hitabında, sair şeyler yanında, konu parselerin -Müstediye tahsisli olduklarını ve Müstediye konu geçidin verilmesinden önce herhangi bir bildirinin yapılmadığını kabul etmesine karşın konu parsellerin kayıtlı mal sahibinin KKTC olduğunu ve bu nedenle Müstediye herhangi bir bildirinin yapılmasına gerek o-lmadığını savundu.

İlgili şahıs avukatı ise hitabında, sair şeyler yanında, tahsisin bir izin olduğunu ve Müstediye geçit verme ile ilgili olarak bir çağrı yapmaya gerek olmadığını; ilgili Tüzüğe göre mükellef tarafın konu parsellerin mal sahibi olduğunu- ve Müstediden alınacak geçit oranında, ileride mülkiyet alacağında, puan düşüleceğini ileri sürdü ve alınan konu kararda bir sakatlık bulunmadığını savundu.

7/78 sayılı Yasa ile tadil edilen Fasıl 224 Taşınmaz Mal (Tasarruf, Kayıt ve Takdiri Kıymet) Yas-asının 11(a) maddesi aynen şöyledir:

"11.A (1) Bu Yasa kurallarına bakılmaksızın, bir taşınmaz malın herhangi bir sebepten dolayı bir kamu yoluna çıkmak için gerekli olan geçitten mahrum olacak şekilde kapalı olması, veya mevcut geçidin, bir taşınmaz malı-n uygun şekilde kullanılması, inkişafı veya işletilmesi için yeterli olmaması halinde, o taşınmaz malın sahibi, makul bir tazminat ödemek koşulu ile civarındaki taşınmaz mallar üzerinden geçit talep etmek hakkına sahiptir.

Bu fıkra amaçları bakımından- "geçit", evlek, boru veya başka herhangi bir araç ile su geçirme hakkını da kapsar.

(2) Geçidin yönü ile bunu kullanma hakkının derecesi ve ödenecek tazminat tutarı, tüm ilgililere önceden yapılacak bildirimden sonra Müdür tarafından saptanır.

(3) Bir- taşınmz malın kamu yoluna olan bağlantısının, sahibinin kendi isteği ile olan bir hareketinden veya kusurundan ötürü ortadan kalkmış olması halinde komşular geçit vermek zorunda değildir.

(4) Bir taşınmaz malın bir kısmının elden çıkarılması nedeniyle e-lden çıkarılan veya geriye kalan kısmın kamu yoluna olan bağlantısının kesilmesi halinde, o tarihe kadar bağlantının yapıldığı yerin sahibi geçit vermek zorundadır.

"Bir taşınmaz malın bir kısmının elden çıkarılması" deyimi, aynı kişiye ait birden fazl-a taşınmaz malın birleştirilmesi sonucu meydana gelen taşınmaz malın bir kısmının elden çıkarılmasını da kapsar.

(5) Yeni bir geçit açılması veya başka bir sebepten ötürü daha önce verilmiş olan geçide ihtiyaç kalmaması halinde, eski geçidin açıldığı taş-ınmaz malın sahibi, ödenmiş olan tazminatı iade etmek koşulu ile eski geçidin iptalini talep etmek hakkına sahiptir.

(6) Bu maddeye dayanılarak verilmiş olan bir geçit, bu Yasanın 11. maddesi kurallarına dayanılarak elde edilmiş bir hak, yükümlülük veya -yarar sayılır ve bu Yasa kuralları bu gibi herhangi bir geçide uygulanır.

(7) Bakanlar Kurulu, bu maddenin daha iyi bir şekilde uygulanmasını sağlamak ve özellikle bu madde amaçları ile ilgili olarak izlenecek yöntemi saptamak amacı ile her konuyu düzenl-eyen tüzükler yapabilir.

(8) Bu madde kuralları, Anayasanın 129. maddesi ile Devletin hüküm ve tasarrufunda bırakılan taşınmaz mallara ve Anayasanın bu maddesi kapsamı dışında kalan Devlet arazisi için, Bakanlar Kurulunun bu hususta özel bir kararı olmad-ıkça ve bu kararda öngörülen koşullara uyulmadıkça, uygulanmaz."

1978 Taşınmaz Mal (Geçit Verme) Tüzüğünde Madde 2'de "ilgili taraf" ve "mükellef taraf" şu şekilde tanımlanmaktadır:

"2. Bu Tüzükte metin başka türlü gerektirmedikçe:
...................-......... "İlgili taraf", iktisap eden taraf, mükellef taraf ve geçit hakkına tabi taşınmaz mal üzerinde tapu kütüklerine kaydedilmiş fiili imtiyaz hakkı olan her kişiyi anlatır;

"Mükellef taraf", üzerinden geçit talep edilen taşınmaz malın kayıtlı sahibi-ni anlatır;"

Tüzüğün 5. maddesi ise aynen şöyledir:

-"5. Müdür, iktisap edecek tarafın başvurusunu incelemeye başlamada önce, ilgili taraflara yazılı bildirimde bulunarak kendilerine söz konusu taşınmaz malları görmek niyetinde olduğu tarihi en az yedi gün önce bildirir."
-
Yasa ve -Tüzük maddelerinin ilgili kısım-l-a-rından görülebileceği gibi geçit isteyen mal sahibinin bir kamu yoluna çıkabilmek için gerekli olan geçitten yoksun olmas-ı- ve ilâveten geçidin yönü ile bunu kullanma hakkının derecesi ve ödenecek tazminat tutarının tüm ilgililere önceden yapılacak bir bilirimle duyurulması gerekmektedir.

Bu başvuruda Müstedi verilmek istenen geçidin bir kamu yoluna çıkmadığına ilişkin bir s-av ileri sürmesine karşın bu hususta Mahkeme önünde yeterli şahadet mevcut değildir. Ancak konu malın tahsisli mutasarrıfı ve eşdeğerde hak sahibi olan Müstediye herhangi bir bildirim yapılmadığı ise tartışma konusu değildir.

41/77 sayılı İskân, Toprakla-ndırma ve Eşdeğer Mal Yasası'nın 69'uncu maddesi yasada öngörülen süre içerisinde Kuzey bölgesinde eşdeğerde hak sahibi olanların tasarruf ettikleri taşınmaz mallar ile puan değerlerinin ilgili kişinin "T" cetveline işlenerek yine aynı yasanın 70. maddesi -kuralları uyarınca onlara koçan verilmesini öngörmektedir.

Fasıl 224 Taşınmaz Mal (Tasarruf, Kayıt ve Takdiri Kıymet) Yasasının İngilizce metinde Madde (2)'de "owner" kelimesi ise şu şekilde tanımlanmaktadır:

"Owner" means the person entitled to be regi-stered as the owner of any immovable property whether he is so registered or not."

Bu başvuruya konu 314 ve 315 numaralı parseller Müstediye tahsisli ve "T" c-etveline işlenmiş olup Müs-t-e-diye terkettiği taş-ınmaz mallara karşı konu parsel-l-e-rin gerekli- puan hesapları yapı-l-a-rak verilmesi yasa gereği olduğuna göre Müstedaaleyhlerin ve İlgili Şahsın i-leri sürdüğü gibi Müstedi konu- parsellerde sadece izinli bir kişi olmayıp Fasıl 224 Madde 2'deki "owner" anlamında koçan almaya hak kazanmış bir kişi ve en azından Fasıl 224 Madde 11(A)(2)'de belirtilen "bütün ilgililerden" birisidir. Bu nedenle Müstedinin bilgisi dışında ve ona herhan-gi bir bildirim yapılmadan konu parsellerden Müstedaaleyhlerin İlgili Şahsa geçit hakkı vermeleri olası değildir.

Ayrıca konu kararın alınmasını sağlamak için Bakanlar Kuruluna ilgili Bakanlık tarafından sunulan önergeye bakılacak olursa konu önergede pa-rsel 314 ve 315'in eşdeğerde hak sahibi olan Müstediye tahsisli oldukları hususunun Bakanlar Kurulunun bilgisine getirilmediği de görülecektir. Bakanlar Kurulu konu parsellerin Müstediye tahsisli olduklarını bilmiş olsaydı başvuruya konu kararı almayabilir-di. Bu nedenle de alınan konu karar sakattır. Kaldı ki 41/77 sayılı İskân, Topraklandırma ve Eşdeğer Mal Yasası madde 23'e bakıldığında verilecek geçit için ödenecek paranın bile tahsis sahibine ödenmesi öngörüldüğüne göre tahsis sahibi olan Müstedinin bil-gisi ve onayı dışında yapılan işlemin doğru olduğunu söylemek de olası değildir.

Yukarıda söylenenlerden anlaşılabileceği gibi Müstedi başvurusunda başrılı olmuştur ve başvuru konusu kararın hükümsüz ve etksiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağ-ına karar verilir.

Masraflar hususunda herhangi bir emir verilmez.


(Niyazi F. Korkut) (Celâl Karabacak) (Özkan Tunçağ)
Yargıç Yargıç Yargıç

2-9 Haziran 1992






-


-7-



-


Full & Egal Universal Law Academy