Yüksek İdare Mahkemesi Numara 86/2008 Dava No 31/2009 Karar Tarihi 30.09.2009
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 86/2008 Dava No 31/2009 Karar Tarihi 30.09.2009
Numara: 86/2008
Dava No: 31/2009
Taraflar: Ümit A. Özdil ile Lefkoşa Türk Belediyesi
Konu: Temizlik resmi
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 30.09.2009

-D.31/09 YİM: 86/08
Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında.
Mahkeme Heyeti:Necmettin Bostancı, Talât D.Refiker, Narin F.Şefik.

Davacı:Ümit A. Özdil, 3/5 Hasane Ilgaz Sokak, Lefkoşa
- ile -
Davalı:-Lefkoşa Türk Belediyesi, Lefkoşa Türk Belediyesi
Başkanı, Lefkoşa Türk Belediyesi Başkan Vekili, Lefkoşa
Türk Belediyesi Meclis Üyeleri, Lefkoşa Beldesi
Hemşehrileri, Lefkoşa
A r a s ı n d- a.

Davacı namına: Avukat Ersun Şeytanoğlu
Davalı namına: Avukat Halil Dinç Onur.

----------
H Ü K Ü M
-
-Necmettin Bostancı:Davacı, Davalı aleyhine ikâme ettiği işbu davada aşağıdaki şekilde talepte bulunmuştur:
"A.Davacının 1.11.2007 tarihinde icar ettiği Lefkoşa'da
Müftü Ziyai Efendi Sokak No:24 adresindeki dükkân için Davalının Davacıdan 300.00 YTL aydın-latma ve temizlik resmi talep etmesine ilişkin işlem, eylem veya kararının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına dair bir karar;

Keza ve/veya alternatif olarak, Davacının ödemekle
mükellef olması halinde, Davalının mutat u-ygulamaları çerçevesinde ve/veya ilgili tüzük uyarınca Davacı adına aydınlatma ve/veya temizlik resmi taksit ve/veya taksitlerini gösteren fatura düzenlemeyi ret veya ihmal etmesinin yapılmaması gerektiğine ve düzenlenmesi ihmal olunan faturanın düzenlenme-si gerektiğine dair bir karar;

Davalının Davacıdan yukarıda mezkûr boş ve
kullanılmayan dükkân için temizlik resmi talebinde bulunmasına ilişkin işlem, eylem veya kararının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına dair bir ka-rar;

Davalının Davacıdan yukarıda mezkûr boş ve
kullanılmayan dükkân için aydınlatma resmi talebinde bulunmasına ilişkin işlem, eylem veya kararının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına dair bir karar;

E.Davacının 8.5.-2008 tarihinde Davalıya postaladığı
8.5.2008 tarihli çek ile Davalıya ödediği miktar üzerinden Davalının gecikme zammı almasına dair karar, işlem veya eyleminin hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına dair bir karar,

F.Bu da-va masrafları."


Davalı, Davacının Talep Takririne karşılık Müdafaa Takriri dosyalayarak Davacının iddialarını reddetmiştir.

Taraflar davanın duruşması amacıyla herhangi bir tanık dinletmemişler, Mahkemeye hitapla yetinmişlerdir. Bu arada Mahkemeye evr-aklardan oluşan 3 adet emare sunmuşlardır.

Davanın duruşma olarak tayinli bulunduğu 29.5.2009 tarihinde, Davacı Avukatı Mahkemeye Talep Takririnin (A) ve (B) paragraflarındaki taleplerin Davacının girişimi ile halledildiğini, (E) paragrafındaki talebi ge-ri çektiğini, sadece (C) ve (D) paragraflarındaki taleplerinde ısrarlı olduğunu beyan etmiştir.

Keza Davacı Avukatı, Davalı Avukatı ile çalışma yaparak olguları daralttıklarını, ihtilâfsız olguları belirlediklerini beyanla ihtilâfsız olguları Mahkemeye s-unmuştur. Buna göre dava ile ilgili ihtilâfsız olgular aşağıdaki gibidir:


Davacı, davaya konu dükkânı 1.11.2007 tarihinden 31.10.2009 tarihine kadar 2 yıllığına icar etti. Dükkân Davacının icarında olmasına rağmen davaya ilişkin tüm zamanlarda ve Ekim 2-008 ayına kadar boş ve kullanılmamakta idi. O tarihe kadar dükkânın elektrik ve telefon bağlantısı yoktu. Davalı mezkûr dükkânın eski kiracısı adına düzenlenmiş olan 10.4.2008 tarihli bir faturayı dükkânın kapısının altından attı. Konu faturayla cari dönem-, yani Nisan 2008 dönemi için Davacıdan 10 TL "Temizlik Vergisi" ve 10 TL "Aydınlatma Vergisi" talep edilmekte idi. Davacı talep edilen miktarları haklarına halel gelmeksizin Davalıya ödedi ve bu davayı ikâme etti. Davalı adına bulunan avukat da Mahkemeye -beyanında sunulan olgularla hemfikir olduğunu beyan etmiştir.

Olguların sunulmasından sonra taraflar Mahkemeye hitap etmişlerdir.

Davacı Avukatı Mahkemeye hitabında özetle, Temizlik ve Aydınlatma resimlerinin 51/95 sayılı Belediyeler Yasasının (85)'nc-i maddesi uyarınca alındığını, ayni yasanın (77)'nci maddesine göre belediyenin beldeye verdiği hizmetlerin bedelinin, bu hizmetlerden yararlandırılan kullanıcılardan tahsil edilmesini öngördüğünü, kendi görüşlerine göre hizmet karşılığı talep edilen resim-lerin yükümlülerinin ilgili binaların kullanıcıları olduğunu, herhangi bir konut veya işyeri boş ise, o yeri kullanan gerçek veya tüzel kişi yoksa, resim, 'o yerde bir konut veya işyeri binası vardır' diye o yerin mal sahibinden veya kiracısından talep edi-lemiyeceğini, resmin taşınmaz mala yükletilen bir mali yükümlülük olmadığını, bu nedenle temizlik ve aydınlatma hizmetinin bedelinin binadan değil, onu kullanmakta olan ve bu hizmetlerden yararlanan kişi varsa, ancak ondan talep edebileceğini, belediyenin -de boş olan binalardan temizlik resmi talep etmediğini, ancak aydınlatma resmi talep ettiğini, yasakoyucunun resim yükümlüsünün binaların olmasını arzu etmiş olması halinde bu konudaki düzenlemeyi 'hizmetlerden yararlandırılan kullanıcılar' şeklinde yapmam-ış olacağını ileri sürmüştür. Ayrıca resmin tanımı konusunda, Anayasa Mahkemesi 31/85 (D.1/86) sayılı kararı ve Hüseyin Özcan'ın Ansiklopedik Hukuk Sözlüğündeki tanımı Mahkemenin bilgisine getirmiştir.

Davalı Avukatı ise Mahkemeye hitabında, resmin tanım-ı konusunda Davacı Avukatı ile hemfikir olduğunu, resmin kamu kurumu tarafından yapılan hizmet ve diğer masrafların karşılığı olarak alındığını, bu nedenle resmi, sadece hizmeti dikkâte alarak değerlendirmenin yanlış olduğunu, önemli olanın bölgeye genel a-nlamda hizmetin götürülmesi olduğunu, resim alınırken, kişinin münferit olarak bu hizmetten faydalanıp, faydalanmadığının dikkâte alınmadığını, Belediyeler Yasasının (85)'nci maddesindeki düzenlemenin resmin 'işyeri veya konuttan alınacağı' şeklinde olduğu-nu, kimin ödeyeceği hususunun tüzükle belirlendiğini, bu konuda belediyenin Temizlik ve Aydınlatma Tüzüğü yaptığını ve bu tüzükleri resmi gazetede yayımladığını, resmi, kiracı veya mal sahibi veya tasarrufunda bulunduranın ödeyeceğini, bu meselede bina boş- olsa dahi Davacı tarafından kiralanmış olduğu için Davacının resimden sorumlu olduğunu iddia etmiştir. Keza Davalı Avukatı resmin tarifi konusunda Mahkemenin dikkâtini 31/1985 (D.1/1986)sayılı Anayasa Mahkemesi kararına çekmiştir.

Konunun yasal boyutunu -incelemeden önce, resmin tanımı ve niteliğini ortaya koymakta fayda vardır. Resmin tanımı konusunda taraflar arasında ihtilâf yoktur. Taraf Avukatlarının atıfta bulunduğu 31/85 sayılı Anayasa Mahkemesi kararında resmin izahı ile ilgili şöyle denmektedir:".-.. Resim genellikle mali güce göre değil de yapılan hizmet, masrafların karşılığı olarak veya konu olan mal ve emtianın cins, değer veya menşeine göre alınır."


Prof.Dr.Ejder Yılmaz'ın Hukuk Sözlüğünde (4'ncü baskı) Resim; "Devlet daire ve kurumlarında -görülen hizmet ve yapılan giderlerin karşılığı olarak yalnız o işle ilgisi bulunan kişilerden alınan bir gelir, kâr, vergi." şeklinde tanımlanmaktadır.

Tanımlardan görülebileceği gibi, resim, görülen hizmet ve masrafın karşılığı olarak, o işle ilgili ola-n gerçek ve tüzel kişilerden alınır. Bu anlamda taşınmaz mal resim yükümlüsü değildir. Ancak taşınmaz mal, resmin tesbit ve tahsilinde kaynak olarak alınmaktadır.

Yukarıdaki sonuca vardıktan sonra yasal duruma bakmakta yarar vardır. 51/95 sayılı Belediy-eler Yasasının (77)'nci maddesi belediye gelirleri ile ilgili genel bir düzenleme yapması yanında resim yükümlüsü olarak kullanıcıları göstermektedir. Konu madde aynen şöyledir:
"77.(1)Belediyeler, kaynakların tahsis ve kullanımında, verimlilik ve maliy-etin geri dönüşü esaslarını dikkâte alırlar. Belde halkına götürülen ve sosyal amaçlı hizmetler dışındaki her türlü hizmetin bedeli, hizmetlerden yararlandırılan kullanıcılardan uygun bir şekilde tahsil edilir.
Ayrıca Devlet tarafından, kalkınma plan ve -programlarında Belediyeler için öngörülen hedeflere ulaşılmasını gerçekleştirmek, Belediyeleri teşvik etmek ve değişik sosyal ve ekonomik kalkınma düzeyinde bulunan Belediyeler arasında hizmet dengesini sağlamak amacıyla, bu Belediyelere mali yardım yapılı-r.

Belediye gelirleri şunlardır:
(A)Bu Yasa ve diğer yasalarla Belediyelere
vergi, resim, harç, ücret ve benzeri adlarla sağlanmış olan gelirler:
Devlet gelirlerinden ayrılan paylar;
Belediyelerin kamu hizmeti alanında faaliyet gösteren kurum, işletme v-e döner sermayeli kuruluşlarının net gelirleri;
(Ç)Belediyelerin, hukuksal alandaki girişim ve uğraşları karşılığında sağlayacakları gelirler;
(D)Devlet ve kamu kuruluşlarının koşullu veya koşulsuz yardımları;
(E)Her türlü koşullu ve koşulsuz bağışlar i-le alınan kredi ve borçlanmalar;
(F)Belediye taşınır ve taşınmaz malların kira, satış ve başka surette değerlendirilme-sinden doğan gelirler;
(G) Bir yasa ile düzenlenen ve Belediye sınırları içerisindeki taşınmaz mallardan taşınmaz mal vergisi;
(Ğ)Para- ve vergi cezaları; ve
(H)Diğer gelirler."

Yasanın (85)'nci maddesi de belediyelere belde sınırları içinde yaptığı temizlik, aydınlatma ve sağlıkla ilgili hizmetlere karşılık, hazırlanacak tüzükle, resim talep etme hakkı vermektedir. Konu (85)'nci madde- aynen şöyledir:
"85.(1)Her Belediye, sınırları içinde yaptığı temizlik hizmetlerine karşılık Belediye Meclisince hazırlanacak tüzükle Dördüncü Cetvel'de belirtilen Temizlik Resmi alır. Belediye Meclisi hazırlayacağı bu tüzükle, Temizlik Resminin 6 eşit -takside kadar ödenmesini düzenleyebilir.

Beldenin aydınlatılması belediyeye aittir. Yapılan hizmete karşılık her konut ve işyerinden Belediye Meclisince hazırlanacak Bakanlıkça önerilecek ve Bakanlar Kurulunca onaylanacak bir tüzükle yılda 4.000.000TL (D-ört Milyon Türk Lirası) ile 160.000.000TL (Yüz Altmış Milyon Türk Lirası) arasında aydınlatma resmi alınır.

Her belediye, sınırları içinde halk sağlığı ile ilgili yapılan haşare ile mücadele hizmetlerine karşılık her konut ve işyerinden Belediye Meclisin-ce hazırlanacak Bakanlıkça önerilecek ve Bakanlar Kurulunca onaylanacak bir tüzükle yılda 30YTL (Otuz Yeni Türk Lirası) ile 150 YTL (Yüz Elli Yeni Türk Lirası) arasında sağlık resmi alır.

Belediye Meclisi alacağı bir kararla, Sosyal Hizmetler Dairesinden- sosyal yardım aldığını her yıl belge ile kanıtlayan kişileri, (1)'nci fıkrada öngörülen temizlik resminden bağışık tutabilir."

Belediyeler Yasasının (133)'ncü maddesi de tüzükleri yapmaya yetkili organı ve tüzüklerin yürürlüğe girebilmesi için gerekli i-şlemleri izah eder.

Davalı (85)'nci maddenin verdiği yetkiye dayanarak, "Temizlik ve Şehir Aydınlatma Tüzüğünü" hazırlamış ve konu tüzük 8.5.1996 tarihli Resmi Gazete'nin Ek III'nde Amme Enstrümanı 412 olarak yayınlanmıştır. Konu tüzüğün (5) ve (6)'nci -maddesi "temizlik resmi" ile (14)'ncü maddesi ise "aydınlatma resmi" ile ilgilidir.

Bahse konu tüzüğün (5) ve (6)'ncı maddeleri aynen şöyledir:
"5.Kiracı, mal sahibi veya tasarrufunda bulunduran
şahıslar Temizlik Resmini belirlenecek taksit süresi için-de Belediye veznesine ödemekle yükümlüdür.

Herhangi bir yıl veya yılın herhangi bir kısmı için
aşağıda öngörülen ve Belediye Meclisince saptanacak oranda Temizlik Resmi alınır.
...................................................
......................-.............................
..................................................."


Tüzüğün (14)'ncü maddesi ise aynen şöyledir:
"14.Belediye sınırları içerisinde herhangi bir taşınmaz
malın, konut veya işyerinin sahibi, kiracısı ve/veya
tasarru-funda bulunduran kişiler, bu gibi yerlerin
önünde ışık olsun veya olmasın her yıl Belediye
Meclisince saptanacak olan aşağıda öngörülen oran ve
miktarlar arasında Aydınlatma Resmini öderler."


Belediyeler Yasası madde 77'de yer alan "kullanıc-ılar" kelimesini, tüzüğün yukarıda iktibas edilen (5) ve (6)'ncı maddeleri ile birlikte değerlendirdiğimiz zaman, kullanıcı- ların, kiracı, mal sahibi veya tasarrufunda bulunduranlar olduğu, kendiliğinden anlaşılmaktadır.

Tüzük, "tasarruf eden" kelimesini- kullanmakla aslında mal sahibi ve kiracıyı da kapsamıştır. Çünkü "tasarruf" kelimesi, kelime olarak, hem fiziki, hem de yasal tasarrufu kapsamaktadır. Tüzük, kullanan, kullanmayan, ayırımı yapmamakla birlikte, "tasarruf" kelimesini kullanmakla, taşınmazı -fiilen kullananı ve kullanmayanı, yeter ki mutasarrıf (tasarruf eden) olsun, resmin yükümlüsü yapmıştır.

Davacının resim talebine kaynak teşkil eden dükkânın kiracısı, yani yasal mutasarrıfı olduğu ihtilâfsızdır. Davacı konu dükkânı tasarruf eden olduğu -cihetle, yukarıda vardığımız sonuç ışığında talep edilen resmi ödemekle yükümlüdür.

Yukarıda belirtilenlerden anlaşılacağı üzere Davacı davasında başarılı olamamıştır.

Netice olarak Talep Takririnin (A) ve (B) paragraflarındaki talepler uzlaşı yoluyla -sonuçlandırıldığı, (E) paragrafındaki talep ise geri çekildiği, (C) ve (D) paragraflarındaki taleplerinde de başarılı olamadığı nedeni ile Davacının davası red ve iptal edilir. Masraf emri verilmez.


Necmettin BostancıTalât D.RefikerNarin F.Şefik
- Yargıç Yargıç Yargıç


30 Eylül, 2009



8






Full & Egal Universal Law Academy