Yüksek İdare Mahkemesi Numara 85/1999 Dava No 12/2001 Karar Tarihi 28.06.2001
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 85/1999 Dava No 12/2001 Karar Tarihi 28.06.2001
Numara: 85/1999
Dava No: 12/2001
Taraflar: Nazif Borman ile Ekonomi ve Maliye Bakanlığı
Konu: Emeklilik maaş ve ikramiyesi...
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 28.06.2001

-D.12/2001 YİM 85/99
Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında.
Mahkeme Heyeti: Celâl Karabacak, Nevvar Nolan, Seyit A. Bensen.
Davacı: Nazif Borman, Ortaköy (Hastahane arkası), Lefkoşa

- - ile -
Davalı: Ekonomi ve Maliye Bakanlığı Hazine ve Muhasebe
Dairesi Müdürü vasıtasıyle KKTC, Lefkoşa
A r a s ı n d a.
Davacı namına: Avukat Kıvanç M. Riza
Davalı namına: Başsavcı Yardımcısı Muav-ini Müjgan Irkad.


---------------


H Ü K Ü M


Celâl Karabacak: Önümüzdeki dava Davacı tarafından dosya-lanmış olup işbu dava ile Davacı, Büyükelçilik görevinde yaptığı hizmetinin Emeklilik Yasası hükümleri altında daha önceki hizmetleri ile birleştiri-lerek çıkacak toplam süre üzerinden Bakan maaşı dikkate alınıp kendisine yeniden emeklilik maaş ve ikramiyesi verilmemesi yönünde Davalı tarafından alınan karar ve/veya yapılan işlemlerin hatalı olduğunu iddia etmiş ve bahse konu karar ve/veya yapılan işle-mlerin hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir
sonuç doğurmayacağına dair Mahkememizden bir hüküm talep etmiştir.

Davalı ise Davacının bu davasına karşılık dosyaladığı müdafaa takririnde bir iptidai itirazda bulunmuş, ayrıca diğer iddialarını d-a ileri sürerek Davacının yakınma konusu yaptığı karar ve/veya işlemlerin doğru ve yasalara uygun
olduğunu beyan edip Davacı tarafından dosyalanan davanın
ret ve iptal edilmesi gerektiğini söylemiştir.
Davanın duruşmasına başlarken taraflar, iddiala-rını desteklemek amacıyle, 11 adet belgeyi Emare 1 - 11 olarak
sunmuşlar, başka herhangi bir tanık dinletmeyip hemfikir oldukları olguları Mahkememize şöyle özetlemişlerdir:

5.7.1940 doğumlu olan Davacı, 1.12.1963 ile 27.6.1981 tarihleri arasında çeş-itli kamu görevinde bulunduktan sonra 27.6.1981 tarihinde milletvekili seçilmesi üzerine kamu görevinden emekliye ayrılmıştır. Emekliye ayrılırken bu hizmeti ile 21.12.1963 - 10.4.1972 tarihleri arasındaki
8 yıl 3 ay 21 gün süreli mücahitlik hizmeti de d-ikkate alınarak Davacıya emekli maaş ve ikramiyesi ödenmiştir.

27.6.1981'de milletvekili seçilen Davacı, milletvekili iken bir süre de Bakanlık yapmış, daha sonra 1.10.1993 tarihinde milletvekilliğinden istifa edip siyasal kamu görevinden ayrılmıştır-. Bu kez daha önceki hizmetleri ile siyasal kamu görevindeki hizmetleri birleştirilmiş ve toplam 29 yıl 10 ay olan fiili hizmetine mücahitlik hizmetinden de
2 ay eklenerek 30 yıl azami hizmet yılı hesabı ile ve ayrıca görevleri esnasında en yüksek menfaa-t sağlayan Bakan maaşı dikkate alınarak hesaplama yapılmış ve buna göre emekli maaş ve ikramiyesi Davacıya ödenmiştir. Ancak bu hesaplamalar yapılırken Yasaya uygun olarak Davacının geçmişte aldığı ikramiye tutarı son aldığı ikramiyeden düşülmüştür.

- Bu işlemler esnasında, Davacının 30 fiili hizmet yılı bulunmadığından, 30 yılın üzerindeki 8 yıl 1 ay 21 günlük mütebaki mücahitlik hizmetine karşılık kendisine en son çekmekte olduğu Bakan maaşı üzerinden her yıla brüt bir
aylık maaşı kadar ek ikramiy-e verilmemiştir.

1.10.1993 tarihinde ikinci kez emekli olan Davacı, hizmet dışından, Üçlü Kararname ile Müdür/Temsilci olarak atanmış ve 13.4.1994 tarih ve A-448-94 sayılı Bakanlar
Kurulu kararı uyarınca Ankara Büyükelçiliğine gönderil-miştir. Bu g-öreve 2.5.1994 tarihinde başlayan Davacının maaşından 2 ay süre ile emeklilik iştirak payı kesilmiş
ise de, daha sonra bunun kesilmemesi gerektiği farkedilince kesilen miktar Davacıya birtamam iade edilmiştir. Muhtelif tarihlerdeki uzatmalarla 1.8.1999 t-arihine değin toplam 5
yıl 3 ay süren Müdür/Temsilcilikte, Davacı, Yasa gereği emekli maaşı almayıp sadece bu mevkiin maaşını almıştır.

Davacı, 1.8.1999 tarihinde sona eren Müdür/Temsilci görevinden ayrılırken 5 yıl 3 ay olan bu hizmeti ile daha önce- menfaat kazanamadığı 8 yıl 1 ay 21 günlük mücahitlik hizmeti birleştirilerek kendisine toplam 13 hizmet yılı üzerinden en son çektiği Müdür/Temsilci maaşı dikkate
alınıp her yıl için brüt bir aylık ek ikramiye ödenmiştir.

Alınan bu karar ve/veya ya-pılan işlemlerin hatalı, yasalara aykırı, keyfi, görevi kötüye kullanma ve uygula-
maya ters olduğunu ileri süren Davacı, bunların meşru menfaatını doğrudan doğruya ve olumsuz yönde etkilediğini düşünüp önümüzdeki davayı açmış ve yukarıda belirtilen talepl-erde bulunmuştur.

Olgulardan sonra taraflar hukuki argümanlarını sunmak için Mahkememize ayrı ayrı hitapta bulunmuşlardır.

Öncelikle Davalının ileri sürdüğü iptidai itirazla ilgili hitaplara değinmeyi uygun görüyoruz.

Mahkememize hitap -eden Davalı, Emare 6'ya göre Dava-cının Değiştirilmiş şekliyle 53/1977 sayılı Üst Kademe Yöneticileri Yasası ve 14/1985 sayılı Yasa ile değiştirilen 19/1983 sayılı Dışişleri Dairesi Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları Yasasının 26. maddesi uyarınca hizmet d-ışından Üçlü
Kararname yöntemi ile Müdür/Temsilci olarak Ankara Büyükel-çiliğine atandığını söylemiştir. Devamla, 53/1977 sayılı Yasanın 9. maddesinin kadro dışından Üçlü Kararname yöntemi ile atama ve görevden alma koşullarını düzenlediğini, bu şekilde -kamu görevine atananların görevden çıkarılırken göreve alınma koşulları ötesinde ek tazminat veya başka herhangi bir hak alamayacağının belirlendiğini iddia etmiştir. Davalı, Davacı da bu belirtilen yöntemle kadro dışından atandığına ve atama kararında em-eklilik menfaatı alacağına dair herhangi bir husus bulunmadığına göre, konu madde uyarınca Davacıya ek tazminat veya başka herhangi
bir hak verilmemesinin Yasaya uygun ve doğru bir uygulama olacağını ileri sürmüştür.

Davalı, keza, durum bu şekilde- iken İdarenin hatalı olarak Davacıya 30 yılın üzerindeki her hizmet yılı ile her mücahitlik hizmet yılına karşılık en son çekmekte olduğu Müdür/Temsilci maaşı esas alınarak her seneye bir ay olmak üzere, brüt aylık maaşı kadar ikramiye verildiğini, bunun -yasal dayanaktan yoksun olduğunu ve İdarenin hatalı olan bu kararını geri alması gerektiğini vurgulamıştır.

Son olarak, tüm bu söyledikleri ışığında iptidai itira-zının kabul edilerek Davacının davasının ret ve iptalini talep etmiştir.

Davalını-n bu iptidai itirazına karşılık olarak Davacı, 53/1977 sayılı Yasanın 9. maddesinde Müsteşar, Özel Kalem Müdürleri ve Kooperatif Şirketler Mukayyidi mevkilerinden bahsedildiğini, Davalının atamasının ise bu mevkilerden hiçbirine uymayıp yapılan atamanın Mü-dür/Temsilci olduğunu, dolayısıyle bu maddenin kendilerine uyarlanıp ek tazminat veya herhangi bir hak alamayacaklarına dair hükmün Davacıya şamil olmadığı cihetle, Davalı tarafından ileri sürülen iptidai itirazın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
-
Davanın esası ile ilgili hitaplara gelince;

Değiştirilmiş şekliyle 26/1977 sayılı Emeklilik Yasa-
sının 29. maddesinde bir kamu görevlisinin muhtelif mevki-lerde kesintili olup olmadığına bakılmaksızın çalışmış
olması halinde, geçmiş-teki hizmeti ile yeniden hak kazandığı hizmetinin birleştirilip emekli maaş, ikramiye ve diğer emeklilik menfaatlerinin bu birleştirilen hizmet üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Davacı, bu maddeden yararla-
narak Müdür/Temsilci olarak kamu görevi ya-ptığı 5 yıl 3
aylık son hizmeti ile daha önceki tüm hizmetlerinin birleş-tirilmesi sonucunda toplam 43 yıl 4 ay 21 güne ulaşan bu
süre üzerinden ve kendisine en yüksek menfaatı sağlayan
Bakan maaşı esas alınarak emeklilik maaş, ikramiye ve ek ikramiye ö-denmesinin şart olduğunu ileri sürmüştür.
Devamla, bugüne kadar, uygulamanın böyle olduğunu söyleyen Davacı, pek tabii ki, geçmişte aldığı ikramiye tutarının
29. madde kuralları uyarınca son alacağı ikramiyeden tenzil edilmesinin gerekli olduğunu da ilâ-ve etmiştir.

Son olarak, İdarenin bu uygulamayı kendisine yapmayıp olgularda belirtildiği gibi hareket etmekle hatalı olduğunu belirten Davacı, bu yanlışlığın düzeltilmesi yönünde bir hüküm talep ettiğini söylemiştir.

Davacının bu iddialarına k-arşılık Davalı, daha önce de belirtildiği gibi, Davacının birleştirilmesini talep ettiği hizmetinin Değiştirilmiş şekliyle 26/1977 sayılı Emeklilik Yasasının 29. maddesi altında emeklilik hakkı kazandıran
bir hizmet olmadığını, konu hizmetin 29. madde alt-ında birleştirilme imkânı bulunmadığını söylemiştir. Davalı, keza, bir an için emeklilik hakkı kazandıran bir hizmet olduğu kabul edilse dahi, 29. madde iyice etüt edildiğinde, bu maddenin son paragrafı olan "Ancak, geçmişte aldığı ikramiye tutarı son ald-ığından indirilir." söz dizisinde
daha önce zorunlu hizmet yılını tamamlamadığı için sadece ikramiye alan kişilerin daha sonra emeklilik hakkı kazan-dıran bir hizmet yapması ve bunların şimdi zorunlu hizmet yılına ulaşması halinde, ancak o zaman tüm hizme-tlerin birleştirilip kişiye emeklilik maaş, ikramiye ve diğer emeklilik menfaatlerinin verileceğinin öngörüldüğünü belirtmiştir.

Davalı, bu davadaki Davacının daha önce diğer hizmetle- rinin birleştirilip azami 30 hizmet yılı üzerinden emekliye çıktı-ğını ve bu şekilde hem emekli maaşı hem de ikramiye-
sini aldığını söylemiştir. Davalı, durum bu şekilde
olduğuna göre, bahse konu madde altında Davacının yeniden
tüm hizmetlerinin birleştirilerek, kendisine en yüksek menfaat sağlayan Bakan maaşı üzerin-den, emeklilik maaş, ikramiye ve ek ikramiye verilmesinin olanaksız olduğunu eklemiştir.

Davalı, yine, ilgili Yasada emekli maaşı alan kamu görevlilerinin hizmetlerinin birleştirilmesi yönünde,
siyasal kamu görevlileri ile ilgili kuralları düzenleye-n
40. maddede olduğu gibi, özel bir düzenleme de olmadığını belirtmiştir.

Davacı ile aynı durumda olan Peker Turgut isimli şahsa daha önce yapılan uygulamanın kendilerine göre, kural dışı olduğunu ileri süren Davalı, bu uygulamanın emsal teşkil edeme-yeceğini söylemiş ve adıgeçen şahsa fazladan yapılan ödemenin geri alınması ile ilgili araştırma yapmanın düşü-nüldüğünü ilâve etmiştir.

Davalı son olarak, tüm bu nedenlerle Davacının dava-sında başarılı olamadığına karar verilerek dosyaladığı davanı-n ret ve iptal edilmesini talep etmiştir.

Yukarıdaki iddia ve görüşler ışığında iptidai itiraz konusunu inceleyelim.

Taraflarca itirazsız olarak ibraz edilen Emare 6 Atama Kararnamesine göre, Davacı Müdür/Temsilci olarak atanmıştır. Bu Atama K-ararnamesi aynen aşağıdaki gibidir:

"ATAMA KARARNAMESİ

Değiştirilmiş şekliyle 53/1977 sayılı Üst
Kademe Yöneticileri yasasının 2. maddesinin (2).
fıkrası kapsamına giren Müdür/Temsilci mevkiine
değiştirilmi-ş şekliyle 53/1977 sayılı Üst Kademe
Yöneticileri Yasası kuralları ve 14/85 sayılı
yasa ile değiştirilmiş olan 19/83 sayılı Dışişleri
Dairesi, Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları Yasa-
sı'nın 26. maddesi uyarınca, Nazif Borman'ın
- 15 Nisan, 1994 tarihinden itibaren ileride her-
hangi bir sebep gösterilmeden görevinden alınması
koşulu ile atanmasına ve atanma tarihinden itibaren
atandığı mevkiin maaşını almasına karar verilir.


(Atay A. Raşit) (Hakkı Atun)- (Rauf R. Denktaş)
Dışişleri ve KKTC Başbakanı KKTC Cumhurbaşkanı
Savunma Bakanı"

Aynen alıntısını yaptığımız bu Kararname incelendiğinde
Davacının bahse konu mevkiye atanmasının Değiştirilmiş şek-liyle 53/1977 sayılı Üst Kademe Y-öneticileri Yasası kural-ları ve 14/1985 sayılı Yasa ile değiştirilen 19/1983 sayılı Dışişleri Dairesi Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları
Yasasının 26. maddesine dayandığı görülmektedir. Bu maddenin ilgili kısımları şöyledir:

"26. .............-..........................
................................................
................................................

Ancak, bu Yasa veya herhangi bir yasada
aksine kural bulunmasına bakılmaksızın, Dışiş-
leri ile ilg-ili Bakanlığın önerisi üzerine Kuzey
Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin yurt dışı birimle-
rinde görevlendirilmek amacıyla, Kamu Görevlileri
Yasası'nın 6. maddesinin (2). fıkra kurallarına
bağlı olmadan, hizmet dışından Üst Kademe Yöneti-
- cileri Yasasının öngördüğü üçlü kararname yöntemi
ile Müdür/Temsilci atanabilir ve aynı yöntemle
görevden alınabilir. Bu durumda ilgili kişide,
hale göre, kamu görevinden emekli olmama ve 10
yıl fiili hizmet etmiş olma şartları aranma-z."

Yine Davacının atanmasına esas teşkil eden Değişti-rilmiş şekliyle 53/1977 sayılı Üst Kademe Yöneticileri Yasasındaki kurallara göz atıldığında, bu Yasanın 2. maddesinin (2). fıkrası kapsamına giren Müdür/Temsilci mevkiinin aynı Yasanın 6. maddes-inin (10). fıkrasındaki kurallara da tabi olduğu anlaşılmaktadır. Bu kuralların ilgili kısımlarını aynen aktarmayı faydalı buluyoruz.

"6.(10) Müdür/Temsilciler:
......................................
.................................-.........
..........................................

Ancak, Bakanlar Kurulu, bu Yasa veya her-
hangi bir Yasada aksine kural bulunmasına
bakılmaksızın, Dışişleri ile görevli Bakanlığın
önerisi üzerine, Kuzey Kıbrıs Türk C-umhuriyeti
dış temsilciliklerine, Kamu Görevlileri Yasa-
sının 6'ncı maddesinin (2)'nci fıkrasındaki
koşullara bağlı olmadan hizmet dışından da üçlü
kararname ile atanmış bir kişiyi temsilci olarak
gönderebilir. Bu durumda il-gili kişinin kamu
hizmetinde sekiz yıl hizmet etmiş olması koşulu
da aranmaz."
Tarafların Mahkememize sunduğu olgulardan görüleceği üzere Davacı, 1.10.1993 tarihinde siyasal kamu görevinden emekli olmakla artık kadro dışı yani hizmet dışı -kalmıştır. Bu şekilde hizmet dışında kalan ve yukarıda Emare 6 olarak alıntısı yapılan Üçlü Kararname ile Müdür/Temsilci olarak atanan Davacı, Emare 7'ye göre, Bakanlar Kurulunun 13 Nisan 1994 gün ve A-448-94 sayılı Kararı ile KKTC Ankara Büyük-
elçiliğin-e gönderilmiştir. Konu mevkide 5 yıl 3 ay görev yapıp yine aynı yöntemle görevden alınan Davacı, önümüz-
deki dava altında bu hizmetine karşılık bazı haklar talep etmektedir.

Davacının konu mevkiye atanmasının dayandırıldığı Değiştirilmiş şekliyle 5-3/1977 sayılı Yasa kuralları ince-lendiğinde, kadro dışı atamaları düzenleyen bazı hükümlere rastlanmıştır ki, bu hükümleri içeren konu Yasanın 9. mad-desini alıntı yapmayı gerekli buluyoruz.

"9. Müsteşar ve Özel Kalem Müdürleri, Kadro
Koo-peratif Şirketler Mukayyidi mevkile- dışından
rine kamu görevlileri dışından da üçlü atama
kararname ile atama yapılabilir. Yukarı-
daki şekilde yapılacak atamalarda üniversite
üstü ehliyet veya kamu görevi dışında yöne-
-ticilik yapmış olmak veya atanacağı mevki
için özel ehliyet aranacaktır. Bu şekilde
kamu görevine atananlar aynı şekilde kamu
görevinden çıkarılabilecek. Kamu görevinden
çıkarılırken göreve alınma koşulları ötesinde
ek tazmina-t veya herhangi bir hak alamazlar.
Ancak, yaş haddi, sağlık veya kendi arzusu
ile emekliye sevk edilenler bu madde kuralları
uyarınca atanamazlar."

Davacı, kendi atamasının Müdür/Temsilci olduğunu, ancak alıntısı yapılan bu maddede -Müsteşar, Özel Kalem Müdürleri
ve Kooperatif Şirketler Mukayyidinden bahsedildiği cihetle, yalnız o mevkileri kapsadığını ve kendisinin kesinlikle bu madde kapsamına girmediğini iddia etmiştir.
Hemen şunu belirtmekte fayda görüyoruz ki, Davacının
bu -iddiasını kabul etmek olanaksızdır. Çünkü eğer iddiası kabul edilecek olursa, konu maddede belirtilen mevkiler haricinde kadro dışından Üçlü Kararname yöntemi ile başka mevkilere atama yapılamaması gerekmektedir. Bu durumda
da Müdür/Temsilci olarak kadr-o dışından Üçlü Kararname ile atanan Davacının atanması gayrıyasal sayılacaktır. Gayrı-yasal bir mevkide yapılan hizmet için kendisine herhangi
bir hak veya menfaat verilmesi ise düşünülemez.

Halbuki, mevzuat az önce belirttiğimiz ve alıntısını yap-tığımız 9. maddede belirtilen mevkiler dışında da kadro dışından Üçlü Kararname ile Müdür/Temsilci atanmasına cevaz vermektedir. Nitekim, Davacı da bu mevzuat altında yasal olarak bahse konu mevkiye atanmıştır.

9. maddede geçen "Bu şekilde kamu göre-vine atananlar aynı şekilde kamu görevinden çıkarılabilecek. Kamu göre-vinden çıkarılırken göreve alınma koşulları ötesinde ek tazminat veya herhangi bir hak alamazlar." söz dizisi lâfzı
ve ruhu ile incelendiğinde, maddenin gayet açık olup ortaya bir pros-edür koyduğu ve buna göre, kadro dışından Üçlü Kararname ile atananların aynı yöntemle görevden alınabi-
leceklerini ve görevden çıkarılırken de göreve alınma
koşulları ötesinde onlara ek tazminat veya herhangi bir
hak verilmeyeceğini öngördüğü anlaşılma-ktadır.

Davacı da Müdür/Temsilci mevkiine kadro dışından Üçlü Kararname ile atanıp aynı yöntemle kamu görevinden çıkarıl-
dığına göre, bahse konu Yasa maddesi kapsamında olup kendi-sine görevden çıkarılırken göreve alınma koşulları ötesinde ek tazmin-at veya herhangi bir hak verilmemesi gerekmektedir.


Emare 6 olarak Mahkememize sunulan Atama Kararnamesini
-incelediğimizde, orada yalnızca konu mevkiye atanma tari-hinden itibaren atandığı mevkiin maaşını almasından bahse-
dildiğine göre, bunun ötesinde Davacının ek tazminat veya herhangi bir hak almasına yasal olanak bulunmadığı kanaatindeyiz.
-
Davacı, kendisi ile aynı koşullarda olduğunu iddia ettiği Peker Turgut isimli şahsa daha önce birtakım menfaat-ların verildiğini söylemiştir. Hukuk Devletinde bir kişiye yapılan gayrıkanuni uygulamanın başka bir meselede emsal teşkil edemeyeceği aş-ikârdır. Nitekim, olgulara göre,
adıgeçen şahsa fazladan yapılan ödemenin geri alınması yönünde İdarece girişimler başlatılması düşünülmektedir.

Davacı Değiştirilmiş şekliyle 26/1977 sayılı Emeklilik
Yasası altında ek tazminat veya başka herhangi -bir hak alamayacağına göre, artık ne kadar ek tazminat veya başka herhangi bir hak alacağının ve bunların nasıl hesaplanaca-ğının incelenmesine gerek kalmamıştır.

Tüm bu söylenenler ışığında, Davalı tarafından ileri
sürülen iptidai itirazın kabul e-dilerek Davacının davasının ret ve iptal edilmesi gerektiği görüşündeyiz.

Sonuç olarak dava ret ve iptal olunur.

Tüm ahvâl ve şerait göz önünde bulundurularak masraflar
hususunda herhangi bir emir verilmez.



Celâl Karabacak Nevvar Nol-an Seyit A. Bensen
Yargıç Yargıç Yargıç

28 Haziran 2001
-1


11



-


Full & Egal Universal Law Academy