Yüksek İdare Mahkemesi Numara 70/1985 Dava No 22/1987 Karar Tarihi 13.05.1987
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 70/1985 Dava No 22/1987 Karar Tarihi 13.05.1987
Numara: 70/1985
Dava No: 22/1987
Taraflar: Ülker C. Akdenizli ile İs. Ve Reh. Bak. vd
Konu: Tahsis istemi
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 13.05.1987

-
D.22/87 YİM 70/85
Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkemede
Yargıç Niyazi F. Korkut huzurunda
Anayasanın 118. maddesi hakkında

Müstedi: Ülker C. -Akdenizli, Güzelyurt
- ile -
Müstedaaleyh: 1. İskan ve Rehabilitasyon Bakanlığı ve/veya Güzelyurt İskan
Şube Sorumlusu vas. KKTC, Lefkoşa.
2. İnceleme ve Dağıtım Komisyonu vas. KKTC, Lefkoşa.
- 3. Saptama, Değerlemdirme ve Tazmin Komisyonları vas.
KKTC, Lefkoşa.
A r a s ı n d a.


Müstedi namına: Ergin Ulunay
Müstedaaleyh na-mına: Mehmet Ali Şefik


Yasa Maddesi: 41/77 sayılı İskan, Topraklandırma ve Eşdeğer Mal Yasasının 26(3) maddesi.

İstemin Özeti: Müstedinin tasarrufunda bulunan konutun adına tahsisinin yapılmamasının, yapılmaması gereken bir ihmal olduğuna ve ihmal olun-an tahsis işleminin yapılması gerektiğine ilişkin karar ile konutu tahliye kararının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurma- yacağına karar verilmesi istemi.

OLAY: Müstedi dosyalamış olduğu başvuruda güney göçmeni olarak güneyde bırakt-ığı malları için İTEM forması doldurduğunu, 1977 yılında evlenmesi üzerine Güzelyurt'ta yarım inşaat eve İskan Makamlarının izni ile tamirat yaparak yerleştiğini, bilahare boşandığını ve birçok kez talep etmesine rağmen konu konutun kendisine tahsis edilme-diğini, bilahare de İskan Şube Müdürlüğünün İskan Rehabilitasyon Müdürlüğüne yazdığı yazıda konu konutun tahliyesini istediklerini belirterek istemleri doğrultusunda karar almak üzere işbu başvuruyu dosyaladı.

SONUÇ: Müstedaaleyhin ileri sürdüğü ve konutu-n Müstediye tahsis ve/veya kira ya da herhangi bir şekilde verilmiş olmadığı nedeniyle bu başvuru maksatları bakımından meşru menfaati bulunmadığına ilişkin ön itiraz nedeni ile başvurunun reddedilmesi gerekirse de diğer savların da incelen- mesinde yarar -vardır. Müstedinin güneyde eşdeğeri olmadığı çağırılan şahadetle kanıtlanmıştır. Yine Müstedi 41/77 sayılı Yasanın 26(3) maddesi uyarınca konut açısından hak sahibi olması için gereken evsafa da haiz değildir.
Başvuru reddedilir.

Atıfta Bulunulan- Yargısal İçtihatlar:
1- YİM 71/84 (dD.16/86) sayılı Cemal Gökçora ile İskan ve Rehabili-
tasyon Bakanlığı ve diğerleri arasındaki Yüksek İdare Mahkemesi
kararı.
2- YİM 130/85 (D.4/87) sayılı Ahmet Yalkın ve İçişleri ve -İskan
Bakanlığı ve diğerleri arasındaki Yüksek İdare Mahkemesi kararı.
___________________

H Ü K Ü M

Müstedi dosyalamış olduğu işbu başvuruda Güney göçmeni olup Me- landra, İstinco ve Sarama'da çok sayıda taşınmaz mal bıraktığını ve bun-larla ilgili olarak Lefkoşa Kaza Tapu Dairesine İTEM 13 formlarını doldurduğunu, 1977 yılında Rağıp Çeko isimli biri ile evlenmesi üzerine Güzelyurt'ta Alpay Başaran Sokak'da F 25/b No'lu yarım inşaata İskan Makamlarının izni ile gerekli tamiratı yaparak y-erleştiğini, kocasından bilahare boşandığını, birçok kez talepte bulunmasına karşın konu konutu kendisine tahsis etmedikleri gibi tahliye etmesini de istemediklerini ancak ilk kez 13.3.1985 tarihli bir yazı ile konu konutun tahliyesini istediklerini, halbu-ki Güzelyurt İskan Şube Müdürlüğünün İskan Rehabilitasyon Müdürlüğüne gönderdiği 10.4.1980 tarihli yazıda müstedinin eşdeğeri olup hak sahibi olduğunu bildirdiğini ileri sürerek:

(a) Konu konutu tahliye etmesine ilişkin kararın hükümsüz ve etkisiz olduğu-na ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına; ve

(b) İskan Makamlarının izni ile 1977'den beri tasarrufunda bulunan başvuru konusu konutun müstediye tahsisinin yapılmamasının, yapılmaması gereken bir ihmal olduğuna ve ihmal olunan tahsis işleminin yapılması- gerektiğine ilişkin bir karar verilmesini istedi.

Müstedaaleyhler ise dosyaladıkları itiraznamde başvuru konusu konutun müstediye tahsis ve/veya kira ya da herhangi bir şekilde verilmiş olmadığı nede- niyle bu başvuru maksatları bakımından meşru menfaat-ı bulunmadığına ilişkin bir ön itirazda bulundular. Müstedaaleyhler itiraznamelerinde, ayrıca, sair şeyler yanında, müstedinin 41/77 sayılı yasa altında göçmen statüsüne haiz olmadığı için tahsis açısından hak sahibi olmadığını, eşdeğer mal açısından da ha-k sahibi olmadığını ve yapmış olduğu eşdeğer müracaatlarının da doğru olmadığını ve müstedinin herhangi bir eşdeğeri bulunmadığını ileri sürdüler.

Müstedi başvurusu ile ilgili olarak şahadet vererek 1977 yılında konu konutu kendisine Güzelyurt İskan şube-sinin verdiğini; bu eve 2 milyon harca- dığını, konutun kendisine tahsis edilmesini istediğini ancak söz verildiği halde gerekli tahsisin yapılmadığını belirtti. İstintak esnasında da müstedi 1963 olaylarında Küçük Kaymaklıdan göçmen olduğunu belirtti. Müs-tedaaleyhler adına şahadet veren Alibey Ahmet ise şahadetinde özetle, müstedi ile babası ve ölen kardeşi Aytekin Akdenizli'nin yaptıkları eşdeğer müracaatlarının komisyun- dan geçmeyip iptal edildiğini ve T cetvellerinin çıkmasının olanaksız olduğunu; konu- konutun müstediye herhangibir zaman tahsis edilmediğini ve herhangi bir izin verildiğine ilişkin de bilgisi olmadığını belirtti.

Müstedaaleyhler adına Mahkemeye hitap eden savcı müstedinin tahsis ya da icar mukavelesi olmayıp konu konutta işgalci olduğu- cihetle meşru menfaati olmadığı gibi kesinleşmiş herhangi bir puanı da bulunmadığını ve eşdeğer açısın- dan hak sahibi olmadığını ileri sürdü. Savcı hitabında ayrıca müstedinin 1974 yılından önce evlenmemiş ve babasının nüfusuna dahil olduğu için de tahsi-s açı- sından hak sahibi olmadığını ve 41/77 sayılı yasada "izinli" diye bir statü de bulunmadığını ve bu nedenlerle başvurunun reddedilmesi gerektiğini ileri sürdü.

Müstedi avukatı ise hitabında, sair şeyler yanında, müstedinin izinsiz gir- diğine ilişk-in şahadet bulunmadığını, müstedinin müracaatını değerlendirip bir karar verilmesi gerektiğini; T.C. statüsünde hak sahibi olduğunu; müstedinin göçmen olmadığına ilişkin şahadet bulunmadığını, ve konu evin başka birisine verilme durumu da olmadığına göre b-aşvuruda istendiği gibi bir emir verilmesi gerektiğini ileri sürdü.

YİM 49/77'de vurgulandığı gibi Yüksek İdare Mahkemesine başvurmak için herhangi bir kişinin meşru menfaata sahip olması ve bu gibi sahip olduğu meşru menfaatın karar ya da işlem yüzünden- olumsuz yönde ve doğrudan doğruya etkilenmesi gerekir. Meşru menfaata sahip olmayan bir kişi ya da bu gibi meşru bir menfaatı olumsuz yönde ve doğrudan doğuya etkilenmiyen kişi Yüksek İdare Mahkemesine başvuramaz.

Müstedaaleyhler başvuru konusu konutun- müstediye tahsis ve/veya kira ya da herhangi bir şekilde verilmiş olmadığı nedeniyle bu başvuru maksatları bakımından meşru menfaatı bulunmadığına ilişkin bir ön itirazda bulunmuşlardır.

Müstedi de başvurusunda adına herhangi bir tahsis bulunmadığını ka-bul etmekle beraber konu konuta müstedaaleyhlerin izni ile girdiğini ileri sürdü. Ancak YİM 130/85'de belirtildiği gibi 41/77 sayılı yasada izinli (lisensee) duru- muna cevaz verecek bir hüküm mevcut olmayıp müstedinin konu konutu müstedaaleyhlerin ileri s-ürdüğü gibi işgalci olarak tasarrufunda bulundurduğu sarihtir. Bu durumda müstedinin meşru bir menfaatı bulunmadığından ön itirazın kabul edilerek başvurunun sadece bu ön itiraz nedeni ile reddedilmesi gerekir.

Ancak müstedinin bu karardan istinaf edebil-eceği gerekçesi ile ileri sürülen öteki savları da incelemede yarar vardır.

Müstedi güneyde eşdeğeri olduğunu ileri sürmekle beraber müsteda- aleyhler bunu reddedip çağırdıkları şahadetle de eşdeğerle ilgili müstedinin konu müracaatlarının ilgili komisyo-nca reddedildiğini kanıtlamışlardır. Bu durumda müstedi eşdeğer açısından hak sahibi olduğunu da ispat edememiştir. Müstedi şahadetinde Küçük Kaymaklı göçmeni ve 1977 de T.C. uyruklu biri ile evlenip yine 1977 içerisinde boşandığını belirtmiştir. 41/77 say-ılı yasanın 26(3) maddesi uyarınca bir kişinin konut açısından hak sahibi olabilmesi için ya aile reisi veya aile reisi sayılan kişi olması ya da göçmen ise 20.7.1974 tarihinden önce evli veya aile reisi sayılan kişi olması gerekir. Müstedi bunlardan hiç b-irinin kapsa- mına girmediğine göre de konut açısından hak sahibi sayılamaz. Müstedi avukatı hitabında müstedinin T.C. statüsünde hak sahibi olduğunu ileri sürmekle beraber başvurusunda böyle bir sav ileri sürmediği gibi bu hususta şahadet de yoktur.

Müs-tedi avukatı hitabında müstedaaleyhlerin müstedinin müracaatını değerlendirip bir karar vermesi gerektiğini de ileri sürerek müstedaaleyhlerin bu hususta ihmalleri olduğunu belirtmiştir. YİM 71/84'de vurgulandığı gibi yapılan bir dilekçeye Anayasanın öngör-düğü süre zarfında gerekli yanıt verilmediği hal- lerde ilgili kişinin yetkili mahkemeye müracaat etme hakkı vardır. Ancak böyle bir kişi, bu başvuruda olduğu gibi, yetkili mahkemeye başka bir çare için müra- caat ettiği zaman artık onun yapmış olduğu dile-kçeye yanıt verilmediğinden yakınması söz konusu olamaz.

Bu nedenlerle de başvurunun reddedilmesi gerekir.

Sonuç olarak başvuru reddolunur.

Masraflarla ilgili herhangi bir emir verilmez.


- (Niyazi F. Korkut)
Yargıç

13 Mayıs 1987



Full & Egal Universal Law Academy