Yüksek İdare Mahkemesi Numara 56,79/1999 Dava No 1/2003 Karar Tarihi 13.03.2003
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 56,79/1999 Dava No 1/2003 Karar Tarihi 13.03.2003
Numara: 56,79/1999
Dava No: 1/2003
Taraflar: Abohorlu İşaat Şti. Ltd.ile L/şa Türk Belediyesi
Konu: İhalenin ilgili şahsa verilmesi kararının iptali istemi - Tefsir
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 13.03.2003

-D.1/2003 Birleştirilmiş
YİM 56/99 ve 79/99
Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında.
Mahkeme Heyeti: Metin A. Hakkı, Şafak Öneri, Necmettin Bostan-cı.
Davacı: Abohorlu İnşaat Şirketi Limited,
17, Rüzgarlı Sokak, Lefkoşa
- ile -
Davalı: Lefkoşa Türk Belediyesi ve/veya Belediye Başkanı ve/veya
As Başkanı ve/veya Belediye Meclisi Üyeleri ve/veya
Lefkoşa Şehri Türk Hemşehrileri, L-efkoşa


A r a s ı n d a .


Davacılar namına: Avukat Rifat Çomunoğlu
Davalılar namına: Avukat Halil Dinç Onur
İlgili Şahıs Ümit Veli: Şahsen.


--------------------

H Ü K Ü M


Metin A. Hakkı: Davacılar, -24.5.1999 ve 12.8.1999 tarihlerinde, Anayasanın 152. maddesine istinaden Yüksek İdare Mahkemesi olarak oturum yapan Yüksek Mahkemede, Davalılar aleyhine dosyaladıkları yukarıda ünvan ve sayısı gösterilen davalar ile, Davalılar aleyhine aynen aşağıdaki şeki-lde kararlar talep ettiler: YİM 56/99 sayılı dava ile Davacılar:

"A) Davalının, 24.5.1999 Pazartesi saat 17.00'ye kadar
teklif kabul edilen ve Lefkoşa Belediye hudutları
dahilinde yollara "yol çizgilerinin termoplastik yol
- çizgisi boyası ile çizilmesi" ihalesinde "Yapı
İnşaatı ve Teknik İşler Müteahhitleri Kayıt ve
Denetim Encümeni"'ne kayıt şartının aranmayacağı
hususunda sonradan ve takriben 21.5.1999 tarihinde
aldığı kararın ve/veya ya-ptırdığı değişikliğin ve/veya
duyurunun hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi
bir sonuç doğurmayacağına karar verilmesini" talep
etmiştir.
Davacılar yine YİM 79/99 sayılı davaları ile Davalılar aleyhine:

"A) Davalın-ın takriben Mayıs 1999 tarihinde ilan edip
açtığı Lefkoşa Belediye hudutları dahilindeki
yollara "Yol Çizgilerinin Termoplastik Yol Çizgisi
Boyası İle Çizilmesi" ihalesini, Davacı dışında
takriben Temmuz 1999 tarihinde a-ldığı ve
"Yapı İnşaatı ve Teknik İşler Müteahhitleri Kayıt ve
Denetim Encümeni"ne kayıtlı olmayan Hamitköylü Ümit
Veli isimli şahsa veren kararın ve/veya bu karara
istinaden yapılan tüm işlemlerin hükümsüz ve etkisiz
- olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar
verilmesi" ni talep etmiştir".

Davalılar her iki davaya da sırası ile 15.10.1999 ve 9.11.1999 tarihlerinde birer Müdafaa Takriri dosyalamışlar ve özetle Davacıların davalarının mas-raflarla iptal edilmesini talep etmişlerdir. Davalılar Müdafaa Takrirlerinde inter alia Davacıların davalarının dava sebebi içermediğini iddia etmektedirler. Buna ek olarak kendilerinin mevzuata uygun olarak karar alıp işlem yaptıklarından, Davacıların d-avalarında hiçbir mesnet de olmadığını iddia etmekte ve ilâveten mevzuata uygun hareket ettiklerinden hiçbir kusurları olmadığını ileri sürmektedirler. Şayet mevzuata uygun olarak hareket etmelerinden dolayı kusurlu bulunurlar ise, bunu öngören mevzuatın -Anayasaya aykırı olduğunu iddia etmişlerdir. Hamitköylü Ümit Veli isimli kişinin dava ile yakın ilgisi olduğu görüldüğünden o da Mahkemece İlgili Şahıs olarak davaya dahil edilmiş ve ona da söz hakkı tanınmıştır. Sözü edilen kişiye de her iki davanın lay-ihaları tebliğ edilmiş ve kişi Mahkemede ıspat-ı vücut edip ayrı bir Müdafaa Takriri dosyalamayıp Davalılara katılmıştır. YİM 56/99 sayılı davanın talimatı 21.12.1999 tarihinde, YİM 79/99 sayılı davanın talimatı da 7.12.1999 tarihinde yapılmış, akabinde d-avalar duruşmaya gelmezden önce, her iki davada Davacı durumunda bulunan şirketin aynı, Davalıların da aynı Davalı olduğu ve her iki davanın olgularının büyük oranda müşterek olduğu gözönünde bulundurularak Yüksek İdare Mahkemesi tarafından, tarafların ona-yı ile her iki dava da 26.7.2000 tarihinde birleştirilerek birlikte dinlenmiştir. Davaların duruşması 19.2.2003 tarihinde ele alınmış, duruşma o gün hitam bulmayıp Davalıların talebi ve Davacıların da onayı ile 26.2.2003 tarihine ertelenmiş ve 26.2.2003 t-arihinde davanın duruşması hitam bulup davalar karar için bilâmüddet ertelenmiş durumdadır. Duruşma esnasında taraflar karşılıklı muvafakat çerçevesinde dosyada duran ve evraklardan oluşan 24 adet emareyi Mahkemeye emare olarak ibraz etmişlerdir. Davanın- kökeninde yatan olgular ile ilgili olarak taraflar büyük bir ölçüde hemfikir olduklarından müşterek olarak olguları Mahkemeye aktarmışlardır. Davacılar tarafı akabinde hiçbir şifahi şahadet ibraz etmemiş Davalılar ise, Müdafaa Takrirlerinde Anayasaya ayk-ırılık iddialarını geri çektikten sonra İlgili Şahıs durumunda olan Ümit Veli'yi Davalı tanığı olarak şahadete çağırmış ve akabinde ilgili tarihte Davalı Belediyenin As Başkanı durumunda olan Semavi Aşık'ı şahit olarak dinletmiştir. Bilâhare taraflar Mahk-emeye hitabelerini yapmışlardır.

Önümüzde ibraz olunan müşterek olguları, Davalıların tanıklarını, ve emareleri tezekkür ettikten sonra davaların kökeninde yatan olguların aşağıdaki şekilde özetlenmesi mümkündür:
Davalılar Mayıs 1999'da Lefkoşa Tür-k Belediyesi hudutları dahilindeki yolların termoplastik yol boyası ile çizilmesi hususunda emare 3 olarak Mahkemeye ibraz edilen bir duyuru hazırlayıp basın yolu ile ihaleye çıkıldığını kamuoyuna duyurdular. Sözü edilen bu duyuru inter alia, 4. şartında,- ihaleye iştirak edecek olan kişi veya şirketlerin Yapı İnşaatı ve Teknik İşler Müteahhitleri Kayıt ve Denetim Encümenine kayıtlı olmaları gerektiği şartını da ihtiva etmekte idi.

İhale süresi kapanmadan, Davalılar ihaleye katılacak olan müracaatçıl-arın Yapı İnşaatı Teknik İşler Müteahhitler Kayıt ve Denetim Encümenine kayıt şartının aranacağı koşulundan bu doğrultuda aldıkları bir karar ile feragat etmişler, ve ihale kapanmadan 21.5.1999 tarihinde bu şarttan feragat ettiklerini de yine basın yolu il-e kamuoyuna duyurmuşlardır.

Her iki davada da Davacı durumunda bulunan şirket, 18/98 sayılı Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Yasası ve 19/98 sayılı Yapı İnşaatı ve Teknik İşler Müteahhitler Kayıt ve Denetim Yasaları tahtında oluşturulan Encüm-ene kayıtlı, ihaleye katılan tek şirkettir. İlgili Şahıs bu evsafa haiz değildir. İhale kapandıktan sonra Davalıların yetkili mercii toplanmış ihaleye katılanları tezekkür ettikten sonra ihaleyi en düşük teklifi veren İlgili Şahsa vermiş, İlgili Şahıs d-a ihale kendine kaldıktan sonra işi yapıp bitirmiş ve parasını almıştır. Önümüzde tekzip edilmeyen İlgili Şahsın şahadetine göre Davalılar İlgili Şahsın hizmetlerinden memnundurlar ve kendine dava konusu ihaleden sonra başka iş de vermişlerdir. Davacılar-ın bu davalar ile talepleri yukarıda özetlendiği gibi, ihaleye katılma şartları arasında bulunan Encümene kayıt şartının aranmaması doğrultusunda Davalıların aldıkları kararın ve İlgili Şahsa işi verme kararının iptal edilmesidir.

Yukarıda özetlenen- olgulara mevzuatı uygulamak ve bu davayı karara bağlamak görevimizdir. Bu vesile ile mevzuata göz atıldığında, ilk olarak 19/98 sayılı Yasanın amacını gösteren 3. maddesi, kapsamını gösteren 4. maddesi ile "kayıt yapmadan belge ve yıllık geçerli izin alm-adan müteahhitlik görevi yapmama" yan başlığını içeren 8. maddesi göze çarpar. Sözü edilen 19/98 sayılı Yasanın 8(1) maddesi aynen şöyledir:

"8(1) Hiçbir gerçek veya tüzel kişi müteahhitlik kaydı
yaptırmadan, belge almadan ve yıllık geçe-rli izni
almadan müteahhitlik işini icra veya bina inşaatı
veya teknik iş yürütemez".


Aynı Yasanın 21. maddesi yukarıda atıfta bulunulan 8. madde hilâfına iş yapanın bir suç işlemiş olacağı hükmünü getirmekte ve mahkûmiyeti hal-inde para veya maddede zikrolunan azami hapislik cezasına çarptırılabileceğini düzenlemektedir. Mevzuat ilâveten bir de "Encümen" oluşturmayı öngörmekte ve Encümene gerekli izinleri vermeye yetkili makam olarak görev vermektedir. Encümen ilgili bakanın ö-nerisi ve Bakanlar Kurulunca atanacak kişilerden oluşturulmaktadır. 18/98 sayılı Yasanın tefsir maddesi olan 2. maddesinde "müteahhit" 'KKTC'de ikamet edip faaliyet gösteren ve sözleşme ile inşaat işleri ve/veya başka teknik işleri yapmayı taahhüt eden KK-TC yurttaşı gerçek kişileri veya bunların oluşturduğu tüzel kişileri anlatır' olarak izah edilmektedir. 19/98 sayılı Yasanın tefsir maddesi olan 2. maddesinde de 'teknik iş' tanımlanmakta ve 'Teknik İş', 'bina inşaatını oluşturmayan, köprü, tünel, baraj, -havuz, hendek, yol, liman işleri, uçak alanı, su kurutma, sulama, içme suyu, kanalizasyon, toprak ve sahil koruma işleri, taş ve maden ocakları ve benzeri işleri içeren her türlü işin yapımı veya inşaatı veya ek işi veya tadilâtını veya tamiratını anlatır'- diye kaleme alınmıştır.

Davacıların iddiasına göre İlgili Şahsın ilgili tarihte Encümene kayıtlı olmaması nedeni ile dava konusu işi almaya hakkı yok idi ve almakla da "a fortiori" suç işlemiştir. Aynı şekilde Davalılar da İlgili Şahsın ilgili tar-ihte Encümene kaydı olmaması nedeni ile dava konusu işi ona vermekle mevzuata ters hareket etmişlerdir ve yine Encümene kayıt şartını kaldırmakla da Yasaya ters bir karar almışlardır. Davalılar buna tam ters olarak dava konusu işin mevzuat anlamında ne in-şaat işi ne bina inşaatı ne de teknik iş olmadığını iddia etmekte ve bunun mevzuat kapsamında sınırlanan bir inşaat işi veya teknik iş olmadığını, boya işi olduğunu iddia etmektedirler. Bu 2 zıt iddianın hangisi doğrudur? Tarafların hiçbiri de kendi iddi-alarını destekler mahiyette Mahkeme önüne hiçbir içtihat koyamamışlardır. Bu durumda Mahkememiz, Yasaların tefsir prensiplerini zihinde tutarak bu davayı karara bağlamalıdır. İş alma, iş verme, akit yapma Anayasal haklardır. 18/98 ve 19/98 sayılı Yasala-r bunlara kısıtlama getiren Yasalardır, dolayısıyla Yasaların tefsir prensipleri göz önünde bulundurularak, davalar karara bağlanmalıdır.

Yasaların tefsir prensiplerine göz atıldığında sınırlama getiren, bilhassa cezaî müeyyide getiren mevzuatın çok- sıkı tefsir edilmesi gerektiği ortadadır. Nitekim bu konuda 'Maxwell on the Interpretation of Statutes' aynen şöyle demektedir:

"Statutes which encroach on the rights of the subject,
whether as regards person or property, are similarly
- subject to a strict construction in the sense before
explained. It is a recognised rule that they should
be interpreted, if possible, so as to respect such
rights. A statute under which a houseowner is being
deprived of his -rights to property should be construed
strictly against the local authority. If there is
ambiguity as to the meaning of the section, in as much
as it is a disabling section,the construction which
is in favour of the freedom of the- individual
(to contract) should be given effect". (Bak: Maxwell on
Interpretation of Statutes, 10th ed. (1953)
pages 285-286)


Sözü edilen eser, sayfa 288'de 'Statutes imposing burdens' başlığı altında aynen şöyle demektedir:

- "Statutes which impose pecuniary burdens, also, are
subject to the same rule of strict construction.
It is a well-settled rule of law that all charges
upon the subject must be imposed by clear and
unambiguous language, because in -some degree they
operate as penalties".


Aynı şekilde bir eylemi suç ihdas eden bir Yasa veya maddesinin de sıkı tef-sire, ve şüphe olması halinde vatandaşın leyhine tefsir edilmesi gerektiği de ortadadır. (Bak, başlık 'Construction of Penal laws' aynı eser sayfa 262-284).

Bu prensipleri zihinde tutarak davanın olgularına baktığımızda, Davacıların bu davalarda muv-affak olabilmeleri için ihtilâf konusu işin sıkı sıkıya ve hiç şüpheye mahal vermeyecek şekilde 18/98 ve 19/98 sayılı Yasalar anlamında bir inşaat işi veya teknik iş olması gerekmektedir. Şayet ortada şüphe var ve ihtilâf konusu iş boya işi olarak da tela-kki edilebilir ise, bu şüphe Davalıların leyhine kullanılmalıdır. Önümüzdeki davaların olgularına baktığımızda Davacıların iptalini talep ettikleri kararın ve ihalenin İlgili Şahsa verilme kararının sadece inşaat işi veya teknik iş olarak mütalâa edilemey-eceğini, Yasalar kapsamında olmayan boya işi olarak da mütalâa edilebileceği ortadadır. Bu durumda tefsir prensiplerine göre Davacıların talep ettikleri kararları almaya hakları yoktur.

Netice olarak her iki dava da iptal edilir.

Masraflarla- ilgili olarak herhangi bir emir vermemeyi uygun gördük.




Metin A. Hakkı Şafak Öneri Necmettin Bostancı
Yargıç Yargıç Yargıç


13 Mart 2003








-


7



-


Full & Egal Universal Law Academy