Yüksek İdare Mahkemesi Numara 5/2016 Dava No 3/2016 Karar Tarihi 18.01.2016
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 5/2016 Dava No 3/2016 Karar Tarihi 18.01.2016
Numara: 5/2016
Dava No: 3/2016
Taraflar: Ziya Emir ve diğerleri ile KKTC Gelir ve Vergi Dairesi ve diğeri arasında
Konu: Ara emri - Ara emri kriterleri - Karşılıksız çıkan çekle ilgili haciz işlemlerinin durdurulması için ara emri talebi - Ara emri kriterlerinin mevcut olmaması nedeniyle ara emri verilmemesi.
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 18.01.2016

-D.3/2016YİM:5/2016

Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152.Maddesi Hakkında
Yargıç Tanju Öncül huzurunda.

Davacı:1-Ziya Emir, Mehmet Akif Caddesi, No:45, Başak Apt.,
K:2, D:2, Dereboyu-Lefkoşa
2-Feriha Emir, Mehmet Akif Caddesi,- No:45, Başak Apt.,
K:2, D:2, Dereboyu-Lefkoşa
3-Estaş Ltd.Şti (MŞ9070), Mehmet Akif Caddesi, No:45,
Başak Apt., K:2, D:2, Dereboyu-Lefkoşa
4-Gargola Ferforje Mobilya ve Dekorasyon Ltd.(MŞ09069),
Mehmet Akif Cadd-esi, No:45, Başak Apt., K:2, D:2,
Dereboyu-Lefkoşa
5-Essutaş Ticaret Şti.Ltd.(MŞ11023), Mehmet Akif
Caddesi, No:45, Başak Apt., K:2, D:2, Dereboyu-
Lefkoşa
İle
Davalı:1-KKTC Gelir ve Vergi Dairesi vasıtasıyle KKTC
- Başsavcılığı-Lefkoşa
2-KKTC Maliye Bakanlığı vasıtasıyle KKTC Başsavcılığı-
Lefkoşa
A r a s ı n d a

Davacı/Müstediler hazır değiller taraflarından Avukat Ongun Talat ve Avukat Bahar Doktoroğlu
Davalı/Müstedaaleyh yok. (İstida Te-k Taraflı.)

----------

(Davacı/Müstediler Tarafından Yapılan 8.1.2016 Tarihli Ara Emri İstidası Hakkında)

A R A K A R A R

Müstedi/Davacıların konu tek taraflı istidaları ile;

A)M/Aleyhlerin, işbu davanın sonuçlanmasına değin,
05/10/2015 tarihli, GV-D.1.01-5/99-15/9742 sayılı ihbarnamesi ile Davacılara gönderilen vergi borçlarının Sarper Cemaller isimli şahsın Türkiye Halk Bankası 16001187 No'lu çekin karşılıksız olması nedeni ile çekle yapılan tahsilatların ödenmemiş sayıldığı ile ilgili aldığı karar- uyarınca resen tarh edilen ve/veya işbu davaya ve/veya ara emrine konu ile ilgili ortaya çıkan vergilerle ve/veya uygulanan faiz ve/veya gecikme zamları ile ilgili olarak başlatılan prosedür ve/veya tahsilat ve/veya haciz ve/veya işbu vergi borçları neden-iyle yapılan herhangi bir işlem ve/veya ileri işlemde bulunmamaları hususunda bir emir isdarı;

B) M/Aleyhlerin, işbu davanın sonuçlanmasına değin,
05/10/2015 tarihli, GVD.1.01-5/99-15/9742 sayılı
ihbarnamesi ile Davacılara gönderilen vergi bo-rçlarının
Sarper Cemaller isimli şahsın Türkiye Halk Bankası
16001187 No'lu çekin karşılıksız olması nedeni ile çekle
yapılan tahsilatların ödenmemiş sayıldığı ile ilgili
aldığı karar uyarınca ilgili dönemlere ait vergi
borçlarıy-la ilgili Davacılara ait takriben 28/05/2012
tarihli 261/12 sayılı haciz kararı, takriben 18/04/2012
tarihli 138/12 sayılı haciz kararı, takriben 21/09/2011
tarihli 69/11 sayılı haciz kararı, takriben 06/03/2012
tarihli 76/12 sayılı hac-iz kararları ile ilgili ileri
işlem yapmamaları ve/veya engellerin kaldırılması
hususunda bir emir isdarı;

C) M/Aleyhlerin, işbu davanın sonuçlanmasına değin,
05/10/2015 tarihli, GVD.1.01-5/99-15/9742 sayılı
ihbarnamesi ile Davacılara- gönderilen vergi borçlarının
Sarper Cemaller isimli şahsın Türkiye Halk Bankası
16001187 No'lu çekin karşılıksız olması nedeni ile çekle
yapılan tahsilatların ödenmemiş sayıldığı ile ilgili
aldığı karar uyarınca ilgili dönemlere ait ve-rgi
borçlarıyla ilgili "vergi borcu yoktur" yazısının ve/veya
vergi borcu olmadığına dair yazının verilmesine ilişkin
engellerin kaldırılması ve/veya durdurulması hususunda bir
emir isdarı

şeklinde taleplerde bulunmuşlardır.


İstida,- Davacılardan Ziya Emir ve Feriha Emir'in şahsen ve ilgili şirketlerin direktörleri sıfatıyla yaptıkları yemin varakaları ile desteklenmiştir.

İstidanın tek taraflı olarak ele alındığı süreçte, Davacı taraf, istidası uyarınca emir elde etmek amacıyla iki- tanık dinletmiş, yedi adet Emareyi de Mahkemeye sundurmuştur.

Davacıların Talep Takririnde yer alan talepleri:
Davalılar ve/veya Davalı No.1 tarafından 05/10/2015
tarihli, GVD.1.01-5/99-15/9742 sayılı ihbarnamesi ile Davacılara gönderilen vergi borçlar-ının Sarper Cemaller isimli şahsın Türkiye Halk Bankası 16001187 No'lu çekin karşılıksız olması nedeni ile çekle yapılan tahsilatların ödenmemiş sayıldığı gerekçesi ile Davacılara ait takriben 903 adet makbuzun iptal edilmesine ilişkin kararı ve/veya eylem-i ve/veya işlemin hatalı ve/veya hükümsüz ve/veya etkisiz olduğuna ve/veya herhangi bir sonuç doğurama-yacağına dair bir hüküm ve/veya karar;

B)Davalılar ve/veya Davalı No.1 tarafından 05/10/2015
tarihli, GVD.1.01-5/99-15/9742 sayılı ihbarnamesi -ile
Davacılara gönderilen vergi borçlarının Sarper Cemaller
isimli şahsın Türkiye Halk Bankası 16001187 No'lu çekin
karşılıksız olması nedeni ile çekle yapılan tahsilatların
ödenmemiş sayıldığı gerekçesi ile Davacılara ait takriben -
903 adet makbuzun iptal edildiği gerekçesi ile uygulanan
ceza ve/veya faiz miktarlarına ilişkin kararı ve/veya
eylemi ve/veya işlemin hatalı ve/veya hükümsüz ve/veya
etkisiz olduğuna ve/veya herhangi bir sonuç
doğuramayacağına- dair bir hüküm ve/veya karar;

C)Davalılar ve/veya Davalı No.1 tarafından 05/10/2015
tarihli, GVD.1.01-5/99-15/9742 sayılı ihbarnamesi ile
Davacılara gönderilen vergi borçlarının Sarper Cemaller
isimli şahsın Türkiye Halk Bankası 16001187 No'lu ç-ekin
karşılıksız olması nedeni ile çekle yapılan tahsilatların
ödenmemiş sayıldığı gerekçesi ile Davacılara ait takriben
903 adet makbuzun iptal edildiği gerekçesi ile hala daha
Davacı No:1 ve/veya Davacılara ait taşınır ve/veya
taşınmazları üzer-inde bulunan, takriben 28/05/2012
tarihli 261/12 sayılı haciz kararı, takriben 18/04/2012
tarihli 138/12 sayılı haciz kararı, takriben 21/09/2011
tarihli 69/11 sayılı haciz kararı, takriben 06/03/2012
tarihli 76/12 sayılı haciz kararlarının hala da-ha
kaldırılmamış olması işleminin hatalı ve/veya hükümsüz
ve/veya etkisiz olduğuna ve/veya herhangi bir sonuç
doğuramayacağına dair bir hüküm ve/veya karar;

D)Alternatif olarak, Davalı No:1 ve/veya Davalılar
tarafından 05/10/2015 tarihli, GVD.1.0-1-5/99-15/9742
sayılı ihbarnamesi ile Davacılara gönderilen vergi
borçlarının Sarper Cemaller isimli şahsın Türkiye Halk
Bankası 16001187 No'lu çek hamiline rücu etmesi yönünde
bir hüküm ve/veya karar

şeklindedir.






Yüksek İdare Mahkemesinde A-ra Emri verilmesi ile ilgili kriterler en son YİM 144/2015 sayılı davada incelenmiş ve sıralanmıştır.

Buna göre bir emir verilecekse:
1)Karara bağlanması gereken konunun ciddi olduğuna,
2)Davacının iddiasında haklı olduğuna dair belirtiler
bulunduğu-na,
3)Geçici bir emir verilmemesi halinde ileride telâfisi
mümkün olmayacak bir zararın doğacağına veya eski
duruma dönüşün çok zorlaşacağına kanaat getirilmesi gerekmektedir.

Tabii ki yapılacak değerlendirmeler, İdare Hukukunun kendi ilkeleriyle -de uyumlu olmak durumundadır.

Emare 6 konumundaki 5.10.2015 tarihli davada konu edilen yazıların içeriği:

"İlgi:GVD.0.00-300-15/1119 sayı ve 04/08/2015 tarihli yazı
Konu:Ziya Emir, Feriha Emir, Estaş Ltd. Şti., Gargola Ferforje
Mobilya ve Dek-orasyon Ltd. ve Essutaş Ticaret Şti.Ltd.'in
vergi borçları ile ilgili olarak Dairemize verilen ve
karşılıksız çıkan çek hk.

Ziya Emir (165524), Feriha Emir (187747), Estaş Ltd. Şti. (MŞ09070) Gargola Ferforje Mobilya ve Dekorasyon Ltd. (MŞ0-9069) ve Essutaş Ticaret Şti.Ltd.(MŞ11023)'e ait vergi borçları Sarper Cemaller isimli şahsın Türkiye Halk Bankası 16001187 no'lu çeki Dairemiz veznesine yatırılmış olup ilgili çek karşılığı olmadığı nedeni ile takastan geri dönmüştür.
Değiştirilmiş şekliy-le 48/1977 sayılı Kamu Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Yasa'nın 9(3) maddesine istinaden ilgili çekle yapılan tahsilatlar ödenmemiş sayıldığından vergi borçlarınıza dahil edilmiştir.
Bilgi ve gereği rica olunur."

şeklindedir.


Konu yazıların en alt-ında "Ek:İptal edilen makbuzlara ait dökümler" ibaresi de yer almaktadır.

Davacıların iddiaları incelendiğinde, Sarper Cemaller'in Davacılara ait vergi borçlarını üstlendiği, buna bağlı olarak 16001187 No.lu çekin Davalılara verilmesi ve ilgili makbuzlar-ın alınmasıyla da Davacıların tüm yükümlülüklerini yerine getirmiş olduğu argümanı ile karşılaşılmaktadır.

Emare makbuzlardan ilk nazarda, Davacıların ileri sürdüğü gibi, "nakit" alınmıştır özlü makbuz düzenlemesi yapıldığı görülse de, Davacı iddiaların-dan anlaşıldığı kadarıyla, konu vergi borçları için nakit ödeme yapılmamış, yalnızca davada belirtilen çek verilmiş görünmektedir. Anılan çekin karşılığının bulunduğu ve Davalıların, çekin bozulması suretiyle ödendiği yönünde kabul görebilir bir iddia ise- huzurumda yoktur. Aksine konu çekin ilk nazarda karşılıksız çıktığını düşündürücü argümanlar huzurumda dile getirilmiş haldedir.

Emare 1 yazı:
"Gelir ve Vergi Dairesi Müdürlüğüne,
Lefkoşa.

Ben aşağıda imza sahibi 004286 nolu KKTC Kimlik Kartı Hamili- Sarper Cemaller, Türkiye Halk Bankası A.Ş. Lefkoşa Şubesi nezdindeki hesabımdan keşide edeceğim 16001187 numaralı çekle MŞ09070 nolu Estaş Ltd.Şti., MŞ 09069 nolu Gargola Ferforje Mobilya ve Dekorasyon Ltd.Şti., MŞ 11023 nolu Essutaş Ltd.Şti., 165524 nolu- KKTC Kimlik Kartı hamili Ziya Emir ve 187747 KKTC Kimlik Kartı hamili Feriha Emir'e ait KDV ve gelir vergisi, kurumlar vergisi gibi vergilerinin ödenmesini ve sorumluluğunu kabul ettiğimi beyan ve imza ederim."

şeklindedir.

Konu yazıdan, Davacıların id-dia ettikleri gibi, Sarper Cemaller'in, Davacılara ait vergi borçlarını üstlendiği ve verilen çek karşılıksız çıksa da, Davalıların Davacılardan vergi borçlarını talep edemeyeceği çıkarımını yapmak ilk nazarda olanaksızdır. Kaldı ki, anılan yazı Davalılar-ca düzenlenmiş bir yazı olmadığından, konu yazının Davalıları bu açıdan bağladığı da ilk nazarda söylenememektedir. Bu bir yana bırakılsa bile, vergi alacaklarını, bir yazı veya üçüncü bir kişinin üstlenmesi ile ortadan kalkacak alacak konumunda görmek, ya-sal durum dolayısıyla ilk nazarda kabul görebilir halde bulunmamaktadır.

Değiştirilmiş şekliyle 48/77 sayılı Kamu Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Yasa'nın:
"
Özel
Ödeme
Şekil-
leri
6.23/
19979.(1)Maliye işleri ile görevli Bakanlık, Devlete ait- gelirlerin tahsilinde, Banka ve Postahaneleri de görevlendirebilir . Ödemelerin çekle yapılmasını, yükümlülerin banka hesaplarından Merkez Bankası hesabına aktarma yolu ile de tahsilatı düzenleyebilir.(2)Çekle yapılan ödemeler yürürlükteki -mevzuat kurallarına bağlıdır.(3)Çekle veya banka hesabından aktarma suretiyle yapılacak ödemede, herhangi bir nedenle ödeme yapılamaz ise, kamu alacaklısının borçluya karşı rücu hakkı saklıdır.(4) Maliye İşleri ile görevli Bakanlık, Resmi G-azetede yayımlanacak bir tebliğle, özel ödeme şekilleri ile ilgili usul ve esasları düzenleyebilir. "

şeklindeki 9'uncu maddesi ile:

" 'Kamu Borçlusu veya Borçlu' deyimi, kamu alacağını
ödemek zorunluluğunda olan gerçek ve tüzel kişileri ve
bunlar-ın yasal temsilcisi veya mirasçılarını ve vergi
yükümlülerini veya sorumlusunu, kefili ve yabancı kişi
ve kurumlar temsilcilerini..anlatır "
şeklindeki 3'üncü maddedeki kamu borçlusu veya borçlu tefsiri göz önüne alındığında, ilk nazardaki bu y-aklaşım daha bir kabul edilebilir hal almaktadır. Dolayısıyla, çekin karşılığı olmamasına bağlı olarak ödenmemiş olduğu düşünülebilir halde görülen Davacıların vergi borçları için, Davalıların ileri işlem yapmaması özlü talepler açısından, Davacıların meşr-u bir menfaati olduğunu söylemek zor bir hal almaktadır.

Tufan Erhürman'ın "İdari Yargılama Hukuku" adlı eserinde sayfa 291'de yer alan:
"Dolayısıyla, hukuka aykırı fiili bir durumu korumak için dava açan kişinin dava konusu idari işlemle meşru bir men-faatinin ihlal edildiği kabul edilemez"
özlü husus göz önünde bulundurulduğunda bu bakış daha bir netleşmektedir.

Bunun ötesinde Emare 6 yazı içerikleri göz önüne alındığında, ortada idari bir karardan çok, Davacıların borçlarının ödenmediği özlü bir bi-lgilendirmenin söz konusu olduğu ilk nazarda düşünülebilir hale gelmektedir. Makbuzların iptali açısından konu değerlendirilmeye çalışıldığında dahi, konu çekin karşılıksız çıktığı argümanı dolayısıyla, makbuzların geçersiz olması kendiliğinden ortaya çıka-n veya çıkması gereken olağan bir sonuç gibi göründüğü için, bu düşüncenin ötesine geçmek ilk nazarda mümkün olamamaktadır.

Belirtilenler dolayısıyla ilk nazarda ciddi bir davadan söz etmek zorlaşsa da, olayda yetki noktasında da sorun bulunduğu düşünül-ebilir halde olduğundan, konuya bu açıdan da yaklaşmakta yarar bulunmaktadır. Bu yaklaşımla konu istidanın (A) ve (B) paragrafları incelendiğinde, ödenmediği söylenebilecek vergi borçları için Davalıların tahsilat veya haciz işlemi yapmasının durdurulmasın-ın istendiği gerçekleri ile karşılaşılmaktadır ki, YİM 71/2014 Dağıtım 2/2016'da da vurgulandığı üzere, tahsilata yönelik adımlara karşı yapılacak yasal başvurularda, yetkili mahkeme Yüksek İdare Mahkemesi değildir.

Tüm bunlar göz önüne alındığında, Dav-acıların ciddi bir davası olduğu kanaatine ulaşma olanağı kalmamaktadır.

Yine belirtilenler göz önünde bulundurulduğunda, ilk nazarda, karşılıksız çıkmış çek dolayısıyla vergi borçlarının ödenmiş olduğu söylenemeyeceğinden, keza, Davalıların yalnızca da-vada sözü edilen çeki keşide eden kişiyle ilgili olarak ve yalnızca çek miktarı için yasal takibat yapabileceği argümanı da ilk nazarda kabul görebilir bir argüman olmadığından, Davacıların davalarında haklı olduklarına dair belirti bulunduğundan söz etme -olanağı da kalmamaktadır.

Emare makbuzlarda "nakit" sözcüğü karşısında "x" işareti olması ise yapılan iddialar göz önüne alındığında, gerçekte nakit ödeme yapıldığı söylenemeyeceğinden, bu safhada pek bir anlam ifade etmemektedir.

İlk nazarda nakden öd-enmediği anlaşılan vergi borçları göz önüne alındığında, keza verilen çekin de karşılıksız çıktığı argümanlarından hareket edildiğinde ise, Davacılar açısından telâfisi imkânsız zarar doğacağı iddialarına da bir değer verme şansı kalmamaktadır.

Bir an içi-n Davacıların telâfisi imkânsız zarar-ziyana uğrayacağı düşünülse bile bunun sorumlusu olarak Davalıları görmek yine olanaklı olamamaktadır. Aksine Davacılar, kendi attıkları adımlarla ve verilen çekin ilk nazarda karşılıksız çıkmış olması dolayısıyla, ken-dileri açısından oluşacak bir zarar varsa bile bunu kendileri oluşturacak veya oluşturmuş konumda görünmektedirler.

Son olarak belirtmekte yarar vardır ki, ödenmemiş olduğu ilk nazarda düşünülebilir haldeki vergi borcu için, bunun aksini gündeme getir-ebilecek şeklinde, istidanın (C) paragrafı uyarınca emir verilmesi, ara emri verilmesi ile ilgili kriterler Davacılarca karşılanmış olsa bile idari davalar açısından olanaklı görünmemektedir.

Tüm belirtilenlerden hareketle, Davacıların ara emri verilmes-i ile ilgili kriterleri ortaya koyamadığı sonuç ve değerlendirmesini yaptığım gerçeğinden ve istidanın (C) paragrafındaki gibi bir emrin zaten verilemeyeceğinden hareketle, istidanın ret ve iptal edilmesi gerektiği sonucuna ulaşırım. Vardığım bu sonuç ışı-ğında, istidanın karşı tarafa tebliğine emir verilmesini de yersiz ve gereksiz addederim.

Sonuç olarak istidayı masrafsız ret ve iptal ederim.


Tanju Öncül
Yargıç

18 Ocak, 2016













9






Full & Egal Universal Law Academy