Yüksek İdare Mahkemesi Numara 44/1982 Dava No 22/1983 Karar Tarihi 27.09.1983
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 44/1982 Dava No 22/1983 Karar Tarihi 27.09.1983
Numara: 44/1982
Dava No: 22/1983
Taraflar: İrfan Öztamer ile Ekonomi ve Maliye Bakanlığı
Konu: Emeklilik ikramiyesinden yapılan kesinti
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 27.09.1983

-D.22/83 YİM 44/82

Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan

Yüksek Mahkeme Huzurunda.

Mahkeme Heyeti:Şakir Sıdkı İlkay, Başkan, Salih S. Dayıoğlu, Niyazi F. Korkut.

Anayasanın 118. Maddesi hakkında.

Müstedi: İrfan Öztamer, Lefkoşa.

İle- -

Müstedaaleyh:KTFD Ekonomi ve Maliye Bakanlığı Hazine ve
Muhasebe Dairesi Müdürlüğü vasıtasıyle KTFD, Lefkoşa.

Arasında.

Müstedi namına: Kıvanç M. Rıza.
Müstedaaleyh namına: Yaşar Boran.



Yasa Maddesi: 26/77 sayılı Emeklilik Yasasının 9-(1) maddesi ile 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının 62(1)(h) maddesi.

İstemin Özeti: İkramiye alacağından kesinti yapılması yönündeki Müstedaaleyh kararının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar verilmesi istemi.

OLA-Y: Yaş haddi nedeni ile emekli olması gereken Müstedi, yaşı dolduğu halde suskun kalarak göreve devam etti. Yapılan araştırmada fark edilerek emekliye sevkedilen Müstediye fazla çalıştığı aylar için ödenen aylıklar tenzil edildikten sonra ikramiye ödendi. -Müstedi kamu hizmeti yaptığı bu aylar için kendisinden kesinti yapılmaması gerektiğini ileri sürerek işbu başvuruyu dosyaladı.

SONUÇ: Emeklilik yaşı dolan Müstedinin kamu görevine devam etmesi veya ettirilmesi yoklukla maluldur ve yoklukla malul olan bir -karar veya işlem ise Müstediye bir hak kazandırmış olmaz. Buna göre kendisine ödenen maaşlar emeklilik menfaatlerinden tenzil edilebilir.
Başvuru reddolunur.


HÜKÜM

Şakir Sıdkı İlkay, Başkan: Bu başvuruda ilk hükmü Sayın Yargıç Niyazi F. Kor-kut verecektir.


Niyazi F. Korkut: 31.7.1981'e dek 2. sınıf vergi memuru olarak görev ifa eden müstedi yaşı nedeni ile emekliye sevkedildi ve kendisine 25,029,88Tı, bir ikramiye ödendi. Bu ikramiyeyi az gören müstedi müstedaaleyhe 15.10.1981 tarihli bir -yazı göndererek izahat istedi. Müstedaaleyh ise müstedinin eline 1.3.1982 tarihinde geçen 26.2.1982 tarihli bir yazı ile müstediye, 1.10.1980 tarihinde emekliye çıkarılması gerekli iken 31.7.1981 tarihine kadar çalıştırıldığını ve 1.10.81'e kadar olan bu d-evre için kendisine ödenen maaşların kendisine ödenmesi gerekli olan emeklilik ikramiyesinden kesildiğini bildirdi.

Verilen yanıt üzerine müstedi bu başvuruyu dosyalayarak bir kamu görevlisi olan müstediye emekliye ayrılırken ödenmesi gerekli 210,288.88'I-L. tutarındaki ikramiye alacağından 185,048TL tutarında bir miktarın kesilmesi gerektiği hususunda müstedaaleyh ve/veya I-lazine ve Muhasebe Dairesi Müdürü tarafından alınıp Müstedinin bilgisine 26.2.1982 tarihli bir yazı ile takriben 1.3.1982 tarihinde g-etirilen kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına ilişkin istemde bulundu.

Müstedi başvurusunda, sair şeyler yanında, 1.10.1980 ile 31.7.1981 tarihleri arasında çalıştırılmasının kendi hatası veya sadece kendi hatası olm-adığını ve her ne şekilde olursa olsun kamu görevlisi olarak kamu hizmeti gördüğü süreler için kendisine ödenen maaşların geri istenemeyeceğini veya kendisine ödenmesi gerekli miktardan kesilemeyeceğini ileri sürdü.

Müstedaaleyh ise dosyalamış olduğu itir-aznamede ön itiraz olarak 1.10.1980 ile 31.7.1981 tarihleri arasındaki maaş farklarının ikramiyesinden kesileceğinin, Eylül ya da Ekim 1981'de müstediye sözlü olarak bildirildiğini ve 26.2.1982 tarihli yazının yeni ve ikinci bir karar olmadığını ve başvuru-nun 75 günlük süre geçtikten sonra açıldığını ve bu nedenle başvurunun iptal edilmesi gerektiğini ileri sürdü.

Müstedaaleyh ön itirazı saklı kalmak koşulu ile itiraznamesinde özetle müstedi 15.9.1980 tarihinde emekliye çıkma yaşına geldiği halde emekliye -ayrılmak istemediğini ve suskun kalarak göreve devam ettiğini, daha sonra yapılan araştırmada müstedinin 15.9.1980 tarihinde emekliye çıkması gerektiğinin saptandığını ve gerekli işlemler yapılarak Ekim 1981 başında müstediye gerekli ikramiyenin ödendiğini- ve 1.10.1980 ile 31.7.1981 tarihleri arasında yapılan ödemelerin yasal olmadığı için emeklilik ikramiyesinden kesilmesini kararlaştırıldığının kendisine bildirildiğini ileri sürdü.

Başvurunun duruşması sırasında müstedaaleyh ön itirazında ısrar ederek ta-nık dinletti. Mahkeme de ön itiraz üzerinde dinlenen şahadetten sonra müstedaaleyhin ön itirazını reddetti.

Müstedi ve müstedaaleyh başvuru ile ilgili olarak başka tanık çağırmadılar. Müstedi avukatı Mahkemeye yaptığı hitapta müstedinin 31.7.1981 tarihine- dek çalıştırıldığını ve çalıştırıldığı hizmete karşılık maaş aldığını, müstedinin sahtekârlık yaparak görevde kaldığına ilişkin bir iddia da yapılmadığını ve yasada yaş haddi için amir hüküm bulunmasına karşın bir kişi yaş haddini doldurduğu halde çalıştı-rılırsa ödenmez diye bir hüküm de bulunmadığını ileri sürdü. Savcı ise konuşmasında esas sorunun müstedinin 1.10.1980'den sonra çalıştırılmış olmasının yasal olup olmadığı olduğunu, 26/77 sayılı Emeklilik Yasası'nın 8. maddesinde emekliye ayrılma usullerin-in sıralandığını ve bu madde uyarınca görevin devlete düşmediğini ve 1.10.1980'den itibaren müstedinin çalışmasının yasal olmadığını ve yasal olmadığına göre de bu süre için maaş alamayacağını ileri sürdü.
Bu başvuruda incelenmesi gereken husus müstedinin -emekliye ayrılması gerektiği 1.10.1980'den sonra hizmete devam edişinin ne derece sakat bir işlem olduğudur. -
26/77 sayılı Emeklilik Yasasının 9(1) maddesine göre mecburi emekliye ayrılma yaşı 60'tır. 7/1979 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının 62(1)(h) madd-esine göre ise kamu hizmetinden emekliye ayrılan bir kişi yeniden kamu hizmetine atanamadığı gibi 6(2) maddesine göre de sözleşmeli personel olarak da alınamaz. Yasal durum bu merkezde olduğuna göre, bu meselede de olduğu gibi mevzuatın özel surette yetki -vermediği hallerde, bir kamu görevlisinin mecburi emeklilik yaşına erişmesinden sonra kamu hizmetinde çalıştırılmasına yasal olanak yoktur. Bilakis, emekliye ayrılmış bir kamu görevlisinin, bu meselede olduğu gibi, kamu görevlerinde çalışması veya çalıştır-ılması Emeklilik Yasası ile Kamu Görevlileri Yasasının sözü edilen maddelerine ters düşer. Bu böyle olduğuna göre de müstedinin emeklilik yaşını idrak etmesinden sonra bulunduğu göreve devam etmesi veya ettirilmesi işlemi yoklukla malüldur. Yoklukla malul -olan bir karar veya işlem ise müstediye bir hak kazandırmış olmaz.
Müstedinin emekliye ayrılması gerektiği tarihten sonra, yasal mevzuata aykırı olarak, görevine bir süre daha devam etmesi kendisine bir hak kazandırmayacağına göre bu süre için haksız olara-k aldığı maaşlar kendisine ödenen emeklilik menfaatlerinden tenzil edilebilir.

Yukarıda söylenenler ışığında başvurunun reddedilmesi gerektiği görüşündeyim.

Şakir Sıdkı İlkay, Başkan: Sayın Yargıç Niyazi F. Korkut'un verdiği hükümle hemfikirim.

Salih S-. Dayıoğlu: Bu başvuruda kararlaştırılması gereken husus müstedinin emekliye ayrılması gerektiği 1.10.1980'den sonra hizmete devam edişinin yasal açıdan mümkün olup olmadığıdır.
7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının 89. maddesi kamu görevinin hangi haller-de sona ereceğine amirdir. Bu maddenin ilgili kısmı aynen şöyledir:


Madde 89: "Kamu görevlilerinin, kamu görevleri aşağıdaki hallerde sonra erer.

(1). . . . . . . . .

(2). . . . . . . . .

(3) Emeklilik Yasası uy-arınca emekliye ayrılmaları halinde
ve

(4). . . . . . . . ."
26/77 sayılı Emeklilik Yasasının 8(1)(a) maddesi ise hak sahibi bir kamu görevlisinin mecburi emeklilik yaşını veya -mecburi hizmet süresini doldurması halinde emekliye ayrıldığına amirdir. Bu fıkra ise aynen şöyledir:

Madde 8(1) "Hak sahibi, aşağıda öngörülen ve kendisine uygun düşen usuller uyarınca emekliye ayrılır.
(a) Mecburi emeklilik yaşını veya mecbu-ri
hizmet süresini doldurması halinde."
Aynı Yasanın 9(1) maddesi ise mecburi emeklilik yaşını altmış olarak belirledi.

Bu durumda yukarıda alıntısı yapılan Yasa maddeleri ışığında altmış yaşını dolduran müstedinin altmış yaşını doldurduğu 1.10.1980 tarih-inden sonra kamu görevine devam etmesine yasal açıdan olanak yoktur. YİM 176/81 sayılı başvuruda da dendiği gibi "7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının özü ve sözü emekliye ayrılan kişilerin Devletçe betekrar istihdam edilmelerini veya emekliye ayrıldıkla-rı halde işlerine devam etmelerini önlemek istendiği doğrultusunda olduğuna kuşku yoktur." Müstedinin 1.10.1980'den sonra kamu görevinde çalışmaya devam etmesi açıktan açığa yasalara aykırıdır.. Yasaya aykırı olarak çalışması ise herhangi bir hak bahşetmez-.

1.10.1982'den sonra kamu görevine devam etmesine olanak olmayan müstediye kamu görevi ifa ettiği gerekçesine binaen ödenek yapılması da düşünülemez. Böyle bir ödeme yapılması halinde bunun müstediden talep edilmesi veya müstedinin kamu görevi ifa etmesi-nden mütevellit alacağından mahsup edilmesi doğru ve uygundur. Bu bakımdan yakınma konusu yapılan kararın aksak bir tarafı yoktur.

Şakir Sıdkı İlkay, Başkan: Sonuç olarak başvuru oybirliği ile reddolunur.


(Şakir Sıdkı İlkay) (Salih S. Dayıoğlu) - (Niyazi F. Korkut)
Başkan Yargıç Yargıç

27 Eylül 1983


- 229 -



Full & Egal Universal Law Academy