Yüksek İdare Mahkemesi Numara 38/1998 Dava No 17/1999 Karar Tarihi 12.11.1999
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 38/1998 Dava No 17/1999 Karar Tarihi 12.11.1999
Numara: 38/1998
Dava No: 17/1999
Taraflar: Seyit Yurdakul ile Kamu Hizmeti Komisyonu
Konu: Atama kararının iptali istemi
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 12.11.1999

-D.17/99 YİM 38/98
Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında.
Mahkeme Heyeti: Mustafa H.Özkök,Gönül Erönen, Seyit A.Bensen.

Davacı: Seyit Yurdakul c/o Kurtuluş Lisesi, Güzelyurt
- - ile -
Davalı: Kamu Hizmeti Komisyonu vasıtası ile KKTC.,
Lefkoşa

A r a s ı n d a.
Davacı namına: Avukat Ömer Adal
Davalı namına: Savcı Süleyman Candar.
-----------------
- H Ü K Ü M

Mustafa H.Özkök: Bu davada Mahkemenin hükmünü Sayın Yargıç Seyit A. Bensen okuyacaktır.

Seyit A. Bensen: Davacı bu dava ile Davalı tarafından alınan ve Davacıya 19.3.1998 tarih ve 2/90/4-A sayılı yazı ile bildirilen ve Davacının -Güzelyurt Kurtuluş Lisesi Müdürlüğü ve/veya Genel Ortaöğretim Dairesi kadrosunda münhal bulunan Lise Müdürü mevkiine atanmasını reddeden ve Veli Büyükağa isimli şahsı Güzelyurt Kurtuluş Lisesi Müdürlüğü mevkiine atanmasını öngören kararın hükümsüz ve etkis-iz olduğuna ve hiçbir sonuç doğuramayacağına dair karar verilmesi isteminde bulunmuştur.


Davanın ihtilâfsız olguları özetle şöyledir:
Davacı, Milli Eğitim Bakanlığı İstanbul Eğitim Enstütüsünden 26.4.1970 tarihinde mezun oldu. 28.12.1970 tarihinden 14.-10.1985 tarihine kadar Lefke Cengiz Topel Erkek Sanat Enstütüsünde İngilizce öğretmeni olarak görev yaptı. 14.10.1985 tarihinden 11.3.1996 tarihine kadar Güzelyurt Şehit Turgut Ortaokulunda Müdür Muavini görevi yaptı. 11.3.1996 tarihinde Güzelyurt Kurtuluş- Lisesine Başmuavin olarak görevlendirildi ve yasa gereği Başmuavin sıfatı ile Okul Müdürlüğü görevini dava konusu karara kadar vekâleten yürüttü.

İlgili Kişi ise Erzurum Atatürk Üniversitesi, Fen Fakültesi mezunudur. 19.11.1982 tarihinden 1.9.1984 tar-ihine kadar Derince İlkokulunda öğretmenlik yaptı. 1.9.1984 tarihinden 15.9.1985 tarihine kadar Sedat Simavi Endüstri Meslek Lisesinde Biyoloji öğretmeni olarak görev yaptı. 15.9.1985 tarihinden 30.9.1987 tarihine kadar Güzelyurt Ticaret Lisesinde öğretmen-lik yaptı. 30.9.1987 tarihinden 1.2.1993 tarihine kadar Cengiz Topel Meslek Lisesinde öğretmenlik yaptı. 1.2.1993 tarihinden itibaren de Lefke Gazi Lisesinde Müdür Muavini görevini yaptı.

Güzelyurt Kurtuluş Lisesi Müdürlüğü ve/veya Genel Orta öğretim Dai-resi kadrosunda münhal bulunan Lise Müdürü mevkii için dilekçe kabul edildiğinin duyurulması üzerine gerek Davacı, gerekse İlgili Kişi bu mevkiye müracaat ettiler ve 17 ile 18 Şubat 1998 tarihlerinde Kamu Hizmeti Komisyonuna sözlü sınava çağrıldılar. Yapıl-an sınav neticesinde, Kamu Hizmeti Komisyonu 2.3.1998 tarihli toplantısında Lise Müdürü mevki için en uygun adayın İlgili Kişi olduğuna karar verdi ve 19.3.1998 tarihli bir yazı ile Davacıya dava konusu mevkiye atanmasına imkân görülmediği duyuruldu. Bu ka-rarın kendisine tebliğinden sonra Davacı Yüksek İdare Mahkemesine başvurarak işbu davayı dosyalamış ve daha önce belirtilen taleplerde bulunmuştur.

Davacı davasında sair şeyler yanında, konu kararın yasal yetkilerin aşılması ve/veya kötüye kullanılması y-oluyla yasaya aykırı olarak ve/veya herhangi bir gerekçeden yoksun olarak üretildiğini; Davalı konu kararı alırken Bakanlık ve ilgili Sendikanın görüşlerini hiç dikkate almadığını ve/veya almaması gereken kişilerin görüş ve tavsiyelerine göre hareket ettiğ-ini ve/veya keyfi bir uygulama yaptığını, Davalının konu kararı alırken dikkate alması gereken hususları dikkate almadığını ve/veya dikkate almaması gereken hususları dikkate aldığını ve/veya karar aşamasında gereken araştırmaları yapmadığını ve/veya yanlı-ş değerlendirme yaptığını ve Davacının İlgili Kişiden daha kıdemli olduğunu, geçmiş hizmetler, kıdem ve liyakat dikkate alındığında Davacının Müdürlük görevine getirilmesi gerektiğini ileri sürdü.

Davalı ise dosyaladığı müdafaada, sair şeyler yanında, kı-demin yükselmelerde değerlendirilen tek kriter olmadığını, Davalının konu kararı alırken takdir yetkisini doğru ve hukuk kaidelerine uygun olarak kullandığını, yetkilerini aşmadığını, kötüye kullanmadığını, Davalının gerekli araştırmayı ve gerekli bütün bi-lgileri dikkate alıp bunları doğru olarak değerlendirdiğini ve göz önüne alınmaması gereken hiçbir faktörü değerlendirmediğini ve konu kararın gerekçeli olduğunu savundu.

Davaya İlgili Kişi olarak katılan Veli Büyükağa, ayrı bir müdafaa dosyalamayıp Dava-lı tarafından dosyalanan müdafaayı benimsedi.

Davanın duruşmasında 15 adet belge emare 1 - 15 olarak Mahkemeye sunuldu. Ayrıca Davacı davada ileri sürdüğü istemlerini kanıtlamak üzere bizzat şahadet verdi ve Kamu Hizmeti Komisyonu üyesi Dr. Ayten Berkalp-'ı da şahadete çağırdı. Davalı ve İlgili kişi ise herhangi bir tanık dinletmediler.

Atama veya terfilerde Kamu Hizmeti Komisyonunun (bundan böyle komisyon olarak anılacaktır) başlıca görevi sözkonusu mevkiye en uygun adayı atamaktır. Komisyon hizmet şema-sında aranan niteliklere sahip olan adaylar arasından en iyisini seçerken bir takdir yetkisi kullanmaktadır. Ancak bu yetki kıdem, evsaf, adaylar hakkında amirlerin verdikleri tavsiye raporları ve diğer faktörler dikkate alınarak değerlendirildikten sonra -kullanılmalıdır.

Davacı ile İlgili Kişi arasında tercih yaparken Komisyon hiç şüphe yok ki bir takdir hakkı kullanmıştır. Bu takdir hakkını doğru olarak kullanıp kullanmadığının incelenmesi gerekir.

Kamu Hizmeti Komisyonu, atama ve terfilerde tüm faktö-rleri dikkate alıp bunları doğru bir şekilde değerlendirmişse Yüksek İdare Mahkemesi kendi değerlendirmesini komisyonunkine tercih edemez ve sadece bu nedenle Komisyonun kararını bozamaz (Gör: Saruhan v. The Republic of Cyprus, 2 RSCC.133). Meğer ki takdir- hakkını Anayasa veya herhangi bir yasaya aykırı olarak veya kendisine verilen yetkilerin dışında kullandığı isbat edilsin.

Emare 13 olarak ibraz edilen Komisyon kararının metninden görüldüğüne göre, Komisyon dava konusu kararı alırken şu faktörleri naza-rı itibara almıştır.

"Yukarıdaki hususları bir bütün olarak değerlendiren komisyonumuz, Seyit Yurdakul'un hizmetlerinin daha fazla olmasına rağmen Veli Büyükağa'nın sözlü sınavda daha başarılı olması, amirleri tarafından tavsiyelerinin diğer adaylara naza-ran daha olumlu olması, teftiş raporlarında daha başarılı olduğunun belirtilmesi, diğer etkinliklerinin de Seyit Yurdakul'a nazaran daha fazla olması hususları dikkate alınarak Veli Büyükağa'nın atanmasına oyçokluğu ile karar vermiştir."

Şimdi de Komisy-onun nazarı dikkate aldığı hususları teker teker inceleyip herhangi bir hususta hata işleyip işlemediğini araştıralım.

1.Kıdem: Daha önce de belirtildiği gibi Davacı 28.12.1970 tarihinden 14.10.1985 tarihine kadar İngilizce öğretmenliği, 14.10.1985 tarihi-nden 11.3.1996 tarihine kadar Okul Müdür Muavinliği görevi yaptı. 11.3.1996 tarihinde de Başmuavin olarak görevlendirildi ve dava konusu karara kadar Güzelyurt Kurtuluş Lisesinde Okul Müdürlüğü görevini fiilen yürüttü.

İlgili Kişi ise 1.9.1984 tarihinde-n 1.2.1993 tarihine kadar Biyoloji Öğretmenliği, 1.2.1993 tarihinden itibaren de Okul Müdür Muavinliği görevi yaptı. Bundan da görüleceği gibi Davacı, İlgili Kişiye kıyasla çok daha fazla kıdeme sahiptir. Öğretmenlikte Davacının 28, İlgili Kişinin ise 14 y-ıl hizmeti vardır. Ancak atama ve terfi işlemlerinde "kıdem" Komisyon tarafından nazarı dikkate alınacak kriterlerden biri olmakla beraber, diğer faktörlere bakılmaksızın kaale alınacak yegâne veya en önemli faktör değildir. Nitekim 7/73 sayılı Fikri Direk-oğlu ile Amme Hizmeti Komisyonu vasıtasıyle Kıbrıs Türk Yönetimi davasında sayfa 6'da Yüksek Anayasa Mahkemesi şöyle demiştir.
"Kanaatımızca müstedinin Maarif Kadrosunda
hizmet süresinin İlgili Şahıstan daha uzun olması faktörü kendiliğinden müstedinin -mezkür mevkiye tayini için en uygun aday olduğu manasına gelmez."

Kanaatımızca Davacının Genel Ortaöğretim Dairesi kadrosundaki hizmet süresinin İlgili Kişi'den daha uzun olması faktörü kendiliğinden Davacının söz konusu mevkiye tayini için en uygun aday- olduğu manasına gelmez.

2. Sözlü sınavda başarılı olmak: Kamu Hizmeti Komisyonu Üyesi Dr.Ayten Berkalp Mahkemede vermiş olduğu şahadette sözlü sınav esnasında gerek Davacı, gerekse İlgili Kişinin başarılı olduklarını ancak sorulara verilen cevaplar ve c-evap neticesinde verilen notların İlgili Kişinin Davacıya nazaran daha yüksek olduğunu belirtmiştir. İlgili Kişinin sözlü sınavda daha başarılı olduğu hususu emare 13'de de sarahaten görülmektedir. Sözlü sınavda İlgili Kişinin Davacıya nazaran daha başarıl-ı olması İlgili Kişi lehine alınacak bir faktördür. Kanaatımızca sözlü sınav esnasında adayların başarıları Komisyon tarafından dikkate alınacak faktörlerden birisi olduğu doğru olarak kabul edilmiştir.

3. Tavsiye Raporları: İlgili Kişinin Davacıya terc-ihan atanmasında en önemli faktör tavsiye raporları olmuştur. Daire Müdürlerinin tavsiyeleri adayların terfiinde çok önemli rol oynar, o kadar ki, Komisyon bu tavsiyeleri önemli sebeb olmadıkca göz ardı edemez.
Davacı ve İlgili Kişi münhal bulunan Lise M-üdürü mevkii için birer dilekçe formu doldurmak sureti ile müracaat ettiler. Davacının dilekçe formunun arka tarafında Daire Müdürü ve Bakan'ın yapmış olduğu görüş ve tavsiyeler aynen şöyledir.

"(a) Daire Müdürünün görüşleri: "Halen Kurtuluş
-Lisesinde Başmuavin olarak Müdür görevlisi
olarak çalışmaktadır. Eğitim konularını
anında değerlendirerek sağlıklı karar
almakta zorlanmaktadır.
Tarih: 29/1/1997"

Bakanın görüş ve tavsiyeleri : Daire
Müdürünün görüş-lerine katılıyorum.
Tarih: 30/1/1997"




İlgili Kişinin dilekçe formunun arka tarafında Daire Müdürü ve Bakanın görüş ve tavsiyeleri aynen şöyledir.
"(a) Daire Müdürünün görüşleri: "Halen Lefke
Gazi Lisesinde Müdür Muavini olarak görev ya-pmaktadır. Çalışkan, çevresi ile ilişkileri çok iyi, idari kabiliyeti yüksek olan uygun bir adaydır.
Tarih: 29/1/1997"

Bakanın görüş ve tavsiyeleri: Daire
Müdürünün görüşlerine katılıyorum.
Tarih: 30/1/1997"

Adaylar hakkında düzenlenen Daire Mü-dürü ile İlgili Bakanın raporlarından açıklıkla görülebileceği gibi idari kapasite hususunda İlgili Kişinin tavsiye raporları Davacıya kıyasla çok daha olumludur. Nitekim terfi yapılırken bu hususa Davalı Komisyon da değinmiştir. Davacı ise kendisi hakkınd-aki raporun doğruyu aksettirmediğini şahadetinde iddia etmiştir. Davacı idari yönden İlgili Kişi'den daha fazla ehil sahibi olduğunu ve bunu teyit etmek için de 14 Ekim 1985 tarihinden 11 Mart 1996 tarihine kadar Güzelyurt Şehit Turgut Ortaokulunda Müdür M-uavinliği görevi yaptığını, 11 Mart 1996 tarihinde Güzelyurt Kurtuluş Lisesinde Başmuavin olarak görevlendirildiğini ve yasa gereği Başmuavin sıfatı ile dava konusu karar gününe kadar Okul Müdürlüğü görevini fiilen yürüttüğünü ve bu dönemler süresince eğit-im konularını anında değerlendirerek sağlıklı karar almak için bir olay olmadığını ve bugüne kadar da başarısız olduğuna dair amirlerinden herhangi bir şikâyet veya uyarı almadığını şahadetinde belirtmiştir.

Davacı tarafından şahadete çağrılan Kamu Hizm-eti Komisyonu üyelerinden Dr. Ayten Berkalp da şahadetinde Davacının bir yetersizliğinin dosyasında mevcut olmadığını belirtmek suretiyle Davacıyı teyit etmiştir. Bu iddialar Davalıları temsilen Savcılık tarafından nakzedilmedi.

Daire Müdürünün Davacı -hakkında verdiği "Eğitim konularını anında değerlendirerek sağlıklı karar almakta zorlanmaktadır" hükmünün önümüzdeki şahadetle bağdaşmadığı görülmektedir. Şöyle ki:
Davacı 14 ekim 1985 tarihinden 11 Mart 1996
tarihine kadar Güzelyurt Şehit Turgut Ortao-kulunda Müdür Muavinliği görevi yaptı.
11 Mart 1996 tarihinde Güzelyurt Kurtuluş
Lisesinde Başmuavin olarak görevlendirildi ve yasa gereği Başmuavin sıfatı ile Okul Müdürlüğü görevini dava konusu karar gününe kadar fiilen yürüttü.

Gerçekten de Davacın-ın idari görev niteliğinde addolunan iki ayrı dönemde sorumluluk yüklendiği ve yukarıda sözü edilen bu dönemler süresince Davacının idari kapasitesi hakkında aleyhine herhangi bir şikâyet veya uyarı vaki olmadığı bir gerçektir. Bu durumda, makul bir izahat- yokluğunda, Daire Müdürünün Davacı hakkında verdiği "Eğitim konularını anında değerlendirerek sağlıklı karar almakta zorlanmaktadır." hükmünün şüphe ile karşılanması kaçınılmazdır. Davacının geçmişteki idari tecrübesi ve kabiliyetinin dikkate alınıp alınm-adığı veya Daire Müdürünün Davacının tecrübesi ve kabiliyetini nasıl değerlendirdiği hususlarında gerek Komisyonun kararlarından gerekse önümüzdeki şahadetten istihraç etmek olanağı yoktur. Öte yandan İlgili Kişinin idari bir görev olan Lise Müdürlüğü göre-vinde idari kabiliyeti denenmiş değildir.

Daha önce de belirtildiği gibi bir Daire Müdürünün görüş ve tavsiyeleri adayların terfiinde çok önemli rol oynar. O kadar ki, Komisyon bu tavsiyeleri önemli sebeb olmadıkça göz ardı edemez. Ancak Daire Müdürünün -de bu gibi görüş ve tavsiyeleri, olgular ve makul sebeplerle desteklenmeleri gerekir. Aksi takdirde YİM 25/76 sayılı Mustafa Vasıf Remzi ile Amme Hizmeti Komisyonu vasıtasıyle KTFD davasında sayfa 9'da belirtildiği gibi sadece bir Müdürün tavsiyeleri ile y-etinilmesi bir Müdür diktasının yaratılmasına yol açabilir.

Davacının 14 Ekim 1985 tarihinden 11 Mart 1996 tarihine kadar Okul Müdür Muavinliği görevi yaptığı, 11 Mart 1996 tarihinden itibaren de Başmuavin olarak görevlendirildiği ve yasa gereği Başmuavi-n sıfatı ile Okul Müdürlüğü görevini dava konusu karar gününe kadar fiilen yürüttüğü ve bu dönemler içinde herhangi bir şikâyet veya uyarı vaki olmadığı gerçekleri karşısında idari kabiliyet hususunda İlgili Kişiye kıyasla bir üstünlüğü haiz olduğu görülme-ktedir.

Tüm olguların Komisyonun önüne serdedilmesi ve bunların ışığı altında Komisyonun bir sonuca varması idari hukuk prensiplerindendir.

Bir Daire Müdürünün görüş ve tavsiyeleri adayların terfiinde çok önemli rol oynadığına göre Komisyonun, adaylar -hakkındaki görüş ve tavsiyeler hakkında mümkün olduğu derecede ayrıntılı bilgiye sahip olması gerekirdi. Aksi takdirde karar alırken gerekli bütün hususların nazarı itibara alınmış olduğu söylenemez.

Bu davada Davacı ile ilgili tüm gerçekler Komisyonun ö-nünde değildi ve bunların yokluğunda Komisyon, Daire Müdürünün tavsiyelerine rağmen sıhhatli bir seçim yapma olanağından mahrumdu.

Yukarıdaki kıyaslamalardan da görüleceği gibi Davacının İlgili Kişiye nazaran önümüzdeki şahadet ışığında idari kabiliyet h-ususunda bariz bir üstünlüğü vardır ve Komisyonun onun yerine İlgili Kişiyi terfi ettirmekle en uygun adayı seçememiş ve bu şekilde takdirini doğru yönde kullanmamıştır. Bu böyle olduğuna göre de söz konusu kararın hükümsüz ilân edilmesi ve Komisyonun gere-ken kararı betekrar ve bu kez gerekli tüm faktörleri dikkate alarak tezekkür etmesi gerekir.

Davacının davasını üzerine dayandırdığı diğer hususlar yanında Kamu Hizmeti Komisyonunun kararının gerekçesiz olduğudur. Yukarıda vermiş olduğumuz karar ışığında- bu hususları inceleyip karara bağlamamız gerekmemektedir.

Yukarıda belirtilenler ışığında Davalı tarafından alınan ve Davacıya 19.3.1998 tarihli yazı ile bildirilen ve Davacının Güzelyurt Kurtuluş Lisesi Müdürlüğü ve/veya Genel Ortaöğretim Dairesi kadro-sunda münhal bulunan Lise Müdürü mevkiine atanmasını reddeden ve Veli Büyükağa isimli şahsı Güzelyurt Kurtuluş Lisesi Müdürlüğü mevkiine atanmasını öngören kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına oybirliği ile karar ver-ilir.

Masraflarla ilgili herhangi bir emir verilmez.



Mustafa Özkök Gönül Erönen Seyit A. Bensen
Yargıç Yargıç Yargıç

12 Kasım,1999
5


12












Full & Egal Universal Law Academy