Yüksek İdare Mahkemesi Numara 33,34/1988 Dava No 15/1988 Karar Tarihi 14.04.1988
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 33,34/1988 Dava No 15/1988 Karar Tarihi 14.04.1988
Numara: 33,34/1988
Dava No: 15/1988
Taraflar: Mehmet Ş. Ormancıoğlu vd ile Kamu Hiz. Kom.
Konu: Nakil kararının iptali istemi
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 14.04.1988

-D.15/88 Birleştirilmiş
YİM 33/88 ve YİM 34/88

Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkemede
Yargıç Salih S. Dayıoğlu Huzurunda
Anayasanın 152. madddesi hakkında

-
YİM 33/88

Müstedi: Mehmet Şefik Ormancıoğlu, Girne
- ile -
Müstedaaleyh: Kamu Hizmeti Komisyonu vasıtasıyle KKTC., Lefkoşa
A r a s ı n d a

Müstedi namına: Süleyma-n Dolmacı ve Tahir Seroydaş
Müstedaaleyh namına: Yaşar Boran.



YİM 34/88

Müstedi: Hüseyin H. Kaymak, Göçmenköy - Lefkoşa.
- ile -
Müstedaaleyh: Kamu Hizmeti Komisyonu vasıtasıyle KKTC., Lefkoşa
- A r a s ı n d a


Müstedi namına: Fuat Veziroğlu.
Müstedaaleyh namına: Yaşar Boran.




Yasa Maddesi: 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının 76(2) maddesi ile 35/1985 sayılı Yüksek Adliye Kurulu Yasası.

İstemin Özeti: B-irleştirilerek dinlenen başvurulardaki Müstediler yapılan nakillerin hizmet yararı gerekçesi ile yapılmadığı için hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar verilmesi isteminde bulundular.

OLAY: Her ikisi de 1. sınıf mukayyit- olan Müstedilerden YİM 33/88'deki (1. Müstedi olarak anılacaktır) Müstedi Lefkoşa'ya, YİM 34/88'deki Müstedi de (2. Müstedi olarak anılacaktır) Girne'ye naklolundu. Nakil istemi Yüksek Adliye Kurulunun talebi doğrultusunda Kamu Hizmeti Komisyonu tarafında-n yapıldı. Müstediler yer değiştirme işleminin hizmet yararına yapılmadığı gerekçesi ile ipt(lini talep ettiler.

SONUÇ: Sekiz Yüksek Mahkeme Yargıcı ve dört mümtaz hukukçudan oluşan Yüksek Adliye Kurulu, Müstedilerin yer değiştirmelerinin hızmet yararına -olduğuna kanaat getirirse, hizmet gereği hususunun var olduğunun kabul edilmesi gerekir, meğer ki bunu iddia eden kişi veya kişiler aksini ispat etmiş olsun.
Müstedaaleyhin nakilleri gerçekleştirmeden gerekli inceleme ve araştırmayı yapmadığı iddiasında- da herhangi bir mesnet görülmemiştir. Çünkü nakil isteminin Yüksek Adliye Kurulundan geldiği bir tarafa, bizzat Müstedaaleyh Başkanı tarafından da gerekli araştırmanın yapıldığı şahadeti mevcuttur.
Sonuç olarak her iki başvuru da reddolunur.
__________-__________


H Ü K Ü M

Birleştirilerek dinlenen bu başvuruda olgular hususunda taraflar arasında görüş ayrılığı vardır. İhtil(fsız olgular ise aşağıdaki şekilde özetlenebilir.

YİM 33/88 sayılı başvurudaki müstedi (bu hükümde bundan sonra gerektiği yerl-erde sadece 1. müstedi olarak anılacaktır) 1975 yılında kamu görevine girdi ve 1980 yılından beri Girne Kaza Mahkemesinde mukayyit olarak görev yapmaktadır. 1984 yılında birinci sınıf mukayyit olan 1. müstedi evli ve 2 çocuk babasıdır ve Girne'de ikamet et-mektedir. Aksi iddia edilmeyen şahadete göre sağlık sorunu nedeni ile perhiz yapmakta ve çocuklarını okula götürüp getirme ile özel derse götürüp getirme işlemini de kendisi yapmaktadır. 1. müstedi ayrıca Kamu-Sen'in Girne şubesi yönetim kurulu başkanıdır.-

YİM 34/88 sayılı başvurudaki müstedi (bundan sonra bu hükümde gerektiğinde sadece 2. müstedi olarak anılacaktır.) 1975 senesinde kamu görevine girdi ve 1980 senesinde birinci sınıf mukayyit oldu. Zaman be zaman Lefkoşa Kaza Mahkemesinin hukuk mukayyitli-ğnde çalışmakla beraber daha fazla ceza mukayyitliğinde çalıştı. 2. müstedi evli ve iki çocuk babasıdır ve ayrıca hukuk mezunudur ve kendisine ait Lefkoşa'da bir sosyal konutta ikamet etmektedir.

Yüksek Adliye Kurulu, müstedaaleyhe yazdığı 13.10.1987 tar-ihli bir yazı ile Girne Mahkemesinde görevli 1. müstediyi Lefkoşa'ya ve Lefkoşa Kaza Mahkemesinde görevli 2. müstediyi de Girne'ye 1.11.1987 tarihinden itibaren hizmet yararı gerekçesiyle nakledilmelerini istedi. Bunun üzerine müstedaaleyh de müstedilere 1-5.10.1987 tarihli bir yazı gönderdi ve Yüksek Adliye Kurulunun yukarıya çıkarılan istemi duyurulduktan sonra bu nakil işlemleri hakkında görüşlerini istedi. Müstediler de müstedaaleyhe gönderdikleri 21.10.1987 ve 26.10.1987 tarihli yazılarla bir takım gere-kçeler ileri sürerek nakillerine karşı çıktılar.

Müstedaaleyh nakil istemi için bir süre bir şey yapmadı. Aradan uzun bir zaman geçtikten sonra 8.2.1988 tarihinde toplanan müstedaaleyh konuyu görüştü ve "gösterilen gerekçeden önerilen nakillerin hizmet y-ararına olup olmadığı anlaşılmadığından ve yapılması istenen yer değiştirmeler her iki kamu görevlisini de gerek maddi ve gerekse manevi yönden mağdur duruma düşüreceği cihetle ve zorlama ile gerçekleşeceğinden bir yarar sağlayacağı kanısında olmadığından -bu konuda sağlıklı bir karar verebilmek için, varsa, sözlü veya yazılı açıkayıcı bilgilerin, gizli kalmak kaydıyle ivedilikle verilmesinin istenmesine" karar verdi.

Müstedaaleyh Yüksek Adliye Kuruluna yazdığı 16.2.1988 tarihli bir yazı ile olması halinde- sözlü veya yazılı açıklayıcı bilgilerin, gizli kalmak kaydı ile kendisine (müstedaaleyhe) verilmesini talep etti. Yüksek Adliye Kurulu da müstedaaleyhe yazdığı 17.2.1988 tarihli bir yazı ile özetle, Lefkoşa Kaza Mahkemesi Mukayyitliği Hukuk İşleri bölümün-den sorumlu olan 1. derece mukayyidin Başmukayyit Yardımcılığına terfi etmesi üzerine boşalan bölümün sorumluluğunu daha iyi yürütebileceği gerekçesiyle 1. müstedinin üstlenmesinin doğru olacağı ve bunun gerçekleşmesi halinde Başmukayyit Yardımcılığına ter-fi eden kişinin de Yüksek Mahkemdeki görevine başlayabileceği ileri sürüldü. 19.2.1988 tarihinde toplanan Müstedaaleyh 7.3.1988 tarihinden itibaren 1. müstedinin Girne'den Lefkoşa Kaza Mahkemesine ve 2. müstedinin ise Lefkoşa'dan Girne Kaza Mahkemesine nak-ledilmeleri doğrultusunda bir karar aldı ve bu kararı müstedilere 29.2.1988 tarihli birer yazı ile bildirdi. Yine aksi iddia edilmeyen ve 1. müstedi tarafından tanık olarak Mahkemeye celbedilen müstedaaleyh Başkanının şahadetine göre, bizzat kendisi Yüksek- Adliye Kurulu Başkanı ile takriben Ocak 1988'de konu nakillerle ilgili olarak görüşme yaptı ve konu nakillerin hizmet yararı gereği olduğu hususunda Yüksek Adliye Kurulu Başkanından sözlü teminat aldı.

Müstediler yapılan bu nakiller aleyhine işbu başvur-uları dosyaladılar ve bunların hizmet yararı gerekçesiyle yapılmadığı için hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğrumayacağına karar verilmesi isteminde bulundular.

Duruşmada bizzat müstediler şahadet verdi ve ayrıca 1. müstedi Kamu Hizmet-i Komisyonu Başkanını tanık olarak celbetti. 1. müstedi şahadetinde, başvuruyu dosyaladıktan sonra Yüksek Adliye Kurulu üyesi bulunan Yüksek Mahkeme Yargıcı Niyazi F. Korkut'la yaptığı bir telefon konuşmasında naklinin bir takım şüphelerden ötürü ve cezala-ndırma maksadı ile yapıldığını adı geçen yargıcın söylediğini iddia etmesi üzerine müstedaaleyhin avukatı adı geçen Yüksek Mahkeme Yargıcını tanık olarak celbetti. Bu tanık 1. Müstedinin bu konudaki iddiasını reddetti. Yüksek Mahkeme yargıcı şahadet verirk-en bu konuda istintak edilmediği ve ayrıca 1. müstedinin dava sonunda hitabesinde bu konuya hiç değinmediği cihetle 1. müstedinin bu babtaki iddiasını kanıtlayama- dığı görüş ve kanaatındayım.

Müstedilerin şahadetleri incelenecek olursa, her ikisinin de -1. sınıf mukayyit oldukları, her ikisinin de bir Kaza Mahkemesi Mukayyitliğinin sorumluluğunu devralabilecek kişiler olduğunu, 2. müstedinin bir hukuk mezunu olduğunu ve. 1. müstediden daha kıdemli olduğunu, buna mukabil Yüksek Adliye Kurulunın 1. müstediy-i daha tecrübeli ve işlerin üstesinden daha iyi gelebilecek birisi olarak addettiği görülecektir.

Müstedilerin nakilleri ile ilgili yasal durum 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının 76(2) maddesi ile düzenlenmektedir. Bu maddenin ilgili kısmı aynen şöyl-edir:

"76.(2). Ayni kurumun merkez ve taşra örgütlerinde görevli ve ayni sınıfta bulunan kamu görevlileri arasında yer değiştirmenin hizmet yararına olduğu gerekçesiyle bağlı bulunduğu kurumca yer değiştirme işlemi yapılması yönünde Kamu Hizmeti Komisyonu-na başvurulması halinde Komisyon, gerekli inceleme ve araştırmayı yaptıktan sonra istemi uygun görürse gerekli yer değiştirmeyi yapar."

Yukarıda alıntısı yapılan fıkranın içeriğinden de görüleceği gibi kamu görevlileri arasında yer değiştirmenin hizmet y-ararına olduğu gerekçesiyle bağlı bulunduğu kurumun başvurusu üzerine müstedaaleyh gerekli inceleme ve araştırmayı yaptıktan sonra uygun görmesi halinde gerekli yer değiştirmeyi yapar.

Müstediler gerçekleştirilen nakillerin müstedaaleyhce yapılabileceğin-i kabul etmekte ancak şik(yetlerini müstedaaleyhin gerekli inceleme ve araştırmayı yapmadığı, yapmış olsaydı nakil isteminin hizmet yararına olmadığı sonucuna varmış olacağı ve her hal(k(rda yapılan naklin hizmet yararına olmadığı noktalarında teksif ettil-er.

Müstedilerin bağlı oldukları kurum yargı organıdır ve hiç olmazsa Kamu Görevlileri Yasasının 76(2) maddesi açısından onların bağlı bulunduğu kurumun başı ise Yüksek Adliye Kurulu'dur. Yüksek Adliye Kurulunun görev ve yetkileri Anayasanın 141. maddesi- ile 35/1985 sayılı Yüksek Adliye Kurulu Yasası ile düzenlenmiştir. Bu Kurulun görevleri arasında yargının genel işleyişi, düzenli çalışması, yargıçların ve mahkemelere bağlı kamu görevlilerinin görevlerine devamları, işlerin verimli bir biçimde yürümesi y-önünde gerekli önlemleri alma gibi görevler vardır. Anayasal bir kuruluş olan bu Kurulun oluşumu da dikkate alındığında gerekli inceleme ve araştırmayı yapmadan mahkemelere bağlı kamu görevlilerinin yer değiştirmelerini isteyeceğine ihtimal vermek istemiyo-rum. Mahkemelere bağlı kamu görevlilerinin hangilerinin ve nerede ve nasıl çalıştıkalrını en iyi bilecek olan bu Kuruldur. O halde sekiz Yüksek Mahkeme yargıcından ve dört mümtaz hukukçudan oluşan bu Kurul müstedilerin yer değiştirmelerinin hizmet yararına- olduğuna kanaat getirirse hizmet gereği hususunun var olduğunun kabul edilmesi gerekir meğer ki, bunun aksini iddia eden kişi veya kişiler Mahkemeyi son derece somut ve ikna edici delil veya şahadetle tatmin etmiş olsunlar. Müstedilerin nakillerine neden -olan hizmet gereği gerekçesinin varit olmadığı hususundaki iddia ve görüşleri beni tatmin etmekten uzak kalmıştır.

Müstedaaleyhin söz konusu nakilleri gerçekleştirmeden yasa uyarınca gerekli inceleme ve araştırmayı yapmadığı iddiasında da herhangi bir me-snet göremedim. Daha önce de söylediğim gibi böyle bir istemin Yüksek Adliye Kurulundan geldiği gerçeği ve dolayısı ile taşıdığı haklı ağırlık bir yana, bizzat müstedaaleyh Başkanının inceleme ve araştırma yaptığı şahadeti önümdedir. Ayrıca istem üzerine Y-üksek Adliye Kurulunun müstedaaleyhe gönderdiği 17.2.1988 tarihli yazı da önlerinde idi. Elbette ki, müstedaaleyh daha fazla bilgi istemiş olsaydı istenilecek bilgiler daha detaylı bir şekilde onlara verilebilecekti. Öyle anlaşılıyor ki, müstedaaleyh Başka-nı tarafından yapılan inceleme ve araştırma ve kendisine gönderilen yazılarla iktifa etti ve başvuru konusu kararı aldı. Bu nedenle konu nakiller hususunda müstedaaleyhin gerekli inceleme ve araştırma yapmadığı iddiası geçerli değildir.

Müstedilerin her -ikisi de kıymetli birer mukayyittirler. Yargının genel işleyişinde son derece önemli işler yapan mukayyitlikten sorumludurlar. Gerek bilgi gerekse tecrübelerinden genelde yargı organı, özellikle de mahiyetlerindeki- lerin son derece istifade edecekleri şüp-hesizdir. Yer değiştirmeleri nedeni ile bir takım maddi kayıpları olacağına kuşkum yoktur. Ayrıca ikamet yerlerinden uzakta görev yapmaları, kısa süreli de olsa evlerinden uzak kalmakla bir takım rahatsızlıklara düçar olacaklarına da inanmıyorum. Fakat büt-ün bunlar, onlardan, haklı olarak, beklenen kamu görevinden üstün tutulmaması gerekir. Nakillerin hizmet yararı için istendiği ve bu nedenle yapıldığına inanıyorum. Bu başvuruların sona ermesinden sonra her iki müstedinin işlerini kendilerine yaraşır ve on-lardan beklendiği bir şekilde ifa edecekleri hususundaki inancımı bu vesile ile belirtmek istiyorum.

Sonuç olarak yukarıda söylenenlerden de anlaşılacağı gibi her iki başvuru reddolunur. Masraflar için herhangi bir emir verilmez.


(Salih S. Dayıoğlu)
- Yargıç

14 Nisan 1988






84






Full & Egal Universal Law Academy