Yüksek İdare Mahkemesi Numara 321/1991 Dava No 9/1994 Karar Tarihi 16.06.1994
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 321/1991 Dava No 9/1994 Karar Tarihi 16.06.1994
Numara: 321/1991
Dava No: 9/1994
Taraflar: Enver Öztürk ile Güv. Kuv. Komutanlığı
Konu: Askere çağrılma kararının iptali istemi
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 16.06.1994

-D.9/94 Yim 321/91

Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkemede
Yargıç Mustafa H. Özkök huzurunda.

Müstedi: Enver Öztürk, Lefkoşa.
ile
Müstedaaleyh: KKTC Güvenl-ik Kuvvetleri Komutanlığı vasıtasıyle KKTC.
A r a s ı n d a.

Müstedi namına: Avukat Hüseyin Celal adına Avukat Tanju Öncül.
Müstedaaleyh namına: Savcı Behiç Öztürk-.



H Ü K Ü M

Bu başvuruda Müstedinin 21/91 sayılı Yedek Sbaylık Yasaı altında yoklamaya ve/veya askere çağırma kararına karş-ı dosyalanmıştır. Müstedinin talepleri şöyledir:

-"A- M/aleyhin, 30.10.1992 tarihli ve müstedinin 25 Kasım 1991 tarihinde saat 08.00'de, 21(1991 sayılı Yedek Subaylık Yasası gereğince son yoklamasını yaptırmak üzere Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı Asal Şube Müdürlüğünde hazır bulunamsına ve/veya müstedini-n KKTC'de askere alınmasına ve/veya müstedinin T.C'de yapmış olduğu askerliği dikkate almaskızın ve/veya T.C. yurttaşlığındaki askerliğini yaptığını tevsik etmesine rağmen, müstediyi yeniden 21/1991 sayılı Yedek Subaylık Yasası altında yoklamaya ve/veya as-kere çağırma kararının ve/veya kararlarının ve/veya işlemlerinin tamamen hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına dair bir hüküm ve/veya emir.

B- M/aleyh tarafından muvazzaf askerlik görevini yerine getirdiği kabul edilen ve 14.-8.1991 tarihinde ihtiva alınarak sefer Görev Emri verilen ve keza 6, 7, 8 Eylül 1991 tarihinde de seferberlik tatbikatı için silah altına alınan müstedinin, 21/1991 sayılı Yedek Subaylık Yasası altında yeniden son yoklamaya ve/veya askere çağrılmasının yap-ılmaması gerekli bir bir ihmal olduğuna dair hüküm ve/veya emir.

C- Muhterem Mahkemenin uygun göreceği bir çare; ve

D- İşbu başvuru masrafları."

Bu meselede sunulan şahadet ve ibraz olunan emareler incelendikten sonra ihtilâfsız olgular şöyle özetlen-ebilir: Müstedi aslen Türkiye Cunmhuriyeti yruttaşı olup 1964 yılında Gaziantep'de doğmuştur. 1987 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olup KKTC yurttaşı olan eşi ile evlenerek Aralık 1987 yılından itibaren KKTC'de ikâmet etmeğe ve 28.3-.1988 tarihinde KKTC yurttaşlığına kabul edilerek avukatlık stajını tamamladıktan sonra serbest avukat olarak çalışmaya başlamış ve halen serbest avukat olarak çalışmaktadır. 1987 yılında T.C.'d' yedek subaylık adaylığı yoklaması patırarak Gaziantep Askerl-ik Şubesi tarafından 87/11 grup yedek subay adayı olarak 27.11.1987 tarih ve 920 numaralı kararın alındığını ve 14.1.1988 tarihinden 30.4.1988 tarihine kadar KKTC'de çalışma ve ikâmet izni aldığı ve bu izne daynarak T.C.'de dövüzli askerlik yapma ve 32 yaş-ına kadar askerlik görevini erteleme hakkını kullanrak 29.3.1988 tarihinde askerliğini 1996 yılına kadar ertelediği bilâhare 14.6.1990 tarihinde kısa süreli dövüzli askerlik yapmak üzere Burdur'a celbettiği ve 13.8.1990'da terhis edildiği; bilâhare KKTC'ye- döndüğü ve 14/80 sayılı Yasa gereğince ihtiyatlık yoklamasına kabule dildiği ve kendisine 14.8.1991 tarihli sefer görev emri verildiği ve 6, 7, 8.9.1991 tarihlerinde seferberlik tatbikatına çağrıldığı, 13.10.1991'de yapılan milletvekili seçimlerine katıld-ığ, 30.10.1991 tarihli bir celp çağrı pusulası hazırlanarak 11.111.1991'de Müstediye tebliğ edildiği ve 25.11.1991 tarihinde Yedek Subaylık Yasası gereğince son yoklamasını yaptırmak üzere Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı Asal Şube Müdürlüğünde hazır bulunm-ası emredildiği ve Müstedinin bu başvruuyu dosyalayarak kararın icrasını ara emri ile durdurduğu hususları ihtilâfsız olarak kabul edilmektedir.Çift uyruklu olanların askerlik durumunu düzenleyen 14/80 sayılı Askerlik Yasasının 5. maddesi ile yine 21/91 sa-yılı Yedek Subaylık Yasasının 5. maddesidir. 21/91 sayılı Yedek Subaylık Yasasının 5. maddesi aynen şöyledir:

"5. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yurttaşlığına geçenlerin, eski yurttaşlıklarındaki askerlik hizmetleri saklıdır. Askerlik yapmayanlara veya as-kerliğini yaptığını tevsik edemeyenlere, bu Yasanın öngördüğü öğrenim ve diğer koşullara sahip iseler, bu Yasa kurallarıma bağlı olarak askerlikleri tam olarak yaptırılır."

Aslen T.C. uyruklu olup da sonradan KKTC vatandaşlığına da kabul edilen çift uyru-klu olanların askerlik durumunu düzenleyen 14/80 sayılı Askerlik Yasasının 5. maddesi ise aynen şöyledir:

"5. Kıbrıs Türk Federe Devleti yurttaşlığına geçenlerin eski yurttaşlıklarındaki askerlikleri saklıdır. Bunlardan askerliğini yaptıklarını tevsik ed-emeyenlere askerlikleri tam olarak yaptırılır."

Müstedi KKTC vatandaşı olduktan sonra T.C.'den kısa süreli dövüzli askerlik hakkından yararlanarak 13.6.1990 ile 13.8.1990 tarihleri arasında Burdur'da 58. Top. Er Eğitim Tugay'ında iki aylık temel eğitimin-i tamamlayıp geçici terhis belgesi aldığını ve tüm bedelin ödenmesini müteakip kendisine terhis belgesinin verileceğini ve bu şekilde askerlik mükellefiyetini yerine getirdiğini diğer bir deyişle T.C.'den yapmış olduğu askerlik hizmetinin KKTC'de kabul edi-lmesi gerektiğini ve yeniden KKTC'de askerlik yapması gerekmediğini ileri sürmektedir. Müstedaaleyh taraf ise Müstedinin KKTC vatandaşı olduğu zaman askerlik mükellefiyetini yerine getirmediği nedeni ile 14/80 sayılı Yasanın 5. maddesi ile 21/91 sayılı Yed-ek Subaylık Yasasının 5. maddesi gereğince KKTC'de aakerliğini yapması gerektiğiniileri sürmektedir. Taraflar arasındaki ihtilâf konusu bu noktasa yoğunlaşmaktadır. Yukarıda izahe dilen ihtilâfsız olgulardan Müstedinin KKTC vatandaşlığına geçtiği tarih ola-n 28.3.1988 tarihinde henüz T.C.'de askerlik görevini yapmamıştı. Sadece 1987 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olduktan sonra T.C. Yedek Subaylık Yasası tahtında gerekli yoklamasını yatırıp kaynağa aldığı bilâhare askerliğini 29.3.19-96 tarihine kadar tecil ettirdiği Emare 5'den anlaşılmaktadır. Yine Müstedinin Emare 11'e göre 13.6.1990 tarihinden 13.8.1990 tarihine kadar Burdur 58. Top. Er Eğitim Tugay'ında iki aylık temel eğitimini tamamlayıp geçici terhis belgesi aldığı anlaşılmakta-dır.

Bu söylenenlerden anlaşılacağı gibi Müstedi KKTC yurtaşlığına geçtiği 28.3.1988 tarihine kadar askerlik görevini yapmamıştı. Sadece askerlik görevini yapmak için ilk adımını atarak gerekli yoklamasını yaptırıp kaynağa alındıktan sonra askerliğini Em-are 6'ya göre Aralık 1996'ya kadar tecil ettirmişti. Bu durumda gerek 14/80 sayılı Askerlik Yasasının 5. maddesine gerekse 21/91 sayılı Yedek Subaylık Yassının 5. maddesine göre KKTC yurttaşlığına geçtiği tarihte askerlik mükellefiyetini yerine getirmediği- cihetle askerliğini tam oalrak yapması gerekmektedir. Her iki maddenin içeriğinden de anlaşılacağı gibi "eski vatandaşlıktaki askerlikleri saklıdır" derken KKTC yurtaşlığına geçmeden yapılmış askerlik murat edilmektedir. Saklı kalmanın karşılığı Türk Dil -Kurumu Yayınları, sayfa 403 Türkçe sözlükte:

"Saklı: Elde tutulan; mahfuz, görülmesin diye bir yere sinen ya da ortadan kaldırılan gizli tutulan"

olarak izah edilmektedir. Bundan da anlaşılacağı gibi bir şeyin saklı tutulabilmesi için mevcut olması gerek-ir. Yani meselemizde saklı tutulacak olan askerlik durumu olduğu cihetle askerliğini yapmış olması arandığı açıkça anlaşılmaktadır. Askeriliğini yaptığını tevsik etmek ise Müstediye yükletilen bir göevdir. Yukarıda söylenen hususları Müstedi de kabul etmek-le beraber askerlik yaşına girdiğinde, T.C. vatandaşı olduğunu ve yedek subay yoklaması yaptırıp kaynağa alındığı cihetle askerlik işleminin T.C. vatandaşı olduğu devrede T.C. yasalarına göre başlatıldığını ve bilâhare askerliğini T.C. yasalarına göre fiil-en yaparak işlemi tamamladığını dolayısıyle askerlik mükellefiyetini T.C.'de yerine getirdiğinden ikinci kez askerlik yapmaması gerektiğini ileri sürmektedir. Müstedinin bu savı yukarıda izah edilen yasal durum ve olgular ile bağdaşmamaktadır. Yasal duruma- ters bir iddia olduğu kanaatindeyim.

Müstedinin diğer bir iddiası ise KKTC vatandaşı olduktan sonra Haziran 1990'da kısa süreli bedelli askerlik yapmaya gitmeden KKTC'ye Asal Şubeye başvurup o dönemdeki Müdürü olan Özgün Öztemel ile konuştuğunu ve bu ko-nuşmada Tangül Hanımın da hazır olduğunu ve Müdürün kendisine ister T.C.'de isterse KKTC'de askerliğini yapabileceğini söylediğini ileri sürmekte ise de bu savını ispat için kendinden başka şahit celp etmediği gibi konuşmalara şahit olduğunu iddia ettiği T-angül Hanımı da şahit olarak dinletmiş ve bu hususta herhangi bir belge de ibraz etmemiştir. Bunun aksine Müstedaaleyh tarafından şahit olarak çağrılan Özgün Öztemel verdiği şahadetinde Müstediye kesinlikle böyle birşey söylemediğini aksine yasal durumu iz-ah ettiğini, yasal durumun ise KKTC vatandaşlığına geçtiği tarihte askerliğini yapmamış ise KKTC'de askerlik yapaması gerektiği yönünde olduğu şekilde izah ettiğini, açık bir sarih bir dille belirttiğini ifade etmiştir. Müstedi tarafından istintaka tabi tu-tulan bu tanığın şahadet verirken hiç sarsılmadığınıı müşahade etmiş bulunmaktayım ve bu şahidin Mahkemeye gerçeği söylediği sonucuna varmış bulunmaktayım.

Müstedinin üzerinde durduğu diğer bir husus ise T.C.'de kısa süreli dövizle askerlik yaptıktan son-ra KKTC ihtiyatlık yoklamasına katılıp kendisine sefer görev emri verildiği ve bu suretle de T.C.'de yapmış olduğu askerliğinin geçerli olduğu iddiasındadır. Emare 12 ve 13 incelendiğinde, Müstedinin ihtiyatlık yaptırıp kendisine 14.8.1991 tarihinde sefer -görev emri verildiği görülmektedir. Emare 18'de ise 14.8.1991 tarihinde verilen sefer görev emrinin iptal edildiği anlaşılmaktadır. Bu hususta şahadet veren a dönemin Asal Şube Müdürü olan Özgün Öztemel de bu işlemlerin Seferberlik Dairesinde yapıldığını, -kişinin beyanına göre yapıldığını ve binlerce müracaatın oldğunu, ilk anda belgelere göre ve müracaatçının beyanına göre sefer görev emri verildiğini bilâhare dosyaların incelenmesi sonucu yapılmış olan hataların varsa düzeltildiğini ve yanlış verilen sefe-r görev emirlerinin iptal edildiğini belirtmiştir. Aynı dönemde Seferberlik Şube Nmüdürü olarak görev yapan ve Müstediye verilen sefer görev emrini imzalayan Fikret Dormen de şahadetinde formların müracaatçılar tarafından doldurulduğunu, verilen bilgilerin- ilk anda doğru kabul edilerek sefer görev emri verildiğini bilahare dosya tetkikinde hata veya yanlışlık varsa düzeltildiğini ifade ederek Müstedinin durumunun da yanı odluğunu yani formları Müstedinin doldurduğunu, kendisine sefer görev emri verildiğini -bilahare dosya incelenmesinden KKTC vatandaşlığına geçtiği tarihte askerlik görevini yapmadığı ve bedelli askeriği de KKTC'de yapmadığı anlaşıldığı zaman sefer görev emrini iptal ettiğini belirtmiştir. Müracaatların çok olması nedeniyle dosyaların incelenm-esinin zaman aldığını ancak hata ve yanlışlık tespit edildiği anda gerekli önlemin alındığı, Müstediye de 14.8.1991 tarihinde verilen sefer görev emrinin 4.10.1991 tarihinde iptal edildiğini belirtmiştir. Bu tanıkların sunduğu şahadet ışığında sefer görev -emrinin yanlışlıkla Müstediye verildiğini ve hatanın tespit edilerek sefer görev emrinin iptal edildiği anlaşılmaktadır. Genel idare Hukuku ilkelerine göre idare yanlış yaptığı bir işlemini makul bir süre içerisinde geri alabileceği öngörülmektedir. Süreni-n makul olup olmadığı her meselenin özel durumu içerieinde incelenmesi gerekir. Yukarıdaki şahadet ışığında her iki şahidin gerek Özgün Öztemel gerekse Fikret Dormen'in şahadetinden anlaşılacağı gibi Müstediye verilen sefer görev emrinin dosyanın incelenme-sinden hemen sonra yanlışlıkla verildiği tesbit edilerek sefer görev emrinin iptale dildiği anlaşılmaktadır. Zaman itibarıyle takriben 1 ay 20 gün sonra iptal edildiği anlaşılmaktadır. Olayın cereyan şekli göz önünde buludurulduğunda ve bu iki tanığın verd-iği şahadet ışığında iptalin makûl bir süre içinde yapıldığı kanaatindeyim.

Yukarıda söylenenler ve varılan bulgular ışığında Müstedinin KKTC vatandaşlığına geçtiği tarih olan 28.3.1988 tarihinde askerlik mükellefiyetini yerine getirmediği anlaşılmaktadı-r. Bu durumda başvurusunda muvaffak olamdığı cihetle başvurunun reddedilmesi gerekir kanaatindeyim. Şunu da belirtmek isterim ki Müstedi gerek işbu başvruuyu dosyaladığı tarihte gerekse talimatının ve duruşmasının yapıldığı tarihlerde dahi T.C.'de askerlik- mükellefiyetini yerine getirdiğine dair terhis belgesini ibraz etmiş değildir. Sadece 2 aylık temel eğitimini tamaladığını gösteren geçici bir terhis belgesini ibraz etmiştir.

Netice itibarıyle Müstedinin başvruusunda muvaffak olmadığı cihetle başvurusu- reddolunur.

Masraflar için herhangi bir emir verilmez.


(Mustafa H. Özkök)
Yargıç

16 Haziran 1994




-


-


6



-


Full & Egal Universal Law Academy