Yüksek İdare Mahkemesi Numara 206/1988 Dava No 26/1990 Karar Tarihi 22.06.1990
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 206/1988 Dava No 26/1990 Karar Tarihi 22.06.1990
Numara: 206/1988
Dava No: 26/1990
Taraflar: Fatma Ahmet Karaca ile Sap. Değ. Ve Taz. Kom...
Konu: Kesin tasarruf belgesi talebi
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 22.06.1990

-D.26/90 YİM 206/88

Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkemede
Yargıç Niyazi F. Korkut huzurunda
Anayasanın 152. maddesi hakkında.

Müstedi: Fatma Ahmet n/d Fatm-a Ahmet Karaca n/d Fatma A. Karacaoğulları,
33 Doğan Sokak K. Kaymaklı, Lefkoşa.
-ile-
Müstedaaleyh: Saptama, Değerlendirme ve Tazmin Komisyonları vasıtasıyle
KKTC.
A r a s ı n d a.

Müste-di namına: Mahmut Tekinay
Müstedaaleyh namına: Mehmet Ali Şefik
İlgili şahıs namına: Aygün Doratlı



Yasa Maddesi: 41/77 sayılı İskân, Topraklandırma ve Eşdeğer Mal Yasasının 24(1) ve 40. maddeleri.

İstemin Özeti: Şehit ebeveyini olarak tahsis ve tasarru-funda bulunan konutun, kesin tasarrufunun kendisine verilmesini talep eden Müstediye, Müstedaaleyhin "şehit ve/veya hadise kurbanı eşi" statüsü ile 1/6 hisse vereceğini geriye kalan 5/6 hissenin ise çocuklarına verileceğini bildiren kararının hükümsüz ve e-tkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar verilmesi istemi.


OLAY: İki evlilik yapan Müstedinin ikinci eşi ile birinci evliliğinden olan bir kızı şehit olmuştur. Müstedi hem şehit eşi hem de şehit ebeveyni olarak konut tahsisi açısından -hak sahibidir. Müstedi, Müstedaaleyhe başvurarak tahsis ve tasarrufunda bulundurduğu konutun kesin tasarrufunu talep etti. Müstedaaleyh 1/6'nın Müstediye 5/6'sının da çocuklarına verilebileceğini bildirdi. Müstedi bu karara karşı işbu başvuruyu dosyaladı.
-
SONUÇ: Müstedi, konutun kesin tasarrufunu şehit ebeveyni olarak talep etmiştir. Konu konut 1974 yılından beri Müstedinin tahsis ve tasarrufunda olduğunu ve ilgili şahıs da konu tahsisin içerdiği aile fertleri arasında olmadığına göre Müstedinin istemi doğ-rultusunda hareket etme dışında Müstedaaleyhin bir opsiyonu yoktu ve bu nedenle Müsteda-aleyhin kararı hatalı olur.
Başvuru kabul edilir ve Müstedaaleyhin 1/6 hissenin Müstediye 5/6 hissenin ise şehit eşinden olan çocuğuna verilebileceğini bildiren kara-rın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına ve konutun Müstediye şehit ebeveyni statüsü ile verilmesi hususunda Müstedaaleyhin göstermekte olduğu ihmalin yapılmaması gerektiğine ilişkin hüküm verilir.




H Ü K Ü M

Bu başvuru-da taraflar arasında görüş ayrılığı olmayan olgular aşağıdaki gibidir:

İki evlilik yapan Müstedinin birinci evliliğinden hayatta 2 çocuğu vardır. Müstedinin ikinci eşi olan Ahmet Karaca 1963'de hadise kurbanı oldu. İkinci evliliğinden olan 2 çocuğundan b-iri olan Emine Ahmet 1974 yılında Atlılar'da şehit oldu. İkinci çocuğu ise bu başvuruda ilgili şahıs olan Zarif H. Tahsin'dir.

Müstedi, konut tahsisi açısından, 41/77 sayılı Yasa tahtında, hem şehit eşi ve hem de şehit annesi statüsü ile hak sahibidir.

-Başvuruya konu Küçük Kaymaklı'da 33 Doğan Sokak adresindeki konut 41/77 sayılı Yasadan önce 23.12.1974 tarihinde Müstediye tahsis edildi. Emare olan konu tahsis belgesinde aile nufusu 3 olarak gösterilmekle beraber bu başvuruda ilgili şahıs olan Müstedini-n kızı Zarif H. Tahsin tahsis tarihinde ve tüm ilgili zamanlarda Londra'da ikâmet etmekte olup tahsis belgesinde gösterilen ve aile reisi ile birlikte aile nufusunu oluşturan ve onunla birlikte yasa uyarınca eşit tasarruf hakkına haiz 3 kişilik nüfus içind-e değildi. Esasında ilgili şahsın böyle bir iddiası da yoktur. İlâveten Emare tahsis belgesinde konu konutun Müstediye ne statü ile verildiğine ilişkin bir kayıt da yoktur. Tahsis tarihinden itibaren Müstedi konu konutu tasarrufunda bulundurmaktadır.

Müs-tedi 10.9.1988 tarihinde Müstedaaleyhe başvurarak 1974 Barış Harekâtı sırasında Atlılar'da şehit olan kızı Emine Ahmet'in tek ebeveyni sıfatı ile tahsis ve tasarrufunda bulundurduğu başvuruya konu konutun, kesin tasarrufunun kendisine verilmesini istedi. M-üstedi 31.10.1988 tarihinde, avukatı vasıtası ile, Müstedaaleyhe bir yazı göndererek aynı istemini yineledi.

Müstedaaleyh Müstedinin avukatına 16.11.1988 tarihinde bir yazı göndererek konu konutun Müstediye "şehit ve/veya hadise kurabı eşi" statüsü ile v-e bu statü altında 1/6 hissenin Müstediye 5/6 hissenin ise şehit eşi olan eşinin çocuklarına verileceğini bildridi. Bu yanıt üzerine Müstedi bu başvuruyu dosyalıyarak Müstedaaleyhin konu kararının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramı-yacağına; ve konu konutun Müstediye şehit ebeveyni statüsü ile verilmesi hususunda Müstedaaleyhin göstermekte olduğu ihmalin yapılmaması gerektiğine ilişkin istemde bulundu. Müstedaaleyh ve başvuruya ilgili şahıs olarak katılan Müstedinin kızı Zarif H. Tah-sin ayrı ayrı itirazname dosyaladılar.

Müstedaaleyh adına dosyalanan itirazname, sair şeyler yanında, 41/77 sayılı Yasanın 24. maddesinin şehit ve hadise kurbanının en yakınlarından eşi ve/veya çocuklarına bir, ana ve/veya babasına da bir olmak üzere kon-ut verilmesini öngördüğünü ve Müstedinin hak sahipliliği hayatta olan çocuğu ile birlikte kullanmak zorunda olduğunu ve Müstediye kocası nedeni ile bir hak verilirken çocuklarının da düşünülmesi gerektiğini ve Müstedinin tercih hakkı bulunmadığı ileri sürü-ldü.

İlgili şahıs tarafından dosyalanan itiraznamede de Müstedaaleyhin itirazında ileri sürdüğü savlarına benzer savlar ileri sürüldü.

Başvurunun duruşmasında taraflar şahadet dinletmeyip sadece Mahke-meye hitapta bulundular.

Müstedi avukatı hitabınd-a, sair şeyler yanında, Müstdinin 41/77 sayılı Yasa uyarınca 2 statü altında hak sahibi olduğunu ve Müstedinin tahsis ve tasarrufundaki konuta şehit ebeveyni statüsü ile kesin tasarruf istediğini; ilgili şahıs da hak sahibi olmakla beraber ona bugüne dek b-ir tahsis yapılmadığını ve ihtilaf var ise varolan ihtilâfın ilgili şahıs ile Müstedaaleyh arasında olduğunu; ilgili şahsın Müstediye tahsis yapılırken ve tüm ilgili devrede İngiltere'de ikâmet ettiğini ve Müstedaaleyhin de Müstedi ile ilgili olarak 2 stat-ü arasında bir tercih kullanma yetkisi bulunmadığını ileri sürdü.

Müstedaaleyh adına Mahkemeye hitap eden Savcı ise, özetle, başvurunun konusunun 41/77 sayılı Yasanın 24. maddesinin yorumu ile ilgili olduğunu; Müstedinin kendisine verilen konutu hayatta -olan çocukları ile birlikte kullanmak zorunda olduğunu konu konutun Müstediye şehit ebeveyni statüsü ile verilmesi halinde ilgili şahıs olan kızının mahrum edilmiş olacağını ve bu durumda bir tercih yapmanın idarede olması gerektiğini savundu.

İlgili şah-ıs avukatı ise, hitabında, sair şeyler yanında, yasaya göre konut açısından bir şehit eşine kesin tasarruf verilirken 1/6 hissenin kendisine ve 5/6 hissenin de çocuklarına verilmesi gerektiğini, Müstedinin hadise kurbanı eşi statüsü ile maaş almakta olduğu-nu ve 1974'de kızının ölümü ile satüsünün değişmediğini ve yasaya göre Müstedinin bir tercih hakkı bulunmadığını savundu.

Bu durumda taraflar da belirttikleri gibi öncelikle 41/77 sayılı Yasanın ilgili 24(1) maddesinin yorumlanması gerekir.

Yasanın 24(-1) maddesinin ilgili kısmı aynen şöyledir:

-"24. (1) Bu Yasanın 3. maddesi uyarınca hak sahibi tanımına girenlere tahsis amaçlı bir konut, bir küçük işyeri veya her ikisi birlikte tahsis edilebilir.
-Şehit ve hadise kurbanlarının en yakınlarından eşi ve/veya çocuklarına bir, ana ve/veya babasına da bir olmak üzere konut verilir. Ana ve babası sağ ise her biri ½ hisse alır. İkisinden biri ölmüş ise hayatta olan tümünü alır. Eş ve çocuklar ise yasal hi-sselerini alır. Ancak çocukları yoksa, eşinin ve diğer mirasçılarının iskân durumları da gözönünde bulundurularak iskân işlerinden sorumlu Bakanlıkça evin kime ve hangi hisselerle verileceğine karar verilir. Verilen taşınmaz mallar için ilgililere Kesin Ta-sarruf Belgesi verilir.
........................ ......................... ......."

Bu madde altında Müstediye ilgili şahıs olan kızı ile birlikte bir tahsis yapılmış olsa idi Müstedaaleyh ve ilgili şahıs savlarında haklı olacaklardı. Ancak olgulardan d-a görülebileceği gibi konu konut bu yasadan önce 1974 yılında Müstediye tahsis edildi ve tahsisin yapıldığı tarihte ilgili şahıs Müstedinin tahsisinde gösterilen ve 41/77 sayılı Yasanın 40. maddesinde belirtildiği şekilde hak sahibi aile reisi olan annesi -ile birlikte aile nufusunu oluşturan ve onunla birlikte eşit tasarruf hakkına haiz aile fertleri arasında değildi. İlgili konut Müstediye 41/77 sayılı Yasanın 24. maddesi altında verilmediğine ve tahsis verilirken ilgili şahıs tahsisin verildiği aile fertl-eri arasında bulunmadığına göre de Müstedaaleyhin başvuruya konu yazıda belirttiği şekilde hareket etmesi olası değildir.

İlgili şahıs da bir şehit ve/veya hadise kurbanı kızı olarak yasanın ilgili maddesi altında konut açısından haksahibi ise de onun bu-güne dek Müsteda- aleyhten böyle bir istemde bulunduğuna ilişkin bir sav ileri sürülmemiştir. Müstedaaleyhin ileri sürdüğü gibi yasada kendilerine verilen bir tercih hakkı yoktur.

Müstedi yasadan önce tahsis ve tasarrufunda bulunan başvuruya konu konutun- kesin taarrufunun şehit ebeveyni statüsü ile kendisine verilmesini istemiştir. Konu konut 1974 yılından beri Müstedinin tahsis ve tasarrufunda olduğuna ve ilgili şahıs da konu tahsisin içerdiği aile fertleri arasında olmadığına göre Müstedaaleyhin Müstedi-nin istemi doğrultusunda hareket etme dışında bir opsiyonu yoktu ve bu nedenle Müstedaaleyh başvuruya konu kararı almakla hatalı hareket etmiştir.

Yukarıda söylenenlerden anlaşılacağı gibi Müstedi başarıılı olmuştur ve Müstedi lehine başvuruda istendiği -gibi karar verilmesi gerekir.

Sonuç olarak başvuru kabul edilir ve Müstedaaleyhin başvuruya konu 16.11.1988 tarihli yazısı ile başvuruya konu konutun Müstediye şehit ve/veya hadise kurbanı eşi statüsü ile ve bu statü altında 1/6 hissenin Müstediye ve 5/6- hissenin ise şehit olan eşinden olan çocuğuna verileceğini bildiren kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramıyacağına ve keza konu konutun Müstediye şehit ebeveyni statüsü ile verilmesi hususunda Müstedaaleyhin göstermekte olduğu- ihmalin yapılmaması gerektiğine ilişkin hüküm verilir.





Masraflarla ilgili herhangi bir emir verilmez.



(Niyazi F. Korkut)
Yargıç

22 Haziran 19-90

-


-222-



-


Full & Egal Universal Law Academy