Yüksek İdare Mahkemesi Numara 202/1995 Dava No 4/1999 Karar Tarihi 26.02.1999
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 202/1995 Dava No 4/1999 Karar Tarihi 26.02.1999
Numara: 202/1995
Dava No: 4/1999
Taraflar: Ericsson Telek. A.Ş. İle Mer. İhale Kom. Vd.
Konu: Ek ve munzam tafsilat
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 26.02.1999

-D.4/99 YİM 202/95
Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkeme Huzurunda.
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında.
Mahkeme Heyeti: Mustafa H. Özkök, Gönül Erönen, Seyit A. Bensen.
Müstedi: Ericsson Telekomü-nikasyon A.Ş., Büyükdere Caddesi,
Spring - Griz Plaza Kat B-14, 80670 Maslak - İstanbul
ile -
Müstedaaleyh: 1. Merkezi İhale Komisyonu ve/veya İhale Komisyonu
vasıtasıyle KKTC. Lefkoşa
2. KKTC. Ekonomi ve Maliye Bak-anlığı vasıtasıyle
KKTC. Lefkoşa
A r a s ı n d a.
(İlgili Şahıs tarafından 12.6.1998 ve Müstedaaleyhler tarafından 15.6.1998 tarihinde dosyalamış oldukları Ek ve Munzam Tafsilât talep eden istidal-arın kararı)

Müstedi namına: Avukat Osman Ertekün
Müstedaaleyhler namına: Başsavcı Yardımcı Muavini Müjgan Irkad
İlgili Şahıs namına: Avukat Ülfet Emin.


----------------


K A R A R


Mustafa H. Özkök: İ-şbu başvuru, 25.10.1995 tarihinde dosya-
lanmış olup Müstedaaleyhler 1.11.1996 tarihinde itiraz dosyalamışlar ve başvuru talimat olarak 29.11.1996 tarihine tayin olunmuştur. Bilâhare 13.12.1996 tarihine ertelenmiş ve 13.12.1996 tarihinde yapılan -talimat duruşmasında başvuruya Rumeli Telekom Anonim Şirketinin de İlgili Şahıs olarak dahil edilmesi talebinde bulunularak İlgili Şahıs olarak başvuruya dahil edilmiş ve 20.3.1997 tarihinden itibaren avukat vasıtasıyle temsil edilmeye başlanmıştır.

-İlgili Şahıs avukatı 9.4.1997 tarihli mektupla Müstediden Ek ve Munzam Tafsilât talebinde bulunmuş, Müstedi ise 16.4.1997 tarihli cevabi mektubunda talep edilen tafsilâtı bu safhada veremeyeceğini bildirmesi üzerine, İlgili Şahıs 17.4.1997 tarihinde dosyal-amış olduğu çift taraflı istidası ile mektupta talep edilen Ek ve Munzam Tafsilâtı Mahkeme vasıtasıyle talep etmiş ve işbu istidası 4.6.1997 tarihinde 3 Yargıç tarafından dinlenerek 20.6.1997 tarihinde verilen ara karar ile işbu istidası reddedildikten son-ra Müdafaa Takriri dosyalamış ve başvuru ikinci kez 4.3.1999 tarihine talimat olarak tayin
edilmiş ve 4.3.1998 tarihinden sonra 24.3.1998 tarihine
ertelenmiş ve bu tarihte talimat yapılmaya başlanmış, Müstedi ile Müstedaaleyhin talep edecekleri ve sunaca-kları evrakları belirttikten sonra söz sırası İlgili Şahsa verildiğinde, İlgili Şahıs Ek ve Munzam Tafsilât talebinde bulunacağını izah etmeye başlamış, talimatın devamı ise 31.3.1998 tarihine bırakılmıştır.

31.3.1998 tarihindeki talimat gününde is-e talimata daha
iyi hazırlanmak için tarafların müracaatı ile 12.5.1998 tarihine ertelenmiş ve 12.5.1998 tarihinde İlgili Şahıs Ek ve Munzam Tafsilât talebinde ısrarlı olduğunu belirtmiş keza Müstedaaleyh de Ek ve Munzam Tafsilât talebinde bulunacağını bel-irtmiştir. Müstedi ise bu safhada herhangi bir tafsilât verme niyetinde olmadıklarını ve böyle bir yasal mecburiyetin de olmadığını
belirtmiştir.

Bu beyanlar ışığında Mahkeme, gerek İlgili Şahıs gerekse Müstedaaleyhin Ek ve Munzam Tafsilât talebin-de ısrarlı olduk-ları nedeniyle Hukuk Muhakemeleri Usulü Tüzüğü Emir 19 nizam 6 ve 7'nin bu tür Ek ve Munzam Tafsilât talebinin çift taraflı istida ile yapılmasını öngördüğü cihetle bu istidaların dosyalanmalarına fırsat vermek için başvuruyu talimat ola-rak süresiz ertelemiştir. Bu ertelemeden sonra İlgili Şahıs 12.6.1998 tarihinde, Müstedaaleyh ise 15.6.1998 tarihinde
çift taraflı istidalarını dosyalayıp Ek ve Munzam Tafsilât talebinde bulunmuşlardır.

Müstedinin itiraz dosyalamasından sonra ise is-tida-
ların görüşülmesi 29.6.1998 tarihine tayin edilmiş ise
de tarafların müşterek müracaatı ile 2.10.1998 tarihine ertelenmiştir. 2.10.1998 tarihinde yine tarafların müra-
caatı ile duruşma olarak 30.10.1998 tarihine ertelenmiş, 30.10.1998 tarihi idari -tatil ilân edilmesi nedeniyle
istidalar duruşma olarak 13.11.1998 tarihine ertelenmiştir. 13.11.1998 tarihinde ise istidaların duruşmasına başlana-
cağı sırada İlgili Şahıs ve Müstedaaleyhin ayrı ayrı dosyaladıkları istidaların birlikte ele alınması husus-unda taraflar mutabık kalmışlar ve Mahkeme de her iki istidayı birlikte dinlemeye karar vermiştir.

İstidaların duruşmasına geçileceği safhada İlgili
Şahıs avukatı yapmış olduğu beyanda, Mahkeme Heyetine
itirazı olduğunu, işbu istidanın 1997 Yüksek -İdare Mahke-
mesi Tüzüğünün 7(1) maddesine göre tek Yargıç tarafından görülmesi gerektiğini ve 3 Yargıç tarafından görülmesinin
uygun olmadığını, çünkü tek Yargıç tarafından verilecek
kararı istinaf etme hakkı olduğunu, halbuki 3 Yargıcın
vereceği kararın -nihai olduğu cihetle istinaf hakkının olmadığını belirtmiş, Müstedaaleyh tarafından bulunan
Savcı da İlgili Şahıs avukatının görüşlerine katıldığını
beyan etmiştir. Müstedi avukatı ise gerek İlgili Şahıs
gerekse Müstedaaleyhin söyledikleri ile hemfikir ol-madı-
ğını, işbu istidaların tek Yargıç tarafından görüleceği
gibi 3 Yargıç tarafından da görülebileceğini beyan
etmiştir.



- Yapılan itiraz ve itiraza cevap değerlendirildikten
sonra istidanın 3 Yargıç tarafından dinleneceğine karar verilerek istidanın duruşması yapılmıştır.

Yapılan duruşma sırasında taraflar herhangi bir şahadet
ve emare ibraz etmemişler, sadece bey-an yapmakla yetinmiş-lerdir. İlgili Şahıs avukatı yapmış olduğu beyanında özetle hukuk davalarına uygulanan prensiplerle ilgili birtakım
içtihat kararlarına atıfta bulunmuş ve talep edilen Ek ve
Munzam Tafsilâtın verilmesi gerektiğini, talep edilen Ek
-ve Munzam Tafsilâtın verilmemesi halinde duruşmada sürprizle karşılaşılabileceği ileri sürülerek istida gereğince emir verilmesini talep etmiştir.

Müstedaaleyhleri temsilen bulunan Savcı da İlgili Şahıs avukatının yapmış olduğu beyana katılarak istid-a gereğince
o da aynı şekilde emir verilmesi talebinde bulunmuştur.

Yapılan beyanlara cevap veren Müstedi avukatı ise hukuk davalarında uygulanan prensiplerin doğru olarak belirtildiğini ancak bu prensiplerin Yüksek İdare Mahkemesi davalarına uygu--lanmadığını çünkü Yüksek İdare Mahkemesi davalarında daha çok dosya üzerinde karar verildiğini, mesele ile ilgili evrakların duruşmadan önce taraflar arasında teati edildiğini, tartışılan konunun ne olduğunun bilindiğini ve büyük ölçüde ibraz edilen evrakl-ar üzerinde tartışma yapılarak sonuca gidildiğini, şahadetin mümkün olduğu kadar az dinlendiği cihetle bu safhada talep edilen Ek ve Munzam Tafsilâtın talep edilemeyeceğini bu nedenle yapılan müracaatların masrafla reddini talep etmiştir.

Yapılan b-eyanlar ve yasal durum incelenmiştir. 1997
İdare Mahkemesi Tüzüğünün lâyihalarla ilgili 3. maddesinin
(2). fıkrasında lâyihada nelerin yer alacağı belirtilmekte özetle dayanılan hukuki esaslar ile esasa ilişkin olguların özetinin ve istenen çarenin lâyiha-da yer alacağı öngörül-mektedir. Bu durumlar karşısında İlgili Şahıs avukatı ile Müstedaaleyh tarafından bulunan Savcı, hukuk davalarında uygulanan prensiplerin YİM davalarında da uygulandığı
hususunda herhangi bir içtihat kararı ibraz etmiş değillerdir.- Mahkeme olarak da yapmış olduğumuz araştırmada 1960 Anayasa-sında uygulamaya giren Yüksek İdare Mahkemesi davalarında
Ek ve Munzam Tafsilât istendiği yönünde herhangi bir içtihat kararına rastlamadık. Yüksek İdare Mahkemesi davaları Davacı avukatının da- belirttiği gibi hukuk davalarından farklı bir yöntemle görülmekte ve hukuk davalarında uygulanan katı şekil-cilik YİM davalarında uygulanmamaktadır. Çünkü YİM davalarında talep edilen çare açık ve seçik olarak belirtilmekte ve burada YİM davalarında tart-ışılan konu, İdarenin vermiş olduğu karar ve/veya yapmış olduğu bir işlem ve/veya ihmalden dolayı açıl-maktadır ve Müstedi taraf İdarenin kararının ve/veya işleminin hatalı olduğunu ve/veya yapılan ihmalin yapılmaması gerektiği hususunda Mahkemeyi tatmin e-tmesi gerekmektedir. Keza duruş-madan önce mesele ile ilgili evraklar taraflar arasında talimat safhasında teati edilmekte ve tarafların elinde bulunan tüm belgesel şahadet ve sair emareler Müstedaaleyh ile İlgili
Şahsın eline geçmektedir. Yine duruşma -başlamadan önce sunulan tüm belgeler tarafların muvafakatıyle emare olarak sıralanmakta ve belgeler asıl veya fotokopi olmasına bakılmaksızın emare olarak ibraz edilmektedir. Bu yöntem hukuk davalarında uygulanmamaktadır.

Bu söylenenlerden de anla-şılacağı gibi gerek Müstedinin talep ettiği çare gerekse çaresini dayandırdığı belgesel
şahadet ve emareler daha önceden taraflar arasında teati edildiği cihetle Müstedaaleyhin ve/veya İlgili Şahsın sürprizle karşılaşması söz konusu değildir. Kaldı ki Müs-tedaaleyhi temsilen bulunan Savcı İdareyi temsil etmektedir ve Müstedi
ise İdarenin vermiş olduğu bir karar ve/veya yapmış olduğu
bir işlem ve/veya ihmalinden dolayı mağdur olduğu cihetle Mahkemeye başvurmaktadır.

Müstedaaleyhleri temsilen bulunan- Savcı İdareyi temsil ettiği cihetle verilmiş olan kararın ve/veya yapılan işlemin ve/veya ihmalin olup olmadığını Müstediden daha iyi bilecek durumdadır. Çünkü kararı üreten ve/veya işlemi yapan ve/veya ihmalde bulunan İdaredir.

Yukarıda arzettiğ-imiz gibi İdarenin verdiği kararın
ve/veya yaptığı işlemin yanlış olduğu ve/veya yapılan ihmalin yapılmaması gerektiği hususunda Mahkemeyi tatmin edecek olan Müstedidir. İlgili Şahıs ise verilen karardan etkileneceği düşünülen kişi olması nedeniyle ya re'-sen Mahkeme tarafından
ya da tarafların müracaatı ile davaya eklenen kişi veya kişilerdir. Yüksek İdare Mahkemesi 1997 Tüzüğünün 8(2) fıkrasına göre İlgili Şahıs dilerse davaya katılmayacağını bildirebileceği gibi müdafaa da dosyalamayabilir ve müdafaa d-osyalamaması ile davaya katılmaması işlemlerin seyrini etkilememektedir.

Tüm bu söylenenlerden anlaşılacağı gibi YİM davalarında lâyihaların teati edilmesinden sonra talimat yapılıp evrak-
ların taraflar arasında teati edilmesinden önce Ek ve Munza-m Tafsilât istenebileceği hususunda İlgili Şahıs avukatı ile Müstedaaleyh taraf Mahkemeyi tatmin etmemişlerdir. Bu nedenle yapılan her iki istidanın da ret ve iptal edilmesi gerekir kanısındayız.

Şunu da belirtmek isteriz ki, huzurumuzdaki istida ta-limat safhasında İlgili Şahıs ile Müstedaaleyhin Ek ve Munzam Tafsilâ-tının evrak teatisinden önce karşılanması hususunda ısrarlı olmaları nedeniyle Hukuk Muhakemeleri Usulü Tüzüğüne uygun olarak dosyalanmış istidalardır. Halbuki normal uygulama
talimat s-afhasında evraklar taraflar arasında teati edilmekte
ve teati edilen evraklarda eksiklik olması halinde ikinci
kez talimat safhası yapılabilmekte ve bu evraklar tamamlana-bilmektedir. İkinci kez talimat yapılmaması halinde ise
duruşma safhasında veya dur-uşmaya başlanacağı sırada da talimat safhasında sunulmayan evrakların Mahkemeye sunulması mümkündür. Bu nedenle gerek İlgili Şahıs gerekse Müstedaaleyh tarafından
Ek ve Munzam Tafsilât talebi ile ilgili yapılan istidaların talimatın bir parçası olmadığını- belirtmek isteriz.

Netice itibarıyle yukarıda söylenenler ışığında İlgili Şahsın Ek ve Munzam Tafsilât talep eden 12.6.1998 tarihli istidası ile Müstedaaleyhin Ek ve Munzam Tafsilât talep eden 15.6.1998 tarihli istidası ret ve iptal olunur.

Ta-lep edilmesi halinde masrafların İlgili Şahıs ve Müstedaaleyh tarafından Müstediye ödenmesine emir verilir.

Yapılması halinde masraf listeleri Başmukayyit tarafından tasvip olunacaktır.




Mustafa H. Özkök Gönül Erönen Seyit A. Bensen
- Yargıç Yargıç Yargıç


26 Şubat 1999







7












Full & Egal Universal Law Academy