Yüksek İdare Mahkemesi Numara 199/2011 Dava No 17/2014 Karar Tarihi 25.04.2014
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 199/2011 Dava No 17/2014 Karar Tarihi 25.04.2014
Numara: 199/2011
Dava No: 17/2014
Taraflar: KKTC Başsavcılığı vas. KKTC Maliye Bakanlığı ve diğeri arasında
Konu: YİMin görev alanı ve yetkileri - İdari karar - Yüksek İdare Mahkemesinin denetimine tabi olabilecek bir idari kararın var almadığı nedeniyle davanın ileri gidememesi. Gümrük vergisi - İthal edilen alkollü içkilere TC/AB/EFTA vergi oranı değil de genel vergi uygulanması.
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 25.04.2014

-D.17/2014 YİM: 199/2011


Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında

Mahkeme Heyeti:Talât D. Refiker, Ahmet Kalkan, Mehmet Türker


Davacı: Münir Erçıka Ticaret Limited - Beyarmudu - Magosa.



- - ile -


Davalı: 1. KKTC Başsavcılığı vasıtasıyla KKTC Maliye
Bakanlığı KKTC, Lefkoşa
2. KKTC Başsavcılığı vasıtasıyla KKTC Gümrük
Müdürlüğü KKTC, Lefkoşa


A r a s ı- n d a.


Davacı tarafından: Avukat Öner Şerifoğlu ve Avukat Eylem
Şerifoğlu
Davalılar tarafından: Savcı Meryem Beşoğlu


---------------


H Ü K Ü M


Talât D. Refiker: B-u davada, Mahkemenin hükmünü, Sayın Yargıç Mehmet Türker okuyacaktır.

Mehmet Türker: Davacı, Güney Kıbrıs menşeli olup, Beyrut üzerinden Mağusa Limanına getirtip KKTC'ye ithal ettiği 32,046.50 Euro ederindeki 1610 karton muhtelif alkollü içkiye
TC/AB/EFT-A vergi oranlarını uygulamayıp, genel vergi oranı uygulayan Davalılar aleyhine açtığı bu dava ile;

"A) Davacının 23/9/2011 tarihinde ithal ettiği
içecek ve/veya içki ve/veya alkollü içki
ve/veya ticari değeri haiz mallara ilişki-n
Davalıların takriben 26/9/2011 tarihinde
ve/veya o tarihlerde uygulamak ve/veya
vergilendirmek istedikleri genel vergi
oranında vergilendirme işleminin tamamen
hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi
- bir sonuç doğurmayacağına dair karar
verilmesi;

B) Davacının 23/9/2011 tarihinde ithal ettiği
içecek ve/veya içki ve/veya alkollü içki
ve/veya ticari değeri haiz mallara ilişkin
Davalıların takribe-n 26/9/2011 tarihinde
ve/veya o tarihlerde uygulamak ve/veya
vergilendirmek istedikleri genel vergi
oranında vergilendirme kararının tamamen
hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi
bir sonuç doğurmayacağ-ına dair karar
verilmesi;"

talebinde bulunmuştur.


Davalılar ise dosyaladıkları müdafaa takririnde, Davacının alkollü içkileri, Güney Kıbrıs'tan değil de Lübnan-Beyrut'tan ithal ettiği nedeniyle, bu alkollü içkilere TC/AB/EFTA vergi o-ranlarının uygulanamayacağını, uygulanan genel vergi oranının yasa gereği olduğunu, bu nedenle Davacının davasının reddedilmesi gerektiğini ileri sürmektedirler.

Davanın duruşması sırasında, tarafların mutabakatı ile 11 adet evrak, Emare 1-11 olarak -kaydedilmiştir.

Bilâhare, taraflar birer tanık dinleterek, Mahkemeye hitap etmişlerdir.

Layihalar, sunulan emareler ve şahadete göre dava ile ilgili olgular şöyle özetlenebilir:


Davacı, KKTC'de kayıtlı bir şirket olup, sair ticari emti-a yanında, KKTC'ye alkollü içki ithal etmektedir.

Davacı, Güney Kıbrıs'ta imal edilen, 32,046.50 Euro değerinde 410 karton Keo marka bira, 200 karton şarap, 1000 karton diğer alkollü içkiden oluşan toplam 1610 karton muhtelif alkollü içkiyi Beyrut (L-übnan) Serbest Limanına naklettikten sonra, 22/9/2011 tarihinde Lübnan Serbest Limanından, Mağusa Limanına getirterek, KKTC'ye ithal etmek istemiştir. Emare 2 Bakanlar Kurulu kararına göre, Güney Kıbrıs Rum Yönetiminden yapılacak ithalatta, Güney Kıbrıs m-enşeli mallara, TC/AB/EFTA ülkelerine uygulanan vergi oranları uygulanır. Davacı, Lübnan'dan getirttiği ancak Güney Kıbrıs'ta imal edilen bu içkileri ithal etmek için her türlü yasal işlemi tamamlayıp, KKTC'ye ithal etmek istediği zaman,
Mağusa Gümrük Şube- Amirliği, bu alkollü içkiler Güney Kıbrıs menşeli olmasına rağmen, gümrükleme işleminin yapıldığı 29/9/2011 tarihinde, "çıkış ülkesi Beyrut olduğu nedeniyle, genel menşeden işlem görecek" kararını almıştır (Gör Emare 8). Davacı, bu karar gereğince, genel- vergi oranına göre hesaplanan gümrük vergisini Mağusa Gümrüğüne ödeyerek, konu alkollü içkileri KKTC'ye ithal ettikten sonra, Davalılar aleyhine bu davayı ikame ederek, davasındaki gibi talepte bulunmuştur.

Davacının davasındaki talepleri ve tespit -ettiğimiz olgular çerçevesinde, bu davada öncelikle Yüksek İdare Mahkemesinin denetimine tabi olabilecek bir idari kararın var olup olmadığını incelemeyi gerekli gördük.

KKTC'de İdari Yargının, yani Yüksek İdare Mahkemesinin görev alanı ve yetkileri -KKTC Anayasası'nın 152. maddesinde belirlenmiştir.

Anayasa'nın İdari Yargının görev alanını belirleyen 152. maddesinin 1. fıkrasına göre, "Yüksek İdare Mahkemesi, yürütsel veya yönetsel bir yetki kullanan herhangi bir organ, makam veya kişinin bir ka-rarının, işleminin veya ihmalinin, bu Anayasa'nın veya herhangi bir yasanın veya bunlara uygun olarak çıkarılan mevzuatın kurallarına aykırı olduğu veya bunların söz konusu organ veya makam veya kişiye verilen yetkiyi aşmak veya kötüye kullanmak suretiyle -yapıldığı şikâyeti ile kendisine yapılan başvuru hakkında, kesin karar vermek münhasır yargı yetkisine sahiptir."

Anayasa'nın bu maddesinden görüldüğü üzere, idari davalar, bir idari işlem, karar ya da ihmalin Anayasa'ya, herhangi bir yasaya veya bun-lara uygun olarak çıkarılan mevzuata aykırı olması durumunda veya bunların söz konusu organ, makam veya kişiye verilen yetkiyi aşmak veya kötüye kullanmak suretiyle yapıldığı iddiası ile açılabilir.

Diğer bir ifade ile Yüksek İdare Mahkemesi, yürütse-l veya yönetsel bir yetki kullanan herhangi bir organ, makam veya kişinin kararının işleminin veya ihmalinin hukuka aykırı olduğu nedeniyle açılan davalar veya yapılan başvurular hakkında, kesin karar vermek yetkisine sahiptir. Bu yetki, Anayasa tarafında-n Yüksek İdare Mahkemesine verilmiş münhasır bir yetkidir.

Yüksek İdare Mahkemesinde iptal davası açılabilmesi için, ortada mutlaka bir idari kararın olması gerekmektedir. İdarenin bu kararı, aynı zamanda icrai, etkili ve sonuç doğurucu bir idari ka-rar olmalıdır. İdari davalar, hatalı olduğu iddia edilen karar ve/veya işlem ve/veya ihmal aleyhine dosyalanır.

İptal davasının niteliği ve hangi kararların iptal davasının konusu olabileceği ile ilgili Prof. Dr. Şeref Gözübüyük'ün Yönetsel Yargı is-imli kitabının 10. Baskısında,
sayfa 115, 116, 119 ve 121'de şöyle denmektedir:

"İptal davası, hukuka aykırı bir yönetsel işlemin,
yönetsel yargı yerlerince iptal edilmesini sağlayan
bir dava türüdür."

"...yalnız 'etkili yön-etsel kararlar' iptal davasına
konu olabilir."

"İptal davası, ancak, yönetsel işlemlere karşı
açılır. Başka bir deyişle iptal davasının konusu
yönetsel işlemlerdir. Yönetsel işlem, yönetimin
yönetim hukuku ala-nında yaptığı tek yanlı
hukuksal işlemlerdir. Yönetim görevlerini yaparken,
yetkilerini kullanırken, hukuk düzeninde değişiklik
yapan, yeni hukuksal durum yaratan işlemlerde bulunur.
Yönetimin yaptığı hukuksal işlemlerden yaln-ız,
"yönetsel işlemler" iptal davasına konu olur..."

"İptal davasının açılabilmesi için ortada muhakkak
yönetsel bir kararın bulunması gerekir. Kural olarak
bir işlem tamamlanmadan iptal davasına konu olmaz."

"Ortada y-önetimce alınmış bir karar yokken,
yönetimi belli bir davranışa zorlamak için iptal
davası açılamaz. İdari eylem veya işlem niteliğinde
yargı kararı verilemez."

"Danıştayın eski bir kararına göre idari bir karar
veya muam-eleye karşı açılmayan iptal davasının
reddi gerekir."

"Sonuç olarak denilebilir ki; iptal davası için,
yönetimin bir işlemde, başka bir deyişle, hukuksal
sonuç doğuran tek yanlı bir irade açıklamasında
bulunması, bir- karar alması gerekir."


Davacı, Talep Takririnin "A" paragrafında, Davalıların 26/9/2011 tarihinde uygulamak ve/veya vergilendirmek istedikleri genel vergi oranında vergilendirme işleminin, "B" paragrafında ise, 26/9/2011 tarihinde uygulamak ve/veya -vergilendirmek istedikleri genel vergi oranında vergilendirme kararının Yüksek İdare Mahkemesi tarafından hükümsüz ve etkisiz kılınmasını talep etmektedir. Duruşma esnasında sunulan emareler, şahadet ve tespit ettiğimiz olgulara göre, Davalıların Davacını-n ithal ettiği alkollü içkilere genel vergi uygulama kararı, Emare 8'deki 29/9/2011 tarihli "çıkış ülkesi Beyrut olduğundan genel menşeden işlem görecek" kararıdır. Yani İdarenin aldığı icrai, etkili ve hukuki sonuç doğurucu kararı, 29/9/2011 tarihli karar-dır. Bu karar neticesinde, Davacının Beyrut'tan ithal ettiği alkollü içkiler, Davalılar tarafından Güney Kıbrıs menşeli kabul edilmeyerek, bu içkilere genel vergi oranı uygulanmıştır. Ancak bu karar dava konusu yapılmamıştır. Bu nedenle, huzurumuzdaki bu d-avada Yüksek İdare Mahkemesinin denetimini yapabileceği icrai nitelikle İdari bir karar bulunmamaktadır. Dolayısıyla, aktardığımız İdare Hukuku kurallarına göre, davanın ileri gitmesi mümkün değildir.

Belirtilenler ışığında, Davacı davasında başarıl-ı olamadığından, davasının reddedilmesi gerekmektedir.

Sonuç olarak, Davacının davası ret ve iptal edilir.

Dava masrafları, Davacı tarafından ödenecektir.



Talât D. Refiker Ahmet Kalkan Mehmet Türker
Yargıç - Yargıç Yargıç


25 Nisan, 2014












6






Full & Egal Universal Law Academy