Yüksek İdare Mahkemesi Numara 197/1991 Dava No 34/1992 Karar Tarihi 13.10.1992
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 197/1991 Dava No 34/1992 Karar Tarihi 13.10.1992
Numara: 197/1991
Dava No: 34/1992
Taraflar: Mete Özmerter ile Elektrik Kurumu
Konu: Proje maliyeti
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 13.10.1992

-D.34/92 YİM 197/91

Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkemede
Yargıç Niyazi F. Korkut huzurunda.
Anayasanın 152. maddesi hakkında.

Müstedi: Mete Özmerter, Köşklü-çiftlik - Lefkoşa.
ile
Müstedaaleyh: KKTC Elektrik Kurumu, Lefkoşa.
A r a s ı n d a.

Müstedi namına: Av. Kıvanç M. Rıza.
Müstedaaleyh namına: Av. Ümit Özdil.



Yasa Maddesi: Fasıl 1-70 Elektrik Yasasının 16 maddesi, Yürütme Kurulunun 5580, 6216 sayılı kararları.

İstemin Özeti: Başvuruya konu binaya elektrik enerjisi verilmesi için proje maliyeti olarak ödenmesi talep edilen meblağı içeren kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herh-angi bir sonuç doğurmayacağına karar verilmesi istemi.

OLAY: Müstedi, koçanlı malı bulunan binaya elektrik bağlanması için Kıbrıs Türk Elektrik Kurumuna müracaat etti. Müstedaaleyh kurumun proje maliyeti olarak tespit edip Müstediye bildirdiği ve ödenmesi-ni talep ettiği meblağı müstedi haklarına halel gelmeksizin ödedi ve işbu başvuruyu dosyaladı.

SONUÇ: Müstedaaleyhin yasa gereği para isteyebilecek haller dışında olduğuna ve sözkonusu 6216 sayılı karara dayanarak mal ve hızmet fiyatı saptayarak Müstedide-n başvuruda bahsedildiği gibi talepte bulunmasına yasal olanak yoktur. Müstedaaleyhin, proje maliyeti olarak Müstediden talep ettiği meblağın ödenmesini öngören kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar verilir.

Atı-fta Bulunulan Yargısal İçtihatlar:
A.M.14/77 sayılı Anayasa Mahkemesi kararı.

Atıfta Bulunulan Bilimsel İçtihatlar:
Chitty on Contracts, 23. baskı, cilt 1, s.51.



H Ü K Ü M

Lefkoşa'da Bedrettin Demirel Caddesinde Sağlık Bakanlığı karşısında bulunan ba-şvuru konusu bina ilgili tüm zamanlarda ve halen Müstedinin koçanlı malı bulunmaktadır. Müstedi konu binaya elektrik akımı verilmesi için 13.6.1991 tarihinde bir müracaat yaptı. Müstedaaleyh KKTC Elektrik Kurumu Müstediye göndermiş olduğu 12.6.1991 tarihli- başvuruya konu yazı ile maliki olduğu binaya elektrik akımı verilebilmesi için proje maliyeti olarak 115.630.505 TL. ödemesi gerektiğini belirtti.

Müstedi mezkûr meblağı, haklarına halel gelmemek kaydı ile, Müstedaaleyhe ödedi.

Müstedi bilâhare 15.8.1-991 tarihinde bu başvuruyu dosyalayarak Müstedaaleyh tarafından 19.6.1991 tarihinde alınıp aynı tarihli yazı ile kendisine bildirilen ve başvuruya konu binaya elektrik enerjisi verilebilmesi için proje maliyeti olarak 115.630.505TL. ödenmesini öngören kara-rın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına ilişkin bir karar verilmesini istedi.

Müstedi başvurusunda, sair şeyler yanında, başvuruya konu binanın özel maksatlar için enerji sağlanan bir saha dahilinde ve elektrik enerjisi da-ğıtım şebekesinden 132 ayaktan az mesafede bulunduğunu ve konu binaya elektrik enerjisi verebilmek için 30 ayaktan fazla bir elektrik hattı çekmek gerekmediğini ve bu gerçekler muvacehesinde Müsetdaaleyhin herhangi bir ödeme talep etmeden elektrik enerjisi- verme yükümlülüğü bulunduğunu ancak fazla vakit kaybetmemek ve zararını azaltmak gayesi ile 19.6.1991 tarihinde haklarını mahfuz tutrak ödeme yaptığını ileri sürdü.

Müstedaaleyh ise dosyalamış olduğu itiraznamede iptidai itiraz olarak başvuru konusu yaz-ısında konu binaya akım temin etmesinin talep edilen miktarın ödenmesi şartına bağlı bulunup Müstedinin konu miktarı ödemekle şarta bağlı teklifini kabul ederek aralarında bir akit oluştuğunu ve bu nedenle Yüksek İdare Mahkemesi'ne başvuru dosyalama hakkı -bulunmadığını ve keza taraflar arasında bir akit oluştuğuna göre konunun Yüksek İdare Mahkemesi yetkileri dışında olduğunu ileri sürdü.

Müstedaaleyh itiraznamesine devamla, sair şeyler yanında, Müsteda-aleyhin Yürütme Kurulunun 5580 ve 6216 sayılı kararl-arı ile kurulmuş ve mezkûr kararlarda verilmiş olan yetkilere göre hareket eden bir kuruluş olduğunu; elektrik akımı verilmesi istenen başvuruya konu binanın ana dağıtım şebekesinden 132 ayak mesafe içinde olmadığını; Müstedaaleyhin sunulan proje ve sair b-ilgiler ışığında ve binanın kullanım maksatlarını da dikkate alarak binanın 160 KVA puant gücünde bir akıma gereksinme duyduğunu ve ayrıca bölgede ve konu binaya 132 ayak mesafede herhangi bir dağıtım ana sebekesinden gereksinme duyulan akımın verilmesi mü-mkün olmadığı cihetle bölgedeki havai hatlarda özel olarak düzenlemeler yapılması ve hatların yalnızca konu binayı besleyecek şekle dönüştürülmesi sonucu Müstedinin konu binasına akım verilebileceğinin saptandığını; Müstedaaleyhin Yönetim Kurulu kararı ile- uygulandığı tarifelere göre her bir "puant" gücü için şebeke katkısı olarak 120.000TL ve trafo katkısı olarak 430.000TL hesabıyle ve mezkûr ücretlerin saptandığı günden başvuru konusu işin maliyet hesaplarının yapıldığı güne kadar olan enflasyon katsayısı- olan 1.272 rakamıyle yapılan hesaplama sonucu 24.422.400TL şebeke katkısı ve 87.513.600TL trafo katkısı ve bunlara ilâveten sayaç servis maliyeti olarak 3.184.234TL ve keza hatların düzenlenmesi işçiliği olarak 510.271TL'den ibaret olan toplam 15,630,505T-L ödenmesi gerektiğini Müstediye yazılı olarak bildirdiğini ve Müstedinin de konu meblağı 20.6.1991 tarihinde Müstedaaleyhin veznesine yatırdığını; Müstedaaleyhin Müstedinin öne sürdüğü "under protest" şartını kabul etmediğini ve keza Müstedinin parayı öde-rken hangi hakkını saklı tuttuğunu da Müstedaaleyhe bildirmediğini ve Müstediden talep edilen miktarın fahiş olmadığını ileri sürdü.

Başvurunun duruşmasında Müstedi tarafından şahadete çağrılan İnşaat Mühendisi Ahmet Çelebi şahadetinde, sair şeyler yanın-da, konu binaya akımın binanın karşısındaki direkten verildiğini ve direkten binaya olan mesafenin 56 ayak olduğunu; direkten binaya yeraltından olan hattı da kendilerinin çektiğini ve kazıyı da kendilerinin yaptığını belirtti.

Müstedaaleyh tarafından şa-hadete çağrılan Ticari Şube Amiri Elektrik Mühendisi Özkan Alişan ise şahadetinde, sair şeyler yanında, konu binaya Göğüs Hastalıkları Trafo merkezinden ayrı bir hat (fider) ile akım verildiğini; konu trafondan binanın karşısındaki direğe uzaklığın 32 metr-e ve direkten binanın ana dağıtım yerine ise 42 metre olduğunu ve maliyetin 115,630.505TL olarak hesaplandığını; binaya kullanıma göre 160 KVA gücünde akım gerektiğini ve en yakın trafodan tadil yaparak binaya akım verildiğini; her puant için şebeke katkıs-ı olarak 120.000TL ve trafo katkısı olarak da her puant için 430.000TL alındığını; bu paraların malzeme ve işçilik olarak alındığını; bu paraların da İdare Meclisinin 2.10.1990 tarihli kararı uyarınca alındığını belirtti. Bu tanığa göre konu karara dayanar-ak, malzeme fiyatı Sterlin olarak esas alınır ve ilgili tarihteki piyasadaki serbest kura göre TL.'ye dönüştürülür. Bundan amaç da ambardaki stokun idamesidir. Daha sonra yapılan bir tâdil kararı ile ise Sterlin Resmi Kura göre hesaplanmaktadır. Devalüasyo-ndan meydana gelecek farkın fiyatlara yansıması ise bir katsayı ile bulunmaktadır. Bu tanığın şahadetine göre KVA birim fiyatlarının belli olduğunu; paranın Müstedaaleyh tarafından fiilen harcanıp harcanmadığının söz konusu olmayıp önceden yapılan bir traf-odan akım verildiğinde maliyet proje gücündeki hesaplara göre yapılarak alınmaktadır. Bu tanık Müstedinin verdiği ilgi yazıyı alan memurun haklara halel gelmeksizin kaydı ile para almaya yetkisi olmadığını da ileri sürdü. İstintak esnasında da bu tanık Böl-ge Mühendislerinin konu binaya akım verilebilmesi için paranın alındığını 20.6.1991 tarihinde kendilerine bildirildiğini ve bu yazıyı görünce para ödendiği için işi yapıp binaya akım verdiklerini; mal ve hizmetlerle ilgili fiyatı Kurumun saptadığını; elekt-rik akımının Rum kesiminde Dikelya ve KKTC'de Dikmen'de üretilerek trafolara verildiğini; trafolardan akımın 415 veya 240 volt olarak çıkıp dağıtım hatları ile ana dağıtım merkezlerine ve oradan da servis hatları ile müstehliklere verildiğini; Göğüs Hastal-ıklarındaki trafonun 1984-85 yıllarında inşa edildiğini; trafo yerini kaça aldıklarını bilmediğini ancak hesaplamada Müstediden 5 milyon arsa maliyeti de dikkate alınarak para alındığını; direkten binaya kadar asfaltı Müstedinin kazdırıp kabloları da onun -ödediğini; trafo binaya yakın olsa da belli kıstalara göre para talep ettiklerini ve binanın ana dağıtım merkezine uzaklığını da dikkate almadıklarını belirtti.

Müsetdaaleyh tarafından şahadete çağrılan Mali Şube Amiri Behzat Ferdioğlu da Kurum borçlanma-ları ile ilgili şahadet verdi.

Daha sonra Mahkemeye hitap eden Müstedaaleyh avukatı itirznamede ileri sürdüğü ön itirazı yineleyerek ortada para talep eden bir karar bulunmayıp bir anlaşma varolduğunu, anlaşmanın Müstedinin akım talep eden yazısı, Müsetd-aaleyhin teklif yazısı ve paranın Müstedi tarafından ödenmesi ile tamamlandığını ve bu nedenlerle idari yargı yetkisine girebilecek bir durum bulunmadığını ileri sürdü. Müstedinin parayı öderken verdiği "haklarını mahfuz tutan" yazısının para tahsil etme y-etkisi ötesinde görevi olmayan bir memura verildiği bir yana yazıda hangi hakların saklı tutulduğunun da belli olmadığını da belirtti. Kaldı ki Müstedaaleyhin şartlı iş yapmayı kabul ettiğine ilişkin şahadet olmadığı da vurgulandı. Müstedaaleyh avukatı hit-abına devamla K.G.T.Y. Temel Kurallarına dayanarak Yürütme Kurulu'nun 17.9.1974 tarihinde 5580 sayılı kararı ile bir Elektrik Dairesi kurulmasının kararlaştırıldığını ve 4.2.1975 gün ve 6216 sayılı karar ile de halen yürürlükte olan elektrik kanun ve tüzük-lerinin toplumumuz bünyesine uygun biçimde revize edilmesine ve bunlar yapılana dek de Kurumun İdare Meclisinin görev, yetki ve sorumluluğunun ne olacağının kararlaştırıldığını, bunlar arasında idarenin mal ve hizmet fiyatlarını tespit yetkisi de bulunduğu-nu ve bunlara dayanarak yaptığı icraatın da yasal olduğunu savundu. Müstedaaleyh avukatı Müstedinin Fasıl 170 m.16''a dayanarak para almadan akım verilmesi gerektiği savını da yanıtlayarak konu binanın dağıtım merkezinden 132 ayaktan uzakta olduğu cihetle -bu savına da itibar edilmemesi gerektiğini ve dağıtım merkezinin de binaya verilen akımın neşet ettiği yer olduğunu ve akımın neşet ettiği yerin de Göğüs Hastalıkları Hastahanesindeki trafo olduğunu savundu ve sonuç olarak Müstedaaleyhin 5580 ile 6216 sayı-lı Yürütme Kurulu kararları tahtında kurulmuş ve faaliyet göstermekte olan bir kuruluş olup o kararlar çerçevesinde verilmiş olan yetkileri kullanarak başvuru konusu meblâğları yasal olarak talep etmeye hakkı olduğunu ileri sürmüştür.

Müstedi avukatı ise- Mahkemeye hitabında, sair şeyler yanında, ortada bir karar ve işlem bulunup bir sözleşme olabilmesi için ortada bir ivaz olması gerektiğini, Müstedinin istediği elektrik akımını vermek ise onun bakımından ivaz olmayıp yasal bir görev olduğunu; bu meseled-e Müstedaaleyhin ileri sürdüğü gibi bir anlaşmanın söz konusu olmadığını ve bu nedenle Temel Kurallar bu konuda gayet sarih olup buna dayalı olarak alınan kararların da Müstedaaleyhe yasaları değiştirme hakkı vermediği gibi yasalara aykırı anlaşma da yapıl-amıyacağını ve Fasıl 170 m.16 uyarınca Müstedaaleyhin bedava vermesi gereken hizmeti bu kararlara dayanarak paralı olarak yapamayacağını; Bakanlar Kurulunun bile yasa cevaz vermeden vergi koyma hakkı yokken bunu Müstedaaleyhin yapabilmesinin olanaksız oldu-ğunu; Fasıl 170 altında yapılan Tüzüklerin yürürlükte olduğunu; konu kararlar ile Yürütme Kurulunun da kabul edip bunları revize ederek Müstedaaleyhin bünyesine uydurmadan bahsederken bunların Müstedaaleyhe uygulanamyacağından söz edilemeyeceğini; kaldı k-i Müstedaaleyhin itiraznamesinde ilgili yasaları uyguladıklarını kabul ettiğini ve bedava hizmet verebilmek için hizmet verilecek yerin ana dağıtın merkezine 132 ayak mesafeden fazla olmaması gerktiğini ve bu meselede mesafenin daha fazla olduğunu ileri sü-rmelerine karşın Müstedaaleyhin ileri sürdüğünün aksine servis hatları ile şebekenin birleştiği yerin ana dağıtın merkezi olduğunu ve hizmet verilecek binanın 132 ayak mesafenin içinde olduğunu, ancak Müstedaaleyhin bu kriteri de göz önünde bulundurulmadığ-ının Müstedaaleyhin tanığı Özkan Alişan'ın şahadetinden ortaya çıktığını ve bu tanığa göre elektrik istenen bina ana dağıtım merkezinden 1 ayak mesafede olsa bile yine istenen güce göre para aldıklarını, halbuki yasaya göre bina 132 ayak içerisinde olduğun-a göre ceryanı bedava vermeleri gerektiğini ancak 30 ayaktan fazla elektrik hattı çekmeleri icap etmesi halinde sadece bunun parasını talep edebileceklerini, nerede kaldı ki direkten konu binaya kadar bütün yeraltı hattını da Müstedinin kendisinin çektiğin-in ve masraflarıda Müstednin ödediğinin şahadetle ortaya çıktığını savunarak özetle bu meselede Fasıl 170 ve 171'in uygulanması gerektiğini ortada idari bir karar bulunduğunu ve Müstedi, binasına karşısındaki direkte olan ana dağıtım merkezinden cereyan al-ırken Müstedaaleyhin başvuruya konu parayı almaya hakkı olmadığını ileri sürmüştür.

Özetlenen olgular ve hitabelerde söylenenlerden de görülebileceği gibi bu başvuruda öncelikle karara bağlanması gereken husus Müstedaaleyhin, Müstedinin tartışma konusu y-apabileceği bir kararı varolup olmadığı ve keza Yönetim Kurulunun 5580 ile 6216 sayılı kararları ışığında Müstedaaleyhin statüsü ile Fasıl 170-171'in Müstedaaleyhi bağlayıp bağlamadığı hususlarıdır.

Olgulardan da görülebileceği gibi Müstedi başvurusund-a konu binasına elektrik akımı verilmesini istemiş ve Müstedaaleyh de başvuruya konu yazıyı göndererek elektrik akımı verilebilmesi için Müstedinin ödenmesi gereken meblâğı konu yazı ile Müstediye bildirilmiştir. Bu nedenle Müstedaaleyhin ileri sürdüğü gib-i ortada, hitabesinde atıfta bulunduğu Chitty on Contract, 23. baskı, cilt 1, s.51'de değinildiği anlamda, bir anlaşamdan söz etmek olası değildir ve bu nedenle Müstedaaleyhin bu husustaki ön itirazı ileri gidemez.

Müstedaaleyhin kuruluşu ile ilgili kar-arlar ise aynen şöyledir:

"Karar No. 5580"

"1. Faaliyet sahamızın genişlemesiyle Elektrik Dairesinin yeniden
teşkilâtlandırılması ve ek personel ihtiyacı:

(Önerge No.435/74)

Yürütme Kurulu aşağıdaki kararı aldı:

Elektrik Dairesinin önergede bel-irtilen ek personel ihtiyacının şimdilik yarısının (%50'si) Ticaret, Endüstri ve Turizm Bakanlığı ile Maliye ve İktisadi İşler Bakanlığınca istişarede bulunulmak suretiyle giderilmesine çalışılması;

Müstakil mahiyette çalışabilecek ve ayrı bütçesi ile ken-di kendini idame ettirebilecek bir Elektrik Dairesi kurulması hususunda ilgili Bakanlıkça çalışmalar yapılması."

"Karar No.6216:

Bakanlar Kurulu, Kıbrıs Türk Elektrik İdaresi İdare Meclisinin kuruluş, görev yetkileri ve sorumlulukları ile ilgili olarak -önerge ve eklerinde yer alan teklifleri aşağıdakilere tabi olmak üzere tavsiye etti.

"Kıbrıs Türk Elektrik İdaresi" isminin "Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu" olması, ve buna göre İdare deyimi kullanılan yerlere "Kurum" kelimesinin ikamesi;

Başkan ve Üyelerin- ehliyetlerine ilişkin önergenin 2. paragrafının aşağıdaki şekilde değiştirilmesi;

"Başkan dahil, idare meclisinde görev yapacak üyelerin, bu görevi yapabilecek karakter, bilgi ve tecrübeye sahip kimselerden olması;

Önergeye ilişik EK II'nin 2. paragrafı-ndaki teklifin de prensip itibarıyle tasvibi ancak, Maliye ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlarının, bu konuyu, Kolordu Komutanlığının tasvip edeceği, yetkili kişilerle görüşmeleri ve bu gibi masrafların, Yönetim Bütçesinden ödenebilmesi; ancak Anavatan -tarafından karşılanması halinde bu masrafların bütçeye iadesi."

Alıntı yapılan kararlardan görülebileceği gibi Yürütme Kurulu 5580 sayılı kararı ile Fasıl 170 altında öngörülen işlevleri yürütmek üzere müstakil mahiyette çalışabilecek ve ayrı bütçesi ile -kend-i- kendini idame ettirebilecek b-ir Elektrik Daires-i kurulması için ilgili Bakanlıkça çalışmalar yapılmasını kararlaştırmıştır. 6216 sayılı karar ile de Müstedaaleyhin görev ve yetkilerini belirleyen bu kararın ekine bakıldığında halen yürürlükte olan elektrik kanun ve tüzüklerinin toplumun bünyesine uygun- biçimde revize edilerek Bakanlar Kuruluna sunulmasının öngörüldüğü ve bunlar yapılana dek de geçecek devre İdare Meclis-i-nin görev ve yetkilerinin ve sorumluluklarının ek I ile belirlendiği görülmektedir. Ancak taraflarca da kabul edildiği gibi, bugüne dek, bu karara uygun olarak Müstedaaleyh ile ilgili yeni bir yasa çıkarılmamıştır. Müstedaaleyh bugüne dek, itiraznamesinde- de kabul ettiği gibi, halen yürürlükte olan Fasıl -170 ve 171 ile onlar altında çı-k-a-rılan Tüzükleri uygulamaktadır. Bu nedenle Müstedaaleyhin görev ve yetkilerini belirleyen 6216 sayılı kararın ekinde m.12 altında Müstedaaleyh idarenin mal ve hizmet fiyatını saptamaya yetkili kılınmasına karşın bu yetkinin m-evcut yasalara uygun o-l-a-rak kullanılması gerektiğine kuşku yoktur. Bu durumda öncelikle konu ile ilgili yasal durumun ne olduğunun incelenmesi gerekir.

Fasıl 170 Elektrik Yasası m.16 ile madde 2 altında "dağıtım şebekesi" tanımının Türkçe çevirisi aynen şöyledir:

-"Made 16. (1) İşletmeler, bu yasa uyarınca çıkarılan herhangi bir Emirname veya yapılan Tüzük uyarınca, özel tüketicilere genel elektrik temini amacıyle zamanında enerji sağlamaları gerken veya sağlamakta oldukları herhangi bir dağıtım şebekesinde 132 fit- içinde bulunan herhangi bir yer veya bina sahibi veya işgalcisinin istenmesi üzerine, Emirname ve Tüzük kuralları uyarınca o yer veya binalara elektrik verirler ve böyle bir malsahibi ve işgalcisinin Emirname uyarınca almaya hakkı olduğu azami elektrik g-ücünü aşağıdaki şartlara bağlı olarak temin etmek amcıyla da, gerekli görülebilecek elektrik hatlarını temin ederek döşerler:
-
İşletmelerin dağıtım şebekesinden malsahibi veya işgalciye enerji temini için 30 fit uzunluğundan fazla olan herhangi bir elektrik hattının çekilmesi masraflarının belirli bir kısmı, işletmeciler isterse, ilgili malsahibi veya işgalci tarafından öde-nir.

Kendisine enerji temin edilmesini isteyen yer veya bina sahipleri veya işgalcileri:-

İşletmelere, enerji temin edilmesi istenen yer veya binaları, temin edilmsei istenen azami enerji miktarı ve enerjinin alınmasına başlanması istenen tarihi belirten- yazılı bir tebligatta bulunurlar (ancak enerji almaya başlama tarihi tebligatın yapıldığı tarihten sonra makûl bir zamandan daha önceki bir tarih olmamaldır) ve
İşletmelerin istemesi halinde, en az iki yıllık bir süre için enerji almaya ve alınan enerjiye- karşılık, işletmelerin ilgili zamanda, temin alanı içindeki normal tüketicilere enerji temini için yüklettikleri ücret oranında enerji temini için yapılacak ödemenin ilgili enerjinin temini için işletmelerin bu madde uyarınca sağlamaları gereken elektrik- hatlarını sağlamakta yaptıkları masrafların yılda yüzde yirmisinden az olmayacağına ve bu miktarı ödemeye devam edeceklerine dair yazılı bir mukavele yaparlar ve işletmelerin talep etmesi halinde de, işletmelerin sağlayacağı elektrik hatları ve temin edec-ekleri enerji ile ilgili olarak malsahibi veya işgalcinin işletmelere borcu olması ihtimali olan tüm paraların ödeneceğine dair teminat verirler."

"Madde 2 Bu Yasada:-

-"Dağıtım şebekesi" elektrik enerjisi ile genel beslenme amaçları için servis hatlarının başlangıç noktasını oluşturmakta kullanılan herhangi bir şebekenin bir kısmını anlatır."
-
Yukarıda alıntısı yapılan madde 16'nın içeriğinden de görülebileceği gibi yasa koyucu herhangi bir dağıtım şebekesinden 132 ayak mesafeye kadar olan yerlerde elektrik akımı istenmesi halinde uygulanacak mevzuatı düzenlemekte ve sadece akımın bağlanacağı -dağıtım şebekesinden akım verilecek binaya 30 ayaktan fazla olan hat döşenmesi için Müstedaaleyhe para talep edebilme olanağı tanımaktadır. Bu başvuruda şahadete göre, zaten dağıtım şebekesinden binaya kadar olan yer hattı Müstedi tarafından döşenip masraf-ı da Müstedi tarafından karşılandığına göre bu maddenin öngördüğü masraflarla ilgili bir tartışma söz konusu değildir. Akım istenen yerin dağıtım şebekesinden 132 ayaktan fazla uzakta olması halinde Yasada, Müstedaaleyhin yukarıda belirtilen masraf dışında-, örneğin trafo yeri bedeli, trafo inşası ve malzemesi, v.s. için Müstedi ve onun gibi elektrik akımı talep eden kişilerden bu masraflara karşı para istenmesine cevaz veren herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Kaldı ki, şahadete göre, bu başvuruda Müstedini-n binası dağıtım şebekesinden 132 ayaktan uzakta değildir. Müstedaaleyh ilgili dağıtım şebekesinin Göğüs Hastalıkları Hastahanesindeki trafo olduğunu iddia etmiştir. Halbuki şahadete göre trafo esas yüksek gerilim akımı voltajının azaltıldığı yer olup esas- dağıtım şebekesi Müstedinin binasının karşısında 56 ayakık bir mesafede olan elektrik direği olup, bu direkten de akım bir servis hattı ile Müstedinin binasına verilmektedir. Yürütme Kurulu 6216 sayılı kararın eki olan Müstedaaleyhin görev ve yetkileri al-tında m.12'de Müstedaaleyhe idarenin mal ve hizmet fiyatını saptama yetkisi vermesine ve Müstedaaleyhin İdare Meclisinin de bu maddeye dayanarak saptadığı mal ve hizmet fiyatlarına dayanarak Müstediden başvuruya konu meblâğı talep etmesine karşın yasada Mü-stedaaleyhin bu talebine cevaz verecek ve bu istemine dayanıklık teşkil edecek bir hüküm bulunmamaktadır. Yasa Müstedaaleyhe böyle bir yetki vermediğine, başka bir deyimle, bu mesele, elektrik akımı verilebilmesi için Müstedaaleyhin yasa gerği para isteyeb-ilecek haller dışında olduğuna ve sözkonusu 6216 sayılı karar da yasalara aykırı olamıyacağına göre Müstedaaleyhin, 6216 sayılı karara dayanarak mal ve hizmet fiyatı saptayarak Müsetdiden başvruda bahsedildiği gibi talepte bulunmasına yasal olanak yoktur.
-
Müstedaaleyh hitabesinde, Müstedinin haklarına halel gelmeksizin koşulu ile vermiş olduğu yazıyı da yetkili birisine vermediği için geçersiz olduğunu ileri sürmüştür. Yasada Müstedinin böyle bir yazı vermesini gerektirecek bir koşul bulunmamaktadır. Kald-ı ki yasada böyle bir koşul olması halinde de böyle bir koşulun Anayasaya aykırı olduğu A.M. 14/77 sayılı davada karara bağlanmıştır.

Yukarıda söylenenlerden anlaşılacağı gibi Müstedi başvurusunda başarılı olup başvuruda istendiği gibi Müstedi lehine kar-ar verilmesi gerekir.

Sonuç olarak, başvuru kabul edilerek Müstedaaleyh tarafından 19.6.1991 tarihinde alınıp aynı tarihli bir yazı ile Müstediye bildirilen ve Lefkoşa'da Bedreddin Demirel Caddesindeki Müstedinin binasına elektrik akımı verilebilmesi içi-n proje maliyeti olarak 115.630.505TL. ödemesini öngören kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar verilir.





Masraflarla ilgili herhangi bir emir verilmez.


(Niyazi F. Korkut)
- Yargıç

13 Ekim 1992



-


-11-



-


Full & Egal Universal Law Academy