Yüksek İdare Mahkemesi Numara 191/1987 Dava No 2/1990 Karar Tarihi 10.01.1990
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 191/1987 Dava No 2/1990 Karar Tarihi 10.01.1990
Numara: 191/1987
Dava No: 2/1990
Taraflar: Hüseyin Durukan ile Güv. Kuv. Kom.
Konu: Mücahitlik süresinin belgede eksik gösterilmesi
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 10.01.1990

-D.2/90 YİM 191/87

Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkemede
Yargıç Niyazi F. Korkut huzurunda
Anayasanın 152. maddesi hakkında.

Müstedi: Hüseyin Durukan, B-ağlıköy
-ile-
Müstedaaleyh: KKTC Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı, Boğaz,
vasıtasıyle KKTC, Lefkoşa
A r a s ı n d a.

Müstedi namına: Oktay Bayramoğlu
Müstedaaleyh namına: Behiç Öztürk



Y-asa Maddesi:

İstemin Özeti: Müstedaaleyh tarafından Müstediye verilen mücahitlik kimlik kartındaki mücahitlik sürelerini eksik gösteren kimlik kartı ile ilgili karar ve işlemlerin hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar ve-rilmesi istemi

OLAY: Polis emeklisi olan Müstediye, Lefke Sancağında emeklilik işlemleri yapılırken mücahitlik terhis belgesi de hazırlanıp verildi. Bilâhare Mücahitler Derneğine başvuran Müstediden mücahitlik kimlik kartı istendi. Müstedi Müstedaaleyhe b-aşvurarak mücahitliğini tevsik edici mücahitlik kimlik kartı talep etti. Hazırlanan mücahitlik kimlik kartında mücahitlik süreleri eksik gösterildi.
Başvuru bu karardan yapılmıştır.

SONUÇ: Müstedi başvurusunu hak düşürücü süre geçtikten sonra dosyaladı-ğı cihetle başvuru reddolunur.

H Ü K Ü M

-29.9.1948 doğumlu olan Müstedi bir polis emeklisidir. Müstedi 22.9.1978 tarihinde emekli oldu. Emeklilik işlemleri yapılırken Lefke Sancağınca kendisine 24.2.1972 tarihinde verilen ve 1.1.1964 tarihinden 22.2.1972 tarihine dek mücahitlik yaptığını tevsik -eden Asal Şubece tevsikli terhis belgesini de Maliye Bakanlığına sundu ve terhis belgesindeki süreler dikkate alınarak emekliye ayrılma işlemleri yapıldı.
-
Müstedi bilahare mücahitlik yıllarına karşılık puan almak için Mücahitler Derneğine başvurduğunda kendisinden eski terhis belgesi yerine Mücahitlik Kimlik Kartı istenmesi üzerine 1987 yılı içerisinde Müstedaaleyhe başvurdu.

Müstedaaleyhin Müstediye 1.7-.1966 - 22.2.1972 tarihleri arasında mücahitlik yaptığını tevsik eden bir Mücahitlik Kimlik Kartı vermesi üzerine de Müstedi 23.11.1987 tarihinde bu başvuruyu dosyalıyarak Müstedaaleyh tarafından verilen ve bilgisine 19.9.1987 tarihinde gelen ve yapmış old-uğu mücahitlik sürelerini eksik gösteren kimlik kartı ile ilgili karar ve işlemlerin hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramıyacağına ilişkin bir karar verilmesini istedi.

Müstedi başvurusunda sair şeyler yanında, konu kimlik kartında- tanzim tarihi 7.4.1987 olarak görülmesine karşın konu kartın eline 19.9.1987 tarihinde geçtiğini konu kimlik kartında eski terhis belgesinden farklı olarak daha kısa süre mücahitlik yaptığının belgelenmesi üzerine 21.9.1987 tarihinde Müsteda- aleyhe bir i-stida yaparak yapılan hatanın düzeltilmesini istediğini ancak Müstedaaleyhin 16.10.1987 tarihli olup eline 20.10.1987 tarihinde geçen yanıtı ile böyle bir düzeltme yapmayı reddettiğini ileri sürdü.

Müstedaaleyh tarafından dosyalanan itiraznamede ise, sai-r şeyler yanında, başvuru konusu kimlik kartının 7.4.1987 tarihinde imza mukabili verildiğini ya da Müstedinin bilgisine getirildiğini ve Müstedi söz konusu kararı ya da işlemi yakınma konusu yapacaksa 7.4.1987 tarihinden itibaren Anayasanın öngördüğü 75 g-ünlük süre içerisinde Mahkemeye başvuruda bulunması gerektiğini ön itiraz olarak ileri sürdü.

Başvurunun duruşmasında konu ön itirazın öncelikle ele alınması uygun görüldü. Ön itirazı yapan Müstedaaleyh herhangi bir tanık çağırmadı.

Müstedi ise şahadet- vererek şahadetinde Emare 4 olarak sunulan 7.4.1987 tarihli kimlik kartını Eylül 1987 de Ahmet Erdenay isimli bir arakadaşının kendisine getirdiğini, kendisinin tahminen 2 ay önce belgeyi almak üzere Asal Şubeye gittiğini ancak mücahitlik süresini hatalı -yazdıkları için almadığını ve sürenin düzeltilmesi için Emare 5 olan 21.9.1987 tarihli bir dilekçe yaptığını ve olumsuz yanıt alması üzerine de bu başvuruyu dosyaladığını belirtti.

Müstedinin şahadetinde bahsettiği Ahmet Erdenay da şahadet vererek askerl-iğini Asal Şube yanında olan Sivil İşler Müdürlüğünde yaptığını ve Müs- tedinin ricası üzerine 17.9.1987 de Mücahitlik Kimlik Kartını Asal Şubeden alıp 2 gün sonra Müstediye verdiğini, bu belge kendisne verilirken bir evraka imza attığını, Emare 2 olan tes-ellüm belgesindeki imzanın da kendisine ait olmadığını söyledi.

Hak düşürücü süre ile ilgili itirazı Müstedaaleyh yaptığına göre bu husustaki isbat yükümlülüğü ona aittir. Müstedaaleyh bu hususta herhangi bir tanık çağırmamakla beraber başvuruda Emare 2 -olarak dosyalanan senet başlıklı belgede başvuru konusu kimlik kartının 7.4.1987 tarihinde Müstedi tarafından teslim alındığı yazılı olup altında da teslim edenin ve teslim alanın imzaları bulunmaktadır. Teslim edenin imzası altında açık adı yazılı olmakla- beraber teslim alanın imzasının altında açık olarak Hüseyin Durukan yazılıdır.

Müstedi şahadetinde bu emare ile ilgili herhangi bir izahat vermediği gibi konu belgedeki imzanın kendisine ait olmadığını da ileri sürmemiştir. Müstedi tarafından şahadet ve-ren Ahmet Erdenay ise kimlik kartını teslim alırken bir imza attığını kabul etmesine karşın Emare 2'deki imzanın kendisine ait olmadığını belirtmiştir. İlâveten Emare 5 olan Müstedinin dilekçesinin içeriğinde Müstediye verilen kimlik kartından bahsedilmekt-e ve bu dilekçeye verilen yanıt olan Emare 6 yazıda da konu belgenin 7.4.1987 tarihinde Müstediye verildiği sarahaten görülmektedir. Müstedaaleyhin tanık çağırarak konu belgeleri daha da güçlendirmesi ideal olmakla beraber Müstedinin Emare 2'deki imzanın k-endisine ait olmadığını şahadetinde inkâr etmemesi ve onun tarafından şahadet veren tanığın da tesellüm belgesindeki imzanın kendisine ait olmadığını belirtmesini dikkate alarak konu kimlik kartının 17.9.1987 tarihinde tanık 2 tarafından alınarak Müstediye- verildiğine ilişkin sunulan şahadete inandım. Müstediye başvuru konusu kimlik kartı 7.4.1987 de teslim edildiğine göre hak düşürücü 75 günlük süre geçtikten çok sonra yapılan Emare 5 dilekçenin yeni olgular içerdiği gerekçesi ile sürenin bu tarihten hesap-lanması gerektiğine ilişkin Müstedi avukatının savına da itibar etmek olası değildir. Müstediye daha önce Lefke Sancağı tarafından bu başvuruya konu kimlik kartından farklı resmi bir terhis belgesi verilip bu belge de dikakte alınarak emekliye sevkedildikt-en sonra bu sürenin keyfi olarak sonrdan değiştirilmesini anlamak güç olmasına karşın Müstedi hak düşürücü süreyi geçirdiği cihetle bu hususa daha fazla değinmede bir yarar görmüyorum.

Sonuç olarak ön itiraz kabul edilerek, Müsetdi hak düşürücü süreyi ge-çirdiği gerekçesi ile, başvuru reddolunur.

Masraflarla ilgili herhangi bir emir verilmez.


(Niyazi F. Korkut)
Yargıç

10 Ocak 1990

-


-9-



-


Full & Egal Universal Law Academy