Yüksek İdare Mahkemesi Numara 165/1989 Dava No 52/1989 Karar Tarihi 06.11.1989
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 165/1989 Dava No 52/1989 Karar Tarihi 06.11.1989
Numara: 165/1989
Dava No: 52/1989
Taraflar: Dr. Emirzade Balcıoğlu ile Kamu Hizmeti Komisyonu
Konu: Lojmanı tahliye kararının iptali
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 06.11.1989

-D.52/89 YİM 165/89

Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkemede
Yargıç Salih S. Dayıoğlu Huzurunda
Anayasanın 152. Maddesi hakkında

Müstedi: Dr. Emirzade Balc-ıoğlu, Yeni Erenköy, Mağusa
-ile-
Müstedaaleyh: 1. KKTC Kamu Hizmeti Komisyonu vasıtasıyle KKTC
2. KKTC Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı vasıtasıyle KKTC
A r- a s ı n d a.

Müstedi namına: Hüseyin Celâl
Müstedaaleyh namına: Mustafa Arıkan



Yasa Maddesi: KKTC Anayasasının 45. maddesi ile 7/79 sayılı Kamu Görevli- leri Yasasının 76(1)(B)(D) maddesi.

İstemin Özeti: Müstedinin, Müstedaaleyh 1 tarafından alınan v-e Yeni Erenköy Sağlık Merkezinden, Akdoğan Sağlık Merkezine nakledildiğini içeren karar ile Yeni Erenköy'de ikâmet etmekte olduğu "lojmanı" 15 gün içerisinde tahliye etmesine ilişkin kararın tamamen hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurm-ayacağına karar verilmesi istemi.

OLAY: Pratisyen hekim olarak 1974'de Yeni Erenköy'de göreve başlayan Müstedi, Akdoğan'a nakledilinceye kadar orada görev yaptı. Müsteda- aleyh 2, müsteşarı vasıtasıyle Müstedaaleyh 1'e yazdığı yazıda bölgedeki nüfusun kal-abalık olduğu nedeni ile ihtisas yapmış bir doktorun görev yapmasının daha uygun olacağını ileri sürerek Müstedinin Akdoğan Sağlık Merkezine naklini talep etti. Müstedaaleyh 1 de hızmet yönünden daha faydalı olacağı gerekçesi ile talep edilen nakli uygun g-örerek Müstediyi Akdoğan'a nakletti. Bilâhare de Yeni Erenköy'deki "lojmanı" tahliye etmesi istendi.
SONUÇ: Sunulan şahadetten ve emarelerden Akdoğan Sağlık Merkezine ikinci bir pratisyen doktorun verilmesinde bir gereklilik vardı. Bu bakımdan Müstedinin b-u yöndeki iddiasına itibar etmek olanaksızdır. İkinci talebine gelince, Müstedi sözkonusu lojmanda kendisi ve Devlet Emlâk ve Malzeme Dairesi arasında imzalanan ve henüz süresi dolmayan kira mukavelesine dayanarak ikâmet etmektedir. Bu kira sözleşmesi henü-z ortada dururken Müstediden lojmanı tahliyesinin istenmesi anlamsızdır. Müstedinin ikinci isteminde haklı olduğunun kabul edilmesi gerekir.
-Başvuru kısmen kabul edilir ve Müstedinin lojman olarak ikâmet ettiği konutu 15 gün içerisinde Mağusa Devlet Hastahanesi İdare Amirliğine teslim etmesi doğrultusunda alınan ve iletilen kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmay-acağına karar verilir.
-Müstedinin nakli ile ilgili istemi reddolunur.




H Ü K Ü M

Bu başvuru ile müstedi 1. müstedaaleyh tarafından alınan ve 25.9.1989 tarihinden itibaren Yeni Erenköy Sağlık Merkezinden Akdoğan Sağlık Merkezine nakledildiğini içe-ren kararın ve Mağusa Dev-l-e-t Hastahanesi Başhekimi tarafından 28.9.1989 tarihli bir yazı ile bildirilen ve Yeni Erenköy'de ikamet etmekte olduğu "lojmanı" 15 gün içinde tahliye edip Mağusa Hastahanes-i İdare Amirliğine teslim- etmesini talep eden kararın tamamen hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına karar verilmesi isteminde bulundu. Başvurunun karara bağlanmasında gerekli olan olgular hususunda taraflar arasında büyük denecek kadar görüş ayrılığı -yoktur. Olgular aşağıdaki şekilde özetlenebilir:

Müstedi 1 Aralık 1974 tarihinde pratisyen hekim olarak kamu görevine atandı. 3 Ocak 1975 tarihinden itibaren müstedi Yeni Erenköy Sağlık Merkezinde görevlendirildi ve Akdoğan'a nakledildiği tarihe kadar or-ada görev yaptı. Yeni Erenköy Sağlık Merkezinde görev yapan müstedi, ayrıca haftada bir defa olmak üzere Dipkarpaz, Derince, Boltaşlı, Gelincik, Ziyamet, Kuruova, Kaleburnu ve Avtepe köylerini ziyaret ederek oralarda da tıp hizmeti ifa etti. Önümeki şahade-te göre Yeni Erenköy Sağlık Merkezinin hizmet verdiği nüfus takriben 6,500 civarındadır. Yine önümdeki şahadete göre Yeni Erenköy Sağlık Merkezinde haftada iki defa görev yapan bir çocuk hastalıkları mütehassısı ve her gün görev yapan bir diş tabibi bulunm-aktadır. Müstedi sözü edilen Sağlık Merkezinde tatminkâr bir şekilde görev yapmıştır.

Müstedaaleyh 2'nin müsteşarı tarafından müstedaaleyh'e yazılan 9.8.1989 tarihli bir yazı ile özetle Akdoğan Sağlık Merkezinin hizmet vermekte olduğu yörede "14.000'in ü-stünde" bir nüfus yaşadığı, Akdoğan Sağlık Merkezinde görevli bir pratisyen hekimin yeterince ve arzu edilir düzeyde sağlık hizmeti veremediği öte yandan "Mehmetçık ile Yeni Erenköy ve çevre köylerde" ise bir tek pratisyen hekimin rahatlıkla hizmet verebil-eceği dile getirildi ve verilmek istenen hizmetleri daha yeterli ve etkili bir düzeye çıkarmak amacı ile müstedinin 15.8.1989 tarihinden geçerli olmak üzere Akdoğan Sağlık Merkezine nakledilmesini istedi. Bu istemin 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının 7-6. maddesi çerçevesinde Bakanlıkça yapıldığını da ayrıca belirtti. Bu yazıya ekli nakil forması ise Bakanlık tarafından dolduruldu. 15..9.1989 tarihinde toplanan 1. müstedaaleyh Akdoğan bölgesinin çok geniş bir bölge olduğu ve tecrübeli bir doktora ihtiyaç- bulunduğu görüşünden hareketle 7/79 sayılı Kamu Görevlileri Yasasının 76(1)(B)(D) maddesi uyarınca talep edilen naklin yapılmasına karar verdi. Hemen belirtmekte yarar vardır ki ikinci müstedaaleyhin müsteşarının 1. müstedaaleyhe yazdığı aynı tarihli bir -yazı ile Dipkarpaz, Lefke ve Serdarlı Sağlık Merkezlerine yapılacak olan üç adet 3. derece pratisyen hekim atamasında bu yörelerin şehir merkezlerine ve hastahanelere uzaklığı ve özellikle Dipkarpaz'daki nüfusun özelliği dikkate alındığında söz konusu prat-isyen hekim kadrolarında dahiliye dalında ihtisas yapmış doktorların atanmasının daha yararlı olacağı vurgulandı. Müstedaaleyh 1'in başkanı tarafından müstediye gönderilen 18.9.1989 tarihli bir yazı ile 25.9.1989 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Yen-i Erenköy Sağlık Merkezinden Akdoğan Sağlık Merkezine nakledildiğini duyurdu. Müstedinin Akdoğan Sağlık Merkezine atanmasını müteakip, 2. müstedaaleyhten aldığı talimat uyarınca Gazi Mağusa Devlet Hastahanesi Başhekimi müstediye 28.9.1989 tarihli bir yazı -gönderdi ve Akdoğan'a nakli dolayısıyle Yeni Erenköy'deki "lojmanı" tahliye etmesini talep etti. 19.9.1989 tarihli toplantıda ise 1. müstedaaleyh Yeni Erenköy Sağlık Merkezine bir mütehassıs dokotor atadı ve göreve başlama tarihini ise 9.10.1989 tarihi ola-rak belirledi. Müstedi daha evvel de belirttiği gibi Yeni Erenköy Sağlık Merkezinden Akdoğan Sağlık Merkezine nakledilmesi ve "lojmanı" tahliye etmesi doğrultusunda alınan kararların iptalini talep etmektedir.

Müstedi esas itibarı ile iki nokta üzerinde -savunmasını yaptı. Bunlar, 1. müstedaaleyhin konu nakli gerçekleştirirken böyle bir nakil işlemine gerçekten gerek olup olmadığını hiç veya yeterince araştırmadığı ve 2. müstedaaleyhin konu nakil işlemini talep ederken yeni Erenköy Sağlık Merkezinin hizmet- verdiği yöre, nüfus ve bunların özelliğini yeterince dikkate alamadığı ve dolayısıyle konu naklin kamu yararı aleyhine olmak üzere gerçekleştiği şeklinde özetlenebilir. Diğer bir ifade şekli ile her iki nokta ile müstedi, başvuru konusu yaptığı nakilde bi-r kamu yararı olmadığını savundu. Görüş ve iddialarını desteklemek amacıyle müstedi gerçek olan bazı hususlara Mahkemenin dikkatini çekti. Örneğin 2. müstedaaleyhin müsteşarının 1. müstedaaleyhe yazdığı ve nakil istemini içeren 15.8.1989 tarihli yazısında -yeni Erenköy Sağlık Merkezinin hizmet verdiği köyler arasında Mehmetçik köyünü de saydı. Aslında Mehmetçik'te ayrı bir sağlık merkezi vardır ve Yeni Erenköy'deki sağlık merkezi ile bir ilgisi yoktur. Bunu tebarüz ettirmekle müstedi, müsteşarın 1. müstedaa-leyhe hatalı bilgi sunduğunu ileri sürmek istedi. Olgu olarak müstedinin bu iddiası doğru olmakla beraber bunun konu nakil kararının alınmasında önemli bir rol oynamadığı gerçeğinden hareketle bunun üzerinde daha fazla durmayı gereksiz bulurum. Müstedinin -diğer bir şikâyeti de aynı yazı içerisinde Akdoğan yöresinin nüfusu üzerinde durmakla ve bunu yanlış olarak aktarmakla ve buna karşın Yeni Erenköy Sağlık Merkezinin hizmet verdiği yörenin nüfusuna hiç değinmemekle Bakanlığın gereken tüm bilgileri 1. müsted-aaleyhe aktarmadığı ve dolayısıyle 1. müstedaaleyhin konuyu gereklilik açısından değerlendirmekten yoksun bıra- kıldığıdır. Bir olgu olarak Yeni Erenköy Sağlık Merkezi hizmet verdiği yörenin nüfusunun 1. müstedaaleyhe aktarılmadığı doğrudur ancak bundan m-üstedinin ne gibi zarar gördüğünü anlamakta güçlük çekmekteyim çünkü şikâyet edilen yapılmış olsaydı nüfusun 6500 civarında olduğu görülecekti. Akdoğan'ın ise önümdeki şahadete göre 14,000'in üstünde değil de 12,000'in üstündedir. Dolayısıyle nüfus kıyasla-ması yapıldığında sözü edilen yazı tam anlamı ile doğruyu aktarmasa da buna çok yakın bir durumu yanısmaktadır. Yine önümdeki şahadete göre Akdoğan Sağlık Merkezinin hizmet verdiği köy adeti 19 olup hekim yetersizliğinden bunların sadece 9 tanesi ziyaret e-diebiliyor ve doktor tarafından gerçekleştirilen bu ziyaretler de her 15 günde bir defa gerçekleşebiliyor. Buna mukabil Yeni Erenköy Sağlık Merkezinin ziyaret etmek sureti ile hizmet verdiği köyler sekizdir ve bunlar haftada bir defa ziyaret edilebiliyor.- Mahkemeye ibraz edilen ve kayıtlara Emare XII olarak geçen hasta sayısı, reçete sayısı v.s. tıbbi hizmet adeti mukayese edildiğinde Yeni Erenköy Sağlık Merkezinde görevli doktorun sayısal olarak daha fazla hizmet verdiği görülmektedir. Ancak müstedaaleyh -2'nin müdür vekilinin de yerinde işaret ettiği vaka sayısında Yeni Erenköy Sağlık Merkezinin daha kabarık oluşu köylere haftada bir yapılan ziyaretlerden kaynaklanmaktadır. Oysa Akdoğan'a bağlı köylere yapılan ziyartler 15 günde ancak bir defa gerçekleşebi-lmektedir. Bu bakımdan Akdoğan Sağlık Merkezine ikinci bir pratisyen doktorun verilmesinde bir gerginlik vardı. Bu bakımdan müstedinin bu yöneki iddiasına itibar etmek olanaksızdır. Müstedinin ikinci noktasına gelince, müstedi nakil gerçekleştirilirken kam-u yararı gözetilmediğini iddia etmektedir. Müstedi hiçbir zaman bu naklin arkasında başka nedenlerin yattığını iddia etmemektedir. Akdoğan Sağlık Merkezinin hizmet verdiği yörenin genişliği, nüfusu ve orada sadece 18 aydan beri görev yapmakta olan ve müste-diye oranla daha tecrübesiz bir pratisyen hekim bulunması yörenin müstedi gibi deneyimli bir ikinci pratisyen hekimin hizmetine gereksinme duyduğu inkâr edilemez bir gerçektir. Müstedi Akdoğan bölgesinde kamu görevlisi olmayan iki doktorun tababet mesleğin-i icra ettiklerini ve dolayısıyle salt doktor ihtiyacı açısından Erenköy yöresi halkının daha fazla ihtiyacı olduğunu iddia etti. Bu iddia mantıken doğrudur. Ne var ki serbest çalışan doktorlar kamu görevinde olanlar gibi hastalara bedava bakmaktadırlar. K-eza Anayasanın 45. maddesinde ifadesini bulduğu gibi Devlet vatandaşın tıbbi bakım görmesini sağlamakla ödevlidir. Bu ödev bir yerde özel olarak çalışan doktor veya doktorların varlığı ile son bulmaz.

Öte yandan taraflar arsında teati edilen takrirlerde -görülmemekle beraber itirasız verilen şahadet ve ayrıca sunulan belgelerden 2. müstedaaleyhin özellikle Mağusa Devlet Hastahanesinin yükünü nisbeten hafifletmek amacı ile Yeni Erenköy Sağlık Merkezinde mevcut 6 yataklı bakımevini 10 yatağa çıkarmayı düşünd-üğü ve o yörede bulunan hastaların ilk etapta bir mütehassıs hekim süzgecindn geçirilmesini sağlamak istediği anlaşılmaktadır. Mağusa Devlet Has- tahanesin Başhekimi ve müstedaaleyh 2'nin Bakanlık müdür ve vekilinin vermiş olduğu şahadet tarafımdan tamamen- tatminkâr bulunmuştur. Müstedi Sağlık Merkezinde görevli doktorların uzman olması gerekmediği ve hatta pratisyen hekimin daha yararlı olacağını savundu. Praisyen hekimliğin yararlarını sayıp dökmekte bir yarar görmüyorum. Yararlarının çok olduğuna şüphem -yoktur ancak uzman hekimliğin daha az yararlı olacağı görüşüne katılmam olanaksızıdr. Elbette ki her dalda olduğu gibi tıp dalında da verilen hizmet bilgiye dayandığı kadar kişisel kabiliyete de dayanmaktadır. Fakat bir uzman hekimin gene de bir pratisyen -hekime oranla, halka, daha iyi hizmet sunacağı herhalde yadsınamaz. En yakın devlet hastahanesi olan Gazi Mağusa Devlet Hastahanesine olan uzaklık dikkate alındığında Yeni Erenköy Sağlık Merkezinin hizmet verdiği bölge halkının iyi bir süzgeçten geçtikten -sonra gereksinme olması halinde Gazi Mağusa Devlet Hastahanesine kanalize edilmesi ve ufak çapta hasta yatırmalarının bölgede yapılması gerek yöre halkı için ve gerekse Gazi Mağusa Devlet Hastahanesinin yükünü nisbeten hafifletmek için alınacak güzel ve ya-rarlı tedbirlerden sayılması gerekir. Esasen Bakanlığın bu doğrultuda uygulamaya koyduğu sağlık politikasının kamu yararına olmadığını açık ve seçik bir şekilde kanıtlamak da müstediye düşmektedir. Müstedi üzerine düşen bu isbat külfetini yerine getirmediğ-i bir yana bu politikanın iyi ve yararlı olduğu inanç ve kanaatindeyim. Bu bakımdan müstedinin Yeni Erenköy Sağlık Merkezine oranla, köy ve nüfus sayısı bakımından daha kabarık olan Akdoğan Sağlık merkezinde daha yararlı olacağı görüşü ve Bakanlık tarafınd-an güdülen sağlık politikasına uygun olarak Yeni Erenköy yöresine bir uzman hekimin verilmesinin istenmesinin isabetli bir karar olarak telâkki edilmesi gerekir.

Başvuru konusu naklin gerçekleşmesi ile müstedinin bir takım kişisel ve ailevi zoruklarla ka-rşılaşacağına şüphe yoktur. Ne var ki bir kamu görevlisi için hizmet yararı söz konusu olduğuna bu yarar öteki sair zorluklara oranla daha ağır basar. Ümit ve temenni ederim ki başvurunun duruşması esnasında da açık kalplilikle ifade edildiği şekilde ailen-in bölünmesini önlemek amacı ile müstedinin kamu görevlisi olan hanımı da en kısa bir zamanda Akdoğan veya Mağusa Devlet Hastahensinde görevlendirilecektir.

Müstedinin Yeni Erenköy'de ikâmet etmekte olduğu lojman, kendisi ile Devlet Emlâk ve Malzeme Dair-esi arasında 12.4.1989 tarihinde imzalanan bir kira sözleşmesinden kaynaklanmaktadır ve bu sözleşme 31.3.1990 tarihinde sona erecektir. Bu sözleşme ortada dururken ve müstedi 31.3.1990 tarihine kadar sözü edilen konutta ikamet hakkına sahipken Mağusa Devle-t Hastahanesi Başhekiminin müstediden bu lojmanı boşaltmasını istemesini anlamakta güçlük çekmekteyim. Bu bir yana duruşma esnasında Başsavcılığı temsilen bulunan Kıdemli Savcı lojmanın tahliyesi ile ilgili olarak Mağusa Devlet Hastahanesi Başhekimi tarafı-ndan müstediye yazılan yazının dikkate alınmaması gereken ve hiçbir kıymet ifade etmeyen bir yazı olduğunu kabul ve teslim etmiş ve gerekli olmamakla birlikte bu yazının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramaycağına karar verilmesine i-tiraz etmediğini belirtmiştir. Bu durumda ikinci istemde müstedinin haklı olduğunun kabul edilmesi gerekir.

Yukarıda söylenenler ışığında başvuru kısmen kabul edilir ve Mağusa Devlet Hastahanesi Başhekiminin müstediye yazmış olduğu ve Yeni Erenköy'de dok-tor lojmanı olarak ikamet ettiği konutu 15 gün içerisinde Mağusa Devlet Hastahanesi İdare Amriliğine teslim etmesi doğrultusunda alınan ve iletilen kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına karar verilir.

Müstedinin nakl-i ile ilgili istemi reddolunur.





Masraflar için herhangi bir emir verilmez.


(Salih S. Dayıoğlu)
Yargıç

6 Kasım 1989

-


-666-



-


Full & Egal Universal Law Academy