Yüksek İdare Mahkemesi Numara 136/2003 Dava No 3/2004 Karar Tarihi 09.06.2004
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 136/2003 Dava No 3/2004 Karar Tarihi 09.06.2004
Numara: 136/2003
Dava No: 3/2004
Taraflar: Yıldırım Erkin Tüzün ile Kuzey Kıbrıs Eğitim Vakfı
Konu: Davacının kayıtlı bulunduğu programa devam etmesine olanak sağlamakak ve zorunlu transfer kararlarının iptali istemi
Mahkeme: Yim
Karar Tarihi: 09.06.2004

- D. 3/2004
YİM 136/03

Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında
Yargıç Necmettin Bostancı Huzurunda.

Davacı: Yıld-ırım Erkin Tüzün, Old Town Apartman Hotel,
No.34,DAÜ karşısı, Magosa

ile -

Davalı:Kuzey Kıbrıs Eğitim Vakfı n/d Vakıf Yöneticiler
Kurulu, Doğu Akdeniz Üniversitesi, Magosa
-

A r a s ı n d a.

Davacı namına: Avukat Mustafa Asena
Davalı namına: Avukat Serhan Çınar

-----------------------------------


H Ü K Ü M

Davacı, Davalı aleyhine ikâme ettiği işbu davada dosyaladığı 27/10/2003 tarihli talep takriri ile aşağıdaki şekilde talepte bulunmuştur:

"A- Davalı ve/veya Davalı Vakfa ait Doğu Akdeniz
Üniversitesi'ne bağlı Huku-k Fakültesi Dekanlığı
tarafından alınmış olup 21.10.2003 tarih ve
220/816/826 sayılı yazı ile Davacıya tebliğ
edilen ve Davacının, 2002-2003 Öğrenim Yılı Bahar
dönemi sonu itibarıyla, yedinci akademik dönem
- sonunda 1.90 olması gereken Genel Not Ortalamasını
gerçekleştirememiş ve 4. ve son akademik uyarıyı
almış olması nedeniyle,DAÜ Temel Mevzuat Öğrenim
ve Sınav Tüzüğü Madde 22(9)(10) uyarınca,
başarısız bulunduğu prog-ramdan bir başka programa,
bir defaya mahsus olmak üzere yatay geçiş
yapabileceğini bildiren kararın ve bu karar
doğrultusunda yapılan işlemlerin hükümsüz ve/veya
etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç
doğ-uramayacağına dair Mahkeme kararı; ve

B- Bu dava masrafları."

Davalı, Davacının talep takririne karşılık 22/12/2003 tarihinde Müdafaa Takriri dosyalamıştır.

Davalı Müdafaa Takririnde özetle, Davacının iddialarını reddetmiş ve Mahkemeden da-vanın iptalini talep etmiştir.

30/12/2003 tarihinde Talimatı yapılan davanın duruşmasına 16/3/2004 tarihinde başlanmıştır.

Davacı, davasını ispat için kendisi şahadet vermiş, Davalı ise Müdafaa amacıyla, öğrenci işleri müdürlüğünde Kayıt Kabul Şube Am-iri Rıza Ömer Çinkılıç ile öğretim görevlilerinden Hacer Soyhan Adaoğlu'nu tanık olarak dinletmiştir. Daha sonra taraf Avukatları Mahkemeye hitap etmişlerdir. Ayrıca taraflar, evraklardan oluşan (4) emareyi, emare 1-4 olarak Mahkemeye ibraz etmişlerdir.

-Dava ile ilgili hukuksal ve olgusal durumu daha iyi değerlendirebilmek açısından davanın karara bağlanmasında etken olacak mevzuatın içeriğine kısmen ve kısaca değinmekte yarar vardır.

Davalı, Kuzey Kıbrıs Eğitim Vakfı ve Doğu Akdeniz Üniversitesi Kurulu-ş Yasası altında kurulmuştur. Mezkûr yasanın 18,24,25,28,30,31 ve 32'nci maddelerine istinaden Doğu Akdeniz Üniversitesi Öğretim ve Sınav Tüzüğü yapılmıştır. Anılan Tüzük, (bundan sonra bu karar amaçları bakımından sadece "Tüzük" olarak anılacaktır) 3'ncü -maddesindeki ifadeye göre Doğu Akdeniz Üniversitesi, öğrenci kayıt, kabul, öğretim, sınav, başarı ve mezuniyet ünvanlarına ilişkin hükümleri kapsamaktadır. Tüzük birçok kez tadilâta uğramıştır. Bu nedenle bu kararın seyri içerisinde tüzük, gerektiği zaman -son tadilâttan önceki
şekliyle "97 Tüzüğü" son tadilâttan sonraki şekliyle de "99 Tüzüğü" olarak vasıflandırılacaktır.

Davacı, 19/9//97 tarihinde Doğu Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesine kaydını yaptırmıştır. Bu tarihte Tüzük en son 30/12/96 tarihli -Resmi Gazetenin Ek III'ünde 1215 No'lu Amme Enstrümanı olarak yayınlanan tadil edilmiş şekli ile uygulanmakta idi. Bu tarihten sonra Tüzük (3) kez daha tadil edilmiştir. Sözü edilen tadilatlardan birincisi 25/2/99 tarihli Resmi Gazetenin Ek III'ünde 58 No'-lu Amme Enstrümanı olarak, ikincisi 7/9/99 tarihli Resmi Gazetenin Ek III'ünde 557 No'lu Amme Enstrümanı olarak, üçüncüsü ise 5/11/99 tarihli Resmi Gazetenin Ek III'ünde 699 No'lu Amme Enstrümanı olarak yayınlanmıştır. Ancak bu davanın karara bağlanmasınd-a etken olacak olan Tüzüğün 1997 yılındaki şekli ile daha sonra tadili müteakip 1999 yılında, tadilâtlardan sonra yürürlüğe giren şeklidir.

Yürürlükte olan tüzüğe göre her akademik yıl, Güz Dönemi ve Bahar Dönemi olmak üzere (2) dönemden oluşur. Ancak ün-iversite senatosunun kararı ve Vakıf Yöneticiler Kurulunun onayı ile sözü edilen dönemlere 8 haftayı geçmeyen "Yaz Dönemi" ilâve edilebilir. Davacının kayıtlı bulunduğu lisans programlarının süresi (4)akademik yıldır.

Öğrencilere aldıkları her ders için -tüzükte belirtilen harf notu, dönem notu olarak takdir edilir. Her harf notunun katsayısı mevcuttur. (örneğin (A) harf notunun katsayısı 4.00, (B) harf notunun katsayısı 3.00 gibi) öğencinin devamsız olması hali "Boş not" (Nil Grade) olarak vasıflandırılır- ve N.G harfleri ile ifade edilir. N.G öğrencinin dönem ve genel not ortalaması hesaplamasına katılır. Öğrencinin başarı durumu her dönem sonunda not ortalamaları hesaplanarak belirlenir. Dönem notu ortalaması GPA olarak ifade edilir. Öğrencinin üniversite-ye girişinden itibaren aldığı derslerin tümü dikkate alınarak elde edilen not ortalaması, genel not ortalamasıdır ve bu da CGPA olarak ifade edilir.

Tüzüğün 22'nci maddesinin 4'ncü fıkrasına göre genel not ortalaması ikinci akademik dönem veya birinci yı-l sonunda 1.15, 3'ncü akademik dönem sonunda 1.35, 4'ncü akademik dönem sonunda 1.55, 5'nci akademik dönem sonunda 1.70, 6'ncı akademik dönem sonunda 1.80, 7'nci akademik dönem sonunda 1.90'nın altında olan öğrencilere durumlarını düzeltmeleri için "Akadem-ik Uyarı" yapılır. Yukarıda belirtilen not ortalamaları, Tüzük 99 yılında tadil edilmeden önce daha farklı idi. Buna göre öğrencinin akademik uyarı alabilmesi için genel not ortalamasının ikinci akademik dönem veya birinci yıl sonunda 1.00, 3'ncü akademik -dönem sonunda 1.30, 4'ncü akademik dönem sonunda 1.50, 5'nci akademik dönem sonunda 1.70, 6'ncı akademik dönem sonunda 1.80, 7'nci akademik dönem sonunda 1.90'nın altında olmaması gerekirdi. Akademik uyarı alan öğrenci, kendi tercih sıralaması ve danışmanı-n da önerileri ile tüzükte belirtilen şartlara tabi olarak, ya başka bir bölüme yatay geçiş yapar veya kayıtlı bulunduğu programa devam eder. Öğrencinin üst üste Tüzükte öngörülen sayıda akademik uyarı alması halinde kendisine "son akademik uyarı" yapılı-r. Son Akademik Uyarıyı alan öğrenci takip eden dönemde de genel not ortalamasını Tüzükte öngörülen limitlerin üzerine çıkaramazsa kayıtlı bulunduğu program ile ilişkisi kesilir. Ancak bu gibi öğrenciler başka bir programa bir defaya mahsus olmak üzere yat-ay geçiş yapabilirler. Akademik uyarı hesaplamasının nasıl olacağı hususuna ileride kararın seyri içerisinde teferruatlı bir şekilde temas edeceğim gibi, keza tüzüğün ilgili maddesini de iktibas edeceğim.

Dava ile ilgili olgulara gelince, huzurumdaki şah-adet, emareler ve taraf avukatlarının beyanları ışığında dava ile ilgili ihtilâfsız olguları aşağıdaki şekilde özetleyebilirim:

Yukarıda da belirttiğim gibi Davacı 19/9/1997 tarihinde Davalıya bağlı Hukuk Fakültesi'ne kaydolmuş bir öğrencidir. Davacının -okula kaydolduğu tarihte öğrencilere 97 tüzüğü uygulanmakta idi. Davacıya da, kaydını müteakip söz konusu tüzük uygulanmıştır.

Davacı 1997-1998 Güz dönemi ile başladığı öğrenim hayatında, bazı dönemler sonunda tüzüğün ön gördüğü genel not ortalamasını sa-ğlayamadığı için "akademik uyarı" almıştır. Ancak bir sonraki dönemde ve yaz dönemlerinde başarılı olunca akademik uyarılar silinmiştir. Davacı en son 2000-2001 Yaz Döneminde gerekli notu alarak akademik uyarıyı kaldırdığı için akademik uyarı hesaplaması 2-001-2002 akademik yılı Güz Dönemi sonu ile başlamıştır. Bilâhare Davacı 2001-2002 Bahar dönemi sonu 2'nci akademik uyarıyı, 2002-2003 Güz Dönemi sonu 3'ncü akademik uyarıyı almış, 2002-2003 Bahar Dönemi sonunda da başarılı olamamıştır. Bunun üzerine Davacı-ya 21/10/03 tarihinde "4'ncü ve son akademik uyarıyı aldığı nedeniyle başarısız bulunduğu programdan başka bir programa bir defaya mahsus olmak üzere yatay geçiş yapabileceğini" bildiren Emare 1'deki bu davaya konu yazı verilmiştir.

Davacının bu davadaki- iddiaları (2) başlık altında toplanmaktadır.

(1) Davalı Davacıya okula girdiği zaman yürürlükte olan 1997 tüzüğünü uygulayabilirdi. 98 tüzüğünü (burda kastettiği tüzüğün 99 yılındaki tadilâtlardan sonraki şeklidir) uygulayamazdı. Davacının, okul ile iliş-kisinin kesilebilmesi için 1997 tüzüğüne göre, devamsızlığının olması gerekirdi. Halbuki davacının devamsızlığı yoktur. Davacıya göre bu iddiasını, Davalı tarafından verilen Transcript'te akademik uyarı (Academic Warning) ve iptallerin (Dismiss) yapılabil-mesi için öngörülen genel not ortalamasının 1997 ve öncesi kaydolanlar için ayrı sütunda, 1998 ve sonra kaydolanlar için ayrı sütunda düzenlenerek bir ayırım yapılması, keza Davacının 1998 yılında 3'ncü akademik dönem olan Bahar Döneminde not ortalaması 1.-34 olduğu halde kendisine akademik uyarı verilmemiş olması teyit etmektedir. 1997 tüzüğüne göre bahse konu dönem sonunda aranan not ortalaması limiti 1.30, 1999 tüzüğüne göre ise 1.35'dir. Davacı 1999 Tüzüğü uygulanmış olsaydı sözü edilen dönem sonunda Aka-demik Uyarı almış olması gerektiğini beyan etmiş ve kendisine 1997 tüzüğünün uygulanacağı hususunda kazanılmış hakkı olduğunu ileri sürmüştür.

Davacının yukarıdaki iddialarına karşılık Davalı, transcriptlerin arka yüzünde yer alan dönem notlarına ilişkin- açıklamanın, 98 Tüzüğü (burda da kastedilen 25.2.99'dan sonraki şeklidir) yürürlüğe girmezden önceki düzenlemenin ne olduğunu göstermek amacına hizmet ettiğini iddia etmiştir. Keza Davalı, olayda Davacı açısından kazanılmış hakların sözkonusu olmadığını i-leri sürmüştür.

Davacıya hangi tüzük uygulanacaktır? Başka bir ifade ile Davacıya okula kayıt yaptırdığı zaman yürürlükte olan 1997 tüzüğü uygulandığı için, bunun kendisi açısından kazanılmış bir hak teşkil edeceği ve okula devam ettiği sürece tüzükte ya-pılacak değişikliklerin kendisine uygulanmayacağı sonucuna varmak mümkün mü?

Bilindiği gibi "Tüzük" İdare Hukukunda, kanun ve yönetmelik gibi bir kaide tasarruftur. Kaide tasarruflar, genel, gayri şahsi ve soyut hükümler ihtiva eden objektif hukuki tasar-ruf mahiyetindedirler. Bu tür tasarrufları ısdar eden idari makam her zaman geri alabilir veya değiştirebilir. İdare değişiklik yaparken, değiştirilen kaide tasarruftan istifade sağlayan ferdin arzu ve iradesini kaale almaz. Kaide tasarrufun değişmesi ona- dayanan hukuki durumu da etkilemektedir. Bu konuda Ord.Prof. Sıddık Sami Onar "İdare Hukukunun Umumi Esasları" isimli eserinin I'nci cildinde sayfa 480 ve 481'de şöyle demektedir: "Umumi hukuki durumlar alâkalı ferdin arzu ve iradesinin mahsulü olmadığı, -teşri uzvunun veya salâhiyetli idare organının tanzimi bir tasarrufundan ileri geldiği için şartları da kendini doğuran kaide tasarrufa tâbidir. Bu kaide tasarrufun değişmesi ona müstenit olan hukuki durumun da değişmesini intaç eder. Umumi hukuki durum da-imilik vasfını, istinat ettiği kaideden aldığı ve alâkalının iradesiyle ortadan kalkmadığı gibi, şeklini de bu tasarruftan alır. Objektif hukuk nizamında vâki olacak değişiklik durumun mevcudiyetine nihayet verebileceği gibi şeklini de değiştirebilir"

K-aide tasarrufun değiştirilmesi veya ortadan kaldırılması halinde müktesep hak (kazanılmış hak)kavramı ortaya çıkmaktadır. Müktesep hak kavramı Mahkemelerimiz tarafından bir çok kararda teferruatlı bir şekilde incelenmiştir. Hemen belirtmek gerekir ki mükte-sep hak, İdare Hukuku sahasında sivil hukuk sahasına oranla daha az bir uygulama alanı bulmaktadır. Ord.Prof.Sıddık Sami Onar ayni eserinin 482'nci sayfasında "İdare Hukukunun statülere dayanan objektif, tanzimi tasarruflarla dokunan nesçinde müktesep hak -mefhumu hiçbir zaman bahis mevzuu olamaz. Burada müktesep hak ancak statünün şartları dairesinde ferdi bir durum doğduktan yani umumi durum ferdi duruma inkılâp ettikten sonra bahis mevzuu olabilir" demektedir.

Bu konuda, konuyu inceleyen veya konuy-a temas eden bazı TC ve KKTC Anayasa Mahkemesi ve İdare Mahkemesi kararlarına ve keza aynı Mahkemelerin taraf avukatlarınca atıfta bulunulan kararlarına göz attım.

TC Ankara 4'ncü İdare Mahkemesi, idari işlemin iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle- açılan Esas No 2003/1553 sayılı davada 9/1/04 tarihinde bir karar vermiştir. Bu davada davacı olan kişi Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesinde öğrenci idi. Davacı öğrenci 4'ncü sınıfa kayıt için başvurduğunda yönetmeliğin değiştiği gerekçesiyle başvurusu- reddedilmiş, bunun üzerine bahse konu davayı dosyalamıştır. Bu olayda davacı 1999-2000 yılında Hukuk Fakültesine kayıt yaptırmış, 2002 yılında yönetmelik değiştirilmiştir. Eski yönetmeliğe göre, Davacının 4'ncü sınıfa kaydolabilmesi için, ikinci sınıfın a-ncak iki dersi dışındaki tüm derslerinden başarılı olması şartı aranmakta iken, yapılan değişiklikle, 4'ncü sınıfa geçebilmek için ikinci sınıfın bütün derslerinden başarılı olmak şartı getirilmiştir. Mahkeme "Davacı eski yönetmeliğe göre başarılı olduğu v-e bunun kendisi için bir kazanılmış hak teşkil ettiği görüşüyle yönetmelikteki değişikliğin Davacıya uygulanamayacağı sonucuna varmıştır.

Danıştay 12'nci Daire 24/2/1966 tarih E.1966/140 K 1966/612 sayılı kararında "idarenin kamu hizmetlerinin daha iyi -yürütülebilmesi için zaruri değişiklikleri yapmağa hak ve selâhiyeti bulunup, bir öğrencinin bütün öğrenim süresince eski yönetmelik hükümlerine tabi tutulacağı yolundaki bir iddianın hukuki mesnedinin bulunmayacağına ve müktesep hakkın mevzuata uygun ola-rak kazanılmış bir hak demek olup kaide tasarruflar ile kabul edilen hukuki olay ve esasların ferdi durumlara inkilâp etmedikçe müktesep bir hakkın mevcudiyetinden bahsolunamayacağı" görüşü ile sınav hakkının üçe indirilmesinde müktesep hakların ihlâli dur-umu bulunmadığına ve öğrencinin üç sözlü sınavda da başarı sağlayamadığına göre eleme hakkının düşürülebileceği sonucuna varmıştır. (Gör Danıştay 12'nci Daire Kararları Birinci Kitap Cilt II. Sayfa 93)

Görüleceği gibi birinci alıntıda Davacı eski yönetme-lik altında 4'ncü sınıfa kaydolma hakkını hali hazırda elde etmiş bulunuyordu. Yönetmelik değişmeden önce 4'ncü sınıfa kaydolabilirdi. Başka bir ifade ile genel durum ferdi duruma inkılâp etmiş idi. İkinci alıntıda belirtilen görüş de ayni görüşü teyit et-mektedir.

KKTC'ndeki uygulamaya gelince; KKTC Anayasa Mahkemesi, TC Anayasa Mahkemesi kararlarından da esinlenerek müktesep hak konusunu bir çok kararında incelemiştir. KKTC Anayasa Mahkemesi 4/95 sayılı (D 7/95) kararında, TC Anayasa Mahkemesinin E 1976-/51 karar No 1977/16 ve 10/3/1977 tarihli kararına, KKTC Anayasa Mahkemesinin 18/80 (D.2/81) sayılı davasına, yine TC Anayasa Mahkemesinin 3/7/86 tarihli E.1986/3 K.1986/15 sayılı kararlarına da atıfta bulunarak "kazanılmış bir haktan söz edilebilmesi için- bu hakkın yasadan önce yürürlükte olan kurallara göre bütün sonuçlarıyla fiilen elde edilmiş olması gerekir" sonucuna varmıştır. Yine KKTC Anayasa Mahkemesi yakın bir tarihte verdiği bir kararında (gör Anayasa Mahkemesi 36/2002
D 3/03) TC Anayasa Mahkem-esi kararlarına da atıfta bulunarak "bir hakkın kazanılmış hak olabilmesi için, beklenti olmaktan çıkması ve eski yasaya göre fiilen elde edilmiş olması gerekir" görüşünü benimsemiştir. Birleştirilmiş Anayasa Mahkemesi 29,30 ve 31/02 (D 2/03) sayılı davada- ise Anayasa Mahkememiz bir hakkın kazanılmış hak olabilmesi için (2) koşulun gerektiğini belirtmiş ve bunları şöyle sıralamıştır:
o hak fiilen elde edilmiş olmalı. Yani bir beklenti olmaktan çıkmış olmalı.
Geçmiş yasalar o hakkın elde edilmesine olanak sa-ğlamalı veya geçmiş yasalar o hakkın elde edilmesini amaçlamış olmalı.

Tüm alıntılardan görülebileceği gibi, müktesep hak
olabilmesi için, kişinin bahis konusu hakkı eski yasa altında fiilen elde etmesi gerekir. Sözü edilen yasa altında ileride elde edece-ği veya etmesi muhtemel hak ise kazanılmış hak olarak telâkki edilmemektedir. Bu sonucu huzurumdaki meseleye uyguladığım zaman, Davacının eski tüzük altında tüzüğün tadil edildiği tarih olan 99 yılına kadar elde ettiği tüm kazanımları ve hakları kazanılmış- hak statüsünde kabul ederim. O tarihten sonra elde etmesi muhtemel sonuçları ise yukarıdaki içtihat kararları ışığında müktesep hak kavaramı içerisinde telâkki etme olanağım yoktur. Dolayısıyla, Davacıya, okula kaydolduğu zaman yürürlükte olan tüzüğün ilâ-nihaye uygulanacağı sonucuna varamam.

Davalının, Davacıya 1998 yılı Bahar Dönemi sonunda not ortalaması tüzükte öngörülen limitlerin altında olmasına rağmen akademik uyarı vermemesi de Davacıya bu doğrultuda bir hak kazandırmamaktadır.

Davacının ikin-ci iddiası; Davalının tüzüğü yanlış uyguladığı veya hiç uygulamadığı, akademik uyarıda ve özellikle son akademik uyarıda bulunmadığı, Davacının tercih sıralamasını ve Danışmanın önerilerini dikkate alarak herhangi bir uygulama yapmadığı ilgili fakülte ve/v-eya okul kurulu kararı alarak kontenjan belirleyip Davacıdan başka bir programa yatay geçiş yapmasının istenmediği yönündedir.

Akademik uyarıların hangi dönemlerde verildiği hususunda Mahkeme huzurunda şahadet mevcuttur. Davacının akademik uyarıları aldı-ğı hususunun ihtilâfsız olduğunu yukarıda belirtmiştim. Ancak "Son Akademik Uyarı" olduğu belirtilen uyarının "son" olduğunun Davacının bilgisine getirildiği hususunda şahadet yoktur. Emare olarak sunulan Davacıya ait transcriptlerde de "Akademik Uyarı" ke-limeleri yer almakta ancak "son akademik uyarı" kelimeleri yer almamakta, başka bir ifade ile hangi dönemde verilen Akademik Uyarının "son" olduğu belirtilmemekte, sadece transcriptlerin arka yüzünde son uyarıdan sonra olacak olanlar belirtilmektedir. Dava-lı Avukatı da hitap safhasında uyarının "Son Akademik Uyarı" olarak yapılmadığını söylemiştir.

Son Akademik Uyarı alan öğrenci, ondan sonra bir dönem daha bağlı bulunduğu programa devam edebilir, takip eden dönemde de başarılı olmazsa, bağlı bulunduğu pr-ogram ile ilişkisi kesilir. Bu durumdaki öğrencinin başka "Akademik Uyarı" alma şansı yoktur. Dolayısıyle bu gibi öğrencilerin durumu normal Akademik Uyarı alan öğrencilerin durumundan farklıdır. Onların bir sonraki dönemde akademik uyarı alma olanağı oldu-ğu halde "Son Akademik Uyarı" almış olan öğrencinin bu şansı yoktur. Binaenaleyh "Son Akademik Uyarı" doğuracağı sonuç itibariyle ayrı bir özellik taşımaktadır. Bu nedenle akademik uyarının "son" olduğunun özellikle belirtilmesi gerekir kanaatindeyim. Dava-lı bu şekilde hareket etmemekle hatalı hareket etmiştir. Başka bir ifade ile tüzüğe aykırı uygulama yapmıştır.

Bu safhada incelenmesi gereken diğer bir nokta da, Davalının Akademik Uyarıları Tüzüğe uygun olarak hesaplayıp hesaplamadığıdır.

Tüzüğün 22'n-ci maddesi öğrencinin genel başarı durumunu belirleyen kıstasları düzenlemektedir.

Konu madde aynen şöyledir:
"22. Bir öğrencinin dönem sonu ve genel başarı durumu
aşağıda belirtilen kıstaslara göre saptanır:

Öğrencinin başarı durumu her dönem son-unda
not ortalamaları hesaplanarak belirlenir. Öğrencinin bir dersten aldığı kredi, o dersin kredi-saat değeri ile öğrenciye takdir edilen ders notu kat sayısının çarpılmasıyla bulunur. Dönem not ortalaması (GPA) öğrencinin o dönem aldığı derslerden sağla-dığı toplam kredinin, aldığı derslerin kredi-saat değerleri toplamına bölünmesiyle hesaplanır. Genel not ortalaması (CGPA) ise, öğrencinin Üniversiteye girişinden itibaren aldığı derslerin tümü dikkate alınarak elde edilir. Öğrencinin tekrar ettiği dersler- olması halinde, o derslerden alınan en son not, daha önce alınan not yerine genel not ortalamasına dahil edilir. Gerek dönem ve gerekse genel not ortalamalarının hesaplanmasında, madde 18.(1)'de tanımlanan harf notları ve kat sayı karşılıkları esas alınır- ve ortalamalar noktadan sonra 2 hane olarak hesaplanır.
Öğrencinin bir dönemde başarılı sayılabilmesi
için dönem sonu ortalaması (GPA)'nın tam not olan 4.00 üzerinden asgari 2.00 olması gerekir. Bir dönemde normal ders yükü alan ve dönem sonu ortalaması -3.00 - 3.49 olan öğrenci Şeref Öğrencisi, 3.50 - 4.00 olan öğrenci Yüksek Şeref Öğrencisi sayılır.
"Akademik Dönem" öğrencinin genel not ortalaması
(CGPA) hesaplamasına esas teşkil eden ve takip
etmekle yükümlü olduğu eğitim - öğretim
-programında kat ettiği mesafeye tekabül eden
dönemi anlatır. Öğrencinin kaçıncı Akademik Dönemde bulunduğu, takip ettiği eğitim - öğretim programı ve o dönem dahil, almış olduğu dersler göz önünde tutularak ilgili Bölüm Başkanlığı veya Okul Müdürlüğü-nce saptanır.
Genel not ortalaması (CGPA) aşağıdaki limitlerin altında olan, 4- yıllık programlara kayıtlı öğrencilere madde 22(6),22(7),22(9),22(10)ve 22(11)'de belirtilen kıstaslar uygulanır.
İkinci Akademik Dönem veya 1.Yıl sonunda 1.15
Üçüncü Aka-demik Dönem sonunda 1.35
Dördüncü Akademik Dönem sonunda 1.55
Beşinci Akademik Dönem sonunda 1.70
Altıncı Akademik Dönem sonunda 1.80
Yedinci Akademik Dönem sonunda 1.90
Genel not ortalaması (CGPA-) aşağıdaki limitlerin
altında olan, 2-yıllık programlara kayıtlı
öğrencilere madde 22(6),22(7),22(9),22(10) ve
22(11)'de belirtilen kıstaslar uygulanır.
İkinci Akademik Dönem veya 1.Yıl sonunda 1.30
Üçüncü Akademik Dönem sonunda - 1.65
4 yıllık programlara kayıtlı olup madde 22(4)'deki limitlerin ve 2 yıllık programlara kayıtlı olup 22(5)'deki limitlerin altında genel not ortalaması olan öğrencilere akademik durumlarını düzeltmeleri için "Akademik Uyarı" yapılır.
Akademik Uya-rı alan öğrencilere, öğrencinin tercih sıralaması ve danışmanının önerileri de dikkate alınarak, aşağıdaki işlemlerden biri uygulanır:
(a)İlgili Fakülte veya Okul Kurulunun kararı ile ve belirlenen kontenjanlar çerçevesinde başka bir programa yatay geçiş y-apmak. Bu gibi durumlarda 2 yıllık bir programdan 4 yıllık programa geçiş yapılamaz.
(b)Kayıtlı bulundukları bölüm programlarına devam etmek. "Akademik Uyarı"yı takip eden dönemlerde, bu tercihi yapan öğrencilerin ders kayıtlarında, daha önceden alıp başar-ısız oldukları dersleri tekrar etmeleri öncelik taşır. Bu öğrencilerden, normal ders yükünü aşmamak koşulu ile Hukuk Fakültesi Lisans Programı'na kayıtlı olanlar en çok 3 yeni derse, diğer programlara kayıtlı olanlar en çok 2 yeni derse kayıt yaptırabilirl-er. Ancak, öğrencinin daha önceden alıp başarısız olduğu ve o dönem kayıt yaptırabileceği F, NG veya D- aldığı ders varken öğrenciye yeni ders verilmez.
(c)Kayıtlı bulunduğu programa devam seçeneğini kullanan fakat tekrar ön görülen limitlerin altında kala-rak ardışık 2 dönem "akademik Uyarı" alan öğrencilerden Hukuk Fakültesi Lisans Programı'na kayıtlı olanlar en çok 1 yeni derse kayıt yaptırabilirler; diğer programlara kayıtlı olanlar ise yeni bir derse kayıt yapamazlar. Bu öğrenciler 22(4) ve 22(5) ile be-lirlenen CGPA limitlerine ulaşıncaya kadar Hukuk Fakültesi Lisans Programı'na kayıtlı öğrencilerin bir yeni ders alabilme hakları saklı kalmak üzere, eskiden almış oldukları dersler arasından seçecekleri derslere kayıtlarını yaptırırlar. Öğrenci, öncelikle- F, NG veya D- aldığı derslere kayıt yaptırmakla yükümlüdür. Öğrenci gerektiğinde G, D+ veya C- aldığı dersleri de tekrarlar.
(d)İki ardışık dönem "Akademik Uyarı" aldıktan sonra, takip eden dönemde tekrar öngörülen limitlerin altında kalan öğrenciye "Son -Akademik Uyarı" yapılır. Yukarıda Madde 22.(7)'de yer alan tüm hükümler bu öğrencilere de aynen uygulanır.
Transfer öğrencilere Madde 22(4)veya Madde 22(5)
intibak ettirildikleri dönem için uygulanır.
Madde 22(6) ve Madde 22(7) ile tanımlanan kuralla-ra göre işlem gören öğrenciler, genel not ortalamalarını ön görülen limitlerin üzerine çıkarıncaya kadar 'sınamalı' (on probation) statüsündedirler. 'Sınamalı' durumunda olan bu öğrencilerden 'Son Akademik Uyarı' almış bulunanlar, takip eden dönemde de gen-el not ortalamalarını ön görülen limitlerin üzerine çıkaramamaları halinde kayıtlı bulundukları program ile ilişkileri kesilir.
Madde 22(9) ile tanımlanan kurallara göre işlem gören öğrenciler, ilgili Fakülte veya Okul Kurulu'nun kararı ile ve belirlenen k-ontenjanlar çerçevesinde, bir defaya mahsus olmak üzere başka bir programa yatay geçiş yapabilirler. Bu gibi durumlarda 2- yıllık bir programdan, 4- yıllık bir programa geçiş yapılamaz. Böyle bir geçişi, gerçekleştiremeyen veya önceden madde 22(7)'deki hük-ümler uyarınca yatay geçiş seçeneğini kullanmış olan öğrencilerin Üniversite ile ilişkileri kesilir.
Başka bir programa yatay (veya dikey) geçiş yapmış öğrenciler, madde 22(9)'da tanımlanan duruma tekrar ulaşmaları halinde Üniversite ile ilişkileri kesilir-."



DAÜ Öğrenci İşleri Müdürlüğünde kayıt kabul şube amiri
Olan Rıza Ömer Çinkılıç esas sorgulamasında Davacının 2001-2002 Güz döneminde birinci Akademik Uyarıyı, 2001-2002 Bahar Döneminde ikinci Akademik Uyarıyı, 2002-2003 Güz Döneminde üçüncü Akademi-k Uyarıyı, 2002-2003 Bahar Döneminde dördüncü Akademik Uyarıyı aldığını ve zorunlu transfer durumuna düştüğünü söylemiştir. Ayni tanık istintakında Davacının çeşitli tarihlerde uyarı aldığını, bunları bilâhare kaldırdığını, akademik uyarı hesaplamasına 200-1- 2002 Güz Dönemi ile başlandığını, 2001-2002 Bahar Döneminde ikinci Akademik Uyarıyı, 2002-2003 Güz Döneminde üçüncü Akademik Uyarıyı aldığını, 2002-2003 Bahar sonu itibariyle zorunlu transfer durumuna düştüğünü söylemiştir. Görüldüğü gibi bu tanık esas- sorgulamasında Davacının 2002-2003 Bahar Döneminde 4'ncü Akademik Uyarıyı aldığını söylerken, istintakında 2002-2003 Bahar Dönemi sonunda, Akademik Uyarı verildiğinden değil zorunlu transferden bahsetmektedir.

Emare 2'de sayfa 3'teki transcript bu tanığ-ın istintakında söylediğini teyit etmektedir. Sözü edilen transcriptte, 2002-2003 Bahar Dönemi sonunda Akademik Uyarıdan değil zorunlu transferden bahsedilmektedir.

Emare I'de yer alan ve davaya konu olan kararda ise Davacının 2002-2003 öğretim yılı Baha-r Döneminde "4'ncü ve son Akademik Uyarıyı" aldığından bahsedilmektedir. Emare I aynen şöyledir:

"2002-2003 Öğretim Yılı Bahar Dönemi sonu itibarıyle, yedinci akademik dönem sonunda 1.90 olması gereken Genel Not Ortalamasını gerçekleştirememeniz (DAÜ Tem-el Mevzuat Öğretim ve Sınav Tüzüğü Madde 22(4)( ve 4. ve son akademik uyarıyı almış olmanız nedeniyle, DAÜ Temel Mevzuat Öğretim ve Sınav Tüzüğü Madde 22(9)(10) uyarınca, başarısız bulunduğunuz programdan bir başka programa bir defaya mahsus olmak üzere ya-tay geçiş yapabileceğinizi bilgilerinize sunarım."

Emare 1 yazıya göre Davacı 2002-2003 Bahar Dönemi sonunda 4'ncü akademik Uyarıyı almıştır ve bu son akademik uyarıdır.

Görüldüğü gibi Emare 1'de belirtilenle Emare 2'de 3'ncü sayfadaki transcriptte bel-irtilen arasında uyum yoktur. Keza Ömer Rıza Çinkılıç'ın esas sorgulamasında söylediği ile istintakında söylediği arasında, 2002-2003 Bahar Dönemindeki durumla ilgili uyum yoktur. Ayrıca bu tanığın ayni dönemle ilgili istintakında söylediği ile Emare 1'de -ifade edilen arasında uyum yoktur. Daha açık belirtmek gerekirse, Davacı, 2002-2003 Bahar Dönemindeki başarısızlığı sonucu Emare 1'e ve Ömer Rıza Çinkılıç'ın esas sorgulamasında söylediğine göre, 4'ncü Akademik Uyarıyı almıştır. Emare 2'de 3'ncü sayfadaki -transcripte göre Davacı sözü edilen dönem sonunda Akademik Uyarı almamış "zorunlu transfer" durumuna düşmüştür. Ömer Rıza Çinkılıç'ın istintakında söylediği de bunu teyit etmektedir.

Yukarıdaki açıklama ve çelişkiye temas ettikten sonra tüzüğün ifadesine- göre Akademik Uyarı hesaplamasının nasıl olacağı konusunu incelemek gerekir.

Akademik Uyarı alan öğrenci Tüzüğün 22'nci maddesinin 9'ncu fıkrasına göre, genel not ortalamasını tüzüğün ön gördüğü limitlerin üzerine çıkarıncaya kadar sınamalı (on probatio-n) durumundadır. Yukarıda da belirttiğim gibi bu durumdaki bir öğrencinin (2) seçeneği vardır. Ya tüzükte belirtilen koşullara tabi olarak başka bir programa yatay geçiş yapar veya kayıtlı bulunduğu programa devam eder. Huzurumdaki meselede Davacı kayıtlı -bulunduğu programa devam seçeneğini seçmiştir.

Tüzüğün 22'nci maddesinin 7'nci fıkrasının (c)bendine göre, kayıtlı bulunduğu programa devam seçeneğini kullanan öğrenci tekrar öngörülen limitlerin altında kalarak ardışık 2 dönem Akademik Uyarı alırsa Huku-k Fakültesi lisans programına kayıtlı olanlar en çok bir yeni derse kayıt yaptırabilirler.

"Ardışık" kelimesinin anlamı Kemal Demiray'ın "Temel Türkçe Sözlük" isimli eserinin 3'ncü baskısında, "birbiri ardından gelen" olarak ifade edilmektedir.

Tüzük,- anılan bendde "tekrar" kelimesini kullanmaktadır. Buna göre sınamalı durumda olan öğrenci, sınamalı duruma girmesini müteakip, art arda gelen 2 dönem akademik uyarı alırsa tüzüğün 22'nci maddesi 7'nci fıkrası (c)bendi uygulanır. Bu durumda bu safhaya kada-r akademik uyarı toplamı (3)'tür. Tüzüğün ifadesi ışığında başka bir neticeye varmak veya tüzüğü başka türlü yorumlamak mümkün değildir. Zaten yorum kurallarına göre, yorum gerektiği zaman, yasanın yorumu yapılırken, ilkin o yasada veya maddede yer alan ke-limelere basit lugati anlamı verilir. Eğer böyle bir halde, çıkan anlam saçma ve gülünç ise o zaman sözcüklere kendi anlamları dışında bir mana verilir. (Bu konuda gör Yargıtay Hukuk 18/80 D.16/80 ve YİM 99/78) Tüzüğün 22'nci maddesi 7'nci fıkrası (d) bend-ine göre, iki ardışık dönem akademik uyarı alan öğrenci, takip eden dönemde de tekrar öngörülen limitlerin altında kalırsa kendisine "son akademik uyarı" yapılır. Buna göre öğrenci tüzüğün 22'nci maddesi 7'nci fıkrası (c) bendindeki dönemi yani üst üste 3'-ncü akademik uyarıyı aldığı dönemi takip eden dönemde de tekrar akademik uyarı alırsa (ki bu 4'ncü akademik uyarıdır), bu uyarı son akademik uyarıdır. Bu nedenledir ki, Davacı 2002-2003 Bahar Döneminde de yetersiz olduğu yani öngörülen limitlerin altında -kaldığı için Emare I yazıda "4'ncü ve son akademik uyarıdan" bahsedilmektedir.

Davalı Avukatı hitabında, Emare I'deki bu ifade ile çelişen iddiada bulunarak 3'ncü Akademik Uyarının son akademik uyarı olduğunu söylemiştir.

Bu iddiaya katılma olanağım yokt-ur. İddianın doğru olabilmesi için "iki ardışık dönem" ifadesinin I'inci Akademik Uyarı alınan dönemi de kapsaması gerekir. Kural koyucu tarafından murad edilen bu olmuş olsa idi o zaman kural koyucunun "tekrar" sözcüğünü kullanmaması gerekirdi, sadece "a-rdışık" kelimesini kullanarak o sonuca varabilirdi.

Son Akademik Uyarıyı alan öğrenciye uygulanacak prosedür nedir?

Tüzüğün 22'nci maddesinin 9'ncu fıkrasına göre öğrenci son akademik uyarıyı aldıktan sonra, onu takip eden dönemde de genel not ortalama-sını öngörülen limitlerin üzerine çıkaramaması halinde kayıtlı bulunduğu program ile ilişkisi kesilir. Bu durumdaki öğrenci, tüzükte öngörülen koşullara bağlı olarak bir defaya mahsus olmak üzere başka bir programa yatay geçiş yapabilir ki bu da zorunlu tr-ansfer olarak adlandırılır.

Görüldüğü gibi son akademik uyarıyı aldığı dönemi takip eden dönemde tüzükte öngörülen limitlerin altında kalan öğrenciye akademik uyarı yapılmaz, doğrudan zorunlu transfer işlemi yapılır. Toparlamak gerekirse, zorunlu transf-er işleminin uygulanabilmesi için bir öğrencinin art arda, 5 kez tüzükte öngörülen limitlerin altında kalması ve tüzüğe göre ilk 3 dönem normal Akademik Uyarı, onu takip eden dönemde "Son Akademik Uyarı" yı alması ve müteakiben de yine başarısız olması ger-ekir. Tüzüğün ifadesinden başka bir sonuç çıkarmam mümkün değildir. Vardığım bu sonucu huzurumdaki meseleye uyguladığım zaman, Davacının 2002-2003
Bahar Döneminde "Son Akademik Uyarı"yı alması - ki Emare I'de öyle deniyor- ve onu takip eden dönem ol-an 2003-2004 güz dönemine de devam etmesi, bu dönem sonunda da başarılı olamazsa, zorunlu transfer işleminin yapılması gerekirdi.

Davalı böyle davranmamış, Davacıya 2002-2003 Bahar Dönemi sonunda doğrudan zorunlu transfer işlemi uygulamıştır.

Davalı, -Davacının 2002-2003 Bahar dönemi sonu itibariyle başarısız olması üzerine ona son akademik uyarı vermemekle ve bu dönemi takip eden 2003-2004 Güz döneminde kayıtlı bulunduğu programa devam etmesine olanak sağlamamakla ve Davacı ile ilgili "zorunlu transfe-r" kararı almakla ve bu kararı işleme koymakla tüzüğe aykırı hareket etmiştir kanaatindeyim ve o yönde bulgu yaparım.

Mezkûr bulgularımı ve davacının kayıtlı bulunduğu programa devam etmiş olmasını nazara alarak, Davacının, Davalının kendi tercih sırala-masını ve danışmanın önerilerini dikkate alarak, herhangi bir uygulama yapmadığı ilgili fakülte ve/veya okul kurulu karar alarak kontenjan belirleyip kendisinden başka bir programa geçiş yapmasının istenmediği yönündeki iddialarıyla ilgili, herhangi bir bu-lgu yapmayı gereksiz görürüm.

Yukarıda belirttiklerim ışığında, Davacı bu davada ileri sürdüğü iddialarında kısmen başarılı olmuştur. Bu nedenle, Davalının Emare I'de ifadesini bulan 21/10/2003 tarih ve 220/816/826 sayılı kararının hükümsüz ve etkisiz ol-duğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına hüküm veririm.

Davanın kendine has olgularını nazara alarak masraflarla ilgili herhangi bir emir vermemeyi uygun gördüm.



Necmettin Bostancı
Yargıç



9/6/2004




2
-





Full & Egal Universal Law Academy