Yüksek İdare Mahkemesi Numara 130/2000 Dava No 11/2005 Karar Tarihi 29.06.2005
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 130/2000 Dava No 11/2005 Karar Tarihi 29.06.2005
Numara: 130/2000
Dava No: 11/2005
Taraflar: Arif Edizer ile Lapta Belediyesi vd.
Konu: Posta Dairesindeki hizmetler ile Belediye Başkanlığı hizmetlerinin Emeklilik amaçları bakımından birleştirilip birleştirilemeyeceği
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 29.06.2005

-
D.11/2005 YİM 130/2000

Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında.

Mahkeme Heyeti:Gönül Erönen,Seyit A. Bensen,Necmettin Bostancı.


Davacı: Arif Edizer, Lapta

-ile-

Davalı:1. Lapta Belediyesi ve/veya Bel-ediye Başkanı ve/veya
Başkan Vekili ve/veya Belediye Meclis Üyeleri
ve/veya Lapta Hemşehrileri, Lapta
2. İçişleri ve Köyişleri Bakanlığı vasıtasıyle KKTC.
Lefkoşa

A r a s ı n d a.

Davacı tarafından Avukat Süley-man Dolmacı
Davalı 1 tarafından Avukat Fuat Veziroğlu
Davalı 2 ve İlgili Şahıs tarafından Kıdemli Savcı Süleyman Candar.
-----------------

H Ü K Ü M


Gönül Erönen: Davacı 25.9.2000 tarihinde dosyaladığı işbu dava ile Davalılar tarafından müştereken ve/-veya münferiden alınan ve Davacının 9.7.1990 tarihindeki emeklilik karar ve/veya işlemlerini değiştirerek,

a. Davacının Posta Dairesindeki hizmetleri ile
Belediye Başkanlığındaki hizmetlerinin
birleştirilemeyeceği,
b. Davacın-ın yalnızca belediye hizmetleri ile
askerlik hizmetlerinin gözönünde tutularak
emeklilik maaşının yeniden hesaplanıp
düzenleneceği,
c. Davacının emeklilik tarihi olan 9.7.1990 yılından
30.6.2000 tarihine kadar- 4,696,553,489,07TL fazla
ödeme almış olduğu,
d. Davacının emeklilik maaşının ve/veya maddi menfaatlerinin Temmuz 2000 ayından itibaren yeniden düzenlenmesi ve yeni düzenlenmiş emeklilik maaşından 4,696,553,489,07TL kapatılana kadar %25 -kesinti yapılmasını,

öngören karar ve/veya kararların ve/veya işlemlerin hükümsüz
ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına
karar verilmesi talebinde bulunmuştur.

Davacı yine ayni tarihte dosyalamış olduğu tek taraflı istida ile dava- sonuna değin Davacı-Müstediye Haziran 2000'e kadar her ay başı ödenmekte olan emeklilik maaşının ödenmeye devam edilmesi ve emeklilik maaşında herhangi bir yeni düzenleme ve/veya %25 ve/veya herhangi bir miktar kesinti yapılmaması hususunda talepte bulunm-uştur.

İlgili istidanın tebliğine emir veren Mahkeme, konu istidaya Davalı 1 tarafından itiraz dosyalandıktan sonra, 6.10.2000 tarihinde işbu davaya benzer bir dava olan YİM 1/99 sayılı davanın karar aşamasına gelinmesi nedeni ile Davacı avukatı 1.7.2000 -tarihinden itibaren Davacının yeni düzenlenmiş maaşını almadığını ve işbu davadaki haklarına halel gelmeksizin 1.7.2000 tarihinden sonraki maaşlarını almaya hazır olduğunu zabıtlara geçirdikten sonra,"by consent" istida iptal edilmiştir.

51/95 sayılı Bele-diyeler Yasası İçdüzeni Yasasında yapılan değişiklik nedeniyle tarafların rızasıyle Maliye Bakanlığı davaya İlgili Şahıs olarak dahil edilmiştir. Davalı 2 ve İlgili Şahıs işbu davaya karşı müdafaa dosyalamadılar.
Davalı 1, 13.11.2000 tarihinde dosyalamış -olduğu müdafaasında Davacının taleplerini reddetmiştir.4.4.2001 tarihinde tadil edilen müdafaa takririnde başka şeyler yanında mevzuatın emeklilik amaçları bakımından Davacının Posta Dairesindeki hizmetleri ile Belediye Başkanlığındaki hizmetlerinin birleş-tirilmesine cevaz vermediğini, bu nedenle Temmuz 2000'de gerekli kararın alınarak postadaki hizmetlerini Davacının emeklilik sürelerinden ihraç ederek tadilata gidildiğini ve böylece emeklilik işlemleri mevzuata uygun hale geldikten sonra Davacının fazlada-n almış olduğu paraların maaşından %25 oranında kesinti yapılmasına karar verildiğini, Davacının ilk aşamada bu kararı kabul etmemiş olsa bile, dava açıldıktan sonra "protestosuz" ve bu karar uyarınca azaltılmış olarak yapılan ödemeleri kabul ettiğini beli-rterek, takriben 18 Ekim 2000 tarihinden 2000 yılının Temmuz, Ağustos, Eylül ve Ekim aylarına ilişkin emeklilik menfaatlerini almaya devam ettiğini iddia etmiştir. Davalı bu durumda Davacının meşru menfaatı bulunmadığını ve/veya meşru menfaatinin doğrudan -doğruya ve olumsuz yönde etkilenmesi hususunun ortadan kalktığını ileri sürerek davanın iptalini talep etmiştir.

Davacı ise, Davalı 1'in müdafaasına verdiği cevapta özetle, haklarına halel gelmeksizin emeklilik maaşını kabul etmesinin meşru menfaatini or-tadan kaldırmadığını,Davacının emekliliği ile ilgili daha önceki karar ve işlemler üzerinden makul bir süre geçmiş olduğu nedeniyle geri alınamaz kararlar olduklarını ve/veya herhalukarda yasaların cevaz vermemesi nedeniyle %25 oranında emeklilik maaşından- kesinti kararının geçersiz olduğunu ileri sürmüştür.

Davalı 1 tarafından konu davanın 75 günlük süre içerisinde açılmadığı cihetle daha ileri gidemeyeceği hususunda bir iddia yapılmış olmasına rağmen, davanın dinlenmesi sırasında dava açma hakkı olan 7-5.günün Cumartesi gününe rastgeldiği ve davanın ise ilk çalışma günü olan 25.9.2000 tarihinde açılmış olduğu, bu nedenle konu davanın yasal süre içerisinde açıldığı hususunda tatmin olan Davalı 1 avukatı, bu iddiasında ısrar etmemiştir.

Davadaki ihtila-fsız olgular özetle şöyledir:-
15.11.1974 ile 31.5.1980 tarihleri arasında Postahanede memur olarak çalışan Davacı, Lapta Belediye Başkanlığına seçildikten sonra 6.6.1980 tarihinden 9.7.1990 tarihine kadar görevde bulundu ve daha sonra emekliye ayrılırken- durumu Emare 2 belge ile Sayıştay'a bildirdi. Davacı 9.7.1990 tarihinden beri emeklidir. Emeklilik maaşı Posta Dairesi hizmetlerini içerecek şekilde düzenlenmiştir. Bir başka deyişle Davacı, postadaki hizmetleri ile Belediye Başkanlığı hizmetleri birleşti-rilerek emekli edilmiştir. Daha sonra 10 seneye yakın bir süre geçtikten sonra 26/77 sayılı Emeklilik Yasasının 3. maddesi kapsamına girmediği cihetle Davacının emeklilik maaşının yeniden hesaplanması gerektiği hususunda görüş beyan edilmiştir. Daha sonra -bu görüş emare 4 yazı ile Sayıştay'a konunun incelenmesi için gönderilmiştir.Davalı 1, Sayıştay'dan cevap gelmeden 10.7.2000 tarihinde dava konusu kararı almıştır.

Davalı 1'in iddiasına göre Davacı, sadece Belediye hizmetleri ile askerlik hizmetlerinin b-irleştirilerek emekli edilmesi gerekirdi. 2000 yılının Temmuz ayında dava konusu kararlara ilişkin işlemler neticesinde Davacının Postadaki hizmetlerini emeklilik hizmetlerinden ihraç eden düzeltme yapılarak bu karar doğrultusunda Davacının emeklilik işlem-leri mevzuata uygun olarak uygulanmaya başlamıştır. Davalı 1'e göre hukuka uygun olan dava konusu karar ve işlem bozulamaz. Davacının Posta ve Belediye Başkanlığı hizmetlerinin birleştirilmesine ilişkin karar ve işlemler yoklukla malul olduğu için her zama-n geri alınabilir ve ortadan kaldırılması zamana tabi değildir. Keza, Belediye ve Posta hizmetlerinin birleştirilebileceğini gösteren mevzuat olmadığına göre yapılan birleştirmeye yasal olanak yoktur. Bu nedenle yasaya aykırıdır ve her zaman iptal edilebil-ir.

Davacıya göre ise, bir işlemin Davalı 1'in izah ettiği şekilde her zaman geri alınabilecek ve yoklukla malul olabilecek karar ve işlemler olabilmesi için alınan karar ve yapılan işlemlerin yetkili makam tarafından verilmemiş olması gerekir. Davacının -iddiasına göre bu meselede böyle bir durum varid değildir.Davalılarca yapılan bir hatadan dolayı yasada açıktan açığa Davalıların bir hatası varsa dahi yetkili bir organ olduğu sürece Davalılar kendi hatalarından yararlanamaz. Aradan geçen zaman içinde bir-eylerin durumunda ve fiiliyatta değişiklikler meydana geldiği gözönünde tutulduğu zaman, hukukta istikrar ve güvenirlik ilkesi yetkili organ tarafından alınan kararların makul bir sürede geri alınmasını veya düzeltilmesini gerektirir.Halbuki dava konusu me-selede yetkili organ tarafından alınan karar 10 yıl sonra yine ayni makam tarafından geri alınmıştır.

Davalı 2 ve İlgili Şahıs tarafından hazır bulunan Savcı özetle,bu dava konusuna emsal teşkil eden YİM 1/99 D.19/2000 sayılı karar bulunduğu nedeni ile m-üdafaa dosyalamadıklarını beyan etmiştir. Emsal teşkil ettiği ileri sürülen YİM 1/99 D.19/2000 sayılı kararın vaz ettiği prensiplere aşağıda değinilecektir.

Huzurumuzdaki meselede Emare 5 de bulunan dava konusu kararların ilgili kısımları aynen şöyledir:
-
"7.7.00 tarihinde yapılan Belediye Meclis Toplantısında görüşülen gündem maddelerinin tutanağıdır.
..............
...........................
ALINAN KARARLAR:

21/2000ARİF EDİZERİN EMEKLİLİĞİ HAKKINDA:
Belediye Meclisi konuyu görüşmüş ve Belediye Başkanı- konu hakkında açıklama yapmıştır. Yapılan tüm açıklama emekliliğin Yasal zemine oturtulması ve Yasalar gereği gerekli düzeltmenin yapılması yönünde olmuştur. Görüşme neticesinde Belediye Başkanı ve Meclis Üyeleri Turgay Çağer, Mehmet Akın, Mustafa Çoksu, -Hasan Aktuğ, Emin Taranacı, ve Sinan Dede yasaların aynen uygulanması yönünde görüş vermiştir. Meclis üyesi İbrahim Gürel yasanın uygulanması ve Sayıştaylık görüşü alınmasını söylemiştir. Meclis üyesi Doğan Boransel bu kararlara red oyu vermiştir. Mustafa -Çoksu yasaların aynen uygulanması yönünde görüş vermiştir. Bu görüşler neticesinde Arif Edizer'in maaşının 26/77 sayılı Emeklilik Yasasının 3. maddesinin 38/87 sayılı yasa ile eklenmiş olan 15. fıkrası kurallarına göre uygulanmasına oy çokluğu ile karar al-ınmıştır.
......................................
...............................
14/2000ARİF EDİZER HAKKINDA
Belediye başkanı konu hakkında meclis üyelerine açıklama yapmıştır. İlgili kişinin emeklilik işlemlerinde yapılan hatanın düzeltilmesi ve almış o-lduğu fazla ödemenin Temmuz 2000 ayından itibaren alacağı maaştan %25 kesinti yapılmasına ve fark ödenene kadar kesintinin devam etmesine. Bu düzeltmenin 9.6.2000 tarihindeki avukat ve 13.10.98 tarihindeki Başsavcılık görüşündeki gibi düzeltilmesine Beledi-ye Başkanı Fuat Namsoy meclis Üyeleri Hasan Aktuğ, Sinan Dede, Mehmet Akın, Turgay Çağer ve Emin Tarancı olumlu oy kullanmıştır. Meclis Üyesi İbrahim Gürel çekimser oy kullanmıştır. Konu oy çokluğu ile kabul edilmiştir."


13.7.2000 tarihli bir mektup ile(-Emare 6)Sayıştay Başkanı Davalı 1'e bir mektup göndererek,emeklilikle ilgili emsal uygulama Yüksek İdare Mahkemesinde dava edildiği ve sözü edilen davanın kararı henüz ilgili tarihte okunmadığı cihetle herhangi bir hukuki hataya yer verilmemesi için konu ş-ahıs ve benzeri emeklilerle ilgili uygulamaların şimdilik ve herhalukarda kararın okunmasına kadar durdurulduğunu bildirmiştir. Bu mektupta bahsedilmiş olan "benzeri emekliler ile ilgili" dava sonuçlanmış olan YİM 1/99 D.19/2000 sayılı davadır.

Davacı, i-lgili mevzuatın emeklilik sürelerinin hesaplanmasında Postahane memurluğu hizmetleri ile Belediye Başkanlığı hizmetlerinin birleştirilmesine cevaz verip vermediği hususunu bir tarafa bırakmış, esasen aradan 10 senelik bir süre geçtikten sonra idarenin aldı-ğı bir kararı geri alıp alamayacağı veya değiştirip değiştiremiyeceği iddialarına yoğunlaşmıştır. Bu konuda taraflar bir çok karar ve içtihatlarla Mahkemeye ışık tutmuşlardır.

Yukarıda bahsi geçen ve benzer konuyu inceleyen YİM 1/99 D.19/2000 sayılı kara-rın 4.sayfasında Prof. Dr. A. Şeref Gözübüyük'ün "Yönetsel Yargı" eserine atıfta bulunarak dava konusu niteliğinde yönetsel bir kararın geri alınabilmesi için sadece aşağıdaki durumlardan birinin gerçekleşmesi halinde iptali veya geri alınması söz konusu o-lduğu hükme bağlanmıştır. A)Hile ile elde edilmiş olması, B)Geçici nitelikte olması; C)Kararın yok hükmünde olması yani yetkisizlik halleri olması hallerinde.

Ayni kararın 5.nci sayfasında şöyle denmektedir:
"Yukarıdaki alıntıdan ve konuya ilişkin içtihat-lardan anlaşıldığına göre ağır bir yetkisizlik halinde verilen karar yok sayılır. Mahkemeye gidilmese de karar yok hükmündedir. Mahkemeye sadece yokluğu doğrulamak için gitmek gerekir. Örneğin bir organın alması gereken kararı yetkisi olmayan başka bir org-anın alması halinde kararın yok hükmünde olduğunu kabul edebiliriz. Önümüzdeki olayda bu tür yetksizlik hali olmadığı açıktır.Çünkü 1.2.1991 tarihinde verilen emeklilik kararı yetkili organlar tarafından verilmiştir."

Huzurumuzdaki meselede 9.7.1990 tarih-inde Davacı emekliye ayrılmış ve bu emeklilik işlemlerinde herhangi bir hile olmamıştır. Davacının 10 yıl önceki emeklilik kararının geçici nitelikte olmadığı da açıktır. Bu durumda incelememiz gereken sadece 9.7.1990 tarihinde Davacıyı emekliye ayırma ka-rarında yok sayılmayı gerektirecek kadar önemli bir hukuka aykırılığın olup olmadığıdır.

İdari makamlar tarafından verilen kararlar ve yapılan işlemler istikrarlı olmak ve kişilere güven telkin etmek durumundadır. Bu husus Devletin ciddiyeti ve kişilere k-arşı güvenirliliği açısından önemli bir husustur.Bu ilkeyi böylece kabul ettikten sonra, Davacının durumunu incelediğimizde Davacının ilk emeklilik işlemlerinin üzerinden 10 yılı aşkın bir süre geçtiğini de dikkate aldığımızda, Davacının ilk emeklilik işle-mlerini gerçekleştiren makamın yetkili bir makam olup olmadığı ve konu işlemlerde ağır bir yetkisizlik durumunun var olup olmadığı kararımız açısından önem arzedecektir. Hemen belirtmeliyiz ki yetkili makam olmadığı hallerde karar ve işlemler yok hükmünded-ir ve iptal edilebilir. Çünkü böyle bir durumda konu makamın böyle bir karar almaya yetkisi olmadığı gibi, aradan geçen süre, netice itibarıyle sakat ve yoklukla malul bir işlemin geçerliliğini onaylanmasını mümkün kılmadığı için,her zaman geri alınabilir.-

Davalı 1'in dava konusu karar ile, yetkili makamın yasalara aykırı bir şekilde verilmiş bir karar veya işlemi ortadan kaldırdığı ya da geri aldığı gerçeğini kabul ettiğimizde bile, Davacının ilk emeklilik işlem ve kararının yasaya aykırı olduğu durumunu- fark eder etmez veya hiç olmazsa makul bir süre içinde geri alma hakkını da teslim etmemiz gerekir. Ancak ilk emeklilik işlemleri ve kararı, bilhassa Davacıya bir menfaat sağlamışsa,( favourable administrative act) Davacı daha fazla mağdur duruma düşmesin- diye böyle bir işlem veya kararın makul bir süre içinde geri alınması gerektiğini de ayni mantıkla kabul etmemiz gerekir.Makul sürenin ne olduğu tabii ki her davanın kendi olguları içinde değerlendirilir.

Daha önce alınan bir karar veya yapılan işlemin -yetkili bir makam tarafından ne zaman geri alınabileceği YİM 196/94 D.15/96 sayılı davada vurgulanmıştır. Mevcut içtihatlar bu gibi hallerde geri alma işleminin "makul bir süre" içinde olması gerektiğini vurgulamaktadır.(Bak ayrıca YİM 67/90 D.25/95;)
-
YİM/İstinaf 17/90 D. 3/91 sayılı davada sayfa 9 ve 10 'da ise şöyle denmiştir:-

"Lehte alınan kararların geriye alınıp alınmayacağı hususunda Dr. Ernest Forsthoff " The Administrative Act" isimli kitabın 57. sayfasında bu hususta şu görüşe yer vermekted-ir.
'-While the withdrawal of a legally defective, adverse administrative act therefore does not present any special difficulties, this is different with respect to favourable administrative acts. If the administration - it is argued interferes with the legal si-tuation created in favour of the person concerned, the good faith of such person in the said situation and its continuation is affected. Since such faith was justified, the person concerned must accordingly be protected.
The consequence would, however, be -that the administration would as a rule be prevented from withdrawing the illegal administrative act. From this point of view withdrawal appears only to be allowed if this is expressly ordered or provided for by a law. Generally speaking: the rule of law i-s subordinated to the protection of the good faith of the person concerned'. (underline supplied)

-Lehte alınmış olan ancak idari yönden sakat veya yasalara aykırı bir kararın makul bir süre zarfında geri alınması mümkün olmakla beraber geri alma süresinin makul olup olmadığı her meselenin olgularına göre değişken olup her konunun özelliklerine göre değ-erlendirilmesi gerekir. Kişi lehte alınan karara uyarak geriye dönüşü olmayan belirli işlemler yapmışsa, başka hallerde makul sayılabilecek zaman süresi böyle bir mesele için makul sayılmayabilir.
Önümüzdeki meselede, müstedi lehte alınan emeklilik kararı-na uyarak emekliye ayrılmış, emeklilik maaş ve ikramiyesini alarak emeklilik hayatına başlamıştır. Geri fiili göreve dönmesi söz konusu değildir. Karar alındıktan sonra sadece 2 ay geçmiş olması ilk nazarda makul bir süre olarak görülmekle beraber müstedi -geriye dönüşü olmayacak bir adım attığına göre idarenin bu kişi lehine aldığı kararı geri alabileceğini kabul etmeye olanak yoktur."

YİM 67/90 D.25/95 sayılı davada ise şöyle denmiştir.

"Genel İdare Hukuku kaidelerine göre Yönetimin sakat bir işlemi her -zaman tercihen makul sürede geri alma hakkı vardır. Ancak makul sürede alınmaması halinde kişi lehine gecikmeden dolayı veya idarece yapılan başka bir işlemden dolayı herhangi bir hukuki hak doğmuşsa o zaman geri alma hakkı kısıtlanmaktadır. (Bak Charalamb-ides v. R. 1963 JSC sayfa 326, Şeref Gözübüyük Yönetsel Yargı adlı eserinin 9. Baskının 135'inci sayfasında bu konu ile ilgili şöyle demiştir.

'...Geri alma kural olarak, sakat işlemler için uygulanır.
Sakat bir işlemin başka bir deyişle hukuk düzenine u-ygunluk
göstermeyen bir işlemin yönetim tarafından geri alınması
doğaldır. Burada üzerinde durulması gereken konu, geri
alınan sakat işlemin yürürlükte kaldığı süre içinde, bu
işleme dayanan hukuksal durum ve ilişkilerin geleceğinin ne
olacağı sorunudur.- Yönetim bir yandan sakat işlemleri geri
alırken, bir yandan da sakat yönetsel işlemlerin doğurduğu
hukuksal durum ve ilişkileri, ilgililerin iyi niyetli
olmaları durumunda korumak hukuksal güven ve kararlılığa
önem vermek zorundadır."

Davacı, emekli-lik kararına uyarak iş hayatından ayrılmış emeklilik maaş ve ikramiyesini alarak emeklilik hayatına başlamıştır ve geri filli göreve dönmesi de söz konusu değildir. Emeklilik işlemlerinin 10 seneyi aşan uzun bir süre önce uygulamaya konmuş olması ve Davacı-nın geri dönüşü olmayan bir adım atmış olması nedeniyle idarenin Davacı hakkında aldığı kararın, hukuka uygun olması durumunda dahi, adaletin tecellisi açısından geri alınması uygun değildir. İdare, böyle bir girişimde bulunmak için, çok geç kalmıştır.

Ne-ticede, huzurumuzdaki meseledeki olgulara baktığımızda, aradan geçen 10 yılı aşkın sürenin makul bir süre olarak nitelendirilebileceği hususunda ikna olmuş değiliz; 10 yıllık bir sürenin herhangi bir şekilde makul bir süre sayılması mümkün değildir görüşün-deyiz.

İlaveten, huzurumuzdaki meseleye has olgularda Davacının tamamen iyi niyetle(in good faith) devlet yapısındaki iş hayatına son verip yapılan emeklilik işlemlerinin sonucunda takriben on sene önce yeni bir hayata başlamıştır. Takdir ve kabul edilme-si gerekir ki, yönetimin doğru bir karar aldığına güvenerek Davacı hayatına yeniden yön vermiştir, yeni girişimlerde bulunmuştur. Hukuksal istikrar, güvence ve kararlılık ilkesi çerçevesinde aradan geçen uzun süreyi önemle dikkate aldığımızda her ne ad alt-ında olursa olsun Davacıyı zarara sokmanın ve yönetime kazanç veya menfaat sağlamanın, doğru ve adil bir uygulama olmayacağı gibi bunun herhangi bir kamu yararına da hizmet etmiyeceği görüşündeyiz. ("kamu yararı" ağırlıklı meseleler açısından Bak. YİM 49/0-4.
D.5/2004.)

Tüm bu görüşler doğrultusunda neticeye vardıktan sonra geriye kalan ve Davacının emekliliğinin dayandığı ilgili yasal düzenlemelere ilişkin diğer konularda görüş beyan etmenin akademik kalacağı ve hiçbir amaca hizmet etmiyeceği cihetle bu- konularda bir şey söylememeyi uygun görmekteyiz.

Netice itibarıyle Davacı davasında başarılı olmuştur. Bu durumda, Davalıların, Davacının 9.7.1990 tarihindeki emeklilik karar ve/veya işlemlerini değiştiren ve;

a. Davacının Posta Dairesindeki hizmetl-eri ile
Belediye Başkanlığındaki hizmetlerinin
birleştirilemeyeceği,
b. Davacının yalnızca belediye hizmetleri ile
askerlik hizmetlerinin gözönünde tutularak
emeklilik maaşının yeniden hesaplanıp
dü-zenleneceği,
c. Davacının emeklilik tarihi olan 9.7.1990 yılından
30.6.2000 tarihine kadar 4,696,553,489,07TL fazla
ödeme almış olduğu,
d. Davacının emeklilik maaşının ve/veya maddi menfaatlerinin 2000Temmuz ayından itibare-n yeniden düzenlenmesi ve yeni düzenlenmiş emeklilik maaşından 4,696,553,489,07TL kapatılana kadar %25 kesinti yapılmasını,
öngören karar ve/veya kararların ve/veya işlemlerin hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayacağına karar veril-ir.

İşbu dava masrafları Mukkayyitlik tarafından tesbit edildikten sonra Davalı 1 tarafından Davacıya ödenecektir. Davalı 2 ve İlgili Şahıs kendi masraflarını ödeyecektir.




Gönül Erönen Seyit A. Bensen Necmettin Bostancı
Yargıç - Yargıç Yargıç




29 Haziran, 2005
-


12



-


Full & Egal Universal Law Academy