Yüksek İdare Mahkemesi Numara 128/1998 Dava No 3/2001 Karar Tarihi 09.02.2001
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 128/1998 Dava No 3/2001 Karar Tarihi 09.02.2001
Numara: 128/1998
Dava No: 3/2001
Taraflar: Sait Batıdeniz ile Kamu Hizmeti Kom.
Konu: Münhal bulunan kadroya atanma...
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 09.02.2001

-D.3/2001 YİM 128/98
-Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında.
Mahkeme Heyeti: Metin A. Hakkı, Nevvar Nolan, Seyit A. Bensen.
Davacı: Sait Batıbeniz, Gazi Mağusa
- ile -
Davalı: Kamu Hizmeti Komisyonu vasıtası ile KKTC, Lefkoşa
A r a s ı n d a.
Davacı namına:- Avukat Emine Erk
Davalı namına: Kıdemli Savcı Behiç Öztürk
İlgili Şahıs namına: Avukat Hasan Hasipoğlu.


-------------


H Ü K Ü M


Metin A. Hakkı: Davacı, 15.7.1998 tarihinde, Anayasanın 152. maddesine istinaden Yüksek İdare Mahkemesi olarak oturum ya-pan Yüksek Mahkemede Davalılar aleyhine dosyaladığı yukarıda ünvan ve sayısı gösterilen dava ile Mahkemeden aynen aşağıdaki şekilde karar verilmesini talep etti:

"A. Davalının, Tapu ve Kadastro Dairesi kadrosunda
münhal olan I. Derece Harita- Memuru mevkiine
Davacıya tercihen, Yasaca aranan nitelikleri
taşımayan Hüseyin Mağusa'lıyı atayan ve/veya
terfi ettiren kararının ve/veya işleminin,
hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir
sonuç doğuramay-acağına Mahkemece karar
verilmesi;

B. Davalının, 43/65/2-A sayı ve 10.6.1998 tarihli
yazı ile Davacının bilgisine getirdiği ve Tapu
ve Kadastro Dairesinde münhal olan I. Derece
Harita Memuru mevkii ile ilgili ol-arak yapılan
sözlü sınava atfen, söz konusu mevkiye
Davacının terfi ettirilmesine imkân görülme-
diğine ilişkin kararının ve/veya işlemin,
hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve hiçbir


sonuç doğuramayacağı-na Mahkemece karar
verilmesi;"

Mezkûr davanın Davalılara tebliğini müteakip Davalılar 2.11.1998 tarihinde bir Müdafaa Takriri dosyalamışlardır. Davalılar Müdafaa Takrirlerinde özetle, Davacının yakınma konusu yaptığı karar veya işlemlerin y-ürürlükteki mevzuata uygun olduğunu, Davalıların mevzuatı doğru olarak yorumlayıp uyguladığını, yetki aşımı olmadığını, yetkilerini kötüye kullanmadıklarını, Davacı aleyhine kasıtlı ve/veya maksatlı davranılmamış ve keyfi kararlar alınmamış olduğunu iddia -ettikten sonra, ilgili zamanda münhal bulunan mevki için müracaat eden Davacının mülâkattaki başarısızlığı ve amirlerinin Davacı hakkında olumsuz görüşlerini de dikkate aldıklarını; Davalıların dikkate alınması gereken faktörlerin tümünü dikkate aldıktan s-onra Davacının münhal mevkiye uygun evsafa haiz olmaması nedeni ile oybirliği ile Davalılarca atanmamasına karar alındığını, İlgili Şahsın dava konusu mevkiye terfi ettirilmesi, Davacıya tercihen veya her ikisinin yarıştırılması neticesi değil de, Davacını-n oybirliği ile konu münhal mevkiye terfi ettirilmemesinden sonra İlgili Şahıs ve İlgili Şahısla birlikte müracaat eden 3 yılın altında hizmeti olan kişiler arasından yapılan tercih neticesi gerçekleştiğini iddia edip Davacının davasının reddedilmesini tal-ep etmişlerdir.

Davacı davasını dosyaladıktan sonra dava ile yakın ilgisi olduğu görülen Hüseyin Mağusa'lı da Mahkeme emri ile davaya İlgili Şahıs olarak dahil edilmiş ve o da avukatı aracılığı ile 8.2.1999 tarihinde bir Müdafaa Takriri dosyalayıp Da-vacının davasının reddolunması talebinde bulunmuştur. İlgili Şahsın Müdafaa Takriri ile Davalıların Müdafaa Takriri karşılaştırıldığında her ikisinin de aynı paralelde olduğu görülmektedir.
Davanın talimatı 11.3.1999 tarihinde gerçekleştikten sonra d-ava duruşma olarak 29.11.2000 tarihine tayin edilmiş, duruşma bu tarihte başlayıp 8.12.2000, 20.12.2000 tarihlerinde de devam edip 10.1.2001 tarihli celsede hitabeler de dinlendikten sonra hitam bulup karar için bilâmüddet ertelenmiş durumdadır. Duruşma e-snasında Davacı Mahkemede bizzat şahadet vermiş, şahadeti esnasında, Davalılarca iddia edildiği gibi sınavda başarılı olamadığı iddiasını reddetmiş, sınavda başarılı olduğunu, sorulan sualleri doğru olarak yanıtladığını söylemiş, bir an için bu iddiası kab-ul olunmasa bile, sınavda ortalama olarak 50/100'ün üzerinde not aldığını, dolayısı ile sınavı geçtiğini iddia etmiş ve Davalıların kendini terfi ettirmemekle hata ettiğini iddia etmiştir. Davacı ilâveten ilgili tarihte görev yaptığı Tapu ve Kadastro Dair-esinde Harita Bölümünde Amiri durumunda bulunan Mehmet Baysal'ı da tanık olarak dinletmiştir. Davalılar tarafından ise halen ve Davacının yakınma konusu yaptığı tarihte Kamu Hizmeti Komisyonunda görev yapan Mehmet Şener, Mahkemede şahadet vermiş, buna ilâ-veten halen ve ilgili tarihte de Tapu ve Kadastro Dairesi Umum Müdürü Güner Asilkan da Davalı tanığı olarak şahadet verdikten sonra Tapu ve Kadastro Dairesinde yine Harita Bölümünde çalışan Harita Mühendisi Hasan Yengin de Davalı tanığı olarak şahadet verm-iştir. İlgili Şahıs ise duruşma esnasında hiçbir tanık çağırmamış sadece Mahkeme önünde duruşma esnasında şahadet veren Davacı ve tanığı ile Davalıların tanıklarını uygun gördüğü oranlarda istintak etmekle yetinmiştir. Duruşma esnasında karşılıklı muvafa-kat çerçevesinde dosyada görülen ve evraklardan oluşan 26 adet emare de Mahkemeye emare olarak ibraz edilmiştir.

Önümüzde ibraz olunan şahadet ve emareleri değerlendirdikten sonra davanın kökeninde yatan olgular ile ilgili olarak şu bulguları yaparız-: Davacı 1957 Baf doğumlu olup 1975 yılında Güzelyurt Kurtuluş Lisesinden mezun oldu. 1976-1977 yıllarında Ankara Devlet Mimarlık Akademisinde birbuçuk yıl eğitim gördü, ancak bu davayı ilgilendirmeyen nedenlerle mimarlık tahsilini tamamlamadı. 1978-198-0 arası vatani görevini yaptıktan sonra 1.12.1980 tarihinde Geçici Harita Memuru olarak Devlette işe başlamasını müteakip 26.10.1984 tarihinde Tapu ve Kadastro Dairesinde kadrolandı. 14.2.1989 da II. Derece Harita Memurluğuna terfi ettirildi. Davacı, Dev-lette işe başlamasına paralel olarak Açık Öğretimde yüksek öğrenimine devam etti ve 30.6.1998 tarihinde Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesinden mezun oldu. Burada vurgulanması yerinde olur ki, bu davaya sebebiyet veren Davalılarca alınan ve Davacıya te-rfi vermeyen karar alınırken Davacı henüz Anadolu Üniversitesinden mezun olmamıştı. Davacı halen II. Derece Harita Memurluğu görevine devam etmektedir. İlgili Şahıs 1965 yılında Lefkoşa'da doğmuş olup Lise mezunudur, ilâveten Çukurova Üniversitesi Antaky-a Meslek Yüksek okulunda 2 yıllık eğitim görüp İnşaat Teknikeri olarak mezun olmuş ve 3.8.1992 tarihinde II. Derece Harita Memuru olarak Tapu ve Kadastro Dairesinde göreve başlamıştır.

Duruşmada hiçbir tarafca konu edilmemesine rağmen bu davanın ka-rar aşamasında Mahkemenin yaptığı çalışmada, 44/88 sayılı Tapu ve Kadastro Dairesi (Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları) Yasası da, hükümlerini uygulamakla yükümlü olduğumuz mevzuat arasında yer aldığından onun ilgili maddelerini de gözönünde bulundurduk. -Yasaya ek 2. cetvelde sayfa 1058'de (Bak: Resmi Gazete (1988) Ek I sayfa 1058) "Tapu ve Kadastro Dairesi, Harita Memuru Kadrosu, Hizmet Şeması" yer almaktadır. Sözü edilen bu şema, Tapu ve Kadastro Hizmetleri Sınıfında I. Derece Harita Memuru Kadrosunun k-adro adedi ile, bu mevkinin taşıdığı görev, yetki ve sorumluluklar ile o mevkiye atanacak kişilerin Yasa gereği sahip olmaları gereken nitelikleri göstermektedir. Buna göre I. Derece Tapu ve Kadastro Hizmetleri Sınıfında kadro adedi 3'dür. Bu kadronun hi-zmet şemasını ihtiva eden bir belge emare 9 olarak taraflarca Mahkemeye sunulmuştur. Bunlara göre, mevkiye atanacak kişilerde aranan nitelikler aynen şöyledir:

"(1) Lise veya dengi bir Orta Öğretim Kurumunu
veya ilgili konularda herhangi b-ir meslek
okulunu bitirmiş olmak;

(2) Bir alt derecede en az üç yıl çalışmış
olmak;
Ancak, üç yıl çalışmış olma koşuluna
haiz uygun nitelikte kamu görevlisinin
bulunmaması halinde en az bir yıl -çalışmış
olma koşulu aranır.

(3) İlgili mevzuat uyarınca yapılacak sınavlarda
başarılı olmak."

Kamu Hizmeti Komisyonu önümüzde emare 8 olarak görülen ve 19.11.1997 tarihini taşıyan genelgeye göre Kamu Hizmetinde sair münhal- bulunan mevkiler yanısıra 8. sırada görülen I. Derece Harita Memurluğu mevkii için de dilekçe kabul etmiş ve bu mevkii için münhal adedini (2+1 kademeli olarak) göstermiştir. Müdafaa Takririnin 8. paragrafına göre bu mevcut kadronun 3, münhal sayısının -2 olması ve boş bulunan mevkilerin doldurulması safhasında o tarihte I. Derece Harita Memuru görevinde çalışan bir kişinin bir üst kadroya terfi etmesi muhtemel olduğu gözönünde bulundurularak emare 8'de öngörüldüğü şekilde, yani münhal adedi 2 ve 1 (kadem-eli) olarak bu genelge kaleme alınmıştır. Bir başka deyişle münhal sayısı 2 olmasına rağmen ilgili tarihte o kadroda 1 kişinin olması, ancak onun da bir üst kademeye terfi edebileceği ve dolayısıyle onun işgal ettiği kadronun da boşalacağı gözönünde bulun-durularak 2+1 kademe şeklinde, yani 3 atama yapılabilecek şeklinde duyuru yapılmıştır. Bu hususu, Müdafaa namına şahadet veren; ilgili tarihte ve halen Kamu Hizmeti Komisyonunda görev yapan Mehmet Şener de Mahkemede izah etmiş, şahadet vermiş ve inter ali-a bu hususta istintak edilmiştir. Yine doğru olarak kabul ettiğimiz Mehmet Şener'in şahadetine göre 1997'de münhal ilan edilen bu mevkilerin doldurulması için Maliye Bakanlığından yetki alınmıştır. Aynı husus Savcının dava sonunda Mahkemeye yaptığı hitab-esi esnasında 1997 yılı Mali Bütçe Yasasında da görüldüğü Mahkemeye söylenmiştir. (Bak: 28/12/96 tarihli Resmi Gazete Ek I, Sayı 149, sayfa 2382). Ancak, yine Savcının hitabesi esnasında Mahkemeye söylediğine göre Davalılar mevkiye ilgili atamaları 1997'-de yapmamış, işlemler 1998'e sarkmış ve fiili atamalar 1998'de gerçekleşmiştir. Mehmet Şener'in tekzip edilmeyen ve doğru olarak kabul ettiğimiz şahadetine göre Kamu Hizmeti Komisyonu, ilgili atamaları 1998'de yapmadan önce Maliye Bakanlığından onay alıp -ilgili atamaları ona göre yapmıştır. Bu böyle olmakla beraber, bu husus 1998 Mali Yılı Bütçe Yasasında görülmemektedir. Bunun ne derece mühim olduğunu kararımızda bilâhare tezekkür edeceğiz.

Davacı kendi şahadetine göre 2.12.1997 tarihinde emare 8 -genelgeye istinaden I. Derece Harita Memurluğu kadrosuna emare 10 dilekçesi ile başvurmuş ve Davalılardan aldığı emare 14, 13.3.1998 tarihli yazı ile 7.5.1998 tarihinde sözlü sınava çağrılmış ve bu sınava katılmıştır. Davacının şahadetine göre Zalihe Yazm-an ve Emel Sefer de aynı tarihlerde sözlü sınava çağrıldılar. Zalihe Yazman'ın 3 sene mevcut çalışmışlığı varken Emel Sefer'in, İlgili Şahsın da olmadığı gibi mevcut kadrosunda o tarihte 3 yıl çalışmışlığı yoktu. Yine Davacının şahadetine göre İlgili Şah-ıs da söz konusu genelge mucibince I. Derece Harita Memurluğu mevkiine ilgili tarihte çalıştığı görevde 3 yılını doldurmamış olmasına rağmen müracaat etmiştir. Toplam 5 kişi bu mevkiye, yani I. Derece Harita Memurluğu mevkiine müracaat etmişti. Diğer mü-racaat eden 3 aday, Davacı ve Zalihe Yazman dışında, İlgili Şahıs dahil, müracaat tarihinde, müracaat ettikleri mevkiin bir alt derecesinde 3 yıl çalışmış değillerdi.

Neticede Davacı 7.5.1998 tarihinde yukarıda değinildiği gibi Kamu Hizmeti Komisyonu-nda sözlü sınava çağrıldı. Bu sınavda 5 kişiden oluşan Kamu Hizmeti Komisyonu üyeleri Davacıya 9 sual sordu. Mehmet Şener'in şahadetine göre Davacı bu suallerin bazılarına doğru, bazılarına kısmen doğru, bazılarına ise Kamu Hizmeti Komisyonunun kararına -göre yeterli veya tatminkâr cevap veremedi. Bu hususlar Davalıların sunduğu emare 18 olarak önümüzde duran belgede de görülmektedir. Üyeler sınavın hemen akabinde sınava katılan adaylar hakkında şahsi değerlendirmeler yapıp sınava katılan adaylara kendil-erine göre puan vermektedirler. Buna göre üyelerden Ahmet Çağman Davacıya 40/100, Niyazi Alioğlu 55/100, Dr. Ayten Berkalp 80/100, Aysel Erduran 45/100, Mehmet Şener 40/100 verdi. Diğer müracaatçılar da aynı tarihlerde sözlü sınava çağrıldılar. Neticede- sınavlar bittikten sonra Kamu Hizmeti Komisyonu sınav neticelerini karara bağlamak üzere toplanmış ve toplantıda yaptıkları tartışma neticesinde karar alıp Davacıyı oybirliği ile sınavdaki başarısını ve bilhassa Daire Müdürünün hakkındaki olumsuz görüşünü- göz önünde bulundurarak ilk amiri Mehmet Baysal hakkında olumlu görüş vermiş olmasına rağmen terfiye lâyık bulmamış ve atamamışlar, ancak Zalihe Yazman'ı atamaya lâyık görüp atamışlardır. Akabinde Kamu Hizmeti Komisyonu, mevcut kadrolarında 3 yıl çalı-şmışlığını doldurmamış diğer müracaatçıları değerlendirmişler ve oy çokluğu ile İlgili Şahsı da, mevcut kadrosunda 3 yıl çalışmışlığı olmamasına rağmen I. Derece Harita Memurluğu mevkiine terfi ettirip atamışlardır. İlgili Şahıs 11 Mayıs 1998 tarihinde sı-nava çağrılmış ve ona da sınavda 9 sual tevdi edilmişdir ki bunlar emare 18'de görülmektedir. Emare 18'e göre İlgili Şahıs sözlü sınavda başarılı olmuştur. İlâveten Daire Müdürü de hakkında "görevini başarı ile yürütmektedir" şeklinde terfisi ile ilgili -olumlu görüş bildirmiştir.

Önümüzde Davalıların ibraz ettiği ve tekzip edilmeyen Kamu Hizmeti Komisyonu üyesi Mehmet Şener'in şahadetine göre komisyon kararlarını oylama neticesi almaktadır, şöyle ki; kararlar ya oybirliği ile, yani 5 üyenin tüm oy-ları ile alınmakta veya oyçokluğu ile yani 4 oya karşı 1 oy, veya 3 oya karşı 2 oy ile almaktadır ve geçerli kararı çoğunluk kararı teşkil etmektedir. Bu meselede Davacıyı I. Dereceye terfi ettirmeme kararı oybirliği ile alınmıştır. Dr. Ayten Berkalp'ın -Davacı hakkındaki şahsi notu 80/100 görülmekle beraber Mahkemeye izah edilmeyen nedenlerle o da neticede Davacının terfi ettirilmeye uygun olmadığı görüşünü toplantıda benimsemiş ve oyunu bu doğrultuda kullanmıştır. Burada belirtilmesi yerinde olur ki; do-ğru olarak kabul ettiğimiz Mehmet Şener'in şahadetine göre Davalıların Davacıyı terfiye uygun görmeme nedeni, sadece sözlü sınavdaki performansı değil, Daire Müdürünün Davacı hakkındaki menfi görüşü, Davacının liyakatı ve benzeri konular da Davalılarca değ-erlendirilerek Davacının terfi ettirilmemesi kararı alınmıştır. Önümüzde emare 10 olarak duran evrağa göre ilgili tarihte Davacının Daire Müdürü durumunda olan ve Mahkemede şahadet veren Güner Asilkan ilgili tarihte Davacı hakkında olumlu tavsiyede bulunm-amış ve aynen: 'görevi ile yeteri kadar ilgilenmez terfi ettirilmesi önerilmez' şeklinde Kamu Hizmeti Komisyonuna bir tavsiyede bulunmuştur. Bunu Mahkemedeki şahadetinde de tekrarlamıştır. Buna karşın ilgili tarihte Davacının çalıştığı Harita Bölümü Şefi- Mehmet Baysal, Davacı hakkında 'çalışkan ve işinde başarılı bir arkadaştır' şeklinde Davacının terfi ettirilmesini destekleyen bir tavsiyede bulunmuştur. Bu tavsiye de emare 6 olarak dosyada durmaktadır ve Mehmet Baysal ayni mealde Mahkemede de Davacı le-yhine şahadet vermiştir.

Neticede adaylardan 3 yılını tamamlayan Zalihe Yazman terfiye uygun görüldükten ve Davacı uygun görülmeyip müracaatı bu şekilde Kamu Hizmeti Komisyonunca oy birliği ile sonuçlandırıldıktan sonra, 3 yılını o tarihte tamamlama-yan İlgili Şahıs dahil diğer müracaatçıların müracaatları tezekkür edilmiş ve neticede İlgili Şahıs 2.6.1998 tarihli emare 21 ve 22'ye göre 10.6.1998 tarihinden itibaren I. Derece Harita Memuru mevkiine oy çokluğu ile terfi ettirilmiştir. Emare 23 ile de -yine 10.6.1998 tarihini taşıyan, yazı Davacıya yazılmış ve Davacıya müracaatının muvaffak olmadığı Davalılarca bildirilmiştir. Mehmet Şener'in şahadetine göre İlgili Kişi atanmayaydı Davacı yine de terfi ettirilmeyecekti.

Davayı karara -bağlamak için kanımızca olgular ile ilgili başka bulgu yapmamıza gerek yoktur. Şimdi yapmamız gereken şey uygulamakla yükümlü olduğumuz mevzuatı dava layihaları çerçevesinde, tarafların hitabeleri esnasında Mahkemeye yaptıkları iddiaları da değerlendirere-k, olgulara uygulamaktır. Buna geçmeden önce Davacının, ilgili karar politik nedenlerle alındı doğrultusundaki tezini, bu iddia ispat edilmediği cihetle reddettiğimizi belirtmeyi uygun görürüz.

Davacı avukatı Mahkemeye yaptığı hitabesi esnasında
Dav-acının Kamu Hizmeti Komisyonundaki sınavda Davalıların iddia ettiği gibi başarısız olmadığını, bilâkis başarılı olduğunu, bir an için bu iddia kabul olunmasa dahi Komisyon üyelerinin sınav sonrası kendine verdikleri notlar doğru olarak kabul edilse dahi bu-nun ortalama 50/100'nin üstünde bir not aldığının ispat olunduğunu, dolayısıyle sınavı geçtiğini, ve bu durumda kendinin 3 yıl hizmeti varken onu terfi ettirmeyip 3 yıl hizmeti olmayan İlgili Şahsa terfi vermekle Komisyonun hata ettiği iddiası üzerinde uzu-n boylu durmuştur. Davacının iddia ettiği gibi sınavda Davacının, Davalılarca gösterilen neticeden daha başarılı olduğu iddiasını bu iddia ispat olunmadığı cihetle reddettiğimizi öncelikle belirtmek isteriz. İlâveten sınavda komisyon üyelerinin Davacıya -verdikleri notların kendi maksatları bakımından alındığı ve esas kararın Komisyon üyelerinin yapılan oylaması neticesi alındığı veya esas kararı oylama sonucu alınan kararın teşkil ettiğini (Davalıların iddia ettiği gibi) kabul ederiz. Kamu Hizmeti Komisy-onu üyelerinden Dr. Ayten Berkalp'ın sınav sonucu Davacıya 80/100 verdiğinin doğru olduğunu kabul etmekle beraber esas Davalıyı terfi ettirmeme kararının toplantıda üyelerin oyu ile ve oybirliği ile alındığını kabul ederiz. Bu hususta Kamu Hizmeti Komisyo-nu üyesi Mehmet Şener'in şahadetini doğru olarak kabul etmekteyiz. Üyelerden Dr. Ayten Berkalp ise tanık olarak Mahkemeye celp edilmemiş ve sınavda Davacıya 80/100 vermiş olmasına rağmen toplantıda, oylamada esas teşkil eden kararda niçin Davacıya terfi v-erilmemesine iştirak ettiği bizce meçhuldür. Öyle anlaşılıyor ki toplantıda üyelerce esas karar alınırken Dr. Ayten Berkalp da yalnız sınav neticesini değil Daire Müdürünün görüşü gibi sair kıstasları da gözönünde bulundurularak karar alınması esnasında ç-oğunluk kararına iştirak etmeyi uygun görmüştür. Burada mevzuata herhangi bir aykırılık yoktur. Anayasa ve onun altında yapılan mevzuata baktığımızda Kamu Hizmeti Komisyonunun bu kararı almaya yetkili olduğu, ilgili tarihte I. Derece Tapu ve Kadastro Mem-urluğu kadrosunda münhal olduğu ve bu münhali doldurmaya Kamu Hizmeti Komisyonunun yetkili olduğuna kuşku yoktur. Yine öyle anlaşılıyor ki, Davacının iptalini talep ettiği karar, konuya şamil bilhassa 53/83 sayılı Kamu Hizmetleri Komisyonu ve Dairesi Kuru-luş Görev ve Çalışma Esasları Yasasının ilgili hükümlerine uygun olarak alınmıştır. (Bak: 53/73 sayılı Yasa, Resmi Gazete Ek I (1983) sayfa893) Bu Yasa hükümleri incelendiğinde Komisyonun ilgili atamaya yetkili olduğu, o tarihte boş olan mevkiyi doldurmay-a yetkili olduğu, ilgili toplantıda Davacıyı terfi ettirmeme kararının toplantı yeter sayısının varolduğu bir anda Yasanın öngördüğü şekildeki oylama neticesi alındığı
ve ilgili Yasanın 22. maddesi uyarınca kararın üyelerin oyçokluğu ile alınması yeterli o-lmasına rağmen, oybirliği
ile alındığı ortadadır. Bu durumda kararı denetlediğimizde mevzuata herhangi bir terslik olmaması nedeni ile Davacının bu iddiasını reddederiz.

Yine Davacı avukatı Mahkemeye yaptığı hitabesi esnasında, 1997 cari yılı bütç-esinde ilgili mevkiin boş olduğu ve buna atama yapılabileceği görünürken, ilgili atamanın 1998 yılında yapıldığı ve 1998 yılı bütçesinde bu hususun görülmediği, dolayısıyle ilgili atamanın mevzuata ters yapıldığı iddiası üzerinde durmuştur. Kanımızca bu i-ddia geçerli bir iddia değildir. Mühim olan, yukarıdaki kararımızda da değinildiği gibi, 44/88 sayılı Tapu ve Kadastro Dairesi Yasasında böyle bir mevkiin var olduğu, ilgili tarihte bu kadroda münhal mevkii bulunduğu ve buna atama yapan Kamu Hizmeti Komis-yonunun atamayı yapmaya yetkili makam olduğu ve atanan İlgili Şahsın, mevzuat uyarınca aranan evsafa haiz olduğudur. Davacıyı terfi ettirmeme kararı ve onun yerine İlgili Şahsı atama kararı 44/88 sayılı Tapu ve Kadastro Dairesi Yasasına herhangi bir tersl-ik veya herhangi bir mevzuata herhangi bir terslik içermemektedir. Bütçe Yasaları daha ziyade yasal olarak Kamu Hizmetine atanan kişilerin maaşlarının yasal olarak alabilmelerini düzenlemektedir. Ortada 44/88 sayılı Özel Yasa dururken Bütçe Yasasında da -ilgili atamaya dayanak aramak kanımızca hatalı olur. İlgili Şahıs, yasal olarak bu mevkiye atandıktan sonra mevzuatın öngördüğü maaşını Davalılarca ödenmemiş olsaydı o zaman ilgili Bütçe Yasaları gündeme gelebilirdi. Bu dava maksatları bakımından Bütçe Y-asaları direkt olarak bu davaya şamil değildir, ve Davacıya da bu davadaki yakınmasını destekleyici olamaz, dolayısıyle Davacının bu iddiası da reddolunur.

Savcı da, dava nihayetinde Mahkemeye yaptığı hitabesi esnasında İlgili Şahsın, Davacının bizz-at Mahkemede verdiği şahadete göre kendi iddiası doğrultusunda hakkı olmadan I. Sınıf Harita Memurluğu mevkiine o günkü mevkiinde 3 yıl çalışmışlığı yokken müracaat ettiğini öğrendikten sonra 75 gün içinde Mahkemeye müracaat etmediğinden hak düşürücü süre-yi geçirmiş olduğunu, dolayısıyle bu husustan yakınamayacağı iddiasını gündeme getirmiş ve bu nedenle
de davanın iptalini talep etmiştir. Dava layihaları incelendiğinde bu iddianın Müdafaa Takririnde yer almadığı görülmektedir. Bu böyle olmakla beraber, -bu nokta yasal bir noktadır ve her zaman karar öncesi herhangi bir safhada ortaya atılabilir görüşündeyiz. Mahkeme dahi bu hususu resen gözönünde bulundurabilir. Bu görüşü destekleyen birden fazla içtihat mevcuttur. (Bak: K.K.T.C'de Anayasa ve Yönetim Hu-kuku, Zaim Necatigil, 1988 Sayfa 97) Müdafaanın bu iddiasını kayda değer bulsak dahi, Davacının Talep Takririnde görülen talebi incelendiğinde bunun sadece İlgili Şahsın müracaatı ile sınırlı olmayıp atanmasından da yakınma içerdiği görülmektedir. Dolayıs-ıyle Savcılığın bu iddiasını da bizi iknadan uzak bulduk, çünkü yakınma konusu karar üretildikten ve Davacının bilgisine geldikten sonra Davacı davasını 75 gün içerisinde dosyalamıştır.

Netice olarak yukarıdakilerden anlaşılacağı gibi Davacı davasınd-a muvaffak olamamıştır. Kararımıza son vermeden bir hususa daha değinmeyi uygun bulduk. Terfi almada kıdem gözönünde bulundurulması gereken hususlardan biri olmakla beraber başlı başına bir neden teşkil edemez. Bu meselede terfi alacak kişinin Yasa gere-ği terfi almazdan önceki görevinde en az 3 yıl çalışmış olması şartı aranmakla beraber, İlgili Yasanın şart bendi "3 yıl çalışmış olma koşuluna haiz uygun nitelikte kamu görevlisinin bulunmaması halinde en az 1 yıl çalışmış olma koşulu aranır" şeklinde bir- hüküm içerdiği gözönünde bulundurularak Kamu Hizmeti Komisyonunun Davacıyı 3 yıl çalışmışlığı olmasına rağmen terfiye uygun bulmaması ve onun yerine 3 yıldan az çalışmışlığı olan İlgili Şahsı atamasında mevzuata bir terslik teşkil ettiğinin görülmediğini -belirtmeyi de uygun gördük.

Netice olarak dava red ve iptal edilir. Dava masrafları ile ilgili herhangi bir emir vermemeyi uygun gördük.




Metin A. Hakkı Nevvar Nolan Seyit A. Bensen
Yargıç Yargıç Yargıç


9 Ş-ubat 2001



-
-1


13



-


Full & Egal Universal Law Academy