Yüksek İdare Mahkemesi Numara 119/2003 Dava No 5/2006 Karar Tarihi 30.03.2006
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 119/2003 Dava No 5/2006 Karar Tarihi 30.03.2006
Numara: 119/2003
Dava No: 5/2006
Taraflar: Mehmet S. Uğraşın ile KKTC Kamu Hizmeti Komisyonu vd.
Konu: İcrai Karar - Yönetsel Karar veya İşlem - İptal Davasına İcrai Nitelikli Kararların Konu Olabilmesi
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 30.03.2006

-D.5/2006 YİM: 119/2003


Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında.
Mahkeme Heyeti: Seyit A. Bensen,Necmettin Bostancı,Talât D. Refiker.


Davacı: Mehmet S. Uğraşın, 9 Bornova Sokak, Gönyeli, Lefkoşa

- - ile -

Davalı: 1. KKTC Kamu Hizmeti Komisyonu Başkanlığı
vasıtasıyla KKTC, Lefkoşa
2. KKTC Bakanlar Kurulu vasıtasıyla KKTC, Lefkoşa
3. KKTC Sayıştay Başkanı vasıtasıyla KKTC, Lefkoşa


- A r a s ı n d a.


Davacı Mehmet S. Uğraşın şahsen hazır
Davalılar namına: Başsavcı Yardımcı Muavini Müjgan Irkad.



--------------

K A R A R


Seyit A. Bensen: Bu- istidada Mahkemenin kararını Sayın Yargıç
Talât D. Refiker okuyacaktır.

Talât D. Refiker: Davalı No.(3) yukarıda sayı ve ünvanı verilen dava altında Davacı aleyhine 13.3.2006 tarihinde dosyaladığı ihbarlı istida ile Mahkemeden, davadan çıkarılmasını ön-gören bir emir verilmesini talep etmektedir.

Davalı No.(3)'ün istidası 1997 Yüksek İdare Mahkemesi Tüzüğünün ilgili maddelerine, özellikle 11, 13 ve 18. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Usulü Tüzüğü Emir 9 nizam 10'a, Emir 48 nizam 2'ye, 9/1976 sayıl-ı Mahkemeler Yasasına, 26/1977 sayılı Emeklilik Yasasının 9(1) maddesine ve Sayıştay Yasasının 5 ve 11. maddeleri ile İdare Hukuku ile ilgili ilmî
yayınlara istinat ettirilmekte ve Başsavcı Yardımcı Muavini Müjgan Irkad tarafından yapılan ekli yemin varak-ası ile desteklenmektedir.

Ekli yemin varakasında, sair şeyler meyanında, Sayıştay Başkanının yani Davalı No.(3)'ün zamanın KKTC Başbakanına muhatap S.O..10.000/10086 (P.48) sayılı ve 7.11.2002 tarihli yazısına konu olan ve 26/1977 sayılı Emeklilik Y-asasının 9(1) maddesi tahtında, ilgili tarihte I. Sınıf Denetçi olan Davacının mecburi emekliye sevkedilmesi talebini içeren yazısının mütalâadan öteye bir anlam ifade etmediğini ve bu bağlamda idari bir işlem veya karar olma özelliği taşımayan mezkûr yazı-nın KKTC Anayasasının 152. maddesi tahtında dava konusu yapılamayacağı cihetle Sayıştay Başkanlığının huzurumuzdaki davada Davalı olarak yer almaması gerektiğini iddia etmekte ve bu bağlamda davadan çıkarılmasını talep etmektedir.

Davacı ise yukarıda- serdedilen iddialara mukabil şahsen dosyaladığı itiraznamesinde özet olarak, Davalı No.(1)'in kendisini mecburi olarak emekliye sevkeden işlem veya kararının çok aşamalı ve değişik idarelerin irade açıklamaları sonucunda gerçekleştiğini, Davalı No.(3)'ün -kendisi hakkında 7.11.2002 tarihinde zamanın KKTC Başbakanına gönderdiği yazıda yer alan "mecburi emekliye sevketme talebinin bir irade açıklaması olduğunu ve bu olgunun ise yukarıda bahse konu olan mecburi emekliye sevketme işleminin veya kararının birinc-i aşaması olması ve diğer işlemlerden bağımsız olarak dava edilebilir olması bağlamında Davalı No.(3)'ün yukarıda sayı ve ünvanı verilen davada yer aldığını, bu bakımdan Davalı No.(3)'ün aksi yöndeki iddia ve talebinin reddedilmesi gerektiğini iddia etmekt-edir.
İstidanın yapılan duruşmasında taraflar tanık dinletmeyip yukarıda yer alan iddialarının desteklenmesi bağlamında hukuki argümanlar üzerinde durmuşlardır.

KKTC Anayasasının 132. maddesinde mali denetim organı olduğu belirtilen Sayıştayın A-nayasamızın 152. maddesinde ifadesini bulan yürütsel veya yönetsel bir yetki kullanan bir organ olup olmadığı konusu üzerinde durulmamakla beraber Davalı No.(3)'ün Davacının mecburi emekliye sevkedilmesine ilişkin olan mezkûr yazısı bağlamında yönetsel bir- yetki kullanan bir organ olduğunun zımnen de olsa taraflarca da kabul edildiği görülmektedir. Esasen idari bir işlemin veya kararın Anayasanın 152. maddesi tahtında iptal davasına konu olup olmadığını karara bağlarken kararı alan ilgili organın niteliğin-den ziyade alınan kararın özelliklerine ağırlık verildiğini (Gör: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde Yönetim Hukuku ve Anayasa Yargısı-Zaim M. Necatigil, LL.B. (Hons.) Sayfa 21, Eğitim, Sağlık ve Bilimsel Araştırma Çalışmaları Vakfı Yayınları, No:41) göz önü-nde bulundurduğumuz zaman huzurumuzdaki meselede inceleme konusu yapacağımız yegâne hususun Davalı No.(3)'ün yukarıda zikredilen yazısına konu olan ve Davacının mecburi emekliye sevkedilmesi şeklindeki talebinin Anayasamızın 152. maddesi tahtında yönetsel -bir karar veya işlem niteliğinde olup olmadığıdır.

Emekli KKTC Başsavcısı Zaim M. Necatigil'in "KKTC'de Yönetim Hukuku ve Anayasa Yargısı" isimli eserinin (Eğitim, Sağlık ve Bilimsel Araştırma Çalışmaları Vakfı Yayınları, No:41) 23. sayfasında "yönet-sel karar veya işlem, kararın alındığı veya işlemin yapıldığı zamanda belirli veya belirlenebilir bir kişinin yasal hak ve menfaatlarını doğrudan etkileyen bir işlemdir" şeklinde tarif edilmekte ve şöyle denilmektedir:

"Burada söz konusu olan hukuksa-l etkidir. Kararın
etkili olması, ilgilinin hukuksal durumunda
değişiklik yapması, başka bir deyişle ilgiliyi
hukuk yönünden etkilemesidir. Bu güce sahip olmayan
yönetsel kararlar iptal davasına konu yapılamazlar.
Yönet-sel kararın bu özelliğini belirtmek için 'icrai
karar' (executory) deyiminin kullanıldığı görülmek-
tedir. 'İcrai karar' deyimi ile, 'menfaatları ihlâl
eden kararlar' anlatılmak istenmektedir."

Aynı eserin 24. sayfasında ise yöne-tsel kararların iki aşamada alındığı, bunlardan birinin soruşturma ve hazırlık aşaması, diğerinin ise karar aşaması olduğu, yönetimin işlemlerinden ikinci aşamaya gelmiş ve kişiler üzerinde etki yapanların iptal davasına konu oldukları, hazırlık aşamasında- alınan kararların ise danışma kararı niteliğinde olmaları nedeniyle kendiliğinden dava konusu yapılamayacakları belirtilmektedir.

Ord. Prof. Dr. Sıddık Sami Onar'ın İdare Hukukunun Umumi Esasları (2. Cilt-2. tabı-1960) isimli eserinin 1386. sayfasın-da şöyle denmektedir:

"3- İptal davasına ancak icraî kararlar mevzu
olabilirler:

Binaenaleyh hazırlık safhasında alınan
kararlar ve yahut istişari kararlar,
meselâ hukuk müşavirliklerinin, teknik
da-irelerin mütalâaları iptal davasına mevzu
olamazlar. Bunlar ancak icraî karar almaya
salâhiyetli merciin ve makamın kabulüne
iktiran ederek bu makamın icraî bir kararı
mahiyet ve şeklini aldıktan sonra bir iptal
- davasına mevzu olabilirler.

Binaenaleyh iptal davasının kabul edile-
bilmesi için icraî karar almak salâhiyetini
haiz makam tarafından icraî şekilde alınmış
bir kararın mevcut olması lâzımdır."


Davacının da-va konusu yaptığı mecburi emekliye sevkedilme karar ve işleminin istinat ettirildiği 26/1977 sayılı Emeklilik Yasasının 9(1) maddesi aynen şöyledir:

"Mecburi 9. (1) Herhangi bir yasa veya bu maddenin
emeklilik diğer fıkralarındaki ku-rallar saklı
kalmak koşulu ile, hak sahiplerinin
mecburi emekliye ayrılma yaşı
altmışıncı yaştır.
7.26/1982 Ancak, Bakanlar Kurulu'nun önerisi
- üzerine Kamu Hizmeti Komisyonu, bir
hak sahibini, elli yaşını doldurduktan
sonra herhangi bir zaman, mecburi
emekliye sevkedebilir. Böyle bir hak
- sahibinin, emeklilik hakkı kazandıran
hizmetinin hesaplanmasında; emeklilik
hakkı kazandıran mevcut hizmet
süresine, altmışıncı yaşı dolduracağı
- zamana kadarki süre eklenir ve
emeklilik işlemi bu süre üzerinden
hesaplanır.
(2) ..................................."


Görüleceği üzere bu maddeye göre Davacıyı emekliye sevket-me kararını alan organ veya makam Kamu Hizmeti Komisyonu, yani Davalı No.(1)'dir. Bu Yasa kuralını yukarıda temas ettiğimiz hukuki olgular veya argümanlar ile birlikte değerlendirdiğimiz zaman mezkûr kararın alınmasından önceki süreçte Davalı No.(3)'ün Da-valı No.(2)'den Davacıyı mecburi emekliye sevketmesini talep etmesinin, mütalâadan veya diğer bir ifade ile görüş ve düşünceden öteye bir anlam ifade etmediği ve bu olgunun ise yalnız başına Davacının hukuksal durumunu değiştirmeye muktedir olmadığı gibi i-craî bir karar olma özelliğini de taşımadığı ve buna bağlı olarak Anayasamızın 152. maddesi tahtında iptal davasına konu yapılamayacağı ve esasen Davalı No.(3)'ün yukarıda atıfta bulunduğumuz Emeklilik Yasasının 9(1) maddesi tahtında mecburi emekliye sevk -kararı verme yetkisini de haiz olmaması bağlamında Davalı No.(3)'ün Davacı hakkında icraî karar almaya salâhiyetli bir merci veya organ olmaması nedeni ile davadan ihraç edilmesi gerektiği sonucuna varmaktayız.

Dolayısıyle yukarıda temas edilen tüm h-ususlar ve varmış olduğumuz sonuç bağlamında, Hukuk Muhakemeleri Usul Tüzüğü Emir 9 nizam 10'nun verdiği yetkiye istinaden, Davalı No.(3)'ün yukarıda sayı ve ünvanı verilen davadan ihraç edilmesine oybirliği ile, karar verilir.

İstida masrafları dava- neticesini takip edecektir.





Seyit A. Bensen Necmettin Bostancı Talât D. Refiker
Yargıç Yargıç Yargıç


30 Mart, 2006



6






Full & Egal Universal Law Academy