Yüksek İdare Mahkemesi Numara 117/1986 Dava No 38/1987 Karar Tarihi 09.09.1987
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 117/1986 Dava No 38/1987 Karar Tarihi 09.09.1987
Numara: 117/1986
Dava No: 38/1987
Taraflar: Güvenç Yusuf ile Personel Dairesi Müd. Vd
Konu: Polis kuvvetlerindeki hizmetin kamu hizmeti sayılması istemi
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 09.09.1987

-D.38/87 YİM 117/86
Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkemede
Yargıç N. Ergin Salahi Huzurunda
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında

Müstedi: Güvenç Yusuf - Lefko-şa.
- ile -
Müstedaaleyh: 1. Personel Dairesi Müdürü vas. KKTC - Lefkoşa.
2. Ekonomi ve Maliye Bakanlığı vas. KKTC - Lefkoşa.
A r a s ı n d a.

Müstedi namına: Okta-y Feridun ve Ortakları.
Müstedaaleyh namına: Hakkı Önen.


Yasa Maddesi: 14/52 sayılı Special Constubles Law ve 264/52 sayılı nizam- name, Polis Yasası Fasıl 215 madde 36(1) ve Polis Yasası Fasıl 285 madde 30 ve 58.

İstemin Özeti: Özel polis kuvvetlerinde-ki hizmetin kamu hizmeti olduğu ve emeklilik menfaatleri açısından nazarı dikkate alınması istemi.

OLAY: 1955 yılında değiştirilen eski Polis Yasası ile polise takviye amacı ile ihtiyaca binaen görev yapacak kişilerin devamlı personel olarak istihda- mına- başlandığı zaman göreve alındığını iddia eden Müstedi, kendisininin gündelikçi değil aylıkçı olduğunu ve tam mesai yaptığını iddia ederek hiz- metlerinin emeklilik menfaatleri açısından nazarı dikkate alınmasını iste- miştir.

SONUÇ: Yapılan iddialar tetk-ik edildiğinde eski Polis Yasası Fasıl 215 madde 36(1)'in , Polis Yasası Fasıl 285 madde 30(2) ile aynen korunduğu görülür. Fakat 1955 yılında yapılan 39/55 sayılı yasa ile ilave edilen 30(1) maddesinde devamlılık arzeden bir özel polis kuvvetinin polis te-şkilatına yardımcı olabilmesi için geçirildiği görülmektedir.

Bu durunda Müstedinin hizmetinin emeklilik amaçları bakımından dikkate alınması gereken bir hizmet olduğuna ve Müstedaaleyhin bu yöndeki kararının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bi-r sonuç doğurmayacağına karar verilir.
____________________


H Ü K Ü M

Gümrük ve Rüsumat Dairsinde muvazzaf ve takaüdiyeli kadroda amme memuru olarak görev yapan müstedi emekliye ayrılmadan önce 1955 -10.8.1959 yılları arasında Özel Polis Kuvvetlerinde -(Cyprus Special Constabulary) tam mesai (full time) olarak çalıştığını, başka iş yapmadığını ve bu hizmetlerinin kamu hizmeti olduğunu ve emekliye ayrılırken bu hizmetlerinin de emeklilik yıllarına eklenerek hesaplanması için Personel Dairesi ile Ekonomi v-e Maliye Bakanlığına müracaatta bulunmuştur. Aldığı yanıtta:

"Kıbrıs Özel Polis Kuvvetinde (Cyprus Special Constabulary) 1955 - 10.8.1959 tarihleri arasında yapmış olduğunuz hizmet Başsavcılığın Sav:PD/47 sayı ve 12.4.1977 tarihli yazısındaki hukuki görüş-e atfen, kamu hizmeti sayılamamaktadır.

Bu nedenle söz konusu hizmetlerinizin emeklilik amaçları bakımından dikkate alınmasına yasal olanak bulunmamaktadır."

denmektedir.

Bu yanıtı alan müstedi kendisinin polis olarak Özel Polis Kuvvetlerinde çalışan b-azı kişiler gibi gündelikçi değil, söz konusu edilen tarihler arasında tam mesai olarak ve başka iş yapmadan görev yaptığını kanıtlayıcı belgelerle 4.4.1986 tarihinde avukatı vasıtasıyle tekrar müracaat ederek sunulan belgeler ışığında yeniden tezekkür edi-lerek bu hizmetlerinin emeklilik hizmetlerine eklenmesini talep etmiştir. Bu yeni müracaatına 20.5.1986 tarihinde ikinci bir yanıt verilerek sunulan belgelere rağmen Başsavcılığın sözü edilen 12.4.1977 tarihli hukuki görüşü iptal edilmediğine ve bu hukuki -görüşün geçerli olduğuna göre müstedinin bu hizmetlerinin emeklilik hizmetlerinden sayılmasına olanak bulunmadığı yönünde karar verilmiştir.

Müstedi bu karara karşı işbu başvuruyu dosyalayarak özetle;

(a) 1955-10.8.1959 yılları arasında o zamanki Özel -Polis Kuvvetlerinde (Cyprus Special Constabulary) tam gün (full time) ve çavuş olarak yapmış olduğu görevin kamu hizmeti sayılamsına ve emeklilik maksatları bakımından dikkate alınmasına yasal olanak bulunmadığına dair müstedaaleyh no.1'in 20.5.1986 tarihl-i yazılarında belirtilen kararın hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar verilmesini;

(b) Müstedi avukatı vasıtasıyle sunmuş olduğu yeni belgeleri müsteda- aleyh dikkate almayarak tetkik etmeden Başsavcılığın Sav:PD47/77 -ve 12.4.77 tarihli eski mütalaasına istinat ederek reddetmek suretiyle göstermiş olduğu ihmali göstermemesi gerektiğine dair bir hüküm verilmesini;

(c) Başsavcılığın sözü edilen mütalaasının hatalı veya farklı olgulara dayandığı ve/veya bu meseleye uygul-anmasının yanlış ve uygunsuz ve gayri yasal olduğuna dair hüküm veya emir verilmesini;

talep etmiştir.

Başvurunun olguları kısmında ise müstedi konu tarihler arasında yapmış olduğu görevin niteliği hususunda detay vermiş ve bu husustaki hakikatlara deği-nmiştir.

Müstedaaleyhler ise, itirzlarında özetle; 1952 yılında yayınlanan 14/52 sayılı Special Constables Law ve bu yasa tahtında isdar edilen 264/52 sayılı nizamnameye göre "Special Constabulary" görevi gönüllü olarak ifa edilen bir görev olduğunu, kiş-ilerin esas işi ne ise onu yapmağa devam ettiklerini ve esas yıllık ödeneklerine ek bir ücret ödediklerini, devamlılık arz eden bir görev yap- madıklarını, belirli sürlerle yenilenebilen ve işlerine kısa bir ihbarla son verilebilen nitelikte bir görev oldu-ğunu ve Emeklilik Yasası kapsamında bir "Kamu Hizmeti" olmadığını ileri sürmüşlerdir.

Başvurunun duruşmasında müstedi şahadet vermiş ve 1955 yılında (Special Constable) olarak göreve çağrıldığını, belirli bir eğitimden sonra tam mesai (full time) olarak -görev yaptığını, başka bir iş yapmadığını ve iddia edildiği gibi gündelik değil diğer polisler gibi normal aylık maaş ödendiğini ve bu görevin niteliği itibarıyle kamu görevi olduğunu iddia etmiştir. Ayrıca bu yıllar arasında yaptığı hizmetleri tevsik eden- emare no.II resmi belge ile o tarihlerde Kıbrıs Başsavcı yardımcısı (Solicitor-General) olarak görev yapan ve sonradan Başhakimlikten emekliye ayrılan Sayın Necati Münir Ertekün'ün emare III olarak sunulan yazısını ibraz etmiştir. Şahit no:2 olarak çağrıl-an Mustafa
Defteralı da şahadetinde 1955-1959 yılları arasında Özel Polis olarak görev yaptığını, kendisinin ve müstedinin tam mesai olarak çalıştıkları hususunda ve görevin nitelikleri hakkında şahadet vermiştir. Şahit no:3 olarak çağırılan Yılmaz Bora -ise bu tarihlerde Müfettiş Muvanini olarak görev yapan ve Özel Polis Kuvvetlerinin (Special Constabulary) bir bölümünün, özellikle eğitim sorumlusu bulunduğunu, bu tarihlerde müstedi Güvenç Yusuf'un da full time olarak çavuş rütbesi ile görev yaptığını ve -aylık maaş ödedikleri hususunda şahadet vermiştir. Yine bu şahit şahadetinde bazı özel polislerin tam mesai çalışmadıklarını kendi işlerine ilaveten bu görevi ek olarak yaptıklarını, belirli saatlerde gelip gittiklerini teslim etmekle beraber kendi emrinde- bulunan Özel Polis Kuvvetlerinin bu arada müstedinin de ayrı bir birim olarak görev yaptığını ve tam mesai ve devamlı olarak görev yaptıklarına değinmiştir.

Müstedaaleyhler ise müstedi ve şahitlerinin yukarıda özetlenen şahadetini tekzip edecek herhangi- bir şahit çağırmamışlar, sadece hukuki argümanlar üzerinde durmuşlardır.

Sunulan şahadeti değerlendirdiğimde gerek müstedi ve gerekse şahit no:2, 3 olarak çağırılan şahitlerin şahadetlerine inanmamaya herhangi bir sebep göremiyorum. Bunların mahkemeye d-oğruyu aktardıkları kanaatindeyim. Ayrıca belgesel şahadet olarak sunulan emare no:1 ve II resmi belge ile emare III ola- rak sunulan Emekli Yüksek Mahkeme Başkanı sayın Necati Münir Ertekün'ün vermiş olduğu yazı bu şahitlerin şahadetlerini tamamen destekl-emektedir.

Müstedi avukatı Özel Polis Kuvvetlerinin eski Polis Yassı Fasıl 215 madde 36(1) altında polisi takviye için bu madde altında verilen yetkiye istinaden kısa sürelerle zaman be zaman ihtiyaca göre görev yapan kişileri kapsadığını, bu yasa daha s-onra 1955 yılında değiştirilerek yeni Polis Yasası Fasıl 285 madde 30 altında eski 36(1) maddesinin yeni yasanın 30(2) maddesi olarak muhafaza edildiğini ancak buna ilaveten yeni 30(1) maddesi eklendiğini, bu maddenin ise polis kuvvetlerine yardımcı olabil-ecek yetiştirilmiş devamlı personel bulundurulması amacına yönelik bir madde olduğunu ve müstedi duru- munda olanların 30(2) maddesinden ayrı olarak 30(1) maddesi altında göreve başlamış kişiler olduğunu ve bu madde altında göreve başladıktan sonra devamlı- ve tam mesai yapan personel olduklarına değinmiştir. Yeni Polis Yasası Fasıl 285 madde 58 ise eski yasa altında geçirilen tüzükleri ve hakları saklı tutmakla beraber bu tüzüklerin uygulamada yapılacak değişikliklere tabi olarak kullanıla- cağını vurgulam-ıştır. Müstedi avukatının iddiasına göre eski tüzük değiştiril- memekle beraber uygulamada değişikliğe uğramış ve bu nedenle müstedi durumunda olanlar için harfiyen kaale alınmaması gerekir. Esasen eksi tüzük
yasanın eski 36(1) maddesinin uygulanması içi-n geçirilmiş olup yeni 30(1) maddesini tam anlamı ile kapsamamaktadır.

Yapılan iddiaları tetkik ettiğimde hakikaten eski Polis Yasası Fasıl 215 madde 36(1) yeni Polis Yasası Fasıl 285 madde 30(2) olarak aynen korunmuş- tur. Ancak 1955 yılında 39/55 sayıl-ı yasa ile yeni 30(1) maddesi eklendiği görül- mektedir. İlk nazarda bu iki madde birbirine benzer görülmekle beraber kana- atimce bu yasanın geçirildiği yıllar ve o yıllardaki EOKA tedhiş faaliyetlerinin geniş boyutlara ulaştığı ve devam ettiği dikkate al-ındığında 30(2) maddesinde bölgesel polis kuvvetlerini takviye için alınan ve tamamen geçici statüde bulunan özel polis kuvvetlerinin yeterli olmadığı ve bu amaçla yeni 30(1) maddesinin daha kapsamlı ve devamlılık arzeden bir özel polis kuvvetinin polis te-şkilatına yardımcı olabilmesi için geçirildiği kanaatindeyim. Yine Fasıl 285 madde 58 incelendiğinde yeni tüzükler çıkarılıncaya kadar eski tüzükler yürürlükte bırakılmakla beraber uygulamada zorunlu değişikliklere tabi olarak yürürlükte kaldığı da görülme-ktedir.

"58. (1) Any Regulations made under the Law repealed by this Law which are in force emmediately before the date of the coming into operation of this Law shall, as from that date and until other regulations are made under this Law and shall, with a-ny necessary modifications, have effect accordingly."

Bu durumda müstedi avukatının ileri sürdüğü gibi yeni geçirilen madde 30(1) kaale alındığında genelde devamlı ve tam mesai yapan müstedi durumun- daki personele eski tüzüğün harfiyen uygulanmayacağı k-anaatindeyim. Kanaa- timce niteliklerine ve yaptıkları görevlere göre Özel Polis Kuvvetlerinde devamlı görevde bulunan personel yanında icabı halinde göreve çağırılan ve eski işini devam ettiren özel polisler de mevzuttur. Bu durumda özel polis olarak bu y-ıl- larda görev yapan kişilerin görevlerinin devamlı kamu görevi olup olmadığına karar verebilmek için her meseleyi kendine has olguları içerisinde değerlendir- menin daha doğru olduğu kanaatindeyim. Başsavcının vermiş olduğu mütalaa belirli bir kişi için -verilmiş olup yukarıdaki mülahaza ışığında bu tarihler arasında görev yapan tüm özel polis görevlileri için genel anlamda kullanılamayacağı kanaatindeyim.

Kabul edilen olgulara göre müstedinin mevzu bahis tarihler arasında yapmış olduğu görev emeklilik a-maçları bakımından dikkate alınması gereken bir 'kamu görevi' olduğu açıklığa kavuşmuştur. Bu durumda Başsavcılığın sözü edilen 12.4.1977 tarihli olup özel polis statüsünde olan belirli bir kişi için
verilmiş olan mütalaasının bu olgular ışığın-da müstediyi kapsamadığına karar verilmesi gerekir.

Netice olarak müstedinin 1955-10.8.1959 tarihleri arasında özel polis kuvvetlerinde çavuş rütbesi ile tam mesai olarak yapmış olduğu görevin 'kamu hizmeti' sayılmasına ve emeklilik maksatları bakımından- dikkate alınmasına yasal olanak bulunmadığı yönündeki müstedaaleyh no:1'in 20.5.86 tarihli kararının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğuramayaca- ğına karar verilir. Ayrıca Başsavcılığın Sav:PD47/77 sayı ve 12.4.1977 tarihli eski mütal-aasına istinat ederek müstedinin yeni sunduğu belgeler ışığında konuyu tetkik etmeden müstedinin istidasını reddetmek suretiyle müstedaaleyh- lerin göstermiş olduğu ihmalin yapılmaması gerektiğine karar verilir. Keza Baş- savcılığın konu sayı ve tarihli ka-rarının her meseleye harfiyen uygulanamayaca- ğına ve geçmiş yıllarda özel polis (Cyprus Special Constabulary) görevi yapmış olan kişilerin durumlarının özel olarak tetkik edilerek yapmış oldukları görevin kamu görevi olup olmadığının sunulan belge ve olgu-lar ışığında değerlendiril- mesi gerektiğine karar verilir.

Masraflar hususunda herhangi bir emir verilmez.


(N. Ergin Salahi)
- Yargıç

9 Eylül 1987



Full & Egal Universal Law Academy