Yüksek İdare Mahkemesi Numara 110/1991 Dava No 19/1992 Karar Tarihi 10.06.1992
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi Numara 110/1991 Dava No 19/1992 Karar Tarihi 10.06.1992
Numara: 110/1991
Dava No: 19/1992
Taraflar: Ayfer Örel ile G/yurt Tar. Reh. Şubesi vd
Konu: İşlemlerin yasaya aykırı olduğu idiası
Mahkeme: YİM
Karar Tarihi: 10.06.1992

-D.19/92 YİM 110/91

Yüksek İdare Mahkemesi Olarak Oturum Yapan
Yüksek Mahkeme Huzurunda
Mahkeme Heyeti: Aziz Altay, Celâl Karabacak, Özkan Tunçağ.
Anayasanın 152. Maddesi hakkınd-a.

Müstedi: Ayfer Örel, 8, Bayraktar Sokak, K. Kaymaklı, Lefkoşa.
ile
Müstedaaleyhler: 1. Güzelyurt Tarımsal Rehabilitasyon Şubesi vasıtasıyle
KKTC Başsavcılığı, Güzelyurt.
2. İskân ve Rehabilitasyon Dairesi Müdürlüğü, Lefkoşa
- vasıtasıyle, KKTC Başsavcılığı, Lefkoşa.
3. İskân Bakanlığı vasıtasıyle KKTC Başsavcılığı, Lefkoşa.
4. Eşdeğer Mal Saptama, Değerlendirme ve Tazmin
Komisyonu Başkanlığı vasıtasıyle KKTC Başsavcılığı,
- Lefkoşa.
5. Tapu Dairesi Müdürlüğü Lefkoşa vasıtasıyle KKTC
Başsavcılığı, Lefkoşa.
A r a s ı n d a.

Müstedi namına: Rifat Çomunoğlu.
Müstedaaleyhler namına: Me-hmet Şefik.
İlgili şahıslar namına: Süleyman Dolmacı.



Yasa Maddesi: 41/77 sayılı İskân, Topraklandırma ve Eşdeğer Mal Yasasının 21. maddesi.

İstemin Özeti: Başvuru konusu mallar ile ilgili olarak Müstedaaleyhin aldığı karar ve yapılan işlemlerin yasala-ra aykırı ve yoklukla malûl olduğu ve bu karar ve işlemlerin iptali istemi.

OLAY: Müstedi, başvuru konusu edilen mallarda tahsis sahibi olan müteveffanın kızı, ilgili şahıslar eşi ve damadıdırlar. 1974'de başvuru konusu mallar kendisine tahsis edilen müte-veffanın ölümü üzerine tahsis müteveffanın adında kalmağa devam etti. Bir süre sonra müteveffa adına düzenlenen "T" cetveline müteveffanın güney mal varlığı gösterildiği halde Kuzeyde tahsisindeki mallar gösterilmedi ve "T" cetveline de itiraz olmadığından- kesinleşti. Müstediye hazırlanan mal değer belgesi verildi ve Müstedi 75 günlük hak düşürücü süre içerisinde Mahkemeye herhangi bir başvuruda bulunmadı.
Müstedi Lefkoşa İskân Dairesine bir yazı yazarak babasının hayatta iken tahsisinde olan ve kardeşle-ri ile kendisine verdiği ve halen kullanmakta olduğu taşınmaz malları talep etti. İskân Bakanlığı müteveffanın eşini hak sahibi kabul ederken malları ona verdi. Müsteveffanın eşi de bu malları damadına devrederek onun "T" cetveline dahil edilmesini ve taşı-nmaz mal koçanı almasını sağladı.
Başvuru bu karardan yapıldı.

SONUÇ: Müstedi aldığı "T" cetvellerinin içeriğine itiraz etmediği gibi, 75 günlük süre içerisinde de "T" cetvellerinin içeriğini yakınma konusu yapıp başvuruda bulunmamıştır. Zaman aşımına -uğramış olan başvuru reddolunur.

Atıfta Bulunulan Yargısal İçtihatlar:
YİM 5/76 sayılı Yüksek İdare Mahkemesi kararı.




H Ü K Ü M

Aziz Altay: Müstedi bu başvurusunda, müteveffa Mustafa Ahmet Pehlivan'ın terekesi açılmadan tahsisinde bulunan Aydınköy'd-e Pafta/harita 19/46 E II Blok B Parsel numaralı 15, 16, 17, 51, 52 ve 53 olan narenciye bahçesi veya sulu arazinin eşi Fatma Pehlivan'a tahsis edilmesine ilişkin müstedaaleyhlerin 14.11.1990 gün ve TR 433/23-90 sayılı kararının yoklukla malûl olduğuna ve -bilâhare 16 ve 17 no'lu parseller için Cevdet Çağal'a taşınmaz mal koçanı verilmesine ilişkin 12.4.1991 tarihli kararının hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına karar verilmesini talep etti.

Başvurunun duruşmasında taraflar em-are olarak ibraz ettikleri belgeler dışında başka şahadet çağırmayarak sadece Mahkemeye hitap etmekle yetindiler.

İhtilâf konusu olmayan olgulara göre müstedi 3.11.1978 tarihinde vefat eden Mustafa Pehlivan'ın kızıdır. Başvuruya ilgili şahıs olarak katıl-an Fatma Pehlivan müteveffanın eşi, Cevdet Çağal ise müteveffanın kızı Ülkü'nün kocasıdır.

Başvuru konusu taşınmaz mallar 1977 yılında Mustafa Ahmet Pehlivan'a tahsis edildi. Adı geçenin vefatından sonra da konu mallar İskân Dairesi kayıtlarında onun tah-sisinde gösterilmeye devam edildi. Ancak kullanımı eşi Fatma Pehlivan'da kaldı. Eşdeğerde hak sahibi olan müteveffanın vefatından sonra mirascıları adına düzenlenen "T" cetvellerine sadece müteveffanın Güneyde terkettiği taşınmaz mallar dahil edildi. Kuzey-de kendisine tahsis edilen başvuru konusu taşınmaz mallar ise dahil edilmedi. "T" cetvelleri süresi içinde herhangi bir itiraza uğramadığı için kesinleşti ve müteveffanın Güneyde terkedilen taşınmaz malları için saptanan puanlar müteveffanın varisleri ola-n müstedi dahil, dört evlâdı ile eşi arasında eşit şekilde bölüşülerek herbirine ayrı ayrı mal değer belgesi verildi. Müstedi de hissesine düşen 76.263 puan için 22.2.1984 tarihli mal değer belgesini aldı. Daha sonra müteveffanın Güneyde terkettiği bağlara- uygulanan subjektif değer dolaysııyle müstedi, hissesine düşen 17.014 ek puan için 2.2.1989 tarihli mal değer belgesini aldı. Müstedi bilgisi dahilinde yapılan bu işlemleri yakınma konusu yapıp 75 günlük hak düşürücü süre içerisinde Mahkemeye herhangi bir- başvuruda bulumuş değildir.

Müstedi 7.9.1990 tarihinde Lefkoşa'da İskân Dairesine bir yazı yazdı ve babasının hayatta iken tahsisinde bulunan taşınmaz mallardan 16, 17 ve 52 no'lu parselleri kendisine, diğerlerini de kardeşlerine verdiğini ve sözü edile-n parselleri 1978'den beri kullanmakta olduğunu öne sürdü ve bu parsellerin kendisine eşdeğer puanlarına karşılık verilmesini istedi. Ne var ki İskân Bakanlığı müteveffanın eşi Fatma Pehlivan'ı hak sahibi kabul ederek 14.11.1990 tarihinde müteveffanın adın-daki tahsisi iptal ettikten sonra konu malları Fatma Pehlivan'a tahsis etti. Fatma Pehlivan'ın 36.11.1990 tarihinde verdiği yazılı muvafakat üzerinde 16 ve 17 no'lu parseller damadı Cevdet Çağal'ın "T" cetvellerine dahil edildi ve 12.4.1991 tarihinde de bu- iki parsel için ona taşınmaz mal koçanı verildi.

Müstedi, başvuru konusu mallar ile ilgili olarak alınan karar ve yapılan işlemlerin yasalara aykırı olduğunu ve yoklukla malûl olduğunu iddia ederek bu karar ve işlemlerin iptalini talep etmektedir. Müste-diye göre müteveffa Mustafa Ahmet Pehlivan'ın terekesi 41/77 sayılı İskân, Topraklandırma ve Eşdeğer Mal Yasasının 21. maddesi uyarınca açılmadan müteveffanın mirasının varisleri arasında bölüştürlmemesi gerekirdi.

Mahkeme huzurundaki olgulardan açıkça g-örülebileceği gibi bu başvuruda müstedinin yakınma konusu edip iptalini istediği karar ve işlemler 1984 yılında ve kendisinin bilgisi dahilinde yapılmıştır. Bu işlemler sonucu adı geçen terekeden kendi hissesine isabet eden puanlar için 22.2.1984 tarihli m-al değer belgesini alan müstedi herhangi bir itirazda bulunmamış, 75 günlük hak düşürücü süre içerisinde başvuruda bulunmamıştır. Esasen müstedi de başvurusunun 75 günlük hak düşürücü süre içerisinde dosyalanmadığını kabul etmekte ancak yakınma konusu etti-ği karar ve işlemlerin yoklukla malûl olduğunu öne süremkte ve 75 günlük süre ile bağlı olmadığını iddia etmektedir.

Bir idari karar veya işlemin yoklukla malûl olabilmesi için karar veya işlemin yetki gasbı ile veya açıktan açığa Yasaya aykırı olarak al-ınmış veya yapılmış olması gerekir. YİM 5/76 sayılı kararın 5. sayfasında şöyle denmektedir:

"Yoklukla malûl olan idari işlemlerin sakatlıkları genellikle yetki ve görev gasbı nedeninden doğmaktadır. ........... Eğer bir akam veya organ açıktan açığa yetk-isi olmadan herhangi bir karar alır veya işlem yaparsa bu gibi karar veya işle-min, e-saslı bir şekilde sakat olduğundan doğmamış addolunması ve yok sayılması gerkir."

Yine aynı kararın 9. sayfasında ise şöyle denmektedir:

"Açıktan açığa yasaya aykırı veya tamamıyle görev ve yetki -d-ışı tasarruflar hükümsüzlükle malûl olduklarından bunlar hiçbir zaman sıhhat iktisap edemeyeceklerinden her vakit ortadan kaldırılabilir."

-Yukarıda alıntısı yapılan ilkelerin daha sonra birçok başvuruda benimsenip uygulanmış olduğunu da bu vesile ile belirtmek isteriz.
-
Müstedinin argümanlarını dayandıdığı 41/77 sayılı İskân, Topraklan-dırma ve Eşdeğer Mal Yasasının 21. maddesi aynen şöyledir:

"21. Eşdeğer mal verme kaspamı dışında topraklandırılan aile reisinin ölümü ve 20 yıllık takyi-d süresinin dolmaması halinde, -k-e-ndisine verilen toprak ile varsa üzerindeki t-a-rımsal yapı veya tesisler işletme araç ve gereçleri bir büt-ün saylılır ve mirasçılar arası-n-d-a hiçbir şekilde taksim -e-dilemez.

Aile reisinin ölümünden itibaren en geç iki ay içinde mirasçılar, yukarıda belritilen tarımla ilgili taşınır ve taşınmaz malları, iskân işleriyle ilgili Bakanlığa bildirmekle yükümlüdür.

Mirasçılar, tereke idare memurunun tayininden başlayarak- en geç altı ay içerisinde sözüe dilen bu malların üzerindeki tahsis hakkını öncelikle bu yasaya göre toprak dağıtımından yararlanabilecek mirasçılardan birisine devir ederek miras ortaklığına son verebilirler. Bu gerçekleşmediği takdirde ilgili Bakanlık h-ak sahibi mirasçılardan birine tahsis edilebilir.

Ancak, ölen hak sahibinin veya mirasçılarının Güneyde kalan malları varsa, bunlara karşılık bu mallar öncelikle eşdeğer olarak "T" cetvellerine eklenmek suretiyle eşdeğerde verilebilir."

Görülebileceği- gibi 21. madde itibarı ile eşdeğer mal verme dışında yapılan topraklandırma amaçlı tahsislerle ilgilidir. Halbuki önümüzdeki başvuruda müteveffa Mustafa Ahmet Pehlivan eşdeğerde hak sahibi olduğuna göre kendisine yapılan tahsis topraklandırma amacı ile ya-pılamdığı için 21. maddenin sonunda yer alan şart bendi kapsamına girmektedir. Söz konusu şart bendinde "ölen hak sahibinin veya mirasçılarının Güneyde kalan malları varsa, bunlara karşılık bu malalr öncelikle eşdeğer olarak "T" cetvellerine eklenmek sure-tiyle eşdeğerde verilebilir" denmektedir. Şart bendinin sonunda yer alan "verilebilir" sözcüğünden emredici bir durumun söz konusu olmadığı da ortadadır.

Yukarıda belirtienler ışığında başvuru konusu malların eşdeğerde hak sahibi olan gerek müteveffanın -gerekse mirasçılarının "T" cetvellerine eklenip eşdeğerde verilebileceği açıktır. Buna rağmen başvuru konusu mallar gerek müteveffanın gerekse müstedinin "T" cetvellerine işlenmediği halde, eklenmeleri için süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunulm-adığından "T" cetevlleri kesinleşmiştir. Müstedi, kesinleşen "T" cetvelleri uyarınca isdar edilen Mal Değer Belgelerini de itraz etmeden almıştır.

Yukarıda belirtilenlerden de anlaşılacağı gibi başvuru konusu mallarla ilgili olarak alınan karar ve yapıla-n işlemlerde yetki gasbı olmadığı gibi açıktan açığa yasalara aykırı bir husus da yoktur. Bu nedenle yakınma konusu karar ve işlemlerin yoklukla malûl olduğu söylenemez.

Müstedi 1984 yılında aldığı "T" cetvellerinden başvuru konusu malların eklenmediğini- öğrendiği halde "T" cetvellerinin içeriğine itiraz etmediği gibi Anayasanın 152(3) maddesinde belirlenen 75 günlük süre içerisinde de "T" cetvellerinin içeriğini yakınma konusu yapıp başvuruda bulunmamıştır. Bu durumda yakınma konusu karar ve işlemler yok-lukla malûl olmadığına göre 75 günlük hak düşürücü süre içerisinde dosyalanmayan ve bu nedenle de zaman aşımına uğramış bulunan bu başvurunun reddedilmesi gerekir.

Sonuç olarak başvuru reddolunur.

Masraflar için herhangi bir emir verilmez.


(Aziz Alta-y) (Celâl Karabacak) (Özkan Tunçağ)
Yargıç Yargıç Yargıç

10 Haziran 1992





-


-6-



-


Full & Egal Universal Law Academy