Yüksek İdare Mahkemesi İstinaf Numara 5/2007 Dava No 2/2009 Karar Tarihi 05.05.2009
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi İstinaf Numara 5/2007 Dava No 2/2009 Karar Tarihi 05.05.2009
Numara: 5/2007
Dava No: 2/2009
Taraflar: Hasan Manioğulları ile Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu arasında
Konu: Emeklilik talebi
Mahkeme: Yim/İst
Karar Tarihi: 05.05.2009

-D. 2/2009 YİM İstinaf No: 5/2007
YİM Dava No: 231/2002)

Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152. Maddesi Hakkında.

Mahkeme Heyeti: Şafak Öneri, Talât D. Refiker, Narin F. Ş-efik.

İstinaf eden: Hasan Manioğluları, Gazimağusa
(Davacı)
- ile -

Aleyhine istinaf edilen: Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu, Lefkoşa
(Davalı)
A r a s ı n d a.

İstinaf eden namına: Avukat- Ali Fevzi Yeşilada
Aleyhine istinaf edilen namına: Avukat Talât Kürşat adına Avukat Zehra Yalkut.

İstinaf, Yüksek Mahkeme Yargıcı Necmettin Bostancı'nın YİM 231/02 sayılı davada 27.07.2007 tarihinde verdiği karara karşı Davacı tarafından yapılmıştır.
-
-------------

K A R A R

Şafak Öneri: Davacı, davalıya bağlı Mağusa bölge mühendis-liğinde 24/11/1975 tarihinde işçi olarak göreve başladı. 1/6/1995 tarihine kadar çeşitli hizmet kategorilerinde işçi olarak çalıştıktan sonra, mezkûr tarihte emeklilik- hakkı kazandıran asıl ve sürekli teknisyen III kadrosuna asaleten atandı. Mezkûr tarihten sonra, önce teknisyen II kadrosuna terfi eden davacı, son olarak 1/1/2002 tarihinde terfi ettiği teknisyen I mevkiinde görev yaparken, 8/2/2002 tarihinde yazılı olar-ak davalıya başvurarak emeklilik müracaatında bulundu.
Davacının emeklilik müracaatını değerlendiren davalı, 8/10/2002 tarihli yazısı ile davacının müracaatına cevap verdi. Davalı mezkûr cevabında özetle; davalı kurum tarafından da aynen uygulanan değiştir-ilmiş şekli ile 26/1977 sayılı Emeklilik Yasasının 5(1) maddesi uyarınca emeklilik hakkını kazanabilmesi için davalı kurumda mücahitlik ve özel hizmet eklemeleri dışında fiilen 25 yıl asıl ve sürekli kadrolarda çalışmış olması gerektiğini, davacının 1/6/19-95 tarihinde asıl ve sürekli kadroya atandığı cihetle sadece 13 yıl fiili hizme-tinin bulunduğunu, 61 yaşında olan davacının Emeklilik Yasa-sının 8(4) maddesinde düzenlenen 15 yıllık fiili hizmet süresi şartından da faydalanamayacağını iddia ederek emeklil-ik talebini reddetti.

Davacı, davalının emare 12 olarak dosyada duran cevabının hatalı ve kanunen sakat olduğunu ileri sürerek, YİM 231/2002 sayılı davayı dosyaladı. Davacı, mezkûr davada özetle; davalı kurumda 24/11/1975 tarihinden 1/6/1995 tarihine kad-ar işçi olarak çalıştığını, bu hizmetlerinin 26/1977 sayılı Emeklilik Yasası uyarınca emeklilik hakkı kazandıran hizmet olduğunu iddia etmektedir. Davalı ise, davacının 24/11/1975 - 1/6/1995 tarihleri arasındaki hizmetlerinin Emeklilik Yasasında belirtilen- "özel hizmet" eklemesi olarak dikkate alınabile-ceğini, yasa uyarınca özel hizmetin emeklilik hakkı kazandır-madığını, emeklilik hakkı kazandıktan sonra dikkate alınan bir menfaat olduğunu, davacının 1/6/1995 tarihinde emeklilik hakkı kazandıran bir kadro-ya atandığı cihetle emekli olabilmesi için aranan fiili hizmet süresini tamamlamadığını ileri sürmüştür. Davalıya göre, davacının 1/6/1995 tarihinden önceki hizmetle-rinin emeklilik hakkı kazandıran hizmet olarak telakki edil-mesi halinde, bu hizmetlerin e-meklilik hakkı kazandırması, ancak Emeklilik Yasasının 39(6) maddesindeki şartın yerine getirilmesine bağlıdır. Davacının bu şartı yerine getirdiği kanıtlanmamıştır.

Davayı dinleyen tek Yargıçtan oluşan Yüksek İdare Mahkemesi, 26/1977 sayılı Emeklilik Ya-sasının aynen davalı kurumda da uygulandığını, davacının 24/11/1975 - 1/6/1995 tarihleri arasındaki geçici veya daimi işçi statüsünde yaptığı hizmetlerin Emeklilik Yasasının 7(7) maddesinde düzenlenen özel hizmet eklemesi olmayıp, fiili hizmet olduğunu, an-cak bu hizmetin "devlette" yapılan fiili hizmet olmadığı için, yasa-nın 3(10) maddesi uyarınca emeklilik hakkı kazandıran hizmet sayılamayacağı bulgusuna vararak davayı reddetti. Kararın ilgili bölümünde şunlar yer almaktadır:
"Davanın esasına gelince; -Emeklilik Yasasının 3(10) maddesi, kişinin, emeklilik hakkı kazandıran hizmete geçmesinden önce, geçici veya daimi işçi statüsünde, geçici veya arizi memur statüsünde veya sözleşmeli olarak yaptığı hizmetleri de emeklilik hakkı kazandıran hizmet olarak say-maktadır. Ancak bunun koşulu kişinin Devlette çalışmış olmasıdır.

Yasanın 3(10) maddesi aynen şöyledir:
........................................................

Görüldüğü gibi Yasa açıkça Devlette çalışmış olmayı öngörmektedir. Bunun anlamı Devlet-in işveren olarak bulunduğu durumlardır. Davacı Avukatı 'Devlet' kelimesinin Elektrik Kurumunu da kapsadığı iddiasında bulunmuştur. Yasanın metni açıktır. Yasa tüm kamu kuruluşlarında veya kamu tüzel kişilerinde bu kuralın uygulanacağını söylemiyor. Yasa k-oyucu bunu murat etmiş olsaydı, "Devlette" kelimesi yerine "kamu kurum ve kuruluşlarında veya tüzel kişiliği haiz kamu kuruluşlarında" ibarelerini kullanacaktı.

Nitekim Yasa, 3'ncü maddenin (15)'nci fıkrasında (B) bendinde açıkça bazı kamu tüzel kişile-rini veya kamu kurum ve kuruluşlarını saymakta, Devlet bütçesinden maaş veya ücret almak koşuluyla söz konusu kurumlarda yapılan hizmeti daha sonra kişinin emeklilik hakkı kazandıran hizmete geçmesi halinde, emeklilik hakkı kazandıran hizmet olarak kabul e-tmektedir. Konu maddenin ilgili kısmı aynen şöyledir:
........................................................

Alıntısı yapılan maddede sayılan kurumlar arasında Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu yer almamaktadır.

Kanaatimce yasanın 3(10) maddesinde yer -alan "Devlet" kelimesi, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumunu kapsamamaktadır. Bu nedenle konu madde Davacıya uygulanamaz. Başka bir ifade ile Davacının 24/11/1975 ile 1/6/1995 tarihleri arasındaki hizmeti 26/1977 sayılı Emeklilik Yasası altında kendisine emeklili-k hakkı kazandıran hizmet olarak telâkki edilemez. Bu nedenle Davacının davasının reddi gerekir."

İlk Mahkemenin kararı ve tarafların argümanları yukarıda özetlendiği gibidir.
26/1977 sayılı Emeklilik Yasası, devletin asıl ve sürekli kadrolarında çalışa-n kamu görevlilerine uygulanır. Bu cümleden olmak üzere elektrik kurumunda yapılan hizmet yasanın kapsamı dışındadır. Diğer bir anlatımla, yasa davalı çalışanlarına doğrudan uygulanan bir mevzuat değildir. Davalı çalışanlarına uygulanan özel bir emeklilik -yasası mevcut değildir.
Dava konusu emare 12 yazıda belirtildiği gibi, Emeklilik Yasası, davalı kurum çalışanlarına da uygulanmaktadır. Nitekim bu husus davalı avukatı tarafından da kabul edilmektedir. Davayı dinleyen ilk Mahkeme de huzurundaki bu meseley-i bu yasa altında inceleyerek bir karara varmıştır.

İlk Mahkemeye göre Emeklilik Yasası verbatim (harfi harfine) davalı kurum çalışanlarına uygulanır.

Daha önce de değindiğimiz gibi mezkûr yasa devletin asıl ve sürekli kadrolarında hizmet veren kamu- görevlilerinin emeklilik haklarını düzenleyen bir yasa olduğu için kullanılan terim ve düzenlemeler kamu ve kamu çalışanlarına atıfta bulun-maktadır. Bu nedenle 26/1977 sayılı yasanın davalı tarafından kendi çalışanlarına verbatim (harfi harfine) uygulanm-ası olası değildir. Yasa davalı açısından ancak mutadis - mutandis (halin icabına göre değiştirilerek) uygulanabilir. Örneğin, yasada "kamu görevlisi" tabiri yerine "kurum çalışanı"; "devlet" veya "devlette" kelimeleri yerine "kurum" veya "kurumda" kelimel-eri ikame edilerek uygulanması gerekir. Aksi takdirde yasanın davalı çalışanları için uygulanma olanağı ortadan kalkar. Nitekim, davalı da yasayı ayni şekilde yorum-layıp uygulamaktadır. Davalının ilgili maddede sözü edilen "devlette" tabiri yerine "kurumd-a" tabirinin ikame edilmesi hususunda herhangi bir tereddüt veya bu şekilde ikame edilip uygulanamayacağına dair herhangi bir iddiası yoktur. Bu dava maksatları bakımından yasanın 3(10) maddesinde geçen "devlette" tabirinin yerine "kurumda" tabiri ikame ed-ilerek uygulanması gerekir.

Yukarıdakiler ışığında ilk Mahkemenin yasanın 3(10) maddesinde düzenlenen devlette tabirinin verbatim uygulanması gerektiğine dair bulgusu ve bu bulgu ışığında davayı red ve iptal etmesi hatalıdır.

Yukarıda belirttiğimiz -gibi ilk Mahkeme, davacının davalı kurumdaki 24/11/1975 - 1/6/1995 tarihleri arasındaki hizmet-lerinin Emeklilik Yasası 39(6) maddesine tabi olarak Emekli-lik hakkı kazandıran hizmet olduğu hususunda bulgu yapmasına rağmen, davacının mezkûr madde altındaki- yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğine, özetle emeklilik hakkı kazanıp kazanmadığına dair, herhangi bir bulgu yapmamıştır.
Bu hususla ilgili bir bulguya varılması ve davacının emeklilik hakkı kazanıp kazanamadığına dair bir karara varılabilmesi iç-in dava ilk Mahkemeye iade olunur.

İstinaf masrafları davalı/aleyhine istinaf edilen tarafından ödenecektir.




Şafak Öneri Talât D. Refiker Narin F. Şefik
Yargıç Yargıç Yargıç


5 Mayıs 2009

-










5






Full & Egal Universal Law Academy