Yüksek İdare Mahkemesi İstinaf Numara 11-12/2010 Dava No 8/2012 Karar Tarihi 15.06.2012
Karar Dilini Çevir:
Yüksek İdare Mahkemesi İstinaf Numara 11-12/2010 Dava No 8/2012 Karar Tarihi 15.06.2012
Numara: 11-12/2010
Dava No: 8/2012
Taraflar: Polis Hizmetleri Komisyonu ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı ile Turan M. Bayraktar Kemaloğulları ve Hüseyin Göymen ve diğerleri (İlgili Şahıslar) arasında
Konu: Polis terfisi - Polis çavuşluğundan müfettiş muavinliğine terfi işlemi - Davacı kendisini terfi ettirmeyip İlgili Şahısları terfi ettiren kararın iptali için dava açması - Tek Yargıçlı Yüksek İdare Mahkemesinin terfi kararını iptal etmesi - İptal kararının Davalılar ve İlgili Şahıslar tarafından istinaf edilmesi - İsinaf Mahkemesinin Tek Yargıçlı Yüksek İdare Mahkemesi kararını iptal etmesi.
Mahkeme: Yim/İst
Karar Tarihi: 15.06.2012

-D.8/2012 Birleştirilmiş
YİM/İSTİNAF No:11/2010 ve 12/2010

Yüksek İdare Mahkemesinde
Anayasanın 152.Maddesi Hakkında.

Mahkeme Heyeti:Necmettin Bostancı,Talât D.Refiker,Mehmet -Türker.

YİM/İSTİNAF 11/2010
(YİM 126/2008)

İstinaf eden: 1-Polis Hizmetleri Komisyonu/Polis Genel Müdürlüğü
vasıtasıyla KKTC Başsavcıl-ığı,Lefkoşa
2-Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı(Boğaz-Girne)
vasıtasıyla KKTC Başsavcılığı,Lefkoşa

(Davalılar)
ile -

Aleyhine istinaf edilen-ler:1-Turan M.Bayraktar Kemaloğulları,
Güzelyurt Polis Müdürlüğü, Güzelyurt

(Davacı)

1-Hüseyin Göymen,Mağusa Polis Müdürlüğü,Mağusa
2-Ceyhan Paşa,Mağusa Polis Müdürlüğü,-Mağusa
3-Ömer Uçurum,Girne Polis Müdürlüğü,Girne
4-Salih Bağseven,Girne Polis Müdürlüğü,Girne
5-Osman Aksulu,P.G.M.Çevik Birlik,Dikmen-Girne
6-Hüseyin Kızıltan,P.G.M.Narkotik, Lefkoşa
7-Nihal İnci Akımcı,Lefkoşa Polis Müd.,Lefkoşa
8-Ali Yakuş,Polis Gen-el Müdürlüğü,Lefkoşa
9-Ömür Dalkıran,Lefkoşa Polis Müd.,Lefkoşa

(İlgili Şahıslar sırasıyla 5,6,7,9,10,11,12,13,14)
A r a s ı n d a.

İstinaf edenler namına: Savcı Emine Tayfunsel adına Kıdemli Sa-vcı
Fatma Ertuğrul
Aleyhine istinaf edilen Davacı namına: Avukat Muhabbet Mevsimler
Aleyhine istinaf edilen İlgili Şahıslar 5,6,7,9,10,11,12,13 namına: Avukat Tarık Kadri
Aleyhine istinaf edilen İlgili Şahıs 14 şahsen hazır.



- YİM/İSTİNAF 12/2010
(YİM 126/2008)


İstinaf eden:1-Hüseyin Göymen,Mağusa Polis Müdürlüğü,Mağusa
2-Ceyhan Paşa,Mağusa Polis Müdürlüğü,Mağusa
- 3-Ömer Uçurum,Girne Polis Müdürlüğü,Girne
4-Salih Bağseven,Girne Polis Müdürlüğü,Girne
5-Osman Aksulu,P.G.M.Çevik Birlik,Dikmen-Girne
6-Hüseyin Kızıltan,P.G.M.Narkotik, Lefkoşa
7-Nihal İnci Akımcı,Lefko-şa Polis Müd.,Lefkoşa
8-Ali Yakuş,Polis Genel Müdürlüğü,Lefkoşa

(İlgili Şahıslar sırasıyla 5,6,7,9,10,11,12,13)


ile -


Aleyhine istinaf edilenler:1-Turan M.Bayraktar Kemaloğulları,
Güzelyurt Polis- Müdürlüğü,Güzelyurt

(Davacı)
2-Polis Hizmetleri Komisyonu/Polis
Genel Müdürlüğü vasıtasıyla KKTC
- Başsavcılığı-Lefkoşa
(Davalı 1)

3-Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı
(Boğaz-Girne) vasıtasıyla KKTC
Başsavc-ılığı-Lefkoşa

(Davalı 2)


İlgili Şahıslar:1-Mustafa Yazıcı,Polis Genel Müdürlüğü,L'şa
2-Hasan Kaptan,Mağusa Polis Mü-dürlüğü,M'sa
3-Mehmet Katip,Mağusa Polis Müdürlüğü,M'sa
4-Derviş Çimen,Mağusa Polis Müdürlüğü,M'sa
5-Osman G.Canar,Polis Genel Müdürlüğü,L'şa
6-Ömür Dalkıran,Lefkoşa Polis Müdürlüğü,L'şa

- (İlgili Şahıslar sırasıyla 1,2,3,4,8,14)


A r a s ı n d a.




İstinaf eden İlgili Şahıslar 5,6,7,9,10,11,12,13 namına: Avukat Tarık Kadri
Aleyhine istinaf edilen Davacı namına: Avukat Muhabbet Me-vsimler
Aleyhine istinaf edilen Davalılar namına: Savcı Emine Tayfunsel adına Kıdemli Savcı Fatma Ertuğrul
Aleyhine istinaf edilen İlgili Şahıslar 1,3,4,8,14 şahsen hazır
Aleyhine istinaf edilen İlgili Şahıs no 2 hazır değil.


İstinaflar, Yüksek Mahkeme -Yargıcı Narin Ferdi Şefik'in YİM 126/2008 sayılı davada 5.7.2010 tarihinde verdiği karara karşı 11/2010 sayılı YİM/İstinafta Davalılar ve 12/2010 sayılı YİM/İstinafta İlgili Şahıslar tarafından yapılmıştır.

---------------

H Ü K Ü M
Necmettin Bosta-ncı: Tek Yargıçtan oluşan Yüksek İdare Mahkemesinin (Bundan sonra bu karar maksatları bakımından sadece Mahkeme olarak anılacaktır) YİM 126/08 sayılı davada 5.7.2010 tarihinde verdiği hükme karşı, Davalılar YİM/İstinaf 11/10, İlgili Şahıslar 5,6,7,9,10,11,-12,13 ise YİM/İstinaf 12/10 sayılı istinafları dosyalamışlardır. Her iki istinaf birleştirilerek dinlenmiştir.

Mahkeme, dava ile ilgili müşterek olguları aşağıdaki şekilde özetlemiştir:

1) Davacı 1.5.1985 tarihinde Polis Örgütüne 00672 sicil numarası il-e istihdam edilmiş ve keza 1.8.1995 tarihinde de çavuşluk mevkiine atanmıştır. Davacı gerek polis örgütüne istihdamı gerekse çavuşluk mevkiine olan atanma tarihi itibarı ile hangi tarih itibar edilirse edilsin tüm İlgili Şahıslardan daha kıdemlidir. (Emar-e 1,4,5,8,19,33 ve 35) bunu göstermektedir.

2) Davacı 2001,2002,2003,2004,2005,2006,2007 ve 2008 yıllarında Müfettiş Muavinliği terfileri için açılan özel yetiştirme kurslarına katılmış ve bu kursların tümünü de başarı ile tamamlamış ve keza bu konuda gi-rdiği tüm sınavlarda da geçer not almıştır. (Emare 8'den 15'e) kadar olan belgeler.
3) Davacı, çavuşluk mevkii için gerekli olan yeterlilik sınavlarını 1990-1991 yıllarında keza Müfettiş Muavinliği yani subaylık için gerekli olan yeterlilik sınavlarını da- 2001 yılında başarı ile geçmiştir. Davacı 3.2.2001 tarihinde Kültür Grubu Derece Yükselme Sınavında ve 24.2.2001 tarihinde de Meslek Grubu Derece Yükselme Sınavında başarı göstermiştir. (Emare 50).

4) Davacı 1985 yılından beridir polis mensubudur ve ör-gütün birçok kademesinde çeşitli görevler üstlenmiş bir polis çavuşudur (emare 50.)

5) Davacı, 2001 yılında yeterlilik sınavlarında başarı gösterdiği cihetle dava konusu münhal mevkii için yapılan özel yetiştirme kurslarına yani 2008 yılındaki kurslara k-atılma hakkına sahip bulunmaktadır.

6) Polis Genel Müdürlüğünün 27.3.2008 tarihli yazısı, 2008 yılında yapılacak olan terfiler ile ilgili açılan münhal için 13.3.2008 tarihli yazıdır. Özel yetiştirme kursuna katılabilecek personel listesini ilan etmişti-r. (Emare 6 ve 7.)

7) Polis Genel Müdürlüğü 18.3.2008 tarihli yazısı ile derece yükselmelerinde yapılacak olan değerlendirme kriterlerini de personelin bilgisine getirmiştir. Derece yükselmelerindeki değerlendirmeler 3 ana başlık altında adayların alacak-ları not ağırlıklarına göre yapılacaktı ki buna göre de sicil notu ağırlığı %40, komisyon değerlendirmesi notu ağırlığı %40, kıdem notu da %20 olacaktı (emare 16.)

8) Münhal mevkii için düzenlenen özel yetiştirme kursuna katılan ve başarı gösteren persone-l listesi Polis Genel Müdürlüğünün 12.5.2008 tarihli yazısıyla ilan edildi. Davacı bu sınavda başarılı olmuştur. (Emare 5)

9) Davacının da aralarında bulunduğu toplam 27 aday münhal olan 15 adet müfettiş muavini mevkii için başvuruda bulunmaya hak kazanmı-ştır. Davacı özel yetiştirme kursuna katılarak başarı gösteren ve münhal mevkiiye başvuru hakkı kazanan 27 aday içerisinde kıdem tablosunda 3. sırada bulunmaktadır.

10) Davacı ve İlgili Şahıslar 11.7.2008 tarihinde Davalılar tarafından düzenlenen mülakata- katıldılar.

11) Polis Genel Müdürlüğü 11.7.2008 tarihli yazısı ile Polis Çavuşluğundan Polis Müfettiş Muavinliği'ne terfi eden personelin listesini yayınladı. İlgili Şahıslar işbu mevkiiye terfi ederken Davacının terfi etmesi uygun bulunmadı. Tüm İlgili -Şahıslar Davacıdan daha kıdemli de değillerdir. (Emare 1,3 ve 33)

12) Davacı özel yetiştirme kursunda başarı göstererek mülakata çağrılan ve/veya İlgili Şahıslar arasında en kıdemli olan adaydır. Kıdemin saptanmasında Çavuşluk mevkiine terfi kaydı esas a-lınmıştır.

13) Dava konusu kararda 15 adet polis çavuşu olan İlgili Şahıslar 1.8.2008 tarinden itibaren münhal mevkiilere atandılar. (Emare 3)

14) Kıdem tablosundaki sıraya göre özel yetiştirme kursunda başarılı olan İlgili Şahıslardan Hüseyin Göymen, Öm-er Uçurum, Ceyhan Paşa, Salih Bağseven, Osman Aksulu, Hüseyin Kızıltan, Ali Yakuş ve Ömür Dalkıran her halükarda kıdem sıralamasında ilk 15 içerisinde yer alamamaktadır. (Emare 1)

15) Davacının Sicil Notu (Son üç yıllık sicil notu ortalaması ve terfi sici-l notu toplamının ortalaması) 73.20'dir. İşbu sicil notu İyi bir derecedir. (Emare 2,19 ve 35)

YİM İstinaf 11/10 sayılı davada istinaf eden Davalılar aşağıdaki istinaf sebeplerini ileri sürmüşlerdir:

"1.Muhterem Bidayet Mahkemesi Davacı/Aleyhine istin-af
edilenin terfi alan tüm 15 kişinin terfisinde meşru menfaatinin doğrudan doğruya ve olumsuz olarak etkilenmediği hususunu dikkate almadan ve/veya bu hususta ileri sürülen iddialar hakkında bulgu yapmadan, bir kişi yerine 9 ilgili şahsın terfisi-ni iptal etmekle hatalı hareket etmiştir.

2.Muhterem Bidayet Mahkemesi Davacı/Aleyhine istinaf edilenin Müfettiş Muavinliğine terfi ettirilmesi için bir adet Müfettiş Muavinliği kadrosunun boş bulunmasının yeterli olduğunu ve Davacının meşru menfaat-inin bir kadro ile sınırlı olması gerektiği hususunu dikkate almamakla ve/veya konuyu bu şekilde değerlendirmemekle hatalı hareket etmiştir.

3.Muhterem Bidayet Mahkemesi ilgili şahıs Osman Aksulu'nun Özel Harekat Müdürlüğü'nde görevli olup, özel har-ekat polisi olduğunu, meslek grubu teknik sınavını geçtiğini, Davacı/aleyhine istinaf edilenin bu sınavı geçmediği için Özel Harekat Müdürlüğü'nde görev alamayacağını, bu nedenle Osman Aksulu'nun terfisinin Davacı/Aleyhine istinaf edilenin herhangi bir meş-ru menfaatini doğrudan doğruya ve olumsuz olarak etkilemediğine karar vermemekle ve/veya bu yönde bulgu yapmamakla hatalı hareket etmiştir."

İnceleme:
Görüldüğü gibi, Davalıların istinafı, meşru menfaata
ilişkindir.Ancak, bu hususu incelemeye başlamadan ö-nce, bir noktaya açıklık getirmem gerekir. Gerek layihalarda, gerekse duruşmalarda, meşru menfaatın, kişiye yönelik olduğu, örneğin, meşru menfaatın bir kişi ile sınırlı olduğu yönünde söylemlerde bulunulmuştur. Bu terimler önceki kararlarda da kullanılmış-tır. Aslında, meşru menfaatın mesele üzerinde olduğu, kişiye yönelik olmadığı, bu bakımdan söz konusu kelimeler kullanılırken bunun murad edildiği, görüşünde olduğumu belirtmek isterim.

Yukarıdaki izahattan sonra, meşru menfaatın, dava ikâme edebilmek, d-avayı yürütmekle ilgili şekil ve usul şartı olduğunu akılda tutarak, Davacının mesele üzerindeki meşru menfaatine bakmak gerekir. Konu, davaya dahil edilen ilgili şahısların terfi ettirilmesi ve Davacının terfi ettirilmemesi ile ilgilidir. Davacının söz ko-nusu terfi kararı ile ilgili, bu karar nedeniyle terfisi engellendiği veya kendisine, hakkı olduğu halde terfi verilmediği iddiasında olduğu ve bu iddiası da yasadan doğan bir hakka dayandığı için, söz konusu kararla ilgili olarak meşru menfaati vardır. Bu- menfaat davanın açılıp yürütülmesi ile ilgili olup, davanın sonucu ve dava sonunda verilecek karardan etkilenecek kişilere yönelik değildir.

Kişinin meşru menfaatinin olması demek, idari karara karşı dava açıp yürütmesi demektir. Meseleye bu açıdan bakı-ldığı zaman, Davacının meşru menfaatinin, kişilerle veya terfi ile doldurulan kadro veya kadrolara yönelik olduğunu kabul etmek doğru bir yaklaşım değildir. Keza Mahkemenin sonuçta nasıl bir hüküm vermesi gerekir, varsayımına dayanarak, meşru menfaat tespi-t edilemez.

Tekrarlamak gerekirse, kişinin meşru menfaati dava açıp yürütmekle ilgili olup davanın sonucuyla ilgili değildir.

Yukarıda belirttiklerimi, daha belirgin hale getirmek için Ord.Prof.Sıddık Sami Onar'ın İdare Hukukunun Umumi Esasları isimli e-serin I'nci cilt III'ncü bası sayfa 1781'den aşağıdaki iktibası yapmayı uygun gördüm:

".......iptal dâvalarında menfaat şartı dâvanın esasına taallûk etmiyen, dışında kalan ve sadece dâvanın kabulû
ve dinlenmesi için aranılan bir usul ve şekil ş-artıdır: menfaatin ihlâl edilmiş olması dâvanın neticesine tesir etmez. Yani menfaatin ihlâl edilmemiş olması dâvanın reddi veya ihlâl edilmiş olması dâvanın kabulü ile bu menfaati ihlâl eden hukukî tasarrufun iptali için bir sebep teşkil etmez. Bu şart dâ-vada ciddiyeti temin etmek, alâkasız kimselerin lüzumsuz müracaatlarla idarî kaza mercilerini işgal etmelerine mâni olmak için konulmuş şeklî bir şarttır: Dâvacının kararla ciddî ve makul bir alâkası olduğu ve binaenaleyh dâvasının da ciddî ve samimî bulun-duğu anlaşılan dâva kabul edilir. Esas hakkındaki kararda artık bu menfaat şartının hiç yeri ve tesiri yoktur; menfaatin mevcudiyeti ve ihlâl edilmiş olduğu sabit olsa ve fakat idarî kararda bir sakatlık, bir iptal sebebi bulunmasa iptal talebi reddedilir -ve menfaati ihlâl eden karar yürürlükte kalmakta devam eder."

Mahkeme, nihai karar olan terfi kararından önceki işlemlerde
sakatlık tesbit etmiştir. Mahkemeye göre Polis Hizmetleri Komisyonunun değerlendirme kriteri saptama yetkisi yoktur. Mahkeme bu kon-uda Mavi 124'te,

"Yasanın 12. maddesinin 2. fıkrasında Polis Hizmetleri Komisyonunun yetki ve görevleri belirtilmektedir. Gerek 12. madde gerekse Amme Enstrümanı 234/85 de yayınlanan Polis Hizmetleri Komisyonunun Çalışma Usul ve Esasları Tüzüğünde Polis H-izmetleri Komisyonununa Emare 16'da belirtilen başlıklar altında adaylara değerlendirme yapmak üzere kriter düzenlemeye yetki veren bir kural bulunduğu söylenemez.

Aynı şekilde Amme Enstrümanı 236/85 Polis Örgütü Sınav
Tüzüğü de Polis Hizmetleri K-omisyonuna Emare 16 yazıda alınan karar doğrultusunda değerlendirme kriteri saptamaya yetki vermemektedir. Polis Hizmetleri Komisyonuna sınav mülakat sınavı değerlendirmesi içerisinde sicil dosyalarına ve ayrıca kıdem için de puan vermesine ve bu iki kale-mi mülakat notu ile birlikte 100 puan içerisinde değerlendirmesine yetki vermemektedir."

Yine Mahkeme Mavi 124'te "YİM İstinaf 11/2009 (D.2/2010)'da Polis Hizmetleri Komisyonunun yaptığı değerlendirme ile ilgili Polis yasası ve tüzüklerinde böyle bir biçi-m (şekil ve usul) veya yöntem öngörülmediği ifade edilmiş ve Polis Hizmetleri Komisyonunun bu şekilde davranmasının mevzuata aykırı olduğu kabul edilmiştir."


Keza, Mahkeme Mavi 127'de; "Davalının 11.7.2008 tarihli Polis Müfettiş Muavinliği ile ilgili k-ararı mevzuata uygun olmadığı cihetle tümü ile hükümsüz ve/veya etkisiz ve/veya herhangi bir sonuç doğuramayacağı kabul edilmelidir."

diyerek, ön işlemlerdeki sakatlık sonucunda nihai kararın hükümsüz
ve etkisiz olduğu sonucuna varmıştır. Mahkemenin yuka-rıdaki
bulguları ve vardığı sonuç isabetlidir.

Davacı terfi edenler arasında olmadığı için, tümüyle hükümsüz kabul edilen dava konusu karara ilişkin dava ikâme etmekte meşru menfaatı vardır ve bu kararın birden fazla kişiyi etkilemesi, Davacının meşru me-nfaatinin kısıtlanması gerekir sonucunu doğurmaz. Nitekim Mahkeme bu noktayı da kararında incelemiş ve isabetli bir şekilde meşru menfaatin bir kişinin terfisiyle ilgili olması gerektiği iddiasını reddetmiştir.

Bu bahse daha bir açıklık getirmek gerekir-se; görüldüğü gibi Mahkemenin kararı, ön işlemlerdeki yasaya veya tüzüğe aykırılık nedeniyle nihai kararın tümüyle hükümsüz ve etkisiz olduğunu içermektedir. Karar tümüyle hükümsüz ve etkisiz olduğu sonucuna varıldığı zaman, hükümsüz ve etkisiz olan kararı-n, etkilediği tüm kişiler açısından hükümsüz ve etkisiz olduğunun kabul edilmesi gerekir. Eğer ön işlem veya işlemlerde bir sakatlık olmasaydı ve sadece nihai terfi kararında bir kişinin terfisine ilişkin kararda, yasaya aykırılık söz konusu olsaydı, o zam-an, kısmi hükümsüzlükten bahsedilecekti ve Davacının davadaki meşru menfaati kendisi yerine terfi ettirilen kişi ile ilgili karar üzerine olacaktı. YİM/İstinaf 16/10 sayılı davada ayni gerekçeyle meşru menfaatin bir kişinin terfisiyle ilgili karara ilişkin- olacağını kabul etmiştim.

Yukarıda belirtilenleri desteklemek bakımından Devlet Şurası Dava Daireleri Umumi Heyetinin E No 956/356 k No 959/95 sayılı davasından aşağıdaki iktibası yapmayı uygun gördüm:

"Millî Müdafaa Vekâletinin teklifi üzerine İcr-a Vekilleri
Hey'etince kabul edilen bu talimatnamenin 14 üncü
maddesinin 6 ncı fıkrasının F paragrafının 2 nci bendinde general, amiral ve eşitliğine ittifak halinde sicil alanlar mevcut iken ekseriyetle sicil alanların seçilemiyeceği hakkınd-a sarih ve âmir hüküm sevkedilmiş bulunmakta olmasına göre bu hükme muhalif olarak ekseriyetle sicil alanların ittifakla sicil alanlara tercihan ve takdimen generalliğe ve amiralliğe terfi ettirilmesinin muameleyi iptal sebepleriyle muallel bir hale getire-ceği şüphesizdir."

"......Bu sebeplere binaen dâvacının 30.8.1957 tarihinde tuğgeneralliğe terfi ettirilmesi lâzım geleceği cihetle hilâfına yapılan muamelenin mevzuat hükümlerine aykırılığı dolayısı ile iptaline ve talimatnamenin sarih hükmüne rağmen dâ-vacının terfi ettirilmeyip ekseriyetle sicil alan albayların kendisine takdimen ve tercihen terfi ettirilmesi idareye atafı kabil bir hizmet kusuru mahiyetinde telâkki edildiğinden........"



Mahkemenin meşru menfaatle ilgili bulgusunun isabetini, bir-
örnekle de açıklamak isterim, şöyle ki: Üniversite diploması gerektiren bir üst mevkiiye, lise diploması sahibi birden fazla kişi, örneğin 3 kişi terfi ettirilirse, üniversite diploması sahibi bir aday terfi kararına karşı dava açarsa ve Davacının, bir ad-ayın terfisiyle ilgili karara karşı dava açabileceği kabul edilirse, dava sonunda bir kişinin terfisi ile ilgili karar iptal edilecek, fakat diğer iki kişinin terfi işlemi, ehil olmamalarına ve gayrı yasal olmasına rağmen iptal edilmeyecek ve söz konusu ik-i kişi görevlerine devam edeceklerdir. Böylece iki kişinin terfi işlemi gayrı yasal olmasına rağmen, yargı denetimi dışında kalacaktır. Ayni örneği atamalar için de gösterebiliriz. Hukukun buna cevaz vermesi düşünülemez.

Yukarıda belirtilenler ışığında, -I'inci ve 2'nci istinaf sebepleri reddedilir.

3'üncü istinaf sebebine gelince; İstinaf edenlerin burdaki yakınması, Davacının Özel Harekât Müdürlüğünde görev alamayacağı için Osman Aksulu'nun terfisine ilişkin kararda, meşru menfaatinin olmadığı şeklinde-dir. Yukarıda I ve 2'nci istinaf sebepleriyle ilgili belirttiklerim ışığında, bu istinaf sebebinin de reddi gerekir. Ayrıca YİM İstinaf 11/09 D.2/10 sayılı davada da belirtildiği gibi, belirleyici olan münhal mevkidir. Bu istinafa konu davada münhal mevkii- Polis Müfettiş Muavinliği mevkisidir. Bu münhal mevkiiye müracaat edenlerin Polis Örgütünün hangi biriminde görev yaptığı önemli değildir, önemli olan kişinin münhal mevkiye müracaat için yeterli şartları taşımasıdır. Bu açıdan da 3'üncü istinaf sebebinin- reddi gerekir.
YİM/İstinaf 12/10 sayılı istinafa gelince; Bu istinaf İlgili Şahıslar 5,6,7,9,10,11,12 ve 13 tarafından Mahkemenin yukarıda da zikrettiğim 5.7.2010 tarihli hükmüne karşı yapılmıştır. 5.7.2010 tarihli hükümde İlgili Şahıslar 5,6,7,9,10,11,-12,13 ve 14'ün terfileri ile ilgili karar iptal edilmiş, 1,2,3,4 ve 8'in terfilerinin hükümsüz ve etkisiz olduğuna ilişkin talep ise reddedilmiştir.

YİM İstinaf 12/10 sayılı istinaftaki istinaf sebepleri aşağıdaki gibidir:


"1.İstinaf Sebebi
Muhterem- Bidayet Mahkemesi, Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin dava konusu karara itiraz etmekten engelli (Estopped) olduğu hususunu öncelikle dikkate almamakla hata etmiştir.


Gerekçesi

(a)Muhterem Bidayet Mahkemesi; Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin, Emar-e 16 belge ile terfi işlemlerinin hangi kriterlere göre yapılacağını 18.3.2008 tarihinde öğrenmesine rağmen hiçbir hukuk yoluna başvurmaksızın ve/veya hiçbir çekince koymaksızın sınava katıldıktan sonra bu karara itiraz etmekten engelli (Estopped) olduğuna- zira idare hukuku prensiplerine göre bir işlemi aynı anda hem tensip hem de tasvip (reprobate and approbate) edemeyeceğine karar vermemekle hata etmiştir.

(b)Muhterem Bidayet Mahkemesi Estoppel ilkelerini dikkate almaksızın ilk etapta Davalı tarafı-ndan yapılan mülakatı incelemekle hata etmiştir.

2.İstinaf Sebebi
Muhterem Bidayet Mahkemesi, icrailik prensiplerini Emare 16 belgeye hatalı olarak uygulamıştır.

Gerekçesi
Emare 16 belge, başlı başına icrai bir karar olmasına ve Davacı/Aleyhine -İstinaf Edilenin bilgisine 18.3.2008 tarihinde gelmesine rağmen, Muhterem Bidayet Mahkemesi bu kararın dava konusu yapılabilmesini "ancak uygulandıktan ve bundan davacı etkilendikten sonra" şartına bağlamakla hata etmiştir.

Bidayet Mahkemesi Anayasa'nın 1-52.maddesinde belirtilen; "kararın öğrenilmesi" tarihi yerine "kararın uygulanması" tarihini kriter almakla hata etmiştir. Zira mezkur karar öğrenildiği tarihten itibaren yasal süresi içerisinde aleyhine yargıya gidilmemesi nedeniyle kesinleşmiştir.

3.İs-tinaf Sebebi

Muhterem Bidayet Mahkemesi, huzurundaki davanın neticelenmesinden önce, Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin işbu davayı yürütmeye meşru menfaatinin ortadan kalktığını dikkate almamakla hata etmiştir.

Gerekçesi

Muhterem Bidayet Mahkem-esi, huzurundaki davanın karara bağlanmasından önce, Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin 2007 yılında verilen terfi kararını aynı şekilde iptal etmesi nedeniyle, işbu dava konusu 2008 yılında alınan terfi kararına karşı herhangi bir meşru menfaati kalmadığını- dikkate almamakla ve/veya davayı reddetmemekle hata etmiştir.

Muhterem Bidayet Mahkemesi, 2007 terfilerinin iptalinden sonra Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin dava konusu 2008 terfileriyle ilgili meşru menfaatini, yasal olarak Davalıya direktif verememesi- olgusuna bağlamakla hata etmiştir.

4.İstinaf Sebebi

Muhterem Bidayet Mahkemesi, Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin terfi alan bir kişiyi dava dışında bırakmasını esasa ilişkin usulsüzlük olarak değerlendirip davayı reddetmek yerine; hatalı ve/veya yer-siz olarak Estoppel prensiplerini huzurundaki meseleye uygulayarak İlgili Şahıslar arasında adaletsizlik doğmasına sebep olmuştur.


Gerekçesi
Davacı/Aleyhine İstinaf Edilen, terfi ettirilen bir kişiyi davasına eklemeyerek terfi ettirilen ki-şiler arasında ayrımcılık yapması nedeniyle dava konusu karar bütün olarak iptal edilemez hale geldikten sonra ve Muhterem Bidayet Mahkemesi de yerinde olarak benimsediği doktrin ile "karar ve/veya işlemlerin tüm sonuçları ile ortadan kalkması gerekir" şek-linde görüş bildirdikten sonra Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin davasını usulsüzlükten reddetmemekle ve/veya İlgili Şahıslar arasında ayırım yapmakla hata etmiştir.

5.İstinaf Sebebi

Muhterem Bidayet Mahkemesi, Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin birden fa-zla İlgili Şahıs aleyhine meşru menfaati olduğuna karar vermekle hata etmiştir.


Gerekçesi

Muhterem Bidayet Mahkemesi, kararında "...polis mensupları kıdem tablosuna göre boş kadro sayısına göre terfi ettirilmelidirler" şeklinde görüş bildirdikten sonra- Davacının birden fazla kadroya atanamayacağını ve/veya meşru menfaatinin sadece bir kadro ile sınırlı olduğunu dikkate almaksızın tüm terfileri iptal etmekle hata etmiştir.

6.İstinaf Sebebi

Muhterem Bidayet Mahkemesi, Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin İ-lgili Şahıs No.10 Osman Aksulu aleyhine doğrudan doğruya meşru menfaati olmadığına karar vermemekle ve/veya bu yönde bulgu yapmamakla hata etmiştir.

Gerekçesi

Muhterem Bidayet Mahkemesi, herhalükarda İlgili Şahıs No.10 Osman Aksulu'nun Özel Harekat bir-iminde görevli olduğunu ve teknik personel kapsamında farklı sınava tabi olduğunu dikkate almasına rağmen Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin bu sınavı geçmemesi nedeniyle bu İlgili Şahıs aleyhine meşru menfaatinin olmadığına karar vermemekle hata etmiştir."
-

İstinaf Edenler Avukatı duruşma esnasında 4'ncü istinaf sebebini geri çektiği için 4'ncü istinaf sebebi reddolunmuştur.

5 ve 6'ncı istinaf sebepleri, YİM İstinaf 11/10 sayılı istinaftaki taleplerle ayni ve benzer olduğu ve ordaki talepler karara bağlan-dığı cihetle bu davadaki istinaf sebeplerini be tekrar incelemeye gerek yoktur. YİM İstinaf 11/10 sayılı istinaftaki görüşler ve argümanlar ışığında 5 ve 6'ncı istinaf sebepleri de reddedilir.

Görüleceği üzere I'inci istinaf sebebi, Davacının, terfi işle-mlerinde hangi kriterlerin uygulanacağını 18.3.2008 tarihinde emare 16 belgeyle öğrendiği halde buna itiraz etmediği ve sınava katıldığı için, daha sonra bu karara itiraz edemeyeceğine ilişkindir. Bu istinaf sebebini incelemeden önce Emare 16 olan belgeyi -hatırlamakta yarar vardır. Emare 16 belge aynen şöyledir:

"
KKTC
GÜVENLİK KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI
POLİS GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
LEFKOŞA

Sayı:01/2-2-08-2 18 Mart, 2008
Konu:Derece Yükselmelerinde
Yapılacak Değerlendirme



D O S Y A


1.Polis Hizme-tleri Komisyonu tarafından 17 Mart 2008 tarihinde alınan
prensip kararı doğrultusunda, bu tarihten itibaren polis mensuplarının derece yükselmelerinde Komisyon başka bir karar alıncaya kadar aşağıda belirtilen üç ana başlık altında değerlendirme yapılacak-tır.


KONUAĞIRLIK (%)
a)Sicil Notu (Son üç yıllık
sicil notu ortalaması ile
terfi sicil notu toplamının 40
ortalaması)
b)Komisyon Değerlendirmesi 40
c)Kıdem Notu 20

T O P L A M 100

2.Emrin tüm personele i-mza karşılığı tebliğ edilerek
Prensip Emri olarak muhafaza edilmesini rica ederim.

PÇ.A.ERTOPRAK
MÜF.H.ÇALUDA
POL.MD.S.MANAVOĞLU
Günay ÖZAN
Polis Genel Müdürü

DAĞITIM:
Gereği İçin:
"D" Planı"
İdare hukukunun özelliği itiba-rıyle estoppel müessesesi,
çok ender olarak tatbik sahası bulur. İcrai nitelikte olan idari kararlar, kendiliğinden kişinin hukuku üzerinde etki meydana getirirler. Dolayısıyla, idari kararın kişi üzerinde etki meydana getirmesi için, onun kabulüne gerek -olmadığı gibi, kararın yasaya aykırı olması halinde de yasa dışılık kişinin onayı veya kabulü ile ortadan kalkmaz.

Bilindiği gibi, idari işlemler Bireysel İşlemler ve Düzenleyici İşlemler olarak sınıflandırılır. Bireysel işlemlerde, bazı hallerde estopp-elden bahsetmek mümkündür. Örneklemek gerekirse kişi emekliliğini isterse ve idare de şartları mevcut olduğu için onu emekliye sevkederse, kişi bu sevk kararına karşı dava açamamalıdır. Nitekim YİM 12/88 D.39/90 sayılı davada isteği doğrultusunda idare tar-afından karar alınan Davacının, bu karar aleyhine açtığı davada meşru menfaati olmadığına karar verilmiştir. Ancak unutmamak gerekir ki talep üzerine verilen karar her halükârda yasaya aykırı olmamalıdır.

Prof.Dr.İlhan Özay Günışığında Yönetim isimli es-erinde, Anayasada sayılan düzenleyici işlemler (kanun hükmünde kararname, tüzük ve yönetmelik) dışındaki düzenleyici işlemleri "adsız düzenleyici işlemler" olarak sınıflandırmaktadır. Sayfa 329'da şöyle denmektedir:

"Türk hukukundaki genel düzenleyici iş-lemler sadece bu,
adı Anayasada sayılanlar değildir. Yasal düzenlemeler
Yürütmenin, "karar", "kararname", "tebliğ", "sirküler", "statü", "esaslar", "genel emir", "tenbihname", "genel tenbih", "ilan", "duyuru","plân", "tarife", "ilke kararı", -"yönerge" ve "içdüzen kararı" gibi isimler taşıyan adsız genel düzenleyici işlemler yapmasına da olanak sağlamaktadır."


Düzenleyici işlemler, şahsa yönelik olmayıp, objektif kurallar içeren işlemlerdir. Bunlar kişiye yönelik olmadıkları için bunlarla il-gili estoppelden bahsetmek olası değildir. Dolayısıyla Davacının Emare 16'daki tebliğe itiraz etmeden sınava girmesi, daha sonra bu düzenleyici işleme dayanılarak yapılan işlem veya işlemleri dava konusu yapmasını engellemez. Emare 16'daki tebliğe dayanıla-rak yapılan işlemler, icrai nitelikte olmayıp, hazırlık işlemi mahiyetindedir. Hazırlık işlemleri, tek başına dava konusu yapılamaz. Bunlar eğer kişi üzerinde olumsuz bir etki yapmışsa, ancak nihai kararla birlikte dava konusu yapılabilir. Bunlar icrai nit-elikte olmadıkları için, ve tek başına dava edilemeyecekleri için, dava konusu yapılmaları, süreye tabi değildir. Düzenleyici işlemler iptal davasına konu olmazlar. Yüksek İdare Mahkemesinin böyle bir yetkisi yoktur.

Mahkeme, Emare 16'nın icrai bir karar -olmadığı, Davacının bu işlemden şikâyetçi olması halinde bunu nihai kararla birlikte dava konusu yapacağı ve Emare 16'nın icrai karar olmadığı için 75 günlük dava açma süresine tabi olmadığı, sonucuna varmıştır. Düzenleyici işlemler, iptal davasına konu ol-madıkları için, Mahkemenin belirttiklerinin düzenleyici işleme dayanılarak yapılan işlem veya kararlara ilişkin olması gerekir. Bu yönden kararda bir hata vardır. Ancak bu hata istinafın kabulünü gerektirecek bir hata değildir. Yukarıda hazırlık işlemleri -ve düzenleyici işlemlerle ilgili belirttiklerim ışığında bir Estoppelden bahsedilemez. Bu nedenle bu istinaf sebebinin reddi gerekir.

3'ncü istinaf sebebine gelince, Davacının, 2007 yılı terfileriyle ilgili açmış olduğu davada lehine hüküm elde etmesi, 20-08 yılındaki terfilerle ilgili dava açmasını engeller mi? gerek 2007'deki terfi kararı gerekse 2008'deki terfi kararı birbirinden bağımsız, ayrı birer idari karardır. Kişinin, kendisinin meşru bir menfaatini haleldar eden her idari karara karşı, bu kararla-rın nevi ayni bile olsa, dava açma hakkı vardır. Bu nedenle, Davacının 2008 terfileriyle ilgili kararlara yönelik meşru menfaatinin olmadığı iddiasının reddi gerekir. Mahkeme de bu yöne gitmekle, isabetli davranmıştır.
Davalılar 2007 terfileriyle ilgili M-ahkeme hükmünün gereklerini yerine getirmiş olsaydılar, haliyle Davacının 2008 terfileriyle ilgili kararlara ilişkin bir meşru menfaatinden bahsedilemeyecekti. Mahkeme, kararında, Mahkeme kararlarının uygulanması için, kararı veren Mahkemenin direktif verm-e ve müeyyide uygulama yetkisi olmadığını, idarenin kendisinin hükmün gereklerini yerine getirmesi gerektiğini belirttikten sonra, bu açıdan da Davacının 2008 terfileriyle ilgili meşru menfaatinin var olduğu bulgusuna varmıştır. Mahkemenin vardığı sonuç is-abetlidir.

Yukarıda belirtilenler ışığında, istinaf edenler istinaflarında başarılı olamamışlardır. Her iki istinafın da red ve iptali gerekir.

Talat D.Refiker:1.5.1985 tarihinde Polis Örgütüne katılan, 13 yıldan beri çavuş olan ve ilgili zamanlarda Güz-elyurt Polis Müdürlüğünde görev yapan Davacının (Aleyhine İstinaf Edilen) bir üst dereceye yükselmek için 2008 yılında yapılan yarışma ve/veya yeterlilik sınavlarında başarılı olmasına ve kıdem tablosunda üçüncü sırada yer almasına karşın 11.7.2008 tarihin-de Polis Hizmetleri Komisyonunun (Davalı No:1) kendisine tercihen ve kendisinden daha az kıdemli bulunan 1)Mustafa Yazıcı'yı, 2)Hasan Kaptan'ı, 3)Mehmet Katip'i, 4)Derviş Çimen'i, 5)Hüseyin Göymen'i, 6)Ömer Uçurum'u, 7)Ceyhan Paşa'yı, 8)Osman G.Canar'ı, 9)-Salih Bağseven'i, 10)Osman Aksulu'yu, 11)Hüseyin Kızıltan'ı,12)Nihal İnci Akımcı'yı, 13)Ali Yakuş'u ve 14)Ömür Dalkıran'ı müfettiş muavinliğine terfi ettirmesi üzerine Tek Yargıçlı Yüksek İdare Mahkemesinde Davalılar aleyhine ikame ettiği davada sicil, li-yakat ve yetenek açısından yukarıda ismi geçen kişilerin kendisinden üstün olmadığını, polis mensuplarının terfilerini düzenleyen 51/1984 sayılı Polis Yasası'nın 73'üncü maddesinin (7)'nci fıkrasında "Yükselme için açılacak yeterlilik sınavında başarılı ol-anlar, kıdem tablosuna ve boş kadrolara göre yükselirler" denmesine ve kendisinin de mezkur şahıslara göre daha kıdemli olmasına karşın Polis Hizmetleri Komisyonunun kıdem yerine hiçbir yasal dayanağı olmayan mülakat işlemi ile mezkur terfileri gerçekleşti-rdiklerini iddia etmekte ve aşağıda belirtildiği şekilde;

A)Polis Müfettiş Muavinliği münhal mevkiine ve/veya
kadrosuna ve/veya rütbesine ve/veya derecesine, Davacıya tercihen Mustafa Yazıcı, Hasan Kaptan, Mehmet Katip, Derviş Çimen, Hüseyin Göymen, Öme-r Uçurum, Ceyhan Paşa, Osman G.Canar, Salih Bağseven, Osman Aksulu, Hüseyin Kızıltan, Nihal İnci Akımcı, Ali Yakuş ve Ömür Dalkıran'ın terfi ettirilmesine ve/veya atanmasına ilişkin Davalıların 11 Temmuz, 2008 tarihli ve/veya Temmuz 2008 tarihli karar ve/-veya işleminin tamamen hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurmayacağına;

B)Müfettiş Muavinliği mevkiine ve/veya rütbesine ve/veya
derecesine Davacının terfi ettirilmemesi ve/veya atanmamasına dair Davalılara ait karar ve/veya kararların- ve/veya işlem ve/veya işlemlerin tamamen hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve/veya Davalıların Davacıyı Müfettiş Muavinliği mevkiine atamayı ihmal etmesinin yapılmaması gereken bir ihmal olduğuna ve Davacının konu mevkiye atanması gerektiğine;

C)18.6.2008 tar-ih ve 01/2-2-08-3 sayılı mülakat hakkındaki
kararın ve/veya bu karar ışığında 11 Temmuz 2008 tarihinde yapılan ve terfi kararlarını belirleyen mülakatın ve/veya mülakata ilişkin işlemlerin tamamen hükümsüz ve etkisiz olduğuna ve herhangi bir sonuç doğurma-yacağına;

dair karar verilmesi isteminde bulunmuştur.

Davalılar tarafından dosyalanan müdafaa takririnde ise Davacının iddiaları reddedilmekte ve Davacının da içinde bulunduğu 54 kişinin müfettiş muavinliği münhaline başvurduğunu ve özel yetiştirme kur-suna katılmalarına müteakiben 10.5.2008 tarihinde polis okulunda sınava katıldıklarını, Davacının 55 puan alarak sınavı geçmesine karşın bilahare 8.7.2008 tarihinde yapılan mülakat sonucunda ilk 15 içerisinde yer almayı başaramadığından bu kadro için mevcu-t olan 15 münhalin yapılan mülakat sonucunda ilk 15'e girenler tarafından doldurulmasına Polis Hizmetleri Komisyonunca karar verildiği belirtilmekte ve davanın reddedilmesi talep edilmektedir.

Dava konusu kararda ismi yer alan ve polis müfettiş muavinliğ-ine terfi ettirilen 15 kişiden 14'ünün ise davaya İlgili Şahıs olarak dahil edilmesinden sonra İlgili Şahıslar No:(10) ve (12) Avukatları vasıtasıyle No:(14) ise şahsen dosyaladıkları müdafaa takrirlerinde Davalıların dava konusu yapılan karar ve işlemler-inin geçerli ve yasal olduğu ileri sürülmekte ve davanın reddedilmesi talep edilmektedir.

Davanın yapılan duruşmasında Tek Yargıçlı Yüksek İdare Mahkemesi dava konusu kararın yasal dayanağını teşkil eden 51/1984 sayılı Polis Örgütü (Kuruluş, Görev ve Yet-kileri) Yasası'nın ilgili maddelerini ve özellikle 73(7) maddesini ve 236/85 sayılı Polis Örgütü Sınav Tüzüğü'nün 6'ncı maddesini inceleyip değerlendirdikten sonra Davalının mezkur mevzuatı yanlış uygulaması sonucunda yeterlilik sınavını geçen, özel yetişt-irme kursunu başarı ile tamamlayan ve kıdem sıralamasında 3'üncü sırada olan Davacıyı Polis Müfettiş Muavini mevkiisine terfi ettirmediği bulgusuna vardıktan sonra Davacıya tercihen Polis Müfettiş Muavinliğine dava konusu karar ile terfi ettirilenlerin say-ısı 15 olmasına karşın, 14 kişinin davaya İlgili Şahıs olarak dahil edildiğini, Davacının 15'inci kişi olan Ali Durusular'ın kendisinden daha kıdemli olması ve mülakatın yapılmamış olması halinde dahi bu kişinin konu mevkiye terfi edebilecek bir konumda bu-lunması nedeniyle bu kişinin terfisinin geçersiz kılınması yönünde talep takririnde bir talebi olmaması ve Mahkemenin de bu kişiyi İlgili Şahıs olarak davaya dahil etmemesi, İlgili Şahıslar No:(1),(2),(3),(4) ve (8)'in de tıpkı Ali Durusular gibi mülakat y-apılmamış olması halinde dahi bu kişilerin konu mevkilere terfi edebilecek konumda oldukları Davacı tarafından kabul edildiği için bu kişilerin terfilerinin geçersiz kılınması gerektiğini ileri sürmekte, Davacının estopped olması karşısında Davalının mezku-r terfilerle alakalı 11.7.2008 tarihli kararının tümü ile iptal edilmesine olanak kalmadığını ve bu bağlamda Davacının (1),(2),(3),(4) ve (8) no'lu İlgili Şahıslar hakkındaki taleplerinin reddedilmesi gerektiğini ifade ettikten sonra Davacının meşru menfa-atinin bir adet kadro ile sınırlı olması gerektiği ve bu kadronun da geriye kalan (5), (6), (7), (9), (10), (11) , (12) ve (13) no'lu İlgili Şahıslara kıyasen en kıdemsiz kişi olan (14) no'lu İlgili Şahıs (Ömür Dalkıran)'ın terfi ettirildiği kadro olması b-ağlamında dava konusu kararın sadece İlgili Şahıs No: (14)'ün terfisine ilişkin olan kısmının iptal edilmesi gerektiği şeklinde Mahkemeye sunulan argüman karşısında ise;

" Bu durumda taraflar Mahkemeden kanuna aykırı
bir şekilde terfi ettirilen 9 kiş-i arasından en kıdem-
sizin terfisinin iptalini istemektedirler...51/84 sayılı Polis Yasası'na aykırı bir şekilde terfi ettirilen bu
9 kişi arasından Mahkemenin tercih yapması adil olmaz.
Davalı ve İlgili Kişi (10) ve (12)'nin talep ettiği
şekilde; bugü-ne kadar başarılı bir grafik çizmiş bulu-
nan ve onu şahadetinde ortaya koyan İlgili Kişi No:14'ün terfisinin hükümsüz olduğuna karar vermek Mahkemenin
eliyle adaletsizlik yapmak olur. Bu nedenle Davacının
meşru menfaatinin bir kişi ile sınırlı olduğu idd-iasına itibar etmeme olanak yoktur. "

şeklinde yaptığı değerlendirme sonucunda mevzuata aykırı bir
şekilde terfi ettirilen İlgili Kişi (5), (6), (7),(9),(10),
(11),(12),(13) ve (14)'ün terfileri ile ilgili 11.7.2008 tarihli
Davalının kararının hükümsüz v-e etkisiz olduğuna ve herhangi
bir sonuç doğuramayacağına karar vermiştir.

Bu karara karşı Davalılar tarafından 11/2010 no'lu
istinaf; İlgili Şahıslar (5), (6), (7), (9), (10), (11),
(12) ve (13) tarafından ise 12/2010 no'lu istinaf
dosyalanmıştır.

11-/2010 no'lu istinafta Davalılar tarafından dosyalanan istinaf ihbarnamesinde istinafın dayandığı sebep ve gerekçeler şu şekilde belirtilmektedir:

1.Muhterem Bidayet Mahkemesi Davacı/Aleyhine istinaf
edilenin terfi alan tüm 15 kişinin terfisinde meşru me-nfaatinin doğrudan doğruya ve olumsuz olarak etkilenmediği hususunu dikkate almadan ve/veya bu hususta ileri sürülen iddialar hakkında bulgu yapmadan, bir kişi yerine 9 ilgili şahsın terfisini iptal etmekle hatalı hareket etmiştir.

2.Muhterem Bidayet Mah-kemesi Davacı/Aleyhine istinaf
edilen Müfettiş Muavinliğine terfi ettirilmesi için bir adet Müfettiş Muavinliği kadrosunun boş bulunmasının yeterli olduğunu ve Davacının meşru menfaatinin bir kadro ile sınırlı olması gerektiği hususunu dikkate almamakla v-e/veya konuyu bu şekilde değerlendirmemekle hatalı hareket etmiştir.

3.Muhterem Bidayet Mahkemesi ilgili şahıs Osman Aksulu'nun
Özel Harekat Müdürlüğü'nde görevli olup, özel harekat polisi olduğunu, meslek grubu teknik sınavını geçtiğini, Davacı/Aleyhin-e istinaf edilenin bu sınavı geçmediği için Özel Harekat Müdürlüğü'nde görev alamayacağını, bu nedenle Osman Aksulu'nun terfisinin Davacı/Aleyhine istinaf edilenin herhangi bir meşru menfaatini doğrudan doğruya ve olumsuz olarak etkilemediğine karar verm-emekle ve/veya bu yönde bulgu yapmamakla hatalı hareket etmiştir.

12/2010 no'lu istinafta ise İlgili Şahıslar (5), (6), (7),
(9), (10), (11),(12) ve (13) tarafından dosyalanan istinaf
ihbarnamesinde ise istinafın dayandığı sebep ve gerekçeler şu
şekild-e yer almaktadır:

1.İstinaf Sebebi
Muhterem Bidayet Mahkemesi, Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin dava konusu karara itiraz etmekten engelli (Estopped) olduğu hususunu öncelikle dikkate almamakla hata etmiştir.

Gerekçesi
(a)Muhterem Bidayet Mahkemes-i; Davacı/Aleyhine İstinaf
Edilenin, Emare 16'daki belge ile terfi işlemlerinin hangi kriterlere göre yapılacağını 18.3.2008 tarihinde öğrenmesine rağmen hiçbir hukuk yoluna başvurmaksızın ve/veya hiçbir çekince koymaksızın sınava katıldıktan sonra bu kar-ara itiraz etmekten engelli (Estopped) olduğuna zira idare hukuku prensiblerine göre bir işlemi aynı anda hem tensip hem de tasvip (reprobate and approbate)edemeyeceğine karar vermemekle hata etmiştir.

(b)Muhterem Bidayet Mahkemesi Estoppel ilkelerini di-kkate
almaksızın ilk etapta Davalı tarafından yapılan mülakatı incelemekle hata etmiştir.



2.İstinaf Sebebi
Muhterem Bidayet Mahkemesi, icrailik prensiblerini Emare 16 belgeye hatalı olarak uygulamıştır.

Gerekçesi
(a)Emare 16 belge, başlı başına -icrai bir karar olmasına
ve Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin bilgisine 18.3.2008 tarihinde gelmesine rağmen, Muhterem Bidayet Mahkemesi bu kararın dava konusu yapılabilmesini "ancak uygulandıktan ve bundan Davacı etkilendikten sonra" şartına bağlamakla ha-ta etmiştir.
(b)Bidayet Mahkemesi Anayasa'nın 152.maddesinde
belirtilen; "kararın öğrenilmesi" tarihi yerine
"kararın uygulanması" tarihini kriter almakla hata
etmiştir. Zira mezkur karar öğrenildiği tarihten
itibaren yasal süresi içerisi-nde aleyhine yargıya
gidilmemesi nedeniyle kesinleşmiştir.

3.İstinaf Sebebi
Muhterem Bidayet Mahkemesi, huzurundaki davanın neticelenmesinden önce, Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin işbu davayı yürütmeye meşru menfaatinin ortadan kalktığını dikkate a-lmamakla hata etmiştir.

Gerekçesi
(a)Muhterem Bidayet Mahkemesi, huzurundaki davanın karara
bağlanmasından önce, Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin 2007 yılında verilen terfi kararını aynı şekilde iptal etmesi nedeniyle, işbu dava konusu 2008 yılında alına-n terfi kararına karşı herhangi bir meşru menfaati kalmadığını dikkate almamakla ve/veya davayı reddetmekle hata etmiştir.
(b)Muhterem Bidayet Mahkemesi, 2007 terfilerinin
iptalinden sonra Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin dava konusu 2008 terfileriyle il-gili meşru menfaatini, yasal olarak Davalıya direktif verememesi olgusuna bağlamakla hata etmiştir.

4.İstinaf Sebebi
Muhterem Bidayet Mahkemesi, Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin terfi alan bir kişiyi dava dışında bırakmasını esasa ilişkin usulsüzlük olar-ak değerlendirip davayı reddetmek yerine; hatalı ve/veya yersiz olarak Estoppel prensiblerini huzurundaki meseleye uygulayarak İlgili Şahıslar arasında adaletsizlik doğmasına sebep olmuştur.

Gerekçesi
(a)Davacı/Aleyhine İstinaf Edilen, terfi ettirilen bir-
kişiyi davasına eklemeyerek terfi ettirilen kişiler arasında ayrımcılık yapması nedeniyle dava konusu karar bütün olarak iptal edilemez hale geldikten sonra ve Muhterem Bidayet Mahkemesi de yerinde olarak benimsediği doktrin ile "karar ve/veya işlemlerin- tüm sonuçları ile ortadan kalkması gerekir" şeklinde görüş bildirdikten sonra Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin davasını usulsüzlükten reddetmemekle ve/veya İlgili Şahıslar arasında ayırım yapmakla hata etmiştir.

5.İstinaf Sebebi
Muhterem Bidayet Mahk-emesi, Davacı/Aleyhine İstinaf
Edilenin birden fazla İlgili Şahıs aleyhine meşru menfaati olduğuna karar vermekle hata etmiştir.

Gerekçesi
(a)Muhterem Bidayet Mahkemesi, kararında "...polis
mensubları kıdem tablosuna göre boş kadro sayısına göre terfi e-ttirilmelidirler" şeklindeki görüş bildirdikten sonra Davacının birden fazla kadroya atanamayacağını ve/veya meşru menfaatinin sadece bir kadro ile sınırlı olduğunu dikkate almaksızın tüm terfileri iptal etmekle hata etmiştir.

6.İstinaf Sebebi
Muhterem- Bidayet Mahkemesi, Davacı/Aleyhine İstinaf
Edilenin İlgili Şahıs No:10 Osman Aksulu aleyhine doğrudan doğruya meşru menfaati olmadığına karar vermemekle ve/veya bu yönde bulgu yapmamakla hata etmiştir.

Gerekçesi
(a)Muhterem Bidayet Mahkemesi, her-halükarda İlgili Şahıs
No:10 Osman Aksulu'nun Özel Harekat biriminde görevli olduğunu ve teknik personel kapsamında farklı sınava tabi olduğunu dikkate almasına rağmen Davacı/Aleyhine İstinaf Edilenin bu sınavı geçmemesi nedeniyle bu İlgili Şahıs aleyhine- meşru menfaatinin olmadığına karar vermemekle hata etmiştir.

İstinaflar birlikte ele alınarak dinlenmiştir. 12/2010
no'lu istinafta İlgili Şahıslar No: (5), (6), (7), (9), (10),
(11), (12) ve (13) tarafından dosyalanan istinaf ihbarname-
sindeki 1'inci- istinaf sebebi olarak Aleyhine İstinaf
Edilen/Davacının Emare 16'daki belge ile terfi işlemlerinin hangi kriterlere göre yapılacağını 18.3.2008 tarihinde öğrenmesine rağmen hiçbir hukuki yola başvurmaksızın ve/veya hiçbir çekince koymaksızın sınava katıld-ığı için bu karara karşın itiraz etmekten engelli (estopped) olduğu iddia edilmekte ve bir işlemi aynı anda hem tensip, hem de tasvip (reprobote and approbote) edemeyeceği şeklindeki idare hukuku prensibi ile de desteklendiği belirtilmektedir. Bu istinaf -sebebinde bahsi geçen Emare 16'daki belge ise aynen şöyledir:
"
KKTC
GÜVENLİK KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI
POLİS GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
LEFKOŞA
Sayı:01/2-2-08-218 Mart, 2008
Konu:Derece Yükselmelerinde
Yapılacak Değerlendirme



D O S Y A


1.Polis Hizmetler-i Komisyonu tarafından 17 Mart 2008 tarihinde alınan
prensip kararı doğrultusunda, bu tarihten itibaren polis mensuplarının derece yükselmelerinde Komisyon başka bir karar alıncaya kadar aşağıda belirtilen üç ana başlık altında değerlendirme yapılacaktır.-

KONUAĞIRLIK (%)
a)Sicil Notu (Son üç yıllık
sicil notu ortalaması ile
terfi sicil notu toplamının 40
ortalaması)
b)Komisyon Değerlendirmesi 40
c)Kıdem Notu 20

T O P L A M 100

2.Emrin tüm personele imza k-arşılığı tebliğ edilerek
Prensip Emri olarak muhafaza edilmesini rica ederim.

PÇ.A.ERTOPRAK
MÜF.H.ÇALUDA
POL.MD.S.MANAVOĞLU
Günay ÖZAN
Polis Genel Müdürü

DAĞITIM:
Gereği İçin:
"D" Planı"
İstinaf Eden/Davalı da müdafaa takr-irinde Davacının da içinde bulunduğu 54 kişinin Müfettiş Muavinliği münhaline başvurduğunu ve özel yetiştirme kursuna katılmalarına müteakiben 10.5.2008 tarihinde polis okulunda sınava katıldıklarını, Davacının 55 puan alarak sınavı geçmesine karşın, bilah-are 8.7.2008 tarihinde yapılan mülakatta Emare 16'da yer alan kriterler ışığında yapılan değerlendirme sonucunda ilk 15 içerisinde yer almayı başaramadığından terfi ettirilmediği belirtilmektedir.

Yukarıda yer alan hususlardan görüleceği üzere Aleyhine -İstinaf Edilen/Davacı Emare 16'daki kriterlere göre yapılan değerlendirme sonucunda polis çavuşluğundan polis müfettiş muavinliğine terfi ettirilememiştir.

Ne var ki, Aleyhine İstinaf Edilen/Davacı, İstinaf Eden/Davalı aleyhine ikame ettiği istinaf konus-u davada Polis Hizmetleri Komisyonunun yukarıda yer alan Emare 16'daki yazısında ifadesini bulan kararını dava konusu yapmamıştır.

İdari bir karar ve işlem aksi kanıtlanıncaya kadar doğru ve meşru sayılır ve bu husus idare hukukunun bir prensibi olarak g-erek öğreti de ve gerekse de Mahkeme kararlarında ifade edilmektedir. (Gör:D.31/87 YİM25/87; D.6/91 YİM 9/90).

Dolayısıyle yargı yoluyla şikayet konusu yapılmayan, iptali istenmeyen Polis Hizmetleri Komisyonunun Emare 16'daki yazısında ifadesini bulan ka-rarın ve bu karar gereğince oluşturulan başarı listesinin halen geçerliliğini koruduğu görülmektedir.

Bu olgu dava yoluyla ortadan kaldırılmadığı sürece mezkûr terfilerin yani dava konusu yapılan terfilerin hükümsüz kılınması hukuken mümkün görülmemekted-ir. Diğer yandan Polis Hizmetleri Komisyonunun Emare 16'daki yazısında ifadesini bulan kararın kendisine tebliğ edilmesinden sonra karara karşı olumsuz bir tepki göstermeyip, mülakata katılan ve yukarıda da temas edildiği üzere polis müfettiş muavinliğine -terfi ettirilmemesi üzerine ikame ettiği istinaf konusu davada da Emare 16'daki yazıda ifadesini bulan kararın iptalini istemeyen Aleyhine İstinaf Edilen/Davacının bu süreçten sonra konu mülakatın ve bu mülakat sonucunda oluşturulan başarı listesinin varlı-ğından şikayet etme hakkı bulunmamakta ve buna bağlı olarak da bu konuda şikayet etmekten veya itiraz etmekten hukuken engelli olduğu kabul edilmelidir.

Bu bakımdan 12/2010 no'lu istinaftaki 1'inci istinaf sebebinin kabul edilmesi ve Tek Yargıçlı Yüksek -İdare Mahkemesi kararının iptal edilmesi gerekmektedir.

Bu sonuca vardıktan sonra ise YİM/İstinaf 11/2010 ve 12/2010'daki diğer istinaf sebeplerinin incelenmesine gerek kalmamıştır.

Sonuç olarak Tek Yargıçlı Yüksek İdare Mahkemesinin YİM 126/08 sayılı -davada verdiği karar iptal edilir.

Yargıç Mehmet Türker:Sn.Yargıç Talat Refiker'in kararında belirttiği görüşlere ve vardığı sonuca katılırım.

Mahkeme:Sonuç olarak Tek Yargıçlı Yüksek İdare Mahkemesinin YİM 126/2008 sayılı davada verdiği karar oyçokluğu -ile iptal olunur.

Masraf emri verilmez.


Necmettin Bostancı Talat D.Refiker Mehmet Türker
Yargıç Yargıç Yargıç



15 Haziran,2012





















2






Full & Egal Universal Law Academy