Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 83/2009 Dava No 33/2013 Karar Tarihi 09.10.2013
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 83/2009 Dava No 33/2013 Karar Tarihi 09.10.2013
Numara: 83/2009
Dava No: 33/2013
Taraflar: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ile Peter Franzen arasında
Konu: Alacak Davası - Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonuna devredilen bankadan mevduat hesabının ödenmesi talebi - Davacı, 67 adet hesapta toplam 361,341,15 dolarlık hesap açtığını ileri sürerek alacak davası açması - İlk Mahkemenin Davacı lehine hüküm vermesi - Davlının hükmü istinaf etmesi - İstinafın reddi. Şahadet - Banka defterinin tek başına kesin delil olmaması.
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 09.10.2013

-
D. 33/2013 Yargıtay/Hukuk 83/2009
(Lefkoşa Dava No: 1177/2004)

YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti: Şafak Öneri, Narin F. Şefik, Ahmet Kalkan.
İstinaf eden: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu c/o KKTC Merkez
-Bankası, Lefkoşa
(Davalı)
- ile -
Aleyhine istinaf edilen: Peter Franzen, Karaoğlanoğlu-Girne
(Davacı)


A r a s ı n d a.


İstinaf eden namına: A-vukat Ali Fevzi Yeşilada
Aleyhine istinaf edilen namına: Avukat Ergin Ulunay.


Lefkoşa Kaza Mahkemesi Başkanı Hüseyin Besimoğlu'nun 1177/2004 sayılı davada 30.9.2009 tarihinde verdiği karara karşı, Davalı tarafından yapılan istinaftır.



---------

-
H Ü K Ü M


Şafak Öneri: Bu istinafta, Mahkemenin hükmünü, Sayın Yargıç Narin F. Şefik okuyacaktır.

Narin F. Şefik: Huzurumuzdaki istinaf, Bidayet Mahkemesinin 30.9.2009 tarihli kararından kaynaklanmaktadı-r.

Davacı, Davalı aleyhine ikame ettiği davasında, Tilmobank Ltd.in bünyesinde 67 adet hesapta toplam 361,341.15 dolar tutarında mevduatı bulunduğu halde, Davalı Tilmobank Ltd. bünyesindeki mevduatlar ile ilgili sorumluluk yüklendikten sonra, Davacının m-evduatının kendisine ödenmesi talebini yerine getirmemesi üzerine, 361,341.15 Dolarlık mevduat tutarını Davalıdan talep etmiştir.

Davalı, Davacının Tilmobank Ltd.de mevduatı olduğunu reddetmiştir.

Davayı dinleyen Bidayet Mahkemesi, Davacının Tilmobank'-ta mevduatı olduğunu kabul ettikten sonra, Davacı lehine ve Davalı aleyhine 180,781.090 Dolar ve bu meblağ üzerinden 22.4.2002 tarihinden hüküm tarihine kadar yıllk % 2 faiz, hüküm tarihinden sonra ise yıllık %0.05 faiz için hüküm vermiştir.

Bu hükümden -İstinaf Eden Davalının istinaf ihbarnamesinde, 7 istinaf sebebi bulunmasına rağmen, Davalı tek bir istinaf sebebi üzerinde durmuştur.

İstinaf Eden, "Davacının Tilmobank'ta mevduatı olduğunu gösteren kayıtlara rağmen, kayıtta görülen paranın yatırıldığına- dair şahadet yokluğunda ve paraların verilen talimatlar neticesinde başka birinin hesabından aktarıldığı doğrultusundaki şahadet ışığında, Bidayet Mahkemesi Davacının Tilmobank Ltd.de mevduatı bulunduğunu kabul etmekle hata yaptı." sebebi üzerinde durmuşt-ur.

Bidayet Mahkemesi, huzurundaki şahadeti değerlendirdikten sonra, 39/2001 sayılı Bankalar Yasası'nın 14 (2) ve 19. maddelerini de tezekkür etmiş ve bir kişinin mevduatının nakden yatırılmak suretiyle meydana gelebileceği gibi, başka bir hesaptan haval-e ile de oluşabileceğini kabul etmiş ve "Emare No.1'e konu mevduatın Davacı tarafından şahsen Tilmobank'ta açılmış olma ihtimalinin kuvvetle muhtemel olduğu" ve "bu hesapların ilgili tarihlerde Davacı tarafından bankaya yatırılmak suretiyle açıldığı" bulgu-suna varmıştır.

Bidayet Mahkemesi Mavi 40'da "Emare No.1'e konu mevduatın Cengiz Uyarer'in hesabından aktarılmak suretiyle açıldığını iddia eden Davalı Tanığı Mehmet Akaçalı'nın şahadeti incelendiğinde, bu konu ile ilgili herhangi bir belge veya döküman -ibraz etmediği görülmektedir. Bu konuda bir belge ve döküman veya teyit edici şahadet sunulmadığına göre, Mehmet Akaçalı'nın şahadetine dayanarak bir bulguya ulaşmak mümkün değildir" demiştir.

Bidayet Mahkemesi, Davacının adındaki hesaplara, Cengiz Uyare-r'in hesabından para aktarılmak suretiyle hesapların oluştuğu iddiasına itibar etmemiş ve paranın Davacı tarafından yatırıldığını kabul etmiştir.

Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu aleyhine, mudi olduklarını iddia eden kişiler tarafından açılan birçok dava v-ardır. Bu davaların bir tanesinden yapılan istinaf neticesinde, Yargıtay/Hukuk 28/2000 (D.20/2011)'de mevduat defterlerine verilecek değer ile ilgili Yargıtayın görüşü şu şekilde ifade edilmiştir:

"Mevduat defterlerinin paranın bankaya yatırıldığı
konus-unda karine teşkil ettiği kabul edilmekle
beraber, sadece mevduat defterlerinin mevcudiyetine
dayanarak dava konusu meblağın Davacı tarafından
bankaya yatırıldığının açık göstergesi olarak kabul
edilmesinin mümkün olmadığı ve mevduat hesabı ile
o-luşacak karinenin çürütülebilir, karine olduğu
Bir. Yargıtay/Hukuk 20-21/2005 (D.25/2009) sayılı
kararda açıkça ifade edilmiştir."


Davacının Tilmobank Ltd. nezdinde hesapları olduğunu İstinaf Eden/Davalı kabul etmektedir ancak İstinaf Eden Banka ka-yıtlarında hesapların yer almasına rağmen, bu hesapların gerçek olmadığını iddia etmektedir ve hiçbir zaman Aleyhine İstinaf Edilen/Davacının bankaya para yatırmadığını, Davacı adına açılan hesaplarındaki meblağların Cengiz Uyarer'in hesabından havale edil-diğini, adı geçen kişinin Davalı bankanın esas hissedarı olduğunu ve bu kişinin hesabından transfer edilerek Davacı adına açılan hesaplara aktarılan meblağların, Cengiz Uyarer'in hesabı artıda olmadığından, hesapların eksiye düşerek bu transferlerin yapıld-ığını, bu koşulda Davacı adındaki bu hesapların Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu kapsamında mevduat olamayacağını ve Davacıya ödeme yapma mükellefiyetleri olmadığını ileri sürmektedir.

İstinaf Eden/Davalının, Davacının Tilmobank Ltd.te mevduatı bulunmadığ-ı, hesaplarda görülen meblağların Davacı tarafından yatırılmadığı ve Cengiz Uyarer'in hesabından borçlandırılarak yatırıldığı iddiasında ısrarlı olması halinde, bu iddiasına müdafaa takririnde yer vermeli, Cengiz Uyarer'in ekstrelerini ibraz etmeli ve bu k-oşullarda oluşan bir hesabın mevduat kapsamına giremediğini, Bidayet Mahkemesi huzurunda iddia etmesi gerekirdi. Davalı bunu yapmamış, sadece tanığının şahadetinde bu iddialara yer vermiş, bu doğrultuda herhangi bir iddiayı Davacı tanıklarına da yapmamıştı-r.

Davalının Müdafaa Takririne bakıldığı zaman, Müdafaa Takririnde sadece "Davalı, Davacının Tilmobank Ltd.de yasal çerçevede bir mevduatı olduğunu kabul etmez ve Davacıya ödeme yapmakla mükellef olmadığını ileri sürer" söz dizisinin yer aldığı görülür. -Bu müdafaa takririnin, Davalının şahadet esnasında ileri sürdüğü iddialar için yeterli olmadığı açıktır. Davalı tarafından sunulan şahadette, Cengiz Uyarer'in hesaplar ile ilgili Davalı Tanığı Mehmet Akaçalı şahadet vermiş ve istintak edilmiştir. Bu Tanık -şahadetinde, Davacının parayı nakit yatırmadığını, Davacının hesabına Cengiz Uyarer tarafından para aktarıldığını ve onun hesaplarının hep ekside olduğunu iddia etmiştir. Bu Tanığın iddialarının teyiti için Cengiz Uyarer'in hesapları ile ilgili herhangi bi-r ekstre ibraz edilmiş olmadığından söz konusu iddialar birer kuru iddia olarak kalmıştır.

Bu koşullarda, Davalının Müdafaa Takriri ile şahadetinin uyumlu olmadığı, şahadette ileri sürülen ve esas müdafaa teşkil edecek mahiyetteki olguların Müdafaa T-akririnde yer almadığı kabul edilmelidir. Bu durumda, Bidayet Mahkemesi Davalının iddialarına itibar etmemekle hata yapmamıştır.

Davacı, Bidayet Mahkemesinin huzurundaki şahadet ile davasını ispat etmiş durumdadır. Davacı hesap ekstrelerini ibraz et-miş, Davalı da bu hesapların Tilmobank'ın kayıtlarında yer aldığını kabul etmiştir. Davalı, Davacının oluşturduğu karineyi ortadan kaldıramamıştır. Bu durumda, Bidayet Mahkemesinin, Davacının adında mevduat olarak görülen paranın Davacı tarafından yatırıld-ığına dair bulgu yapmakla hata yaptığını kabul etmeye imkan yoktur.

Bir bankada mevduat hesabı oluşması için, hesap sahibinin kendisinin hesap açarak nakit para yatırabileceği gibi, paranın hesap sahibine başka bir kişi tarafından yatırılması veya hesap -sahibi veya başka bir kişi tarafından da transfer edilmesi veya havale yapılmasıyla mümkündür. Hesaba paranın yatırıldığı kabul edildikten ve banka tarafından hesaba faiz işlendikten veya bir hesap kapanıp yerine 66 hesap açıldıktan sonra, bu hesapların me-vduat hesabı olmadığını iddia etmek zorlaşır. Böyle bir iddia yapılacaksa da, bunun spesifik olarak Müdafaa Takririnde belirtilmesi ve şahadet ile de desteklenmesi gerekir.

Netice itibarıyla, İstinaf Eden istinafında başarılı olmamıştır. Bidayet Mahkemes-i Davacının davasını ispat ettiğini kabul etmek ve Davalının iddialarını reddetmekle hata yapmış değildir.

İstinaf ret ve iptal edilir. İstinaf masrafları ile ilgili emir verilmez.



Şafak Öneri Narin F. Şefik Ahmet Kalkan
Yargıç - Yargıç Yargıç


9 Ekim 2013






6






Full & Egal Universal Law Academy