Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 8/2005 Dava No 24/2010 Karar Tarihi 30.09.2010
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 8/2005 Dava No 24/2010 Karar Tarihi 30.09.2010
Numara: 8/2005
Dava No: 24/2010
Taraflar: Oğuz Asil ile Gazi Mağusa Belediyesi arasında
Konu: Yol yapımı - Davacının müsaadesi olmaksızın dava konusu taşınmaz mal üzerinde yol yapımının engellenmesi talebi - Yol yapımı için davacının izin verdiği gerekçesiyle istinafın reddi.
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 30.09.2010

-D.24/2010 Yargıtay/Hukuk: 8/2005
(Dava No:3686/2002;G.Mağusa)


YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti:Mustafa H.Özkök, Gönül Erönen, Seyit A.Bensen.

İstinaf eden: Oğuz Asil - 9 Evler - Yeni İ-skele
(Davacı)


ile -


Aleyhine istinaf edilen: 1. Gazi Mağusa Belediyesi, Gazi
Mağusa Belediye Başkanı ve Gazi
- Mağusa Belediye Meclisi - Gazi
Mağusa
2. İçişleri, Köyişleri ve İskân
Bakanlığı, KKTC, KKTC
Başsavcılığı vasıtasıyle -
- Lefkoşa
(Davalılar)



A r a s ı n d a.


İstinaf eden namına: Avukat Tevfik Pilli
Aleyhine istinaf edilen No.(1) namına: Avukat Hakkı Önen
Aleyhine istinaf e-dilen No.(2) namına: Savcı Pervin Sağlamer.


Gazimağusa Kaza Mahkemesi Kıdemli Yargıcı Gülden Çiftçioğlu'nun
3686/2002 sayılı davada 31.1.2005 tarihinde verdiği karara karşı, Davacı tarafından yapılan istinaftır.


------------------

H Ü K Ü M


Mustafa H. Özkök: Davacı, Gazimağusa Kaza Mahkemesinde dosyalamış olduğu 3686/2002 sayılı davasında sunduğu Talep
Takririnde aşağıdaki taleplerde bulunmuştur:

"12. Yukarıda belirtilen gerçekler ışı-ğında davacının
davalılar aleyhindeki istemi şöyledir.
Davacının Magosa İlçesi Ayluga Mahallesi, İsmet
İnönü Bulvarı mevkiinde kâin olup Kayıt No: 879,
Pafta No: XIV, Harita No: 59.E.3, Parsel No: 500
olan ve takriben 1 dönüm 3 evlek 1800 aya-kkareden
müteşekkir taşınmaz malın ve/veya arsa nitelikli
arazinin tümü üzerinde mülkiyet hakkına sahip
olduğu, işbu taşınmaz malı davalılardan ve ahar kişilerin müdahalesinden ari olarak kullanma
hakkına sahip olduğu, işbu taşınmaz malı üzerinde
herhang-i bir kamu yolunun bulunmadığını, davalı-
ların veya herhangi başka bir kişinin davacının
izni olmaksızın anılan taşınmaz mal üzerinden
yaya, motorlu herhangi bir araçla veya başka
şekilde geçmeye hakkı bulunmadığı ve davacının,
davalıları veya başka ki-şileri işbu taşınmaz
maldan geçmelerini engelleme hakkına sahip olduğu
yönünde bir mahkeme emri itası.
Muhterem mahkemenin uygun bulacağı başka bir hal
şekli.
Davalıların davacıya 200.000.000TL. zarar ziyan
ve/veya tazminat tediyelerine ilişkin bir mahkeme-
emri itası.
Bu dava masraflarından ibarettir."


Davalı No.(1) ise dosyalamış olduğu müdafaa takririnde özetle; dava konusu yolun yapımı için Davacının izin verdiğini ve yolun yapımında katkıda bulunduğunu ileri sürerek dava konusu taleplerde buluna-mayacağını belirtip davanın reddini talep etmiştir.

Davalı No.(2) ise özetle; dava konusu işlemlerle ilgili ilgisi olmadığını ve/veya herhangi bir tasarrufta bulunmadığını ileri sürerek Davacının kendisinden herhangi bir talepte bulu-
namayacağını -belirtip Davacının davasının reddini talep etmiştir.

Davanın duruşması yapılmıştır. Davacı bizzat şahadet vermiş ve 2 de tanık dinletmiştir. Davalı No.(1) adına ise Gazimağusa Belediye İmar İşleri Şube Sorumlusu olan Fazıl Öztürk şahadet vermiş, Da-valı No.(2) ise Kaymakam Mehmet Nurettin'i şahit olarak dinletmiştir.

Davacının Avukatı yapmış olduğu hitabı sırasında Talep Takririndeki 12(C)'deki zarar ziyanla ilgili talebini geri çekmiştir. Bu nedenle sadece 12(A) paragrafındaki talebi ile il-gili hitapta bulunmuş ve Davalı No.(1)'in müsadesi olmadan dava konusu tarlasından ve/veya gayrımenkûlünden yol yaptığını ileri sürerek davanın kabul edilerek Talep Takririnde olduğu gibi lehine hüküm verilmesi gerektiğini ileri sürdü.

Davalı No.(1) -ise yapmış olduğu hitabında, müdafaasında ileri sürmediği halde dava konusu meseleyi işbu Mahkemenin görmeye yetkili olmadığını, yetkili Mahkemenin ise Yüksek İdare Mahkemesi olduğunu ileri sürmüştür.

Davacı Avukatı ise bu iddiaya verdiği cevabında-, Davacının davasının bir trespass davası olduğunu, bu nedenle özel hukuk alanına girdiği cihetle yetkili Mahkemenin Gazimağusa Kaza Mahkemesi olduğunu ileri sürmüştür.

Yapılan beyanları ve dava ile ilgili lâyiha ve emareleri tetkik eden İlk Mahkem-e, dava konusu meselenin özel hukuk alanına değil kamu hukuku alanına girdiğini bu nedenle dava konusu meseleyi görmeye yetkili Kaza Gazimağusa Kaza Mahkemesi değil Yüksek İdare Mahkemesi olduğunu belirtmiştir.

Meselenin Yargıtay'a gidebileceğini d-e gözönünde bulunduran İlk Mahkeme, meselenin esasını da inceleyip Mavi 76'da şu bulguyu yapmış ve bu bulgu ışığında Davacının davasını reddetmiştir.

" Yukarıdaki yasal ve olgusal durum çerçevesinde,
konu yolun, Emare (3) ve Emare (4)'te-ki tasvip
belgeleri verilir verilmez kamuya (umuma) ait yol
haline geldiği ve dolayısıyle Belediyenin denetimine
tabii olduğu, konu yolun kamunun kullanımına açık
olduğu, Davalı No.(1) ve (2)'nin ve/veya kamunun
konu- yolu kullanma hakkı olduğu, Davalı No.(1) ve
No.(2)'nin, Davacının konu taşınmaz malına herhangi
bir müdahalelerinin söz konusu olmadığı, Davacının
ise, Davalı No.(1) ve/veya No.(2)'nin ve/veya
kamunun, konu yoldan geçmesin-i engelleme hakkına
sahip olmadığı hususunda bulgu yaparım.
Dava konusu yolun kamu yolu olduğu, kamunun
kullanımına açık olduğu ve kamunun konu yolu
kullanma hakkı olduğu bulgusuna vardıktan sonra,
Davacının, D-avalı No.(1) ve No.(2) aleyhindeki
Talep Takririnin 12(A) paragrafındaki talebinin
kanıtlanamadığı cihetle reddedilmesi gerekmektedir."


Davacı bu karara karşı huzurumuzdaki istinafı dosyalamıştır.

İstinafta özetle İlk Mahkemenin y-etki ile ilgili yani
dava konusu meselenin Kaza Mahkemesinde değil Yüksek İdare Mahkemesinde görülmesi gerektiği yönündeki kararının hatalı olduğunu;

2. Esas davasında haksız olduğu sonucuna varıp davasının reddedilmesi gerektiği hususundaki İlk Mahk-emenin bulgusunun da hatalı olduğunu ileri sürerek istinafın kabul edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

Yaptığı hitabında ise özetle; Talep Takririnde ileri sürdüğü -hususları tekrarlayıp davasında haklı olduğunu belirterek istinafın kabul edilerek lehine hüküm verilmesini talep etmiştir.

Aleyhine İstinaf Edilen Avukatları ise yapmış oldukları hitabında; İlk Mahkemenin verdiği kararın doğru olduğunu ve Yargıtay'-ın müdahalesini gerektirmediğini ileri sürerek istinafın reddini talep etmişlerdir.

Yapılan hitaplar ile dava lâyihaları ve sunulan emareler incelendiği zaman meselenin olgularının kısaca şöyle olduğu anlaşılmaktadır:

Davacı, dava ile ilgili -zamanlarda Gazimağusa ilçesine bağlı Ayluga Mahallesinde Kayıt No: 879, Pafta No: XXIV, Harita No: 59.E.2, Parsel No: 500 olan takriben 1 dönüm 2 evlek 1800 ayakkareden müteşekkil taşınmaz malın ve/veya arsanın maliki olduğu ve dava konusu parsele inşaat y-apmak için Davalı No.(2)
Belediyeye müracaat ettiği ve inşaat izninin yol yapım şartı
konduğu bilâhare Davalı No.(2) Belediye ile anlaşılarak dava konusu yolun yapılmasına izin verdiği ve yolun yapımı sırasında da masraflara katkıda bulunduğu, yolun takri-ben yine Davacının şahadetine göre şahadet verdiği 5.11.2003 tarihinde 3-4 sene önce yapılıp hizmete açıldığı, Davacının bilâhare yolun kullanılmasına izni olmadığını ileri sürerek işbu davayı açtığı anlaşılmaktadır. İlk Mahkemenin Mavi 76'daki bulgusu ve- bu bulgu ışığında vardığı neticenin doğru olup olmadığının incelenmesi gerekir. Bu hususta Davacı ve Davalının sunduğu şahadet özetle aşağıdaki gibidir;

Dava konusu yolun Davacının izni ile yapılıp yapılmadığını
incelerken Davacının sunduğu şahadet-in özetle şöyle olduğu Mavi
24, 25, 28 ve 29'da şöyledir:
"S. Siz bu yolun yapılmasına izin verdiniz mi.
C. Kamu yolu olacak şekilde izin verdim.
S. Siz o şartı öngörmekte kamu yolu olacak şartı
ileri sürmediniz ve tal-ep etmediniz.
C. Kamu yolu olacak şekilde izin verdim.
................................................
S. Çünkü bu yolun açılması sizin de inşaatınıza
girmenize büyük kolaylık sağlayacaktır.
C. Kısmen doğrud-ur, zaten büyük miktarda para
verdik.
................................................
................................................
S. Dolayısıyla 62 ve 500 içerisine inşaat yapılaca-
ğında siz izin ve-rdiniz.
C. Biz verdik izin. Biz kamu yolu yapılacak diye
izin verdik. Biz yazılı verdik bu izni yazılı
verdik. Kamu yolu yapılacak diye izin verdik
yazılı.
..........................................-......
................................................
S. Bu yol iddia ettiğiniz bu yol kaç senesinde
açıldı.
C. 3-4 sene önce.
S. Sen bilirsin.
C. Elbette yaşım 70'dir hatırlamıyorum.
S. -Ne zaman yolun açıldığını hatırlamıyorsun.
C. 3-4 sene önce tahminen.
S. Kim açtı bu yolu.
C. Belediye açtı.
S. Asfaltını kim döktü bu yolun.
C. Belediye döktü.
S. Siz asfaltlama işine para verdiniz de -yaptınız.
C. Bizden para istediler verdik. Belediye başkanı
bize yardımcı ol dedi para ver dedi biz de
verdik. Lehimize geldiği için verdik, işimize
geldiği için verdik.
S. Siz bu yolun izin şartların-a uygun olarak açılması
için yasa gereği belediyeye katkıda bulundunuz yol
yardımı olarak.
C. Hiçbir yasa gereği yoktur.
S. Siz bu yolun asfaltlanması için 4 taksit de ödeme
yaptınız belediyeye.
- C. 4 de olur, 5 de olur.
S. Yani ödediniz.
C. Ödedim."



Davalı No.(1) Tanığı Fazıl Öztürk'ün şahadeti ise Mavi 46'da şöyledir:

"S. Bu iki parsel arasında kayıtlarda olmayan bir yol
mevcuttu. Şu anda fiilen -kimler tarafından
kullanılır?
C. Kamu tarafından kullanılır.
S. Ulaşım açısından önemli bir yol mu?
C. Çok önemli bir yoldur. Çünkü DAÜ'sinin önüne
yeni bir çember yapıldı. Oradaki yol iptal
- edildiği için ve trafik yükü bu yola kaldığı
için.
S. Bu yol kimin istemi üzerine yapıldı?
C. İlgili kişilerin Belediye Başkanı ile yani
Davacı ile arasında yapılan akit sonucudur.
S. Ve yol Davacının i-zni ve müsadesi ile yapıldı?
C. Tabi. Parasını Belediye veznesine ödedi.
Makbuzları yanımdadır. Asfaltın yapılması için
Belediye Başkanlığına parasını yatırdı ve
makbuzları yanımdadır.
S. Bugünkü ş-artlarda bu yolun kapatılması mümkün
mü?
C. Kamuya zarar verir. Çünkü o yolun başka
alternatifi yoktur o bölgede."


Yukarıya aktarılan şahadetten de anlaşılacağı gibi dava konusu yolun yapılmadan önce Davacı ile Dav-alı No.(1) Belediye
ile anlaştığı ve Davacının Davalı No.(1)'e dava konusu yolu yapmak için yazılı izin verdiği ve yine yolun yapımı sırasında masraflara katkıda bulunduğu keza yol kenarındaki kaldırımların yapımı sırasında da yine maddi katkıda bulunduğu -anlaşılmak-tadır. Bu şahadeti Davalı No.(1)'in Tanığının şahadeti ile de örtüşmektedir. Bu durumda İlk Mahkemenin Mavi 76'daki bulgusunu yapabilmesi için huzurunda yeterli şahadet olduğu anlaşılmaktadır ve huzurundaki şahadete dayanarak Mavi 76'daki vard-ığı bulgu ışığında Davacının davasını reddetmekle
herhangi bir hata etmediği kanaatindeyiz ve bu hususta bulgu yaparız.

İstinaf Edenin meselenin esası ile ilgili davasını reddetmekle İlk Mahkemenin hata yaptığı yönündeki istinafında başarılı olmadı-ğı cihetle istinafın reddedilmesi gerekmektedir.

Bu sonuca vardıktan sonra İlk Mahkemenin huzurundaki meseleyi görmeye Gazimağusa Kaza Mahkemesinin yetkili olmadığı diğer bir deyişle yetkili Mahkemenin Yüksek İdare Mahkemesi olduğu yönündeki karar-ı incelendiği zaman ise Davacının davasının trespass davası olduğu ve Davalı No.(1) ve (2)'nin kendine ait gayrımenkûle trespass ettikleri ileri sürerek davasını açtığı ve sunduğu şahadetin de bu yönde olduğu dikkate alındığı zaman, keza Anayasamızın 152. -maddesi incelendiği zaman İdarenin karar, işlem veya ihmaline karşı Yüksek İdare Mahkemesinde dava açılmasını öngördüğü de dikkate alındıktan sonra dava konusunun özel hukuk alanına girdiği bu nedenle İlk Mahkemenin dava konusu meselenin Yüksek İdare Mahke-mesinde yetkili olduğu yönündeki kararının ise hatalı olduğu kanaatin-deyiz.

Yukarıda söylenenler ve varılan bulgular ışığında istinaf kısmen kabul edilir ve İlk Mahkemenin yetkisizlik nedeniyle Davacının davasını reddeden kararı iptal edilir. Ancak- Davacı
davanın esası ile ilgili İlk Mahkemenin yukarıya Mavi 76'da belirtilip yukarıya aktarılan bulgusunun ve bulguya dayanarak varmış olduğu sonucun hatalı olduğu hususunda İstinaf Eden Yargıtay'ı ikna etmiş değildir. Bu nedenle esas istinafında başarı-lı olmadığı cihetle istinafın ret ve iptal edilmesi gerekir kanaatindeyiz.

Netice itibarıyle istinaf ret ve iptal olunur.

Meselenin özelliği dikkate alınarak masraflarla ilgili herhangi bir emir verilmez.



Mustafa H. Özkök Gönül Er-önen Seyit A. Bensen
Yargıç Yargıç Yargıç


30 Eylül, 2010
-


9



-


Full & Egal Universal Law Academy