Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 81/2012 Dava No 32/2012 Karar Tarihi 11.07.2012
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 81/2012 Dava No 32/2012 Karar Tarihi 11.07.2012
Numara: 81/2012
Dava No: 32/2012
Taraflar: Naser Ebrahimzadeh Namver ve Mehdi Ebrahimzadeh Namver ile Cavit Ramadansoy n/d Cavit Ramadan, Yıltan Ramadansoyun yetkili vekili ve diğeri arasında
Konu: Ara emrine riayetsizlik - Ara emrine riayet etmeyen Davalı No.1 aleyhine hapislik talebi - İlk Mahkemenin Davalı No. 1e 3 ay hapislik cezası verilmesi - Kararın istinafı - Yargıtay İlk Mahkemenin verdiği kararı " Davalı No.1in mahkeme emrine riayet edinceye kadar, her halukarda 3 ayı geçmeyecek bir süre ile cezalandırılmasına emir verilir" şeklinde değiştirmesi.
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 11.07.2012

-D.32/2012 Yargıtay/Hukuk 81/2012
(Girne Dava No: 1246/11)
Yüksek Mahkeme Huzurunda.

Mahkeme Heyeti:Narin F. Şefik, Hüseyin Besimoğlu, Ahmet Kalkan.

İstinaf eden: 1. Naser Ebrahimzadeh Namver, Girne
2. Mehdi Ebrahimzadeh- Namver, Girne
(Davalılar)

-ile-


Aleyhine istinaf edilen: 1. Cavit Ramadansoy n/d Cavit
Ramadan, Yıltan Ramadansoy'un
yasal ve yetkili vekili sıfatıyla,
Girne-
2. Cavit Ramadansoy n/d Cavit Ramadan
Erol Ramadansoy'un yasal ve yetkili
vekili sıfatıyla , Girne
(Davacılar)

A r a s ı n d a.


İstinaf eden namına :Avukat Mahm-ut Tekinay adına ve şahsen Yusuf Tekinay
Aleyhine istinaf edilen namına : Avukat Emre Efendi

Girne Kaza Mahkemesi Kıdemli Yargıcı Beril Çağdal'ın 1246/2011 sayılı davada 20.4.2012 tarihinde verdiği karara karşı, Davalılar tarafından yapılan istinaftır.


-
------------




H Ü K Ü M


Narin F.Şefik: Bu istinafta, Mahkemenin hükmünü, Sayın Yargıç Hüseyin Besimoğlu okuyacaktır.

Hüseyin Besimoğlu: Bu istinaf, Girne Kaza Mahkemesinin, 1246/2011 sayılı davada 22.07.2011 tarihli istida- gereğince, 20.4.2012 tarihinde verdiği karardan yapılmıştır.

İSTİNAFA KONU OLGULAR:

Aleyhine İstinaf Edilen Davacılar, İstinaf Eden Davalılar aleyhine, 1246/2011 sayılı davayı ikame ettiler ve bu dava ile Davalıların, dava konusu taşınmaz malı tahliye -etmelerini, kira bedellerini ödemelerini talep ederken, mesne profits talebinde de bulundular.

Aleyhine İstinaf Edilen Davacılar, aynı dava altında, 24.5.2011 tarihli tek taraflı bir istida dosyalayarak, dava sonuçlanıncaya kadar, Davalıların ve/veya Mü-stahdemlerinin ve/veya ajanlarının, Corner Restaurant'ı veya işletmeyi ve bu Restaurant içinde bulunan eşyaları satmaktan ve devretmekten men edilmesi talebinde bulundular.

Bu talepleri değerlendiren İlk Mahkeme, 24.05.2011 tarihli istidadaki talepler do-ğrultusunda, 31.5.2011 tarihinde emir verdi ve istidayı dinlenmek ve tebliğe olanak tanımak için duruşmayı başka bir güne tehir etti.

İlk Mahkemenin, geçici olarak vermiş olduğu emir, 14.6.2011 tarihinde Davalı 1'e şahsen, Davalı 2'ye Davalı 1 vasıtasıy-la tebliğ edildi.

Gerek dava celpnamesinin, gerekse geçici olarak verilen
ara emrinin tebliğ edilmesinden sonra, Davalılar, avukatları vasıtasıyla isbat-ı vücut ettiler.

Aleyhine İstinaf Edilen Davacı/Müstediler 22.7.2011 tarihinde bir istida do-syaladılar ve Davalı/ Müstedaaleyhlerden aşağıdaki taleplerde bulundular:

"1. Muhterem Mahkemenin yukarıdaki ünvanlı ve sayılı
davada 31.5.2011 tarihinde verdiği Emre, Davalıların ve/veya ajanlarının ve/veya hizmetkarlarının kasten uymayarak ve/veya D-avalıların ve/veya ajanlarının ve/veya hizmetkarlarının, Emre konu Girne Kordon Boyunda bulunan Corner Restaurant içerisindeki demirbaşı ve/veya eşyaları elden çıkarmaya çalışmakla ve/veya elden çıkartarak ve/veya satmaya çalışmakla ve/veya devretmeye çalı-şmakla ve/veya Corner Restaurant dışına çıkarmaya çalışmakla ve/veya restaurant dışına çıkartarak ve yine Girne Kordon Boyunda bulunan Corner Restaurant'ı ve/veya restaurantın işletmesini üçüncü bir kişiye ve/veya kişilere devretmeye çalışmakla ve/veya dev-retmekle ve/veya üçüncü kişilere kiralamaya çalışmakla ve/veya üçüncü kişi ve/veya kişilerin tasarrufuna vermeye çalışmakla ve/veya işletmesine vermeye çalışmakla ve/veya üçüncü kişilerin tasarrufuna ve işletmesine vermekle ve/veya ortaklık yapmaya çalışma-kla ve/veya ortaklık yapmakla Davalıların, Muhterem Mahkemenin Emrini 14.6.2011 tarihinde tebliğ almış olmalarına rağmen, Emre karşı geldiklerinden Davalıların aleyhine birer şahıs zaptı müzekkeresi çıkarılması ve/veya Writ of Attachment emri ısdar edilmes-i.

2. Muhterem Mahkemenin Davalıların ve/veya ajanlarının ve/veya hizmetkarlarının aleyhine 31.5.2011 tarihinde vermiş olduğu Mahkeme Emrinin, Davalılar'a 14.6.2011 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen, Davalıların ve/veya ajanlarının ve/veya hizmetka-rlarının Muhterem Mahkemenin emrine riayetsizlik ve/veya itaatsizlik ederek Hükme rağmen aykırı harekette bulunmalarından dolayı cezalandırılıp hapsedilmeleri hususunda bir emir."


Aleyhine İstinaf Edilen Müstedi, istidasını, Anayasanın 142. maddesi, 1976- sayılı Mahkemeler Yasası'nın 41,50,52. maddelerine ve Hukuk Muhakemeleri Usulü Tüzüğü'nün Emir "42" "A"nın 1,2,3,4,5,6 ve 7. maddelerine istinad ettirmiş ve istidasını Müstedi No:1'in yemin varakası ile desteklemiştir.

Bu istidanın, İstinaf Eden Davalı/M-üstedaaleyhlere tebliğ edilmesi ile Davalı/Müstedaaleyhler 16.11.2011 tarihinde, Davalı No:1'in yemin varakası ile desteklenmiş bir itirazname dosyaladılar.

İstinafa konu bu istidanın duruşması yapılmış ve duruşma sonucunda, İlk Mahkeme, kararında izah e-ttiği gerekçelerle, Mahkeme emrine riayet etmediği nedeniyle, İstinaf Eden Davalı No:1 müstedaaleyhi 3 ay süre ile hapis cezası ile cezalandırmıştır.

Bu karar üzerine İstinaf Eden/Müstedaaleyh, bu istinafı dosyalamıştır.

İSTİNAF SEBEPLERİ

İstinaf -Eden, 4 istinaf sebebi ileri sürmüş olmakla birlikte, istinaf sebeplerini iki başlık altında özetlemeyi uygun bulduk.

İlk Mahkeme, 22.7.2011 tarihli hapislik istidasını (Writ of attachment) incelerken, huzurundaki şahadeti hatalı değerlendirmiş, riayetsiz-lik olup olmadığını gerektiği gibi incelememiş, Hukuk Muhakemeleri Usulü Tüzüğü'nü, özellikle E "42" "A" hükümlerini ve 9/76 sayılı Mahkemeler Yasası'nın 50. maddesini hatalı bir şekilde uygulayarak, emre riayetsizlik olmamasına rağmen her halükarda emre r-iayet edilinceye kadar bir hapislik emri vereceği yerde, İstinaf Eden Müstedaaleyhi, Mahkeme emrine uymadığı cihetle, 3 ay süre ile cezalandırmakla hatalı hareket etmiştir.
İlk Mahkeme, İstinaf Eden Davalı No:1 aleyhine masraf emri vermekle ve Davalı 2 ale-yhine masraf emri vermemekle hatalı hareket etmiştir.


TARAFLARIN İDDİALARI


İstinaf Eden/Müstedaaleyh Avukatı, özetle; istinafa konu edilen ara emrinin, 22.7.2011 tarihinde tadil edilerek, dava sonuna kadar kesinleştirildiğini, kesinleşmiş bu emrin İst-inaf Eden Müstedaaleyhe tebliğ edilmediğini, E "42" "A" gereğince bir riayetsizliğin olmadığını, riayetsizlik olsa bile, dava konusu yerin tahliye edilip Aleyhine İstinaf Edilen Davacılara teslim edildiğinden riayetsizliğin ortadan kalktığını, 9/76 sayılı- Yasa'nın 50. maddesinden murat edilenin emrin uygulanmasını sağlamak ve emre uyuluncaya kadar emre uymayanları cezalandırmak olduğunu, esas amacın riayetsizliğin ortadan kaldırılmasını zorlamak olduğunu, cezalandırma olsa bile 3 ay koşulsuz cezanın çok uz-un olduğunu ileri sürüp, istinafın kabul edilmesini talep etmiştir.

Aleyhine İstinaf Edilen Müstedi Avukatı, özetle; 31.5.2011 tarihli emrin tebliğ edildiğini, emre riayetsizlik istidasının geçici emirden dolayı dosyalandığını, İstinaf Eden Müstedaaleyhi-n 31.5.2011 tarihli emre riayet etmediğini, dava konusu yerin, istidanın duruşmasından sonra tahliye edilip Davacılara teslim edildiğini, İlk Mahkemenin kararının doğru olduğunu ve istinafın reddini talep etmiştir.





İSTİNAF SEBEPLERİNİN İNCELENMESİ:


-Birinci başlık altındaki istinaf sebebinin incelenmesi:

"İlk mahkeme 22.7.2011 tarihli hapislik istidasını (Writ of attachment) incelerken huzurundaki şahadeti hatalı değerlendirmiş, riayetsizlik olup olmadığını, gerektiği gibi incelenmemiş, Hukuk Muhake-meleri Usulü Tüzüğü'nü özellikle E "42" "A" hükümlerini ve 9/76 sayılı Mahkemeler Yasası'nın 50. maddesini hatalı bir şekilde uygulayarak emre riayetsizlik olmamasına rağmen her halükarda emre riayet edilinceye kadar bir hapislik emri vereceği yerde, İstin-af Eden Müstedaaleyh, Mahkeme emrine uymadığı cihetle 3 ay süre ile cezalandırmakla hatalı hareket etmiştir."


İstinafa konu olgulara göre ;İstinafa konu edilen Girne Kordon boyundaki Corner Restaurant olarak isimlendirilen işyeri , Aleyhine İstinaf Edi-len Davacılar tarafından, İstinaf Eden Davalılara kiralanmıştır.

Aleyhine İstinaf Edilen Davacılar, Corner Restaurant isimli işyerinin ve içindeki demirbaş eşyanın, İstinaf Edenler tarafından üçüncü kişilere devredilmek veya satılmak veya kiralanmak üze-re olduğunu iddia ederek, 24.5.2011 tarihli tek taraflı bir istida dosyalamış ve bu istidanın işitilmesi üzerine Corner Restaurant isimli işyeri ve içindeki demirbaşın üçüncü kişilere devredilmesini, satılmasını, kiralanmasını yasaklayan 31.5.2011 tarihli- bir emir temin edilmiştir.

Aleyhine İstinaf Edilen Davacı/Müstediler, 22.7.2011 tarihinde dosyaladıkları çift taraflı bir istida ile, İstinaf Eden Davalı /Müstedaaleyhlerin 31.5.2011 tarihinde verilen emre riayet etmediklerinden, cezalandırılmaları-nı talep etmektedirler.

Mahkeme emirlerine riayetsizlikten ötürü hangi hallerde hapislik müeyyidesinin uygulanacağı ve bu bağlamda takip edilecek yöntemler, 9/76 sayılı Mahkemeler Yasası'nın 50. maddesinde düzenlenmiştir.

9/76 sayılı Mahkemeler Yas-ası'nın 50. maddesi aynen şöyledir:

"50. Her mahkeme Hukuk Muhakemeleri Usulü Tüzüğüne uymak koşuluyla bir işlemin yapılmasına veya yapılmamasına ilişkin bir emrine riayeti, para cezası veya hapislik veya müsadere yolu ile zorlamak yetkisine sahiptir. Mah-keme, ek olarak lehine emir verilmiş kişiye uygun gördüğü bir miktarın tazminat olarak ödenmesine hükmedebilir."


Alıntısı yapılan 50. maddenin içeriğinden görülebileceği gibi, Hukuk Muhakemeleri Usülü Tüzüğü'ne uymak koşuluyla bir kaza mahkemesi, v-ermiş olduğu bir emre riayeti zorlamak için para cezası, hapislik veya müsadere emri verebilir.

Bu husus Y/H 68/85 D.37/85 sayılı kararda incelenmiş ve şu şekilde ifade edilmiştir:

"Alıntısı yapılan 50. maddenin içeriğinden görülebileceği gibi bir k-aza mahkemesi vermiş olduğu bir emre riayeti zorlamak için para cezası, hapislik veya müsadere emirleri verebilir. Diğer bir deyişle bir kaza mahkemesi verdiği emre uyulmasını sağlamak maksadıyle gerekirse kişiyi hapsetmek yetkisine haizdir. Ancak dikkat e-dilecek olunursa gerek para, gerek hapis ve gerekse müsadere cezası tek bir amaca yani verilen emre riayeti zorlamağa yöneliktir. Verilen emre riayet söz konusu değilse bu maddenin işlerlik kazanmasına haliyle olanak yoktur.''

Görülebileceği gibi; ge-rek para cezası, gerek hapis cezası ve gerekse müsadere cezasının amacının verilen emre riayeti cezalandırma yoluyla zorlamaya yönelik olduğu şeklinde ifade edilmektedir.

9/76 sayılı Yasa'nın 50. maddesindeki yetki Hukuk Muhakemeleri Tüzüğü Emir 42 -A 'daki kurallara uymak koşuluyla kullanılmaktadır.


Buna göre; mahkeme tarafından verilen bir emir, HMUT E."42"
"A"nın 1'inci nizamına uygun olarak düzenlenip 2'nci nizama uygun olarak aleyhine emir verilen kişiye şahsen tebliğ edilmelidir. Usulün-e uygun bir tebligat yapıldıktan sonra, tebliğ edilen kişinin bu emre uymaması halinde, genellikle çift taraflı veya nadiren bazı hallerde genellikle tek taraflı olarak E. "42" "A"(3)'e göre, mahkemeye bir "writ of attachment" için müracaat edilmeli ve ist-ida ilgili şahsa şahsen tebliğ edilmelidir.

Tebliğe rağmen ilgili şahıs mahkemede hazır bulunmazsa, nizam 4'e göre, tutuklama müzekkeresi ısdar edilmeli ve bu şekilde mahkemeye celbedilmelidir.

Mahkemeye celbedilen kişi, E."42" "A" nizam 6 alt-ında, evvelce mahkeme emrine ne sebeple uymadığının izahını yapabilir, yeterli izahat vermemesi veya mahkemeye gelmemesi halinde ise, mahkeme konuyu tezekkür ettikten sonra, duruma göre, ilgili şahsı para veya hapislik veya müsadere cezasına çarptırabilir.-

Mahkeme, ilgili şahsı emre riayetsizlikten hapse göndermeye karar verirse, o şahsı belirli bir süre için hapse gönderir veya mahkeme emrine riayet edinceye kadar hapislik cezasının devam edeceği hususunda kayıt koyabilir.(Y/H 28/81 D 18/81 ; Y/H 15/-82 D 12/82)

İstinafa konu istidayı ve dava dosyasındaki gerçekleri dikkate aldığımızda, istinafa konu olan, 31.5.2011 tarihli ara emridir.

Bu nedenle, İlk Mahkemenin, 31.5.2011 tarihli, geçici olarak vermiş olduğu ara emrine bir riayetsizlik olup -olmadığını incelemesi hatalı değildir.


İlk Mahkeme 31.5.2011 tarihli emre rağmen, İstinaf Eden Müstedaaleyhin, Corner Restaurant isimli işletmeyi, 14.06 2011 tarihinden sonra Salih Günhan isimli kişiye devrettiği bulgusunu yapmış ve Müstedaaleyhi-n ara emrine aykırı davrandığı sonucuna varmıştır.

Tanıkların sunduğu şahadeti değerlendirmede ilk mahkemeler daha avantajlı olduğu için, şahadetle ilgili bulgularına Yargıtay genelde müdahale etmekten kaçınmaktadır. Tanıkları gören ve izleyen ilk m-ahkemelerdir. Bu nedenle, şahadeti hatalı değerlendirdiği konusunda ikna edilmedikçe, Yargıtay, ilk mahkemenin şahadetle ilgili kararına müdahaleden kaçınmaktadır.

İstinaf zabıtlarına göre; istida ile ilgili şahadetin, İlk Mahkeme tarafından esaslı b-ir şekilde incelendiği görüşündeyiz. İlk Mahkemenin şahadeti hatalı değerlendirdiği konusunda İstinaf Eden tarafından ikna edilmiş değiliz. Bu nedenle müstedaaleyhin ara emrine riayetsizliği ile ilgili İlk Mahkemenin bulgusu hatalı değildir.

İlk Mahk-eme, ara emrine riayetsizlik konusunda bulguya vardıktan sonra, İstinaf Eden Müstedaaleyhin cezalandırılması ile ilgili kararında şu görüşe yer vermiştir:

"Bu bağlamda Davalı No.1'in derhal derdest edilip tutuklanmasına ve 3 ay süre ile Mahkeme emrine uym-adığı cihetle cezalandırılmasına emir verilir."

Görülebileceği gibi, İlk Mahkeme Müstedaaleyhi mahkeme emrine uymadığı için derhal derdest edilip tutuklanmasına ve 3 ay süre ile cezalandırılmasına emir vermiştir.

Geçici olarak verilen bir mahkeme emr-ine uymayanların hapislikle cezalandırılmaları hukuken mümkündür.
Mahkeme, ilgili şahsı emre riayetsizlikten hapse göndermeye karar verirse belirli bir süre için hapse gönderebilir veya mahkeme emrine riayet edinceye kadar hapislik cezasının devam edeceği -hususunda kayıt koyabilir.

İlk mahkeme, 31.5.2011 tarihinde geçici olarak vermiş olduğu ara emrine, müstedaaleyhin riayet etmediği bulgusuna varmıştır. Bu bulgu ışığında, mahkeme emrine riayet etmeyen İstinaf Eden Müstedaaleyhin hapislikle cezal-andırılması kararı hatalı değildir.

Ancak hapislik cezasının amacının ara emrine riayetsizliği cezalandırma yoluyla zorlamaya yönelik olduğunu, Emir "42" "A" Nizam 9 altında cezayı kaldırmak için müracaat hakkı verdiğini ve istinaf konusu -olguları dikkate aldığımızda; İlk Mahkeme 3 aylık hapislik süresini tespit ederken, bu sürenin geçici olarak verdiği ara emrine uyuluncaya kadar veya emre riayet edilinceye kadar devam edileceğini, kararında kayıt altına almalı ve kararını bu şekilde verme-li idi.

Bu nedenle İlk Mahkemenin ara emrine riayet etmediği için, İstinaf Eden Müstedaaleyhi, doğrudan 3 ay süre ile cezalandırması hatalı olmuştur.

Yukarda söylenenler ışığında, İstinaf Edenler, birinci istinaf sebebinde kısmen başarılı olmuş-tur.

İkinci başlık altındaki istinaf sebebinin incelenmesi:

Masraf verip vermeme konusunda takdir yetkisi ilk mahkemeye aittir. İlk mahkeme bu takdir yetkisini adil bir şekilde kullandığı sürece, Yargıtay, ilk mahkemenin bu kararına müdahale etmek-ten kaçınmaktadır.

İlk Mahkemenin masraflar konusundaki kararının hatalı olduğuna ikna edilmiş değiliz.

Bu nedenle, bu başlık altındaki istinafında, İstinaf Eden başarılı olamamıştır.


NETİCE

Yukarıdaki gerçekler ışığında, İstinaf Eden -Müstedaaleyhi ara emrine riayet etmediğinden, 3 ay süre ile hapislikle cezalandıran İlk Mahkemenin 20.04.2012 tarihli kararı aşağıdaki şekilde düzeltilir.

"Davalı No: 1'in 31.5.2011 tarihli Mahkeme emrine riayet
edinceye kadar, her halükarda 3 ayı ge-çmeyecek bir süre ile
cezalandırılmasına emir verilir."


İstinaf masrafları Aleyhine İstinaf Edilen tarafından ödenecektir.




Narin F. Şefik Hüseyin Besimoğlu Ahmet Kalkan
Yargıç Yargıç Yargı-ç



11 Temmuz, 2012











11






Full & Egal Universal Law Academy