Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 52/2005 Dava No 7/2005 Karar Tarihi 14.10.2005
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 52/2005 Dava No 7/2005 Karar Tarihi 14.10.2005
Numara: 52/2005
Dava No: 7/2005
Taraflar: Hüsnü Falyalı vd ile K. K. T. C. Başsavcısı
Konu: Ara Emri - Meni Müdahale Emri Verilebilmesi İçin Gerekli Kriterler
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 14.10.2005

-D.7/2005 Yargıtay/Hukuk No:52/05
(Gazi Mağusa Dava No:2121/05)

YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.

Yargıç, Nevvar Nolan Huzurunda.

İstinaf eden: 1. Hüsnü Falyalı, Gazi Mağusa
2. Halil Fa-lyalı, Gazi Mağusa
(Davacı-Müstediler)
- ile -

Aleyhine istinaf edilen: KKTC. Başsavcısı- Lefkoşa
(-Davalı-Müstedaaleyh)
A r a s ı n d a.


İstinaf Eden/Davacı/Müstediler namına Avukat Mustafa B. Asena
Aleyhine İstinaf Edilen/Davalı/Müstedaaleyh namına
Savcı Cevat Rıza.


Davacı-Müstediler tarafından, 24-.8.2005 tarihinde Yüksek Mahkemeye dosyalanan ara emri istidasının kararıdır.

--------------

K A R A R


Davacılar, Gazi Mağusa Kaza Mahkemesinde KKTC. Başsavcılığı aleyhine 2121/05 sayılı bir hukuk davası ikâme ettiler. Ayni davada tek taraflı bir ara -emri istidası dosyalayarak, Mahkemeden, öyle anlıyorum ki, dava dinlenip bir neticeye varıncaya kadar polisin Gazi Mağusa'da Davacıların tasarrufunda bulunan ve Sea Side Otel diye bilinen binada çalışan personelini ve/veya Davacıları Sea Side diye bilinen -binadan tahliye etmekten veya personeline veya kendilerine tahliye amacı ile müdahale etmekten men edilmesi için bir ara emri talep ettiler; özetle, KKTC. Başsavcısı Hukuk Dairesi aleyhine bir meni müdahale emri talep ettiler. İstidayı dinleyen Kaza Mahkem-esi Müstedi Davacıların bu istidasını reddetti. Kaza Mahkemesi kararını Müstedi Davacılar Yüksek Mahkemeye istinaf ettiler. İstinaf Eden Davacı Müstediler ayni zamanda yine Yüksek Mahkemede tek taraflı bir ara emri istidası dosyalayarak az önce yukarıda if-ade ettiğim istemleri doğrultusunda bir meni müdahale emri talep ettiler. Mahkemenin direktifi ile, tek taraflı istida, Aleyhine İstinaf Edilen Davalı Müstedaaleyh'e tebliğ edildi. Aleyhine İstinaf Edilen Davalı Müstedaaleyh istidaya itirazname dosyaladı. -İstidanın dinlenmesine dün başlandı ve duruşma bugün tamamlandı. Gerek İstinaf Eden Müstedi Davacılar gerekse Aleyhine İstinaf Edilen Müstedaaleyh Davalı Mahkemeye çok sayıda tanık dinlettirdiler, uzun uzun şahadet sundular. İstinaf Eden Müstedi Davacıları-n talebini bir kez daha tekrarlamak gerekirse, bu dava dinlenip bir neticeye varıncaya kadar polisi Sea Side Otel olarak bilinen binadaki Davacıların personeline ve/veya Davacılara müdahale etmekten veya onları konu edilen binadan tahliye etmekten men eden- bir meni müdahale emri istediler. Bu noktada şu soru ortaya çıkmaktadır. Yüksek Mahkemenin görevi: Böyle bir emri vermeye yetkisi varmıdır? Bu konuda önümde yeterli argüman yapılmadığı cihetle kesin bir karar vermekten kaçınmam gerektiği inancındayım anca-k şu kadarını söyleyebilirim, adaletin gerekli kıldığı durumlarda, bir meni müdahale emri istemini reddeden Alt Mahkeme kararından yapılan istinafta, istinaf edenin istemi ile ancak dosyalanan istinaf sonuçlanıncaya dek bir meni müdahale emri verilmesi söz- konusu olabilir. Yukarıda ifade ettiğim gibi adaletin bunu gerekli kılması halinde, şöyle ki, Alt Mahkemeden talep edilen ancak Alt Mahkemenin vermeyi reddettiği meni müdahale emrinden yapılan bir istinafta eğer emrin verilmesinin reddedilmesi ve istinafı-n başarılı olması hali, sonuçta istinafta çıkacak olan kararı değersiz ve yararsız kılacaksa, o zaman adalet gereği istinaf sonuçlanıncaya dek meni müdahale emri verilmesi söz konusu olabilir. Bu belirtilenler ışığında şu görülmektedir. Kaza Mahkemesi meni- müdahale emri vermeyi reddetmiştir. Bu red kararından istinaf edilmiştir. İstinafı üç yargıçtan oluşan bir heyet görüşüp kesin karara bağlayacaktır. Bugün talep edilen emrin verilmemesi halinde bugünden istinafın sonuçlanacağı güne kadar geçecek sürede Da-vacıların ileride telafisi imkânsız bir zararları doğacakmıdır? Keza bugün emrin verilmemesi halinde ve ileride istinafı karara bağlayan Yüksek Mahkemenin istinafı İstinaf Eden Müstedi Davacılar lehine sonuçlandırması halinde Yargıtayın kararı Müstediler i-çin değersiz, yararsız bir karar olarak mı kalacaktır? Böyle olacağına dair Mahkeme önünde herhangi bir şahadet olmadığı gibi böyle bir olasılık da pek görülmemektedir. Statü nedir? Bu çok tartışılmıştır. Davacılara göre Sea Side Otelin tasarrufu kendileri-ndedir. Davalıya göre, Sea Side Otelin tasarrufu en azından 23.8.2005 tarihinden sonra Davacılarda değildir. Statü nasıl belirlenecek sorusuna yanıt aranırken, sadece bu istida maksatları için, altını çizerek söylüyorum bu istida maksatları için, statüko, -Davacılar tarafından talep edilen meni müdahale emrinin Kaza Mahkemesi tarafından sonuçlandırılmasından sonra doğan statükodur. Kaza Mahkemesi meni müdahale emri vermeyi uygun görmemiş ve vermemiştir. Kaza Mahkemesinin bu kararı Yüksek Mahkeme tarafından b-ozulmadığı sürece bu karara itibar edilmesi gerekir. Bu karara itibar edilirken veya bu karara itibar edilmesinin sonucunda yukarıda ifade ettiğim gibi ileride giderilemeyecek bir zarar ziyan doğması veya İstinaf Mahkemesinin kararının değersiz, yararsız k-alacağı açıkça görülmediği sürece istinafın kesin sonuçlanmasından önceki safhada Kaza Mahkemesi kararına müdahale edilmemesi gerekir.

Her iki taraf da bir meni müdahale emri talebi içeren bir istidanın karara bağlanmasında Mahkemenin dikkate alması ger-eken üç kriteri Mahkemeye sunmuşlardır. Bu kriterler bilindiği gibi
Konunun ciddi olması,
Davacının iddiasında haklı olduğuna dair belirtiler bulunması ve
Talep edilen emrin verilmemesi halinde ileride telafisi
imkânsız zarar, ziyanın doğacağı-dır.

Bu üç kriter hususunda Mahkeme tatmin olmadığı sürece bir meni müdahale emri verilmemesi gerekir. Nedir bu davada Davacıların iddiası? Bir defa tartışılmayan şudur. Denktaş Hasan isimli kişi önümde Emare 3 olarak sunulan sözleşmeden görülebileceği- gibi 24.12.2002 tarihli bir sözleşme ile Sea Side Otel diye bilinen tesisi Sosyal Sigortalar Dairesinden 25 yıllığına icar ve tasarrufuna almıştır. Belli bir tarihten sonra bu otele veya bu otelin bulunduğu alana Davacılar veya Davacıların çalışanları gir-miştir veya müdahale etmişlerdir. Davacılar bu girişlerini Denktaş Hasan ile aralarında mevcut olduğunu iddia ettikleri bir iş anlaşmasına dayandırmaktadırlar. Bu safhada Davacılar ile Denktaş Hasan arasında konu tesisle ilgili bir iş ilişkisi olup olmadığ-ı veya bir iş anlaşması yapılıp yapılmadığını karara bağlamam doğru değildir. Ancak Davacıların iddiası Denktaş Hasan ile konu yerde müşterek iş yapacaklarına dair bir anlaşmaları vardır; bu husus karşı tarafca reddedilmektedir. Eğer taraflar arasında böyl-e bir anlaşma gerçekten varsa Denktaş Hasan böyle bir anlaşmanın varlığını kabul etmediğine göre bu anlaşma Denktaş Hasan tarafından ihlal edilmiş anlamına gelir ve öyle anlaşılıyor ki bu anlaşmanın bundan sonra yerine getirilmesi pek olası değildir. Niye -değildir? Çünkü konu anlaşma, Denktaş Hasan ile Davacıların müşterek iş yapmalarıydı, ancak haklı veya haksız Davacılarla Denktaş Hasan'ın konu yerde müşterek iş yapması, Denktaş Hasan'ın böyle bir şeyi kabullenmemesi nedeniyle ortadan kalkmıştır. Eğer Dav-acıların konu yeri tasarruf etmeye hakları varsa ve Davacıların hukukuna haksızlık veya müdahale yapılmışsa muhakkak ki dava sonunda Mahkemenin böyle bir bulguya varması ve Davacılara tazminat hükmetmesi halinde, hukuklarına karşı yapılan haksız müdahaleni-n kendilerine kazandırdığı tazminatla uğradıkları zarar ziyanın giderilmesi mümkündür. İleride giderilmesi olanaksız bir zarar ziyan doğacağı da ortada görülmemektedir. İşbu istida ile talep edilen emrin verilmemesi, yani Kaza Mahkemesi kararının korunması-, Kaza Mahkemesinin kararından yapılan istinafı İstinaf Mahkemesinin ileride Davacılar lehine sonuçlandırması halinde, İstinaf Mahkemesi kararını uygulamada anlamsız, değersiz ve yararsız kılacaksa, İstinaf Eden Müstedi böyle bir sonucu ortaya koyabiliyors-a, talep edilen emrin verilmesi gündeme gelebilir. Dinlediğim istidada böyle bir durum ortaya konabilmiş değildir. Tekrar söylemekte yarar görmekteyim, Kaza Mahkemesinin meni müdahale emrini vermeyi reddeden kararından yapılan istinaf üç yargıçtan oluşan İ-stinaf Mahkemesi tarafından karara bağlanacağı cihetle bu safhada daha ileri birşey söylememeyi, kesin bir yargıya varmamayı uygun gördüğümü, sadece Kaza Mahkemesi kararı ile bu karardan yapılan istinafın İstinaf Mahkemesi tarafından dinleneceği tarih aras-ındaki süreyi tezekkür ettiğimi belirtmek isterim. Yukarıdakiler ışığında istida red ve iptal edilir. İstida masrafları herhalükarda Aleyhine İstinaf Edilen Müstedaaleyh Davalı aleyhine olmaması koşulu ile istinaf sonunu takip edecektir.




- Nevvar Nolan
Yargıç

14 Ekim, 2005














3






Full & Egal Universal Law Academy