Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 49/2016 Dava No 6/2018 Karar Tarihi 20.02.2018
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 49/2016 Dava No 6/2018 Karar Tarihi 20.02.2018
Numara: 49/2016
Dava No: 6/2018
Taraflar: Ferit Yıldırım ile Cipro Investment Ve Trading Ltd. arasında
Konu: Karşılıksız çek - çekin karşılıksız çıkması halinde davadan önce ciranta ve keşideciye ihbar verilmesi yükümlülüğü - ihbar verilmemesinin davalıyı yükümlülükten kurtarması nedeniyle istinafın kabul edilmesi.
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 20.02.2018

-D. 6/2018 Yargıtay/Hukuk No: 49/2016
(Lefkoşa Dava No: 6940/2014)

YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.

Mahkeme Heyeti: Ahmet Kalkan, Bertan Özerdağ, Peri Hakkı

İstinaf eden: Ferit Yıldırım, Lefkoşa - (Davalı)
ile

Aleyhine istinaf edilen: Cipro Investment ve Trading Ltd., Girne
(Davacı) A r a s ı n -d a

İstinaf eden namına: Avukat Enver Öztürk
Aleyhine istinaf edilen namına: Avukat Şengül Göksu


Lefkoşa Kaza Mahkemesi Kıdemli Yargıcı Fadıl Aksun'un, 6940/2014 sayılı davada, 21.3.2016 tarihinde verdiği karara karşı, Davalı tarafından yapılan istina-ftır.

------------
K A R A R

Ahmet Kalkan: Bu istinafta, Mahkemenin kararını, Sayın Yargıç Bertan Özerdağ okuyacaktır.

Bertan Özerdağ: Bu istinafta Davalı/İstinaf Eden bundan böyle sadece Davalı, Davacı/Aleyhine İstinaf Edilen ise sadece Davacı ola-rak anılacaktır. Davalı, Lefkoşa Kaza Mahkemesinin 21.3.2016 tarihli hükmünden işbu istinafı dosyalamıştır.

OLGULAR

Bu davadaki olguların birçoğu ihtilaflı olmamakla birlikte, ihtilaflı olan ve Alt Mahkemenin ihtilaflı olgu olarak belirlediği çeklerle -ilgili ihbar gönderilip gönderilmediği hususunda Alt Mahkeme tarafından yapılan bulgu istinaf edilmemiştir. İstinaftaki olguları şöyle özetlemek mümkündür:

Davalı, davada tafsilatı verilen toplam ederi 62.338,873 TL olan 5 adet çek keşide ederek Davacıya- teslim etti. Çeklerin üzerinde olan tarihler 16.3.2013, 20.3.2013, 25.3.2013 ve 30.3.2013 idi. Çekler tarihlerinde veya o tarihlerde bankaya ibraz edilmesine karşın şereflendirilmedi, karşılıksız mühürü vuruldu ve ödenmeden iade edildi.

Fasıl 262 Poli-çeler Yasası'nın 48.maddesi, çeklerin vadelerinde veya belirtilen tarihlerde ihbar gönderilmesini öngörmekle birlikte, yapılan yasal tadilatla çekler 48.madde kapsamından çıkartılarak ihbar gönderme mükellefiyeti kaldırıldı.

Çek tarihlerinde yürürlükte -bulunan yasal mevzuat karşılıksız çıkan çeklerle ilgili ihbar gönderilmesini gerekli kılmakla birlikte, davanın dosyalandığı tarihten önce mevzuat böyle bir ihbar gönderilmesini gerektirmemektedir.

Davacı, Davalı aleyhine çek bedellerini tahsil edebilme-k amacıyla, 3.12.2014 tarihinde istinafa konu davayı dosyaladı.

Davalı müdafaa dosyalayarak, Davacının çeklerle ilgili ihbarda bulunmadığını ve Davacının her bir çek için ilgili bankadan 250 TL tahsil ettiğini ileri sürdü ve davanın masraflarla reddini -talep etti.

Davacı, Müdafaaya Cevap Takririnde, sözlü ve/veya yazılı olarak ihbarda bulunduğunu ileri sürdü ve davasında belirttiği gibi talepte bulundu.
Davayı dinleyen Alt Mahkeme, Davacının Davalıya çeklerle ilgili ihbar göndermediğine bulgu yaptı-ktan sonra, davanın dosyalandığı tarihteki yasal mevzuatın böyle bir ihbar gönderilmesini gerekli kılmadığı cihetle ihbar gönderilmemesinin davanın ispatına engel olmadığına ve davanın ispat edildiğine bulguda bulunup, Davacı lehine Davalı aleyhine 61,078.-87 TL ve faizleri ve dava masrafları için emir ve hüküm verdi.

Davalı bu hükümden huzurumuzdaki istinafı dosyaladı.

İSTİNAF SEBEPLERİ

Davalı istinafında 5 istinaf sebebi ileri sürmekle birlikte, istinafını tek başlık altında toplamıştır. Davalının -istinafı şöyle özetlenebilir:
Muhterem Alt Mahkeme, Davacının çeklerle ilgili ihbar göndermediğine bulgu yaptıktan sonra Davalının sorumluluktan kurtulduğuna veya serbest kaldığına bulgu yapmamakla ve/veya ilgili Yasada yapılan değişikliğe istinaden ihbar -gönderme yükümlülüğü olmadığına bulgu yapmakla ve Davacı lehine ve Davalı aleyhine emir ve hüküm vermekle hata yaptı.
TARAFLARIN İDDİA VE ARGÜMANLARI

Davalı Avukatı istinafında, özetle şu iddiaları ileri sürmüştür:

Alt Mahkeme, Davacının Davalıya da-va konusu çekle ilgili ihbar göndermediğine bulgu yapmış ve bu bulgu Davacı tarafından istinaf edilmemiştir.

Alt Mahkeme, Davacının ihbar gönderme yükümlülüğü bulunmakla birlikte Fasıl 262 Poliçeler Yasası'nın 48.maddesinde yapılan değişikliğe müteakip -ihbar gönderme yükümlülüğü kaldırıldığı gerekçesi ile Davacının ihbar göndermemesine rağmen açtığı davayı ileri götürebileceğine veya ispat edebildiğine bulgu yapmakla hata yaptı.

Alt Mahkeme, ilgili Yasa maddesini meseleye doğru uygulamış olsa idi, Dav-acının ihbar gönderme yükümlülüğünü yerine getirmemesi üzerine, Davalının çeklerle ilgili sorumluluğunun kalktığı veya kalmadığı veya serbest kaldığı bulgusuna varması gerekirdi.

Davalı Avukatı, Alt Mahkeme bu bulguya varmaması ve Davacı lehine hüküm -vermesiyle hata yapmış olduğunu belirterek, istinafın kabul edilerek hükmün iptal edilmesine ve masrafların Davalı lehine takdirine karar verilmesini talep etti.

Davacı Avukatının hitabında ise ileri sürülen argümanlar şunlardır:

Alt Mahkemenin kararı- doğrudur ve değişen Yasa nedeniyle ihbar gönderme mükellefiyeti kalkmıştır.

Davanın dosyalandığı ilgili dönemde Yasa uyarınca ihbar gönderme mükellefiyeti Yasada yapılan tadilatla kaldırılmış olduğundan bu davayı ileri götürebilmesi için Davacının ihba-r gönderme yükümlülüğü olmadığı gibi, bu hususta talepte bulunmasına da herhangi bir engel söz konusu olamaz.

İlgili Yasada bu konuda geçici bir kural da konmadığından, bu davadaki çeklerin karşılığını talep etmek için ihbar gönderilmesi gerekli değildi-r.

Belirtilenler ışığında istinafın reddine karar verilmesi gerekir.

İNCELEME

Yukarıda OLGULAR kısmında özetlediğimiz hususlara bakıldığında, Davacının karşılıksız çıkan çeklerle ilgili Davalıya ihbar göndermediği hususundaki Alt Mahkeme bulgusu ist-inaf konusu yapılmadığı cihetle, bu meselede ihtilaf konusu sadece, meseleye uygulanacak kuralın belirlenmesi olduğu anlaşılmaktadır.

Bu bağlamda Fasıl 262 Poliçeler Yasası'nın 48.maddesinde ödenmeyen poliçelerle ilgili (çekler de dahil) ihbar verme zor-unluluğu öngörüldüğü, 21/2013 sayılı Yasada yapılan tadilatla çeklerin bu kuraldan çıkarıldığı ve karşılıksız çıkan çeklerle ilgili ihbar gönderilme zorunluluğunun kaldırıldığı bilinen gerçeklerdir.

Yine OLGULAR kısmında belirttiğimiz üzere, keşide edil-erek ödenmediklerinden çeklere karşılıksız mührü vurulduğu tarihin Yasadaki tadilattan önceki bir döneme denk geldiği, davanın ise Yasanın tadil edilmesinden sonra dosyalandığı ihtilaf konusu değildir.

Davacı istinafta, Yasanın tadilinden sonra ihbar gö-nderme zorunluluğu kalktığından, açılan davada ihbarın gönderilmemiş olmasının davanın ileriye gitmesine engel yaratmayacağı görüşündedir.

Davalı ise davanın bugünkü yasal şartlar bağlamında düşünülmemesi gerektiği, çeklerin karşılıksız çıkması ile Dava-lının çeklerdeki sorumluluğundan kurtulduğu veya serbest kaldığı iddiasındadır.

Yasanın halen yürürlükteki ilgili maddesi şu düzenlemeyi içermektedir:

Onore Edilme-meye ilişkin ihbar ve ihbarda bulunma-manın etkisi48. Bu Yasa kurallarına bağlı kalınm-ası koşuluyla, çekler dışındaki bir poliçe kabul edilmeme veya ödememe dolayısıyla onore edilmediğinde, keşideciye ve her cirantaya ihbarda bulunulması gerekir; ve kendisine bu gibi bir ihbarda bulunulmayan herhangi bir keşideci veya ciranta yükümlülüğünde-n serbest kalır:
Ancak :-21/2013(a) Bir poliçe kabul edilmeme dolayısıyla onore edilmediğinde, ve onore edilmediğine ilişkin ihbar verilmediğinde, bu ihmalden sonra poliçeyi poliçede mevcut olabilen herhangi bir kusurdan haberi olmadan al-arak elinde bulunduran kişinin hakları haleldar olmaz;
(b) Bir poliçe kabul edilmeme dolayısıyla onore edilmediğinde; ve onore edilmediğine ilişkin gerekli ihbar verildiğinde, poliçe o arada kabul edilmiş olmadıkça, ödememe dolayısıyla müteakiben meydana g-elen bir onore edilmeme hususunda ihbar vermek gerekmez.
Bu kural, bu istinafta konu edilen çeklerin karşılıksız çıktığı dönemde çekler için de yürürlükte olduğundan, Yasada belirtilen "keşideci veya ..... yükümlülüğünden serbest kalır" söz dizesinde-n hukuken varılması gereken sonuç ne olmalıdır?

Yargıtayın Mehmet Kahveci ile Ersan Keleşoğlu D. 8/2007 kararında, bu konuda ortaya koyduğu görüşe aşağıda yer vermeyi uygun görmekteyiz:

"Bu husus tüm tarafları birbirine sorumlulukla bağlamaktadır. Aks-i taktirde yasa koyucu Fasıl 262'nin 48. maddesi tahtında tüm taraflara bir çekin reddedilmesinde veya çekin ödenmemesinde veya onore edilmemiş olduğu hallerde bu hususun bir ihbarla hem çeki keşide edene ve hem de ciro eden herkese bildirilmesi gerektiği -ve bunun yapılmaması halinde kendisine ihbar verilmeyen herkesin çek üzerindeki sorumluluğunun ortadan kalkacağına dair ilgili kuralları koymıyacaktı."

İlgili Kararda belirtilenleri şöyle özetleyebiliriz: Bir çekin karşılıksız çıktığı veya ödenmediği v-eya onore edilmediği durumlarda, çeki keşide eden veya ciro eden kişilere ihbar verilmesi gereklidir. Bunun yapılmaması halinde, kendisine ihbar verilmeyen tarafın çek üzerindeki sorumluluğu ortadan kalkar.

Yargıtay, Tahsin Gül ile Mustafa Sedat Şti. Lt-d. Birleştirilmiş Yargıtay/Hukuk 93/2008 ve 96/2008 D. 14/2010 davasında, ihbar gönderilmeyen çeklerle ilgili Davalının yükümlülüğünden kurtulacağı sonucuna varmış ve bu bulgusu ışığında ihbar verilmeyen davalılar aleyhindeki davayı yükümlülüklerinden kur-tulduğu gerçeğinden hareketle ret ve iptal etmiştir.

Bu meselede, Davalı tarafından keşide edilen çeklerin şereflendirilmediği tarihte yürürlükteki mevzuat uyarınca Davalıya ihbar gönderilmesi gerekmekteydi.

Huzurumuzdaki istinafa konu davada, Alt Mah-keme, Davacının da kabul ve beyan ettiği gibi, çeklerle ilgili herhangi bir ihbar verilmediği veya gönderilmediği bulgusuna varmıştır. Yukarıda belirtilen kararlardaki hukuki durumu meselemize uyguladığımızda, Davacı, çeklerin karşılıksız çıktığı tarihte y-ürürlükte bulunan Fasıl 262 Poliçelere Yasası'nın 48. ve
49.maddelerinde düzenlendiği şekilde Davalıya herhangi bir ihbar göndermediğinden, Davalının çeklerle ilgili yükümlülüğünden kurtulmuş (release) olduğu sonucuna varmak kaçınılmazdır.

Alt Mahkeme m-eseleyi dava açma hakkı açısından incelemiş ve ihbar verme hususunun, çeki elinde bulunduranın dava açma hakkı açısından belirleyici olduğu bulgusuna varmıştır (Mavi 26). Bu bulgusu ışığında ise, Davacının dava açtığı tarihte mevzuat ihbar gönderme yükümlü-lüğü bahşetmediğinden, Davacının ihbar göndermemiş olmasının Davacının dava açma hakkını etkilemediği sonucuna varmıştır.

Davalı, Davacı tarafından çeklerle ilgili ihbar gönderilmediğinden dolayı yükümlülüğünden kurtulmuş olacağından ve Yasada yapılan- değişikliğin yükümlülükten kurtulmuş olan Davalıya tekrardan yükümlülük yükleyemeyeceğinden (söz konusu olamayacağından) Alt Mahkemenin, Davacının, yükümlülükten kurtulmuş olan Davalı aleyhindeki dava hakkının etkilenmemiş olduğu bulgusu hatalı olmuştur. -

Belirttiklerimiz neticesinde, Davacı tarafından ihbar gönderilmediğinden, Davalı çeklerle ilgili yükümlülüğünden kurtulmuş ve bu yükümlülük ortadan kalkmıştır.

Neticede Davalı istinafında başarılı olmuştur.

SONUÇ

İstinaf kabul edilir. Alt Mahke-menin Davacı lehine ve Davalı aleyhine verilen hükmü iptal edilir. Masraflarla ilgili emir verilmez.




Ahmet Kalkan Bertan Özerdağ Peri Hakkı
Yargıç Yargıç Yargıç

20 Şubat 2018








7



-


Full & Egal Universal Law Academy