Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 48/2013 Dava No 44/2016 Karar Tarihi 06.12.2016
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 48/2013 Dava No 44/2016 Karar Tarihi 06.12.2016
Numara: 48/2013
Dava No: 44/2016
Taraflar: Yüksel Oktay ile Offsetsan Limited ve Mehmet Candemir arasında
Konu: Hisse tahsisi - Sermaye artışı - Tahsis sözleşmesi - Tahsis işlemindeki eksiklik.
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 06.12.2016

-D. 44/2016 Yargıtay/Hukuk No: 48/2013
(Lefkoşa Şirket İstida
No: 13/2010)

YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.

Mahkeme Heyeti:Ahmet Kalkan, Gülden Çiftçioğlu, Bertan Özerdağ

İstinaf eden: Yüksel Oktay, Suadiye, İ-stanbul
(Müstedi)

ile

Aleyhine istinaf edilen: No.1- Offsetsan Limited, Gönyeli, Lefkoşa
No.2- Mehmet Candemir, Gönyeli - Lefkoşa
- (Müstedaaleyhler)

A r a s ı n d a.

İstinaf eden namına: Avukat Ergin Ulunay
Aleyhine istinaf edilenler namına: Avukat Serhan Çinar

Lefkoşa Kaza Mahkemesi Başkanı Emine Dizdarlı ve Kıdemli Yargıç Dür-iye Elkıran'ın Şirket İstida 13/2010 sayılı davada, 29.1.2013 tarihinde verdiği karara karşı, Müstedi tarafından yapılan istinaftır.

------------

K A R A R


Ahmet Kalkan: Bu istinafta, Mahkemenin kararını, Sayın Yargıç Bertan Özerdağ okuyacaktır.

B-ertan Özerdağ: Bu kararda, Müstedi/İstinaf Eden sadece Müstedi ve Müstedialeyhler/Aleyhine İstinaf Edenler ise sadece Müstedialeyhler olarak anılacaktır. Müstedi, Alt Mahkemenin 29.1.2013 tarihli istidanın ret ve iptaline mütedair kararından işbu istinafı -dosyaladı.
İSTİNAF İLE İLGİLİ OLGULAR

İstinaf ile ilgili olgular özetle aşağıdaki gibidir:

Müstedialeyh No.1, KKTC'de usulüne uygun olarak kayıt ve tescil edilmiş bir limited şirkettir. Şirketin kuruluşunda hissedar yapısı iki aile arasında bölünmüş i-di. Emare No.1 karara kadar Müstedialeyh No.1 Şirketin % 50 hissesi Müstedinin kendisi ve ailesine, diğer % 50 hissesi ise Müstedialeyh No.2 ve ailesine aitti.

Müstedialeyh No.1 Şirketin 2.5.2007 tarihinde yapılan Genel Kurul toplantısında, Şirket serma-yesinin 604,740 TL'den 1,330,600 TL'ye artırılmasına karar verildi. Şirketin hisse adeti ise, her bir hissenin bedeli 10 TL olmak üzere 60,470 adet hisseden 133,060 adet hisseye yükseltildi. Şirket sermayesinde yapılan 725,860 TL'lik artış ise nakit olarak- karardan önce peşinen karşılandı.

Şirket sermayesindeki artışı, nakden herbiri 196,500 Euro ödeyerek karşılayan Müstedi ve Müstedialeyh No.2'ye, sermaye artışı ile ısdar edilen 72,586 adet hisse, 36,293'er adet eşit hisse olarak tahsis edildi. Bu husus-ta tüm formlar hazırlanarak yetkili makam olan Şirketler Mukayyitliğine sunulmasına karşın muhasibin bu işlemleri devam ettirmediği cihetle, hissedarlık yapısında gerekli değişiklikler yapılamadığı iddia edildi.

Şirket sermayesi artışı ile ilgili ödemele-rin, Müstedi ve Müstedialeyh No.1 tarafından Müstedialeyh No.2 Şirkete takriben 20.4.2007 tarihinde yapıldığı ihtilafsızdır.

Müstedialeyh No.1 Şirketin 17.4.2008 tarihli Genel Kurulunda Şirket sermayesinin 1,645,900 TL artışla 654,100 TL'den 2,300,000 T-L'ye çıkartılmasına karar verildi. Bu karar alınırken 2.5.2007 tarihinde Şirket sermayesine yapılan artış kararı dikkate alınmadan, sermaye 654,100 TL olarak gösterilerek ve/veya kabul edilerek karar alındı. Müstedi ve ailesi Şirket sermayesinin artış kara-rına itiraz ederek karşı oy kullanmış olmasına karşın, Müstedialeyh No.1'in Yönetim Kurulu Başkanı olarak ayırt edici oyuna (casting vote) istinaden sermaye artışı kararı alındı.

Müstedialeyh No.1'in bu sermaye artışına konu 164,590 hissenin 82,295 adet-ini bedellerini ödeyerek tahsis aldığı iddia edilmiştir. Emare No.4 Onay Belgesi bunu göstermekte olup bu konuda olgusal tafsilat mevcut değildir.

Müstedi, Lefkoşa Kaza Mahkemesinde 2.12.2008 tarihinde Müstedialeyh No.1 ve No.2 aleyhinde dosyaladığı 66-22/2008 sayılı davada, sermaye artışı için ödemiş olduğu 196,500 Euro meblağın ve 1.4.2007 tarihi itibarıyla faizlerinin kendisine geri ödenmesini talep etti. Bu dava altında yapılan diğer talepleri ise, istinafa konu istidada talep edilmediği cihetle, bel-irtmeyi gereksiz görmekteyiz.

Müstedinin davası gündemde olduğu bir sırada Müstedialeyh No.1 Şirket tarafından alınan 9.11.2009 tarihli bir karar ile Şirket sermayesinin artışı nedeni ile halen boşta kalan 82,295 adet hissenin, 2.5.2007 tarihli karar -gereği bedeli 20.4.2007 tarihli makbuz karşılığı ödenen 36,293 adet hissenin Müstediye, yine 2.5.2007 tarihli karar gereği bedeli 20.4.2007 tarihli makbuz karşılığı ödenen 36,293 adet hissenin Müstedialeyh No.2'ye ve bedeli 16.6.2008 tarihinde ödenen 9709 -adet hissenin de yine Müstedialeyh No.2'ye, böylelikle Müstedialeyh No.1'e toplamda 46,002 adet hissenin tahsisine karar verildi.

Müstedialeyh No.1 ve 2, bu kararlara istinaden Şirket sermayesindeki artış ve hisse tahsis işlemlerini tamamlayarak, hissed-arlar yapısını gösteren Emare No.4 2.12.2009 tarihli Onay Belgesini Müstediye vermeleri üzerine, Müstedi, Müstedialeyhler aleyhine dosyaladığı davasını geri çekip, huzurumuzdaki istinafa konu Şirket İstidayı dosyaladı.

Müstedi, Müstedialeyhler aleyhine -dosyaladığı Şirket istidasının 1. paragrafında, 2.5.2007 tarihli sermaye artışının uygulanmadığından geçersiz ve yasa dışı hale geldiği cihetle Müstedialeyhlerin, bu sermaye artışına dayanarak ve Müstedinin hisse tahsisi ve kaydını kabul etmediği 17.4.2008- tarihli sermaye artışından ısdar ettikleri hisselerle ile ilgili olarak, 9.11.2009 tarihinde Müstediye yapmış oldukları 36,293 adet hisse tahsisinin iptal edilerek, Müstedinin hisse miktarının tahsisten önceki miktar olan 20,048 adet hisse olacak şekilde,- Müstedialeyh No.1 Şirketin hissedarlar Sicil Defterinin ve/veya Üye Sicilinin düzeltilmesini öngören bir emir talep etti. Müstedi, istidasının 2. paragrafında ise, Müstedialeyh No.1 Şirketin Müstediye 36,293 adet hisse tahsis eden kararının yasa dışı ve g-eçersiz olduğundan iptal edilmesini öngören bir emir talep etti.

Müstedi, istidasına ekli yemin varakasında, yukarıda serdedilen olguların haricinde, Müstedialeyh No.2'nin sermaye artışını işleme koymamakla tahsis kararını ve tahsis sözleşmelerini ihlal- ettiğini; hissedar olan iki aile arasında anlaşmazlıklar olduğunu; dosyaladığı tasfiye istidasının mahkeme tarafından reddedildiğini; Müstedialeyhlerin, 17.4.2008 tarihli kararda, hisse almayı veya tahsisini kabul etmemelerine rağmen yetkili makamlardan b-u durumu gizleyerek hisse tahsisi yaptıklarını; yasa dışı ve sahte beyanlarda bulunarak ve formlar sunarak ve yasa dışı ve/veya geçersiz şekilde Şirket kayıtlarında değişiklikler yaptıklarını ve 9.11.2009 tarihli kararın ve kendisine yapılan 36,293 adet hi-sse tahsisinin iptalini talep ettiğini ileri sürdü.

Müstedialeyhler ise itirazname dosyalamışlar ve Müstedialeyh No.2 tarafından yapılan itiraznamelerine ekli yemin varakalarında, yukarıda belirtilen olguların haricinde ve özetle: Muhasibin işlemleri ta-mamlamamış olmasına rağmen 2.5.2007 tarihli sermaye artışı ve tahsisinin hiçbir zaman geçersiz kılınmadığını; muhasibin 17.4.2008 tarihinden sonra elinde bulunan hisse tahsis belgelerini Müstedialeyh No.2'ye iade ettiğini; 17.4.2008 tarihli karar ve işleml-erde hata olmadığını; olsa bunun dahi kararı ortadan kaldırıcı olmadığını; Şirket kayıtlarının hileli işlemlerle değiştirildiği iddiasının doğru olmadığını; Müstedinin adına tahsis edilen hisselerin adına geçmesi için kendisinden izin alınmasına gerek olma-dığını; Müstedinin ilgili dönemde Şirket sekreteri olduğunu; hisselerin parasını ödediğini ve adına geçmemesi halinde geçmesini talep etmekten başka bir çaresi olmadığını iddia ederek, istidanın reddini talep ettiler.

İstidayı dinleyen Alt Mahkeme, 20.-4.2007 tarihli sermaye artışını ve hisse tahsis kararını değiştiren veya Müstedinin hisse tahsisini kabul etmediğine mütedair yeni bir kararın olmadığını, Müstedi ile Müstedialeyh No.1 Şirket arasında hisse tahsis sözleşmesi olduğunu, tahsis formlarının Şi-rketler Mukayyitliğine verilmemiş olmasının tahsisi geçersiz kılmayacağını tespit edip bulgu yaparak, istidayı masraflarla ret ve iptal etti.

İstinaf, bu ret kararından dosyalanmıştır.

İSTİNAF SEBEPLERİ

Müstedi istinafında birden fazla istinaf sebebi- ileri sürmekle birlikte, istinafını üç başlık altında özetlemek mümkündür:

Muhterem Alt Mahkeme, Müstedinin istidasında talep ettiği şekilde 2.5.2007 tarihli hisse tahsisinin geçersiz olduğuna bulgu yapmamak ve neticede iptali mucibince emir vermemekle -hata yaptı.
Muhterem Alt Mahkeme, 2.5.2007 tarihli sermaye artışı hususunda varılan tahsis sözleşmesi uygulanmadığından, sözleşmenin ihlal edildiğine bulgu yapmamakla hata yaptı.
Muhterem Alt Mahkeme, 17.4.2008 tarihli Genel Kurul kararının 2.5.2007 tari-hli Genel Kurul kararını iptal ettiğine bulgu yapmamak ve 17.4.2008 tarihli kararın Müstediye sermaye artışı sonrasında tahsis teklifinde bulunulmadığından yapılan hisse tahsisini kabul etmeyen Müstedi lehine sermaye artışının geçerli olduğuna bulgu yapmak-la hata yaptı.

TARAFLARIN İDDİA VE ARGÜMANLARI

Müstedi Avukatı, istinaftaki hitabında özetle: 2.5.2007 tarihinde, Müstedialeyh No.1 Şirketin sermaye artışı ile ilgili bir karar alındığını; o karar tarihinde hissedarların sermaye artışına konu miktar-ları yatırmış olduklarını; Müstedinin bu artış için 196,500 Euro ödediğini; karardan sonra sermaye artırımı için gerekli formların doldurulduğunu, buna rağmen sermaye artışı ile ilgili Şirketler Mukayyitliğinde ileri bir işlem veya bir kayıt yapılmadığını;- Müstedialeyhlerin bu karardan sonra, 17.4.2008 tarihinde yeni bir sermaye artışı toplantısı çağrısı yaptığını; bu toplantıda sermayenin ve hisse miktarının artırılması hususunda karar alındığını; Müstedinin sermaye artışı kararına katılmadığını ve itiraz -ettiğini; Müstedinin, Müstedialeyhlerden, sermaye artışı için ödenen 196,500 Euro'nun kendisine geri ödenmesini talep ettiğini; ödenen meblağı geri alamayınca Müstedialeyhler aleyhine Lefkoşa Kaza Mahkemesinde 6622/2008 sayılı davayı dosyaladığını; bu dava- gündemde iken, Müstedialeyhlerin Şirket hisselerinde Müstedi tarafından ödenen meblağ kadarını Müstedi adına kaydedildiğini gösteren Emare No.4 Şirket Onay Belgelerini Müstediye sunduklarını; bu Onay Belgelerinin sunulması üzerine, dosyaladıkları alacak d-avasını geri çekerek istinafa konu şirket istidayı dosyaladığını; Alt Mahkemenin, 2.5.2007 tarihli kararın iptal edilmediği nedeniyle yapılan tahsis ve kayıt işlemlerinin geçerli ve doğru olduğu bulgusuna vardığını; 2.5.2007 tarihli kararın Müstedialeyhler- tarafından uygulanmadığını ve tahsis sözleşmesinin ihlal edildiğini ve uygulanamayacağını; 2.5.2007 tarihli karara konu tahsis sözleşmesinin geçersiz ve yoklukla malul olduğunu; 17.4.2008 tarihli karar ile önceki kararın ortadan kalktığını; 2. sermaye art-ışı ile ilgili tahsis sözleşmesi olmadığını; bu karara bağlı olarak yapılan tahsisin hatalı olduğunu belirttikten sonra istinafının kabul edilerek, ödemiş olduğu meblağların kendisine iade edilebilmesi için adına yapılan tahsis veya kayıt işlemlerinin ipta-l edilmesini talep etti.

Müstedialeyhler Avukatı ise hitabında, 2.5.2007 tarihinde alınan hisse artış kararı ve devamında yapılan tahsis işlemleri ile ilgili belgelerin her ne kadar da muhasibin ihmal ve hatası nedeniyle Şirketler Mukayyitliğine verilmese- de geçerli olduğunu; bu işlemlerin Fasıl 113 madde 51. tahtında, geç yapılmış olması nedeniyle daha sonra ödenecek ceza ile yapılabileceğini; Müstedialeyhlerin, Müstedinin tahsis almayı kabul ettiği hisseleri adlarına kaydederek işlemleri tamamladıklarını-; 17.4.2008 tarihinde alınan Emare No.3 kararda, daha önceki sermaye artışına konu hisselerin eklenerek sermaye miktarının ve hisse adedinin belirtilmemesinin hatalı olduğunu; ancak Müstedi adına kaydedilen bu hisselerin tahsis edilmiş olduğunu ve bu durum-u ortadan kaldırmadığını ileri sürdü ve istinafın reddini talep etti.

İNCELEME

Müstedinin istinafı ile ilgili yukarıda belirtilen üç istinaf sebebini birlikte aşağıda inceledik:

Muhterem Alt Mahkeme, Müstedinin istidasında talep ettiği şekilde 2.5.20-07 tarihli hisse tahsisinin geçersiz olduğuna bulgu yapmamak ve neticede iptali mucibince emir vermemekle hata yaptı.
Muhterem Alt Mahkeme, 2.5.2007 tarihli sermaye artışı hususunda varılan tahsis sözleşmesi uygulanmadığından, sözleşmenin ihlal edildiğine- bulgu yapmamakla hata yaptı.
Muhterem Alt Mahkeme, 17.4.2008 tarihli Genel Kurul kararının 2.5.2007 tarihli Genel Kurul kararını iptal ettiğine bulgu yapmamak ve 17.4.2008 tarihli kararın Müstediye sermaye artışı sonrasında tahsis teklifinde bulunulmadığ-ından yapılan hisse tahsisini kabul etmeyen Müstedi lehine sermaye artışının geçerli olduğuna bulgu yapmakla hata yaptı.

Taraflarca sunulan ve yukarıda belirtilen birtakım olguların ihtilaf konusu olmadığı bir gerçektir. Buna göre:

2.5.2007 tarihin-de Şirket Genel Kurulunda sermaye artışı kararı alındığı ve bu karar ile Şirket sermayesinin 604,740 TL'den 1,330,600 TL'ye artırıldığı,
Bu sermaye artışının bedellerinin daha önceden Müstedi ve Müstedialeyh No.2 tarafından eşit şekilde karşılanarak her bi-rinin 196,500 Euro ödediği,
Artışa konu 72,586 adet hissenin, eşit olarak 36,293'er adet hisse olacak şekilde Müstedi ve Müstedialeyh No.2'ye tahsis edildiği,
Bu tahsis ile ilgili gerekli formların hazırlanıp imzalandığı, buna rağmen Şirketler Mukayyitliği-nde bu hisse işlemlerinin kaydının yapılmadığı,
Müstedialeyh No.1 Şirketin 17.4.2008 tarihli Genel Kurul kararında ise yeni bir sermaye artışı kararı daha alındığı, bu karara Müstedi ve ailesine ait hisse grubunun olumsuz oy kullanmasına rağmen Müstedialey-h No.2 ve ailesine ait hisse grubunun olumlu oy kullanması ve Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı olarak Müstedialeyh No.2'nin ayırt edici oyu ile sermaye artışı kararı alındığı,
17.4.2008 tarihli karar ile sermayenin 654,100 TL'den 2,300,000 TL'ye çıkartılmas-ına karar verildiği,
Müstedinin, Müstedialeyhlere, 2.5.2007 tarihli sermaye artışı için ödemiş olduğu 196,500 Euro'nun iadesi için Lefkoşa Kaza Mahkemesinde 6622/2008 sayılı davayı dosyaladığı,
Bu dava gündemde olduğu esnada, Müstedialeyh No.1 Şirketin 9.-11.2009 tarihli kararı ile sermaye artışından boşta kalan 82,295 adet hissenin 2.5.2007 tarihli karar gereği ödenen bedeller ile Müstediye 36,293 adet hissenin tahsis edilip kaydedilmesine, aynı şekilde Müstedialeyh No.2'nin de 2.5.2007 tarihli karar gereğ-i ödediği meblağlarla 36,293 adet hissenin tahsis edilip kaydedilmesine, mütebaki 9709 adet hissenin de Müstedialeyh No.2'nin 16.6.2008 tarihinde yapmış olduğu ödemeye mukabil adına kaydedilip tahsis edilmesine karar verildiği
hususları ihtilafsızdır.

M-üstedialeyh No.1 Şirketin almış olduğu 2.5.2007 tarihli kararın ve bu karara konu tahsis sözleşmesinin geçerli olup olmadığı veya ihlal edilip edilmediği ise ihtilaf konusudur.

Şirketlerde hisse tahsisi taraflar arasında yapılmış sermaye artışına katılı-ma davet - icap (offer) ve sermaye artışına katılıma davetin kabulü (acceptance) ile yapılan bir sözleşmedir. Bu bağlamda sermaye artışı, bir tahsis sözleşmesidir. Bu husus, Company Law T.E.CAIN isimli eserde de 10. Edition, Chapter 9, sayfa 131'de ifade e-dilmiştir:

"The ordinary law of contract, which usually requires an offer and an acceptance if there is to be an agreement, applies to agreements to take shares in a company."


Müstedi, Müstedialeyh No.1 Şirketin ısdar ettiği hisseleri almak için tahs-isi kabul etmesiyle ve bu hisselerin paylarını ödemekle, taraflar arasında bir tahsis sözleşmesi kurulmuştur.

Halsbury's Laws of England 3. Edition Vol. 6 sayfa 235 paragraf 493'de, tarafları bağlayıcı bir anlaşmanın, hisse alan tarafın başvurusunun kab-ul edildiği hususunda bilgilendirilmesi ile kurulmuş olduğu belirtilmiştir. Tahsis sözleşmesi için temel husus, teklifin yapılması ve bu teklifin kabul edilmesidir. Başvuranın adına hisselerin kaydı dahi, böyle bir kabul olmadıkça, tahsis sözleşmesinin yap-ılmış olduğunu göstermez.

Alt Mahkeme, Mavi 117'de, yapılan tahsis ile ilgili belgelerin tescil için Şirketler Mukayyitliğine verilmemiş olmasının tahsisi geçersiz kılmadığına bulgu yapmıştır.

Yukarıda belirtilen hukuki prensibe istinaden, hisselerin- Müstedinin adına kaydedilmemiş olması, kendiliğinden tahsis sözleşmesinin geçersiz olduğu sonucunu doğurmaz. Bu nedenle, Alt Mahkemenin hisselerin sırf Müstedinin adına kaydının yapılmaması nedeniyle tahsis sözleşmesinin geçersiz olmadığı bulgusunda hata -bulunmamaktadır.

Fasıl 113 Şirketler Yasası'nın, tahsisi düzenleyen bölümü olan 51.maddesinde, yapılan tahsisle ilgili işlemlerin süreleri şöyle öngörülmektedir:

Tahsis-lerle İlgili Rapor51(1)Pay sermayesine sahip güvence veya paylarla sınırlı bir -şirket, paylarını tahsis ettiğinde, tahsis tarihinden başlayarak bir ay içinde kayıt için şirketler mukayyidine aşağıdaki belgeleri teslim eder:-(a).........(b)..........(2)..........(3)Bu maddeye uymakta temerrüt edilmesi halinde, şi-rketin temerrüt eden her yetkilisi temerrütün devam ettiği her gün için elli Kıbrıs Lirasına kadar para cezasına çarptırılabilir:
Ancak, bu madde uyarınca teslim edilmesi gereken herhangi bir belgenin tahsisten başlayarak bir ay içinde şirketler mukay-yidine teslim edilmesinde temerrüt edilmesi halinde, temerrütten sorumlu olan şirket veya herhangi bir yetkilisi, duruma bir çare bulunması için Mahkemeye istida yoluyla başvurabilir ve Mahkeme belgenin yanlışlıkla veya sehven teslim edilmediğinden veya b-ir çare bulunmasının adil ve hakkaniyet kaidelerine uygun olacağından tatmin olursa, uygun göreceği bir süre için belgenin teslim edilme süresini uzatan bir emir verebilir.
Buna göre, hisse tahsisinin Yasada öngörüldüğü gibi derhal ifa edilerek, tahsisi-n sicil defterine kaydının tamamlanması gerekir. Bunun yapılmaması halinde, Yasada öngörülen sürede hisse tahsisini yapmayan şirket yetkililerinin para cezası ödemeleri ve bu işlemleri tamamlayabilmeleri için mahkemeden izin almaları gerekir.

Müstedialey-h No.1 Şirketin, 2.5.2007 tarihli karara konu tahsisi ve hazırlanan Emare No.1 Belgeleri Yasada öngörülen 1 aylık sürede Şirketler Mukayyitliğine sunmadığı bir gerçektir. Müstedialeyh No.1 Şirketin tahsis işlemlerini içeren belgeleri 1 ay içerisinde sunmam-ası nedeniyle, Yasanın 51(3) maddesi uyarınca, Mahkemeden belgelerin sunulması için ek süre verilmesine izin verildiği hususunda bir olgu da Mahkemeye sunulmamıştır. Neticede, böyle bir izin alınmamıştır.

Müstedialeyhler, Yasada belirtilen sürede tahs-is edilmeyen hisseleri öngörülen sürede tamamlamamaları üzerine mahkemeden izin alınmamasına rağmen, 2.5.2007 tarihli karara konu hisseleri, Müstedi adına, 9.11.2009 tarihli karara istinaden tescil ettiler.

Müstedi, tahsis sözleşmesine konu hisselerin 9.-11.2009 tarihli karar ile tahsisten çok sonra tescil edilmesini ve tescilin 17.4.2008 tarihinde ısdar edilen hisselerden yapılmış olmasının tescili hukuken geçersiz kıldığını ileri sürmüştür.

Alt Mahkemenin de kararında yer verdiği Palmer's Company Law- 12. Edition sayfa 189'da belirtilenlere göre, tahsis işlemlerindeki bir eksiklik tahsis işlemini otomatikman geçersiz kılmamaktadır. Şirketler Yasamızın mehazı olan Companies Act'ın yukarıdaki prensibin kaynağı olan 49.maddesinde ve bizim Şirketler Yasamı-zın da o maddenin mukabili olan 49.maddede usulsüz işlemleri düzenlemektedir.

Şirketler Yasamızın 49.maddesinde, zamanında yapılmayan tescil işleminden dolayı yapılan tahsisin geçersiz kılınacağı hususunda bir hüküm bulunmadığı gibi, yukarıda değinilen -51.madde bu tescildeki temerrütü, sadece bir para cezası ile müeyyidelendirmiştir.

Bu belirtilenlerle, Alt Mahkemenin, Mavi 115'de, 2.5.2007 tarihli tahsisin tescil işlemlerinin öngörülen sürede Şirketler Mukayyitliğinde yapılmadığı gerekçesi ile kendil-iğinden geçersiz kılınamayacağı bulgusu hatalı değildir.

Müstedi bu hisse tahsisinin tescil işlemlerinin Yasada öngörüldüğü şekliyle yapılmadığı gerekçesi ile zamanında hareket etmediği gibi, 17.4.2008 tarihli sermaye artışı ile ilgili toplantıda bu hiss-elerin tescil edilmemesine rağmen yeni bir hisse tahsisine gidilmiş olmasına da itiraz etmemiştir. Müstedi, bu hususta da herhangi bir hukuki çare aramış değildir.

Bu istida ile, 17.4.2008 tarihli sermaye artışı kararının iptali istenmiş değildir.

Bun-a karşın, Müstedialeyhlerin de bu tescil işlemi tamamlanmadan ve hisse miktarları tahsise uygun olarak düzeltilmeden yeni bir sermaye artışına gitmeleri nedeniyle, hisse miktarlarına ilişkin 17.4.2008 tarihli karar sonrasında bir hata olduğu anlaşılmaktadı-r. Bu hatanın giderilmesi amacıyla daha sonra bir karar alınması ise, daha önce bu konuda bir tahsis kararı alınmış olduğu nedeniyle de hatalıdır. Müstedialeyhler, Müstedinin ödemiş olduğu ve almaya hak kazandığı hisseleri, 9.11.2009 tarihli karara istinad-en Müstedi adına tescil etmişlerdir.

Müstedialeyhlerin yapmış olduğu iki hatalı işlemin, bu kararın sonucuna gidilirken iki açıdan incelenmesinin, verilecek kararın gerekçesi olacağı düşüncesindeyiz.

Bunlardan ilki, Müstedi bu tahsisin süresinde yapı-lmadığı, sözleşmenin ihlal edildiği ve bu nedenle geçersiz addedilerek iptali için tescilden önce bir karar almadığı gibi, bu işlemlerin durdurulması amacıyla da bir emir talep etmedi. Buna karşın Müstedialeyhler, tescil işlemlerini tahsis sözleşmesine ist-inaden Müstedinin adına kaydederek işlemleri tamamlamışlardır.

Bu işlemlerin tamamlanmasında 51.maddede öngörülen usuller takip edilmemiş olsa da, sırf bu usuller takip edilmediği için yapılan tescil işleminin geçersiz kılınacağını öngören bir yasal hük-üm yer almamaktadır. Kaldı ki 51.madde, bu işlemleri geçersiz kılmaktan öte, temerrüde düşen bu işlemlerin tamamlanmasını sağlamak maksadıyla öngörülmüş işlemlerin yerine getirilmesini amaçlayan bir düzenlemedir.

İncelenmesi gereken ikinci husus ise, Müs-tedi adına tahsis edilen hisselerin değeridir. Müstedialeyh No.1 Şirketin 2.5.2007 tarihindeki hisselerinin nominal değeri ile 9.11.2009 tarihinde her hissenin eder değeri arasında hiçbir fark yoktur. Bir başka anlatımla, Müstedi adına tahsis ve tescil edi-len 36,293 adet hissenin 2.5.2007 tarihindeki değeri ile 9.11.2009 tarihi arasındaki değeri arasında bir fark yoktur. Böyle bir farkın olmaması, hisse tescilinin daha sonra yapılması ile Müstedinin avantajsız duruma düşürüldüğü veya zarara uğratıldığı sonu-cunu doğurmamaktadır. Müstedi 17.4.2008 tarihli sermaye artışına katılmaması sonucunda da Şirketteki hisse oranı veya hisse pay gücünün Müstedialeyh No.2'ye geçmesini kabul etmiştir. Bu nedenle, tescilin geç yapılmış olması ile de Müstedinin hisse oranı aç-ısından da dezavantajlı bir duruma düşürülmüş olması söz konusu olamaz. Her iki nedenden dolayı, bir geçersizlik doğmamaktadır. Müstedinin, Müstedialeyhlerin hata veya temerrüdünden dolayı zarar-ziyan talep edebilmelerine ise engel yoktur.

Neticede, Mü-stedi adına tescil edilen hisselerin iptal edilebilmesi için hukuki bir gerekçe bulunmamaktadır.

Bu safhada, Müstedialeyh No.1 Şirketteki tescil işlemlerinin gününde yapılmamış olmasına ve 51.madde uyarınca mahkemeden bir izin veya emir alınmamasına rağ-men işlemleri yapan Şirketler Mukayyitliğinin, bu tescil işlemlerini Yasadaki düzenlemelere uygun olarak yapması gerektiği hususunda dikkatinin çekilmesi gerektiği düşüncesindeyiz.

Belirtilenlerle, Müstedi istinafında başarılı olamamıştır ve istinaf-ın reddi gerekmektedir.




SONUÇ

Müstedi istinafında başarılı olamadığından istinaf reddedilir. İstinaf masrafları Müstedi tarafından ödenecektir.




Ahmet Kalkan Gülden Çiftçioğlu Bertan Özerdağ
Yargıç Yargıç - Yargıç


6 Aralık 2016








15






Full & Egal Universal Law Academy