Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 42/2014 Dava No 1/2016 Karar Tarihi 05.01.2016
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 42/2014 Dava No 1/2016 Karar Tarihi 05.01.2016
Numara: 42/2014
Dava No: 1/2016
Taraflar: Philip James Kirby, yetkili vekilleri John Kirby ve Brain Robinson ile Fatma Beyazi ve diğerleri arasında
Konu: İstinaf masrafları için teminat - Security for Costs.
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 05.01.2016

-D. 1/2016 Yargıtay/Hukuk No: 42/2014
(Gazimağusa Dava No: 482/2010)

YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.

Yargıç Bertan Özerdağ Huzurunda.

İstinaf eden: Philip James Kirby, yetkili vekilleri ve temsilcileri John Kir-by ve Brain Robinson vasıtasıyla, 254 White Hall Lane, Buckhurst Hill, Essex, IGP 5JH
(Davacı)

ile

Aleyhine istinaf edilen: No. 1-Fatma Beyazi, 20 Temmuz Caddesi, İs-kele
No. 2- Ekonomi ve Enerji Bakanlığı, KKTC Başsavcısı vasıtasıyla, Lefkoşa
No. 3- Maliye Bakanlığı, KKTC Başsavcısı vasıtasıyla, Lefkoşa
No. 4- Zorunlu Sigortalar Garant-i Fonu, II. Selim Caddesi, 49 Arca Apt. Daire 3, Lefkoşa
(Davalılar)

A r a s ı n d a.

İstinaf eden/Davacı namına: Avukat Arif Tahir Erişen
- ve Avukat Çetin Veziroğlu
Aleyhine istinaf edilen/Davalı No. 2 ve 3 namına: KKTC
Başsavcılığı adına Savcı Damla Güçlü

Aleyhine istinaf edilen/Davalı No:4 namına:Avukat Alper Dede hazır değil.



(24.11.2015 ve 25/11/2015 tarihli i-hbarlı istidalar hakkında)


------------

K A R A R

Aleyhine İstinaf Edilenler/Davalı No.2 ve No.3 (bundan böyle sadece Davalı No.2 ve No.3 olarak anılacaktır) tarafından, İstinaf Eden/Davacı (bundan böyle sadece Davacı olarak anılacaktır) tarafında-n dosyalanan istinaftaki masraflarla ilgili teminat yatırılması talebi ile, 25.11.2015 tarihli bir ihbarlı istida dosyalanmıştır. Aleyhine İstinaf Edilen/Davalı No.4 (bundan böyle sadece Davalı No.4 olarak anılacaktır) tarafından da İstinaf Eden/Davacı tar-afından masraflarla ilgili teminat yatırılması talebi ile, 24.11.2015 tarihli bir ihbarlı istida dosyalanmıştır. Her iki istida birleştirilerek dinlenmiştir.

Her iki istidada da yapılan talep aynıdır ve aynen şöyledir:

"A. İstinaf Edenin yabancı olmas-ı hasebiyle Aleyhine İstinaf Edilen Davalı (No. 2, 3 ve 4)'ün aleyhine açmış olduğu davada, Aleyhine İstinaf Edilen Davalı (No. 2, 3 ve 4)'ün doğacak masraflarını güven altına (security) almak bakımından İstinaf Edenin, Aleyhine İstinaf Edilen Davalı (No. -2, 3 ve 4)'e KKTC'deki yerel bankadan 26,000TL değerinde bir banka garanti mektubu vermesine ve/veya Yüksek Mahkeme veznesine nakit olarak Aleyhine İstinaf Edilen Davalı No. (4)'ün masraflarını karşılamak üzere 26,000TL yatırması ve/veya Mahkemenin uygun -göreceği başka herhangi bir meblağ hususunda Mahkemenin bir emir ittihaz etmesine;"

Davalı No.2 ve No.3'ün ve keza Davalı No.4'ün istidaları, Emir 35 Nizam 2 ve 5, Emir 48 Nizam 2, Emir 60 Nizam 1 ve 5 ile Yargıtay/Hukuk 55/2013 Dağıtım 40/2013'e dayan-dırılmıştır.

Her iki istidada, yemin varakasında ve duruşmada özetle: Davacının yabancı bir kişi olduğu, yurt dışında yaşadığı ve KKTC'de herhangi bir mal varlığı bulunmadığı iddia olunmuştur.

Davacı tarafından her iki istidaya dosyalanan itiraznam-elerde ise Davacının yabancı olduğu, yurt dışında yaşadığı ve KKTC'de taşınır ve taşınmaz mal varlığının bulunmadığı kabul edilmesine rağmen, Davacının haklı ve kuvvetli bir istinafının olduğu, masraflarla ilgili teminat yatırılmasına emir verilmesi halind-e istinafını ileriye götürülemeyip haklarını arayamayacağı, Davalı No.4'ün davanın duruşması safhasında Davacıya 5,000 TL'lik bir teklifi ve buna ilaveten Davacı lehine Davalı No.1 aleyhine 97,475.50 TL için verilmiş bir hüküm olduğu belirtilerek, mahkemen-in masraflar için teminat emri verirken geniş bir takdir hakkının bulunduğu ve bunları dikkate alarak masraflar için teminat emri verilmemesi yönünde takdir hakkını kullanması gerektiği beyan edilmiştir.

Birleştirilmiş istidalarla ilgili incelemeye g-eçmeden önce, istinafla ilgili olguları aşağıda özetlemekte yarar vardır.

Davacı, Davalı No.1, 2, 3 ve 4 aleyhinde haksız fiil taleplerine dayanan bir dava dosyalamıştır. Davada, Davalı No.1 haksız fiile ve/veya kazaya sebebiyet veren kişi olarak, Davalı- No.2 ve 3 Ekonomi ve Maliye Bakanlıkları ve Davalı No.4 ise Zorunlu Sigortalar Fonu olarak, Davalı No.1'in sigortasız araç kullanması bağlamında sorumlu oldukları ve kaza nedeniyle ortaya çıkan zarar-ziyanı karşılamaları gerektiği talebi ile müştereken da-va edilmişlerdir.

Davayı dinleyen Alt Mahkeme, Davacı lehine ve Davalı No.1 aleyhine 97,475.50 TL zarar-ziyan ve tazminat, mezkur meblağ üzerinden yasal faiz ve dava masrafları için emir ve hüküm vermiş olmasına rağmen, Davalı No.2, 3 ve 4 aleyhindeki d-avayı masrafsız ret ve iptal etmiştir. Bu istinafa konu Alt Mahkemenin, Davacının Davalı No.2, 3 ve 4 aleyhindeki davasını ret ve iptal eden kararıdır.

Masraflarla ilgili teminat emri verilmesi "masraflar için teminat" başlıklı Emir 60'da düzenlenmekted-ir. Emir 60 Nizam 1 aynen şöyledir:

"1.Normal olarak Kıbrıs dışında ikamet eden bir davacıya (ve yalnızca borcunu alacağına mahsup etme niteliğinde olmayan bir karşı taleple ilgili olarak, bir davalıya) geçici olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde ik-amet etmesine bakılmaksızın davanın herhangi bir aşamasında, dava masrafları için teminat vermesi için emir verilebilir."

Davacı, Davalı tarafça ileri sürülen Davacının KKTC'de ikamet etmediği,yurt dışında ikamet ettiği ve KKTC'de herhangi bir mal varl-ığının bulunmadığı iddialarını kabul etmektedir. Bu nedenle, Davalılar tarafından Davacı ile ilgili yaptıkları talep bu nizam kapsamında olup, Davacının KKTC'de ikamet etmediği ve herhangi bir mal varlığının bulunmadığı hususlarında bulguya varırım.

Yuk-arıda yapılan bulguya istinaden, yurt dışında yaşayan ve KKTC'de mal varlığı bulunmayan bir kişi olan Davacının, masraflar için teminat vermesi gereklidir.

Ancak bir istinafa bağlı olarak masraflar için teminat emri talebi yapılması durumunda ise, Emir- 35 Nizam 2 de belirtilen kurallar da dikkate alınarak bir emir verilmesi gerekmektedir. Davalıların istidalarında dayanmakta oldukları Emir 35 Nizam 2 aynen şöyledir:


"2.İstinaf Mahkemesinin 57. Emrin 2. nizamı uyarınca haiz olduğu yetkiye bağlı olarak- ve bu yetkiye zarar gelmeksizin, herhangi bir ara emrine karşı veya dava sayılmayan herhangi bir meselede verilen bir emre karşı, ilgili emir gerek kesin gerek ara emri olsun, on dört gün geçtikten sonra ve diğer emirlerde ise, altı hafta geçtikten sonra,- istinafa gidilemez; meğer ki, mahkeme veya yargıç, emri verirken veya emrin verilmesinden sonra herhangi bir zaman, veya İstinaf Mahkemesi süreyi uzatmış olsun. Yukarıda sözü edilen süreler, hüküm veya emrin, istinafa gitmek niyetinde olan taraf bakımında-n bağlayıcı olduğu tarihten, veya bir dilekçenin reddedilmesine ilişkin hallerde dilekçenin reddedildiği tarihten başlayarak hesaplanır. Özel durumlarda İstinaf Mahkemesince emredilecek bir para miktarı veya başka teminat istinafın gerektireceği masraflara- karşılık yatırılır veya verilir."

İstinaf Mahkemesi, masraflar için teminat emri taleplerinde, Emir 60 Nizam 1'de belirtilen kriterleri ve/veya Emir 35 Nizam 2 uyarınca özel durumları göz önünde bulundurarak bu konuda emir verebilir (Bkz. Y/H 30/2010-, D.15/2010).

Böyle bir emir verilmesi için koşulların ne olduğuna bakıldığı zaman, İstinaf Mahkemesinin Alt Mahkemenin teminat verdiği kriterleri aynen uygulayabileceği gibi özel nedenlerle de teminat emri verebileceği görülür.

Bu kurala göre, masra-flar için teminat emri verilmesi hususunda oluşan olgular ile meselede özel nedenlerin de var olması halinde bunların dikkate alınarak Davacı tarafına teminat emri verilmesinin gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekmektedir.

Annual Practice 1951 say-fa 1282'de, o dönemde İngiltere'de yürürlükte olan ve bizdeki HMUT'un E.35.N.2 ile benzer şekilde istinafta masraflar için teminat emri verilmesi konusunu düzenleyen Civil Procedure Rules (CPR) O. 58 R.15'de özel nedenler konusu şu şekilde incelenmiştir: -

"Other Special Circumstances.- Poverty, however, is not the only ground upon which security for costs of an appeal will be ordered. It will also be ordered where the proceedings appear to be an abuse of the process of the Court, as where a plaintiff, wh-ose action had been dismissed as frivolous, brought another action for substantially the same cause, and appealed from an order dismissing such second action as frivolous (Weldon v.Maples (1888), 20 Q.B.D.1)."

Belirtilenlere göre, masraflarla ilgili temi-nat emri verilmesi için tek gerekçe, bir kişinin parasız olması ve/veya istinaf masraflarını ödeyebilecek maddi imkanının bulunmaması değildir. İstinafın, mahkeme usullerinin kötüye kullanılması veya adaleti yanıltıcı, anlamsız ve can sıkıcı bir başvuru ol-ması nedeniyle reddedilmesinden yapılmış bir istinaf olması gibi nedenlerin var olduğu durumlarda da masraflar için teminat emri verilebilir.

Weldon v. Maples (1888), 20 Q.B.D.1 davasında belirtilen şekilde, Harlock v. Ashberry (1881) Ch. D. 84 davasın-ın kararında, Yargıç Jessel M.R.; uygulamada istinaf eden kişinin istinafında başarısız olması durumunda, maddi imkanı bulunmadığı için masrafları ödeyemeyecek durumda olacak olması halinde, masraflarla ilgili teminat emri verilmesi gerektiğini belirtmişt-ir:

"For some time past it has been the settled practice, if the respondent asks for it, to require security for costs to be given by an appellant who would be unable through poverty to pay the respondent's costs of the appeal if it should be unsucces-sful."
Aynı kararda Yargıç Lush L.J. ise, bir istinafta masraflar için teminat emrinin özel durumlarda verilmesi gerektiğini, özel durumların varlığı halinde masraflar için teminat emri verilmesinin mahkemenin takdirinde olduğunu ve istinafın başarısız ol-ması halinde istinaf edenin masrafları ödeme imkanı olmaması nedeniyle masrafların ödenemeyecek olmasının özel durum olarak kabul edilmesi gerektiğini belirtmiştir:
"..that such security for the costs of any appeal shall be given as may be directed under -special circumstances by the Court of Appeal. This was intended to alter the whole practice both of the Court of Chancery and of the Courts of Common Law, and to leave it in the discretion of the Court whether security should be given under special circums-tances. I understand that it has been the practice to hold that poverty or inability to pay the costs of the appeal if it should be unsuccessful is a special circumstance."

Davalılar, hitap aşamasında, Davacının halen İngiltere'de bakım evinde yaşadığını-, istinafta oluşacak masrafları ödeyebilecek maddi imkanının bulunmadığını ve parasız (poverty) olduğunu ileri sürmelerine rağmen, kendi yemin varakalarında bu iddialarına yer vermedikleri gibi, bu konuda herhangi bir şahadet de sunmamışlardır.

Davacı i-se, Davalıların yemin varakasında bu iddialarını ve özel nedenleri ileri sürmedikleri cihetle, özel nedenlere istinaden masraflarla ilgili teminat emri verilmemesinin gerektiğini iddia etmiştir. Davacı, kendi itiraznamesine ekli yemin varakasının 4. paragr-afında, sadece Davacının felçli olduğunu ve halen İngiltere'de bir bakım evinde bulunduğunu beyan etmektedir.

Yargıtay/Hukuk 55/2013 Dağıtım 40/2013 sayılı kararda, masraflar için teminat emri talep eden tarafın, istinaf edenin istinaf masraflarını ödeye-bilecek maddi imkânının olmadığını yemin varakasında iddia etmesi ve bu iddianın reddedilmesi halinde ise, reddedilen bu hususun şahadet sunularak ispat edilmesinin gerektiği vurgulanmıştır.

"Müstedi, Müstedaaleyhin maddi imkansızlık içerisinde olduğunu- iddia etmiş değildir. Müstedi, hiç bir şekilde, Müstedaaleyhin ödeme kabiliyeti olmadığını da ileri sürmüş değildir. Müstedi bu doğrultuda şahadet sunmadığı gibi, yemin varakasında da böyle bir iddiaya yer vermemiştir.
.................
Hills v. London -Passanger Transport Board (1937) 4 All ER 230 davasında, alt mahkeme masraflarının ödenmemiş olduğunun ifade edilmesinin yeterli olmadığı ve istinaf edenin ödeme imkanı olmadığının da ileri sürülmesi gerektiği ifade edilmiştir.
...............
İstinaf eden-in ödeme kabiliyeti olmadığının da ileri sürülmesi gerekmektedir. İstinaf edenin ödeme kabiliyeti olmadığı iddia edilmeli, bu iddia ret edildiği takdirde bu konuda şahadet sunulmalıdır."

Davalı taraflarca yemin varakalarında davacının istinafı kaybetmesi -halinde, istinaf masraflarını ödeyebilecek maddi durumda olunmadığının iddia olunması, bu konuda şahadet sunulması ve davacının yemin varakasında kabul edilmeyen bu olgunun davalılar tarafından ispat edilmesi gerektiği bir kuraldır.

Davalılar, her iki is-tidanın ekindeki yemin varakasında da Davacının istinaf masraflarını ödeyebilecek maddi imkanının olmadığını iddia etmedikleri ve buna ilaveten bu konuda herhangi bir şahadet sunmadıkları cihetle, Davacının istinafı kaybetmesi halinde istinaf masraflarını -ödeyemeyecek durumda olduğunu ispat edememişlerdir.

Yukarıda yer verilen prensipler altında istidalar değerlendirildiğinde ise, Davacının istinafında başarısız olması durumunda masrafları ödeyebilecek durumda olmadığı hususlarının iddia ve ispat edilme-diğinden, her iki istidanın da reddedilmesi gerekmektedir.

Annual Practice 1951 sayfa 1280'de, bir istinaf altında masraflarla ilgili teminat emri verilmesi talebinin derhal ve gecikmeksizin, karşı tarafın büyük oranda masraf yapmasından, her halükarda -duruşma günü belirlenmesinden evvel yapılmasının ve duruşma gününün belirlenmesinden sonra yapılmamasının gerekli olduğu ve bu kurallara riayet edilmemesi halinde, talebin reddedilmesi gerektiği vurgulanmıştır.

"Application must be Prompt.- An order for- security ought not be made if substantially all the costs of the appeal have been previously incurred, though when made the order extends to both past and future costs. The application should be made promptly, though not before the appeal is set down, an-d will generally be refused on the ground of unreasonable delay e.g.if made after the appelant has incurred costs, and a time has been fixed for the hearing of the appeal."

Pooley's Trustee v. Whetham (1886) 33 Ch. D. 76 referanslı kararda, istinaflarda -masraflarla ilgili teminat talebinin derhal yapılmasının gerektiği, bunun tek sebebinin aleyhine istinaf edilen tarafın istinafla ilgili masraf yapmasının öncesinde talepte bulunmasının zorunluluğunun olmadığı ve aynı zamanda diğer bir nedenin de istinaf e-denin masraf yapmasından önce teminat için başvurulmamasının da makul olmaması olduğu belirtilmiştir. Aynı kararda, istinafın dinlenme aşamasına geldiği ve meselenin kolayca dinlenerek bir sonuca ulaşabileceği bir ahvalde, masraflar için teminat talebinin -yapılmış olmasının çok geç kalınmış bir başvuru olarak kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu konu kararda aşağıdaki şekilde vurgulanmıştır:

"The rule has always been that applications for security for costs
must be made promptly, not only on th-e ground that the Respondent should apply for security for costs before he incurs them, but on the ground that it is unreasonable that security should not be applied for till the Appellant has incurred the costs of the appeal, whether they have been paid b-y himself or his solicitors. This would undoubtedly have been a case for ordering security to be given if the application had been made in time. I do not mean to lay down a fixed rule; but the present application, which is made after the briefs had been de-livered, not prematurely, and when the case is only two or three out of the paper, and would probably have been reached if the time of the Court had not been taken up by some heavy causes, is too late unless the delay can be satisfactorily explained."

Ay-nı kararda, masraflar için teminat talebinin, istinaf masrafları yapıldıktan ve harçlar ödendikten sonra geç bir safhada yapılmış olmasının yapılan tüm harcamaların boşa gitmesine sebebiyet vereceği cihetle, makul olmadığı da belirtilmiştir.

Davalılar h-er iki istidayı da 3.3.2014 tarihinde dosyalanan istinaftan takriben 2 sene sonrasında 24.11.2015 ve 25.11.2015 tarihlerinde dosyalamış olmaları hasebiyle, derhal masraflarla ilgili bir teminat emri talebinde bulunmamışlardır. Davalılarca dosyalanan istida-lar, mahkemenin istinafa gün vermesinden sonra ve duruşma için gün verilmek üzere gündemde olduğu bir tarihte dosyalanmışlardır. Davalılar masraflar için teminat talebinde bulunmalarında neden geç kalınmış oldukları hususunda da Mahkemeye herhangi bir açık-lama yapmamışlardır.

Bu açılardan bakıldığında, her iki istidanın, dosyalanma tarihleri bakımından gereksiz gecikmeyle dosyalanmış olmaları ve istinafın duruşma günü belirlenmesi ve Davacının da istinafla ilgili masrafları yapması sonrasında dosyalanmış- olmaları nedeniyle ret ve iptal edilmeleri gerekmektedir.

Netice itibarıyla, her iki istida masrafsız ret ve iptal edilir.




Bertan Özerdağ
Yargıç

5 Ocak 2016










11






Full & Egal Universal Law Academy