Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 39/2001 Dava No 3/2005 Karar Tarihi 18.03.2005
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 39/2001 Dava No 3/2005 Karar Tarihi 18.03.2005
Numara: 39/2001
Dava No: 3/2005
Taraflar: Gerhard Neuhuber ile Ahmet Gazioğlu n/d Ahmet Ali Gazioğlu vd
Konu: Mahkeme Hükümlerinin Tadilatı - Yüksek Mahkeme tarafından yapılabilen tadilatlar
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 18.03.2005

-D.3/05 Yargıtay/Hukuk 39/01
(Dava No:937/97; Magosa)

Yüksek Mahkeme Huzurunda.
Mahkeme Heyeti: Nevvar Nolan, Gönül Erönen, Seyit A. Bensen.

İstinaf eden: Gerhard Neuhuber, Temel Yolcu Apt. No.-4, Magosa
(Davacı)

-ile-

Aleyhine istinaf edilen: 1.Ahmet Gazioğlu, n/d Ahmet Mehmet
Ali Gazioğlu, Levent Sokak, No.29,
Magosa
2.A. Mehmet Gazioğlu & SONS Lt-d.
Levent Sokak No.29, Magosa
(Davalılar)
A r a s ı n d a.

İstinaf eden namına:Avukat Güneş Menteş
Aleyhine istinaf edilen namına: Avukat Orhan Zihni Bilgehan

14.4.2004 tarihinde dosyalana-n istida hakkında

K A R A R

Nevvar Nolan: Bu istinafta Mahkemenin hükmünü Sayın Yargıç Gönül Erönen okuyacaktır.

Gönül Erönen: Yargıtay Hukuk 39/01 sayılı istinaftaki karar, 16.3.2004 tarihinde okunup, açıklanmıştır (Dağıtım 4/2004). Mesele- ile ilintili olgusal ve hukuksal husus ve görüşler Yargıtay'ın esas kararında yer aldığı cihetle burada tekrarlamayı gereksiz görmekteyiz.

Yargıtay'ın konu ile ilgili esas kararı neticesinde, yapılan istinaf kabul edilerek Bidayet Mahkemesinin Davacının- davasını ispat külfetini yerine getirmediği nedeniyle ret eden 19.1.2001 tarihli kararı, iptal edilmiştir. Bunun neticesinde Yargıtay, Davacı lehine Davalılar aleyhine müştereken ve münferiden 1.325.697ATS(avusturya şilini) bu meblağ üzerinden 31.8.1996 t-arihinden itibaren yasal faiz ve dava masraflarının ödenmesine hüküm ve emir vermiştir.

Aleyhine İstinaf Edilen Davalılar, Hukuk Usulü Nizamatları E.48(1)(2); E.25(6); E.8 ve Mahkemenin genel yetkilerine dayanarak (inherent jurisdiction)işbu istida ile Y-üksek Mahkeme tarafından (a)Davacı lehine ve Davalılar aleyhine Avusturya Şilini olarak hükmedilen 1,325.697 rakamının kaldırılması ve yerine 339.336 şilin rakamının konması,(b)yukarıda belirtilen 339.336 şilin üzerinden Mahkemece emredilen ve oranı belli -olmayan ve/veya Mahkemece adil şekilde saptanması gereken yasal faiz uygulanması,(c) belirtilen faizin Ağustos 1996 tarihi yerine 1.6.1997 tarihinden başlatılması,(d) herhangi bir oranda yasal faiz uygulanacağı konusunda Mahkemece bir karar verilmesi,(e)Ma-hkemenin uygun göreceği herhangi bir emir vermesine, alternatif olarak ise (f)(Mahkemece uygun bulunduğu takdirde) ilgili davanın yeniden dinlenmek üzere Alt Mahkemeye iadesini, talep etmiştir.

İstidanın 26.10.2004 tarihinde üçlü heyet tarafından dinlenme-si sırasında Aleyhine İstinaf Edilen Davalı Müstediler,istidanın(d),(e),(f),altındaki taleplerini geri çektiler.

Aleyhine İstinaf Edilen Davalı Müstedi avukatı, Mahkemenin, mevcut içtihat kararları doğrultusunda kararında belirtilen hususlarda gerçek niy-etine açıklık getirmek için, gözden kaçmış olabilecek veya hatalı geçirilmiş hususlarda kararının herhangi bir kısmını düzeltmesinin mümkün olduğunu ileri sürmektedir. Keza, Mahkemenin E.25 N.(6) altında verdiği bir hüküm veya emirdeki yazı hatalarının ve-ya kazaen yer alan yanlışlık veya eksikliklerini düzeltmeye yetkisi olduğunu ayrıca vermiş olduğu hükme açıklık getirip mahkemenin esas niyet ve kastettiği manaya kavuşturmak amacıyle konu hükmü tadil edip düzeltmek doğal yetkisine sahip olduğunu belirten -Aleyhine İstinaf Edilen Davalı Müstediler avukatı,özetle, bu istidayı yapmaya hakkı bulunduğunu ve Mahkemenin 16.3.2004 tarihinde vermiş olduğu hükmün faizlerle ilgili kısmının değiştirilmesi gerektiği hususunda Mahkemeye beyanda bulunmuştur.

İstinaf Eden- Davacı Müstedaaleyh avukatı ise Aleyhine İstinaf Edilen Davalı Müstedi avukatının beyan etmiş olduğu hususların ancak İngiltere'de uygulanabileceğini beyan etmiştir. Emir 25 nizam 6 altında yapılacak olan tadilatların ancak "clerical error" olması halinde- yapılabileceğini, E.25 N.6'nın İngiltere'de muadili olan E.28 N.11 altında bu konudaki prensip ve uygulamaların farklı olduğunu ileri sürmüştür.

İstinaf Eden Davacı Müstedaaleyh avukatı iddialarına devamla, KKTC'deki hukuk sisteminde ve/veya geçerli ola-n usulde imzalanıp imzalanmadığına bakılmaksızın, Yüksek Mahkeme tarafından okunduktan sonra bir hükmün değiştirilmesinin mümkün olmadığını ileri sürmüştür. Bir başka deyişle Davacı/Müstedaaleyh avukatına göre karar Yüksek Mahkemece okunduktan sonra tamaml-anmış demektir, imzalanması ise bir formaliteden öteye geçmemektedir. İngiltere'deki prensip, bu prensibe yakın olmakla beraber İngiltere'de bir karara yapılmak istenen tadilatın kararın köküne veya esasına girmemesi gerekir ve ilgili karar okunmasına rağm-en,imzalanıp tamamlanmasından önce böyle bir kararda düzeltme yapılması mümkündür.

İstinaf Eden Davacı Müstedaaleyh avukatı,Mahkemenin 16.4.2004 tarihinde vermiş olduğu kararda yaptığı saptamalarla yeterli derecede niyetini ortaya koyduğunu,hatta kararın- icraya kadar gitmiş olduğu gerçeği karşısında ilgili kararın kesinleşip bitmiş olduğunu,gözden kaçmış olabilecek herhangi bir husus içermediğini,beyan etmiştir. Özetle, İstinaf Eden Davacı Müstedaaleyh avukatı,kararın açık ve sarih olduğunu iddia ederek d-eğiştirilemeyeceği görüşünü beyan etmiştir.

Aleyhine İstinaf Edilen Davalı Müstedi Avukatı bu beyana karşılık İngiltere'deki içtihadi kararların KKTC hukuk sisteminde bağlayıcı niteliği veya ilgisi olmadığını,konu karardaki faiz ile ilgili olarak belirtil-en hususların bazı hatalar içerdiğini ve bu hususların Mahkemenin gözünden kaçmış olan hususlar olduğunu,bu nedenle söz konusu kararın Mahkemenin gerçek niyetini,gerçek düşüncesini veya serdetmeyi tasarladığı esas kelime,niyet ve düşünceyi serdetmediği içi-n doğal yetkileri çerçevesinde konu kararın düzeltilebileceği iddiasında ısrar etmiştir.

Yargıtayın bu istida konusu kararın faiz ile ilgili görüşleri 16.03.2004 tarihli hükmünün 15. sayfasında yer almaktadır.

Huzurumuzdaki bu meselede, Yargıtay olarak- oturum yapan Yüksek Mahkemenin kararında bazı hususların Mahkemenin gözünden kaçtığı ve bu nedenle Mahkemenin faizle ilgili gerçek niyetini ortaya koymadığı cihetle değiştirmesi, istenmektedir. Yukarıda yazılanları özetlemek gerekirse, Aleyhine İstinaf Ed-ilen Davalı Müstedi avukatı, gözden kaçırılan ve kazaen eksik bırakılan hususlar için Emir 25 nizam 6 altında, Mahkemenin gerçek niyetini ortaya koymadığı noktasından hareketle doğal yetkisini(-inherent jurisdiction-) kullanarak 16.03.2004 tarihli kararını değiştirebileceğini, ileri sürmektedir.

İstisnai durum olarak nitelendirdiğimiz bu talep ile ilgili esaslı bir inceleme yapma gereğini duyduk.

KKTC hukuk sistemindeki tadilatlarla ilgili prensipler HMU Emir -25 de düzenlenmektedir. Emir 25'in Yüksek Mahkeme tarafından yapılabilen tadilatları da kapsadığını düzenleyen kural ise Emir 35 nizam 8 de yer almaktadır.

Mahkeme hükümlerinin tadilatı ile ilgili Emir 25 nizam 6'nın ilgili bölümü aynen şöyledir:
"Cleric-al mistakes in judgments or orders,or errors arising therein from any accidental slip or omission, may at any time be corrected by the Court or a Judge on application without an appeal."(underline supplied)

Bu nizamatın İngiltere'deki muadili Emir 28 niza-m 11 dir. 1964 Annual Practice de ise sözkonusu madde Emir 20 nizam 11 olarak geçmektedir ve hemen hemen KKTC'deki nizmatla ayni kelimelerle ifade edilmektedir.
(Bu konuda bak :- In Re Harrisons Share under A Settlement 1955 Ch. 272 at pp 275-277;Ex p Hoo-key-In Re Risca Coal and Iron Co (1862) 4 De G. F.&J 456; Re St Nazaire Co 1879 12 Ch.D. 88; Varty(Inspector of Taxes)v.British South Africa Co.1964 2 All E.R.975 at p.977-; ve Yargıtay/Hukuk 17/77)

Re Harrisons Share under A Settlement 1955 Ch. 272 kararında Risca davasına sayfa 279 da atıfta bulunurken, Jenkins L.J.şöyle demiştir:-
"It must be remembered,however,that the only decision in the case was that for the purpose- of computing time allowed for appealing,an order was 'made' at the time when it was pronounced,and although the Lord Chancelllor based his conclusions on the principle that an order took effect from the date of its pronouncement,and was at pains to point -out that in an ideal system every order would be completed on the spot, it does not seem to us to involve the proposition contended for,that after the words have passed his lips,and before the order is perfected,a judge who has in his belief delievered and- erroneous judgement, has not power to recall it."

İngilteredeki uygulamada, tadil edilmelerle ilgili istisnai hallere girmemesi halinde,bir karar okunduktan sonra imzalanıp kaydolunmadan tamamlanmış (completed) sayılmaz ve düzeltilmesi mümkündür.

Hu-zurumuzdaki meselede istida konusu yapılan karar, okunmuş, imzalanmış, kaydedilmiş, yayınlanmış ve hatta icraya kadar gitmiş olan bir karardır. Dolayısıyle İngiltere'deki prensipler nezdinde dahi "tamamlanmış" addedilen bir karar sayılmakta ve bu hali ile -herhangi bir şekilde tadilatı veya düzeltilmesi söz konusu edilemeyen bir karardır. İngiltere'de ne gibi hallerde kararların değiştirebileceği ve tadilatın ne zaman sözkonusu olabileceğine bu kararımıza ışık tutması açısından bakmakta fayda var.

Thynne v.- Thynne 1955 3 All E.R.129 sayfa 145-146 da hangi istisnai hallerde Mahkeme kararının değiştirilebileceği prensipleri serdedilmektedir.
"Without in any way purporting to categorise and certainly without indicating any limits,a few illustrations in regard t-o the court's powers may be mentioned.If there is some clerical mistake in a judgment or order which is drawn up there can be correction under the powers given by R.S.C., Ord.28, r.11,and also under the powers which are inherent in the jurisdiction of the -court. If there is some error in a judgment or order which arises from any accidental slip or omission,there may be correction both under Ord. 28, r.11, and under the court's inherent powers. If the meaning and intention of the court is not expressed in it-s judgment or order then there may be variation."
(Bak ayrıca sayfa 146 "I" bölümünde de Morris L.J.)

Halbury's Laws of England 3rd Edition Vol 22 sayfa 786 para 1666'da şöyle denmektedir:



"A judgment or order will not be varied,however,when it correc-tly represents what the court decided and where the court itself was wrong, nor can the operative and substantive part of the judgment be varied and a different form substituted."

(Bak ayrıca Ainsworth v. Wilding 1896 1 Ch.673; Duchin v.Swanage 1954 2 Al-l E.R.817).

Konumuza ışık tutmak açısından incelenen Güney Kıbrıs'taki kararların durumu ile ilgili olarak ise Stelios Orphanides v Vyron Michaelides 1968 C.L.R.295 davasında Yargıç Triantafyllides sayfa 302-303 de şöyle demektedir:
-"The practice in Cyprus regarding delivery of reserved judgments on appeal is radically different from the practice regarding oral judgments in England. In each case where judgment has been reserved in Cyprus, such judgment is prepared and printed finally,- and, as soon as it has been read in open Court, it is signed by the judges who have delivered it, and the original thereof is filed as a matter of record in the official Court file (as it has been done in this case on the 15th December, 1967); and copies -are given out at once, there and then, to the parties in the appeal, as, again, it has been done in the present case.
We are of the view, therefore, that looking at the essence of things, and not losing sight of it through procedural technicalities, the po-sition in Cyprus, in relation to a reserved judgment is that such judgment is completed and perfected(just as it happens in England when an orally pronounced judgment is drawn up and entered) when it is delivered, signed and filed, and whatever there remai-ns to be done by way of formally entering it, on the application of a party, is not necessary for its completion or perfection, but it may well be a formality necessary for other purposes.
Therefore, once, in Cyprus, a judgment has been delivered, signed a-nd filed, there can be no possibility for the Court which has delivered it to rehear argument and to change it, or set it aside, except, of course, to the extent to which it has, always, been possible to correct an error in a judgment under the provisions -of Order 25, rule 6 (which is known as the "slip" rule and corresponds to Order 20 rule 11 of the Rules of the Supreme Court in -England), and under the inherent jurisdiction of the Court."


-Anlaşılacağı üzere,Güney Kıbrıs'ta olduğu gibi KKTC'de kabul edilen uygulamada ilk nazarda Mahkemece okunmuş bir karar "tamamlanmış" bir karar sayılmakta ve değiştirilememektedir. Meğer ki HMU Emir 25 nizam 6 altında "Kitabet(yazı)hataları, veya kazaen unu-tulan veya eksik bırakılan yanlışlıklar" içeren bir hüküm veya emir olsun (clerical mistake,or error arising from any accidental slip or ommission). Mevzuat ve uygulama bu doğrultudadır.

Yukarıdaki içtihatlardan da görülebileceği gibi, doğal yetkisini kul-lanan herhangi bir Mahkeme, hükmü ancak Mahkemenin gerçek ve arzu ettiği niyetini göstermediği,bir başka deyişle sadece gerçek kararını yansıtmadığı takdirde değiştirilebileceği (variation) durumlar için varittir. Mahkeme gerçek niyetini sarahaten açıkladı-ğı takdirde, karar değiştirilemez. Nitekim,mevcut yasal durum ve otoriteler,bir Mahkeme yanlış (wrong) karar verdiği durumlarda da herhangi bir değişiklik yapılmasını mümkün kılmamaktadır. Bunun aksini savunmak veya uygulamak yargılama sistemini vahim bir -sürece sokma riski taşır ve hukukun üstünlüğünü savunan Mahkemeleri ve yargıyı zedeler veya zayıflatır. Ayni nedenle, arzu edilmeyen sonuçlar doğması da muhtemel olur.

Yukarıda belirtilen görüş ve otoriteleri huzurumuzdaki meseleye uygulamış bulunuyoruz. -Yargıtay bu istida konusu kararında, Bidayet Mahkemesinin Davacının faiz talebiyle ilgili olarak herhangi bir görüş beyan etmemesini bir hata ve eksiklik olarak kabul etmiş,sunulan şahadetin Davalıların faiz ödemeyi kabul ettikleri hususunu ortaya koyduğun-u ancak buna rağmen uyuşulmuş faiz oranının %12 olduğu hususunu kanıtlamaktan uzak olduğunu, açıklamıştır. Yargıtay bu ve serdettiği diğer görüşleri çerçevesinde istinafın kabul edildiği noktasından hareket ederek adaletin tecellisi açısından bu eksikliği -gidermeyi uygun görmüştür. Bidayet Mahkemesi nezdinde bulunan şahadet ışığında yaptığı değerlendirmede, kararda bahsi geçen miktarda ve şekilde faiz ödenmesi gerektiği sonucuna varırken,Yargıtayın bu husustaki kararında HMU Emir 25 nizam 6 altında kitabet(-yazı)hataları bulunduğu (clerical mistakes), gerçek niyetini ortaya koymayan bir karar açıkladığı veya kararının, kazaen unutulan veya kazaen eksik bırakılan yanlışlıklar içerdiği(accidental slip or omission), görülmemektedir. Tüm bu nedenlerden ötürü de h-erhangi bir şekilde değiştirilmesi mümkün değildir.

Yukarıdakiler ışığında, Aleyhine İstinaf Edilen Davalı/Müstedi istidasında başarılı olmamıştır.

Neticede, istida ret ve iptal edilir.

İstidanın özelliğini göz önünde tutarak masraflarla il-gili herhangi bir emir verilmez.




Nevvar Nolan Gönül Erönen Seyit A. Bensen
Yargıç Yargıç Yargıç


18 Mart, 2005


-


9



-


Full & Egal Universal Law Academy