Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 19/2010 Dava No 34/2012 Karar Tarihi 25.09.2012
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 19/2010 Dava No 34/2012 Karar Tarihi 25.09.2012
Numara: 19/2010
Dava No: 34/2012
Taraflar: Tuğçe Uz ile Asvaroğlu Metal Sanayi Ltd. arasında
Konu: Alacak davası - Davacının yaptığı iş nedeniyle Davalıdan mütebaki alacağını talep eden dava açması - İlk Mahkemenin Davacı lehine hüküm vermesi - Davalının, yapılan işin tamam olmdığını ileri sürerek hükmü istinaf etmesi - Yargıtayın, İlk Mahkemenın hata yapmadığı bulgusuna vararak istinafı reddi.
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 25.09.2012

-D. 34/2012 Yargıtay/Hukuk 19/2010
(Lefkoşa Dava No: 4311/2005)
YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti: Narin F. Şefik, Hüseyin Besimoğlu, Ahmet Kalkan.
İstinaf eden: Tuğçe Uz, Selimiye Meydanı, Lefkoşa
- (Davalı)
- ile -
Aleyhine istinaf edilen: Asvaroğlu Metal Sanayi Ltd., Haspolat
Sanayi Bölgesi, Lefkoşa
(Davacı)


A r a s ı n d a.


İstinaf eden namına: Avu-kat Seyhan Yıldırım
Aleyhine isitnaf edilen namına: Avukat Yusuf Tekinay.


Lefkoşa Kaza Mahkemesi Yargıcı Nüvit Gazi'nin 4311/2005 sayılı davada 30.12.2009 tarihinde verdiği karara karşı Davalı tarafından yapılan istinaftır.


--------------


H Ü K Ü M

-
Narin F. Şefik: Davacı; Davalının Konak Restaurant diye bilinen işyerine, 1 ay içerisinde ödenmek üzere baca, aspiratör, havalandırma, işçilik, parça v.s işleri yaptırmak üzere anlaştıklarını, bu hususların 18.5.2005 tarihli 0498 no:lu faturada görüldüğün-ü, Davalının 7,675YTL borcuna tuta Haziran ayında 2500 YTL ödemesine rağmen, halen 5,175TL borcu bulunduğunu ileri sürmüş ve ikame ettiği davası tahtında, Bidayet Mahkemesi, Davacı lehine ve Davalı aleyhine 5,175 YTL'sı için hüküm ve Davalının bu meblağ üz-erinden 18.6.2005 tarihinden itibaren yasal faiz ödemesi için hüküm verdi.

İstinaf Eden/Davalı, Bidayet Mahkemesinin bu kararından istinaf etmektedir. 7 istinaf sebebi ile istinaf yapılmış olmasına rağmen, istinaf sebebini tek başlık altında toplamak müm-kündür:

"Davacı ile Davalı, Davalıya ait iş yerine uygun bir havalandırma sistemi monte edilmesi için anlaştılar. Davacı tarafından kurulan sistem çalışmadığı halde, Davalı ve tanıklarının, bilhassa uzman tanık Yunus Terlik'in şahadetine rağmen, Bid-ayet Mahkemesinin huzurundaki bu şahadete itibar etmeyip davayı basit bir fatura davası addederek, Davacı lehine fatura üzerinden hüküm vermekle hata yaptı."

Davacının talep takririnde, Davalı aleyhindeki talebi 3. paragrafta şu şekilde yer almaktadı-r:

3- Davalı ve/veya müstahdemleri Davacıdan ve/veya
işyerinden takriben 18/05/2005 tarihinden aşağıda
tafsilatı verilen veresiye usulü ve uzlaşılan fiyat
üzerinden ve (1) ay içerisinde ödenmek üzere
Davacının, Dav-alının işyerine giderek baca,
aspiratör, havalandırma, işçilik parça v.s işleri
yaptırıp ödemeyi kabul ve taahhüt etmiştir.

T A F S İ L A T

Fatura TarihiSeri No:Meblağ (YTL)
18/05/0504987,675


Davacı, Dava-lının işyerine baca, aspiratör, havalandırma yapacağını kabul etmektedir. Davacının davası, sadece fatura tahtında satın alınan malzemenin bedelinin talep edildiği bir dava değildir. Davalı, müdafaa takririnin 3. paragrafında, Davacının bacayı yaptığını, a-ncak yeterli olmadığını ileri sürmüştür.

Müdafaa takririnin 3. paragrafı aynen şöyledir:


3. Davalı Davacının bahse konu bacayı yaptığını ancak
mutfaktan çıkan duman ve kokuları süzmediğini ve/veya
lokanta içine verdiğini ve/veya -yetkili makamların
talep ettiği özelliklere uygun olarak yapılmadığını
ve bu nedenle yetkili makamlardan uyarı aldığını ileri
sürer. Davalı bu hususları Davacının bilgisine
getirdiğini ve hataların düzelmesini talep etti-ğini
ve taraflar arasında sözlü anlaşmaya göre mütebaki
meblağ olan 5175 YTL'nin bahse konu hataların
giderilmesinde ve bacanın kullanılabilir hale
getirilmesinden sonra ödeneceği hususunda mutabakat
sağladıklar-ını iddia ve beyan eder.


Davayı dinleyen Bidayet Mahkemesi, Davacının, Davalı ile anlaştıkları işleri Davacının yaptığını kabul etmekle birlikte, Davalının Davacı tarafından kurulan bacanın yetersiz olduğu iddialarını kabul etmeyerek, netice itibarı-yla "Davacının, Davalıdan davada belirtildiği şekilde, halen bakiye 5175 YTL alacağı mevcut olduğu hususunda" bulgu yapmıştır. Bidayet Mahkemesi kararında, sadece fatura tahtında davacı lehine hüküm vermemiştir. Bidayet Mahkemesi, Davacının yaptığı işlerde-n dolayı Davalının Davacıya halen 5,175TL borcu bulunduğuna dair bulgu yaparak, Davacı lehine hüküm vermiştir. Bidayet Mahkemesi hükmünü huzurundaki faturaya dayandırmış değildir.

Huzurumuzdaki istinaf, şahadete dayanan, bir istinaftır. Bidayet Mah-kemesi, Davacı ve Davalı tanıklarını dinledikten sonra, huzurundaki emare ve şahadeti tezekkür ederek, Davacı tarafından sunulan şahadete inanmış, Davalı tarafından sunulan şahadeti güvenilir bulmamış ve Davacı lehine hüküm vermiştir.

Yargıtay, Bidayet M-ahkemesinin izleme ve dinleme fırsatı bulduğu tanıkların şahadetlerine inanıp inanmadığı ile ilgili bulgularına genellikle müdahale etmez. Yargıtay, Bidayet Mahkemesinin şahadete dayanan bulgularına ancak Bidayet Mahkemesinin hata yaptığına kanaat getirmes-i halinde müdahale eder.
Bidayet Mahkemesi huzurundaki davada, Davacı, Davalının talebi üzerine Davalının işyerinde Emare 1 faturada yer alan parçaları kullandığını ve yaptığı havalandırma işçiliği için de 300YTL aldığını kabul etmektedir.

Davalı, E-mare 1'de yer alan parçalarının yerinde kullanılmadığını veya bacanın kurulmadığını iddia etmemektedir. Davalı, Davacı tarafından yapılan işin yetersiz olduğunu ve kurulan bacanın ve havalandırma sisteminin gerektiği gibi çalışmadığını iddia etmektedir.

-Bidayet Mahkemesinin huzurundaki şahadete göre; Davacı tarafından Davalının işyerinde yapılan işler, 18 Mayıs 2005'den önce yapılmıştır.

Davacı tarafından baca kurulduktan sonra, Lefkoşa Türk Belediyesi, Davalıya, 31.5.2005 tarihinde bir yazı göndere-rek, yapılan baca dahil, bazı konularda yerine getirilmesini istediği hususlara yazısında yer vermiştir. Davacı, Davalıya Lefkoşa Türk Belediyesinden gelen ihbardan sonra, Davalının istemi üzerine kurduğu bacanın yerini değiştirmiştir.

Davacı, Davalının -7,675YTL'lik fatura tutarına karşı Haziran 2005'de 2500YTL ödediğini talep takririnde iddia etmiş ve Davalı da müdafaa takririnde bu iddiayı reddetmemiştir. Yani Davalı, Davacıya 2500 YTL'lik ödemeyi işin yapımından sonra yapmıştır.

Davacı baca sistemini- kurduktan sonra, Davalının, babası ve çalışanları huzurunda çalıştığını kontrol edip teslim ettiğini söylemiş olup, (Mavi 14) bu konuda Davalı tarafından da karşı şahadet sunulmuş değildir.

Davalı konu işi yaptırırken, Makine Mühendisleri Odasına pr-oje sunmadığını veya bir proje hazırlatmadığını kabul etmiştir. Davalı, bacanın duman çekmediği gerekçesiyle, yapılan işlerin doğru bir dizayn çerçevesinde yapılıp yapılmadığını tetkik ettirmek üzere, Alarko'nun KKTC'deki bayi Özkom'u işyerine getirdiğini -ve gelen kişinin orada tespit yaptığını Mavi 82'de söylemesine rağmen, bu tanığı Bidayet Mahkemesi huzurunda dinletmemiştir.

Davalı, uzman tanık olarak Yunus Terlik'i dinletmeyi tercih etmiştir. Bu tanık sunduğu raporda sistemin mekanik projesiz uyguland-ığından eksik tasarlandığını ve "tam kapasite ile çalışırken dumanın tam olarak dışarıya atılmasını, çevre ve gürültü kirliliğini en aza sağlaması mümkün değildir" doğrultusunda rapor sunmuştur. (Mavi 150 Emare 6)

Bu tanığın hazırladığı Emare 6 rapor, 26-.6.2009 tarihlidir. Raporun giriş kısmı aynen şöyledir:

"Lefkoşa'da 28 Selimiye Meydanı adresinde şu anda
hizmetine ara vermiş durumda bulunan Vakıflar
İdaresine ait The Konak Restaurant'ın işletmecisi
sayın Tuğçe UZ'un müracaatı üze-rine söz konusu
restorantta davlumbazlara ait kanal ve aspiratör
sisteminin durumları ve kapasiteleri konusunda
tetkik-inceleme, hesaplama ve değerlendirmeler
yapılmıştır. İki ayrı günde gerçekleştirilen
tetkik ve inceleme-lerin birincisi 22.06.2009
tarihinde Lefkoşa'da ilgili iş yerinin adresinde
monte edilmiş durumda davlumbaz sisteminde (bu
sistem çalıştırılarak da test edilmiştir), ikincisi
ise 24.06.2009 tarihinde aynı iş yerinden söküldüğü
- belirtilen Tatlısu bölgesindeki bir depoda de-monte
durumdaki cihazın kanal ve aspiratör sistemi üzerinde
(bu sistem çalıştırılamamıştır) sadece gözlem, ölçüm
ve değerlendirme yapılmıştır."


Bu rapor uzman tanık tarafından D-avalının çalıştırdığı işyeri 2006 yılında kapandıktan sonra, 2009 yılında hazırlanmıştır. Gerek raporda, gerekse Emare 5 resimlerde görüldüğü gibi, raporu hazırlama safhasında baca kısmen de-monte edilmiş bulunmaktaydı. Yani bu tanık, sistemi çalışırken in-celeme fırsatı bulmuş değildir.

Bidayet Mahkemesi, Mavi 135'de tüm bu hususları incelendikten sonra şu bulguya varmıştır:

"Davalı iddiasını isbatla yükümlü olduğuna göre,
bu yükümlülüğünü, teyid edici şahadet olduğu halde
bu şahadeti ibraz etmem-ek ve ibraz etmemesini makul
bir şekilde izah etmemekle yerine getirmemiştir.

Bu durumda, Davalının dava konusu bacanın duman
ve kokuları süzmediği ile ilgili iddiası kuru bir
iddia olmaktan öteye geçmemiştir kanısındayım."


Davalı şahadetinde, D-avacının kurduğu sistem etkili bir şekilde çalışmadığı için, çalıştığı dönem, Özkom isimli şirketten adam getirip incelettiğini söylemesine rağmen, bu tanık dinletilmemiş, lokanta 2006 yılında faaliyetlerini durdurduktan ve bazı parçalar yerinden sökülüp T-atlısu'ya götürüldükten sonra, Davalının uzman tanığı, gerek Davalının kapanan işyerini, gerekse Tatlısu'yu ziyaret ederek Emare 6 raporu hazırlamıştır. Bidayet Mahkemesi bu şartlarda rapor hazırlayan uzman tanığın şahadetine itibar etmemekle hata yapmamış-tır. Bidayet Mahkemesi, Davalının, Özkom'dan tanık getirmemesi nedeniyle davasını ispat etmediğini kabul etmekle de hata yapmamıştır.


Bidayet Mahkemesi, Davacı ve Davalının şahadetleri ile ilgili, Mavi 135'de bir değerlendirme yapmıştı:

"Bu davada ay-rıca, gerek Davacı direktörünün gerekse
Davalının şahadet verirken takındıkları hal, tavır
ve hareketlerini müşahadem altında bulundurduktan
sonra ve şahadetlerini makuliyet testi esaslarına
göre değerlendirmeye tabi tuttuğumda, Davalının -
şahadetini ikna edici ve inandırıcı bulmadığım
cihetle, keza, Davacı direktörünün çok sıkı bir
istintaka tabi tutulmasına rağmen, Davacı direktö-
rünün şahadetinin sarsılmadığına kanaat getirdiğimden,
Davacının şahadetini Davalının şahadetine terci-h
eder ve Davacının şahadetini doğru olarak kabul
etmekteyim."

Tüm bu hususlar ışığında, Bidayet Mahkemesinin huzurundaki şahadeti değerlendirirken hata yaptığını kabul etmek mümkün değildir. Bidayet Mahkemesi detaylı bir şekilde huzurundaki şahadet-i incelemiş ve bulgularını yaparak kararını vermiştir.
Bidayet Mahkemesinin hata yaptığına dair ikna edilmiş değiliz. Netice itibarıyla İstinaf Eden istinafında muvaffak olmamıştır.

İstinaf Edenin istinafı reddedilir. İstinaf masrafları Aleyhine İstinaf -Edilen lehine verilir.





Narin F. Şefik Hüseyin Besimoğlu Ahmet Kalkan
Yargıç Yargıç Yargıç


25 Eylül 2012












7






Full & Egal Universal Law Academy