Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 153/2013 Dava No 15/2016 Karar Tarihi 05.04.2016
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 153/2013 Dava No 15/2016 Karar Tarihi 05.04.2016
Numara: 153/2013
Dava No: 15/2016
Taraflar: Kenan Akın ile KKTC Başsavcısı ve diğerleriarasında
Konu: Zarar ziyan talebi - Haksız fiil- Haksız fillden dolayı zarar ziyan talebi - Sorumluluk - Kusur - Yabani hayvan tanımı - İspat külfeti.
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 05.04.2016

-D. 15/2016 Yargıtay/Hukuk No: 153/2013
(Gazimağusa Dava No:1640/2006)


YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.

Mahkeme Heyeti:Gülden Çiftçioğlu, Bertan Özerdağ, Beril Çağdal

İstinaf eden: Kenan Akın, 7 Eliaçıklar Sokak, Gazimağu-sa
(Davacı)

ile

Aleyhine istinaf edilen:No. 1- KKTC Başsavcısı, Lefkoşa
No. 2- KKTC İçişleri Köyişleri ve İskan Bakanlığı vasıtasıyla, KKTC Başsavcısı, Lefkoşa
No. 3- KKTC Tar-ım ve Orman Bakanlığı vasıtasıyla, KKTC Başsavcısı, Lefkoşa
No. 4- KKTC Maliye Bakanlığı vasıtasıyla KKTC Başsavcısı, Lefkoşa
No. 5- KKTC Ekonomi ve Turizm Bakanlığı vasıtasıyla, KKTC Başsavcısı, Lefkoşa
(Davalılar-)

A r a s ı n d a.

İstinaf eden namına: Avukat Alper Dede
Aleyhine istinaf edilenler namına: Savcı Damla Güçlü

Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Bahar Saner'in, Gazimağusa Kaza Mahkemesinde 13/9/2013 tari-hinde, 1640/2006 sayılı davada verdiği karara karşı, Davacı tarafından yapılan istinaftır.

------------

K A R A R

Gülden Çiftçioğlu: Bu istinafta, Mahkemenin kararını, Sayın Yargıç Bertan Özerdağ okuyacaktır.

Bertan Özerdağ: Bu istinafta, İstinaf- Eden/Davacı bundan böyle sadece Davacı, Aleyhine İstinaf Edilen/Davalılar ise sadece Davalılar olarak anılacaktır.

İSTİNAF İLE İLGİLİ OLGULAR

Davacı, EL 404 plakalı aracı ile, araçta yolcu olan Mütevveffa Ahmet Elbasan ve Osman İmre ile birlikte, 23.9.-2001 tarihinde Yeni Erenköy - Dipkarpaz anayolunun 10. kilometre-sinde seyrederken, karşı şeritte ters yönde seyreden Şehmuz Barut yönetimindeki EJ 103 plakalı araca çarpması sonucu bir kazaya sebebiyet vermiştir.

Kazada, araçta yolcu olarak bulunan Ahm-et Elbasan hayatını kaybetmiştir.

Gazimağusa Kaza Mahkemesinde, Davacı aleyhine 865/2004 sayılı ceza davası dosyalanarak bir kişinin ölümüne sebebiyet verme, dikkatsiz araç kullanma ve diğer bağlantılı suçlar getirilerek itham edilmiş, mezkur davada San-ık olan Davacı suçunu kabul ederek mahkum olmuş ve mahkeme tarafından para cezası ile cezalandırılmıştır.

Davacı, kazaya, önüne atılan bir hür eşeğin sebebiyet vermiş olduğunu iddia ederek, hür eşeklerin sahipleri olan ve/veya bakım ve gözetimleri al-tında bulunduran Davalıların tazminat ödemeleri talebi ile Gazimağusa Kaza Mahkemesinde dava ikame etmiştir.

Davalılar ise bu iddiaları reddederek, kazanın oluşumunda Davacının kusurlu olduğunu, Davacının önüne eşek atılmadığını, keza kazaya bir hür eş-eğin sebebiyet vermesi halinde dahi Davalıların sorumlu olmayacağını iddia etmişlerdir.
Alt Mahkeme davayı dinleyerek, kaza mahallinde bir hür eşeğin var olmasına rağmen kazanın Davacının kusuru ile meydana geldiğine ve Davalıların sorumlu olmadığına k-arar vermiştir.

İSTİNAF SEBEPLERİ

Davacı istinafında 10 istinaf sebebi ileri sürmesine rağmen, istinafındaki hitabında istinafını 3 başlık altında toplamıştır:

"1.Muhterem Alt Mahkeme, kararında, Davacının uğramış olduğu zarar-ziyan ile ilgili bir te-spit yapmamak ve/veya bulguya varmamakla hata yapmıştır.
2.Muhterem Alt Mahkeme, kazanın oluşumunda tüm kusuru Davacıya atfetmekle ve/veya kazanın oluşum şeklini ve/veya hür eşeğin kazaya sebebiyet vermiş olduğunu incelememekle hata yapmıştır.
3. Muh-terem Alt Mahkeme, hür eşeklerin sahibinin ve/veya bakım ve gözetiminden Davalıların sorumlu olduğuna bulgu yapmamakla ve davayı reddetmekle hata yapmıştır."

İNCELEME

Davacının her üç istinaf sebebi, sırasıyla aşağıda incelenmiştir. Dava-cının 1. istinaf sebebi ayrı, 2. ve 3. istinaf sebepleri ise birlikte incelenecektir. Davacının 2. ve 3. istinaf sebeplerini, Davalıların sorumluluğuna yönelik olduğu cihetle, öncelikle ele almayı uygun gördük:

"2-Muhterem Alt Mahkeme, kazanın oluşumu-nda tüm kusuru Davacıya atfetmekle ve/veya kazanın oluşum şeklini ve/veya hür eşeğin kazaya sebebiyet vermiş olduğunu incelememekle hata yapmıştır."

"3-Muhterem Alt Mahkeme, hür eşeklerin sahibinin ve/veya bakım ve gözetiminden Davalıların sorumlu olduğun-a bulgu yapmamakla ve davayı reddetmekle hata yapmıştır."

Davacı 2. istinaf başlığı altında kazanın eşeğin önüne atılması nedeniyle meydana geldiğini ve bu nedenle zararın da eşeğin eyleminden doğduğunu ileri sürmektedir.

Davacının 3. istinaf başl-ığı altında ise, temelde iki iddiası bulunmaktadır: Bunlardan ilki, Davalıların hür eşeğin sahibi ve/veya gözetim ve denetim altında tutmakla yükümlü olan taraflar oldukları ve ikincisi ise Davalıların hür eşeğin verdiği zararlardan sorumlu olduklarıdır. -

Davacının talebi, Haksız Fiiller Yasası'nın "Bir Hayvanın Sebep Olduğu Zarar Halinde İhmali Kanıtlama Yükü" yan başlıklı 54. maddesindeki kurallara dayanmaktadır. Yasanın 54. maddesi aynen şöyledir:

"54. Herhangi bir zarar için açılan herhangi bir dav-ada -
(a) zararın bir yabani hayvan tarafından, veya davalının zarara sebep olan fiilde bulunma hususunda eğilimi bulunduğunu bildiği veya bilmesi gerektiği varsayılan yabani olmayan bir hayvan tarafından yapıldığı, ve
(b) davalının bu hayvanın sa-hibi veya ondan sorumlu kişi olduğu,
kanıtlandığında, davalının bu hayvanla ilgili olarak sorumlu veya yükümlü tutulabileceği bir ihmali bulunmadığını kanıtlama yükü davalıya ait olur."

Mezkur Yasa maddesine göre; zararın yabani bir hayvan tarafı-ndan veya zarara sebep olan fiili yapma eğilimi olan bir hayvan tarafından yapılmış olması ve davalıların da hayvanın ya sahibi ya da sorumluları olduğunun ispat edilmesi gerekir. Bu olguların ispat edilmesi halinde, ispat külfeti davalıya geçer ve hayvanl-a ilgili sorumlu veya yükümlü tutulabileceği bir ihmalinin olmadığını ispat etme yükü davalılarda olur.

Fasıl 148 Haksız Fiiller Yasası'nın Tefsir başlıklı 2. maddesinde "yabani hayvan" tanımı yapılmıştır:

""Yabani hayvan" Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyet-i toprakları içerisinde mutad olarak özgürlüğünden yoksun kılınıp bir yerde hapsedilmeyen veya insan kontrolünde bulundurulmayan hayvanları anlatır."

Yasaya göre eşeğin yabani hayvan olabilmesi için özgürlüğü kısıtlanmamış olması, belirli bir yere hapsed-ilmemesi veya insan kontrolünde bulunmaması gerekir.

Davacının davasında kaza mahallinde yer alan eşeğin hür yani yabani bir eşek olduğu ve doğada yaşayıp herhangi bir sahibi bulunmadığı iddia edilmiştir.

Davacının davasındaki iddialarında kazaya se-bebiyet verdiğini ileri sürdüğü eşeğin Karpaz bölgesinde hür olarak dolaşan ve devlet tarafından kontrol altında tutulan eşeklerden olduğunun ve buna bağlı olarak, yabani eşeklerden veya eylemlerinden Davalıların sorumlu olmaları gerektiğinin ispat edilmes-i zorunludur.

Alt Mahkeme eşeğin var olduğunu tespit etmesine karşın, eşeğin yabani bir eşek mi yoksa sahipli bir eşek mi olduğu hususunda açık bir bulgusu yoktur. Alt Mahkemenin kararında eşeğin yabani mi yoksa sahipli mi olduğu hususunda bir bulgusu bu-lunmamasına karşın, incelemelerinde eşeği Karpaz bölgesinde doğaya zarar veren hayvanlarla aynı kapsamda incelemiştir. Bu nedenle, Alt Mahkemenin kararında var olduğuna bulgu yaptığı eşeği yabani bir eşek olarak kabul ettiği anlaşılmaktadır.

Kaza yerind-e bulunan bir eşeğin yabani olabileceği gibi sahipli bir eşek olma ihtimali de vardır. Davacının sunduğu şahadet tezekkür edildiğinde, eşeğin yabani olduğu iddiasının bir varsayıma dayanmakta olduğu ve kaza mahallinde bulunan eşeğin yabani olduğu hususunun- ispat edilemediği sonucuna varılmalıdır.

Davacının davasında başarılı olabilmesi için eşeğin kazaya sebebiyet verdiğini de ispat etmesi gerekir. Alt Mahkemede sunulan şahadete göre, Davacı hür eşeğin yoluna atılması sebebiyle, eşeğe çarpmamak için kar-şı şeritten gelen Şehmuz Barut yönetimindeki araca çarptığını iddia etmiştir.

Davayı dinleyen Alt Mahkeme, kazanın oluşumu ile ilgili kusur iddialarını inceleyerek Davacının kusurlu olduğuna bulgu yapmıştır. Alt Mahkemenin Mavi 325'de Davacının kusuru il-e ilgili bulgusu aynen şöyledir:

"İşbu durumda, Davacının aleyhine getirilen ceza davasında kabul etmiş olduğu suçlara mesnet olan kusurlu hareketlerinin varlığını reddedemeyeceğini, bunlarla bağlı olduğunu ve işbu dava altında Müdafaaya Cevap Takririnde- 4. paragrafında olduğu gibi kazanın oluşumunda Davacının herhangi bir dikkatsizliğinin ve/veya ihmalinin bulunmadığını ileri süremeyeceğine bulgu yapılır."

Alt Mahkeme, Davacının kusurlu olduğunu, bilhassa aleyhine getirilen 865/2004 sayılı ceza davasın-ı kabul etmesine dayandırmıştır.
Alt Mahkeme kaza mahallinde bir eşek olduğuna da bulgu yapmıştır.

"Gerek bu noktadan mütevellit gerekse işbu davada bu yönde şahadet veren Tanıkların ciddi tenakuza düşmemiş olmaları ışığında olay mahallinde bir eşeğin v-ar olduğuna bulgu yapılır."(Mavi 325)

Alt Mahkemenin bu bulgusu istinaf edilmediği cihetle, bu bulguyu doğru kabul etmek gerekir.

Alt Mahkeme, kararında, Davacının kazaya hür eşeğin sebebiyet verdiği iddiasını da incelemiş ve aşağıdaki bulguya varmıştır-:

"Davacı şahadetinde; her ne kadar da önüne Dipkarpaz'da bulunan yaban eşeklerinden birinin atılması neticesinde, direksiyonu sağa kırması neticesinde bu kazanın meydana geldiğini ifade etse bile, bu beyan Davacının ceza davasında kabul ettiği ve mahk-um olduğu kusurlu davranışları ortadan kaldırır mahiyette değildir." (Mavi 325)

Alt Mahkeme, incelemesinde, olay mahallinde bir eşeğin var olduğunu tespit etmesine karşın, kaza anında olay yerinde bulunan eşeğin kazaya sebebiyet verebilmesi için kazanın- oluşumunda bir eyleminin (causation) bulunması gereklidir.

Alt Mahkeme, Davacının eşeğe çarpmamak için yolun sağına direksiyonu kırması sebebiyle, kazanın meydana geldiği sonucuna ulaşmıştır. Alt Mahkeme bu bulgusunu Davalının ceza davasında bu husust-a sunulan hafifletici olgulara itiraz etmemesine ve Tanık No. 1, 2 ve 18'in şahadetine dayandırmıştır.

Alt Mahkemenin kararında belirttiği gibi, Tanık No. 1, 2 ve 18'in şahadetinin bütününde, eşeğin kaza mahallindeki yeri arasında farklılık ve çelişki bu-lunmaktadır. Alt Mahkeme bunu Tanık No. 1 ve 18'in araçtaki oturuş şeklinden kaynaklandığına bağlamıştır. Buna rağmen Alt Mahkemeye sunulan Emare No. 2 Krokide, kaza mahallinde eşeğin yeri gösterilmemiş ve 865/2004 sayılı ceza davasında bu olguları göstere-n krokinin Davalılar tarafından mahkemeye sunulmasına Davacı da itiraz etmemiştir. Alt Mahkemenin bu krokiye itibar edip Davacının kazaya sebebiyet verdiğine bulgu yapmasına ve krokide eşeğin varlığının gösterilmemesine rağmen kaza mahallinde eşeğin varlığ-ını tespit etmesi hatalı olmuştur. Buna karşın bu hususta herhangi bir istinaf olmadığı cihetle, daha ileri gidip bu bulguyu incelemek mümkün değildir.

Alt Mahkemenin Davalının müdafaasında eşeğin var olduğu hususunu açıkça reddetmesine rağmen, Mahkemeni-n başka bir davada Davacı tarafından sunulan olgulara itiraz etmemesi, kabul edilmiş bir olgu olarak kabul etmesi ve buna dayanarak hiçbir inceleme yapmadan bulgu yapması hatalıdır. Alt Mahkeme kararına ulaşırken, başka bir davada sunulan bir olguyu dikkat-e almak yerine, kendi huzuruna sunulan olguları inceleyerek huzurundaki dava ile ilgili bulguya varması gerekirdi.

Alt Mahkemenin huzuruna sunulan Emare No. 2 Kroki, kazanın oluş şeklini göstermekte olup, bu Kroki eşeğin eyleminin veya varlığının kazay-a sebebiyet verdiğine dair hiçbir olgu içermemektedir. Alt Mahkeme, Davacı tarafın sunduğu Emare No. 2 Krokiyi Davacının emaresi olarak kabul ettikten sonra, emare ışığında kazaya Davacının dışında başka herhangi bir unsurun sebebiyet verdiğine bulgu yapam-azdı. Alt Mahkeme bu gerekçe ile sonuca ulaşmasa da neticede kazanın oluşumunda, kazadaki kusurun Davacıya ait olduğuna bulgu yapmakla hata yapmamıştır.

Bu kaza ile ilgili dosyalanan başka bir davanın istinafında da (Yargıtay Hukuk 90/2008 Dağıtım 17/2-013) kazanın Şeyhmus Barut kendi şeridi içerisindeyken Davacının karşı şeride geçmesi sonucunda meydana geldiğine ve Şeyhmus Barut'un herhangi bir kusur ve ihmalinin olmadığına karar verilmesi neticesinde, verilen karara istinaden, dolayısı ile Davacının k-usurlu olduğu sonucuna varılmıştır. Belirtilenler ışığında, 54. madde altında, Davacının, Davalının yükümlü olduğu zararın eşek tarafından sebebiyet verildiği hususundaki ispat külfetini yerine getirdiğinden bahsedilemez.

Davacının, 54. madde altında, za-rarın eşek tarafından doğmuş olmasına ek olarak, Davalıların eşeğin yasal anlamda sahibi olmadığından, Davalıların sorumlu taraflar olduğunu ispat etmesi gerekirdi. Bu amaçla Davacı, yabani eşeklerin Davalılar tarafından telli bölge altında kontrol altında- tutulduğu ve kazada yer alan eşeğin bu kontrolden kaçarak zarara sebebiyet verdiği iddiasını ileri sürmüş olmasına karşın, eşeğin telli bölgeden kaçan yabani bir eşek olduğu hususunu da ispat edememiştir. Dolayısıyla kaza yerinde bulunan eşeğin Karpaz böl-gesindeki yabani bir eşek olduğu ispat edilemediğinden, Davalıların sorumlu olduğu sonucuna varılamaz.

Neticede Davacı, Davalıların sorumlu olduğunu ve eşeğin Karpaz bölgesindeki koruma altına alınan eşeklerden olduğunu ispat edemediğinden, Davalıların ö-deme mükellefiyeti bulunmamaktadır. Belirttiğimiz nedenlerle, Alt Mahkeme, sunulan Emare Bakanlar Kurulu kararlarını dikkate alarak, Davalıların ödemekle sorumlu olduğu hususunda bulguya varmamakla hata yapmamıştır.

Davacı, davasını Haksız Fiiller Yas-ası'nın 54. madde tahtında ispat etmeyi başaramadığından, ispat külfetinin Davalı tarafa geçmiş olması da söz konusu değildir.

Yukarıda belirtilenler ışığında, Davacı, eşeğin yabani olduğunu, kazaya sebebiyet verdiğini ve Davalının da bu nedenlerle huk-uki olarak sorumlu olduğunu ispat etmeyi başaramadığı cihetle, 2. ve 3. istinaf sebepleri reddolunur.

Davacının 1. istinaf sebebi ise aşağıda incelenmektedir:

"1. Muhterem Alt Mahkeme, kararında, Davacının uğramış olduğu zarar-ziyan ile ilgili bir tesp-it yapmamak ve/veya bulguya varmamakla hata yapmıştır."

Davacı davasında, genel ve özel zarar-ziyan talep etmiş ve Talep Takririnde bu hususta tafsilat sunmuştur. Davacı genel ve özel zarar-ziyan taleplerini ispat etmek amacıyla duruşma safhasında şahad-et sunmuştur.

Davacının sunmuş olduğu şahadet Davalılarca istintak edilmiş ve müdafaa aşamasında reddedilmiştir.

Davacının talep takririndeki iddialarla bağlantılı olan ve bir kez mahkeme huzuruna sunulmasına izin verilen tüm şahadet, mahkeme tarafın-dan incelenmeli, ya itibar edilerek talep mucibince emir verilmeli ya da itibar edilmemesi halinde talep reddedilmelidir.

Mahkeme bir davayı başka bir gerekçeden veya dava sebebi olmadığı gerekçesi ile ve hatta şahadet sunulmasına rağmen yetkisizlik g-erekçesiyle ret ve iptal etmesi durumunda dahi, huzurunda görüşülen ihtilafları da inceleyerek meselenin istinafa gitme ihtimaline binaen bir karar vermesi gerekir. Bir meselede sunulan şahadet incelenmeden, başka bir nedenle davanın ret ve iptal edilmesi -veya hüküm verilmesi halinde, verilen kararın istinaf aşamasında bozulması veya değiştiril-mesi neticesinde mahkemenin huzurundaki şahadeti inceleyerek bir bulguya veya karara varmamış olması, davanın yeniden dinlenmesi ve karar verilmesi amacıyla alt mahk-emeye iade edilmesine sebep olmaktadır. Belirtilen nedenlerle mahkemelerin davayı bir nedenden iptal etmeye veya hüküm vermeye karar vermeleri halinde, huzurlarına sunulan ihtilaflara konu şahadeti incelemeleri ve şahadetin sunulduğu her ihtilafla ilgili b-ulguya varmaları gerekmektedir.

Bu kurala rağmen, istinafa konu meselede Alt Mahkeme, taraflarca sunulan özel ve genel zarar-ziyan ile ilgili şahadeti incelememiş, bir değer vermemiş ve neticede de bir bulguya varmamıştır.

Alt Mahkeme, kararının sonu-nda, Mavi 328'de bu hususta şu ifadeleri kullanmıştır:

"Davalıların Davacıya karşı ihmal gösterme yükümlülüğü olmadığından ve Davacının da var olan kusurları dikkate alındığında aksi bir hal için tazminat hesaplamanın imkan çerçevesinde olmadığı da görülü-r."

Alt Mahkeme, sunulmasına izin verdiği veya sunulan özel ve genel zarar-ziyan hususundaki iddia ve talepler ile ilgili şahadeti, meselenin istinafa gitme ve Davalıların sorumluluğuna ve Davacının kusuru hususundaki bulgularının değiştirilmesi ihtimal-ine binaen, her hal ve karda incelemesi gerekirdi. Alt Mahkemenin bu incelemeyi yaparak tazminatı belirlemesinde herhangi bir engel yoktu. Bu nedenle Alt Mahkemenin, kararında, tazminat ile ilgili hiçbir bulguya varmaması hatalıdır.

Belirtilenler ışığın-da 1. istinaf sebebi kabul edilir.

Her ne kadar da Davacının 1. istinaf sebebi kabul edilmiş olsa da, Davalıların sorumluluğu ispat edilemediğinden ve bu husustaki istinaf reddolunduğundan tazminat miktarının belirlenmesi akademik kalacağı cihetle, dosy-anın tazminatın belirlenmesi amacıyla Alt Mahkemeye iadesine gerek olmadığı kanaatindeyiz.

NETİCE

Davacı ilk istinaf sebebinde başarılı olsa da 2. ve 3. istinaflarında başarılı olamadığı cihetle istinaf reddolunur. İstinaf masrafları Davacı tarafınd-an Davalılara ödenecektir.




Gülden Çiftçioğlu Bertan Özerdağ Beril Çağdal
Yargıç Yargıç Yargıç

5 Nisan 2016








10






Full & Egal Universal Law Academy