Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 15/2006 Dava No 21/2009 Karar Tarihi 25.11.2009
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 15/2006 Dava No 21/2009 Karar Tarihi 25.11.2009
Numara: 15/2006
Dava No: 21/2009
Taraflar: Fuat Veziroğlu ve Hüseyin Macit Yusuf ile Yalım Eralp arasında
Konu: Avukatın imza yetkisi - Davanın iptali (set aside) talebi.
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 25.11.2009

-D. 21/09 Yargıtay/Hukuk 15/2006
(Dava No 3586/2004; Lefkoşa)

YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti: Mustafa H.Özkök, Gönül Erönen, Seyit A. Bensen.

İstinaf eden: 1. Fuat Veziroğlu, Lefkoşa
2. Hüseyin Macit Yusuf, Lefkoşa
- (Davalı No 1)
-ile-

Aleyhine istinaf edilen: Yalım Eralp, EKO TV A.Ş.(CNN TÜRK
TV)Kanal D TV Center-Bağcılar, İstanbul
(Davacı)

A r a s ı n d a.
İstinaf eden Davalı 1 şahsen
Aleyh-ine istinaf edilen namına: Avukat Talat Kürşat.

Lefkoşa Kaza Mahkemesi Başkanı Talat D. Refiker ve Yargıç Tanju Öncül'ün 3586/2004 sayılı davada Davalı No 1 Müstedi tarafından dosyalanan set aside istidasında verdikleri karar aleyhine Davalı No 1 Müstedi -tarafından yapılan istinaftır.

--------------

K A R A R

Mustafa H. Özkök: Bu istinafta Mahkemenin hükmünü Sayın Yargıç Gönül Erönen okuyacaktır.

Gönül Erönen: 3586/2004 sayılı dava Lefkoşa Kaza Mahkemesinde 13.10.2004 tarihinde açılmıştır. Ta-fsilatlı talep takriri 16.3.2005 tarihinde, müdafaa takriri ise 16.11.2005 tarihinde dosyalanmıştır.

Davalı 24.10.2005 tarihinde istinafa konu olan bir istida ile davanın iptalini (set aside) talep etmiştir.

Sözkonusu istida şu hususlara dayanmaktadır -:Davanın açılması için Davacı, Talat Kürşat & Co'yı yetkili kılarak avukat tutma varakası imzaladı. Ancak dava dosyalanması sırasında ve sonrasında ilgili celpname, tafsilatlı talep takriri ve/veya davaya ilişkin müteakip muameleler davayı açmaya yetkili o-lmayan ve Av. Talat Kürşat & Co. ortaklarından olmayan ve tüzel kişi olan Talat Kürşat & Co. adına imza atmaya yetkisi olmayan Nilay Sevinç adlı bir avukat tarafından şahsen imzalandığı,keza bu avukat Davacıyı temsil etmek için avukat tutma varakasıyla yet-kili kılınmamıştır.

Bu konuda şahadeti değerlendiren Bidayet Mahkemesi kararında Mavi 45'de şöyle bir neticeye varmıştır.

"Huzurumuzdaki meselede celbnamenin Talat Kürşat &Co'nun ortakları tarafından verilen yetki tahtında Av. Nilay Sevinç tarafından -imzalandığını ve herhangi bir şekilde yetkisizliğin söz konusu olmadığını, sadece bunun usulüne uygun olarak celbname üzerinde gösterilmediğini gözönünde bulundurduğumuz zaman bu riayetsizliğin hükümsüzlükten ziyade bir usulsüzlük olduğu sonucuna varmakta -ve bulgu yapmaktayız.

Huzurumuzdaki meselede E.2 N.1 tahtındaki celpnamenin Talat Kürşat &Co tarafından Av. Nilay Sevinç imzası ile 13.10.2004 tarihinde kaydedilip mühürlendiğini ve işbu istidanın yani duruşmasını yaptığımız bu istidanın dosyalanmasından -önceki süreç içerisinde taraflar arasında teati edilen layihalar da davacı taraf açısından her zaman Av. Nilay Sevinç'in imzasının yukarıda belirtildiği şekilde yer aldığını ve aradan geçen en çok uzun sayılabilecek süre içerisinde Davalı/Müstedi No: 1'in- Talat Kürşat &Co'nun ortaklarının kimlerden oluştuğunu öğrenme fırsatının olmasına karşın bu fırsatı kullanmadığını ve davacı tarafından dosyalanan her layihaya Talat Kürşat &Co'yu davacının avukatı olarak kabul edip karşılık vermek suretiyle yeni adımlar- attığı ve bu bağlamda 8.11.2004 tarihinde isbat-ı vücut dosyalamasını, 16.3.2005 tarihinde davacı tarafından Talep Takriri dosyalamasına itirazı olmadığına dair imza vermesini, 8.6.2005 tarihinde davacıdan talep ettiği Munzam Tafsilatın 15.5.2005 tarihind-e Av. Nilay Sevinç imzası ile yazılı olarak kendisine verilmiş olmasını Davalı/Müstedi No: 1'in yukarıda bahsi geçen usulsüzlükten sarf-ı nazar ettiğinin birer göstergesi olarak değerlendirmekte ve Davalı/Müstedi No: 1'in mezkur usulsüzlükten sarf-ı nazar -ettiği sonucuna varmakta ve bulgu yapmaktayız.
Varmış olduğumuz bu bulgu ışığında ise istida red ve iptal edilir. Masraf emri verilmez."

Davalı No 1 Müstedi bu karardan istinaf etmiştir. İstinaf sebepleri bir başlık altında (a,b,c,d,e,f,g,i,h,j) paragrafl-arından ibarettir.

İstinaf sebebi şöyle özetlenebilir:

Bidayet Mahkemesi Davalı 1 Müstedi'nin 24.10.2005 tarihli istidasını iptal etmek ve istida mucibince ilgili davayı iptal etmemekle hata etmiştir.

İstinaf Eden Davalı No 1 Müstedi, A dan J'ye kadar -olan istinaf sebeblerini bir bütün olarak ele almıştır ve üç ana nedene dayandırmıştır. Şöyle ki :
Talat Kürşat & Co.'de 2 kişinin imza atmaya yetkisi olduğu halde, imza, imza atmaya yetkisi olmayan başka bir kişi tarafından atıldı.
Talat Kürşat & Co, yasa-l olarak bu imza atma yetkisini başka kişiye vermeye yetkisi yoktur.
Nilay Sevinç'in tüzel kişi olan Davacı avukatı adına imza atmaya yetkisi yoktur.

Şurada hemen belirtmek gerekir ki, Avukat Talat Kürşat ve Avukat Akan Kürşat'ın "Talat Kürşat & Co" adlı -ortaklığı kurmak suretiyle avukatlık mesleğini icra etmelerinin yasal olmadığı ve/veya bu tüzel kişiliğiyle dava açamayacakları hususları istinaf konusu edilmediği ve istinaf sebepleri arasında bulunmadığı cihetle bu istinaf maksatları açısından bu konular-da herhangi bir görüş beyan etmenin doğru veya gerekli olmadığı görüşündeyiz.

İstinaf Eden, Avukat Nilay Sevinç'in gerek celpnameyi gerekse davaya ilişkin diğer belgeleri şahsen açtığını ancak bu kişinin herhangi bir avukat tutma varakası olmadığını,huku-ken Nilay Sevinç'in dava layihaları ve diğer belgeleri Talat Kürşat& Co.adına imzalamaya yetkisi olmayan bir kişi olduğunu, ilgili hukuk nizamatları altında bunun bir riayetsizlik (irregularity) değil, hükümsüzlük (nullity) olduğunu ve bu nedenle davanın i-ptal edilmesi gerektiğini ileri sürdü.

İstinaf Eden durumu öğrenir öğrenmez herhangi başka bir adım atmadan Hukuk Mahkemeleri Usulü Nizamatları Emir 64 uyarınca istinafa konu istidayı dosyaladığını beyan ederek, Talat Kürşat & Co. ortaklığının kendini tem-sil etmek için Nilay Sevinç'e izin verse dahi KKTC Şirketler Mukayyitliği nezdinde bulunan ortaklık belgelerine göre yasal olarak bunu yapmaya yetkisi olmadığını, temsil etmek için izin verilmiş olmasının kendilerini ilgilendirdiğini, bu hususun 3.kişi ola-rak İstinaf Edeni bağlamadığını ve bu durumda Av. Nilay Sevinç'in Davacıyı temsil etmeye hakkı olmadığını,Talat Kürşat ve Co. "adına" imza atmadığını, Nilay Sevinç "davacı avukatı" olmadığını, bu nedenle Bidayet Mahkemesi kararının hatalı olduğunu beyan ed-erek, istinafın kabulünü talep etmiştir.

Aleyhine İstinaf Edilen ise Av. Nilay Sevinç'in Talat Kürşat & Co. "adına" kelimesini veya "a" harfini yazmadan imza attığını kabul etmiştir. Ancak avukat Nilay Sevinç'in kendi ofisinde bir avukat olarak çalıştığın-ı, ve imza atmaya yetkisi olduğunu, bu hususun sadece bir usülsüzlük olduğunu, buna Davalının "göz yumduğunu" veya yakınmaya konu olan hususu çok daha öncelerden rahatlıkla farkedebilecek durumda olduğu halde fark etmediğini, Davalı yeni adım attıktan son-ra, takriben bir sene sonra, istinafa konu istidayı dosyaladığını,Bidayet Mahkemesi kararının bu doğrultudaki görüşlerinin doğru olduğunu beyan ederek, istinafın rededdilmesini talep etmiştir.

Birçok içtihat kararlarımızda da belirtiğimiz gibi, Yargıtay- Bidayet Mahkemesi kararlarına genelde müdahale etmemekte, meğer ki Bidayet Mahkemesi yasal prensiplerde bir hata işlediği veya olguları yanlış uyguladığı hususunda ikna edilmiş olsun.

Bidayet Mahkemesi huzurundaki olgulara ve ilgili dava dosyası zabıtlar-ına göre :
Davacı takriben Ekim 2004 tarihlerinde Talat Kürşat & Co'yi Davalı aleyhine dava açmak için talimat vererek avukat tutma varakası imzalamıştır.
Davacı avukatı 13.10.2004 tarihinde Emir 2 nizam 1 altında davayı celpnamede yer alan Av.Nilay Sevi-nç'in imzasıyla açmıştır.
Davalı 18.11.2004 tarihinde(unconditional)ispat-ı vücut dosyaladı.
Davacı Avukatı 16.3.2005 tarihinde tafsilatlı talep takririni Av. Nilay Sevinç'in imzasıyla dosyalamıştır.
Davacı avukatı 11.5.2005 tarihinde Av.Nilay Sevinç im-zasıyla çift taraflı default istidası dosyaladı.
Davacı avukatı 15.5.2005 tarihinde Av.Nilay Sevinç'in imzasıyla Davalıya munzam tafsilat verdi.
Davalı 30.5.2005 tarihinde munzam tafsilat talep etti.
8.6.2005 tarihinde hatırlatma yazısı gönderildi.
Davacı -avukatı 20.10.2005 tarihinde Av.Nilay Sevinç imzasıyla munzam tafsilat talep eden istidaya itiraz dosyaladı.
İstinaf konusu istida Davalı tarafından 24.10.2005 tarihinde dosyalandı.
Davacı avukatı 16.11.2005 tarihinde Av.Nilay Sevinç imzasıyla istinaf ko-nusu istidaya itirazname dosyalamıştır. İtiraznameye ilişkin yemin varakası ise Avukat Talat Kürşat tarafından yapılıp imzalanmıştır.

Avukat Nilay Sevinç, Talat Kürşat and Co'nin onayı ile yukarıdaki işlemleri müteakip Davacı avukatı adına ilgili mahkeme-ye dosyalanan ve dava ile ilgili diğer evrakları imzalamaya ve Talat Kürşat & Co.'yi temsil etmeye devam etmiştir.

Konumuza ışık tutacak bir kararda Danish Mercantile co., Ltd and others ve.Beaumont and Another 1951 1 ALL E.R. 925, sayfa 930 da, Jenkins L-.J. şöyle demektedir .
-".... It is common practice in such cases to adjourn any motion brought to strike out the company's name with a view to a meeting being called to see whether the company desires the action to be brought or not ......

I think the true position is simply t-hat a solicitor who starts proceedings in the name of a company without verifying whether he has proper authority to do so, or under an erroneous assumption as to the authority, does so at his own peril, and, so long as the matter rests there, the action i-s not properly constituted. In that sense it is a nullity and can be stayed at any time, providing the aggrieved defendant does not unduly delay his application, but it is open at any time to the purported plaintiff to ratify the act of the solicitor who s-tarted the action, to adopt the proceedings, and to say: "I approve of all that has been done in the past and I instruct you to continue the action." When that has been done, then, in accordance with the ordinary law of principal and agent and the ordinary- doctrine of ratification, the defect in the proceedings as originally constituted is cured, and it is no longer open to the defendant to object on the ground that the proceedings thus ratified and adopted were in the first instance brought without proper -authority. ...."
-
Yargıtay/Hukuk 49/86 (D.37/86) sayılı kararın 4. sayfasında ise KKTC Yargıtay heyeti ise şöyle demiştir:
"Yukarıdaki alıntılardan da görülebileceği gibi konu asıl,vekil açısından ele alınmakta ve yetkisi olmayan bir şahsın açtığı dava daha sonra davayı a-çmağa ehil şahsın onay vermesi halinde dava başlangıçtan onay varmış gibi işlem görmektedir".

Talat Kürşat & Co Ortaklığı, Fasıl 116'ın (Kollektif ve Komandit Şirketler ve Ticari Ünvanlar Yasası) 54. maddesi altında kayıtlı bir ortaklıktır.

İlgili Fasıl- 116'nın 9. maddesi aynen şöyledir .
"Ortak olsun veya olmasın ilgili amaçla yetkilendirilmiş herhangi bir kişi tarafından firma adına veya firmayı bağlama niyeti gösteren başka herhangi bir biçimde işlenmiş veya icra edilmiş ve firmanın işi ile ilgili bir- fiil veya belge firma ve tüm ortaklar için bağlayıcıdır. Ancak bu madde sened veya icra edilebilir ticari senedlerin icrasına ilişkin genel hukuk kurallarını etkilemez."

Buradan da anlaşılan odur ki yasal olarak,ortak olsun veya olmasın, ortaklık, herhan-gi bir kişiyi firma adına herhangi bir konuda yetkilendirme yetkisini haizdir ve yapılan işlem ortakları bağlamaktadır. Bidayet Mahkemesi huzurundaki bu meselede de ilgili ortaklık ofisinde diğer avukatlarla birlikte çalışan Av.Nilay Sevinç'e ortaklığı bağ-layıcı böyle bir yetki verildiği olgusu mevcuttur. Avukat Nilay Sevinç sadece ortaklık ofisinde çalıştığı, bu nedenle sadece ortaklık adına hareket etmekte olduğu varsayılabilir sonucu çıkarılması da kabul edilebilir. Buna ek olarak Talat Kürşat & Co, Avuk-at Nilay Sevinç'e kendisini temsil etmesini kabul ettiğini, hatta bazı layihalarda Talat Kürşat & Co "adına" kelimesini ekleyerek imza attığı ve Davacı avukatını Mahkeme huzurunda temsil ettiği görülmektedir. Dolayısıyle bu husustaki mahkemenin bulgusunun -hatalı olduğu söylenemez.

Bu görüşümüz neticesinde, Av. Nilay Sevinç başka kayıtlı bir ofiste çalışmadığı,serbest avukat olarak çalışmadığı olgusunu da gözönünde tutarak, Davacı avukatının onayı ve yetkilendirmesiyle ilgili davanın açılışı sırasında veya- ileriki safhalarda bazı belge ve layihalar üzerinde "adına" kelimesini veya "a" harfini yazmadığı nedeniyle,bu davayı(null and void) hükümsüz kılar sonucu çıkarılamıyacağı inancındayız.

Kaldı ki Davacı yurtdışında yaşamaktadır ve HMUN Emir 2 Nizam 14'-e göre böyle durumlarda Mahkeme herhangi bir adaletsizliğe yol açmayacak şekilde ve mevcut olabilecek usülsüzlüğü telafi etmek için herhangi bir eksikliğin giderilmesi için avukat tutma varakasının dosyalanması için süre verebilir.

Yargıtay/Hukuk Birleşti-rilmiş 55-56-57/2004 (D. 7./09) sayılı kararımızda belirttiğimiz gibi :
'Huzurumuzdaki meseledeki avukat tutma varakasında Eda Erkman'ın Şemsi Kazım'ın "yetkili vekili" sıfatıyle dava açtığı görülmemesi bir usulsüzlük veya eksiklik kabul edilse bile, avuka-t tutma varakası yokluğunda ve Davacının "yetkili vekili sıfatıyle" dava açtığı ibaresi avukat tutma varakasında bulunmamasının, davanın açılamayacağı veya davanın yok sayılması (null and void) sonucu çıkarılamayacağı görüşündeyiz. Zaten yukarıda da değini-ldiği gibi, bu hususlarda görülen eksiklikler, adaletsizlik yaratmayacak başka şekilde telafi edilebilmektedir. Keza, Emir 2 Nizam 14'ün şart bendinde davanın açıldığı tarihte avukat tutma varakasının dosyalanması için Mahkeme tarafından ek süre verilebilm-ektedir.
......"Provided that, with the leave of a Judge, upon good cause shown,which shall be recorded in the minutes,a writ may be sealed by the Registrar without its being accompanied by a retainer in writing as aforesaid; but such retainer shall be f-iled later within such time as the Judge may think fit to allow." '

(Bak. ayrıca Hukuk Mahkemeleri Usulü Nizammatları-Emir 64)

HMUN Emir 2 Nizam 3 altında dava açıldığı zaman ilgili celpname veya tafsilatlı talep takriri "davacı veya avukatı tarafınd-an imzalanır" demektedir. Bu maddeyi sıkı sıkıya uygulayacak olursak avukat tutma varakası üzerinde sadece bulunan isim dava açabilse "adına" kelimesi olsun veya olmasın hiç fark etmeyecektir ve başka herhangi birinin imzası kabul görmeyecektir. Mevcut ol-gular çerçevesinde Davacı tarafından bu davayı açmaya yetkili kılınan Talat Kürşat & Co'nin onayı (ratification) ile imza atan Av. Nilay Sevinç'in davayı kendi adına,yani şahsen, açtığı söylenemez. Dolayısıyle mahkeme huzurundaki olgular ışığında ortaklık -adına Av. Nilay Sevinç'in imzalamaya yetkili olduğu kabul edilebilir ve bu hususun usülsüzlük olmakla birlikte davayı hükümsüz (null and void) kılabilecek nitelikte bir usülsüzlük sayılmaması hata değildir.

Sözkonusu davanın seyri yukarıda sıralanmıştır-. Davalı No 1'in meslekten avukat ve icrayı meslek yapan bir kişi olduğunu da göz önünde bulundurduğumuz zaman geçen bir seneyi aşkın süre zarfında yakınma konusu durumu daha önce fark edememesinden dolayı ileri sürdüğü izahatın, Bidayet Mahkemesinin de va-rdığı sonuç gibi, yeterli veya kabul edilebilir olmadığı görüşündeyiz.

Başka bir ifadeyle Davalı No 1'in yakınma konusu yaptığı durumu daha önceden fark etme veya öğrenme imkan veya olanağı olmadığı hususunda ikna edilmiş değiliz. Davanın geçirdiği sürec-e bakıldığı zaman Davalı No 1'in yakınması geç kalınmış bir taleptir. Bidayet Mahkemesinin bu doğrultudaki bulguları ve varmış olduğu netice müdahalemizi gerektirecek nitelikte hata ve yanlışlık oluşturduğu veya herhangibir adaletsizliği yarattığı hususund-a ikna edilmiş değiliz.

Neticede, yapılan istinaf reddedilir.

Meselenin özelliği açısından herhangi bir masraf emri verilmez.


Mustafa H. Özkök Gönül Erönen Seyit A. Bensen
Yargıç Yargıç Yargıç


2-5 Kasım, 2009



9











Full & Egal Universal Law Academy