Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 131-51-52-53-59-60-132/2021 Dava No 11/2022 Karar Tarihi 04.08.2022
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Hukuk Dairesi Numara 131-51-52-53-59-60-132/2021 Dava No 11/2022 Karar Tarihi 04.08.2022
Numara: 131-51-52-53-59-60-132/2021
Dava No: 11/2022
Taraflar: Murat Bozoğlu ve diğerleri ile Bumerang Travel Club Limited ve diğerleri arasında
Konu: Ara emri - ara emri verilmesinin koşulları - ara emrinin amacının statükonun korunması olması - mahkemenin soruşturma emri vermesi - davanın esasının incelenmesine geçilmeden mahkemenin soruşturma emri vermesinin sakıncalı olması
Mahkeme: Yargıtay/hukuk
Karar Tarihi: 04.08.2022

-D. 11/2022 Birleştirilmiş
Yargıtay/Hukuk No: 131/2021, 51/2021, 52/2021, 53/2021, 59/2021, 60/2021 ve 132/2021
(Girne Dava No: 1847/2020)
YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.

Mahkeme Heyeti: Bertan Öze-rdağ, Beril Çağdal, Peri Hakkı

Yargıtay/Hukuk No: 131/2021
(Girne Dava No: 1847/2020)


İstinaf Eden: No.1- Murat Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.2- İsmail Zeynel Abidi-n, Emin Alpkaya Sokak, No. 91, Özyalçın Apartmanı - Girne
No.3- Tatyana Tupis Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.4- İrtifa Yatırım Danışmanlık Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.5- Pulat Trading Limited, Beşparmak Caddesi,- No.1-3, Çatalköy - Girne
No.6- Zeno Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.7- Pianeto Trading Şirketi Limited, Cennet Sokak, D.B.2, Çatalköy - Girne
No.8- Turancı Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No-.9- Kuyaş Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.10-C.R.T.S. Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy Girne
No.11-Tulpar Trading Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.12--Hulusi Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne
No.13-Emel Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne

(Davalılar)
ile

Aleyhine İstinaf Edilen: No.1- Bumerang Travel Club Limited, Cennet Sokak, Çatalköy - Girne -
No.2- Utku Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
No.3- Ayla Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
(Davacılar) -
A r a s ı n d a.

İstinaf Edenler namına: Avukat Doğu Abidin
Aleyhine İstinaf Edilenler namına: Avukat Serhan Çınar ve Avukat Gülsün Yücel


Yargıtay/Hukuk No: 51/2021
- (Girne Dava No: 1847/2020)

İstinaf Eden: No.1- Murat Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.2- İsmail Zeynel Abidin, Emin Alpkaya Sokak, No. 91, Özyalçın Apartmanı - Girne
No.3- Tatyana Tupis Bozoğlu, Bademli Sokak, No.-13, Çatalköy - Girne
No.4- İrtifa Yatırım Danışmanlık Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.5- Pulat Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.6- Zeno Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.7- -Pianeto Trading Şirketi Limited, Cennet Sokak, D.B.2, Çatalköy - Girne
No.8- Turancı Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.9- Kuyaş Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.10-C.R.T.S. Tr-ading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy Girne
No.11-Tulpar Trading Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.12-Hulusi Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne
No.13-Emel Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne
- (Davalılar)
ile

Aleyhine İstinaf Edilen: No.1- Bumerang Travel Club Limited, Cennet Sokak, Çatalköy - Girne
No.2- Utku Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beş-iktaş - İstanbul, Türkiye
No.3- Ayla Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
(Davacılar)
A r a s ı n d a.

İstinaf E-denler namına: Avukat Doğu Abidin
Aleyhine İstinaf Edilenler namına: Avukat Serhan Çınar ve Avukat Gülsün Yücel

Yargıtay/Hukuk No: 52/2021
(Girne Dava No: 1847/2020)


İstinaf Eden: No.1- Murat- Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.2- İsmail Zeynel Abidin, Emin Alpkaya Sokak, No. 91, Özyalçın Apartmanı - Girne
No.3- Tatyana Tupis Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.4- İrtifa Yatırım Danışmanlık Limited, Cennet So-kak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.5- Pulat Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.6- Zeno Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.7- Pianeto Trading Şirketi Limited, Cennet Sokak, D.B.2, Çatalköy - Girne
N-o.8- Turancı Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.9- Kuyaş Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.10-C.R.T.S. Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy Girn-e
No.11-Tulpar Trading Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.12-Hulusi Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne
No.13-Emel Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne

(Davalılar)
- ile

Aleyhine İstinaf Edilen: No.1- Bumerang Travel Club Limited, Cennet Sokak, Çatalköy - Girne
No.2- Utku Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
No.3- Ayla Bozoğlu, Arnavut Sokak- No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
(Davacılar)
A r a s ı n d a.


İstinaf Edenler namına: Avukat Doğu Abidin
Aleyhine İstinaf Edilenler namına: Avukat -Serhan Çınar ve Avukat Gülsün Yücel



Yargıtay/Hukuk No: 53/2021
(Girne Dava No: 1847/2020)


İstinaf Eden: No.1- Murat Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.2- İsmail Zeynel Abidin-, Emin Alpkaya Sokak, No. 91, Özyalçın Apartmanı - Girne
No.3- Tatyana Tupis Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.4- İrtifa Yatırım Danışmanlık Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.5- Pulat Trading Limited, Beşparmak Caddesi, -No.1-3, Çatalköy - Girne
No.6- Zeno Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.7- Pianeto Trading Şirketi Limited, Cennet Sokak, D.B.2, Çatalköy - Girne
No.8- Turancı Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.-9- Kuyaş Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.10-C.R.T.S. Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy Girne
No.11-Tulpar Trading Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.12-H-ulusi Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne
No.13-Emel Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne

(Davalılar)
ile

Aleyhine İstinaf Edilen: No.1- Bumerang Travel Club Limi-ted, Cennet Sokak, Çatalköy - Girne
No.2- Utku Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
No.3- Ayla Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
- (Davacılar)
A r a s ı n d a.


İstinaf Edenler namına: Avukat Doğu Abidin
Aleyhine İstinaf Edilenler namına: Avukat Serhan Çınar ve Avukat Gülsün Yücel



Yargıtay/Hukuk No-: 59/2021
(Girne Dava No: 1847/2020)


İstinaf Eden: No.1- Murat Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.2- İsmail Zeynel Abidin, Emin Alpkaya Sokak, No. 91, Özyalçın Apartmanı - Girne
No.3- Tatyana Tupis Boz-oğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.4- İrtifa Yatırım Danışmanlık Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.5- Pulat Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.6- Zeno Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, -Çatalköy - Girne
No.7- Pianeto Trading Şirketi Limited, Cennet Sokak, D.B.2, Çatalköy - Girne
No.8- Turancı Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.9- Kuyaş Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy -- Girne
No.10-C.R.T.S. Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy Girne
No.11-Tulpar Trading Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.12-Hulusi Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne
No.13-Emel Bediz, Kardelen Sokak-, No.8, Karakum Girne

(Davalılar)
ile

Aleyhine İstinaf Edilen: No.1- Bumerang Travel Club Limited, Cennet Sokak, Çatalköy - Girne
No.2- Utku Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, M-aya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
No.3- Ayla Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
(Davacılar)
A r a s ı- n d a.


İstinaf Edenler namına: Avukat Doğu Abidin
Aleyhine İstinaf Edilenler namına: Avukat Serhan Çınar ve Avukat Gülsün Yücel



Yargıtay/Hukuk No: 60/2021
(Girne Dava No: 1847/2020)


İstinaf- Eden: No.1- Murat Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.2- İsmail Zeynel Abidin, Emin Alpkaya Sokak, No. 91, Özyalçın Apartmanı - Girne
No.3- Tatyana Tupis Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.4- İrtifa Yatırım Danışmanlık -Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.5- Pulat Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.6- Zeno Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.7- Pianeto Trading Şirketi Limited, Cennet Sokak, D.B.2, Ç-atalköy - Girne
No.8- Turancı Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.9- Kuyaş Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.10-C.R.T.S. Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.-1-3, Çatalköy Girne
No.11-Tulpar Trading Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.12-Hulusi Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne
No.13-Emel Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne

(Dava-lılar)
ile

Aleyhine İstinaf Edilen: No.1- Bumerang Travel Club Limited, Cennet Sokak, Çatalköy - Girne
No.2- Utku Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
No.3- Ayla Boz-oğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
(Davacılar)
A r a s ı n d a.


İstinaf Edenler namına: Avukat Doğu Abidin
Aleyhine İstinaf Edilen-ler namına: Avukat Serhan Çınar ve Avukat Gülsün Yücel



Yargıtay/Hukuk No: 132/2021
(Girne Dava No: 1847/2020)


İstinaf Eden: No.1- Bumerang Travel Club Limited, Cennet Sokak, Çatalköy - Girne
- No.2- Utku Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
No.3- Ayla Bozoğlu, Arnavut Sokak No.5, Maya Residence Sitesi, B Blok, D.7, Beşiktaş - İstanbul, Türkiye
- (Davacılar)
ile

Aleyhine İstinaf Edilen: No.1- Murat Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13,Çatalköy - Girne
No.2- İsmail Zeynel Abidin, Emin Alpkaya Sokak, No. 91, Özyalçın Apartman-ı - Girne
No.3- Tatyana Tupis Bozoğlu, Bademli Sokak, No.13, Çatalköy - Girne
No.4- İrtifa Yatırım Danışmanlık Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.5- Pulat Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy, Girne
No.6- Zeno Trading Lim-ited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy, Girne
No.7- Pianeto Trading Şirketi Limited, Cennet Sokak, D.B.2, Çatalköy, Girne
No.8- Turancı Trading Limited, Beşparmak Caddesi, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.9- Kuyaş Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağla-m Apartmanı, No.1-3, Çatalköy - Girne
No.10-C.R.T.S. Trading Limited, Beşparmak Caddesi, Sağlam Apartmanı, No.1-3, Çatalköy, Girne
No.11-Tulpar Trading Limited, Cennet Sokak, D.B.1, Çatalköy - Girne
No.12-Hulusi Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne
-No.13-Emel Bediz, Kardelen Sokak, No.8, Karakum Girne
(Davalılar)


A r a s ı n d a.

İstinaf edenler namına: Avukat Serhan Çınar ve Avukat Gülsün Yücel
Aleyhine istinaf edilenler namına: Avukat Doğu Abidin



Girne Ka-za Mahkemesi Başkanı Melek Esendağlı ve Yargıç Jale Dizdarlı Ergüden'in, 1847/2020 sayılı davada, 23.8.2021 tarihinde verdiği ara emri kararına karşı, Davalılar ve Davacılar tarafından karşılıklı yapılan istinaflardır.


------------

K A R A R

Bertan -Özerdağ: Bu meselede istinaf eden Davalı/Müstedialeyh-ler bundan böyle sadece Davalılar ve Aleyhine istinaf Edilen/Davacılar ise sadece Davacılar olarak anılacaktır.

OLGULAR

Bu meseledeki olguları aşağıdaki gibi özetleriz;

Davacı No.1 KKTC'de usulüne- uygun olarak kayıt ve tescil edilmiş limited bir şirket olup ve Cratos Otel isimli otel ve casino işletmesinin sahibidir. Davacı No.2 ve No.3 ise karı koca olup Davacı No.1 şirkette % 45'er hisse sahibi kişilerdir.

Davalı No.1, Davacı No.2 ve No.3'ün o-ğlu, Davalı No.3'ün ise eşidir. Davalı No.1 ve Davalı No.2 takriben 16.11.2020 tarihine kadar Davacı No.1 şirketin direktörü olarak görev yaptılar. Davalı No.2 aynı zamanda Davacı No.1 şirkette %9 oranında hissedardır.

Davalı No.4'ten No.11'e kadar olan -şirketler, Davalı No.3'ün hisse ve idaresinde veya kontrolünde bulunmaktadır.

Davalı No.12 ilgili dönemde Davacı No.1 şirketin genel müdürüydü. Davalı No.13 Davalı No.12'nin eşidir.
Davacılar dosyaladıkları 7.12.2020 tarihli istidaları ile Alt Mahkemede-n, dava görüşülüp bir neticeye vardırılıncaya kadar aşağıdaki emirleri talep ettiler;

"A. Davalıların ve/veya ajanlarının ve/veya müstahdemlerinin ve/veya hizmetkârlarının, Davacı No.1'e ait ve/veya uzun vadeli kira sözleşmesi ile Davacı No.1'in kira ve -tasarrufunda bulunan Cratos Otel diye bilinen binaya ve/veya herhangi bir kısmına girmekten ve/veya işletmekten ve/veya yönetmekten ve/veya tasarruf etmekten ve/veya herhangi bir demirbaşını almaktan men edilmesi hususunda bir emir;
B. Davalılar 1 ve/veya- 2'nin Davacı No.1 şirketi mükellefiyet altına sokacak herhangi bir işlemde bulunmaktan ve/veya 3'üncü kişilere karşı Davacı No.1 şirketin yetkilileri ve/veya Direktörleri imiş gibi davranmaktan ve/veya 3'üncü kişilerle Davacı No.1 adına sözleşme imza etme-kten men edilmeleri hususunda bir emir;
C. Davalılar 1 ve/veya 2'nin ve/veya ajanlarının ve/veya müstahdemlerinin ve/veya hizmetkârlarının herhangi bir şekilde Davacı No.2 ve/veya 3'ün ve/veya Davacı No.1 Direktörü Kemal Bozoğlu'nun Cratos Otele girmesine- müdahale etmemeleri hususunda bir emir;
D. Davalılardan;
i. Davalı No.3 adına kayıtlı, Çatalköy'de Pafta Harita, S30.B.18.C.3.A, Parsel 137'de kain Yeni 1182 kayıt no'lu gayrımenkulü;
ii. Davalı No.4 adında kayıtlı, Yeni 303, Yeni 305, Yeni 317, Yeni -318, Yeni 320, Yeni 321, Yeni 322, Yeni 324 ve Yeni 343 kayıt no'lu gayrımenkulleri;
iii. Davalı No.8 adına kayıtlı, Meriç'de F 19 kayıt no'lu gayrımenkulü;
iv. Davalı No.9 adına kayıtlı, Ozanköy'de Yeni 301 kayıt no'lu gayrımenkulü;
v. Davalı No. 11 ad-ına kayıtlı, Ozanköy'de kain Yeni 2830, Yeni 2835, Yeni 2836, Zeytinlik'te kain Yeni 791, Yeni 792, Yeni 793, Yeni 794, Yeni 795 ve Yeni 796 kayıt no'lu gayrımenkulleri;
vi. Davalı No. 12 adına kayıtlı, Girne, Ozanköy'de 9413 kayıt no'lu gayrımenkulü
sat-maktan ve/veya herhangi bir şekilde elden çıkarmaktan ve/veya mülkiyetini 3. Şahıs ve/veya şahıslar adına devretmekten ve/veya ipotek ve/veya mükellefiyet altına koymaktan ve/veya kiralamaktan men eden bir emir;
E. Davalıların, KKTC'de bankacılık hizmeti -veren bankalarda mevcut tüm hesaplarının bloke edilmesi ve/veya Davalıların herhangi bir şekilde hesaplarından para çekmekten ve/veya havale yapmaktan ve/veya teminat vermekten ve/veya hesaplarındaki paralarını herhangi bir şekilde ve herhangi bir nedenle -3. kişilere temlik etmekten men edilmeleri hususunda bir emir;
F. Muhterem Mahkemece uygun görülecek ahar herhangi bir tedbir ve/veya ara emri,
G. İşbu istida masarafları."

Davacılar dava ve istidalarında, Davacı No.1'e ait 28.10.2020 tarihinde alınmış- gibi gösterilen şirket kararı tahtında imzalanan sözleşme ile Davalı No.5'e otel ve casinonun devri veya kiralanmasının Davalı No.1, No.2 ve No.3 tarafından hile ve meşveretleşerek yapıldığı iddiasını ileri sürdüler.

Davacılar ilaveten, mezkûr karar ve -bu karar tahtında imzalanan sözleşme ile Davalı No.6'ya Port Sahil Bölgesinin ve bu bölgedeki listelenen emtianın devir ve satış sözleşmesinin Davalı No.1, No.2 ve No.3 tarafından hile ve meşveretleşerek yapıldığını iddia ettiler.

Davacılar ayrıca Dava-lı No.1, No.2 ve No.3'ün Davacı No.1 şirketten 2013 yılından 2020 yılına kadar oldukça yüksek miktarda para kaçırdıklarını, bu kaçırdıkları paraların bir kısmının Davalı No.3'ün hesaplarında toplanarak oradan da yurtdışına kaçırıldığını, kaçırılan paraları-n bir kısmı ile de Davalı şirketler adına gayrimenkuller satın alındığını ileri sürdüler.

Alt Mahkeme Davacılar tarafından dosyalanan istida uyarınca emir vermeyi uygun görmesine karşın, istidanın A paragrafı uyarınca emir vermeyi uygun görmeyerek reddet-ti. Alt Mahkemenin daha önce tek taraflı olarak verdiği emrin Davalılar tarafından istinaf edilmesi üzerine Yargıtay tarafından istinaf dinlenmiş, Birleştirilmiş Yargıtay/Hukuk No. 193/2020 ve 6/2021 D. 10/2021 sayılı karar verilmiştir.

Yargıtay Yargıtay-/Hukuk 193/2020, 6/2021 D.10/2021 sayılı istinafta;

"A. Alt Mahkeme huzurunda bulunan 1847/2020 sayılı dosyadaki 8.12.2020 tarihli geçici emirde yer alan, "Davacı No. 1 şirketin işletmesinde bulunan" ifadesi iptal edilerek "Yine Bu Mahkeme Davalı/M/Aleyh -No.1 ve/veya No.2 tarafından Davacı No.1 direktörü Kemal Bozoğlu, Davacı Müstedi No.2 ve No.3'ün Cratos Otel'e girmesine müdahale edilmemesine emir verir." olarak tadil edilmesine,
8.12.2020 tarihli emrin 1.paragrafında yer alan; "Davacı/Müstedi No.1 şirk-etin işletmesinde bulunan" ifadesinin iptal edilmesine"
karar ve emir verdi.

İstidanın ve emrin Davalılara tebliğ edilmesini müteakip Davalılar istidaya itiraz dosyaladılar. Davalılar tarafından dosyalanan itirazname sonrasında istidayı dinleyen Alt Ma-hkeme, istidanın B, C ve D paragrafları uyarınca emir verdi ancak istidanın A paragrafı uyarınca emir vermeyi uygun görmedi.

Alt Mahkeme ayrıca Davacı No.1 ve Davalı No.1, No.2 ve No.3 aleyhine soruşturma açılmasına da emir ve direktif verdi.

Alt Mahke-menin kararından Davalılar huzurumuzdaki istinafları dosyaladılar. Davacılar ise Alt Mahkemenin istidanın A paragrafı uyarınca emir vermemekle hata ettiğini ileri sürerek, Yargıtay/Hukuk 132/2021 sayılı istinafı dosyaladılar.
Tüm istinaflar birleştirilere-k dinlendi.

İSTİNAF SEBEPLERİ

Davalılar tarafından dosyalanan istinaflardaki istinaf sebeplerini aşağıdaki gibi özetlemek mümkündür;

Muhterem Alt Mahkeme, tüm ara kararlarda ve/veya yönlen-dirici emirlerde (ruling) Davalılar aleyhine karar ver-mekle h-ata etti.

Muhterem Alt Mahkeme, Davacılar tarafından dosyalanan istidanın ekindeki belgeleri layiha olarak kabul etmekle hata etti.

Muhterem Alt Mahkeme, huzurunda sunulan şahadetin istidada yapılan talepleri desteklemediğine ve/veya bu şahadet ile ist-idanın ispat edilemediğine bulgu yapmamakla ve istidayı reddetmemekle hata etti.

Muhterem Alt Mahkeme, huzurunda Davalıların para kaçırdığına yönelik hiçbir şahadet ve emare bulunmamasına rağmen Davacıların davalarında ilk nazarda haklı olduklarına iliş-kin bulgu yapmakla ve istidanın B, C, D ve E paragrafları uyarınca emir vermekle hata etti.

Muhterem Alt Mahkeme, istida uyarınca B, C, D ve E paragraflarına ilişkin taleplerle ilgili koşullu emir vermekle hata etti.

Muhterem Alt Mahkeme, bu kadar yükse-k miktarlı taleplerin olduğu bir dava altında verilen emrin Davalılara büyük oranda mağduriyet yaratacağını göz önüne almadan, Davalılara verilmesi muhtemel zarar ziyanı telafi etmek amacıyla 500.000 TL gibi düşük miktarlı bir kefalet senedi tanzim edilmes-ine emir vermekle hata etti.

Muhterem Alt Mahkeme, huzurunda yeterli şahadet olmadan ve ara emri safhasında ihtilaflı konular henüz prematüre iken Davalılar aleyhine birçok konuda soruşturma açılmasına emir vermekle hata etti.

Davacılar tarafından dosy-alanan istinafta ise Davacıların istinaf sebepleri aşağıdaki tek başlık altında özetlenebilir;

Muhterem Alt Mahkeme, huzurunda sunulan şahadeti değerlendirerek istidanın A paragrafında talep edildiği şekilde emir vermemekle hata etti.


TARAFLARIN İDDİA- VE ARGÜMANLARI

Davalılar adına hitapta bulunan Avukat istinaftaki hitabında aşağıdaki iddia ve argümanlarda bulundu;

Alt Mahkeme duruşma sürecinde tüm takdir hakkını Davacılar lehine kullanmakla hata etti.

Alt Mahkeme, huzurunda Davalıların şirkett-en para kaçırdığına yönelik herhangi bir şahadet olmamasına karşın veya 1 TL'lik bile para kaçırıldığını gösteren şahadet sunulmamasına karşın, ilgili emirleri vermekle hata etti.

Davacılar, Davalı No.1 ve/veya Davalıların Davacı No.1 Şirketten ve/veya- Cratos Otel'den 100 milyon dolar civarında bir parayı kaçırdıklarını ileri sürmelerine karşın, Alt Mahkemeye somut bir delil sunabilmiş değillerdir. Davacı No.1 Şirketin hesabından Davalıların hesabına geçen herhangi bir meblağ yoktur ve emareler bunu gös-termektedir.

Davacılar, Davacı No.1 Otel'den 100 milyon dolar para çalındığını ileri sürmelerine karşın, böyle bir gelir Davalıların bilanço veya hesaplarında görülmemektedir. Bavullarla para çalındı iddiası ise asılsız bir iddiadır.

Davalıların para-van olduğu iddia edilen şirketleri adına kayıtlı olan gayrimenkuller üzerinde 4 tane otel ve konut projeleri vardır. Bu şirketlerin tümü gelir getirici şirket olmamakla birlikte, gelir elde etmek amacıyla yatırım yapmaktadır.

Davacıları temsilen şahadet- veren Tanık Kemal Bozoğlu, 6-7 senedir KKTC'de yoktu. Bu şahıs, KKTC'ye gelir gelmez Davalılara karşı suç içeren fiillerde bulundu. Bu tanık keza, iddia ettiği dava sebebini yaratacak hiçbir unsur tespit edemedi.

Alt Mahkeme istidanın ekindeki iki say-fayı layiha olarak kabul etmekle hata etti ve Davalıların müktesep haklarını haleldar etti.

Davacıların istidalarında ve/veya istidanın C paragrafında Cratos Casinoya girişlerine Davalıların müdahale etmemelerine ilişkin bir çare talep edilmemesine karşı-n, Alt Mahkeme bu yönde emir vermekle hata etti.

Bu meselede davanın esasına girilmeden tarafların iddia ve hakları belirlenemez. Nitekim, Birleştirilmiş Yargıtay/Hukuk 193/2020 ve 6/2021 D. 10/2021 sayılı kararda bu husus belirtilmiştir.

Davalı No.-5 Pulat Trading Ltd. dava konusu otelde kiracı olarak bulunmaktaydı, bu nedenle, istida dinlendikten sonra Davalı No. 5 aleyhine tek taraflı olarak verilen emrin iptal edilmesi gerekirdi. Alt Mahkeme Kira Sözleşmesini dikkate almayıp emri kesinleştirmekle -hata etti.

Alt Mahkeme istida uyarınca koşullu emir vermekle hata etti. Dolayısıyla, Alt Mahkemenin verdiği emir sakattır ve iptal edilmesi gerekir. Keza, Alt Mahkemenin 3.paragrafta verdiği koşullu emir de hatalı ve sakattır.

Alt Mahkeme Davalılara -ait gayrimenkullerle ilgili olarak, bu gayrimenkulleri satılmaktan, devredilmekten herhangi bir yükümlülük altına konulmaktan men edici emirler verdi. Bu emirler Davalı şirketleri kilitlemiştir. Alt Mahkeme Emare 83 ve Emare 124 araştırma belgelerinde görü-len Davalıların adındaki gayrimenkullerin, "Davacıların istida ile emir talep ettikleri gayrimenkullerden kat be kat daha fazla" olduğu bulgusuna varmış olmasına karşın, bu bulgusu hatalıdır. Çünkü Yargıtaya duruşma öncesinde müştereken sunulan 3 adet emar-eden, 1847/2020 sayılı davada verilen başka bir ara emri mevcut olduğu, bu emirde Alt Mahkemenin Davalıların adındaki, "kat be kat değerlidir" diye belirttiği mezkûr gayrimenkul-lerle ilgili yine bu dava altında başka bir istida uyarınca ara emri verildiği- görülmektedir. Bu nedenle Alt Mahkeme, Davalılar aleyhine verdiği gayrimenkulleriyle ilgili emirlerle Davalıları gayrimenkullerine yatırım yapma, bunları teminat göstererek kredi alma hususlarında kredibilitelerini sıfırlayarak iş yapamaz hale getirmiştir-.

Bu gayrimenkullerin Davacı No.1'in parası ile alındığı ileri sürülmekle birlikte, bu hususta herhangi bir delil mahkemeye sunulabilmiş değildir.

Alt Mahkemenin banka hesaplarıyla ilgili verdiği emirlerde, Davalıların banka işlemlerinin Davacı No.1'-in parası ile yapıldığını gösteren herhangi bir delil yoktur. Davalı şirketler yasal olarak faaliyette bulunan, ayrı hesapları olan ticari işletmelerdir. Sırf para kaçırıldığı iddiası var diye bu şirketlerin hesaplarına men edici emirler vermek hatalıdır. -Ayrıca, bu hesaplardan biri dışında hiçbirinde para bulunmamaktadır.

Alt Mahkemenin soruşturma emirleri vermesi de hatalıdır. Soruşturma emirlerinin en azından bu safhada verilmesi hatalıdır. Bu soruşturma emirleri tarafların haklarını kullanması hususu-nda devlet önünde baskı yaratmaktadır. Yetkili mercilerden izinlerin alınmasında önyargı ve engel teşkil etmektedir. Davacılar, Davalıların oteli ve casinoyu açmasını ve işletmesini engellemeye çalışmaktadır.

Alt Mahkeme dava yönetimi yetkilerini hatal-ı kullandı ve bu konuda yapılan itirazları hiç veya yeteri kadar dikkate almadı.

Alt Mahkeme birçok hususla ilgili Davalılar aleyhine bulguya varmasına karşın, istidanın A paragrafı uyarınca emir vermemekle doğru bir sonuca ulaştı. İstidanın A paragrafı-ndaki talepler davanın esasında karar verilecek hususlar olduğundan, Alt Mahkeme, istidanın A paragrafını reddetmekle hatalı davranmadı.

Davalı No.1 ve Davalı No.3 tarafından dosyalanan Şirket İstida 64/2020 sayılı başvuru önceden görüşülse ve bu istida-da Davalılar haklı çıksa Davacı No.1 Şirket Davalılara ait bir şirket durumuna gelecek ve/veya Davalılar Davacı No.1 Şirkette direktör ve hissedar olacak, böylece bu dava doğrudan çözüle-cekti. Bu husus Alt Mahkemeye söylenmesine karşın, Davacıların ciddi -dava sebebi olduğu ve ilk nazarda haklı olduklarına dair belirtiler bulunduğu bulgusuna varmakla hata etti.

Davalı No.1 Murat Bozoğlu, Tatyana Bozoğlu, Tanya Bozoğlu, Hulusi Bediz ve Emel Bediz'in pandemi koşullarından dolayı celp edilmediğini açıklamış- olmasına karşın Alt Mahkeme bu hususu Davalılar aleyhine almakla hata etti.

Alt Mahkeme, Davacıların 28.10.2020 tarihli bir sözleşmeyi mahkemede emare yapmalarına ve bütün iddialarını bu sözleşmeye dayandırmalarına rağmen iddialarını ispat edebildikler-ine bulgu yapmakla hata etti.

Emare 81 Hazine Malı Kira Belgesi Davalılara sözleşmeden daha üstün bir hak sağlamaktadır. Bu ayni hak nedeniyle Davalıların Vakıflar İdaresinden izin alma yükümlülüğü yoktur veya izin gerekli değildir. Keza, Vakıflar İdare-si de izinsiz kiralamaya ilişkin herhangi bir işlem yapmış değildir.

Davacı No.1'in sermayesi casino işletme izni almak için yeterli değildir. Bu hususta Tanık Mustafa Başarı Davacı No.1'in izin alamayacağına dair şahadet vermiştir.

Alt Mahkemenin Da-vacılar lehine birçok konuda emir vermesine ve Davalıların 951 milyon dolarlık yatırımlarına engel koymasına karşın, Davacıların 500.000 TL gibi çok düşük rakamlı kefalet imzalamalarına emir vermesi hatalıdır. Bu kefalet senedinin, Davalıların uğraması muh-temel zarar ziyanı karşılayabilmesi mümkün değildir.

Alt Mahkeme istida ve yemin varakasının ekindeki 2 sayfaya layiha değeri vermekle hata yapmıştır.

Alt Mahkeme Emare 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22 ve 23'ü emare olarak kaydetmekle hata etmiştir. Çünkü -bu emareler, layihada yer verilmiş hususlar değildir. Alt Mahkeme bunları geçici emare olarak almakla hata etmiştir. Aynı şekilde, Emare 24'den Emare 35'e kadar olan hesap dökümlerinin veya bilgilerinin kaydedilmesi ve emare alınması hatalıdır. Binlerce sa-yfalık bu emareler Alt Mahkeme tarafından kabul edilirken bunlarla ilgili hiçbir detay layihalarda yer almamaktadır.

Alt Mahkemenin Cratos Otelin Davacı No.1'in tasarrufunda olduğuna ilişkin tüm bulguları hatalıdır. Bu istida altında tek taraflı verilen- emirden yapılan Yargıtay/Hukuk 193/2020 ve 6/2021 D. 10/2021 sayılı istinafta, Alt Mahkemenin bu husustaki hatası iptal edilmiş olmasına karşın, Alt Mahkeme aynı hatalı bulgularına devam etmiştir.

Yargıtaya sunmuş olduğumuz Emare No.1 ve Emare No.2, iş-letme izninin Davalı No.5 Pulat Trading Ltd. Şirketinde olduğunu göstermektedir. Davalı No.5 Pulat Trading Ltd. Şirketi Bakanlar Kurulu kararı ile 31.12.2021 tarihine kadar casino işletme ruhsatı sahibiydi. Davalı No.5'in Çatalköy Belediyesinden otel işlet-me izni bulunmaktadır. Dolayısıyla, Davacıların 1.istinaf sebebinin reddedilmesi gerekir.

Diğer taraftan, Davacıların sunulan belgelerden tasarruf ve işletme hakkı olmadığı ortaya çıktığından, 2., 3. Ve 5. İstinaf sebeplerinin de reddedilmesi gerekir. A-ynı şekilde Davacıların 4.istinaf sebebi de mesnetsizdir ve yapılan 10 yıllık sözleşme yasal olup geçerlidir.

Bu meselede Davalılar gerekli yerlerden izin alıp gerekli ödemelerini yapmıştır. Dolayısıyla, Vakıflardan izin alınıp alınmamasının bir önemi -yoktur. Bu alınan izinlerin meslek izni olup olmaması önemli değildir. Alınan izinlerle Davalılar otel ve casino işletme hakkını elde etmiştir.

Alt Mahkemede Davacılar adına şahadet veren Kemal Bozoğlu ilk şahadetinde, "aradık taradık hiçbir şey bulamad-ık" şeklinde bir beyanda bulunmuştur. Bu tanığın şahadeti para kaçırıldığına dair hiçbir tespit yapılamadığını ortaya koymaktadır.

Belirtilenlerle, Yargıtay'ın kararına istinaden de istidanın A paragrafının reddedilmesinde hata yoktur.

Alt Mahkemenin -Davalı No.2 İsmail Zeynel Abidin ile ilgili vermiş olduğu soruşturma hatalıdır. Davalı No.2 daha her şeyin başında, Ağustos 2020'de bir dava açılması üzerine yemin vermiştir. Mezkûr Tanık o yemini yaptığında daha Davalı No.5 Pulat Trading Ltd. ortada yoktu- ve 29 Ekim tarihli sözleşme imzalanmamıştı. Davalı No.2 hangi koşullarla yemini yaptığını mahkemede açıklamıştır. Dolayısıyla, Alt Mahkeme Davalı No.2'ye itibar etmeyebilirdi, ancak aleyhinde soruşturma açılması hatalıdır.

Tüm belirtilenlerle, istinaf-ın kabul edilerek Alt Mahkemenin vermiş olduğu ara emri nitelikli emrilerin ve soruşturmaya ilişkin emirlerin iptaline emir verilmesi talep olunur.

Davacılar tarafından istinaf duruşmasında hitapta bulunan Avukat, hitabında aşağıdaki argümanlarda bulun-du;

Yerleşmiş içtihatlara göre bir ara emri başvurusunda başarılı olunabilmesi için emir talep eden tarafın ilk nazarda haklı olduğuna dair belirtileri ortaya koyması gereklidir. Ara emri talep eden bir istidada başarılı olunabilmesi için başvuranın ilk n-azarda davasında haklı olduğuna dair belirtiler bulunduğunu ve davasını kazanma ihtimalinin yüksek olduğunu ortaya koyması yeterli olup o aşamada davasını ispat etme yükümlülüğü mevcut değildir.

Davacı No.2 Utku Bozoğlu ve Davalı No.3 Ayla Bozoğlu Davacı- No.1 Şirketin %45'er hissesine sahiptir. İsmail Zeynel Abidin % 9 ve Derviş Abidin ise % 1 hisse sahibidir. Davacı No.1 Şirketin 16.11.2020 tarihli karara kadar direktörleri Murat Bozoğlu, İsmail Zeynel Abidin ve Kemal Bozoğlu idi. 16.11.2020 tarihli kara-r ile Murat Bozoğlu ve İsmail Zeynel Abidin direktörlükten azledilmiştir. Bu karara kadar Davalı No.1 ve Davalı No.2 takriben 2013 yılından 2020 yılı Kasım ayına kadar Davacı No.1 Şirketi kendi menfaatleri gereği yönetmiş ve idare etmişlerdir.

Davalılar- 2013-2020 yılları arasındaki süreç içerisinde kurulan Davalı şirketlerin sermayelerinin ve bankalara yatırdıkları paraların kaynaklarını ortaya koyamadılar. Bu şirketlerin gelir getiren şirketler olmadığı açıktır. Davalılar ileri sürülen para kaçırma iddi-asına karşın bu hususta Alt Mahkemede hiçbir izahatta bulunamadılar.

Aynı şekilde, Davalılar tarafından, Alt Mahkemeye Tatyana Bozoğlu'na ait olan şirketlerin satın aldığı ve mal sahibi olduğu birçok gayrimenkulün nasıl alındığına dair herhangi bir izaha-t da verilmemiştir. Bu şirketlerin hiçbir gelirleri yoktur dolayısıyla, bu yatırımları yapmaları mümkün değildir.

Davalı No.3 Tatyana Bozoğlu mahkemede şahadet vermemiş, bu gelirleri nasıl elde ettiğini mahkemeye açıklamamıştır. Bu şahsın KKTC'de geliri -olmadığı ve yurtdışında gelir elde ettiği ileri sürülmesine rağmen yasalara göre KKTC'de vergi ödemesi gereken bu kişinin, KKTC'de vergi yükümlüsü olarak hiçbir vergi ödemediği veya beyanda bulunmadığı şahadetten sabittir.

Bu nedenle, Davacılar ilk naza-rda Davalıların Davacı No.1 Şirketin hesaplarından para çekerek kendi hesaplarına yatırdığını ve bir çok taşınmaz satın aldığını ortaya koymuş durumdadırlar. Hiçbir geliri bulunmayan Davalı şirketlerin hesaplarına bu kadar yüksek miktarlarda para yatırılm-ası ve taşınmaz mal satın alınmasının tek makul açıklaması, bu işlem veya yatırımların, emarelerden de görüleceği üzere, Davacı No.1'in hesaplarından çekilen paralarla yapıldığıdır.

Alt Mahkeme Davacı No.1 ve Davalıların hesaplarına ilişkin tüm detayı k-ararında mavi 2156'dan mavi 2188'e kadar belirtmiştir. Bu hesaplardan yüksek miktarlarda yapılmış nakit çekiliş ve yatırımlar görülmektedir. Bu işlemleri yapan kişiler Davacı No.1`in çalışanı olup o dönemdeki direktör ve yetkili olan Murat Bozoğlu ve İsmai-l Zeynel Abidin'in direktifi ile bu işlemleri yapmış olmaları gerekir.

Davalılar hesaplarına yatırılan paraları hesaplarından kaçırmış olup bir tek hesapta 132 bin euro civarında bir para unutmuşlardır. Dolayısıyla, bu hesaplara ilişkin emir verilmesi D-avalılara bir müşkülat yaratmamıştır.

Davalı No.1 Murat Bozoğlu bu para hareketleri ile ilgili çok kaçamak cevaplar vermiş olduğundan, Alt Mahkeme haklı olarak, Davalı No.1 Murat Bozoğlu'na itibar etmeyi uygun görmemiştir.

Davacı No.1 Şirket bu işle-mler nedeniyle zarara uğratılmıştır. Bu zarar ziyanlarının tazmini için Davacıların ikame ettikleri davada bu husus haklı olduklarına dair belirti oluşturmaktadır.

Alt Mahkeme, huzurundaki meselede, Davalılar tarafından ileri sürülen gerekçesiz ve mesne-tsiz iddia ve itirazları haklı olarak ve yerinde bulgularla reddetmiş olup ara karar veya rulinglerinde herhangi bir hata yoktur. Bu konuda yapılmış istinaf ve istinafta ileri sürülen iddialar gerekçesizdir. Bu nedenle, bu husustaki istinafın reddi gerekir-.

Davalı No.1'e verilen hazine malı kira belgesi koçanı Vakıflarla ilgili yasalara aykırıdır. Davacı No.1'in otel binasının inşa edildiği arazi ile ilgili Vakıflar İdaresi ile arasındaki hukuki ilişki kira sözleşmesine dayanmaktadır. Vakıflar ile Davacı- No.1 arasındaki kira sözleşmesinin koşullarına ve ilgili yasaya göre bu otel hiçbir şekilde 3.bir kişiye kiralanamaz. Bu nedenle, Davalılarca yapılan kira sözleşmesi yasaya aykırı ve geçersizdir. Emare 81 Hazine Malı Kira Belgesi yasaya aykırı olduğu için- bu koçan Davalılara ihtilaf konusu sözleşmeden daha üstün bir hak bahşedemez.

Mahkemelerin, huzurlarında gerçekleşen kamu düzenine aykırı işlemlerle ilgili olarak soruşturma açılmasına karar verme yetkieri bulunmaktadır. Davalıların emare yapılan belge-leri incelenerek otelin veya casinonun kimin tarafından çalıştırıldığına yönelik soruşturma açılmasına emir verilmesinde hata yoktur ve bu husus bir önyargı oluşturmaz. Aynı şekilde, Davalı No.3 Tatyana Bozoğlu'nun kazancının var olduğu beyanına istinaden -vergi ödeyip ödemediğinin araştırılmasına direktif verilmesi mahkemenin yetkisi dahilinde olup hatalı değildir. Casino ekipmanlarının izin alınmadan satışı da yasak olduğundan, bu hususta soruşturma açılmasına direktif verilmesi doğrudur. İşletme izni olma-dan faaliyet gösterilemez. Keza, sigortasız işçi çalıştırmak suçtur. Dolayısıyla, bu konularda verilen emir ve direktifler de doğrudur. Davalı No.2 İsmail Zeynel Abidin mahkemede yalan beyanda bulunduğundan, aleyhinde başlatılan soruşturma hatalı değildir.- Dolayısıyla, Alt Mahkemenin soruşturma açılmasına direktif verdiği tüm hususların doğru olduğu, Alt Mahkemenin hata yapmadığı ileri sürülür.

Alt Mahkeme, Davacıların ara emri maksatları bakımından tüm olguları mahkemenin huzuruna koymasına ve ispat etm-esine karşın, Birleştirilmiş Yargıtay/Hukuk 193/2020 ve 6/2021
D. 10/2021 sayılı karara atfen, ara emri safhasında davanın esasına girilemeyeceğine bulgu yapıp istidanın A paragrafı uyarınca emir vermemekle hata yapmıştır.
Dava açıldığında Otel'in 2020 -sonuna kadar, Casino işletmesinin ise 2021 sonuna kadar Davacı No.1'de olduğu şahadetten sabittir. Davalılara Çatalköy Belediyesi tarafından verilen belge, izin meslek harcı ödediğine dair bir makbuz olup otel işletme izni değildir. Davalı No.5 Pulat Tradi-ng Ltd. Şirketinin hiçbir zaman adına kaydedilmiş işçisi olmadığı gibi işyeri olarak kaydı da yoktu.

Davalı No.2 İsmail Zeynel Abidin yemin varakası dosyalayarak, işletmenin Davacı No.1'de olduğunu kabul etmiş ve ikrarda bulunmuştur. Alt Mahkemenin bu h-ususu dikkate almamakla hatalı davranmıştır. Alt Mahkemenin sadece bu şahadete istinaden, işletmenin Davacı No.1'de olduğu sonucuna varması gerekirdi.

Vakıflar İdaresi Müdürü şahadetinde, Otel'in Davacı No.1 ve Vakıflar arasındaki Emare 1 sözleşmeye göre- Davalılara devredilemeyeceğini, devredilmesi halinde ihbar gönderilerek sözleşmenin feshedileceğini belirtmiştir. Böyle bir durumun hasıl olması halinde Davacıların telafisi imkânsız büyük zarar ziyana uğrayacağını Alt Mahkeme dikkate almış olsaydı istida-nın A paragrafındaki ara emrini vermesi gerekirdi. Diğer taraftan, sözleşmenin geçerli olduğu hususunda bir karar verilmesi halinde Davalıların zarar ziyanları parasal olup maddi olarak telafi edilebilir niteliktedir. Dolayısıyla, Alt Mahkemenin Davacıları-n muhtemel zarar ziyanlarını dikkate alarak ara emri verilmesinin Davacılar açısından gerekli olduğuna bulgu yapıp ara emrini vermesi gerekirdi.

Yargıtay benzer bir meselede ara emri verilmemesi ve otelin başka kişiler tarafından kullanılmaya başlanması- halinde statükonun korunamayacağına karar vermiştir. Bu meselede de ara emri verilmezse statüko bozulacak ve Davacıların hakları olumsuz etkilenecektir.
Alt Mahkeme, Davacıların istidalarının A paragrafındaki taleplerini reddetmekle, Davacıların uğrama-sı muhtemel zarar ziyanın Davalıların uğraması muhtemel zarar ziyana nazaran daha çok olacağına bulgu yapmamakla ve Davacılar lehine emir vermemekle hata yapmıştır.

Davacıların istidasının A paragrafı uyarınca talep edilen emirlere ilişkin Yargıtay daha- karşı taraf dinlenilmeden ara emri verilmesinin hatalı olduğunu belirtmekle birlikte, Alt Mahkeme bu hususu hatalı yorumladı ve kararına hatalı uyguladı.

Öte yandan, Emare 81 Hazine Malı Kira Belgesi koçanı sözleşmeden daha üstün bir hak verir iddiası -mesnetsizdir. Vakıflar idaresine ait araziye Hazine Malı Kira Belgesi verilmesi yasal değildir.

Ara emri safhasında davayı sonuçlandıracak emirler verilmemesi gerektiği bilinen bir prensip olmakla birlikte, yasaya aykırı hareket edildiği durumlarda bu y-asaya aykırılığın giderilmesi için esas davadaki ihtilafa yönelik emir ve kararlar verilebilir.

Davacıların davasında esasa ilişkin olgular yer almaktadır. Kanıtlanması gereken şahadetin layihada yer almasına ise gerek bulunmamaktadır. Davalıların bu hu-sustaki iddiaları mesnetsizdir.

Tüm belirtilenler ışığında, Davalıların istinafının reddedilmesi ve Davacıların istinafının ise kabul edilmesi gereklidir.



İNCELEME

Sunulan şahadet ve emareler, tarafların iddia ve argümanları, istinaf sebepleri ve h-ukuki durumu inceleyip değerlendirdik. İstinafı sırasıyla, 1.istinaf başlığından başlayarak inceleriz.

Muhterem Alt Mahkeme, tüm ara kararlarda ve/veya yönlendirici emirlerde (ruling) Davalılar aleyhine karar vermekle ve/veya emare kaydetmekle hata ett-i.


Davalılar bu istinaf başlığı altında, Alt Mahkemenin duruşma sürecinde tüm ara kararları veya yapılan itirazlarla ilgili kararlarında Davalılar aleyhine karar vermekle hata yaptığını ileri sürmektedir. Davalılar ayrıca, Alt Mahkemenin Emare 16, 17, 1-8, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34 ve 35'i emare kaydetmekle veya geçici emare kaydetmekle hata yaptığını ileri sürmektedir.

Davalılar bu emarelerle ilgili istida ve yemin varakasında herhangi bir iddianın yer almadığını ve- esasa ilişkin olguların eksik olduğunu da ileri sürmektedir.

Bilindiği gibi, Yargıtayın birçok kararında belirtildiği üzere, istinaf sebeplerinin gerekçeli olması gerekir. Gerekçe içermeyen istinaf sebepleri dikkate alınmaz.

Davalılar Alt Mahkemenin -tüm ara kararlarında aleyhlerine karar verdiğini ileri sürmelerine karşın, bu ara kararların hangileri olduğunu, Alt Mahkemenin bu ara kararlarda ne hususta karar verdiğini ve hangi noktalarda hata yaptığını istinaf gerekçeleri içerisinde belirtmemiştir. B-u hususta dosyalanan istinaf gerekçeden yoksun olduğu, genel bir iddia içerdiği ve yakınma konusunun hangi kararlar olduğuna istinaf gerekçeleri arasında yer verilmediği görülmektedir. Bu durumda, 1. istinaf başlığı ve altındaki bu gerekçenin dikkate alınm-aması gerektiği sonucu ortaya çıktığından, 1. istinaf başlığının reddedilmesi gerekir ve reddedilir.

Davalıların Alt Mahkemenin Emare 16'dan Emare 35'e kadar olan emareleri kaydetmesine yönelik istinaf sebebi değerlen-dirildiğinde, Alt Mahkemenin mezkûr -emareleri Davacıların ara emri istidasındaki iddialarını değerlendirmek amacıyla emare kaydettiği, davada henüz talep takriri sunulmadığı, talimat safhası henüz yapılmadığı ve Mahkemenin bu belgeleri ara emri maksatlı dikkate aldığı anlaşılmaktadır. Bu bağ-lamda, Alt Mahkeme, sunulan belgeleri sunulabilirlik (admissability) prensipleri çerçevesinde ve istida maksatları bakımından emare kaydettiğinden, herhangi bir hata yapmış değildir.

Bunun yanında, istidaya ekli yemin varakasının 12.paragrafında ileri sü-rülen hileli fiillerin tafsilatı altında yer alan e) alt paragrafında, Davalıların Davacı No.1'in hesaplarından kendi hesaplarına para kaçırdığı iddiasının ileri sürüldüğü ve bu iddianın ortaya konulması amacıyla mezkûr emareler sunulduğundan, Emare 16'dan- Emare 35'e kadar olan emarelerin emare yapılmasında hata yoktur.

Davalılar istinaftaki hitaplarında ayrıca, Alt Mahkemenin emare kaydederken mezkûr emareleri geçici emare kaydettiğini belirttiğini ve hata yaptığını ileri sürdü. Alt Mahkemedeki zabıtlar-a bakıldığında, kaydedilen emarelerin geçici olarak kaydedildiğine ilişkin Alt Mahkemenin bir beyanı olmadığı, emarelerin ara emri istidası maksatlı kaydedildiği, bu konuda herhangi bir hata yapılmadığı görülmektedir. Dolayısıyla, bu iddia da mesnetsiz old-uğundan, reddedilmesi gerekir.

Sonuç olarak 1.istinaf başlığı reddedilir.


Muhterem Alt Mahkeme, Davacılar tarafından dosyalanan istidanın ekindeki belgeleri layiha olarak kabul etmekle hata etti.


Davalılar, Alt Mahkemenin 7.12.2020 tarihli istida -ve yemin varakasının ekinde bulunan iki sayfalık hesap ekstresini layiha olarak kabul etmekle ve bu hususta ara karar üretmekle hata yaptığını ileri sürdü. Davalılar, Alt Mahkemenin 21.4.2021 tarihli celsede bu yönde bir karar verdiğini ileri sürmesine kar-şın, ilgili tarihteki Alt Mahkeme zabıtlarına bakıldığında, Alt Mahkemenin bu hususta bir karar veya bulgusu olmadığı görülmektedir.

Bu bağlamda, Davalıların bu iddiayı ileri sürmelerine karşın, mahkeme zabıtlarında bu hususta bir karar veya bulgu bulun-madığından bu istinaf başlığının reddedilmesi gerekir ve reddedilir.

Davalıların 3., 4., 5. ve 6.istinaf başlıkları Alt Mahkeme tarafından verilen ara emrine ilişkin olduğundan, bu istinaf sebeplerini birlikte incelemeyi uygun gördük. Keza, Davacılar ta-rafından dosyalanan istinaf da istidanın A paragrafında talep edilen ara emri ile ilgili olduğundan, bu istinaf sebebini de bu başlıklarla birlikte incelemeyi uygun gördük.

Muhterem Alt Mahkeme, huzurunda sunulan şahadetin istidada yapılan talepleri dest-eklemediğine ve/veya bu şahadet ile istidanın ispat edilemediğine bulgu yapmamakla ve istidayı reddetmemekle hata etti.

Muhterem Alt Mahkeme, huzurunda Davalıların para kaçırdığına yönelik hiçbir şahadet ve emare bulunmama-sına rağmen Davacıların davala-rında ilk nazarda haklı olduklarına bulgu yapmakla ve istidanın B, C, D ve E paragrafları uyarınca emir vermekle hata etti.

Muhterem Alt Mahkeme, istida uyarınca B, C, D ve E paragraflarına ilişkin taleplerle ilgili koşullu emir vermekle hata etti.

Muht-erem Alt Mahkeme, bu kadar yüksek miktarlı taleplerin olduğu bir dava altında verilen emrin Davalılara büyük oranda mağduriyet yaratacağını göz önüne almadan Davalılara verilmesi muhtemel zarar ziyanı telafi etmek amacıyla 500.000 TL gibi düşük miktarlı bi-r kefalet senedi tanzim edilmesine emir vermekle hata etti.

Muhterem Alt Mahkeme, huzurunda sunulan şahadeti değerlendirerek istidanın A paragrafında talep edildiği şekilde emir vermemekle hata etti.

Davalılar, Alt Mahkemenin, 23.8.2021 tarihli kararı-nda Davacıların 7.12.2020 tarihli istidasının B, C, D ve E paragrafları uyarınca verdiği emirlerin hatalı olduğunu ileri sürerek bu emirlerin ret ve iptalini talep etti. Davalılar Davacıların istinafı ile ilgili olarak da Alt Mahkemenin istidanın A paragr-afı ile ilgili emir vermemekle hata yapmadığını iddiayla Davacıların istinafının reddini talep etti.

Davacılar ise Alt Mahkemenin B, C, D ve E paragraflarına ilişkin verdiği emir ve kararların hatalı olmadığını ve Davalıların istinafının reddedilmesi ger-ektiğini, ancak Alt Mahkemenin istidalarının A paragrafı uyarınca emir vermemekle hata yaptığını ve istinaflarının kabul edilerek A paragrafı uyarınca da emir verilmesini talep etti.

Bu aşamada Davacıların 7.12.2020 tarihli ara emri istidasındaki talepl-erine kararımızda aynen yer vermeyi uygun görürüz;

"A. Davalıların ve/veya ajanlarının ve/veya müstahdemlerinin ve/veya hizmetkârlarının, Davacı No.1'e ait ve/veya uzun vadeli kira sözleşmesi ile Davacı No.1'in kira ve tasarrufunda bulunan Cratos Otel diy-e bilinen binaya ve/veya herhangi bir kısmına girmekten ve/veya işletmekten ve/veya yönetmekten ve/veya tasarruf etmekten ve/veya herhangi bir demirbaşını almaktan men edilmesi hususunda bir emir;
B. Davalılar 1 ve/veya 2'nin Davacı No.1 şirketi mükellefi-yet altına sokacak herhangi bir işlemde bulunmaktan ve/veya 3'üncü kişilere karşı Davacı No.1 şirketin yetkilileri ve/veya Direktörleri imiş gibi davranmaktan ve/veya 3'üncü kişilerle Davacı No.1 adına sözleşme imza etmekten men edilmeleri hususunda bir em-ir;
C. Davalılar 1 ve/veya 2'nin ve/veya ajanlarının ve/veya müstahdemlerinin ve/veya hizmetkarlarının herhangi bir şekilde Davacı No.2 ve/veya 3'ün ve/veya Davacı No.1 Direktörü Kemal Bozoğlu'nun Cratos Otele girmesine müdahale etmemeleri hususunda bir e-mir;
D. Davalılardan;
i. Davalı No.3 adına kayıtlı, Çatalköy'de Pafta Harita, S30.B.18.C.3.A, Parsel 137'de kain Yeni 1182 kayıt no'lu gayrımenkulü;
ii. Davalı No.4 adında kayıtlı, Yeni 303, Yeni 305, Yeni 317, Yeni 318, Yeni 320, Yeni 321, Yeni 322, Y-eni 324 ve Yeni 343 kayıt no'lu gayrımenkulleri;
iii. Davalı No.8 adına kayıtlı, Meriç'de F 19 kayıt no'lu gayrımenkulü;
iv. Davalı No.9 adına kayıtlı, Ozanköy'de Yeni 301 kayıt no'lu gayrımenkulü;
v. Davalı No. 11 adına kayıtlı, Ozanköy'de kain Yeni 28-30, Yeni 2835, Yeni 2836, Zeytinlik'te kain Yeni 791, Yeni 792, Yeni 793, Yeni 794, Yeni 795 ve Yeni 796 kayıt no'lu gayrımenkulleri;
vi. Davalı No. 12 adına kayıtlı, Girne, Ozanköy'de 9413 kayıt no'lu gayrımenkulü
satmaktan ve/veya herhangi bir şekilde -elden çıkarmaktan ve/veya mülkiyetini 3. Şahıs ve/veya şahıslar adına devretmekten ve/veya ipotek ve/veya mükellefiyet altına koymaktan ve/veya kiralamaktan men eden bir emir;
E. Davalıların, KKTC'de bankacılık hizmeti veren bankalarda mevcut tüm hesaplar-ının bloke edilmesi ve/veya Davalıların herhangi bir şekilde hesaplarından para çekmekten ve/veya havale yapmaktan ve/veya teminat vermekten ve/veya hesaplarındaki paralarını herhangi bir şekilde ve herhangi bir nedenle 3. kişilere temlik etmekten men edil-meleri hususunda bir emir;
F. Muhterem Mahkemece uygun görülecek ahar herhangi bir tedbir ve/veya ara emri,
G. İşbu istida masarafları."


Yukarıda "OLGULAR" başlığı altında belirttiğimiz üzere, Alt Mahkemenin tek taraflı olarak verdiği emir istinaf edi-lmişti. Tek taraflı emirden yapılan istinafta Yargıtayın verdiği karardan sonra Alt Mahkeme, istidanın Davalılara tebliğ edilerek kendilerine söz hakkı verilmesini müteakip yaptığı duruşma neticesinde huzurumuzdaki istinafa konu edilen aşağıdaki emirleri v-ermiştir:

"İşbu dava neticesine değin ve Şİ 64/2020 sayılı davada aksine karar verilmedikçe Davalılar 1 ve/veya 2'nin Davacı No.1 şirketi mükellefiyet altına sokacak herhangi bir işlemde bulunmaktan ve/veya 3'üncü kişilere karşı Davacı No.1 şirketin yetki-lileri ve/veya direktörleri imiş gibi davranmaktan ve/veya 3'üncü kişilerle Davacı No.1 adına sözleşme imza etmekten men edilmeleri hususunda Emir verilir.

İşbu dava neticesine değin ve Bakanlar Kurulu tarafından Cratos Casino'nun İşletme ve İmtiyaz izn-i hakkında Davacı/Müstedi No.1 aleyhine veya Davalı/Müstedialeyh No.5 lehine yeni bir karar verilmedikçe Davalılar 1 ve/veya 2'nin ve/veya ajanlarının ve/veya müstahdemlerinin ve/veya hizmetkarlarının herhangi bir şekilde Davacı No.2 ve/veya No.3'ün ve/vey-a Davacı No.1 direktörü Kemal Bozoğlu'nun Cratos Otele girmesine müdahale etmemeleri hususunda Emir verilir.

İşbu dava neticesine değin aşağıda sıralanan gayrimenkullerin satılmaktan, devredilmekten, herhangi bir yükümlülük altına konulmaktan men edilme-sine Emir verilir:
a. Davalı No.3 adına kayıtlı Çatalköy YENİ 1182 koçan numaralı gayrimenkul.
b. Davalı No.4 adına kayıtlı YENİ 303, YENİ 305, YENİ 317, YENİ 318, YENİ 320, YENİ 321, YENİ 322, YENİ 324, YENİ 343 koçan numaralı gayrimenkuller.
c. Davalı N-o.8 adına kayıtlı Meriç'te F 19 koçan numaralı gayrimenkul.
d. Davalı No.9 adına kayıtlı Ozanköy'de YENİ 301 koçan numaralı gayrimenkul.
e. Davalı No.11 adına kayıtlı Ozanköy'de kain YENİ 2835, YENİ 2836 koçan numaralı gayrimenkuller.
f. Davalı No.11 ad-ına kayıtlı Zeytinlik'de kain, YENİ 791, YENİ 792, YENİ 793, YENİ 794, YENİ 795, YENİ 796 koçan numaralı gayrimenkuller.

İşbu dava neticesine değin aşağıda sıralanan banka hesaplarından Davalı/Müstedialeyhler ve/veya yetkilileri tarafından para çekmekten-, havale yapmaktan, teminat vermekten men edilmesine Emir verilir:

a. Müstedialeyh No. 3 adında;
. İktisatbank - 9035 7192 398-353 EUR,
. İktisatbank - 9035 7192 398-354 USD,
. İktisatbank - 9035 7192 398-356 EUR,
. İktisatbank - 9035 7192 398-358 EUR;

-b. Müstedialeyh No.3 adında Türkiye İş Bankası-
. IBAN: TR59 0006 4000 0026 8110 0926 12,
. IBAN: TR06 0006 4000 0016 8110 0874 00;

c. Müstedialeyh No.4 adında Türkiye İş Bankası;
. IBAN: TR59 0006 4000 0026 8110 0464 81,
. IBAN: TR22 0006 4000 0016 8110 -0702 34;

d. Müstedialeyh No.5 adında Türkiye İş Bankası-
IBAN: TR56 0006 4000 0016 8110 1318 96;

e. Müstedialeyh No.6 adında Türkiye İş Bankası-
. IBAN: TR98 0006 4000 0016 8110 1021 37,
. IBAN: TR24 0006 4000 0026 8110 0717 45;

f. Müstedialeyh No.7 ad-ında Türkiye İş Bankası-
. IBAN: TR50 0006 4000 0026 8110 0595 40,
. IBAN: TR43 0006 4000 0026 8110 0595 69,
. IBAN: TR61 0006 4000 0016 8110 0820 45;

g. Müstedialeyh No.8 adında Türkiye İş Bankası-
. IBAN: TR10 0006 4000 0026 8110 0617 71;

h. Müstedi-aleyh No.9 adında Türkiye İş Bankası-
. IBAN: TR50 0006 4000 0026 8110 0820 45;

i. Müstedialeyh No.11 adında Türkiye İş Bankası-
. IBAN: TR89 0006 4000 0026 8110 0595 17,
. IBAN: TR24 0006 4000 0016 8110 0820 32,
. IBAN: TR78 0006 4000 0026 8110 0595 21-,
. IBAN: TR61 0006 4000 0026 8110 0595 36;

İstida masrafları Davalı/Müstedialeyhler aleyhine verilir. Masrafların yapılacak masraf listesi tahtında Mukayyit tarafından tespit edilmesine Emir verilir."


Huzurumuzdaki meseledeki istinaf sebeplerini ön-celikle hukuki açıdan değerlendirdiğimizde, Davacıların taleplerinin 9/1976 sayılı Mahkemeler Yasası'nın 41. maddesinin (1). fıkrası ve Fasıl 6 Hukuk Muhakemeleri Usulü Yasası'nın 4., 5. ve 9.maddelerine dayandığı, Alt Mahkemenin verdiği emirlerin de bu me-vzuat kapsamında olduğu görülmektedir.

Tarafların iddialarını incelemeye geçmeden önce ara emirleri ile ilgili temel hukuki prensipleri hatırlamakta fayda görmekteyiz.

9/1976 sayılı Mahkemeler Yasası'nın 41.maddesi altında geçici ara emri talebi ile ilgi-li bir karar verilirken dikkate alınması gereken unsurlar birçok Yargıtay kararında belirtilmiştir.

Yargıtay tarafından verilen birçok kararda 9/1976 sayılı Mahkemeler Yasası'nın 41(1)maddesi tahtında ara emri verilebilmesi için genel şart olan adil ve u-ygun olan bir halin bulunmasının yanında Mahkeme tarafından aşağıdaki unsurların mevcudiyetinin saptanması gereklidir;

Karara bağlanması gereken konunun ciddi olması;
Davacının iddiasında haklı olduğuna dair belirtilerin bulunması;
Men'i müdahale emri ver-ilmezse ileride telafisi mümkün olmayacak zararın doğacağı veya eski duruma dönüşün çok zorlaşacağı hususunda mahkemenin kanaat getirmesi.

Bu unsurlar arasında yer alan, Davacının davasında haklı olduğuna dair belirtilerin bulunması unsuru içtihat kararl-arımızda, Davacının ileri sürdüğü iddialarında ve ileride davasında haklı olabileceğine dair bazı işaretlerin bulunması olarak açıklanmaktadır.
Bir ara emrinin temel amacı, Davacının ileride davasında haklı bulunması halinde verilecek hükmün bir mana ifa-de etmesinin sağlanmasıdır. Bu amacın sağlanabilmesi için davanın dinlenerek bir karara vardırılmasına kadar geçecek süre zarfında, tarafların pozisyonunun ve ara emrine konu taşınır veya taşınmaz malın mülkiyet veya sair haklarının değiştirilmesinin veya -zarara uğratılmasının önüne geçilerek mevcut statükonun korunması gerekir. Davasında ileride haklı çıkma belirtileri olan Davacı dava görüşülene kadar mevcut statükonun korunmasıyla emir verilmemesi durumunda statükonun bozulması nedeniyle uğraması muhteme-l telafisi imkânsız veya geriye dönüşü çok zor bir zarar ziyana düçar kalmaktan korunmaktadır. Mevcut statüko ara emri talep edildiği esnadaki statükodur ve tarafların pozisyonunun muhafaza edilmesini amaçlar.

Bir ara emri istidasında, Davacının davasın-da ileri sürdüğü iddialarında haklı olabileceğine yönelik iddia, olgu veya şahadetin mahkeme huzuruna getirilmesi ve mahkemenin bu hususta ikna edilmesi gereklidir. Ayrıca, Davacının mahkemeye, mevcut statükonun ne olduğunu, talep edilen emir verilmez ve s-tatüko değiştirilirse ne gibi zarara düçar kalabileceğini de göstermesi zorunludur. Taraflar arasındaki mevcut statükonun değiştirilme ihtimalinin bulunduğunun ve Davacının bu durumda uğraması muhtemel telafisi imkânsız veya geriye döndürülmesi çok zor ola-n zarar ziyanının, somut olarak mahkemeye gösterilmesi de gereklidir.

Mahkemenin davacının davasında haklı olduğuna dair belirtilerin bulunup bulunmadığını inceleyip bir karar verirken, davanın esasına girip esas ihtilafla ilgili bir karar üretmemesi ge-rekir. Davanın esası ile ilgili karar, sadece davanın dinlenilmesi sonucunda varılması gereken bir hükümdür.

Bununla birlikte, ara emri safhasında davanın esasına girme zorunluluğu hasıl olabilir.

Davacılar tek taraflı olarak dosyaladıkları ara emri -istidalarında, 9/1976 sayılı Mahkemeler Yasası madde 41'e ilaveten, Fasıl 6 Hukuk Muhakemeleri Usulü Yasası'nın 4., 5. ve 9.maddelerine dayanmaktadır. Fasıl 6 madde 5(1)'e göre, alacak veya tazminat talep eden bir davanın mahkeme huzurunda askıda bulunmas-ı halinde, mahkeme davanın ikame edilmesinden sonra herhangi bir zamanda davacının talep ve masraflarını tatmin edecek miktarda davalının adına kayıtlı bulunan veya adına kaydolunmasına hakkı olan taşınmaz mal veya malları davalının elden çıkarmasını men e-den bir emir verebilir.

Fasıl 6 Hukuk Muhakemeleri Usulü Yasası'nın 5(1)maddesi altında talep edildiği şekilde ara emri verilip verilmeyeceği hususu tezekkür edilirken, Davacının iyi bir dava sebebi olduğu ve hükmün lehine verilmesi halinde söz konusu ta-şınmaz mal veya malların üçüncü bir şahsa satılması veya devredilmesi durumunda Davalının hükmü tatmin etmekte zorlanacağı hususunda Mahkemenin ikna olması gerekmektedir.

Davacıların ciddi bir dava sebebi bulunup bulunmadığı ve davalarında haklı oldukl-arına dair belirti bulunup bulunmadığına dair incelemede öncelikle HMUT E. 2 n. 1 olarak dosyalanan celpnamelerindeki taleplerinin ne olduğuna bakılması gerekmektedir. Bu talepleri Alt Mahkeme 3 ana başlık altında aşağıdaki şekilde özetlemiştir:

"E.2 n.1- celpnamede Talep Şerhi mevcuttur. Henüz davada Tafsilatlı Talep Takriri dosyalanmış değildir. Talep Şerhine göre Davacıların talepleri üç ana başlık ile şöyle özetlenir:
. Davalıların meşveretleşerek Davacı No.1'e ait para ve malvarlığını doğrudan veya do-laylı olarak kendi hesaplarına aktarmaları nedeniyle Davacıların uğramış olduğu özel ve genel zarar-ziyan;
. Davalıların hile ve meşveret ile Davacı No.1'in geliri veya parasını kanunsuz olarak kullanarak kendi isimlerine tafsilatı verilen gayrimenkul mall-arı aldıklarına dair Mahkeme ilamı ile bu yönde zarar-ziyan;
Alternatif olarak işbu gayrimenkullerin Davacı No.1 adına kaydedilmesi;
. Davalılar 1, 2 ve 5 tarafından yapılan Davacı No.1'e ait otel ve casinonun demirbaşları ile birlikte devri hakkında söz-leşmenin ve Davalılar 1, 2 ve 6 tarafından yapılan Davacı No.1'e ait Port Sahil Bölgesinde kullanılan demirbaşların satışı ve devri hakkında sözleşmenin hileli ve Şirket Tüzüğüne aykırı olduğu hakkında Mahkeme Hükmü."

Alt Mahkeme istida ve yemin varakası-ndaki iddiaları değerlendirdikten sonra dava sebebini iki başlık altında toplamıştır;

"1- Davacı No.1'in hesaplarının dava konusu zamanlarda doğru tutulmayarak, Davalıların meşveretleşmesi ile, Davacı No.1'in gelirlerinin kaçırıldığı; kaçırılan gelirlerin- de bir kısmının Davalıların hesaplarına aktarıldığı bir kısmının ise Davalılar adına yatırım yapılması ve gayrimenkul alınmak için kullanıldığı iddia edilmektedir.
2- Davalıların meşveretleşerek Davacı No.1'in varlıklarını kaçırma bağlamında Davalı No.1- ve Davalı No.2 tarafından Davacı No.1'in işletmesindeki Otel ve Casino'nun Davalı No.5'e, Davalı No.1 ve Davalı No.2 tarafından Davacı No.1'in işletmesindeki Port Sahil Tesislerinin Davalı No.6'ya, hile ile hareket ederek ve Davacı No.1 Şirketin Ana Sözle-şme ve Tüzüğüne aykırı olarak devir sözleşmesi yaptıkları hakkında iddialar mevcuttur."


Bu başlıklar altında Alt Mahkeme, Davacıların istidalarındaki iddiaları ve talepleri, huzurundaki meselede ciddi bir dava sebebi olup olmadığını ve ilk nazarda dava-larında haklı olup olmadığına dair belirti bulunup bulunmadığını huzurundaki şahadet ve emareler kapsamında incelemiştir.

Alt Mahkeme tezekkür ettiği şahadet ve emareler sonucunda, aşağıda belirlemiş olduğu şahadet ve emareleri taraflar arasında ihtilaf- konusu olmadığı ve aksi iddia edilmediği cihetle, istida maksatları bakımından ilk nazarda doğru kabul etti.

Alt Mahkemenin istidadaki taleplerle ilgili olan emareler ve şahadetle ilgili olarak yapmış olduğu bu tespit istinafta da ihtilaf konusu olmadı-ğından, bu olguları tablonun tamamlanması için kararımızda aynen sıralamayı uygun görürüz;

"1- Davalı No.1 Murat Bozoğlu ve Kemal Bozoğlu kardeş olup Davacı No.2 Utku Bozoğlu babaları, Davacı No.3 Ayla Bozoğlu anneleridir.
2- Davalı No.3 Tatyana Tupis Bo-zoğlu (n/d Tanya Bozoğlu) Davalı No.1 Murat Bozoğlu'nun eşidir.
3- Burcu Bozoğlu, Kemal Bozoğlu'nun eşidir.
4- Derviş Zeynel Abidin ve Davalı No.2 İsmail Zeynel Abidin kardeştir.
5- Handan Zeynel Abidin, Davalı No.2 İsmail Zeynel Abidin'in eşidir.
6- D-avalı No.12 Hulusi Bediz davaya konu zamanlarda Davacı No.1 şirket Bumerang Travel Club Ltd'in Genel Müdürü olarak görev yapmıştır. Davalı No.13 Emel Bediz Davalı No.12'nin eşidir.
7- Emare 7 - 14 Onay Belgelerine göre Davalı Müstedialeyh 4 - 11 şirketler-in yapısı şöyledir:
Şirket:Kuruluş:HissedarlarDirektör:Sekreter:Adres:İrtifaYatırım Danışmanlık Ltd. (M/aleyh No.4)
16/10/2012Tetyana Bozoğlu
(29,990 Adet),
Serdar Özkul (10Adet)
Tetyana Bozoğlu
Serdar ÖzkulCennet Sokak, Daire B-2, Çatalk-öy-GirnePulat Trading Ltd
(M/aleyh No.5)
14/03/2018Tetyana Bozoğlu (4,275,000 Adet), Handan Zeynel Abidin (475,000 Adet)Tetyana Bozoğlu, Handan Zeynel Abidin
Serdar ÖzkulBeşparmak Caddesi No: 1-3
Çatalköy-GirneZeno Trading Ltd. (M/aleyh No.6)
2-8/08/2017Tetyana Bozoğlu (99,000 Adet),
Handan Zeynel Abidin
(1,000 Adet)Tetyana Bozoğlu, Handan Zeynel Abidin
Serdar ÖzkulBeşparmak Caddesi No: 1-3
Çatalköy-GirnePianeto Trading Şti. Ltd.
(M/aleyh No.7)
23/06/2016Tetyana Bozoğlu (99,990 Adet),
-Serdar Özkul
(10 Adet)Tetyana Bozoğlu
Serdar ÖzkulCennet Sokak, Daire B-2, Çatalköy-GirneTurancı Trading Ltd. (M/aleyh No.8)
14/03/2018Tetyana Bozoğlu (99,990 Adet),
Serdar Özkul
(10 Adet)Tetyana Bozoğlu
Serdar ÖzkulBeşparmak Caddesi No: 1-3 -
Çatalköy-GirneKuyaş Trading Ltd. (M/aleyh No.9)
09/02/2015Tetyana Bozoğlu (99,990 Adet),
Serdar Özkul
(10 Adet)Tetyana Bozoğlu
Serdar ÖzkulBeşparmak Caddesi No: 1-2
Çatalköy-GirneC.R.T.S. Trading
Ltd.
(M/aleyh No.10)

09/08/2017Tetyana Bozo-ğlu (99,990 Adet),
Serdar Özkul
(10 Adet)Tetyana Bozoğlu
Serdar ÖzkulBeşparmak Caddesi Sağlam Apt.
No: 1/3
Çatalköy-GirneTulpar Trading Ltd.
(M/aleyh No.11)
23/12/2014Tetyana Bozoğlu (99,990 Adet),
Serdar Özkul
(10 Adet)Tetyana Bozoğlu
Serda-r ÖzkulCennet Sokak, Daire B-2, Çatalköy-Girne
8- Girne - Ozanköy'de Varaka/Harita: XII/22E1 & E2, Parsel No: 321 (25 Dön, 3 evl.) arazi 17/11/2007 tarihinde Vakıflar Örgütü ve Din İşleri Dairesi tarafından Davacı/Müstedi No.1 Bumerang Travel Club Ltd'e- kiralanmıştır. Davalı No.2 İsmail Zeynel Abidin işbu kira akdine kefildir. (Emare 15)
Kira müddeti 01/09/2006 tarihinden başlayıp 31/08/2055 tarihinde sona ermek üzere 49 yıldır.
Vakıflar Genel Müdürü İbrahim Benter'in reddedilmeyen şahadetine göre i-şbu Emare 15 sözleşme KKTC Meclis Kararı ile onaylanmıştır.
Cratos Premium Otel & Casino ana binası bu parsel üzerine Bumerang Travel Club Ltd. (Davacı No.1) tarafından inşa edilmiştir.
Cratos Premium Otel'in bulunduğu parselin Kuzeyinde, sahil şeridi- olan P/H XII/22 E1, E2 no.lu parsel, parsel 440(kısmen)(12-0-0)-Ozanköy'de kain arazi Emare 82 21/12/2010 tarihli Kira Sözleşmesi ile (53/89 sayılı Hali Araziler Yasası tahtında) İçişleri ve Yerel Yönetimler Bakanlığı tarafından Bumerang Travel Club Ltd.'-e 49 yıl süre ile kiralanmıştır.
10-İstidada menedici emir için talep konusu olan gayrımenkuller ve bunların kayıtlı mal sahipleri reddedilmeyen Emare 83 ve Emare 124 taşınmaz mal araştırma belgeleri doğrultusunda şöyledir:
Kayıtlı Mal Sahibi:Malın tanım-ı:Davalı No.3
Tetyana BozoğluÇatalköy'de kain YENİ 1182Davalı No.4
İrtifa Yatırım Danışmanlık Ltd.Ozanköy'de kanin -
YENİ 303, YENİ 305, YENİ 317, YENİ 318, YENİ 320, YENİ 321, YENİ 322, YENİ 324, YENİ 343Davalı No.8
Turancı Trading Ltd.Meriç'te -kain F19Davalı No.9
Kuyaş Trading Ltd.Ozanköy'de kain YENİ 301Davalı No.11
Tulpar Trading Ltd.Ozanköy'de kain,
YENİ 2835, YENİ 2836Davalı No.11
Tulpar Trading Ltd.Zeytinlik'de kain,
YENİ 791, YENİ 792, YENİ 793, YENİ 794, YENİ 795, YENİ 796 - "
Alt Mahkeme, Davacılar tarafından dosyalanan 7.12.2020 tarihli istida ve ona ekli yemin varakası ile Davalılar tarafından dosyalanan itiraznameler ve ekli ye-min varakalarını kararın başında özetleyerek tarafların iddialarını belirlemiştir. Alt Mahkeme bu layihalara ilaveten, huzurundaki şahadet ve emareler kapsamında iki başlık altında belirlediği talepleri öncelikle, istidanın D ve E paragraflarındaki taleple-rden başlayarak incelemeye geçmiştir. Tarafımızca da bu inceleme sırası takip edilerek istinaf tezekkür edilecektir.

İstidanın D ve E paragraflarındaki talepler;

Alt Mahkemenin ihtilafsız olgu olarak kaydettiği hususlara göre Davacı No.1 şirketin, pa-ra kaçırıldığı iddia edilen ve her halükârda 25.6.2004 tarihinden 16.11.2020 tarihine kadarki dönem için direktörleri, Davalı No.1 ve Davalı No.2 ile birlikte Davalı No.1'in kardeşi olan Kemal Bozoğlu idi. Davacı No.1 Şirketin 16.11.2020 tarihli kararı ile- Davalı No.1 ve Davalı No.2 şirket direktörlüğünden azledildiler.

Alt Mahkemenin ihtilafsız olgular olarak belirlediği hususlara göre Davalı No.4, No.5, No.6, No.7, No.8, No.9, No.10 ve No.11 şirketlerin hepsinde direktör Davalı No.1'in eşi Davalı No.3 -Tetyana Bozoğlu'ydu. Sadece Davalı No.5 ve No.6 şirketlerin direktörler kurulunda Davalı No.3'e ilaveten, Davalı No.2'nin eşi de direktör olarak yer almaktaydı.

Davalı No.4, No.5, No.6, No.7, No.8, No.9, No.10 ve No.11 şirketlerin ana veya çoğunluk hiss-edarı yine Davalı No.3 Tetyana Bozoğlu idi.

Davalı No.1'in şahadeti değerlendirildiğinde, Davalı No.1'in eşi Davalı No.3 ile birlikte KKTC'de yatırım yaptıklarını, eşi ile bir olduklarını, "kendisine ait herşeyin eşine - eşine ait herşeyin kendisine ait -olduğunu", ona para verdiğini beyan ettiği görülmektedir.

Bu olgular göz önüne alındığında Alt Mahkemenin Davalı No.4, No.5, No.6, No.7, No.8, No.9, No.10 ve No.11 şirketleri Davalı No.1 ve Davalı No.3'ün yönetim ve kontrolünde olan şirketler olarak değ-erlendirmesi hatalı değildir.

Alt Mahkeme bu bağlamda, Davacılar tarafından ileri sürülen, Davalı No.1 ve No.2'nin, Davacı No.1'in direktörü olarak görev yaptıkları dönem içerisinde Davacı No.1'e ait olan gelirleri veya paraları kaçırdıkları iddiasını i-ncelemiştir.

Alt Mahkemenin, kararının 71.sayfasından 102.sayfasına kadar olan kısmında Emare 28'den Emare 77'ye kadar olan banka işlemlerinin tafsilatını detaylı bir şekilde kararına aktarmış olduğunu görmekteyiz. Davalıların hesaplarına yapılan bu ya-tırımlar ihtilaflı olmayıp Davalılar banka hesaplarındaki bu nakit yatırımların Davacı No.1'in banka hesaplarından çekilen paralarla değil elde ettikleri gelirler ve yurtdışından aktarılan nakitlerle yapıldığı iddiasındadır. Bu işlemlerin yapılmış olduğu i-htilaf konusu olmadığından, istinafta bu işlemlerle ilgili kararın 71.sayfasından 102.sayfasına kadar olan tafsilattaki işlemlerle ilgili olarak paraların kaynağı haricinde ihtilaf konusu bulunmadığını belirleriz. Bu nedenle, mezkûr yatırım işlemlerinin ya-pıldığı ve verilen tafsilatın doğru olduğunu kabul eder, ihtilaf konusu yapılmayan bu işlemlerin Davacılarca iddia edilen amaçla yapıldığı hususundaki dava sebebinin, ciddi bir dava sebebi olup olmadığı ve Davacılar açısından ilk nazarda davalarında haklı -olduklarına dair belirti yaratıp yaratmadığı açısından inceleriz.

Alt Mahkeme, Davalıların itiraznamelerinde ileri sürdüğü, mezkûr yatırım işlemlerinde yer alan paraların, elde ettikleri gelirlerin yatırımı olduğu iddialarını Gelir ve Vergi Dairesine yap-tıkları beyanlar kapsamında da incelemiş ve bu hususta sunulan şahadet ve emareleri tezekkür etmiştir.

Bu emareler ve şahadet, kararın 105.sayfasından 108.sayfasına kadarki kısmında özetlenmiş olup buna ilişkin emareler de ihtilaf konusu olmadığından, -kararımızda bunlara ayrıntılı olarak yer vermeyi gereksiz görürüz. Bu emarelere, yapılan iddialar kapsamında, incelememizde yukarıda belirtilen işlemlerle birlikte yeri geldiğinde yer vereceğimizi ifade ederiz.

Alt Mahkeme yaptığı inceleme sonucunda, "-Davacı No.1 ve Davalıların hesaplarında nakit çekiliş ve yatırımların büyük oranda Yöntem Akçayır, Hulusi Bediz, Muhammet Hayri Kartal ve Serdar Özkul tarafından yapılmış olduğu emare belgelerden görülmektedir." bulgusuna varmıştır.

Alt Mahkeme bu kişi-lerin işlem tarihlerinde ve/veya dava konusu zamanlarda Davacı No.1 şirketin çalışanları olduğu ve Davacı No.1 Şirketten yapılan çekilişleri, şirket yetkilisi sıfatıyla yapmış oldukları bulgusuna varmış, bu hususların Davalılarca ihtilaf konusu yapılmadığı-nı ifade etmiştir. İstinaf duruşmasında bu hususlar ihtilafa konu yapılmadığından ilgili kişilerin bu meblağlarla ilgili işlemleri yaptığı hususundaki olguları doğru kabul ederiz.

Alt Mahkemenin bulgularını değerlendirdiğimizde, Davacıların iddialarında- haklı olduğuna dair belirti olabilmesi ve Davacıların iddia ettiği şekilde Davalıların meşveretleşerek hesaplarına para yatırma yoluyla gelir kaçırabilmesi için, Davacı No.1'in hesaplarından çekilişler yapılması ve bu çekilişlerin Davalıların hesaplarına- yatırıldığının gösterilmesi gereklidir. Aksi takdirde Davacı No.1'in hesaplarından para çıkışı olsa da bu paraların Davalıların hesaplarına girişinin gösterilememesi halinde Davacıların ilk nazarda davalarında haklı olduklarına dair belirti bulunduğundan -söz etmek mümkün olamaz. Aynı şekilde, Davacı No.1'in hesaplarından para çekilişi olduğunun saptanamaması durumunda Davalıların hesaplarına yapılacak yatırımın bu davadaki dava sebebi açısından bir değeri olmayacaktır.

Davalılar ara emri dinlenildiği sa-fhada bu paraların hesaplarına nasıl girdiğini ispat etmekle yükümlü olmadıkları gibi bu konuda verecekleri izahatların Davacıların iddialarına nazaran itibar edilir veya tutarlı olmaması halinde aleyhlerine dikkate alınabilmesi mümkündür. Davalıların hesa-plarına giren paralarla ilgili olarak Davacılar tarafından ileri sürülen iddialara karşılık hiçbir izahat verememesi, Davacıların davalarında haklı olabilecekleri yönünde dikkate alınabilecek bir husustur.

Alt Mahkeme kararda yer verilen tabloya göre il-k nazarda, Davacı No.1'in hesaplarından Davalıların hesaplarına söz konusu kişiler tarafından 2020 yılının ikinci yarısında yapılan nakit yatırımların, Kasım - Aralık 2020 tarihlerinde yapılan havaleler ile Davalı No. 3 Tatyana Bozdoğlu adına Türkiye İş Ba-nkası A.Ş ve İktisat Bankası Ltd. hesaplarına toplandığının veya gönderildiğinin, yine bu hesaplardan Kasım - Aralık 2020 tarihlerinde Bank J. Safra Sarasın (Gıbraltar) London Branch'a havale ile toplam 12.094.500 USD gönderildiğinin istihraç edilebildiği- sonucuna varmıştır.

Alt Mahkeme bu konu ile ilgili olarak yaptığı inceleme sonucunda mavi 2211-2212'de aşağıdaki bulguya varmıştır;

"Emare 41'de görülen (TETYANA TUPIS - Hesap No:9035-7192398-354) hesapta ilk nazarda Mayıs - Ağustos 2020 tarih aralığı-nda Yöntem Akçagün tarafından birçok nakit yatırım yapıldığı, bu nakit yatırımlar toplamı 2.000.000,00-USD ise 23.11.2020 tarihinde talimat ile "Bank J. Safra Sarasin (Gibraltar) London Branch"a havale ile gönderildiği; Davalı/Müstedialeyhlerin İktisatbank-ası ekstrelerinde de görülen İktisatbankasına nakit yatırımlar ile oluşan bakiyelerinin de 4.12.2020 tarihinde bu hesaba gönderilip aynı gün buradan da "Bank J. Safra Sarasin (Gibraltar) London Branch"a havale ile gönderildiği izlenmektedir.

Yukarıdaki -aktarılanlara binaen ilk nazarda izlenen tabloya göre Davacı No.1'in çalışanları tarafından Davalı/Müstedialeyhlerin muhtelif banka hesaplarına 2020 yılının ikinci yarısında yapılan nakit yatırımların Kasım - Aralık 2020 tarihlerinde yapılan havaleler ile -Davalı/Müstedialeyh No.3 Tetyana Bozoğlu adına Türkiye İş Bankası A.Ş ve İktisatbankası Ltd. hesaplarına toplandığı, gönderildiği; bu hesaplardan da yine Kasım - Aralık 2020 tarihlerinde "Bank J. Safra Sarasin (Gibraltar) London Branch"a havale ile toplam -12.094.500,00-USD gönderilmiş olduğu istihraç edilebilmektedir.

Yukarıda aktardığımız şahadetlerle taraflar hemfikir olduğu üzere Mart 2020 tarihlerinde Pandemi ilan edilmesi ile birlikte Davacı No.1 şirketin otelcilik faaliyeti durmuştu. Yine yukarıda -aktarılan Murat Bozoğlu, Ersoy Baltacı, Ayhan Gül, Ertan Gönül şahadetlerinde Davalı/Müstedialeyh şirketlerin iş ve yatırımlarının da pandemi sebebiyle durmuş olduğunu ifade etmektedir. Hal böyleyken Davacı/Müstedi çalışanlarının oldukça yüksek rakamlar ol-an nakit yatırım ve çekiliş hareketlerinin sebep ve izahının ne olduğu sorusu gündeme gelmektedir.

Yatırım ve aktarmaya konu hesapların merkezinde yer almış bir kişi olan Davalı/Müstedialeyh No.3 Tetyana Bozoğlu Mahkemeye gelmemiş, şahadet vermemiştir."-

Bu kapsamda Alt Mahkemenin bulguları değerlendirmeye devam edildiğinde; Alt Mahkeme, Davacı No.1`in çalışanları tarafından Davalıların muhtelif banka hesaplarına 2020 yılının ikinci yarısında yapılan nakit yatırımların Kasım - Aralık 2020 tarihlerinde ya-pılan havaleler ile Davalı No.3 Tetyana Bozoğlu adına Türkiye İş Bankası AŞ ve İktisatbankası Ltd. hesaplarında toplandığını bu hesaplardan da Gibraltar'daki Davalı No.3 adındaki hesaba 12.094.500 USD gönderildiğini tespit etmiştir.

Alt Mahkemenin mezkûr- hesaplarla ilgili incelemesi sonucunda, bu hesaplardaki işlemleri dikkate alarak ilk nazarda mezkûr şahıslar tarafından Davalı No.3'ün hesaplarına para toplandığı ve Davalı No.3'ün yurtdışındaki Bank J. Safra Sarasin (Gibraltar) London Branch hesabına hav-ale edildiği noktasında bir çıkarım yapabilmesi için yeterli veri bulunduğundan, bu çıkarımında bir hata bulunmamaktadır.

Alt Mahkeme bu bulgusunun devamında, pandemi nedeni ile iş ve yatırımların durduğu bir dönemde Davacı No.1'in çalışanları tarafından- Davacı No.1'in hesaplarından oldukça yüksek miktarda nakit çekiliş ve yatırım yapılmasının sebep ve izahının ne olduğu sorusunu gündeme getirmiştir.

Alt Mahkeme bu soruya cevap ararken, bu yatırım ve aktarmaların merkezinde olan Davalı No.3 Tetyana Boz-oğlu'nun mahkemeye gelmediğini ve şahadet vermediğini, bu çekiliş ve yatırımlarla ilgili olarak Mahkemeye izahat vermediğini ifade etmiştir.

Alt Mahkeme, Davalı No.3`ün eşi olan Davalı No.1'in günlerce mahkemede şahadet vermesine karşın, kendisine yönel-tilen, hesaplardaki çekiliş ve yatırımlarla ilgili sorulara bir izahat veya cevap veremediğini, sorulan sorulara cevaben bu meblağları yurtdışından sair işlerden kazanmış olabileceği gibi muğlak ifadeler kullandığını tespit etmiştir.

Alt Mahkeme huzuru-ndaki şahadet dikkate alındığında, Davalı No.2 İsmail Zeynel Abidin mali konular ve finans konuları ile ilgili bilgisinin olmadığını ve bu konuları Davalı No.1'in bildiğini ifade etmiştir.

Yine Alt Mahkeme ihtilaf konusu hesap çekiliş ve yatırımlarının -birçoğunu dava konusu zamanlarda Davacı No.1'in genel müdürü ve finans müdürü olan Davalı No.12 Hulusi Bediz'in gerçekleştirdiğini, bu kişinin mahkemeye gelmediğini, şahadet vermediğini, Davalıların iddia konusu para ve gelir kaçırma iddialarına hiçbir cev-ap veya izahat verilmediğini belirlemiştir.

Alt Mahkeme Hulusi Bediz, Serdar Özkul, Yöntem Akçagün ve Muhammet Hayri Kartal isimli kişilerin Davacı No.1 Şirketin idaresinde veya muhasebesinde görevli kişiler veya yetkililer olarak bu çekiliş ve yatırım-ların izahatını yapamadığı sonucuna varmıştır.

Alt Mahkeme Davalıların kendi hesaplarına yapılan yatırımlar hakkında bir izahatının bulunmadığını, yine gayrimenkul alımları hakkında paranın bu tanıklarca ödendiği veya kısmen bu tanıklarca ödendiği hakkı-nda yeterli şahadet bulunmadığı sonucuna ulaşmıştır.

Alt Mahkeme tüm bu incelemesi sonucunda Mavi 2215'de aşağıdaki sonuca ulaşmıştır.

"Bu koşullarda ilk nazarda bu tanıkların Davalı/Müstedialeyhlerin hesaplarına nakit yatırımlar ve aktarmalar hakkında- izahı olamadığı; yine gayrimenkul alımları hakkında paranın bu tanıklarca ödendiği veya kısmen bu tanıklarca ödendiği hakkında yeterli şahadet bulunmadığı neticesine ulaşırız."

Alt Mahkeme hesaplarındaki bu yatırım ve/veya gelirlere ilişkin olarak Davalı-lar bunları nereden bulduklarına ilişkin tatmin edici bir izahat yapamadıklarından, bu hususta şahadet sunmadıklarından, Davacıların gelirlerinin Davalılar tarafından kaçırıldığı hususunda ilk nazarda ciddi bir dava sebebi barındıran talepler olduğu ve ilk- nazarda Davacıların davasında haklılık belirtilerinin bulunduğu neticesine varmıştır.

Alt Mahkeme Davacıların ilk nazarda haklı olup olmadıkları hususundaki incelemesi sonucunda ise Mavi 2217'de aşağıdaki kanaate ulaşmıştır;

"Buna göre ihtimaller deng-esinde değerlendirme yaptığımızda huzurumuzdaki şahadetle Müstedi tanıklarının şahadeti ve sunulan emareler doğrultusunda Davacı No.1'in 2013 - 2020 tarihleri arasında elde ettiği gelirlerin Davalı No.1 ve Davalı No.2 tarafından diğer Davalı/Müstedialeyhle-r ile birlikte hareket edilerek kaçırılmasına bağlı zarar ziyan talepleri ve bu sebebe bağlı gayrimenkuller üzerindeki taleplerin ilk nazarda ciddi bir dava sebebi barındıran talepler olduğu neticesine ulaşırız. Yine yukarıda şahadet ve emarelerin inceleme-si üzerine ifade ettiklerimize bağlı olarak Davacı/Müstedilerin ilk nazarda davasında haklılık belirtilerinin de bulunduğu kanaatine ulaşırız."

Alt Mahkemenin, huzuruna sunulan emare ve şahadeti detaylı olarak incelemesi, bunları incelemesi neticesinde te-zekkür ederek Davacı No.1'in hesaplarından yapılan çekilişler ve Davalıların hesaplarına yapılan yatırımları göz önüne aldıktan sonra Davacı No.1'in gelirlerinin kaçırıldığına ve zarara uğratıldıklarına ilişkin taleplerinin ciddi bir dava sebebi oluşturduğ-u sonucuna varmasında hata bulunmamaktadır. Diğer taraftan Alt Mahkeme, bu şahadet ve emarelere istinaden, Davacı No.1'in ilgili dönemde direktörleri olan Davalı No.1 ve No.2 tarafından gelirlerinin kaçırıldığı hususunda ilk nazarda haklı olduklarına dair -belirti bulunduğu sonucuna varmakla da hata yapmış değildir.

Alt Mahkeme istidada talep edildiği şekilde emir verilmezse Davacıların davalarında başarılı olmaları halinde elde edecekleri hükmün meyvelerinden mahrum kalarak telafisi imkânsız veya büyük z-arar - ziyana düçar kalabileceklerini, talep edildiği şekilde emir verilmesi halinde Davalıların uğraması muhtemel zarar - ziyan ve yatırımların durmasına nazaran kıyaslayıp değerlendirmeye tabi tutmuştur.

Alt Mahkeme, ilaveten Davalı No. 1 ve No.2'nin -adına hiçbir hesapta mevduat veya hesap hareketleri görülmediğini ifade etmiştir. Alt Mahkeme Davalı No.4-13 Şirketlerin hesaplarında yatırımcılardan gelen havaleye rastlanmadığını bu doğrultuda banka hesaplarının dondurulmasından yatırımların etkileneceği-nin ihtimaller dengesi açısından ortaya konamayan bir iddia olduğunu belirtmiştir. Bu incelemesi sonucunda Alt Mahkeme Mavi 2223'de şu ifadelerde bulunmuştur;

"Belirttiklerimiz doğrultusunda ilk nazarda ciddi bulduğumuz dava sebebine bağlı olarak haklılık- belirtileri mevcut olan bu meselede Davacıların davasında başarılı olması halinde temin edilebilecek hükmün tatmini için emir verilmez ise Davacıların hükmü tatmin edememesini telafisi imkansız zarar-ziyan olarak değerlendiririz. Buna karşılık böylesi bir- emir ile Davalıların daha büyük zarara uğrayacakları iddiaları ihtimaller dengesinde ortaya konamamıştır."


Alt Mahkeme meseleyi 9/1976 Mahkemeler Yasası'nın 41.maddesinin (1).fıkrası tahtında değerlendirerek, ciddi bir dava sebebi ve davasında ilk naza-rda haklı olduğuna dair belirtiler bulunan Davacıların davalarında başarılı olmaları halinde elde etmeleri muhtemel hükmün tatmin edilememesi halinde uğrayacakları zarar - ziyandan korumak ve bir teminat oluşturmak amacıyla hesaplarla ilgili talep edildiği- şekilde emir vermeyi uygun ve adil bulmuştur. Sonuç itibarıyla Alt Mahkeme, bu çerçevede Emare 41'den - 49'a kadar olan hesaplarla ilgili talep edilen men edici emirleri vermiştir.

Huzurundaki şahadet ve emareleri değerlendirdikten ve bu hesaplardaki -meblağların 3.kişiler tarafından yatırım yapılması amacıyla gönderilmediğini tespit ettikten sonra mezkûr hesaplardaki meblağların Davalılar tarafından elden çıkarılması durumunda Davacıların, Davalılara nazaran daha büyük zarara düçar kalma ihtimalleri ol-duğu sonucuna varan Alt Mahkemenin kararında hata olduğuna ikna olmuş değiliz.

Alt Mahkeme, Davalılar ve/veya yetkililerinin Emare 41'den 49'a kadar olan hesaplardan para çekmekten, havale yapmaktan, teminat vermekten men edilmesine emir verirken, sunul-an emare hesaplardan içerisinde para olmayanlarla ilgili emir vermeyi uygun görmemiştir.

Bu bağlamda Alt Mahkeme, doğru bir şekilde, KKTC'deki tüm hesaplar gibi genel mahiyette emir vermeyi uygun görmemiş ve sunulan emarelerden görülen spesifik hesaplar-la ilgili emir vermeyi uygun görmüştür. Alt Mahkeme men edici emir talep edilen hesaplardan 1.12.2020 tarihi itibarı ile sıfır bakiye olanlarla ilgili olarak men edici emir talebinin konusuz kalması nedeniyle talep yönünde emir vermeyi doğru bir şekilde uy-gun görmemiştir.

Bir ara emrinin amacının, dava dinlenip bir neticeye vardırılıncaya kadar statükonun korunması ve dava sonucunda Davacı lehine karar verilmesi halinde verilecek hükmün bir anlam ifade etmesinin sağlanabilmesi olduğunu ifade etmiştik.
-İstida görüşüldüğü aşamada ara emri verilen banka hesaplarında herhangi bir para bulunmadığından, bu konuda statükonun korunması hususu söz konusu değildir. Bu istida görüşüldüğü dönemde Davalı No.1 ve Davalı No.2'nin Davacı No.1 şirketin direktör ve yetki-lisi olmadığı ve Davacı No.1 Şirkette Kemal Bozoğlu ve Derviş Abidin'in direktör olduğu ihtilaflı bir husus değildir. Davalı No.1 ve Davalı No.2'nin Davacı No.1'in hesapları ile ilgili işlem yapamayacağı aşikârdır. Bu nedenle Alt Mahkeme, tüm hesaplarla il-gili genel mahiyette emir vermemekle ve sadece mevduat artı bakiyesi olan hesaplarla ilgili emir vermekle doğru yapmıştır.

Yukarıda tezekkür ettiğimiz Alt Mahkeme bulguları hatalı olmadığından, Alt Mahkemenin emre konu hesaplarla ilgili emir vermekle ha-ta yaptığı söylenemez.

Alt Mahkeme ara emri prensipleri tahtında Davalıların adına kayıtlı bulunan taşınmazlarla ilgili olarak mezkûr gayrimenkullerin satılmaktan, devredilmekten, herhangi bir yükümlülük altına konulmaktan men edilmesine ilişkin D para-grafındaki talepleri incelemiş ve bir takım gayrimenkullerle ilgili Davacıların talebi yönünde emir vermiştir.

Alt Mahkeme istidanın "D" paragrafındaki talepleri inceleyerek, bu hususta statükonun korunmasına gayret edilmesi gerekliliğini ifade etmiştir.-

Alt Mahkeme Davacıların davadaki taleplerinin tazminat talepleri yanında, dava konusu yapılan söz konusu gayrimenkullerin Davacılar adına devri yönünde aynen ifa ile zarar - ziyan taleplerini de barındırdığını belirlemiştir. Alt Mahkeme bu bağlamda, sö-z konusu gayrimenkullerin statükosunun korunmaması halinde Davacılar davalarında başarılı oldukları takdirde temin edilecek hükmün icra edilebilirliğinin çok güç olabileceğini ve geriye dönüşü mümkün olmayan zarar - ziyanın gündeme gelebileceğini tespit et-miştir.

Alt Mahkeme istidayı verilecek emrin her iki taraf bakımından yaratacağı etki ve tarafların zarar - ziyana uğrama ihtimalinin dengesi açısından incelemiş, men edici emir verilmesi durumunda Davalıların yatırımlarının ve inşaatlarının duracağı do-layısıyla, zarar - ziyana uğrayacakları iddialarını değerlendirmiştir.

Alt Mahkeme, sunulan Emare 83 ve Emare 124 taşınmaz mal araştırma belgelerini birlikte değerlendirdiğinde, Davalıların adlarına kayıtlı bulunan ve istida konusu yapılmayan, istidada -talep edilenlerin kat be kat üzerinde malları bulunduğunu, Davalıların adlarında kayıtlı gayrimenkullerin çok az bir kısmı için men edici emir talep edildiğini ifade etmiştir.

Alt Mahkeme, Davalıların talep konusu yapılmayan sair gayrimenkulleri değerle-ndirebileceğini, bu gayrimenkullerin tasarruf ve yatırım maksatlı kullanılmasına engel bulunmadığını ifade etmiştir. Alt Mahkeme ayrıca istidada men edici emirler talep edilen taşınmazlarla ilgili inşaatın devam etmesine ve tasarruf hakkının men edilmesine- yönelik bir talebin bulunmadığını belirtmiştir.

Alt Mahkeme Davalılar tarafından dinletilen Davalı No.1, Davalı No.2, Ersoy Baltacı, Ayhan Gül, Ertan Gönül ve Ali Çağlar tarafından ara emrine konu hesaplara aktarılan paralarla ilgili olarak, paraların -kaynağı, nereden aktarıldığı ve nereden elde edildiği hususunda tatmin edici bir izahat yapılamadığını, hesap sahibi Davalı No.3 Tatyana Bozoğlu'nun ise Mahkemede şahadet vermediğini dolayısıyla, hiçbir izahatta bulunmadığını, Davacıların iddiaları açısın-dan Davalılar aleyhine dikkate almıştır.

Davalı şirketler tarafından satın alınan gayrimenkullerin ortakların şirketi borçlandırması ile alındığı yönünde bilançolarda görülen kayıtları inceleyen Alt Mahkeme, bu borçların Davalı No.3 Tatyana Bozoğlu tara-fından verildiği hususunda ve/veya gayrimenkul alımlarında şirket ortağı Tatyana Bozoğlu'ndan borçlanılarak yapılmış olduğu hakkında tüm tarafların şahadetinin aynı yönde olduğuna bulgu yapmıştır. Alt Mahkeme bu bulgunun devamında, Davalı No.3 Tatyana Bozo-ğlu'nun şirketlere borç verirken gelirinin ne olduğu hususunda taraflarca sunulan şahadeti incelemiştir.

Alt Mahkeme Tatyana Bozoğlu'nun gelirinin ne olduğu sorusunu değerlendirdikten sonra bu meblağın nakden verildiği ve KKTC'ye getirildiği hakkında des-tekleyici şahadet bulunmadığı sonucuna varmış olup tüm bu incelemesi sonucunda Mavi 2215'de aşağıdaki sonuca ulaşmıştır:

"Bu koşullarda ilk nazarda bu tanıkların Davalı/Müstedialeyhlerin hesaplarına nakit yatırımlar ve aktarmalar hakkında izahı olamadığı-; yine gayrimenkul alımları hakkında paranın bu tanıklarca ödendiği veya kısmen bu tanıklarca ödendiği hakkında yeterli şahadet bulunmadığı neticesine ulaşırız."

Yukarıda banka havaleleri ile ilgili incelememizi de göz önüne aldıktan sonra Alt Mahkemenin- Davalıların hesaplarına yapılan aktarım ve yatırımlarla gayrimenkul alındığına ilişkin iddialar hususunda vardığı bu sonuçta hata yoktur.

Alt Mahkeme Davalı şirketlerin hissedar ve yönetim yapısını incelemiş, bu şirketlerin Davalı No.1, No.2 ve No.3'de-n ayrı kişiler olmalarına rağmen iş ve ticaret bakımından bu Davalılar ile çok sıkı bağlar ilişkiler içerisinde olduklarını, bu hususun da ilk nazarda ortaya konduğunu ifade etmiştir.

Alt Mahkemenin Davalı şirketlerin hissedar ve direktör yapılarını gös-teren emare resmi belgelere dayanan bu tespiti hatalı değildir.

Alt Mahkeme, Davalı şirketlerin gayrimenkul alımlarında borç veren Davalı No.3'ün nereden gelir elde ettiği hususunda izahta bulunulmadığını tespit etmiştir. Bu hususta, Davalılarca istinaf- duruşmasında ileri sürülen ilk nazardaki tespitinde hata olduğu yönündeki iddiaların doğruluğuna ikna olmuş değiliz.

Alt Mahkeme bu incelemeleri sonucunda, Davacıların Davalılar aleyhindeki; Davacı No.1'in 2013 - 2020 yılları arasında elde ettiği gelir-lerin Davalılar tarafından kaçırılmasına bağlı zarar - ziyan taleplerinin ve bu talebe bağlı gayrimenkuller üzerindeki taleplerin, ilk nazarda ciddi bir dava sebebi barındıran talepler olduğu neticesine ulaşmıştır. Alt Mahkemenin Davacıların davadaki talep-lerini sunulan şahadet ve emareler tahtında inceleyerek Davalıların beyan ve eksik izahatlarını da göz önüne aldıktan sonra Davacıların zarar - ziyan talepleri hususunda ilk nazarda ciddi bir dava sebebi bulunduğu bulgusuna varmasında hata yoktur.

Alt M-ahkeme aynı değerlendirmeye bağlı olarak ilk nazarda haklılık belirtilerinin bulunduğu kanaatine de ulaşmıştır. Alt Mahkemenin kararımızda yer verdiğimiz bulgu ve tespitleri sonucunda, Davacıların zarar - ziyan taleplerine bağlı olarak dosyalanan hileye il-işkin davasında haklı olduğuna dair belirtilerin bulunduğu sonucuna varılmasında hata yoktur.

Alt Mahkeme belirlediği bu olgular ışığında, ilgili tüm koşullar tartıldığında, talep edilen emirlerin verilmemesi halinde Davacıların uğrayacağı zarar - ziyan-ın, talep edilen emrin verilmesi halinde Davalıların uğrayabileceği zarar - ziyandan çok daha fazla olduğunu tespit etmiştir.

Alt Mahkeme bu gayrimenkullerle ilgili bir yandan dosyalanan dava altında aynen ifa talebi yapıldığını öte yandan mezkûr gayrim-enkullerin davadaki zarar - ziyan talepleri altında hüküm verilmesi halinde de hükmün yerine getirilmesini sağlayacak olan teminat olduğunu ifade ettikten sonra istida konusu gayrimenkullerin davanın duruşması süresince devredilmesi veya yükümlülük altına -konulmamasının uygun ve adil olduğuna bulgu yapmıştır.

Netice itibarıyla, Alt Mahkeme istidada talep edilen ancak Davalıların adında olmayan iki gayrimenkul haricindekilerle ilgili olarak bu gayrimenkullerin satılmaması, devredilmemesi, yükümlülük altın-a konulmaması hakkında emir vermiştir.

Bilindiği üzere Mahkemelerin, Fasıl 6 Hukuk Muhakemeleri Usulü Yasası'nın 5.maddesi ve 9/1976 Mahkemeler Yasası'nın 41.maddesi uyarınca, Davalılar adına kayıtlı bulunan gayrimenkullerle ilgili olarak men edici nite-likte emirler verme yetkisi bulunmaktadır. Gayrimenkullerin dava konusu yapılmış olduğu ihtilaflarda men edici nitelikte bir emir verilmesinde ulaşılması gereken gaye, söz konusu gayrimenkullerin statüsünün dava sonuna kadar aynen korunarak dava sonunda me-zkûr gayrimenkullerle ilgili verilecek emirlerin uygulanabilir niteliğe haiz olmasının sağlanmasıdır.

Diğer taraftan, dava konusu olmayan bir gayrimenkulle ilgili olarak dava görüşülüp bir neticeye vardırılıncaya kadar elden çıkarılmasının men edilmesin-e ilişkin bir ara emri talebinin amacı, Davacının ileride davasında haklı çıkması durumda verilecek hükmün bir mana ifade etmesine teminat olması ve mezkûr hükmün tatmini amacıyla ilgili taşınmazın ileride icraya konu yapılabilmesine olanak tanınmasıdır. B-u durumun ancak dava görüşülüp bir neticeye vardırılıncaya kadar söz konusu gayrimenkullerin mülkiyet ve/veya tasarruf hakkı ile ilgili statükonun aynen muhafazası ile sağlanabileceği aşikârdır. Men edici emir verilmemesi nedeniyle gayrimenkullerin elden ç-ıkarılması veya yükümlülük altına sokulması veya satılması halinde, 3. kişilerin hakları da etkilenebilecek ve Davacılar açısından geriye dönüş çok zor veya imkânsız hale gelebilecektir.

Bu mesele açısından yukarıda aktardığımız prensipleri değerlendird-iğimizde, istida konusu gayrimenkullerin dava konusu yapıldığı, Davalıların bu gayrimenkulleri Davacı No. 1'den kaçırdıkları veya Davacı No.1'e ait para ile satın aldıkları hususunda hukuki argümanlar ileri sürüldüğü cihetle, bu gayrimenkullerle ilgili men- edici emir verilmesinde hata yoktur.

Yukarıda ifade ettiğimiz üzere, dava konusu yapılan mezkûr gayrimenkullerle ilgili talepleri göz önüne aldığımızda, bu gayrimenkullerin yükümlülük altına konulmaması satılmaması ve elden çıkarılmaması yönündeki emir-ler statükonun korunmasına hizmet edecek yöndedir. Bu yönde emir verilmemesi halinde Davacıların telafisi imkânsız bir zarar - ziyana düçar kalma ihtimali olduğu göz önüne alındığında, Davalılara nazaran daha çok zarar - ziyana uğrama ihtimali bulunduğu so-nucu ortaya çıkmaktadır.

Davalılar, Alt Mahkemenin bir taraftan, istidada talep edilenin kat be kat üzerinde gayrimenkulleri bulunduğuna bulgu yaptığını diğer taraftan kat be kat fazla olan gayrimenkuller üzerine bu davada dosyalanan başka bir istida al-tında emir verdiğini böylece bulgusuyla çeliştiğini ileri sürmektedir.

Alt Mahkeme bu hususla ilgili olarak mavi 2219 ve 2220'de, Davalıların adına kayıtlı malların istidada talep edilenlerin kat be kat üzerinde bir sayıda olduğunu, tüm malları kapsamad-ığını ve çok az bir kısmı için men edici emir talep edildiğini ifade etmiştir.

Tarafların uzlaşısı ile istinaf aşamasında sunulan emarelerden, Alt Mahkemenin 15.1.2021 tarihinde istinafa konu dava altında Davalılar adında kayıtlı olup da huzurumuzdaki i-stinafa konu istidada men edici emir talep edilmeyen mallarla ilgili olarak emir verdiği görülmektedir. Böyle bir durumda Alt Mahkemenin talep edildiği şekilde emir verilmesi halinde, Davalıların oluşabilecek zarar ziyanlarını tezekkür ederken aynı davada -verilmiş bir emir mevcut iken mavi 2219 ve 2220'de belirtildiği şekilde bir bulguya ulaşması hatalıdır.

Bununla birlikte yukarıda sayılanlar ışığında Alt Mahkemenin ara emri istidasında konu edilen gayrimenkullerle ilgili verdiği emirlerde hata olmadığ-ı sonucuna ulaşırız.

Tüm belirttiklerimiz ışığında istidanın "D" paragrafı uyarınca verilen emirde hata yoktur.

İstidanın A, B ve C paragrafları ile ilgili talepler;

Bu aşamada ilk olarak, Davacının istinaf konusu yaptığı istidanın "A" paragrafında-ki taleplerini ve Alt Mahkemenin bu husustaki bulgularını incelemeyi uygun gördük. Alt Mahkeme, Davacıların istidasının "A" paragrafındaki taleplerini istidanın "B" ve "C" paragrafındaki taleplerle birlikte incelemiştir. Biz de kararımızda aynı sırayı taki-p etmeyi uygun görürüz.

Alt Mahkeme Davacıların A, B ve C paragrafındaki taleplerini birlikte ele alıp aşağıdaki başlık altında incelemiştir (Mavi 2225);

"Davalıların meşveretleşerek Davacı No.1'in varlıklarını kaçırma bağlamında Davalı No.1' ve Dava-lı No.2 tarafından Davacı No.1'in işletmesindeki Otel ve Casino'nun Davalı No.5'e, Davalı No.1 ve Davalı No.2 tarafından Davacı No.1'in işletmesindeki Port Sahil Tesislerinin Davalı No.6'ya, hile ile hareket ederek ve Davacı No.1 Şirketin Ana Sözleşme ve T-üzüğüne aykırı olarak devir sözleşmesi yaptıkları hakkında iddialar.
(Bu yönde Davada konu sözleşmelerin hükümsüz olduğuna dair Mahkeme deklerasyonu talep edilmektedir.)"


Anlaşılacağı üzere, Alt Mahkemenin belirlediği bu başlık iki hususu içermektedir.-

Davalıların meşveretleşerek Davacı No.1'in varlıklarını kaçırmak bağlamında; Davalı No.1 ve No.2 tarafından Davacı No.1'in işletmesindeki Otel ve Casinoyu Davalı No.5'e devretmek amacıyla hile ile ve Davacı No.1 Şirketin Ana Sözleşme ve Tüzüğüne aykırı o-larak devir sözleşmesi yapmaları,

Davalıların meşveretleşerek Davacı No.1'in varlıklarını kaçırmak bağlamında; Davalı No.1 ve Davalı No.2 tarafından Davacı No.1'in işletmesindeki Port Sahil Tesislerini Davalı No.6'ya devretmek amacıyla hile ile ve Davacı -No. 1 Şirketin Ana Sözleşme ve Tüzüğüne aykırı olarak devir sözleşmesi yapmaları.

Alt Mahkemenin inceleme usulü takip edilerek istidanın A, B ve C paragrafları aşağıda incelenir.
Alt Mahkeme, Davacıların davalarında yukarıda belirtilen iki sözleşmenin -hükümsüz olduğuna dair Mahkeme deklerasyonu talep edildiğini ifade ederek, bu hususta belirlediği başlık altında istidayı değerlendirerek aşağıdaki bulgulara varmıştır (Mavi 2231 - 2232);

"Tarafların işletme devri ve/veya alt kira sözleşmeleri hakkında -iddiaları özetle bu şekilde belirlendikten sonra genel tabloda Davacı/Müstedi No.1 tarafından ileri sürülen iddiaların bağımsız tanıkların şahadetleri ve ibraz edilen emareler ile ilk nazarda meydana çıkarılmış olduğu görülmektedir. Öte yandan Davalı/Müste-dialeyh No.5 ve No.6 şirketler alt kira sözleşmeleri ile Cratos Premium Otel, Casino ve Port Sahil Bölümünün işletmelerini devraldıklarını ileri sürerken bu yöndeki sözleşmeleri emare olarak ibraz etmiş ve bu yöndeki iddialarını ilk nazarda ortaya koymuştu-r.

Davacı/Müstedi No.1'in Turizm Bakanlığı Otel İzni ve Casino İmtiyaz İznini duruşma tarihlerine kadar elinde bulunduran olduğu; bununla birlikte Davalı/Müstedialeyh No.5 ve No.6'nın bu yöndeki izinlerini Turizm Bakanlığından ve Bakanlar Kurulundan dur-uşma tarihlerine kadar temin edememiş olduğu; otelin devri hakkında alt kira sözleşmesine Vakıflar İdaresi tarafından izin verilmediği, sahil (port) bölümünün devri hakkında İçişleri Bakanlığının koşullu izni olduğu yukarıda aktarılan şahadetler ile ilk na-zarda tespit edilmektedir.

Davacı/Müstediler Emare 4 Davacı No.1'in ana sözleşme ve Tüzüğüne göre genel kurul kararı olmadan devir için veya alt kira için direktörlerin yetkisi olmadan alt kira sözleşmelerini yaptığını ileri sürmekteydi. Davalı/Müstedia-leyhler genel kurul kararı olmadığını kabul etmekle beraber buna ihtiyaç olmadığı ve imza sirküler yetkisinin mevcut olduğunu ileri sürmektedir. Bu yönde Emare 4 ana sözleşme ve tüzüğün içeriğinin Mahkeme tarafından yorumlanması gerekecektir ki böylesi bir- bulgu davanın esasında karara bağlanabilir. Yine ana sözleşme ve tüzükte yetki olmaksızın direktör tarafından yapılan bir işlemin varlığı tespit edilmesi halinde dahi bunun geçerliliği ve bağlayıcılığı üzerine işlemin niteliği ve tarafları hakkında incele-nmesi gereken çeşitli faktörler vardır. Bu inceleme ara emri istidası maksatlarını aştığından ileri inceleme yapılmayacağını belirtmekle yetiniriz. Ancak Davacı/Mstedilerin iddiaları ve Davalı/Müstedialeyhlerin iddiaları bakımından yukarıda aktarılan şahad-et ile ortaya konulduğu kadarıyla bu yönde taraflar arasında görüşülecek ciddi bir dava sebebi bulunduğunu ilk nazarda tespit ederiz.

Tüm bu hususları bir bütün olarak değerlendirdiğimizde Emare 159 ve Emare 160 alt kira sözleşmelerinin mahiyeti ve geçe-rli olup olmadığı üzerine taraflar arasında görüşülecek ciddi bir dava sebebi bulunduğu kanaatine ulaşırız."

Alt Mahkeme bu bulguları neticesinde Davacıların taraflar arasında görüşülecek ciddi bir dava sebebi bulunduğu bulgusuna varmıştır. Alt Mahkem-enin yukarıdaki bulguları incelendiğinde, sözleşmelerin hükümsüzlüğü ile ilgili ihtilafı iki başlık altında birleştirerek Davacılar açısından ciddi bir dava sebebi oluşturduğu bulgusuna varmıştır.

Davacıların Emare 159 ve Emare 160 sözleşmelerle ilgili -olarak dava ve istidalarında ileri sürülen argümanlar değerlendirildiğinde bunların, sözleşmelerin yasaya aykırı ve geçersiz olduğu iddiasını barındırdığı görüldüğünden, Alt Mahkeme tarafından Davacıların istidası açısından ciddi bir dava sebebi oluşturduğ-u sonucuna varılmasında hata yoktur.

Alt Mahkeme, Davacıların, Davalılarla ilgili hile ve meşveret iddialarına ilişkin dava sebeplerini inceleyerek aşağıdaki bulguya varmıştır (Mavi 2234).

"Bu koşullarda Davalı No.5 ve No.6 tarafından şahadet eksikli-ği neticesinde Davacı No.1 tarafından sözleşmelerin yapılması esnasında Davalı No.1 ve No.2 tarafından hile ve meşveret ile hareket edildiği üzerine sunulan şahadeti Davalı/Müstedialeyh No.5 ve No.6 tarafından sunulan şahadete nazaran ilk nazarda daha kaps-amlı, tutarlı ve tatminkâr olduğu kanaatine ulaşırız. "

Alt Mahkeme bu sonuca varmadan önce şahadeti etraflıca değerlendirmiş buna bağlı olarak, Davacıların dava konusu sözleşmelerin hile ve meşveret ile yasal hak ve yetki olmaksızın yapıldığına ilişkin -iddiada bulunduklarının, Davalıların ise hile ve meşveret içinde hareket etmedikleri, tüm işlemlerin yasal olduğunu ileri sürdükleri görüldüğünü belirtmiştir.

Alt Mahkeme bununla birlikte, yukarıdaki bu bulguları ışığında istidanın "A" paragrafındaki ta-lepleri ele almış, bunları Yargıtay/Hukuk 193/2020, 6/2021 D. 10/2021'de belirtilenler tahtında değerlendirmiş, Davalıların istidanın "A" paragrafındaki taleplerle ilgili ön itirazlarını dikkate alarak bu ön itirazları kabul etmiş ve istidanın "A" paragraf-ında bulunan işletme ve yönetime ilişkin taleplerin davanın esasında karara bağlanabilecek hususlar olduğu kanaatine vardığından, bu yönde ara emri verilemeyeceği neticesine ulaşmıştır.

Davacılar, Alt Mahkemenin bu bulgusunun hatalı olduğunu, Alt Mahkem-enin Yargıtayın kararını hatalı değerlendirdiğini, Davalıların işletme ve izin hakları bulunmadığı ve gayri- yasallık bulunduğunu, gayriyasallık veya yasaya aykırılık bulunan durumlarda ara emri safhasında da davanın esasına girilebileceğini, Yargıtay kara-rının buna engel olmadığını ve geçmiş Yargıtay içtihat kararlarında böyle durumda men edici emirler verildiğini ileri sürmüştür.

Davacılar, Yargıtay/Hukuk 97/2015 D. 35/2016 sayılı kararda Yargıtayın benzer bir durumda ara emri verdiğini ileri sürmekted-ir. İlgili kararda bir gayrimenkul tasarruf hakkının ihtilaf konusu olduğu hallerde yapılması gerekli değerlendirmenin ne olduğu açıklanmıştır. Kararın ilgili kısmı aynen şöyledir;

Bir gayrimenkul mal üzerindeki tasarruf hakkının dava konusu olduğu haller-de men'i müdahale verirken, önce, tarafların statükosunun davanın neticesine değin nasıl etkileneceğini, sonra böyle bir ara emrinin yol açacağı zararın hangi tarafı daha zor duruma düşüreceğini saptamak gerekmektedir.

İlgili kararda, "kira mukavelesini-n feshinin haklı olup olmadığı davanın esasını ilgilendirmektedir" denildikten sonra, bir tarafın sonradan yapacağı bir eylem veya atacağı bir adım ve fiili durum ile davanın başlangıcında sahip olunan statükonun ortadan kaldırılamayacağı belirtilmiştir. -

Bu prensibi huzurumuzdaki meseleyede uyguladığımızda, mevcut fiili durumu ve statükoyu korumanın bu ara emri başvurusunda esas alınması, fiili durumu ve statükoyu değiştirecek yönde bir emir verilmemesi gerektiği sonucuna varırız.

Bu kurallar açısında-n olgulara bakıldığında, Davalı No.5'in otel işletme hususunda Çatalköy Belediyesinden işletme belgesi temin ettiği, Turzim Bakanlığından izin almak için de başvuruda bulunduğu görülmektedir. Ancak istidanın Alt Mahkeme huzurundaki duruşma tarihine kadar -Davalılara bu konuda bir izin verilmiş değildir. Yine Emare 1 ve Emare 2 olarak sunulan belgelerden, Casino işletme ruhsatı almak için Devlet Emlâk ve Malzeme Dairesine ödemede bulunulduğu ve Çatalköy Belediyesinin de bir Casino İşletme Belgesi tanzim edip- verdiği görülmektedir. Ayrıca otel ve casino işletme ruhsat ve izinleri ile ilgili olarak verilen resmi belgeler Yüksek İdare Mahkemesinde Davacılar tarafından dava konusu yapılmış olup bu hususta henüz bir karar verilmiş değildir.

Ara emri maksatları -bakımından mesele değerlendirildiğin-de, Davalı No.1, No.5 ve No.6'nın Cratos Otel ve Casino olarak bilinen yerde tasarruf ve sair haklarının varlığını iddia ettiği bununla birlikte, bu işletmenin bu aşamada kapalı olduğu şahadetten anlaşılmaktadır. Mevcut- statüko açısından bakıldığında, Davalı No.1, No.2, No.3, No.5 ve No.6'nın Cratos Otel ve Casino olarak bilinen yerde fiilen bulunmakta olduğu açıktır. Bu otel ve casinonun işletme, tasarruf ve yönetim hakları ile demirbaşın tasarruf ve mülkiyet hakları ta-raflarca ihtilaf konusudur.

Davalıların iddialarının dayanmakta olduğu Davalı No. 5 ile Davacı No.1 arasındaki Cratos otel ve Casino ile ilgili, Emare 160 Alt Kiracılık Sözleşmesinin ve Port Sahil Tesisleri ile ilgili Davalı No.6 ve Davacı No.1 arasın-daki Emare 159 Alt Kiracılık Sözleşmesinin yasallığı ve geçerliliği veya hükümsüz olup olmadığı esas davada karar verilebilecek bir husustur. Anlaşılacağı gibi bu iki sözleşmenin gayriyasal ve hükümsüz olduğuna ilişkin iddia ve talepler davanın esasında ka-rara bağlanacak ihtilaf konularıdır. İstidanın istinaf aşamasında bu yönde ihtilafı sonuçlandıracak bir emir vermek veya bulguya varmak, esas istinafı sonuçlandıracak nitelikte bir karar olacaktır. Bu kira sözleşmelerinin imzalanmasında hile ve meşveret ol-up olmadığı, sözleşmeyi akdeyleyenlerin hile ile hareket edip etmedikleri ve bu sözleşmelerin yasalara aykırı olup olmadığı esas davada karar verilecek ihtilaf konularıdır. İstinafa konu ara emrinin altında dosyalandığı davada layihalar dahi dosyalanmadan -ve tarafların müdafaa haklarını kullanmalarına fırsat verilmeden bu aşamada davanın esasına ilişkin bir karar verilmesi hatalıdır.

Bu aşamada Alt Mahkemenin görevi, davanın sonuçlanmasına kadar geçecek sürede tarafların haklarının telafisi imkânsız bi-r şekilde zarara uğratılmaması amacıyla gerekli emirleri verirken statükoyu korumak ancak emir verirken de fiili durumu ve statükoyu ortadan kaldırmamaya dikkat etmektir.

Bu nedenle, verilecek emir statükonun korunmasına değil statükonun değişmesine ve -taraflardan birinin mevcut otel ve casinodaki statüsünün diğer taraf lehine değiştirilerek davanın sonuçlanmasına sebebiyet verecek nitelikte olup böyle bir emrin hatalı olacağı aşikârdır. Dolayısıyla Alt Mahkeme bu gerekçeyle istidanın "A" paragrafına ili-şkin bir emir vermemekle hata yapmış değildir.

Alt Mahkeme Davacıların 7.12.2020 tarihli istidalarının "B" paragrafını tezekkür ederek, kararında o aşamaya kadar yapmış olduğu incelemeye istinaden, Davalı No.1 ve Davalı No.2'nin istidanın dinlendiği esn-ada Davacı No.1'in direktörü olmadığı ve 16.11.2020 tarihi itibarı ile direktörlük görevlerine son verildiğini tespit etmiş, bu tespiti ışığında istidanın "B" paragrafında talep edilen emrin verilmesinin uygun ve adil olduğuna karar vermiştir.

Alt Mahke-me Davalıların Davacı No.1 Şirketteki direktörlük görevlerine son verilmesine ilişkin karara karşı Şirket İstida 64/2020 sayılı istidayı dosyaladıklarını göz önüne aldıktan sonra bu istidalarında başarılı olmaları halinde görevlerine son verilmesi olgusunu-n değişmesinin söz konusu olacağını tespit etmiştir. Alt Mahkeme Davalılara zarar - ziyan meydana gelmemesi için bu emrini koşullu olarak ısdar etmiştir. Kararın Mavi 2236'da yer alan ilgili kısmı aynen şöyledir;

"Şöyle ki böylesi bir emir 'işbu dava neti-cesine değin ve Şİ 64/2020 sayılı davada aksine karar verilmedikçe' kaydıyla verilebilecektir."

Davalılar, Alt Mahkemenin koşullu emir vermekle hata yaptığını, Davacılar ise bu emrin bu koşulla verilmesinde hata olmadığını ileri sürmektedir.

Davacılar-ın davalarındaki temel dava sebebinin, Davalıların Davacı No.1 ile akdettikleri iki sözleşmenin hile ve meşveret içerisinde hareket edilerek akdedildiği, Davalı No.1 ve No.2'nin direktörlük görevlerinden alınmalarına rağmen halen Davacı No.1'in yetkilileri-ymiş gibi hareket ederek onu mükellefiyet altına koymaya çalıştıkları iddiası olduğu göz önüne alındığında, Alt Mahkemenin bu iddia ve olgular tahtında istidanın "B" paragrafı uyarınca emir vermekle hata yapmış olduğuna ikna olmuş değiliz.

Meseledeki olgu-ları göz önüne aldığımızda ve Alt Mahkemenin, Davalı No. 1 ve No.2'nin, 16.11.2020 tarihinden itibaren Davacı No.1'in direktörü olmadıklarını dikkate alarak, istidanın "B" paragrafında talep edildiği şekilde, Davalı No.1 ve No.2'nin, Davacı No.1'in direktö-rleri imiş gibi davranmaktan veya 3.kişilerce Davacı No.1 adına sözleşme imza etmekten veya Davacı No.1'i mükellefiyet altına sokacak herhangi bir işlemde bulunmaktan veya yetkilileriymiş gibi hareket etmekten men edilmelerine emir vermesinde hata yapılmad-ığı aşikârdır.

Bunun yanında Davacı No.1 şirketteki direktörlük konusundaki ihtilaf, Şirket İstida 64/2020 sayılı istida altında çözüm bulacağından, o istida altında Davalılar lehine direktörlük konusunda bir karar çıkması durumunda huzurumuzdaki istina-fa konu emrin bu karara engel yaratmaması gerekir. Bu nedenle, verilecek emrin;

"Şİ 64/2020 sayılı davada aksine karar verilmediği müddetçe, işbu dava neticesine değin" kaydının eklenmesi ile tadil edilerek en uygun şeklini alacağı kanaatindeyiz.

Alt- Mahkemenin bu kaydı koymakla, mezkûr Şirket İstida altında Davalılar lehine bir emir verilmesi durumunda zarar - ziyana uğramalarının önüne geçtiği açıktır. Alt Mahkeme ayrıca bu emirle, esas ihtilafla ilgili nihai bir karar verilebilmesine engel yaratmad-ığı gibi iki Mahkeme arasında verilecek kararlarda bir çatışma çıkması ihtimalinin de önüne geçmiştir.

Dolayısıyla, Alt Mahkemenin netice itibarı ile verdiği emirde hata yoktur.

Alt Mahkeme istidanın "C" paragrafındaki talepleri inceledikten sonra bu- talepler uyarınca C paragrafı gereğince emir verirken, "işbu dava neticesine değin ve Bakanlar Kurulu tarafından Cratos Casino'nun İşletme ve İmtiyaz izni hakkında Davacı No.1 aleyhine veya Davalı No.5 lehine yeni bir karar verilmedikçe" kaydıyla emir ver-meyi uygun ve adil bulmuştur.

İstinaf duruşmasında, Davalılar Alt Mahkemenin bu paragraf altında vermesinin ve keza şartlı emir vermesinin hatalı olduğunu, Davacılar ise Alt Mahkemenin bu husustaki emrinin hatalı olmadığını ileri sürdüler.

Alt Mahkem-enin istidanın "C" paragrafı altındaki talepleri incelerken, otelin işletmesi hakkında tarafların farklı argümanları bulunduğunu, bu ihtilafın meselenin esasını teşkil ettiğini, işletmenin hangi şirkette olduğuna dair ilk nazarda bir bulgu yapılmasının uyg-un görülmediğini ve işletme hakkı üzerinde men edici veya emredici bir emir verilemeyeceğini ifade etmiştir. Alt Mahkeme bu tespitinin devamında Mavi 2238'de aşağıdaki değerlendirmede bulunmuştur;

"Bu koşullarda yasal durum ışığında Casino İmtiyaz İzni-nin Bankalar Kurulu tarafından verildiği, Davacı/Müstedi No.1'in halihazırda Casino İmtiyaz İzni sahibi olan şirket olması (Emare 1-Şans Oyunu Salonu Ruhsatı), henüz Davalı/Müstedialeyh No.5 için böylesi iznin olmaması ilk nazarda tespit edildikten sonra D-avacı/Müstedilerin Cratos Otel ve Casino'ya girişlerinin engellenmemesi taleplerini Davacı/Müstedilerin Davalı/Müstedialeyhler ile içinde bulundukları dava konusu ihtilaf neticeleninceye değin statükonun korunması prensipleri bağlamında değerlendirilmelidi-r. Şans Oyun Salonu Ruhsatı Sahibi olan şirketin Otele ve buna bağlı Casinoya girişinin engellenebilip engellenemeyeceği sorusu gündeme gelmektedir."

Alt Mahkemenin bu hukuki değerlendirmesi huzurundaki emare ve şahadete dayandığından, hatalı değildir.-

Alt Mahkeme, kararının devamında, 31/2009 sayılı Şans Oyunları Yasası'nı göz önüne aldıktan sonra Davacı No.1 Şirketin ilk nazarda casino işletme imtiyaz izni sahibi olduğunun tespit edilebildiğini, bu bağlamda Davacı No.1'in bu izne tabi hak ve yüküml-ülüklerini yerine getirememesi halinde aleyhinde yaptırım ve suç isnadları doğabileceğini, Davacı No.1'in otele girmekten men edilmesi durumunda bu yasal sorumluluk ve yükümlülüklerini yerine getiremeyebileceğini ve bu nedenle iznin iptali de dahil telafis-i imkânsız zarar ziyana düçar kalabileceğini, diğer taraftan Davalı No.5'in Casino işletme izni ile ilgili başvurusundaki işlemlerin henüz tamamlanmadığını, ayrıca Davalı No.5'e izin verilmesi durumun-da Davacıların otele girmelerinde yasal zemin kalmayaca-ğını değerlendirmiştir. Alt Mahkemenin bu değerlendirmesi huzurun-daki şahadet ve emarelere dayandığından, hatalı değildir.

Alt Mahkeme bu incelemesinin devamında, kararından sonra Davalı No.5'e başvurusuna istinaden yetkili makamlar tarafından izin ver-ilebileceğini göz önüne alıp tarafların uğraması muhtemel zarar ziyanı tartarak en adil çareye karar vermek gayesi ile C paragrafı uyarınca vereceği emri bir kayda bağlamayı uygun görmüştür.

Alt Mahkemenin Davalı No.5'in Casino işletme izni başvurusunun- Bakanlar Kurulu tarafından onaylanarak başvuru işlemlerinin tamamlanması halinde ortaya çıkması muhtemel karışıklığın önüne geçmek amacıyla kararda belirttiği şekilde Bakanlar Kurulu tarafından Davalı No.5'e Cratos Casino işletme ve imtiyaz izni verilmes-i hususunda bir karar verilmedikçe emrin yürürlükte kalmasına emir vermesi hatalı değildir. Alt Mahkeme sonuç itibarıyla, Davacı No.1'in halihazırda sahip olduğu işletme ve imtiyaz iznini göz önüne alarak Davacı No.1 lehine C paragrafı uyarınca Cratos Otel-'e girmesine izin vermekle statükoyu koruyarak Davacı No.1'in geriye dönüşü çok zor veya imkânsız bir zarar ziyana uğramasının önüne geçmeyi amaçlamış, diğer taraftan Bakanlar Kurulunun Davalı No.5'e Cratos Otel'in Casino işletme ve imtiyaz hakkını vermesi- halinde Davalı No.5'in bu hakkını kullanmasının önüne geçmemek üzere bu kaydı koymuştur. Dolayısıyla, belirtilenler ışığında Alt Mahkemenin C paragrafı uyarınca belirtilen kayıt ile emir vermesinde hata yoktur.

Davalılar, bu yönde herhangi bir talep ol-mamasına rağmen Alt Mahkemenin Cratos Otel yanında Otelin Casinosuna girişe yönelik de izin ve emir vermekle hata ettiğini ileri sürdü.

Alt Mahkeme "Otele ve buna bağlı Casinoya girişinin engellenebilip engellenemeyeceği" değerlendirmesini yaparak talep- uyarınca Cratos Otel'e Davacıların girmelerinin engellenmemesine yönelik emir vermiştir. Alt Mahkemenin verdiği emir, bir istidada talep olunanlara ilişkin olup bu hususta hata yaptığına ikna olmuş değiliz.

Bununla birlikte, verilecek emrin;

"Bakanlar- Kurulu tarafından Cratos Casino'nun İşletme ve İmtiyaz izni hakkında Davacı/Müstedi No.1 aleyhine veya Davalı/Müstedialeyh No.5 lehine yeni bir karar verilmediği müddetçe işbu dava neticesine değin" kaydının eklenmesi ile tadil edilerek en uygun şeklini a-lacağı kanaatindeyiz.

Yeri gelmişken, gözlemlediğimiz bir hususa değinmeyi gerekli görmekteyiz. Bu meselede ara emri safhasında taraflar onlarca tanık dinletmiş, yüzün üzerinde emare sunmuştur. İstidada talep olunan bir çok husus bu mesele ile ilgili da-ha önceki Yargıtay kararlarında da ifade ettiğimiz üzere, davanın esası dinlenirken karar verilecek ihtilaflı konularla ilgilidir. Hal böyle olmakla birlikte, bu istidanın dinlenilmesi ile nerede ise davanın tümü dinlenilmiş gibi şahadet ve emare sunulduğu- kanatindeyiz. Dava yönetimi mahkeme huzurundaki ihtilafların en erken zamanda en az masrafla adil bir çözüme kavuşturulmasını amaçlamakta olup mahkemelere bu konuda davayı yönetme ile ilgili geniş takdir yetkileri vermektedir. Böylesi meselelerde taraflar- arasındaki ihtilafın en erken zamanda masraflar artırılmadan adil bir çözüme ulaştırılması için ara istidalarda bu kadar şahadet dinlenip emare sunulacağına, davanın esasının bir an önce dinlenerek bir karar verilmesinin daha uygun olacağını vurgulamak i-steriz.

Davalılar verilen ara emri nedeniyle uğraması muhtemel zarar ziyanı telafi etmek amacıyla Davacıların imzalamış olduğu 500.000 TL'lik kefalet senedinin meblağının çok düşük olduğunu keza, Davalıların uğraması muhtemel zarar ziyanını karşılamakt-an uzak olduğunu ileri sürdü.

Davalılar, Davacılar tarafından imzalanmasına emir verilen kefalet senedinin verilen emrin haksız çıkması durumunda uğramaları muhtemel zarar ziyanın çok altında olduğunu, Davalı şirketlerin yatırımlarının durduğunu, bu nede-nle büyük zarar ziyana düçar olma durumu ile karşı karşıya kalındığını ileri sürdüler.

Alt Mahkemenin verdiği ara emri uyarınca Davalılar mezkûr gayrimenkuleri elden çıkarmaktan veya satmaktan veya yükümlülük altına koymaktan men edilmişlerdir. Sunulan -şahadetten, bu gayrimenkullerin sayısının fazla olduğu, bulundukları konumları itibarı ile değerli oldukları ortaya çıkmaktadır. Davacıların davalarında başarısız olmaları durumunda Davalıların uğramaları muhtemel zarar ziyana bir teminat olmak üzere imzal-anmasına emir verilen 500.000 TL'nin, günümüz şartlarında böylesi bir ihtilafta verilen emrin kapsamı da düşünüldüğünde, çok düşük bir meblağ olduğu açıktır. Bu bağlamda, meseledeki ihtilaf ve verilen meni müdahale emrine konu gayrimenkullerin değeri göz ö-nüne alındığında, uğranılması muhtemel zarar ziyana bir teminat olmak üzere Davacıların imzalaması gereken en uygun kefalet senedinin 10.000.000 TL olması gerektiği sonucuna varırız.

Bu sonuç ışığında Davalılar bu istinaf başlığında başarılı olurlar. Al-t Mahkemenin davacıların 500.000 TL'lik kefalet senedi imzalanmasına ilişkin emri iptal edilir ve Davacıların bugünden itibaren 3 gün içerisinde 10.000.000 TL'lik kefalet senedi imzalamalarına emir verilir.

Muhterem Alt Mahkeme, huzurunda yeterli şaha-det olmadan ve ara emri safhasında ihtilaflı konular henüz premature iken Davalılar aleyhine çeşitli konularda soruşturma açılmasına emir vermekle hata etti.

Davalılar istinaf duruşmasında Alt Mahkemenin ara emri safhasında ve henüz davanın esasını dinl-emeden çeşitli konularda soruşturma açılmasına emir vermekle hata yaptığını iddiayla, bu emirlerin iptal edilmesini talep etti.

Davacılar ise verilen emirlerde hata bulunmadığını ileri sürerek Davalıların talebinin reddedilmesi gerektiğini belirtti.

A-lt Mahkemenin soruşturma açılmasına mütedair verdiği direktif ve emirler aynen şöyledir;

"Davacı/Müstedi No.1 ve Davalı/Müstedialeyh No.5 aleyhine 31/2009 sayılı Şans Oyunları Yasası ve özel olarak 31/2009 sayılı yasa madde 8, 25, 26 ve 38 tahtında bir so-ruşturma başlatılmasına Emir verilir. Buna bağlı olarak işbu emrin; Emare 1, 2, 3 ve 160'ın; Davalı/Müstedialeyh No.1 ve No.2'nin şahadetinin ve gerekçeli kararın bir suretinin de Maliye Bakanlığı'na, Devlet Emlak ve Malzeme Dairesine, Polis Genel Müdürlüğ-ü'ne ve Girne Polis Müdürlüğü'ne tebliğine Emir verilir.

Davalı/Müstedialeyh No.5 ve No.6 aleyhine Fasıl 138 Oteller Yasası'nın 4. maddesi hilafına Cratos Oteli işletilip işletilmediği hakkında bir soruşturma başlatılmasına Emir verilir. Buna bağlı olar-ak işbu emrin; Davalı/Müstedialeyh No.1 ve No.2'nin şahadetinin ve gerekçeli kararın bir suretinin Turizm ve Çevre Bakanlığı'na, Polis Genel Müdürlüğü'ne ve Girne Polis Müdürlüğü'ne tebliğine Emir verilir.

Davalı/Müstedialeyh No.5 ve No.6 aleyhinde 22/1-992 sayılı İş Yasası madde 5, 6, 59, 72 ve 72A hilafına Çalışma Dairesinden kaydı olmaksızın işyeri çalıştırma, çalışma izinsiz, işçi çalıştırma hakkında bir soruşturma başlatılmasına Emir verilir. Bu yönde işbu emrin; Davalı/Müstedialeyh No.1 - No.2'nin, -Müstedialeyh Tanığı No.9 Ersoy Baltacı'nın Müstedialeyh Tanığı No.33 Tasdik Memuru Hüseyin Şişman'ın, Müstedialeyh Tanığı No.40 Özlem Berber'in ve Müstedialeyh Tanığı No.42 Yasin Eker'in şahadetlerinin ve gerekçeli kararın bir suretinin Çalışma Dairesi Gi-rne Bölge Amirliğine tebliğine Emir verilir.

Davalı/Müstedialeyh No.2 İsmail Zeynelabidin aleyhine Fasıl 154 madde 110 ve devamında yer alan Adaletin Yürütülmesine İlişkin Suçlar tahtında bir soruşturma başlatılmasına Emir verilir. Bu yönde işbu emrin v-e gerekçeli kararın bir suretinin Polis Genel Müdürlüğüne ve Girne Polis Müdürlüğü'ne tebliğine Emir verilir.

Davacı/Müstedi No.1 şirketin kurumlar vergi beyannameleri ile Davalı/Müstedialeyh No.1 ve Davalı/Müstedialeyh No.3'ün şahsi vergi beyanları hak-kında inceleme yapılmasına esas alınmak üzere Tanık 13 Kemal Bozoğlu, Davalı/Müstedialeyh No.1, No.2 ve Müdafaa Tanığı No.9 Ersoy Baltacı'nın şahadetlerinin, işbu emrin ve gerekçeli kararın bir suretinin Gelir ve Vergi Dairesi Genel Müdürlüğüne tebliğine E-mir verilir."

Davalıların bu konudaki istinaf sebeplerine benzer bir iddia içeren istinafı inceleyen Yargıtay bu konuda, (Fırat Ortaç ile Bulut İnşaat Turizm San. ve Dış Tic. Ltd. Şti arasında) Yargıtay/Hukuk 20/2014 D.42/2014 sayılı kararda şu görüşl-eri ifade etmiştir;

"Yargıtay birçok kararında, alt mahkemelerin ara emri istidalarında, özellikle tafsilatlı talep takriri verilmeyen meselelerde, davanın nihai neticesini etkileyecek kesin kararlar vermekten kaçınmaları gerektiği- hususunu vurgulamıştır. Huzurumuzdaki bu meselede de, İstinaf Eden henüz bir tafsilatlı talep takriri dosyalamamıştır. Alt Mahkeme, İstinaf Eden/Davacı davasında tafsilatlı talep takririni dosyalamadan veya iddia ve taleplerini etraflıca ortaya koymadan v-e yine Aleyhine İstinaf Edilen/Davalının müdafaasını bilmeden veya iddialarının ne olacağını bilmeden böyle bir kanaate varması yanlıştır. Her halükarda Alt Mahkeme, layiha teatisi tamamlanmadan, ara emri maksatları amacı ile çağrılan sınırlı şahadete daya-narak davanın esasına girip bu şekilde emir veya direktif vermesi son derece sakıncalıdır ve mahkemenin tarafsızlığına gölge düşürmektedir. Bu meseledeki durumu etraflıca tezekkür ettiğimiz zaman, davanın bu safhasında böyle bir emrin veya direktifin veril-mesinin İstinaf Eden/Müstediye büyük bir adaletsizlik yaratacağı ve adaletin tecellisi bakımından Polis ve Gelir ve Vergi Dairesi nezdinde bir soruşturma başlatılmasının bu safhada doğru olmayacağı kanaatine vardık. Bu nedenle, hatalı olarak verilen söz ko-nusu emrin ve direktifin iptal edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle 3.istinaf sebebinin kabul edilmesi gerekir."

Görülebileceği gibi, ara emri istidalarında tafsilatlı talep takriri verilmeden, davacı iddia ve taleplerini etraflıca ortaya koymadan, davalı- ise müdafaasını ileri sürmeden veya müdafaasının ne olduğu bilinmeden, layiha teatisi tamamlanmayan, taraflarca istida maksatları bakımından çağrılan sınırlı şahadetle emir veya direktif verilmesi son derece sakıncalıdır. Bu yönde verilecek emirler mahkem-enin tarafsızlığına gölge düşürmekte olduğundan, mahkemelerin davanın nihai neticesini etkileyecek kesin kararlar vermekten kaçınmaları gerekmektedir.

Yargıtayın ifade ettiği bu prensip uyarınca, huzurumuzdaki istinafa konu ara emri istidasının bağlı ol-duğu davada daha talep takriri ve müdafaa dosyalanmadığı, tarafların iddia ve müdafaalarının ileri sürülmediği, bu nedenle meselenin esası ile ilgili sınırlı şahadetin dinletildiği göz önüne alındığında Alt Mahkemenin, ara emri talebi ile dosyalanan istida- altında verdiği emirlerin tümünün hatalı olduğu sonucuna ulaşırız. Alt Mahkeme kararının içeriğinde Yargıtay/Hukuk 20/2014 D. 42/2014 sayılı içtihata yer vermesine karşın, bu kararda serdedilen, ara emri safhasında soruşturma başlatılmaması gerektiği ile -ilgili vaz edilen prensibi kararına uygulamamakla hata yapmıştır

Buna ilaveten Alt Mahkeme, huzurundaki istida görüşülürken Davacı No.1 Cratos Otelin işletme ve müştemilatı ile birlikte Davalı No.5 Pulat Trading Ltd. isimli şirkete kiralandığı iddiası ya-pıldığını, Davalıların bu sözleşmenin geçerli olduğunu, Davacıların ise geçersiz olduğunu iddia ettiğini belirlemiştir. Alt Mahkeme bu sözleşmenin Davalılarca imzalanmasının suç olduğu iddiasının ileri sürüldüğünü belirttikten sonra bu sözleşmenin imzalanm-asından dolayı bir suç işlenip işlenmediği hususunda soruşturma açılması için talimat verilmesi gerektiği kanaatine ulaşmıştır. Alt Mahkeme bu kanaatine varmadan önce bu hususta bir ifade kullanmış olup kararımızda bu ifadeye aynen yer vermek isteriz;

"Bu- kiralamanın yasal ve/veya hukuka uygun olup olmadığının davanın esasında inceleneceğini yukarıda belirtmiştik."

Alt Mahkemenin ihtilaf konusu kiralamanın yasaya veya hukuka uygun olup olmadığına davanın esasında karar verileceğini belirlemesine rağmen -kendi yargı yetki ve görevi içerisinde karar vermesi gereken bu ihtilafla ilgili soruşturma açılması amacıyla Devlet Emlak ve Malzeme Dairesine ve Polis Genel Müdürlüğüne tebligat çıkarması hatalı olmuştur.

Bu nedenle, davanın esasında tarafların iddia -ve argümanları, sunulan şahadet ve emareler incelenerek karar verilecek bu ihtilafta soruşturma açılmasına ilişkin emrin iptal edilmesi gerekmektedir ve iptal edilir.

Sonuç olarak Davalılar bu istinaf başlığı altında kısmen başarılı olurlar. Bu nedenle,- yukarıda incelediğimiz ve hatalı olduğuna kanaat getirdiğimiz emirlerin iptal edilmesine emir verilmesi gerekir.

NETİCE

Tüm belirtilenler sonucunda aşağıdaki neticeye ulaşırız. Davalılar istinaflarında kısmen başarılı olduklarından;

Alt Mahkemenin;

-Davacı/Müstedi No.1 ve Davalı/Müstedialeyh No.5 aleyhine 31/2009 sayılı Şans Oyunları Yasası ve özel olarak 31/2009 sayılı yasa madde 8, 25, 26 ve 38 tahtında bir soruşturma başlatılmasına Emir verilir. Buna bağlı olarak işbu emrin; Emare 1, 2, 3 ve 160'ın-; Davalı/Müstedialeyh No.1 ve No.2'nin şahadetinin ve gerekçeli kararın bir suretinin de Maliye Bakanlığı'na, Devlet Emlak ve Malzeme Dairesine, Polis Genel Müdürlüğü'ne ve Girne Polis Müdürlüğü'ne tebliğine Emir verilir.

Davalı/Müstedialeyh No.5 ve No.6- aleyhine Fasıl 138 Oteller Yasası'nın 4. maddesi hilafına Cratos Oteli işletilip işletilmediği hakkında bir soruşturma başlatılmasına Emir verilir. Buna bağlı olarak işbu emrin; Davalı/Müstedialeyh No.1 ve No.2'nin şahadetinin ve gerekçeli kararın bir sur-etinin Turizm ve Çevre Bakanlığı'na, Polis Genel Müdürlüğü'ne ve Girne Polis Müdürlüğü'ne tebliğine Emir verilir.

Davalı/Müstedialeyh No.5 ve No.6 aleyhinde 22/1992 sayılı İş Yasası madde 5, 6, 59, 72 ve 72A hilafına Çalışma Dairesinden kaydı olmaksızın -işyeri çalıştırma, çalışma izinsiz, işçi çalıştırma hakkında bir soruşturma başlatılmasına Emir verilir. Bu yönde işbu emrin; Davalı/Müstedialeyh No.1 - No.2'nin, Müstedialeyh Tanığı No.9 Ersoy Baltacı'nın Müstedialeyh Tanığı No.33 Tasdik Memuru Hüseyin Ş-işman'ın, Müstedialeyh Tanığı No.40 Özlem Berber'in ve Müstedialeyh Tanığı No.42 Yasin Eker'in şahadetlerinin ve gerekçeli kararın bir suretinin Çalışma Dairesi Girne Bölge Amirliğine tebliğine Emir verilir.

Davalı/Müstedialeyh No.2 İsmail Zeynelabidin a-leyhine Fasıl 154 madde 110 ve devamında yer alan Adaletin Yürütülmesine İlişkin Suçlar tahtında bir soruşturma başlatılmasına Emir verilir. Bu yönde işbu emrin ve gerekçeli kararın bir suretinin Polis Genel Müdürlüğüne ve Girne Polis Müdürlüğü'ne tebliğin-e Emir verilir.

Davacı/Müstedi No.1 şirketin kurumlar vergi beyannameleri ile Davalı/Müstedialeyh No.1 ve Davalı/Müstedialeyh No.3'ün şahsi vergi beyanları hakkında inceleme yapılmasına esas alınmak üzere Tanık 13 Kemal Bozoğlu, Davalı/Müstedialeyh No.1,- No.2 ve Müdafaa Tanığı No.9 Ersoy Baltacı'nın şahadetlerinin, işbu emrin ve gerekçeli kararın bir suretinin Gelir ve Vergi Dairesi Genel Müdürlüğüne tebliğine Emir verilir."

Şeklindeki emirlerinin iptal edilmesine,


Alt Mahkemenin ısdar ettiği emirle-rle ilgili Davacılar tarafından 500.000 TL'lik kefalet senedi imzalanmasına dair emrin iptal edilerek Davacıların 3 gün içerisinde 10.000.000 TL'lik kefalet senedi imzalamalarına,

Alt Mahkemenin istida uyarınca verdiği emirlerin aşağıdaki şekilde tadil e-dilmesine;
-
-"Şİ 64/2020 sayılı davada aksine karar verilmediği müddetçe işbu dava neticesine değin ve Davalılar 1 ve/veya 2'nin Davacı No.1 şirketi mükellefiyet altına sokacak herhangi bir işlemde bulunmaktan ve/veya 3'üncü kişilere karşı Davacı No.1 şirketin yetkilil-eri ve/veya direktörleri imiş gibi davranmaktan ve/veya 3'üncü kişilerle Davacı No.1 adına sözleşme imza etmekten men edilmeleri hususunda Emir verilir."

"Bakanlar Kurulu tarafından Cratos Casino'nun İşletme ve İmtiyaz izni hakkında Davacı/Müstedi No.1 a-leyhine veya Davalı/Müstedialeyh No.5 lehine yeni bir karar verilmediği müddetçe işbu dava neticesine değin ve Davalılar 1 ve/veya 2'nin ve/veya ajanlarının ve/veya müstahdemlerinin ve/veya hizmetkârlarının herhangi bir şekilde Davacı No.2 ve/veya No.3'ün -ve/veya Davacı No.1 direktörü Kemal Bozoğlu'nun Cratos Otele girmesine müdahale etmemeleri hususunda Emir verilir."

Davacıların dosyaladıkları 132/2021 sayılı istinafın ise başarısız olduğu cihetle ret ve iptal edilmesine,

Herhangi bir taraf lehine mas-raf emri verilmemesine,
KARAR ve EMİR verilir.





Bertan Özerdağ Beril Çağdal Peri Hakkı
Yargıç Yargıç Yargıç


4 Ağustos 2022








75






Full & Egal Universal Law Academy