Yargıtay Ceza Dairesi Numara 93/2019 Dava No 8/2020 Karar Tarihi 09.09.2020
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 93/2019 Dava No 8/2020 Karar Tarihi 09.09.2020
Numara: 93/2019
Dava No: 8/2020
Taraflar: Osman Akınsel ile KKTC Başsavcısı arasında
Konu: Güveni kötüye kullanma - sahtekarlıkla para temini - zimmete para geçirme - emanetçi tarafından sirkat - sirkat edilen paranın polis mensubu kişiye güven duyularak emanet edilmesinin suçu ağırlaştırdığı
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 09.09.2020

-
D. 8/2020 Yargıtay/Ceza No: 93/2019
(Girne Ağır Ceza Dava No: 4061/2018)

YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.

Mahkeme Heyeti: Bertan Özerdağ, Beril Çağdal, Peri Hakkı

İstinaf eden: Osman Akınsel, Merkezi Cezaevi, Lefkoşa
- (Sanık)

ile

Aleyhine istinaf edilen: KKTC Başsavcısı, Lefkoşa
(Davayı İkame Eden)

A r a s ı n d a.

İstinaf eden namın-a: Avukat Adnan Ulunay
Aleyhine istinaf edilen namına: Savcı Emine Taşkın

Girne Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Füsun Cemaller, Kıdemli Yargıç Rauf Kürşad ve Yargıç Mine G. Ozankaya'nın 4061/2018 sayılı davada, 11.12.2019 tarihinde verdikleri karara karşı, Sa-nık tarafından yapılan istinaftır.

------------

K A R A R

Bertan Özerdağ: Bu istinafta bundan böyle İstinaf Eden/Sanık sadece Sanık ve Aleyhine İstinaf Edilen/İddia Makamı sadece İddia Makamı olarak anılacaktır.

Sanık aleyhine Girne Ağır Ceza Mah-kemesinde 15 dava getirildi. Sanık 1. - 12.davalardan, İddia Makamının takipsizlik dosyalaması nedeniyle serbest kaldı. Sanık aleyhine getirilen 13., 14. ve 15. davalardan itham edildi.
Sanık Girne Ağır Ceza Mahkemesi tarafından aleyhine getirilen ve k-abul ederek mahkûm olduğu 13.davadan 3 yıl, 14.davadan 3 yıl ve 15.davadan 3 yıl süre ile hapislik cezasına çarptırıldı. Sanık, aleyhine verilen hapislik cezaları aleyhine sürelerinin fahiş olduğu gerekçesi ile huzurumuzdaki istinafı dosyaladı.

OLGULAR

-Mesele ile olgular özetle şöyledir;

Sanık olay tarihi olan 2017 yılı Eylül ve Ekim aylarında Girne Polis Müdürlüğüne bağlı Liman Gümrük Amirliğinde Polis Memuru olarak görev yapmaktaydı.

Meselede müşteki olan Recep Gürler, 6.9.2017 tarihinde Alsancak-'ta faaliyet gösteren Merit Royal Casino önünde önceden tanıdığı ve arkadaşı olan Sanığa, alkollü araç kullanmaktan dolayı 21.8.2017 tarihinde kendisine kesilmiş olan 2.175 TL sabit para cezasını ödemesi için 2.200 TL nakit parayı emaneten verdi.

Müştek-i yine 9.10.2017 tarihinde Girne Belediye Otoparkı içerisinde kendisine kesilen ve mahkemelik olan 4 adet trafik suçundan dolayı ödenmesi gereken 1.100 TL nakit parayı ve son olarak 27.10.2017 tarihinde de Lapta'da sabit görüntülü radar cezasını ödeyeceği -beyanı ile 505 TL nakit parayı Sanığa vermiş, Sanık emaneten almış olduğu toplam 3.805 TL nakit parayı söz konusu cezaları ödemeyerek tasarrufuna almak sureti ile sirkat etmiştir.

Müştekinin 6952/2017, 6953/2017, 6954/2017 ve 6955/2017 sayılı mazbatala-rı ödemesi için polis memuru tarafından Lapta Polis Karakoluna davet edilmesi üzerine Müşteki, görevli polis memuruna, "abi ben bu cezaları yatırması için Osman Akınsel polise ceza makbuzundaki totallerine karşılık 1.100 TL olarak Girne'de verdim. Mahkeme -kâğıtları ondaydı ve bana WhatsApp'tan mesaj attı." demiştir.Polis tarafından yapılan tahkikatta Sanığın Müştekiye 6952, 6953, 6954 ve 6955/2017 sayılı celpnameleri mesaj olarak attığı tespit edilmiştir.

Girne Polis Müdürlüğü Adli Şube tarafından başlatı-lan tahkikatta, Müştekinin daha önceden arkadaşı olan polis memuru Sanığı arayarak iş yerine mahkeme kâğıtları bıraktıklarını söylediği, bunların ne olduğuna bakmasını istediği, Sanığın baktıktan sonra Müştekiye bunların trafik suçlarına konu davalar olduk-larını söyleyip fotoğraflarını WhatsApp'ta Müştekiye gönderdiği, bilahare bu davalarla ilgili Müştekinin Sanığa bu davalardaki para cezaları için 1.100 TL ödediği, Sanığın bu Davayı aldıktan sonra Müştekiye "gidip bir konuşayım kabul ederlerse normal ceza -miktarını ödeyip bitirelim" şeklinde beyanda bulunduğu, Müştekiyle Girne Kaza Mahkemesi arkasındaki oto parka gittikleri, burada Sanığın Müştekiye beklemesini söyleyip sonra mahkemeye gittiği, gidip geldikten sonra Müştekiye herşeyi hallettiğini söylediği,- Müştekinin makbuz istemesi üzerine Sanığın daha sonra WhatsApp'tan makbuzları göndereceğini söylediği ancak, böyle bir makbuzu hiç bir zaman atmadığı, bu olayın ortaya çıkması üzerine, Müştekinin başka trafik suçlarının ödenmesi için Sanığa vermiş para ol-duğu ve bunların da ödenmediği tespit edilmiştir.

Yapılan tahkikatta ilaveten, Müşteki aleyhine alkollü araç kullanmak suçundan dolayı 2,175 TL'lik sabit para cezası kesildiği, ödenmemesi nedeniyle aleyhine 7601/2017 sayılı davanın açıldığı, yine Müştek-inin sabit radar cezaları ile ilgili aleyhine Girne Kaza Mahkemesinde 6952, 6953, 6954 ve 6955/2017 sayılı davaların açıldığı, bu davalardan dolayı Müştekiye; 6952/2017 sayılı davadan 400 TL, 6953/2017 sayılı davadan 650 TL, 6954/2017 sayılı davadan 650 TL- ve 6955/2017 sayılı davadan ise 650 TL olmak üzere 2.350 TL para cezası kesildiği tespit edildi. Bahse konu cezaların gününde ödenmiş olsaydı 921 TL 25 Kuruş olacağı da tespit edildi.

Müşteki Sanıktan şikayetçi olmuştur.

Sanık Girne Adli Şube Müdürlü-ğüne gelmesi sağlanarak işlemiş olduğu suçlar yasal ihtar tahtında kendisine bildirildiğinde, "aldım çavuşum ama geri verecektim kendisine ulaşamadım" şeklinde yanıt vermiştir. Sanık yasal ihtar tahtında sürüş ehliyeti, celpnameler ve nakit paranın nerede -olduğu hususunda sorulan soruları; Müştekinin sürüş ehliyetinin kendisinde olduğu, celpname ve ceza makbuzlarının nerede olduğunu hatırlamadığı, parayı ise harcadığı şeklinde cevaplamıştır.

Sanığın akabinde gönüllü ifade vermek istemesi üzerine kendisin-den 6.12.2017 tarihinde gönüllü ifade temin edilmiştir. Sanığa 7.12.2017 tarihinde yapılan yazılı dava tebliğine cevaben ise Sanık, "bahse konu paraları aldığımı kabul ederim Recep'e ulaşamadığım için geri iade edemedim." demiştir.

Müşteki 26.8.2019 tari-hli beyanname ile Sanık aleyhindeki şikâyetini geri çekmiştir.

Sanık istinafa konu davada yargılanırken avukatının talebi üzerine aleyhine getirilen 5198/2018, 8120/2019 ve 8119/2018 sayılı davalar dikkate alınmıştır. Sanık 5198/2018 sayılı davada 2175 -TL nakit parayı Girne Polis Müdürlüğü Trafik Şubesi Ceza Tahsilat Bölümüne yatırmayıp tasarrufuna almak suretiyle sirkat etmekle itham edilmiştir. Sanık 8120/2018 sayılı davada aleyhine getirilen 1., 2. ve 3.davalardan itham edilmiş, 4., 5. ve 6.davalardan- emare takipsizlik kararı ışığında serbest kalmıştır. Sanık 8119/2018 sayılı davada ise aleyhine getirilen 5.davadan itham edilmiş, 1., 2., 3. ve 4.davalardan ise emare takipsizlik kararı ışığında serbest kalmıştır.

Sanığın aleyhindeki ithamları kabul e-tmesi üzerine sırasıyla, İddia Makamı Sanıkla ilgili olguları, Sanık Avukatı ise Sanık lehine olan olguları mahkemeye sundu.

Mahkeme Sanıkla ilgili sunulan hafifletici ve ağırlatıcı olguları dikkate aldıktan sonra Sanığı aleyhine getirilen ve mahkûm old-uğu 13.davadan 3 yıl, 14.davadan 3 yıl ve 15.davadan 3 yıl hapis cezasına çarptırdı ve hapislik cezalarının birlikte çekilmesine emir verdi.

İSTİNAF SEBEPLERİ

İstinaf ihbarnamesinde 5 istinaf sebebi yer almakla birlikte Sanığın istinafını tek başlık -altında toplamak mümkündür;

Muhterem Girne Ağır Ceza Mahkemesi, Sanığa aleyhine getirilen ve mahkûm olduğu davalardan alenen fahiş hapislik cezası takdir etmekle hata etti.

TARAFLARIN İDDİA VE ARGÜMANLARI

Sanık Avukatının istinaftaki hitabını aşağıda-ki şekilde özetledik;

Girne Ağır Ceza Mahkemesi bu meselede, mesleğine gereğinden fazla önem vererek Sanığa fahiş ceza takdir etti. Sanık Müştekiden almış olduğu paraları polislik mesleğini icra ederken almış değildir ve bu yönde bir olgu Alt Mahkemeye s-unulmamıştır. Sanık Müştekiden almış olduğu paraları arkadaşı olması münasebetiyle almıştır. Sanık polis kimliğini kullanarak bu suçları işlemiş değildir. Buna rağmen Alt Mahkeme, Sanığın polis bir kişi olması ve bu paraları polis kimliğinden doğan güveni -suiistimal ederek sirkat etmesini gerekçe göstererek bu hususları Sanık aleyhine almış ve hata etmiştir.

Alt Mahkeme Sanığın bu suçtan dolayı polislik mesleğinden atıldığını ve en büyük cezayı aldığını dikkate almayarak veya bu hususa yeterince değer ve-rmeyerek Sanığa fahiş bir ceza takdir etmiştir.

Sanığın işlemiş olduğu suçlara konu sirkat edilen meblağ, 9 - 10 bin TL civarında paradır. Alt Mahkeme bu hususa da yeterince değer vermemiştir.

Sanık iki çocuk babası olup hapiste kalacağı süre boyu-nca çocuklarına bakamayacak olmasından dolayı da en büyük cezayı almıştır.

Alt Mahkemenin Sanığa vermiş olduğu ceza keza, başka davalarda verilen cezalara nazaran yüksek olup nispetsizdir.

İddia Makamının istinaftaki hitabındaki argümanlarını ise şöy-le özetledik;

Sanık Fasıl 154 Ceza Yasası'nda azami cezası 7 yıla kadar hapislik olan suçu işlemiş olup Mahkeme kendisine bu suçtan dolayı 3 yıl süreli hapis cezası vermiştir. Sanık işlediği ve mahkûm olduğu suçlardan cezalandırılırken ayni veya benz-eri suçları içeren 3 farklı dosyasını daha, (ki bu dosyalar 3 farklı tarihte 6 trafik suçu ile ilgili kesilen cezaların ödenmesi konusundaki sirkat suçlarını içermektedir.) dikkate aldırmıştır. Bu suçlardan görüleceği üzere, Sanığın sistematik olarak çevre-sindeki kişileri ayni şekilde mağdur ettiği, bu kişilerden cezaları ödemek amacıyla kendisine emaneten verilen paraları sirkat ettiği anlaşılmaktadır. Bu kişiler Sanığın arkadaşı olmalarından çok, Sanığın polis olmasından dolayı kendisine duydukları güvend-en dolayı bu paraları kendisine emanet etmiştir. Sanığın Mahkeme avlusunda müştekilerden paraları, "gidip konuşayım halledeyim" beyanı ile alarak sirkat ettiği açıktır. Sanığın polislik mesleğini, kimliğini veya kendisine olan güveni suiistimal ettiği orta-dadır.

Bunun yanında, benzer meselelerde mahkemeler tarafından takdir edilen cezalara nazaran Sanığın almış olduğu ceza nispetsiz değildir. Yargıtay/Ceza 13/2014 D.5/2016 sayılı kararda güvenin kötüye kullanıldığı suçlarda caydırıcı cezalar verilmesi ge-rektiği ifade edilmiştir. Bu nedenle, Sanığa verilen ceza fahiş olmadığı gibi nispetsiz de değildir. Alt Mahkemenin mesele ile ilgili tüm olguları dikkate alarak Sanığa takdir ettiği ceza uygun ve adil olduğundan istinafın ret ve iptal edilmesi gerekir.

-İNCELEME

Tarafların iddia ve argümanlarını, mesele ile ilgili olguları, istinaf sebebini dava dosyası ile birlikte inceleyip değerlendirdik.

Muhterem Girne Ağır Ceza Mahkemesi, Sanığa aleyhine getirilen ve mahkûm olduğu davalardan alenen fahiş hapislik- cezası takdir etmekle hata etti.

Sanık Girne Ağır Ceza Mahkemesinde itham edilip mahkûm olduğu suçlardan dolayı verilen 3 yıl süreli hapislik cezalarının fahiş ve nispetsiz olduğu iddiasını içeren huzurumuzdaki istinafı dosyaladı.

Birçok kararımızda -belirttiğimiz gibi ceza takdiri, sanığı yargılayan, sanıkla ilgili tüm olgu ve şahadet huzuruna sunulan alt mahkemelerin asli görevidir. İstinaf mahkemesi olarak Yargıtay alt mahkemelerin ceza takdirine, dikkate alınması gereken bir olgunun dikkate alınmad-ığı veya dikkate alınmaması gereken bir olgunun dikkate alındığı hallerde veya takdir edilen ceza alenen fahiş veya düşük olduğunda veya suça ve suçluya uygun olmadığında müdahale ederek verilen cezayı değiştirebilmektedir. Yargıtay, kendisi alt mahkemenin- yerinde olsaydı Sanığa ne ceza verirdi düşüncesiyle hareket etmemektedir.

Huzurumuzdaki istinafta yargılanan Sanığın işlemiş olduğu suçla ve kendisiyle ilgili olgularda ihtilaf olmadığı ve Mahkemenin bu olguları dikkate aldığı aşikârdır.

Sanık, poli-slik mesleğini kaybetmesi ve herhangi bir geliri kalmadığından çocuklarına bakamayacak hale gelmesi dolayısıyla en büyük cezayı aldığını halbuki bu olguyu mahkemenin dikkate almadığını ileri sürdü.

Girne Ağır Ceza Mahkemesinin huzurunda Sanığın evli ve -iki çocuk babası olduğu ve onlara bakmakla yükümlü olduğu olgusu sunulmuş olup Alt Mahkeme bunu hafifletici olgu olarak dikkate almıştır. Bununla birlikte, Sanığın mesleğini kaybettiği olgusu mahkeme huzurunda olmadığından bu olgunun dikkate alınmaması hus-usunda Alt Mahkemenin herhangi bir hatası yoktur.

Sanık Alt Mahkemenin polis olmasından dolayı mesleğine gereğinden fazla değer vererek kendisine fahiş ceza takdir ettiğini ileri sürdü.

Girne Ağır Ceza Mahkemesinin bu hususla ilgili bulgusu şöyledir;-

"Sanığın özellikle polis bir kişi olması ve bu paraları polis kimliğinden doğan güveni suiistimal ederek sirkat etmesini de Sanık aleyhine değerlendiririz."

Sanık bu bulgunun hatalı olduğu iddiasındadır.

Halk içerisinde güven ve itibar sahibi olan p-olislik mesleğini icra eden kişiler, meslekleri haricindeki günlük hayatlarında bu güven ve itibara uygun davranmalı, polis olmalarından dolayı toplumun kendilerine duydukları günlük hayattaki güven ve itimadı bozacak davranışlardan uzak durmalıdırlar.

S-uçun işleniş tarzına bakıldığında, Müştekinin Sanık ile yakın bir arkadaşlığı olmamasına rağmen Sanığa güvenerek ödeme yapması amacıyla para emanet ettiği anlaşılmaktadır. Sanığın Müştekiye, kendisinden emaneten aldığı paralarla, Mahkemede normal cezanın ö-denmesini sağlayacağını ve böylece parayı ödeyip meseleyi bitireceğini söylemesi, bunun da Müşteki tarafından kabul görmesi, Müştekinin Sanığa polis olmasından dolayı güven ve itibar duyarak, bunu yapabileceğini düşünerek hareket ettiğinin göstergesidir. -

Sanığın istinafa konu dava dışındaki dikkate alınan davalarında da cezaları ödemek maksadıyla ilgili davalardaki müştekilerden emaneten para aldığı, ayni yöntemle suç işlediği, Sanığın polis kimliğine güvenen kişilerin güvenini suistimal ettiğinin bir d-iğer göstergesidir.

Bu nedenle, Sanık her ne kadar suça konu fiilleri işlediği esnada polislik mesleğini icra etmiyor olsa da Müştekinin Sanığın polis olması hasebiyle ona güven ve itimat duyarak ödemeyi yapması için paraları emanet ettiği sabittir.

-Suçun işleniş tarzı ve Sanığın Müştekiye yaptığı beyanlar, bilhassa ödeme süresi dolan cezayı normal para cezası miktarı ile ödeyip bitirebileceğini söylemesi Sanığın, Müştekinin kendisine polis kimliğinden dolayı duyduğu güvenini suiistimal ettiğini ortay-a koymaktadır. Dolayısıyla, Girne Ağır Ceza Mahkemesinin bu husustaki bulgusunun hatalı olmadığı sonucuna varırız.

Sanığın işlediği ve mahkûm olduğu suça Ceza Yasası'nda azami 7 yıl hapis cezası öngörüldüğü gerçeği ve Alt Mahkemenin Sanıkla ilgili dikka-te aldığı tüm ağırlatıcı ve hafifletici olgulardan sonra Sanığa takdir etmiş olduğu 3 yıl süreli hapislik cezasının fahiş olmadığı, nispetsiz bir ceza olmadığı ve Sanığın işlemiş olduğu suça ve suçluya uygun bir ceza olduğu sonucuna istinaden Sanığın dosya-lamış olduğu istinafın reddedilmesi gerekir.

NETİCE

İstinaf reddolunur. Ceza mahkûmiyet tarihinden başlayacaktır.



Bertan Özerdağ Beril Çağdal Peri Hakkı
Yargıç YargıçYargıç

9 Eylül 2020








6






Full & Egal Universal Law Academy