Yargıtay Ceza Dairesi Numara 8/2013 Dava No 3/2013 Karar Tarihi 18.02.2013
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay Ceza Dairesi Numara 8/2013 Dava No 3/2013 Karar Tarihi 18.02.2013
Numara: 8/2013
Dava No: 3/2013
Taraflar: Emrah Özgüç ile KKTC Başsavcılık arasında
Konu: Ceza aleyhine istinaf - Uyuşturucu madde tasarrufu suçunda ceza takdiri - Sanığa 4 yıl hapis cezası verilmesi - Sanığın cezanın alenen fahiş olduğunu öne sürerek istinaf etmesi - İstinafın reddi. Cezalar arasında nispetsizlik - Suç ortağı olan Sanıklara verilen cezalar arasında nispetsizlik - Aynı suçtan yargılanan Sanık 2 ve 3e para cezası verilmesi - Her davada cezalar arasında denge sağlamanın gerekli olmaması.
Mahkeme: Yargıtay/ceza
Karar Tarihi: 18.02.2013

-D. 3/2013 Yargıtay/Ceza 8/2013
(Girne Ağır Ceza No: 5802/2012)
YÜKSEK MAHKEME HUZURUNDA.
Mahkeme Heyeti: Narin F. Şefik, Hüseyin Besimoğlu, Mehmet Türker.
İstinaf eden: Emrah Özüç, Merkezi Cezaevi-Lefkoşa
- (Sanık 1)
ile -

Aleyhine istinaf edilen: KKTC Başsavcılık-Lefkoşa
(Davayı İkame Eden)


A r a s ı n d a.

İstinaf eden namına: Avukat Murat Soytaç
Aleyhine istinaf edilen namına: Savcı E-rdinç Akyener.


Girne Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Bahar Saner, Kıdemli Yargıç Nüvit Gazi ve Yargıç Musa Avcıoğlu'nun 5802/2012 sayılı davada 11.1.2013 tarihinde verdiği karara karşı, Sanık 1 tarafından yapılan istinaftır.


-------------


H Ü K Ü M
-

Narin F. Şefik: Huzurumuzdaki istinaf, Girne Ağır Ceza Mahkemesinin, 11 Ocak 2013 tarihli kararından yapılmıştır. Sanık, bu karara karşı dosyaladığı istinaf ihbarnamesinde sıraladığı 5 istinaf sebebini, istinafın dinlenmesi esnasında, 2 başlık altında t-oplamıştır. Bu başlıklar aynen şöyledir:

Bidayet Mahkemesi, Sanık No.1 lehine olan hafifletici
sebepleri yeterince dikkate almadı ve Sanığa fahiş ceza takdir etti.
Sanığın suç ortakları Sanık No.2 ve 3 aynı suçu
işledikleri halde, Bidayet Mahkemesi haks-ız bir ayırım yaparak, Sanık No.2 ve 3'e takdir edilen cezaya göre, Sanık No.1'e çok fahiş bir ceza takdir etti.
Huzurumuzdaki istinafın olgularına baktığımız zaman, Sanık No.1'in, 4 başka Sanık ile birlikte yargılandığı davada, 3 dava ile itham edil-diğini görürüz. Sanık No.4 ve 5 aleyhine nolle dosyalandıktan sonra, Sanık No.1, Sanık No.2 ve 3 ile birlikte yargılandılar.

İddia Makamı tarafından aktarılan olgulara göre, olay şu şekilde meydana gelmiştir: 8 Aralık 2011 tarihinde, Sanık No.3'ün S-anık No.1'in çalışmakta olduğu, Girne'de faaliyet gösteren Magic Style isimli işyerine gittiği, orada Sanık No.1 ve Sanık No.3'ün sohbetleri esnasında Bonzai ile ilgili konuştukları, akabinde Sanık No.1'in Sanık No.3'e Bonzai'yi nereden bulabileceklerini s-orduğu, Sanık No.3'ün Bonzai tedarik edebileceğini söylediği, bunun üzerine Sanık No.1'in Sanık No.3'e Bonzai olarak bilinen Sentetik Cannabinoid türü uyuşturucu maddeyi alması için para verdiği, Sanık No.3'ün uyuşturucu maddeyi temin ederek kendi ikametgâ-hına götürdüğü, daha sonra temin ettiği uyuşturucu maddeyi yanına alarak Sanık No.1'in kalmakta olduğu Papatya Sokak'taki ikametgâhına gittiği ve Sanık No.1'e 4 gram uyuşturucuyu verdiği, bilahare Sanık No.1'in evinde Sanık No.3 ile Sanık No.1'in sigara sa-rıp içtikleri, daha sonra Sanık No.1 içmek amacı ile uyuşturucu maddeden bir miktar alarak Sanık No.3'e sarma kağıt içerisine koyarak verdiği, 9 Aralık 2011 tarihinde Sanık No.3'ün evinde bulundukları bir sırada, Sanık No.1'in Sanık No.3'ün "hadi çıkar da -içelim" demesi üzerine cüzdanında bulunan uyuşturucu maddeyi alıp uzattığı, ortak arkadaşları olan Sanık No.2'nin de ikametgâha gelmesi ile üçünün birlikte Sanık No.3'ün evinde sardıkları sigarayı içtikleri, akabinde Sanık No.1 ve 2'nin Sanık No.3'ün ikame-tgâhından ayrıldıkları, Sanık No.2'nin kullanımında bulunan araç ile dolaştıkları bir sırada yine Malpas Otel'in park yerine gittikleri ve orada sigara sarıp içerken Narkotik ve Kaçakçılığı Önleme Müdürlüğü mensupları tarafından tespit edildikleri ifade ed-ilmiştir.
İddia Makamı tarafından aktarılan olgular ve Sanık Avukatlarının hafifletici nedenleri sunmaları neticesinde, Bidayet Mahkemesi, her üç sanığı, gerek kendi ikrarları gerekse mahkeme huzurundaki olgular ışığında, aleyhlerine ikame edilen dava-lardan mahkûm etmiştir. Sanık No.1'e mahkum olduğu 1. davadan 4 ay, 2. davadan 1 ay, 3. davadan 4 ay hapis cezası takdir etmiştir. Mahkeme, Sanık No.2'yi, Sanık No.1'in methalder olmadığı 4 ve 5. davalardan mahkûm ederek 100TL ceza takdir etmiş, Sanık No.-3'e ise, 1. davadan yine 100TL, 3. davadan 100TL para cezası takdir etmiştir.

Sanık No.1'e takdir edilen cezaların fahiş olduğu ile ilgili istinaf sebebini incelerken, Sanık No.1 aleyhine ikame edilen birinci ithama konu uyuşturucu maddenin Sentetik Cann-abinoid olduğunu ve birinci davanın 4 gram uyuşturucu maddeyi alma suçunu ihtiva ettiğini görürüz. 2. dava, aynı tür uyuşturucu maddeden tespit edilemeyen bir miktarın verilmesi ile ilgilidir. 3. dava ise, 4 gram ağırlığında Sentetik Cannabinoid türünden -uyuşturucu maddeyi tasarruf etme suçunu ihtiva etmektedir.

Sentetik Cannabinoid türü uyuşturucu maddeyi tasarruf etme, alma ve verme suçları için öngörülen maksimum hapis cezası 15 yıldır. Sanık No.1'e ise mahkûm edildiği 4 gram Sentetik Cannobinoid -uyuşturucu maddeyi alma ve tasarruf etme suçları için takdir edilen ceza sadece 4 aydır.

Bidayet Mahkemesinin kararında, Mavi 32'de, uyuşturucu madde suçları ile ilgili söylediklerini aynen benimseriz. Bidayet Mahkemesi kararında şöyle demiştir:

- "Uyuşturucu maddeler Yasası'na göre Sentetik
Cannabinoid türü uyuşturucunun tasarrufu alıp
vermesi 15 yıla kadar hapislik cezası ile
cezalandırılabilen ağır ve vahim suç türlerindendir.
Keza bilinen bir gerçektir ki uyuşturu-cu suçları
diğer bir çok suça geçişte basamak teşkil eder
mahiyettedir. Mevcut yasal düzenleme uyarınca
uyuşturucu maddelerin tıbbi ve bilimsel amaçlar
dışında imali, ithali, satılması, başkalarına
verilmesi satın alınması -ve tasarrufu yasaklanmış
durumdadır.

Uyuşturucu maddeler kullanıcısının merkezi sinir
sistemi üzerine etki ederek, fiziki ve psikolojik
dengesini bozmakta ve ilerleyen zaman içerisinde
kişide bağımlılık yaratarak toplum- içindeki iktisadi
ve sosyal çöküntüsüne sebebiyet vermektedir.

Bu tip suçlarda hukuken korunmak istenen değer
fertlerin ve neticede toplumun sağlık ve esenliğidir.
Kez milli sınırları aşan tehlikenin varlığı ve ortak
mü-cadelenin gerektiği de göz ardı edilmemesi gereken
hususlardandır.

Uyuşturucu maddelerin bu denli zararlı olmaları
karşısında yaygınlığı ve yayılma eğilimi ve hızı
oldukça şaşırtıcı düzeydedir.

Hayatın herkese eşit fır-satlar sunmadığı ve bazı
kimselerin hayatlarındaki olumsuzlukların fazlalığı
Mahkememiz tarafından gözlemlenmektedir.

Ancak zor şartlarda olan kimselerin, uyuşturucuya
sarılmalarını ve bunu çare olarak görmelerini hayata
- karşı duruşlarının zayıf oluşlarına ve mücadeleden
kaçma eğilimi göstermelerine ve gerçeklerle
yüzleşmekten korkmuş olmalarına yorumlamaktayız.

Özellikle gençler arasında Sentetik Cannabinoid
türü uyuşturucunun yaygınlığı di-kkat çekicidir.

Y/C 39/95 ve 43/95 (D.6/96)'da uyuşturucu suçları
dünyanın geleceğini tehdit eden bir bela olarak
telakki edilerek bu bela karşısında toplum
bireylerini kurtarmak adına her organ ve makama
görev düştüğünü- ifade ederek bu çerçevede Mahkemelere
düşen görevin bu tip suçları işleyenlere ceza takdir
edilirken ibret verici, caydırıcı cezalar vermek
olduğu ifade edilmektedir.

Yine Y/C 35/82 (D.5/82)'de; belirtildiği üzere;
uyuşt-urucu maddelerle ilgili olarak mahkum edilen
kişilerin istisnai durumlar dışında hapis cezası
ile cezalandırılmaları gerekir."

4 gram Sentetik Cannabinoid türü uyuşturucu madde için, Sanığın yaşı da göz önünde tutulduğu zaman, Sanığa -takdir edilen 4 ay hapis cezasının fahiş olduğunu söylememize imkan yoktur. Birçok istinaf kararında da belirtildiği gibi, verilecek olan cezanın tespiti, ilk mahkemenin yetkisine giren bir husustur. Yargıtay ancak ilk mahkemenin ceza takdirinde dikkate al-ması gereken faktörleri dikkate almaması veya dikkate almaması gereken faktörleri dikkate alması nedeni ile takdir edilen hapislik süresine müdahale eder. Yargıtay başka bir ceza verme eğiliminde olsa bile, ilk mahkemenin yerine geçip, ilk mahkemenin ceza -takdir yetkisine bu noktada müdahalede bulunmaz.

Bidayet Mahkemesi, bu davada uyuşturucu madde suçlarının ciddi ve vahim suçlar olduğunu, ülke gençliğine bilhassa tehlike arzettiğini ve amme menfaatı prensiplerini ön planda tutarak, etkin, caydırıcı -ve ibret verici ceza verilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Bidayet Mahkemesi, kararında, Mavi 34'de görüldüğü gibi, Sanık No.1'in bu olaydaki rolünü, genç olduğunu, sosyal tahkikat raporunu, uyuşturucu taciri olmadığını, uyuşturucu maddenin miktar ve nevini-, Sanık No.1'in Sanık No.2'ye uyuşturucu vermiş olduğu gerçeğini dikkate aldıktan sonra, Sanık No.1'e ceza takdir etmiştir. Bidayet Mahkemesinin bu kararının hatalı ve eksik olduğu iddiasına itibar etmeyiz ve Sanık No.1'e Bidayet Mahkemesi tarafından takdi-r edilen cezanın fahiş olduğu ile ilgili istinaf sebebini reddederiz.

2. istinaf sebebi, disparity of sentence ile ilgilidir. Sanık No.1, Sanık No.2 ve 3 ile kendisine takdir edilen cezalardaki nispetsizlikten şikayet etmektedir. Sanık No.3'ün suçunu-n, Sanık No.1'e nazaran daha ağır olduğu halde, Sanık No.3'e sadece 100TL para cezası takdir edildiği göz önünde tutulduğunda, cezalar arasında büyük bir fark olduğu, ilk etapta görülmektedir. Bu konu ile ilgili Yargıtay/Ceza 35/82 (D.14/82)'de ifade edile-n görüş şudur:

"Birleştirilmiş Yargıtay/Ceza 28/79 ve 29/79 (D.2/80)
sayılı içtihat kararında da değinildiği gibi aynı suçla
yargılanıp mahkûm edilen sanıklara ceza verilirken
cezalar arasında bir denge sağlanıp sağlanmadığı
faktörünün de göz önünd-e bulundurulması gerektiği
benimsenmiş ve karara bağlanmıştır. Yine İngiliz
içtihat kararlarına bakıldığinda R. v. Richards
(1955) 39 Cr. App. 191, at p.l92'de bu hususta
şöyle denmektedir.

-"The fact that one of two prisoners jointly indicted has received too short a senrence is not a ground on which this court necessarily interfe.res with a longer sentence passed on the other; what has to 'be shown is that the prisoner appealing has received- too long a sentence. If both these women had been sentenced to 4 years' imprisonment, we probably should not have interfered; but there is a very considerable disparity between the sentences, the daughter having received just twice as much as the mother. -Although we think that the applicant did deserve the sentence passed on her, the disparity is one which in our opinion this court ought to take into account. We therefore formally give leave to appeal."
-
..................................................

Bir davada da, genellikle, mahkemeler bir kanun gereği olmamakla beraber sanıklar arasında ceza açısından bir denge sağlanması ilkesini kabul etmişler ancak fazla verilen cezayı ille de az verilen -ceza ile mukayese ederek düşürülmesi gerekmediği hususuna da değinilmiştir. Şunu da ayrıca belirtmek yerinde olur ki her davada cezalar arasında tam anlamda bir denge sağlanması söz konusu olamaz. Sadece bu dengenin sağlanıp sağlanmadığı, göz önünde tutulm-ası gereken bir faktör olması gerekir."
Sanık No.3'e hafif para cezası takdir edilmesi, Sanık No.1'e hak ettiği bir hapislik cezasına müdahale edilmesine gerekçe olamaz. Sanık No.3'e para cezası takdir edilmesinin nedeni açıkça karardan görülmektedir. -Sanık No.3'ün 16 yaşında olması nedeniyle Sanık No.3'e para cezası takdir edilmiştir. Bidayet Mahkemesi, 16 yaşında ilk kez mahkemeye çıkan bir sanığa, hapislik cezası vermeyi uygun görmemiş ve para cezası takdir etmiştir. Sanık No.3'ün suçu, para cezasınd-an daha ağır bir cezayı hak ettiği halde, sırf yaşı nedeniyle para cezası takdir edilmiş olması, Sanık No.1'e 1 ve 2. davalarından doğru bir şekilde takdir edilen, 4 ay ve 1 ay hapislik cezalarında müdahalemizi gerektirecek oranda bir nispetsizlik olmadığı-na karar verir ve 2. başlık altındaki istinaf sebebini de reddederiz.

Netice itibarıyla, Sanığın istinafını redderiz. Sanık No.1'e takdir edilen ceza, Bidayet Mahkemesi karar tarihinden itibaren yürürlüğe girecek ve birlikte çekilecektir.



Narin F.- Şefik Hüseyin Besimoğlu Mehmet Türker
Yargıç Yargıç Yargıç


18 Şubat 2013











7






Full & Egal Universal Law Academy